Çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonu nedir? Belirtileri, Tedavisi

Akut solunum yolu enfeksiyonları; etiyoloji, klinik, tedavi ve prognoz dikkate alındığında, üst solunum yolu enfeksiyonları (ÜSYE) ve alt solunum yolu enfeksiyonları (ASYE) olarak iki gruba ayrılmaktadır. 

Üst solunum yolu, burun deliklerinden vokal kordlara kadar olan hava yollarından (paranazal sinüsler ve orta kulak dahil olmak üzere larinks) oluşur. Alt solunum yolu, solunum yollarının trakea ve bronşlardan bronşiyollere ve alveollere kadar olan kısmını kapsamaktadır. ÜSYE, yalnızca solunum yolu ile sınırlı kalmaz ve enfeksiyon, mikrobiyal toksinler ve enflamasyona bağlı olarak akciğer fonksiyonunun azalması nedeniyle sistemik etkilere yol açabilir.

Çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları, belirtileri ve tedavisi;

Grip;

Grip “influenza virüs” adı verilen virüslere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Grip mikropları damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Hapşırıkla ve öksürük ile yayılmaktadır. Grip belirtileri virüs çeşidine göre farklılık göstermektedir. Bazı durumlarda seyir biraz daha ağır ilerlemekte ve çocuk kendisini daha da bitkin hissetmektedir.

Belirtileri; Grip virüsünün yol açtığı enfeksiyon sebebiyle çocukta titreme, baş ağrısı, kas ağrıları ve yüksek ateş görülmektedir. Baş ağrısı, çocuğun göz hareketlerine bağlı olarak artış göstermektedir. Vücut ısısı yaklaşık 38.5 derecenin üstünde seyreden ateş üç güne yakın sürebilir. Hatta sekiz güne kadar da uzadığı görülmektedir. Gribe bağlı olarak çocuğun göğüsünde ağrı, mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı gibi şikayetlerde ortaya çıkmaktadır.

Tedavisi; Gribin tedavisinde de antibiyotiklere başvurulmuyor. Rahatlatıcı bazı tedavi yöntemleri kullanılıyor. Grip aşısının her yıl grip mevsimi başlamadan önce, Ekim-Kasım aylarında uygulanması öneriliyor. Ancak gecikildiğinde Mart ayına kadar yaptırılmasında fayda oluyor. İlk kez yapılacak ise bir ay ara ile iki doz, daha önceki yıllarda uygulanmış ise bir kez yaptırılıyor. Grip aşısı, altı ay ile üç yaş arası yarım doz, daha büyük çocuklarda ise tam doz uygulanıyor. Tavuk yumurtasından elde edilen aşının, yumurta alerjisi olanlara yapılmaması gerekiyor.

Nezle (Rinit);

Hem nezle hem de soğuk algınlığı adı verilen rinit, çocuklarda üst solunum yollarını hatta daha çok burnu tıkayan bir hastalıktır. Okul çağındaki çocukların senede yaklaşık 4-5 kez bu hastalığa yakalanması normal kabul edilmektedir. Bu hastalığa virüsler neden olmaktadır. Nezle, damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Yani hapşırma veya öksürme esnasında ortaya çıkan tükürük damlacıkları sebebiyle meydana gelmektedir. Bu damlacıklar hem bulunduğunuz ortama yayılmakta hem de ellerinize ve eşyalarınızın üzerine bulaşıp, temas edildiği takdirde herkese geçiş yapmaktadır.

Belirtileri; Nezle virüsün vücuda girmesinden yaklaşık bir gün sonra belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğazda yanma hissi, sıkça hapşırma, kuru öksürük, baş ve boğaz ağrısı, hafif ateş ve halsizlik olarak sıralanmaktadır. Bunun yanısıra gözlerde yaşarma, yanma ve kızarıklık da görülebilir.

Tedavisi; Hastalığın özel bir tedavisi yok. Belirtilere yönelik ilaçlar veriliyor. Ağrı ve ateş varsa parasetamol içeren şuruplar kullanılıyor Ateş, soğuk algınlığına eşlik ettiğinde küçük çocuklara zarar vermeyen ateş düşürücü ilaçlar verilebiliyor. Burun akıntısı ve tıkanıklığına yönelik serum fizyolojik damla ya da spreyler tercih edilebiliyor. Antibiyotiğin yararsız olduğu bu tip rahatsızlıklarda çocuğun bol sıvı alması ve dinlenmesi gerekiyor.

Orta Kulak İltihabı (Otit);

Üst solunum yolu rahatsızlıkları ile birlikte, burundaki tıkanıklık ileride kulağı da etkilemektedir. Bu nedenle genellikle orta kulakta iltihap oluşmaktadır. Orta kulak iltihabı ağrı ve ateşe neden olmaktadır. Çocukluk döneminde grip ve nezleden sonra en sık görülen hastalık grubudur. Çocukların üç yaşına kadar üçte ikisi en az bir defa orta kulak iltihabı geçirmektedir. 10 yaşından sonra enfeksiyon riski azalmaktadır. Orta kulak iltihabı geçiren bir çocuğun okula devamsızlığının en önemli nedenlerinden biridir. Orta kulak iltihabının işitme kaybına yol açma tehlikesi olduğu için bu rahatsızlığı oldukça önemsemek gerekir. Daha çok grip ve nezle enfeksiyonları sebebiyle meydana gelen orta kulak iltihabı, kişinin geniz etinin büyük olmasından, östaki borusunun daha kısa olmasından, hatta geniş ve düz olmasından da kaynaklanabilmektedir.

Belirtileri; Otit mikrobun neden olduğu ödem, kulakta sıvı birikimine aynı zamanda ağrıya neden olmaktadır. Kulak içinde ağrıya ve akıntıya sebep olduğu gibi ateşle birlikte geçici işitme kaybınada yol açabilmektedir.

Tedavisi; Antibiyotiklerin tedavide etkin olduğu biliniyor. Komplikasyonları çok önemli çünkü kalıcı sağırlık veya komşu organ enfeksiyonlarına sebep olabiliyor. Örneğin, tespit ya da tedavi edilemeyen otitlerde yüzdeki temporal kemiklerin içindeki hava keseciklerinin iltihabı olan mastoidit komplikasyonu çok sık görülüyor.

Sinüzit;

Üst çene kemiği, alın kemiği ve burun çevresindeki kemiklerin içerisindeki hava boşluklarının iltihaba dönüşmesine sinüzit adı verilir. Üç yaşına kadar çocukların yaklaşık yüzde 14’ünün sinüzit geçirdiği bilinmektedir. Çocuklar üst solunum yolu hastalığı geçirip direncinin düşmesiyle bu enfeksiyonlar ağız içindeki havalanmayı sağlayan boşlukların giden kanalcıklarını tıkamaktadır. Burun akıntısı, bademciklerin şişmesi, burun tıkanıklığı, faranjit geçirilmesi sinüslerin havalanmasını engellemektedir. Bu nedenle kapalı olan alanlarda enfeksiyon daha da fazla gelişmektedir.

Belirtileri: Sinüsler bulundukları ortama göre farklı rahatsızlıklara yol açmaktadır. Ancak en temel belirtisi burun kenarlarında, göz üzerinde ve gözlerin altında ağrı hissi oluşturmasıdır. Aynı zamanda baş ağrısına, ses tonunda değişikliğe, öksürüğe, ateşe ve geniz akıntısına yol açmaktadır.

Tedavisi; Belirtiler üç günden uzun sürerse ve şiddetli olursa antibiyotik kullanılıyor. Sinüzitin tedavi edilmemesi, yeterli dozda ilaç alınmaması sonucu orta kulak iltihabında olduğu gibi beyin ya da kafatası içerisindeki organlara komşu olduğu için menenjit riski bulunuyor. Komşu organların iltihaplarına zemin hazırlamaması için tedavi edilmesi gerekiyor.

Faranjit;

Faranjit, kışın en çok görülen enfeksiyonlardan birisidir. Genellikle viral kökenlidir fakat bakteriyel de olabilmektedir. Çocuğun vücudunun direnci soğuk algınlığının üzerinden gelemediğinde ortaya çıkmaktadır.

Belirtileri: Boğaz ağrısı, kuru öksürük, boğazda yanma hissi ve ateş yapmaktadır. Üç günden sonra çocuğun şikayetleri hala devam ediyorsa bir hekime başvurulması gerekmektedir.

Tedavisi; Tedavinin mutlaka hekim kontrolünde ve uygun antibiyotikle yapılması gerekiyor.

Akut Faranjit (Tonsilit);

Akut farenjit bademciklerin iltihaplanması demektir ve damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Burun akıntısı, öksürük, yüksek ateş ve halsizlik ile başlamaktadır. Şikayetler artarak ilerler ve çocuğun genel durumu bozmaktadır.  Doğru ve zamanında tedavi edilmez ise bademciğe bağlı orta kulak iltihabına yol açmaktadır. Bunun yanında bulaşıcı ve bademcikte bulunan mikrop türü olan streptekoklara bağlı olan kalp romatizmasına neden olmaktadır.

Belirtileri: Sıklıkla yüksek ateş, vücudun üşümesi, titremesi, boğaz ağrısı, kulak ağrısı ve yutkunmada zorlanma görülmektedir. Bunların yanında halsizlik, vücutta eklem ağrıları, iştahsızlık, seste değişiklik, mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı da eşlik etmektedir.

Tedavisi; Tedavinin mutlaka hekim kontrolünde ve uygun antibiyotikle yapılması gerekiyor.

Larenjit;

Çocuklarda üst solunum enfeksiyonlarından biriside larenjittir. Halk arasında daha çok kuşpalazı hastalığı olarak bilinmektedir.

Belirtileri: Çocukta aniden ortaya çıkan boğuk ve çatallı öksürük, seste kısıklık ve kalın ses en belirgin belirtisidir.

Tedavisi; Soğuk buhar tedavisinden yararlanılıyor. Ses teli iltihapları nefes alma zorluğu yaptığı için mutlaka hekime başvurmak gerekiyor. Orta ve ileri aşamada kortizonlu ilaç tedavisi uygulanabiliyor. Nadiren antibiyotik tedavisi gerekebiliyor.

Bronşit;

Üst solunum yolu enfeksiyonuna sebep olan ve çocuklarda sıkça görülen bu hastalık virüslerin ana bronşlara yer etmesiyle ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle basit solunum yolu enfeksiyonu bile olsa bu durum ilerledikçe bronşite dönüşebilmektedir.

Belirtileri: 6-7 yaş ve üzeri çocuklarda koyu balgam, sık solunum ve öksürük nöbetlerine yol açmaktadır. Tanı ise çocuğun röntgen filmi sonucu ortaya çıkmaktadır.

Tedavisi; Özgül bir tedavi bulunmuyor. Çoğunlukla kendiliğinden düzeliyor. Balgam sökmeye yardımcı ilaçlar, nefes açıcılar kullanılabiliyor. Mutlaka doktor kontrolü gerekiyor. Klinik seyirde genel durumu bozulan veya iyileşme belirtileri geciken çocuklarda ise (zatürre şüphesi varsa) antibiyotik desteğine başvuruluyor.

Bronşiyolit;

Bronşit enfeksiyonu çeşidinden birisi de bronşiyolittir. Genellikle 6 ay ve 2 yaş arası çocuklarda görülmektedir.

Belirtileri: Solunumda daralma ve solunum esnasında hırıltılı ses çıkarılması, öksürüğün giderek artması ve burun tıkanıklığı belirtiler arasındadır.

Tedavisi; Kış aylarında özellikle RSV virüsünün yol açtığı bu enfeksiyon 4-5 gün içinde iyileşiyor. Ancak küçük çocuklar bağışıklık sistemlerinin zayıf olması nedeniyle bu tür durumlarda bakteriyel enfeksiyonlara da açık hale geliyor. Hasta çocukların iyi takip edilmesi gerekiyor.

Zatürre (Pnömoni);

Zatürre, akciğerdeki hava keseciklerinin iltihaplı sıvıyla dolmasıdır. Genellikle kalp hastalığı olan, daha önceden akciğer hastalığı geçiren çocuklarda ve erken doğum ile meydana gelen çocuklarda görülmektedir. Virüs ya da bakteri yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Pnömoni geçiren bir çocuk ciddi derecede solunum sıkıntısı çekmektedir. Bu hastalığa bakteriler neden olsa da doktor gözetiminde antibiyotik kullanımı gerekmektedir.

Belirtileri: Yüksek ateş, baş ağrısı, öksürük, titreme, halsizlik ve karın ağrısı sıkça görülmektedir.

Tedavisi; Solunum yetmezliği bulguları varsa tedavi mutlaka hastanede yapılıyor. Ancak hastanın genel durumu ve klinik bulguları uygunsa yakın aralıklarla kontrole çağırılmak üzere tedavisi evde yapılıp, takip edilebiliyor.

Dikkat Edilmesi Gerekenler;

  • Çocuğun taze meyve suları ve bitki çayları gibi seçeneklerle bol sıvı tüketmesi, ılık banyolarla rahatlatılması gerekiyor. Bu dönemde iştahı olmayan çocuğun yemeye zorlanmaması tavsiye ediliyor.
  • Mümkün oldukça bulunulan ortamın havalandırılması, serin tutulması ve çocuğun açık havaya çıkartılması da iyileşme sürecini hızlandırıyor.
  • Hasta çocuk okula gönderilmemeli. Bu konuda okul yönetimi ve aileler gerekli hassasiyeti göstermeli.
  • Evde hiçbir şekilde sigara içilmemeli. Ebeveynler dışarıda içse bile üzerlerine sinen koku çocuğu rahatsız edebilir.
  • Viral enfeksiyonlar 3-5 gün içinde iyileşmeye başlıyor.
  • İyileşme görülmezse mutlaka bir doktora başvurmak gerekiyor.
Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir