Dikkat: Aşırı Terleme Kalp Krizinin İşareti Olabilir

Günlük yaşamın koşuşturmacasında, bazı fiziksel durumları stres veya harcanan eforun bir sonucu olarak görmezden gelmek kolay. Ancak bazen vücudumuz bize önemli bir şey anlatmaya çalışır.

Haber Merkezi / Örneğin; aşırı terleme, sıcağa veya harcanan efora verilen bir tepki değil de kalp krizinin bir uyarı işareti olabilir.

Terleme düzenlerindeki farklılıkları bilmek, terlemenin ne zaman potansiyel bir kalp problemine işaret edebileceğini anlamak açısından çok önemli olabilir.

Belirtileri tanıma: Göğüs ağrısı veya rahatsızlığı, nefes darlığı, mide bulantısı, baş dönmesi ve vücudun üst kısmındaki diğer bölgelerde (kollar, sırt, boyun veya çene gibi) ağrı veya rahatsızlık, kalp krizinin potansiyel belirtileridir. Bu belirtilerden herhangi biri, özellikle de ani veya şiddetliyse, hemen tıbbi yardım alınmalı.

Risk faktörleri: Bazı risk faktörleri kişinin kalp krizi geçirme olasılığını artırabilir. Bunlar:

Yaş: Kalp krizi geçirme riski yaşla birlikte artar, 65 yaş üstü bireylerde risk daha yüksektir.

Aile geçmişi: Ailede kalp hastalığı öyküsü, özellikle ebeveynler veya kardeşler gibi yakın akrabaları içeriyorsa, kalp krizi geçirme riskini artırabilir.

Sigara: Sigara içmek veya diğer tütün ürünlerini kullanmak, kalp hastalığı ve kalp krizi riskini önemli ölçüde artırır.

Yüksek tansiyon (hipertansiyon): Yüksek tansiyon, kalbi daha fazla çalışmaya zorlayarak kalp krizi ve diğer kardiyovasküler komplikasyon riskini artırır.

Yüksek kolesterol: Yüksek kolesterol seviyeleri, özellikle de LDL (kötü) kolesterol, arterlerde plak birikmesine, kan akışının kısıtlanmasına ve kalp krizi riskinin artmasına neden olabilir.

Diyabet: Diyabet, kalbi kontrol eden kan damarlarına ve sinirlere zarar verebileceğinden, diyabetli bireylerin kalp hastalığına yakalanma riski daha yüksektir.

Obezite: Aşırı kilolu veya obez olmak kalbi zorlayabilir ve yüksek tansiyon, diyabet ve yüksek kolesterol gibi kalp hastalığına katkıda bulunan durumların riskini artırabilir.

Hareketsiz yaşam tarzı: Fiziksel aktivite eksikliği kalbi ve kardiyovasküler sistemi zayıflatabilir, kalp krizi ve kalple ilgili diğer problemlerin riskini artırabilir.

Kalp krizine ilişkin bazı risk faktörleri kontrol dışında olsa da riski azaltmak ve kalp sağlığını geliştirmek için atabilecek adımlarda vardır. Bunlar:

Sağlıklı bir yaşam tarzı: Sağlık yetkililerinin önerdiği şekilde haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapma.

Dengeli bir beslenme: Meyveler, sebzeler, tam tahıllar, yağsız proteinler ve sağlıklı yağlar açısından zengin, besleyici ve dengeli bir beslenme. Kalp hastalığı için risk faktörleri olan yüksek kolesterol, yüksek tansiyon ve obeziteye katkıda bulunabilecek doymuş ve trans yağların, sodyumun, ilave şekerlerin ve işlenmiş gıdaların sınırlanması.

Sigara ve tütün kullanımının bırakılması: Sigara içmek kan damarlarına zarar verir, kan basıncını ve kalp atış hızını artırır, kalp hastalığı ve kalp krizi riskini önemli ölçüde artırır.

Stres yönetimi: Kronik stres kalbe zarar verebilir ve kalp hastalığının gelişmesine katkıda bulunabilir.

Kan basıncı ve kolesterol takibi: Yüksek tansiyon ve yüksek kolesterol, kalp hastalığı için önemli risk faktörleridir, ancak bunlar genellikle yaşam tarzı değişiklikleri ve gerekirse ilaç tedavisi yoluyla kontrol edilebilir.

Sağlıklı kilon: Obezite ve fazla kilolu olmak, kalp hastalığı ve kalp krizi riskini artırır. Dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite kombinasyonu yoluyla sağlıklı kilonun korunması çok önemli.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir