Jessner’in Lenfositik İnfiltrasyonu Nedir? Bilinmesi Gerekenler

Jessner’ın lenfositik infiltrasyonu, ciltte lezyonlar veya topaklar halinde ortaya çıkan, kanserli olmayan (iyi huylu) beyaz kan hücrelerinin birikmesiyle karakterize olabilen nadir bir cilt rahatsızlığıdır. 

Haber Merkezi / Bu lezyonlar yüz, boyun, üst ekstremiteler, omuzlar ve sırtın üst kısmı (güneş ışığına en çok maruz kalan cilt) gibi bölgelerde görülebilir. Küçük, pullu olmayan ve pembe/kırmızı renkli olarak tanımlanabilirler.

Lezyonlar tipik olarak ağrılı olmasa da Jessner lenfositik infiltrasyonu olan hastalarda kaşıntı ve kızarıklık görülebilir. Sunum değişebilir, örneğin lezyonlar birkaç yıl değişmeden kalabilir ve çözülebilir. Diğer hastalarda semptomlar yıllarca kötüleşebilir.

Jessner lenfositik infiltrasyonu ile yaşayan hastalar, çoğunlukla güneş ışığına maruz kalan bölgelerde kaşıntı (kaşıntı), ciltte kızarıklık (eritem) ve sivilce benzeri döküntüler (papüller) gibi semptomlar yaşayabilir. Bu sivilce benzeri lezyonlar birkaç aya kadar sürebilir. Bu lezyonlar çevreden uzaklaştıkça çapı bir inç’e kadar çıkabilen, iyi tanımlanmış, pürüzsüz, kırmızı lekeler (plaklar) oluşturur.

Bazen plakların üzerinde net merkezler oluşacaktır. Lezyonları çevreleyen cilt kızarabilir veya kaşınabilir. Etkilenenler ayrıca cilt lezyonlarını çevreleyen yanma hissi de yaşayabilirler. Jessner hastalığı olan kişilerin sıklıkla bildirdiği ek bir semptom, cildin güneş ışığına maruz kalma konusundaki hassasiyetidir.

Jessner lenfositik infiltrasyonunun seyri kişiden kişiye değişir. Semptomların genellikle birkaç yıl sonra ortadan kaybolduğunu ancak daha sonra yeniden ortaya çıkmalarının da mümkün olduğunu belirtmek önemlidir. Hastalığın seyri veya ilerleyişi, semptomların kötüleştiği ve hafiflediği dönemler arasında değişebilir. Bu dönemler bazı kişilerde aylar hatta yıllar kadar sürebilmektedir.

Jessner Lenfositik İnfiltrasyonu, nedeni bilinmeyen, nadir görülen inflamatuar bir hastalıktır. Ancak bilinen şey, bu durumun ciltte yardımcı T hücrelerinin (beyaz kan hücrelerinin alt türü) uygunsuz birikimini içerdiğidir. Bazı klinik bilim insanları bu durumun muhtemelen lupus eritematozus olarak bilinen otoimmün durumun bir alt tipi olduğunu öne sürerken, diğerleri bunun kendi sınıfına sahip olabileceğine inanıyor.

Jessner hastalığının genetik/kalıtsal bir bileşeni olabilir. Ek olarak, etkilenen bireylerin daha önceden ışığa duyarlılık geçmişi de olabilir.

Öncelikle genetik ve ışığa duyarlılık da dahil olmak üzere tüm potansiyel risk faktörlerini değerlendirmek için kapsamlı bir tıbbi öykü ve fizik muayene tamamlanmalıdır. Ek olarak, diskoid lupus eritematozus (DLE) ve polimorf ışık erüpsiyonu (PLE) gibi diğer benzer durumları dışlamak için yeni oluşan bir lezyondan deri biyopsisi test edilmelidir.

Ek laboratuvarlar, tanının doğrulanmasında ve lenfositoma kutis (ciltte kan hücresi kanseri) gibi diğer durumların dışlanmasında da faydalı olabilir. Bu tür değerlendirmeler arasında tam kan sayımı (CBC), antinükleer antikor paneli kullanılarak antikorların varlığı (ANA testi) ve eritrosit sedimantasyon hızı (ESR) ile inflamasyon veya otoimmün hastalığın varlığı yer alır.

Jessner lenfositik infiltrasyonu bazen kendi kendine çözülebildiğinden, ilk öneri genellikle dikkatli beklemeyi içerir. Bu durumda tedaviye gerek kalmayabilir.

Tedaviye ihtiyaç duyabilecek diğer kişilere görünümü iyileştirmek için kozmetik kullanmaları, güneş ışığından korunmaları, lezyonların ameliyatla çıkarılması, radyoterapi, topikal orta etkili formülasyonlar dahil steroidler, lezyonların dondurulması (kriyoterapi), seçilmiş kremlerin kullanılması önerilebilir. ağızdan alınan ilaçlar veya uygun kemoterapi ilaçları (siklofosfamid, metotreksat).

Topikal veya sistemik olsun, steroid kullanımının çok yakından izlenmesi gerektiğine dikkat etmek önemlidir. Ayrıca genel ilerlemeyi ve tedaviyi izlemek için dermatoloğa rutin takip ziyaretleri yapılması önemlidir. Tedavi arayanların mevcut lezyonların ilerlemesini veya yeni lezyonların oluşmasını önlemek için güneş ışığından korunmayı da unutmamaları gerekir.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir