Avrupa Birliği, Filistin’e Yaptığı Yardımları Durdurdu

Avrupa Birliği (AB), Filistinlilere yönelik kalkınma yardımlarını askıya aldığını duyurdu. Avrupa Komisyonu’nun Genişleme ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Üyesi Olivér Várhelyi, Avrupa Komisyonu’nun AB ortak bütçesi kapsamında Filistinli yetkililere yapılan tüm ödemeleri “derhal” askıya aldığını açıkladı.

2023 yılı da dâhil olmak üzere tüm yeni bütçe tahsislerinin “bir sonraki duyuruya kadar” erteleneceğini belirten Várhelyi, “Filistinlilerin en büyük bağışçısı olarak Avrupa Komisyonu, toplam 691 milyon avro değerindeki tüm kalkınma portföyünü gözden geçiriyor” dedi.

Harekete geçmeleri ve buna şimdi ihtiyaçları olduğunu söyleyen Várhelyi, “Barış, hoşgörü ve birlikte yaşamanın temelleri artık ele alınmalıdır. Nefretin, şiddetin kışkırtılması ve terörün yüceltilmesi çok sayıda kişinin zihnini zehirlemiştir” diye yazdı.

BM’den Gazze’ye insani yardım çağrısı

Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres sivillere yönelik saldırıları ve rehin alma eylemlerini kınadı ve İsrail’e kuşatma altındaki Gazze’ye insani yardım ulaştırılmasına izin vermesi çağrısında bulundu.

Guterres, sivillere yönelik tüm saldırıların durdurulması ve Gazze’de tutulan rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yaptı. İsrail’i askeri operasyonlarını yürütürken sivilleri ve sivil altyapıyı korumaya çağıran Guterres, İsrail’in Gazze’yi tamamen kuşatmasından, gıda, yakıt ve elektrik tedarikini kesmesinden “derin üzüntü” duyduğunu söyledi.

Gazze’deki “son derece vahim” insani durumun “katlanarak kötüleşeceği” uyarısında bulunan Guterres, tüm taraflara Gazze’de mahsur kalan sivillere acil insani yardım ulaştırılması için BM’ye izin vermeleri çağrısında bulundu.

Ayrıca, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Başkanı Filippo Grandi, Gazze’deki çatışmanın bölgenin dışına yayılma potansiyeli olduğunu söyledi. Geçtiğimiz saatlerde konuşan Grandi, savaşın kaçınılmaz olarak hem İsrailli hem de Filistinli sivillerin daha fazla acı çekmesine neden olacağını söyledi.

Bu durumun, “zaten gerilimlerle boğuşan bir bölgeye ciddi istikrarsızlık getirme” riski taşıdığını söyleyen Grandi, yaşananların “büyüyen küresel krizler mozaiğinin çok tehlikeli bir parçasını” temsil ettiğini de sözlerine ekledi. Grandi, bu krizlerin cesaretle ele alınamaması durumunda bunun “dünya barışı için felaket anlamına geleceğini” söyledi.

Ne olmuştu?

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 7 Ekim’de başlattığı, kısa süre içinde diğer Filistinli direniş gruplarının da dahil olduğu “Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında abluka altındaki Gazze Şeridi’nden İsrail’e saldırılar düzenlendi.

Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli direniş grupları bölgedeki yerleşim birimlerine ve askeri noktalara baskınlar düzenleyerek birçok İsrailliyi esir aldı.

İsrail ordusu da “Demir Kılıçlar Operasyonu” adıyla Gazze’ye yönelik hava saldırılarına başladı. İsrail güçleri ile Filistinli direniş grupları arasında çatışmalar sürerken, Batı Şeria’daki Filistinli gruplar, İsrail ordusuna karşı ayaklanma ve intifada çağrısında bulundu.

Filistin resmi haber ajansı WAFA’ya göre, Gazze Şeridi’ne yönelik İsrail saldırılarında en az 560 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 900 kişi yaralandı. Batı Şeria’da ise 16 Filistinli İsrail ordusu tarafından açılan ateş sonucu hayatını kaybederken, yaklaşık 80 kişi de yaralandı.

İsrail medyasına göre, Gazze Şeridi’nden düzenlenen saldırılarda en az 700 İsrailli hayatını kaybetti, 365’i ağır olmak üzere 2 bin 382 kişi yaralandı.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir