DİSK-AR Açıkladı: İşsiz Sayısı 8,3 Milyon

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı mart ayında 8 milyon 308 bin kişi olarak gerçekleşti.

Haber Merkezi / TÜİK, mart ayında işsizlik oranının yüzde 10 olduğunu açıklarken, DİSK-AR ise aynı dönemde geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 21,8 olduğunu duyurdu.

DİSK-AR, işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının ağır olması ve işsizlik sigortası kaynaklarının amacı dışında kullanılması sebebiyle işsizlerin büyük çoğunluğunun işsizlik ödeneğinden yararlanamadığı da belirtti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), “İşsizlik ve İstihdamın Görünümü (Mayıs 2023)” raporunu yayımladı. DİASK-AR’ın raporundan öne çıkan bölümler şöyle:

“TÜİK’in Şubat 2023 Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) sonuçları 10 Nisan 2023’te yayımlandı. Mart ayı TÜİK hanehalkı işgücü istatistikleri anket uygulaması deprem felaketi sebebiyle Adıyaman, Maraş ve Osmaniye illerinde gerçekleştirilemedi.

Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 10,0, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsizlik oranı (âtıl işgücü) ise yüzde 21,8 seviyesinde gerçekleşti. TÜİK’e göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsiz sayısı (mevsim etkisinden arındırılmış) 2023 Mart ayında 3 milyon 508 bin oldu.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Mart 2023’te 8 milyon 308 bin kişi olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre 2019 Mart’ta yüzde 13,9 olan dar tanımlı işsizlik Mart 2023’te yüzde 10 olarak gerçekleşti. Ancak aynı yıllarda geniş tanımlı işsizlik yüzde 19,6’dan yüzde 21,8’e yükseldi. Mart 2023’te geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 308 bin oldu.

Öte yandan işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının ağır olması ve işsizlik sigortası kaynaklarının amacı dışında kullanılması sebebiyle işsizlerin büyük çoğunluğu işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor. Mart 2023’te TÜİK toplam dar tanımlı işsiz sayısını 3 milyon 508 bin kişi olarak açıkladı. İŞKUR’un Mart 2023 verilerine göre ise bu ayda işsizlik ödeneği alabilenlerin sayısı 435 binde kaldı. Böylece Mart 2023’te resmi işsizlerin sadece yüzde 12,4’ü işsizlik ödeneği alabildi. 3,5 milyonu aşkın işsiz işsizlik ödeneğinden yoksun kaldı. Bu da işsizlerin yaklaşık yüzde 87,6’sının işsizlik ödeneği alamadığı anlamına geliyor.

Kadın işsizliği tüm işsizlik türlerinde en yüksek kategori olmaya devam ediyor. Mart 2023 HİA verilerine göre işsizlik türlerinin en yüksek olduğu kategori yüzde 29,7 ile geniş tanımlı kadın işsizliği oldu. İkinci yüksek işsizlik kategorisi ise genç kadın işsizliğidir. Mart 2023’te genç kadın işsizliği yüzde 28,9’dur. İşsizlik genç ve kadınlarda yüksek seyretmeye devam etmektedir.”

Paylaşın

Dar Gelirlinin Gıda Enflasyonu Yüzde 79,6

TÜİK tarafından açıklanan ortalama resmi enflasyonun gelir gruplarının alım gücünü yansıtmadığına dikkat çeken DİSK-AR, emeklilerin ve dar gelirlilerin gıda enflasyonunun yüzde 70-80 aralığında seyrettiğini duyurdu.

Haber Merkezi / DİSK-AR ayrıca, “TÜİK, yargı kararını yok sayarak madde sepetini yine açıklamadı. TÜİK’i madde fiyat listesini açıklamaya ve gelir gruplarına göre enflasyon hesaplaması yapmaya çağırıyoruz” açıklamasında bulundu.

Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre Nisan’da yıllık enflasyon bir yıldır ilk kez yüzde 50’nin altına inerek yüzde 43,68 olarak gerçekleşti. Nisan’da aylık enflasyon yüzde 2,39 olarak açıklandı.

TÜİK’ten bağımsız olarak enflasyon verilerini hesaplayan Enflasyon Araştırma Grubu’na (ENAG) göre ise Nisan’da aylık enflasyon yüzde 4,86; yıllık enflasyon yüzde 105,19 oldu.

İstanbul için enflasyon verilerini Ücretliler Geçinme İndeksi’yle hesaplayan İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) göre ise Nisan enflasyonu aylık yüzde 4,57; yıllık 62,46 olarak gerçekleşti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), “TÜİK saklamaya devam ediyor! Halkın enflasyonu bu değil!” isimli araştırma bülteni yayımlandı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“2023 yılı Nisan ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) 3 Mayıs 2023’te TÜİK tarafından yayımlandı. TÜİK çeşitli ürünlerin fiyatlarının dönemsel ve karşılaştırmalı olarak görülebildiği madde sepeti ve ortalama madde fiyatları listesini yargı kararına rağmen yayımlamadı. Böylece resmi enflasyon verileri daha da şaibeli hale geldi. TÜİK’i madde fiyat listesini açıklamaya ve gelir gruplarına göre enflasyon hesaplaması yapmaya çağırıyoruz.

TÜİK verilerine göre TÜFE’deki (2003=100) değişim 2023 Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 2,39, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 15,21, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 67,20 ve bir önceki ayın aynı ayına göre yüzde 43,68 olarak gerçekleşti.

Emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 68,7

Ancak TÜİK tarafından yayımlanan resmi ortalama enflasyon oranları farklı gelir gruplarının gerçeğini yansıtmıyor. Resmi ortalama enflasyon oranları düşük gelirlilerin, emekçilerin günlük yaşamda karşılaştığı ve hissettiği oranlar değildir. Bu nedenle DİSK-AR olarak TÜİK’in ham verilerinden yararlanarak emeklilerin, dar gelirlilerin, düşük gelirlilerin hissettiği gıda enflasyonunu yeniden hesaplıyoruz.

Yaptığımız hesaplamaya göre gıda enflasyonu ortalama yüzde 53,9 olarak gerçekleşirken emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 68,7 oldu. Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 58,6 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 69,5, en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 79,6 olarak gerçekleşti.

Dördüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 53,4 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 39,7 oldu. Böylece en yoksul gelir grubu yüzde 79,6 oranında gıda enflasyonu hissederken, en yüksek gelir grubu ise yüzde 39,7 oranında gıda enflasyonu hissetmiş oldu. Bu durum enflasyonun gelir gruplarına göre önemli ölçüde farklı hissedildiğini ortaya koyuyor.”

Paylaşın

DİSK, Taksim Cumhuriyet Anıtı’na Çelenk Bıraktı

İstanbul Valiliği bu yıl Taksim’de kutlamalara izin vermese de sendika temsilcilerinin anıta çelenk bırakmasına izin verdi. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) üyeleri de Taksim Meydanı’ndaki Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı.

DİSK Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, çelenk bıraktıktan sonra yaptığı açıklamada “Bugün işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü” dedi ve ekledi: “Biliyoruz ki bu 1 Mayıs, Taksim’in yasaklı olduğu son 1 Mayıs olacak.

Bu sisteme, bu düzene karşı itirazlarımızı, hedeflerimizi, gelecek dünya düşlerimizi ifade etmek için alanlarda, meydanlarda buluşuyoruz. Bugün buraya DİSK Yönetim Kurulu olarak geldik, çelengimizi bıraktık. 2 gün önce de anmalarımızı da gerçekleştirdik. Şimdi buradan Maltepe Meydanı’na geçeceğiz.”

Taksim’de 1977’de 37 kişinin hayatını kaybettiği Kanlı 1 Mayıs’ın ardından 1978’de daha kalabalık bir 1 Mayıs kutlaması yapılmıştı. Ancak ardından sıkıyönetim koşulları geldi. 12 Eylül darbesiyle birlikte Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs etkinlikleri yasaklandı. 2007 yılında gözaltılara rağmen Taksim’e çıkıldı.

AK Parti hükümeti, 2010’da Taksim’i yeniden 1 Mayıs kutlamasına açtı. 1 Mayıs burada üç yıl üst üste coşkuyla ve hiçbir sorun yaşanmadan kutlansa da bu uzun sürmedi. 2013’ten itibaren yasaklar yeniden devreye girdi.

AK Parti döneminin işçi hakları açısından en önemli özelliklerinden biri anti-sendikal politikalar oldu. Resmi verilere göre 2003’te yüzde 58 olan sendikalaşma oranı geçen yıl yüzde 14 seviyelerine geriledi.

Yaklaşık 2,3 milyon işçi kâğıt üzerinde sendikalı görünse de bu işçilerin sadece 1,5 milyonu Toplu İş Sözleşmesi (TİS) yapabiliyor. Özel sektör işçilerinde ise sendikaya üye olup TİS’ten yararlananların oranı yüzde 6’larda kalıyor.

Bu dönemde milli güvenlik, genel sağlık gibi gerekçelerle toplamda 20 grev ise ertelendi.

Taksim’de 1 Mayıs eylemleri ve gözaltılar

Öte yandan yasak kararını tanımayan çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü, sendika, gençlik örgütü yoğun polis ablukasına rağmen dört taraftan Taksim Meydanı’na ulaşmaya çalıştı.

“Yaşasın 1 Mayıs/ Bijî yek gulan” sloganlarıyla Elmadağ’dan Taksim’e yürüyen ESP, SGDF ve Birleşik İşçi Hareketi’nden dört kişi polis tarafından gözaltına alındı.

Devrimci Çözüm pankartı açan ve “Yaşasın 1 Mayıs/Bijî yek gulan” sloganlarıyla Elmadağ’dan Taksim’e yürüyen üç kişi polis tarafından darp edilerek gözaltına alındı.

Şişli Ergenekon Caddesi’nden Taksim’e yürümek isteyen Devrimci Parti üyeleri polis tarafından ters kelepçe takılarak gözaltına alındı. Polis, görüntü almak isteyen basın mensuplarını da engellemeye çalıştı.

Şişli Cumhuriyet Caddesi’nde “Taksim kızıldır, kızıl kalacak”, “Bijî yek gulan” sloganları atan iki kişi ters kelepçe takılarak darp edildi. Söz konusu kişilerin sabah 07.30’da gözaltına alınan Mücadele Birliği okurları oldukları ve Osmanbey civarında gözaltı aracı içinde bekletildikleri öğrenildi.

Gençlik Komiteleri “Yaşarken 1 oydan, ölürken 1 sayıdan fazlasıyız!” pankartıyla Beşiktaş’tan Taksim’e yürümek istedi. Üniversitelilerin yanı sıra eylemi takip eden gazeteciler de polis saldırısına uğradı. Eylemciler ve gazeteci Zeynep Kuray gözaltına alındı.

Taksim’e yürümek isteyen Halkın Kurtuluş Partisi üyeleri Beşiktaş Barbaros Bulvarı üzerinde gözaltına alındı.

“Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Taksim!” pankartıyla Elmadağ’dan Taksim’e yürüyen Toplumsal Özgürlük Partisi üyeleri gözaltına alındı.

“Tek adam rejimi mezara, halk iktidara” yazılı pankartla Taksim’e yürümek isteyen Halkevleri üyeleri gözaltına alındı.

“Zam, zulüm katliam düzeninin üstüne yürü” pankartıyla Beşiktaş’ta bir araya gelip Taksim’e yürümek isteyen Umut-Sen üyeleri polis tarafından darp edilerek gözaltına alındı.

Devrimci Hareket ve Devrimci Gençlik Dernekleri “Eşitlik ve özgürlük için bu ablukayı dağıtacağız!” yazılı pankartla İmam Adnan Sokak’tan İstiklal Caddesi’ne çıkmak istedi. Polis tarafından etrafı çevrilen eylemciler gözaltına alındı.

Öğrenci Kolektifleri ve Üniversiteli Feminist Kolektif “Yiyenden, yıkandan, katledenden hesabı üniversiteliler soracak” pankartıyla Ergenekon Caddesi’nden Taksim’e yürümek istedi. Üniversiteliler polis tarafından darp edilerek gözaltına alındı.

DİSK/Enerji-Sen ve İnşaat-İş Sendikası yönetici ve üyeleri “Direniş ve dayanışma yaşatır, yaşasın 1 Mayıs” pankartıyla Elmadağ yönünden Taksim’e yürümek istedi. DİSK/Enerji-Sen Genel Sekreteri Emin Atsız ile sendikanın Kurucu Genel Başkanı Kamil Kartal’ın da aralarında bulunduğu sendikacılar gözaltına alındı.

“Gitmedik buradayız, yaşasın 1 Mayıs” pankartıyla Elmadağ yönünden Taksim’e yürüyen Mücadele Birliği üyeleri polis tarafından gözaltına alındı.

Paylaşın

DİSK Genel Başkanı Çerkezoğlu: Taksim’in Yasaklı Olduğu Son 1 Mayıs

“1 Mayıs Meydanı, yani Taksim Meydanı yasaklanmış durumda. İktidar, tümüyle haksız, hukuksuz ve mahkeme kararlarını çiğneyerek Taksim yasağını sürdürüyor. Biz biliyoruz ki Taksim yasağı, bütün yasakların simgesidir” diyen Çerkezoğlu “Bu 1 Mayıs, Taksim’in yasaklı olduğu son 1 Mayıs olacaktır” ifadelerini kullandı.

Çerkezoğlu, herkesin 1 Mayıs Ulusal Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü kutlayarak “Yarın Türkiye’nin dört bir yanında, İstanbul’da Maltepe Meydanı’nda yapacağımız 1 Mayıslarda bütün işçi arkadaşlarımızı buluşmaya çağırıyoruz” dedi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, İstanbul Taksim Metrosu’nda 1 Mayıs afişlerinden oluşan serginin açılışına katıldı.

Burada bir konuşma yapan Çerkezoğlu “1 Mayıs, dayanışma günü olarak, yılın 364 günü çalışan işçilerin bir gün kendi talepleriyle düzene karşı olan itirazlarıyla nasıl bir ülkede ve dünyada yaşamak istediğimizi söylediğimiz ve umutlarımızı dünya işçi sınıfıyla birleştirdiğimiz gündür” diye konuştu.

Bu yıl 1 Mayıs’ın özel bir anda karşılandığını belirten Çerkezoğlu, “Bir taraftan deprem felaketinin yarattığı yıkım, diğer taraftan da Türkiye tarihinin en önemli seçimlerinden birisinin arifesindeyiz” dedi ve sözlerine “Birçok siyasi parti, derneğin ve yurttaşların katılacağı büyük 1 Mayısları Türkiye’nin dört bir yanında kutlamak için hazırlıklarımız devam ediyor. İstanbul’da 1 Mayıs’ı yine yasakların gölgesinde karşılıyoruz” diye devam etti.

“Taksim’in yasaklı olduğu son 1 Mayıs olacaktır”

“1 Mayıs Meydanı, yani Taksim Meydanı yasaklanmış durumda. İktidar, tümüyle haksız, hukuksuz ve mahkeme kararlarını çiğneyerek Taksim yasağını sürdürüyor. Biz biliyoruz ki Taksim yasağı, bütün yasakların simgesidir” diyen Çerkezoğlu “Bu 1 Mayıs, Taksim’in yasaklı olduğu son 1 Mayıs olacaktır” ifadelerini kullandı.

Çerkezoğlu herkesin 1 Mayıs Ulusal Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü kutlayarak “Yarın Türkiye’nin dört bir yanında, İstanbul’da Maltepe Meydanı’nda yapacağımız 1 Mayıslarda bütün işçi arkadaşlarımızı buluşmaya çağırıyoruz” dedi.

1976 yılından bu yana 1 Mayıs mitinglerine davet amacıyla hazırlanan afişlerin yer aldığı serginin açılışına Çerkezoğlu’nun yanı sıra SOL Parti Parti Meclisi üyesi Alper Taş ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu da katıldı.

Paylaşın

Açlık Sınırı 10 Bin Liraya Dayandı

İktidar ekonomide pembe tablolar çizmeye çalışsa da açıklanan her veri yaşanan derin ekonomik krizi gözler önüne seriyor. Vatandaşların alım gücü her geçen gün biraz daha erirken, açlık sınırı 9 bin 752, yoksulluk sınırı ise 33 bin 754 liraya yükseldi.

Haber Merkezi / Sağlıklı ve dengeli beslenmenin günlük maliyeti ise 325 lira. Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 2 bin 649 lira oldu. Bu değer yetişkin bir kadın için 2 bin 541, 15-18 yaş bir genç için 2 bin 743, 4-6 yaş arası bir çocuk için bin 820 lira.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Araştırma Merkezi (BİSAM) düzenli olarak hesapladığı açlık ve yoksulluk sınırlarının yer aldığı aylık raporunu yayımladı.

BİSAM’ın Mart 2023 raporuna göre; geçen ay dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için yapması gereken harcama tutarı olan açlık sınırı 9 bin 752 liraya yükseldi. Eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderler ile birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı olan yoksulluk sınırı ise 33 bin 754 lira olarak belirlendi.

BİSAM tarafından yayımlanan raporda şu bilgilere yer verildi: “Sağlıklı beslenmek için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarı farklılık göstermektedir. Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 2 bin 385 liradır.

Bu değer yetişkin bir kadın için 2 bin 276, 15-18 yaş bir genç için 2 bin 471, 4-6 yaş arası bir çocuk için 1 bin 651 liradır. Sağlıklı bir biçimde beslenmenin toplam aile bütçesine maliyeti ise 8 bin 782 lira olarak tespit edilmiştir. Bu tutar söz konusu ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutardır.

Günlük harcamalarda Mart 2023’de en yüksek maliyet grubunu süt ve süt ürünleri grubu 114,60 liralık harcama gereksinimi ile oluşturmaktadır. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 61,60 liradır. Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 61,26 liraya ulaştı.

Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 23,4 liradır. Katı yağ ve sıvı yağ ise 19,44 liralık masraf yapılması gereken ürün gruplarıdır. Yumurta için 7,82, şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 9,1 lira harcama yapılması gerekmektedir.”

Paylaşın

Gıda Enflasyonu AK Parti Döneminde Yüzde Bin 749

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) de gıda fiyatlarında yaşanan artışa ilişkin araştırma verilerini paylaştı. Buna göre AK Parti iktidarı döneminde gıda fiyatlarında yüzde bin 749 oranında fiyat artışı yaşandı.

Haber Merkezi / DİSK-AR açıklamasında TÜİK verilerine işaret edilerek, resmi enflasyonun farklı gelir gruplarına ilişkin gerçeği yansıtmadığı kaydedildi.

“Resmi ortalama enflasyon oranları düşük gelirlilerin, emekçilerin günlük yaşamda karşılaştığı ve hissettiği oranlar değildir” denilen açıklamada, “Bu nedenle DİSK-AR olarak TÜİK’in ham verilerinden yararlanarak emeklilerin, dar gelirlilerin, düşük gelirlilerin hissettiği gıda enflasyonunu yeniden hesaplıyoruz. Yaptığımız hesaplamaya göre gıda enflasyonu ortalama yüzde 67,9 olarak gerçekleşirken, emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 86,5 oldu. Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 73,8 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 87,5, en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 100,2 olarak gerçekleşti” bilgileri paylaşıldı.

En yüksek gelir grubunun gıda enflasyonunun yüzde 50 olduğu ve buna karşılık en yoksul kesim için bu oranın yüzde 100’ü aştığı vurgulanarak, “Bu durum enflasyonun gelir gruplarına göre önemli ölçüde farklı hissedildiğini ortaya koyuyor” denildi.

DİSK-AR açıklamasında birçok farklı veriye yer verilirken, AK Parti iktidarı dönemine de dikkat çekildi. Gıda enflasyonun 20 yıllık süreçte yüzde bin 749 arttığı kaydedildi.

Araştırmanın tamamı için TIKLAYIN

TÜİK Açıkladı: Enflasyon yüzde 50,51

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Mart 2023 rakamlarını açıkladı.

Buna göre, enflasyon mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 12,52, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 50,51 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 70,20 olarak gerçekleşti.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 17,27 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 70,73 ile lokanta ve oteller oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla mart ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde -1,92 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, mart ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 6,30 ile eğitim oldu.

Mart ayında, endekste kapsanan 143 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5’li Düzey), 24 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 8 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 111 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2023 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,19, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 12,27, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 52,11 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 63,72 olarak gerçekleşti.

ENAG Duyurdu: Enflasyon yüzde 112,51

Akademisyenlerin ve ekonomistlerin bağımsız biçimde oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), şubat ayı enflasyon araştırmalarının sonucunu açıkladı.

ENAG’ın verilere göre, tüketici fiyat endeksi (E-TÜFE) martta yüzde 5,08 arttı. Endeksteki yıllık artış ise yüzde 112,51 oldu. E-TÜFE’nin son 12 aylık artışı ise yüzde 112.51 olarak gerçekleşti.

Verilere göre, ana ürün grupları kapsamında en az aylık artış sağlık, en fazla yükseliş ise yüzde 11.62 ile giyim ve ayakkabı kaleminde gerçekleşti. İkinci sırada yüzde 6.94 artışla lokanta ve oteller, üçüncü sırada ise yüzde 6.54 artışla ev eşyası yer aldı.

Paylaşın

Çerkezoğlu, “CHP’den Milletvekili Adaylığı” İddialarını Yalanladı

CHP’den milletvekili adayı olacağı iddia edilen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Gündemimizde bir milletvekilliği adaylığı yok” ifadelerini kullandı.

14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri için çalışmalarını sürdüren CHP’nin çok sayıda isimle milletvekili adaylığı için görüştüğü bu isimlerden birinin de Arzu Çerkezoğlu olduğu iddia edilmişti. DİSK’in eski başkanlarından Süleyman Çelebi de CHP’den milletvekili seçilmişti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, konuya ilişkin BirGün’e yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Dün gerçekleştirdiğimiz DİSK Başkanlar Kurulu’nda da değerlendirildiği gibi DİSK bu seçimlerin son derece tarihsel olduğunu görüyor. Yıllardır işçi haklarına darbe vuran, adaleti, demokrasiyi tahrip eden Başkanlık Sistemi’ni değiştirecek ve demokratik bir Cumhuriyet için adım olacak bir seçim bu.

DİSK bu süreçte Genel Başkanından üyesine kadar etkili sorumluluk ve görevler almaya hazırdır. Böylesine bir yeniden kuruluş sürecinde bu sürecin, bu mücadelenin etkin bir parçası olacaktır. Ancak, gündemimizde bir milletvekilliği adaylığı yoktur” dedi.

Ne olmuştu?

Birgün gazetesinde yer alan bir habere göre CHP’nin 14 Mayıs’ta yapılacak olan milletvekilliği seçimi için çok sayıda sürpriz isimle görüştüğü iddia edilmişti.

CHP yönetiminin “sanatçı kontenjanı”ndan Candan Erçetin’i aday olarak göstermeyi tartıştığı, Erçetin’in yetkili isimlerle ön görüşme yaptığı ancak kesin karara varılmadığı iddia edilmişti.

CHP’nin gündemindeki bir diğer isimin ise Arzu Çerkezoğlu olduğu öne sürülmüştü.

Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’ye de adaylık için teklif götürüldüğü, Türkan Elçi ile görüşmelerin olumlu seyrettiği ve yakın zaman içerisinde açıklama yapılacağı belirtilmişti.

CHP’nin adaylık teklifi götürmeyi planladığı bir diğer isminin ise Mısra Öz olduğu iddia edilmişti.

Paylaşın

Açlık Sınırı 9 Bin 234, Yoksulluk Sınırı 31 Bin 939 Lira

4 kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için şubat ayında yapması gereken harcama tutarını yani açık sınırı 9 bin 234 lira, eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderler ile birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı yani yoksulluk sınırı 31 bin 939 lira oldu.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesinin bir günlük maliyetinin 300 lirayı aştığını, açlık sınırının 9 bin 234 lirayı bulduğunu açıkladı.

TÜİK şubat 2023 harcama gruplarına göre endeks rakamları, İstanbul Halk Ekmek, zincir market cari ay internet fiyatları ve BİSAM Beslenme Kalıbı üzerinden yapılan hesaplamanın sonuçlarını paylaşan BİSAM, dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için şubat ayında yapması gereken harcama tutarını 9 bin 234 lira olarak açıkladı.

Bu harcama tutarının sadece gıda için yapılması gereken minimum tutar olduğunu belirten BİSAM, “Bu tutar söz konusu ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutardır. Eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderler ile birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı (yoksulluk sınırı) 31 bin 939 liraya ulaşmaktadır” dedi.

Evrensel’in aktardığına göre sağlıklı beslenmek için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarının farklılık gösterdiğine dikkat çeken BİSAM, bir aile için sağlıklı ve dengeli beslenme maliyetinin günlük 300 lirayı aştığını vurguladı.

Paylaşın

Geniş Tanımlı Kadın İşsiz Sayısı 4 Milyonu Aştı

2018 yılında dar tanımlı/resmi kadın işsiz sayısı 1,4 milyon kişi iken 2022 aralık ayında 1,7 milyon kişiye, aynı dönemde geniş tanımlı kadın işsizliği ise yüzde 23,5’ten yüzde 29,5’e yükselerek 4 milyon 82 bin kişiye yükselmiştir.

Türkiye’de kadın-erkek istihdam oranlarını yıllara göre incelediğinde, 2018-2022 yılları arasındaki son 5 yıllık dönemde kadın istihdamının çok düşük bir artış gösterdiği görülmektedir. 2018 yılında kadın istihdamı yüzde 29,4 iken 2022 yılının Aralık ayına gelindiğinde 1,9 puan artarak yüzde 31,3’ye yükselmiştir.

Haber Kaos, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) / Genel-İş Sendikası Emek Araştırma Dairesi (EMAR) 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi Kadın Emeği Raporu’nu kamuoyu ile paylaştı. “2023 8 Mart’ına kadınlar olarak büyük acı ve kayıplarla giriyoruz” ifadelerine yer verilen raporda; kadın emeğine, bedenine ve sesine yönelik saldırılara karşı mücadele edilirken meydana gelen depremlerdeki kayıplara dikkat çekildi.

Raporda, sendikanın Hatay şubesinde uzun yıllar mücadele eden Fatma Dadük’ün de hayatını kaybettiği belirtildi ve “Fatma Dadük ve depremde kaybettiğimiz onbinlerce yurttaşı saygıyla anıyoruz” denildi.

Kadın emeğinin Türkiye’de ve dünyada durumuna dair güncel veriler ile her yıl hazırlanan “Kadın Emeği Raporu”nda bu yıl, deprem bölgelerindeki kadınların çalışma hayatındaki durumunun öncelikli olarak incelendiği kaydedildi. Raporda, ayrıca, dünyadaki örnekleriyle karşılaştırmalı olarak kadınların istihdam, işsizlik, iş gücüne katılamama nedenleri, sendikalaşma düzeyleri, gelirleri ve yoksulluk düzeyleri de analiz edildi.

EMAR tarafından araştırmanın öne çıkan sonuçları şöyle özetlendi:

“Deprem öncesi dönemde Gaziantep, Adıyaman, Kilis, Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye, Şanlıurfa ve Diyarbakır illerinde kadınların iş gücüne ve istihdama katılımı oranları düşüktür. Bölgede iş gücünün yüzde 73’ü (2 milyon 292 bin) erkeklerden, yüzde 26,7’si (837 bin) kadınlardan oluşmaktadır. Toplam istihdamın; yüzde 74’ü olan bir milyon 987 bini erkeklerden; yüzde 25,6’sı olan 695 bini ise kadınlardan oluşmaktadır. Deprem ile birlikte de kadın istihdamının çok ciddi bir şekilde düşeceği görülmektedir.

Deprem bölgesindeki kadınlar sosyal güvenceden yoksundur. İstihdam edilen kadınların yarısından fazlası kayıt dışı çalıştırılmıştır. İstihdam edilen kadınların yüzde 48’i sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı çalıştırılırken, yüzde 52’si kayıt dışı çalıştırılmaktaydı.

Deprem bölgesindeki kadınların işsizlik oranı, ülke genelindeki kadınların işsizlik oranından yüksektir. 2021 yılında ülke genelinde kadın işsizlik oranı yüzde 14,7 iken deprem bölgesinde bu oran 2,1 puan fazla olarak yüzde 16,8’dir. Türkiye’deki toplam kadın işsizliği 2021 yılında 1,5 milyondur. Toplam kadın işsizliğinin yaklaşık yüzde 10’ununu (141 bin kadından fazlası) da deprem bölgesinde yaşayan kadın işsizler oluşturmaktadır.

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerine göre Türkiye’de kadın istihdamı yüzde 34,3 iken erkek istihdamı yüzde 70,7’dir. OECD ve AB üye ülkelerin ortalamalarına baktığımızda; kadın-erkek istihdam oranlarının birbirlerine yakın, dolayısıyla da istihdamda cinsiyet açığının daha düşük olduğunu görülmektedir. OECD üye ülke ortalamasında kadın istihdamı yüzde 62,4, cinsiyet açığı yüzde 14,2; AB üye ülke ortalamasında yüzde 65, cinsiyet açığı yüzde 9,9 iken Türkiye’de bu oran ülke ortalamalarının yarısı kadar olup yüzde 34,3’tür. İstihdam da cinsiyet açığı ise yüzde 36,4’dür.

Türkiye’de kadın-erkek istihdam oranlarını yıllara göre incelediğimizde, 2018-2022 yılları arasındaki son 5 yıllık dönemde kadın istihdamının çok düşük bir puanda artış gösterdiğini görülmektedir. 2018 yılında kadın istihdamı yüzde 29,4 iken 2022 yılının Aralık ayına gelindiğinde 1,9 puan artarak yüzde 31,3’ye yükselmiştir.

Türkiye’de kadınların işsizlik oranları her geçen gün artmaktadır. OECD verilerine göre Türkiye’de kadınların işsizlik oranı yüzde 12,7 ile AB ve OECD üye ülke ortalamalarının 2 katından fazladır. AB üye ülke ortalamalarında kadın işsizliği yüzde 6,4, OECD üye ülke ortalamasında ise yüzde 6,8’dir.

‘Geniş tanımlı kadın işsiz sayısı 4 milyonu aştı’

Son 5 yıllık döneme ayrıntılı olarak baktığımızda; dar tanımlı kadın işsizlik oranı yüzde 14 civarındayken geniş tanımlı kadın işsizlik oranının arttığını görmekteyiz. 2018 yılında dar tanımlı/resmi kadın işsiz sayısı 1,4 milyon kişi iken 2022 Aralık ayında 1,7 milyon kişiye yükselmiştir. Aynı dönemde ise geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 23,5’ten 6 puan artarak yüzde 29,5’e yükselerek 4 milyon 82 bin kişiyi bulmuştur.

2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre 9 milyon 663 bin kadın ev işleri nedeniyle çalışma hayatına dâhil olamadığını belirtmişken ev işleri nedeniyle çalışma hayatına dâhil olamadığını belirten erkek sayısı verisi bulunmamaktadır. Ailevi ve kişisel nedenlerle çalışma hayatına dâhil olamadığını belirten kadın sayısı 2 milyon 286 bin kişi iken bu verilerdeki erkek sayısı kadın sayısının 5’te birine denk gelmektedir ve sadece 466 bin kişidir.

2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre 10 milyon 298 bin kadın istihdamının 6 milyon 951 bini (yüzde 67,4’ü) kayıtlı, 3 milyon 347 bini ise (yüzde 32,5’i) kayıt dışı çalıştırılmaktadır. Veriler göstermektedir ki Türkiye’de 3,3 milyon kadın sosyal güvenceden yoksundur.

2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre tam zamanlı çalışan kadın sayısı 8 milyon 642 bin; yarı zamanlı çalışan kadın sayısı ise bir milyon 656 bin kişidir. Tam zamanlı çalışan kadınların yüzde 74,3’ü kayıtlı, yüzde 25,6’sı ise kayıt dışı çalışırken, yarı zamanlı çalışan kadınların çoğunluğu kayıt dışı çalıştırılmaktadır. Buna göre yarı zamanlı kadınların sadece yüzde 31,8’i kayıtlı iken yüzde 68,1’ine kayıt dışı istihdam edilmektedir.

Kadınların sendikalara katılımı düşüktür. 2023 Ocak ayı verilerine göre Türkiye’de kadınların sendikalaşma oranı yüzde 10,4 iken erkeklerin sendikalaşma oranı yüzde 16,1’dir. Bu veriye, kayıt dışı istihdam dâhil edildiğinde gerçek kadın işçi sendikalaşma oranı sendikalaşma 4,2 puan azalarak yüzde 6,2’ye gerilerken; erkek işçilerde de bu oran 5,1 puan azalarak 11,2 düşmektedir.

“Erkekler kadınlardan daha fazla kazanıyor”

Türkiye’de de erkeklerin kadınlara göre yüzde 20,84 fazla kazanmaktadır. Çalışma biçimlerine göre incelediğimizde kadın ve erkekler arasındaki fark en fazla yevmiyeli çalışan kadın ve erkeklerdedir. Yevmiyeli çalışan erkekler yevmiyeli çalışan kadınlara göre yüzde 47,39 daha fazla kazanmaktadır. Ücretli maaşlı çalışanlarda ise bu fark yüzde 16’dır. Ücretli çalışan erkekler kadınlara göre yüzde 16 daha fazla kazanmaktadır.

Türkiye’de resmi yoksulluk verilerini cinsiyet karşılaştırması yaparak incelediğimizde yoksulluktan en fazla kadınların etkilendiğini görüyoruz. Erkeklerde yoksulluk, 8,5 milyon kişi ile yüzde 20,8; kadınlarda yoksulluk ise 9 milyon kişi ile yüzde 21,8’dir.”

Paylaşın

Açlık Sınırı 8 Bin 782, Yoksulluk Sınırı 30 Bin 379 Liraya Yükseldi

Dört kişilik ailenin zorunlu gıda harcamalarını ifade eden açlık sınırı, 8 bin 782 lira olurken, dört kişilik ailenin gıda dahil harcamalarını ifade eden yoksulluk sınırı ise 30 bin 379 liraya yükseldi.

Haber Merkezi / Açlık sınırı 2022 aralık ayında 8 bin 167 liraydı. Bu da sınırın bir ayda 615 lira, diğer deyişle yüzde 7,5 arttığını ortaya koydu. Yoksulluk sınırı ise 2022 aralık ayında 28 bin 249 liraydı.

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM), Açlık ve Yoksulluk sınırı Ocak 2023 Dönem Raporunu açıkladı.

Buna göre, geçen ay dört kişilik ailenin zorunlu gıda harcamalarını ifade eden açlık sınırı, 8 bin 506 liralık asgari ücreti geçerek 8 bin 782 lira oldu.

Açlık sınırı Aralık 2022’de 8 bin 167 liraydı. Bu da sınırın bir ayda 615 lira, diğer deyişle yüzde 7,5 arttığını ortaya koydu.

Dört kişilik ailenin gıda dahil harcamalarını ifade eden yoksulluk sınırı ise Aralık 2022’de 28 bin 249 lirayken, ocakta 30 bin 379 liraya yükseldi.

Yoksulluk sınırı bir ayda 2 bin 130 lira artmış oldu.

Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığının 2 bin 385 lira olduğu belirtilirken, bu değerin yetişkin bir kadın için 2 bin 276, 15-18 yaş aralığındaki bir genç için 2 bin 471, 4-6 yaş arası bir çocuk için 1.651 lira olduğu kaydedildi.

Günlük harcamalarda ocakta en yüksek maliyet grubunu, süt ve süt ürünleri grubu 106 liralık harcama gereksinimi ile oluşturdu. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 41,76 lira oldu.

Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı da 47 liraya ulaştı. Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 23,4 liraya ulaşırken katı yağ ve sıvı yağ ise 19 liralık masraf yapılması gereken ürün grupları oldu.

Yumurta için 6,9 TL; şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 8,8 lira harcama yapılması gerektiği aktarıldı.

Paylaşın