Seçmenler, Türkiye’nin ‘Kötü Yönetildiğinde’ Hemfikir

Yöneylem Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin anketine yanıt veren seçmenlerin yarısından çoğu, yüzde 60’a yakın bir bölümü, ülkenin “kötü yönetildiğini” söylerken “iyi yönetildiğini” söyleyenlerin yalnızca yüzde 25’te kalması, büyük çoğunluğun sorunları nesnel bir bakış açısından gözlemlediklerini  de ortaya koyuyor.

Anketin ilgi çekici bir başka sonucu ise, “ekonomik sorunların nedeni”ne ilişkin -en önde gelen sözcüsü Erdoğan’ın kendisi olan- “dış güçlerin saldırıları” tezine “hiç katılmayan” ve “katılmayan”ların   yüzde 52,9’la bir kez daha “makulde ortaklaşan” bir ağırlık merkezi oluşturmaları.

Bianet’in aktardığına göre; Yöneylem Sosyal Araştırmalar Merkezi’nce 28-29 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen kamuoyu araştırması, Türkiye’nin, AKP ve CHP’nin nispeten büyükçe iki bileşenini oluşturduğu parçalanmış bir siyasal zeminde seyrettiğini gösteriyor.

“Bu pazar genel seçim olsa” sorusunu yanıtlamayan,  “kararsız” olduklarını veya “oy kullanmayacak”larını söyleyenlerin oyları paylaştırıldığında seçmenlerin yüzde 33,3’ü AKP,  yüzde 19,9’u CHP, yüzde 10,3’ü iki rakip ultra-milliyetçi partiden MHP, 5,5’i İYİ Parti’ye yöneliyor. DEM Parti yüzde 9,4 ile 2015 performansının yüzde 30 gerisine düşmüş görünüyor.

Bu tabloda hiçbir partinin ittifaklar olmaksızın iktidar olmasına olanak bulunmadığı, AKP’nin iktidarını sürdürmek açısından MHP’ye mahkum olduğu, İYİ Parti ve lideri Meral Akşener’in 2023 genel seçimleri sonrasında izledikleri siyasetin seçmenden olumlu yanıt almadığı, öte yanda CHP’nin DEM Parti’ye arkasını dönerek iktidara talip olmasının mevcut Türkiye siyaset tablosunda bir karşılığı bulunmadığı gözleniyor.

Seçmenlerin anketin genel yönetim ve ekonomi ve eğitimin yönetimine ilişkin sorulara verdiikleri yanıtlar ise, genel siyasi tercihler tablosundaki parçalanmışlığa rağmen  temel sorunlar konusunda “makul”ün çevresinde yığıldıklarını gösteriyor. Ankete yanıt verenlerin yarısından çoğu, yüzde 60’a yakın bir bölümü, ülkenin “kötü yönetildiğini” söylerken “iyi yönetildiğini” söyleyenlerin yalnızca yüzde 25’te kalması, büyük çoğunluğun sorunları nesnel bir bakış açısından gözlemlediklerini  de ortaya koyuyor.

“Türkiye’nin sorunlarını çözecek parti” aranıyor  

“Türkiye’nin sorunlarını hangi parti çözer?” sorusuna yanıt verenlerin yalnızca yüzde 27’sinin sorunları iktidarın büyük ortağı AKP’nin çözeceğini söylemeleri, bir önceki soruya “Türkiye iyi yönetiliyor” yanıtı verenlerin oranıyla (Yüzde 24,2) tutarlı. AKP’yle devam edilebileceğini düşünenler hiçbir koşulda anlamlı bir büyüklük oluşturmuyor. Ancak bu sayılar AKP’nin kendi başına hükümet kurmasına imkan vermeyen ancak gitgide katılaşan bir “inanç” bloku üzerine yerleştiğini de gösteriyor.

Buna karşılık AKP’nin karşısındaki en büyük partinin “hiçbiri partisi” olması Türkiye’nin sorun çözecek bir “muhalefet partisi” arayışını sürdürmekte olduğuna işaret sayılabilir. Bu tablo, muhalefet güçleri CHP, DEM ve TİP’in karşısına, AKP’ye arkasını dönmüş seçmenlere hitap edecek, “kendileri olmayan”, kendilerini içermekle birlikte aşan  yeni bir çekim merkezi oluşturma “misyonu” koyuyor.

Araştırmanın, ekonomik krizin nedenlerinin “Ekonomi politikalarında yapılan yanlışlar mı” olduğuna işkin soruya yanıt verenlerin “kahir ekseriyeti”ni oluşturan yüzde 72,8’i  “tamamen katılıyorum” ve/veya “katılıyorum” diyerek ekonomik sorunların kaynağının iktidarın kendisi olduğu konusunda çok geniş bir mutabakat oluşturuyorlar. “Hiç katılmıyorum”, “katılmıyorum” ya da “ne katılıyorum ne katılmıyorum” diyenlerse AKP’nin “çekirdek seçmeni” olduğu söylenebilecek yüzde 24,9 düzeyinde kalıyor. Seçmenlerin, böylece bir başka temel konuda daha “makul olan”da birleştiği görülüyor.

İlgi çekici bir başka sonuç, “ekonomik sorunların nedeni”ne ilişkin -en önde gelen sözcüsü Erdoğan’ın kendisi olan- “dış güçlerin saldırıları” tezine “hiç katılmayan” ve “katılmayan”ların   yüzde 52,9’la bir kez daha “makulde ortaklaşan” bir ağırlık merkezi oluşturmaları. Ancak, bu teze katılanların oranının (yüzde 25,2) AKP’ye oy verenlerin oranıyla örtüşmesi de “akıl dışılık”  çevresinde aşılması güç, katı bir kümelenmenin süre gitmekte olduğuna bir işaret.

Araştırmanın alıntıladığımız, soru-yanıt setinde “Milli Eğitim Bakanı”nın okullarda “cemaat ve tarikatlarla işbirliği” yapma ısrarına hak verenler, AKP seçmeninin yarısına inerken, bütün yanıtlar arasında en yaygın mutabakatın, “cemaat ve tarikatlarla milli eğitim bakanlığının işbirliği yapmasının yanlışlığı” konusunda oluşması, yukarıdaki tablolardan ayrılan istisnai bir sonuç oluşturuyor. Bu, toplumda  eğitimin “ladini” karakterinin korunması konusunda genel olarak varsayılandan daha geniş, AKP’ye oy verenlerin yarısını da kucaklayan,  bir mutabakat bulunduğuna dair dikkate değer bir işaret sayılabilir.

Araştırmanın niteliği 

Yukarıdaki bilgiler Yöneylem Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin 27 il, 26 istatistiki bölgede, 2.400 panelist ile (CATI yöntemi) uygulanarak gerçekleştirdiği Türkiye Siyaset Paneli (TSP) Aralık 2023 Araştırma Rapor Özeti’nden derlendi.

Kuruluşun verdiği bilgiye göre, “veri derleme aşaması (28-29 Aralık, 2023) tarihleri arasında tamamlanan araştırmanın örneklem büyüklüğü, Türkiye genelinde yüzde 95 güven aralığında +/- yüzde 2 hata payıyla çözümleme yapmaya olanak sağlamaktadır.

“Analizler yapılırken ondalık bölümler yuvarlandığından bazı toplamlar 100’ün altında ya da üstünde olabilir (99 veya 101). Birden fazla cevabın verilebildiği açık uçlu sorularda toplamlar 100’ün üstündedir.”

Paylaşın

AK Parti İle MHP’nin İşbirliği Yapacağı İl Sayısı 29’a Yükseldi

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimler yaklaştıkça, partilerinde seçim çalışmaları hız kazandı. Cumhur İttifakı içerisinde yer alan AK Parti ve MHP’nin seçimlerde işbirliği yapacağı il sayısı da 29’a yükseldi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), bazı illerde tek aday bazı illerde de kendi adayıyla yarışacak.

Evrensel’de yer alan habere göre; MHP’nin AK Parti’nin adayını destekleyeceği iller Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Artvin, Batman, Bilecik, Bingöl, Bitlis, Burdur, Çanakkale, Çorum, Edirne, Giresun, Hakkari, Iğdır, Kırşehir, Muş, Rize, Siirt, Sinop, Şırnak, Tunceli, Yalova ve Zonguldak olarak açıklandı.

AK Parti ise 5 ilde MHP’nin adayını destekleyecek. Bu iller Erzincan, Bartın, Kars, Kırklareli ve Osmaniye olarak belirlendi.

AK Parti ve MHP, 22 ilde ise kendi adaylarıyla seçime dahil olacak. Bu iller Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Bayburt, Bolu, Çankırı, Düzce, Elazığ, Gümüşhane, Isparta, Karabük, Karaman, Kastamonu, Kırıkkale, Kilis, Kütahya, Nevşehir, Niğde, Sivas, Tokat, Uşak ve Yozgat olarak belirlendi.

Erzincan’da AK Parti ile MHP’nin ortak belediye başkan adayının ise mevcut Belediye Başkanı Bekir Aksun olması bekleniyor.

Paylaşın

Anket: İmamoğlu, AK Partili Muhtemel Rakiplerine Fark Atıyor

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimler yaklaştıkça, anket şirketleri de seçimlere ilişkin çalışmalarına hız verdi. Son olarak MetroPoll Araştırma, aralık ayı araştırmasında İstanbul seçimlerine odaklandı.

Anket, 9 – 13 Aralık’ta İstanbul’un 39 ilçesinde 1500 kişiyle bilgisayar destekli telefon görüşmesi ile yapıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya veya eski Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yarışması halinde hangi adayın ne kadar oy alabileceği araştırıldı.

Sözcü yazarı İsmail Saymaz‘ın aktardığı ankete göre, İmamoğlu ile Murat Kurum arasındaki bir yarışta İmamoğlu rakibine yaklaşık 15 puan fark atıyor.

Murat Kurum’a 15 puan fark

Ankette “Önümüzdeki yerel seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı için adaylar aşağıdaki gibi olursa hangisine oy verirsiniz?” sorusuna katılımcıların yanıtı şöyle oldu:

Ekrem İmamoğlu: 48.3
Murat Kurum: 33.9
Cevap Yok: 17.8

Ali Yerlikaya’ya 10 puan fark

Araştırmada İmamoğlu ile Ali Yerlikaya arasındaki muhtemel yarış da soruldu. Ekrem İmamoğlu’na oy vereceğini söyleyenlerin oranı 46.5 olurken, Yerlikaya 37.1 puanda kaldı. ‘Cevap Yok’ diyenler ise 16.4 puan oldu.

Selçuk Bayraktar’a 7 puan fark

Ankette katılımcılara son olarak Ekrem İmamoğlu ile Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar arasındaki olası yarış soruldu. Ekrem İmamoğlu’na oy vereceğini belirtenlerin oranı 45.1 puan oldu. ‘Cevap yok’ diyenlerin puanı 16.8 olurken, Selçuk Bayraktar’a oy vereceğini kaydedenlerin oranı 38.1’de kaldı.

Paylaşın

Mutabakata Varıldı: AK Parti 28, MHP 2 Büyükşehirde Aday Gösterecek

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere ilişkin açıklamada bulunan MHP’li Feti Yıldız, “30 büyükşehirde işbirliği yapılması, bu şehirlerden Mersin ve Manisa’da MHP Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarının desteklenmesi, 28 Büyükşehir Belediye Başkanlığında ise AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarının desteklenmesi kararlaştırılmıştır” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Büyükşehir statüsünde olmayan 51 ilin 22’sinde her iki parti ayrı ayrı kendi adaylarıyla seçime katılması geri kalan 29 il merkezinde işbirliği yapılması kararlaştırılmıştır. Tarihi önemi sebebiyle Ahlat’ta AK Parti adayının, Sögüt’te ise MHP adayının desteklenmesi uygun bulunmuştur.”

Cumhur İttifakı ortakları Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), 31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimler için mutabakata vardı. MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, mutabakata ilişkin açıklamalarda bulundu.

Feti Yıldız’ın konuya ilişkin açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle: Görüşmeler neticesinde 30 büyükşehirde işbirliği yapılması, bu şehirlerden Mersin ve Manisa’da MHP Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarının desteklenmesi, 28 Büyükşehir Belediye Başkanlığında ise AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarının desteklenmesi kararlaştırıldı

Büyükşehir statüsünde olmayan 51 ilin 22’sinde her iki parti ayrı ayrı kendi adaylarıyla seçime katılması geri kalan 29 il merkezinde işbirliği yapılması kararlaştırılmıştır. Tarihi önemi sebebiyle Ahlat’ta AK Parti adayının, Sögüt’te ise MHP adayının desteklenmesi uygun bulunuldu.

AK Parti ve MHP, 31 Mart 2019’da yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde 30’u büyükşehir olmak üzere 51 ilde iş birliği yapmıştı.

Cumhur İttifakı, AK Parti ve MHP’nin, siyasi partilerin seçim ittifakına ilişkin düzenlemeyi içeren ortak kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunmasıyla başladı. 21 Şubat 2018’de AK Parti ve MHP’nin ortak imzasını taşıyan Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Başkanlığına sunuldu.

Eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım ile MHP Genel Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Devlet Bahçeli’nin de imzasını taşıyan kanun teklifi ile Cumhur İttifakı resmen başlamış oldu.

Paylaşın

YSK’nın Seçim Yasakları Kararları Resmi Gazete’de

Seçim yasakları kararına göre; seçim günü kahvehane, kıraathane, kafe ve internet kafe gibi eğlence mekanları kapalı olacak. Eğlence yeri niteliği taşıyan lokantalarda ise yalnızca yemek hizmeti verilebilecek.

Haber Merkezi / Karara göre; oy verme günü, tüm yayın organlarında seçimler ve seçim sonuçlarına ilişkin haber, tahmin ve yorum yapılması da yasak kapsamında olacak.

Bir diğer karara göre, oy verme gününden önceki 10 günlük sürede, basın yayın organlarında kamuoyu araştırmaları, anketler, tahminler, bilgi ve iletişim telefonları yoluyla mini referandum gibi adlarla seçmenin tercihi etkileyebilecek yayınlar yapılamayacak.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), 31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere ilişkin seçim yasakları kararlarını Resmi Gazete’de yayımlandı.

YSK’nın seçim yasakları kararına göre, 31 Mart’ta saat 06.00’dan 23.59’a kadar içki satışı ve kamuya açık yerlerde içki içilmesi yasak olacak. Güvenlik güçleri dışında herkesin silah ya da kesici, delici alet taşıması da yasaklandı.

Kararlara göre; seçim günü kahvehane, kıraathane, kafe ve internet kafe gibi eğlence mekanları kapalı olacak. Eğlence yeri niteliği taşıyan lokantalarda ise yalnızca yemek hizmeti verilebilecek, seçim yasaklarına uyulması şartı ile saat 18.00’den sonra düğün yapılabilecek.

Oy verme günü, tüm yayın organlarında seçimler ve seçim sonuçlarına ilişkin haber, tahmin ve yorum yapılması da yasak kapsamında olacak. 18.00-21.00 saatleri arasında yalnızca YSK’nin seçimlerle ilgili haber ve tebliğleri yayınlanabilecek.

Yayın yasağı saat 21.00’de sona erecek fakat YSK’nin daha erken bir saatte yasağı kaldırma yetkisi bulunuyor.

YSK’nin seçimlerle ilgili bir diğer kararına göre, oy verme gününden önceki 10 günlük sürede, basın yayın organlarında kamuoyu araştırmaları, anketler, tahminler, bilgi ve iletişim telefonları yoluyla mini referandum gibi adlarla seçmenin tercihi etkileyebilecek yayınlar yapılamayacak.

Bu süre dışındaki yayınlarda ise anket ya da araştırmaların tarafsızlık ilkesine şekilde verilmesi, araştırmanın hangi kuruluş tarafından yapıldığı, katılımcı sayısı, araştırmanın kim tarafından finanse edildiği bilgilerinin bulunması zorunlu olacak.

Paylaşın

Yerel Seçimler: AK Parti’de İstanbul İçin 4 İsim Öne Çıktı

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimler yaklaştıkça, partilerinde aday belirleme çalışmaları hız kazandı. AK Parti’nin İstanbul için yaptırdığı temayül yoklamasında 4 isim öne çıktı.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın AK Parti kaynaklarından edindiği bilgilere göre eski bakanlar Murat Kurum ve Adil Karaismailoğlu ile Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, en çok tercih edilen isimler oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, partinin yaptırdığı kamuoyu araştırmalarını da dikkate alarak yapacağı değerlendirmeler sonrası, partisinin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayını en geç 30 Aralık’ta kamuoyuna açıklayacağı belirtiliyor. AK Parti kulislerinde özellikle Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan’ın adaylık için şansı yüksek görülüyor.

Erdoğan’ın başkanlığında AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nda yapılan temayül yoklamasına; İstanbul’daki ilçe belediye başkanları, kadın ve gençlik kolları başkanları, parti teşkilatlarında ilçelerden sorumlu yönetim kurulu üyeleri ve milletvekilleri olmak üzere 348 kişi katıldı.

Temayül yoklamasına katılan partililere form dağıtılarak, İBB Başkan Adayı olarak görmek istedikleri üç ismi yazmaları istendi. İlçe belediyeleri için ise iki farklı form hazırlandı.

AK Parti’de olmayan belediyeler için de büyükşehirde olduğu gibi 3 isim istenirken, AK Parti’de olan ilçelerde mevcut belediye başkanı için “Devam etsin mi, değişsin mi?” sorusu yöneltildi. “Değişsin” diyenlerden de, yine aday olarak görmek istedikleri 3 isim önerisi alındı.

AK Parti kaynaklarının verdiği bilgiye göre toplantıda bir konuşma yapan Erdoğan, Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son 5 yılını “kayıp yıllar” olarak nitelendirdi.

Erdoğan, parti örgütlerinin yöneticilerine, “Biz kendi işimize bakacağız, daha çok çalışacağız. Sokağınızın, mahallenizin beklentlerini iyi analiz edin, doğru yöntemler belirleyin” talimatı verdi. Erdoğan’ın, “Sadece büyükşehir olarak düşünmeyin; ilçe belediyesi, belediye meclis üyesi, hepsi bir bütün olarak düşünün ve öyle çalışın” dedi.

AK Parti kaynakları, halen İstanbul Milletvekili olan eski Çevre, Şehircilik ve İklim Murat Kurum ve halen Trabzon Milletvekili olan eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun temayül yoklamasında en çok tercih edilen isimler olmasının, sürpriz olmadığını söylüyor.

Parti kulislerinde, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da isimleri İBB başkan adaylığı için konuşuluyordu. Ancak AK Parti kurmaylarına göre temayül yoklamasında bu iki isim çok tercih edilmedi. Buna neden olarak, Ali Yerlikaya ve Fahrettin Koca’nın bakan olarak başarılı bulunmaları ve görevlerini sürdürmeleri yönündeki genel eğilim gösteriliyor.

Hangi isimler şanslı görülüyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarını belirlerken, temayülden çıkan isimlerin yanı sıra, kamuoyu araştırmalarını da dikkate alacağı belirtiliyor. Bu çerçevede AK Parti AR-GE ve Eğitim Başkanlığı tarafından farklı kamuoyu şirketlerine yaptırılan anketler bu hafta Erdoğan’ı sunulacak.

Son kararı Erdoğan verecek olsa da, AK Parti kulislerinde adaylık için en şanslı görülen isimler, Mehmet Ergün Turan ve Adil Karaismailoğlu. Her iki ismin de Karadenizli, hatta Trabzonlu olması, İstanbul’da Karadenizli nüfusun yüksek olması nedeniyle avantaj olarak görülüyor. Bu konuda temayülün yanı sıra, kamuoyu araştırmalarının da belirleyici olacağı ifade ediliyor.

AK Parti içinde bazı kesimler, “popüler” isimlerden ziyade, belediyecilik hizmetiyle öne çıkan isimlerin aday yapılması gerektiğini savunuyor. Bu görüşü savunanlar, İstanbul’un bundan sonraki gündeminin “deprem önlemleri” ve bu çerçevede kentsel dönüşüm olacağına dikkat çekerek, eski Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı da olan Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan’a daha çok şans tanıyor.

Erdoğan’ın, temayül yoklaması ve kamuoyu araştırmalarının sonuçlarına göre Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yapacağı görüşmenin ardından partisinin İBB Başkan Adayını netleştirmesi bekleniyor.

AK Parti kurmayları, MHP ve Yeniden Refah Partisi (YRP) ile yapılacak ittifak görüşmeleri doğrultusunda, 29 ya da 30 Aralık’da hem büyükşehir, hem de ilçe belediye adaylarının açıklanabileceğini söylüyor.

AK Parti’nin, İstanbul’da yüzde 4-5 oyu olduğu iddiasındaki YRP’yle ittifak arayışı da sürüyor. İktidar partisi kaynakları, İstanbul’da, YRP’ye belediye meclis üyelikleri önerildiğini söylüyor.

MHP’nin yüzde 10 oyu olmasına karşın, 2 ilçe belediyesinin bu partiye bırakıldığına dikkat çeken AK Parti kurmayları, “Yüzde 4’ün karşılığı da belediye meclis üyeliğidir. Ama muhalefette olup da kesin kazanacaklarını iddia ettikleri bir ilçe varsa verelim. Mesela Kartal’ı kesin kazanacağız, diyorlarsa verelim. Ama bunun için elimizde sağlam veriler olması gerekir” görüşünü dile getiriyor.

Paylaşın

Resmi Gazete’de Yayınlandı: Bazı İllerde Oy Verme Saatleri Değişti

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlerde, bazı illerde oy verme saatlerinde değişikliğe gidilerek, oy verme başlangıç ve bitiş saatleri 07.00- 16.00 olarak belirlendi:

Haber Merkezi / “Adıyaman, Ağrı, Artvin, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hakkari, Kars, Malatya, Kahramanmaraş, Mardin, Muş, Ordu, Rize, Siirt, Sivas, Trabzon, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Bayburt, Batman, Şırnak, Ardahan, Iğdır, Kilis.”

Bu iller haricinde kalan diğer illerde oy verme saatleri 08.00- 17.00 olarak açıklanırken, seçmen listelerinin 4 Ocak 2024 perşembe günü saat 08.00’de askıya çıkarılacağı ve 17 Ocak 2024 çarşamba günü saat 17.00’de askıdan indirileceği de duyuruldu.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere ilişkin bazı kararları Resmi Gazete’de yayınlandı. Açıklanan kararlara göre;

“298 sayılı Kanun’un 89’uncu maddesinde belirtilen hükümler çerçevesinde, oy verme süresi Kurulumuzca incelenmiş, güneşin doğuşuna ve batışına ilişkin değerlendirmelere göre, Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde oy verme günü olan 31 Mart 2024 Pazar günü itibarıyla oy verme süresinin korunması kaydıyla bütün yurtta illere göre güneşin doğuş ve batış saatlerindeki farklılıklar dikkate alınarak, aşağıda adları yazılı illerde oy verme süresinin başlangıç ve bitiş saatlerinin 298 sayılı Kanun’un 89’uncu maddesinde belirtilen saatlerden ayrı ve farklı olarak belirlenmesine karar verilmesi gerekmiştir.

Adıyaman, Ağrı, Artvin, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hakkari, Kars, Malatya, Kahramanmaraş, Mardin, Muş. Ordu, Rize, Siirt, Sivas, Trabzon, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Bayburt, Batman, Şırnak, Ardahan, Iğdır ve Kilis illerinde oy vermenin başlangıç ve bitiş saatlerinin 07.00-16.00 olarak belirlenmesine, yukarıda adları yazılı illerin dışında kalan diğer illerde oy vermenin başlangıç ve bitiş saatlerinin 08.00-17.00 olarak belirlenmesine 19/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Mahalli İdareler Genel Seçimleri için güncelleştirme yapılmak amacıyla askıya çıkarılacak muhtarlık bölgesi askı listelerinin; Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğünce Adres Kayıt Sisteminden alınan Türkiye’de ikamet eden ve seçmen niteliğini taşıyan kişilere ait 1 Ekim 2023 tarihindeki kayıtların, gerekli işlemler yapıldıktan ve seçmen kütüğüne dönüştürüldükten sonra askıya çıkarılan listeler olduğuna, muhtarlık bölgesi askı listelerinin 4 Ocak 2024 Perşembe günü saat 08.00’de askıya çıkarılmasına ve 17 Ocak 2024 Çarşamba günü saat 17.00’de askıdan indirilmesine 19 / 12 / 2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.”

Paylaşın

DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan: Güç Birliğine Açığız

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere ilişkin açıklamalarda bulunan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Kadın özgürlükçü, çevreyi ranta açmayan, evrensel insan haklarına inanan, hukuk düzenini uyan bütün toplumsal kesimlerle güç birliğine açığız” dedi ve ekledi:

“Nerede bir ezilen varsa, iradesi yönetim kademelerine yansıyacaktır. İktidar bizim siyasi etkimizin olmadığını söylüyor. Ama biz son iki seçimde nasıl bir etkimiz olduğunu gösterdik. Öyle bir etkimiz var ki domuz bağçılarla (HÜDA-PAR) ittifak kuracak kadar korktular. Bu seçimlerde de siyasi etkimizin ne kadar yüksek olduğunu göstereceğiz. Emin olun güçlüyüz ve kazanabiliriz. Biz bu ülkenin büyük çoğunluğuyuz. Seçimlerde bir zafer tablosu ortaya çıkacaktır.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir İl Örgütü, 3’üncü Olağanüstü Kongresi’nin gerçekleştirdi. Kültürpark Celal Atık Kongre Merkezi’nde yapılan kongrede konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan “Kürt sorunu bir inkar sorunudur. Kürtlerin dilleri ve kültürü vardır. Kürt sorunu çözülmediği sürece yoksulluk ve işsizlik de çözüm bulmayacaktır. Bugüne kadar Kürtler anadilini konuşmasın, kimliklerine kavuşmasın diye bu ülke 800 milyar dolara yakın para harcadı” dedi.

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, “Biz bu toprakların kurucu unsuru olan Kürtlerin statülerinin tanınmasını istiyoruz” diyen Bakırhan, “Bu sorun çözülürse 7 bin 500 liraya mahkum olan emekliler daha fazla ücret alır, asgari ücrette çalışan işçiler insanca yaşayacak bir ücret alır, doğayı talan eden bu iktidar doğayı talan edemez, bu ülkeyi çeteler değil hukuk ve demokrasi yönetir” dedi.

Kürtlerin kültür ve dillerine dönük baskıların sürdüğünü ifade eden Bakırhan, “Geçen yıllarda üniversitelerde kuş dili bölümü bile açan iktidar, Kürt dilini yok sayıyor ve inkar ediyor. Yine son yıllarda Yılmaz Güney, Ahmet Kaya ve en son Şeyh Said üzerinden bir tartışma yürüttüler. Küçük ortak (MHP), Kürtlerin bu ülkede güvenlik tehdidi olduğunu söylüyor. Ancak bu ülkenin asli unsuru olan Kürtler hiçbir zaman tehdit olmamıştır. Asıl demokrasiyi hiçe sayanlar, tekçi bir yapıyı ortaya koyanlar bu ülkeye bir tehdittir. Artık Kürtlerin statüsünü tanımaz zorundalar. Biz bu topraklarda bin yıllardır varız, vardık, var olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Alevilerin yaşadığı sorunlara da değinen Bakırhan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) cemevlerinin ibadethane statüsünde sayılması kararını hatırlattı. Bakırhan, Kürtlere yaklaşımların aynısının Alevilere de uygulandığını söyledi. Kürtlere atanan kayyımların aynısının Kültür ve Turizm Bakanlığı eliyle Alevilere atanmak istendiğini kaydeden Bakırhan, Aleviler özgür oluncaya ve inançları güvenceye alınıncaya kadar mücadele edeceklerini vurguladı.

Bakırhan, konuşmasında İzmir’deki ekolojik tahribat üzerinde de durdu. Bakırhan, “Yaşam alanlarını bilerek talan ediyorlar. Bu topraklardaki halkları karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar. İzmir bu iktidar döneminde tıpkı Amed gibi bir yatırım almadı ve üvey evlat muamelesi gördü. Bunun için İzmirli emekçileri Siirt’le, Mardin’le dayanışmaya çağırıyoruz. İktidarın sizlere uyguladığı politikalar Amed’te, Mardin’de de uygulanıyor.

Yakın zamanda İzmir’de yağmur yağdı ve sel oluştu. Ama altyapı için hükümet desteği yok. İmar Başkanlığı aracığıyla Ege kıyılarının tamamı yandaşlara peşkeş çekildi. Biz Amed kayyımına sessiz kaldığımız sürece Ege’nin de kıyıları yandaşlara verilecektir. Dolayısıyla buna karşı birlikte mücadele etmek zorundayız. Yerel seçimlerde bu zülüm politikalarına karşı hepbirlikte karşı durarak boşa çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

“Biz bu ülkenin büyük çoğunluğuyuz”

Tarihi bir yerel seçimlere yaklaşıldığını kaydeden Bakırhan, seçimlerde ilk hedeflerinin kayyımları göndermek olduğunu söyledi. Bakırhan, “Kürdistan’da AKP’nin elinde olan ve yolsuzluklarla bilinen belediyeleri alacağız. Batıda da emekçilerin, halkların, yoksulların, Alevilerin, yöre derneklerinin, emek-meslek örgütlerinin katıldığı kent uzlaşısıyla adaylarımızı belirleyeceğiz. Sadece bir kaç parti ile değil, İzmir’in tüm dinamikleriyle bir araya gelerek, adaylarımızı belirleyeceğiz.

Kadın özgürlükçü, çevreyi ranta açmayan, evrensel insan haklarına inanan, hukuk düzenini uyan bütün toplumsal kesimlerle güç birliğine açığız. Nerede bir ezilen varsa, iradesi yönetim kademelerine yansıyacaktır. İktidar bizim siyasi etkimizin olmadığını söylüyor. Ama biz son iki seçimde nasıl bir etkimiz olduğunu gösterdik. Öyle bir etkimiz var ki domuz bağçılarla (HÜDA-PAR) ittifak kuracak kadar korktular. Bu seçimlerde de siyasi etkimizin ne kadar yüksek olduğunu göstereceğiz. Emin olun güçlüyüz ve kazanabiliriz. Biz bu ülkenin büyük çoğunluğuyuz. Seçimlerde bir zafer tablosu ortaya çıkacaktır” diye konuştu.

Paylaşın

DEM Parti’den Yerel Seçimler Açıklaması: İş Birliğine Yeşil Işık

Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM Parti), 31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlerde diğer partilerle işbirliğine kapıları açık tutma kararı aldı: Yerel demokrasi, demokratik uzlaşı, özgür siyaset, evrensel insan hakları ve kadın özgürlükçü politikaları esas alan herkesle müzakere etmeye hazırız.

Haber Merkezi / DEM Parti, Parti Meclisi (PM), seçimlere ilişkin müzakereler dahil, seçim sürecinin yürütülmesi için Merkez Yürütme Kurulu’na (MYK) yetki verdi. Daha önce partinin birinci ve ikinci sırada olduğu yerlerde, kendi adaylarıyla yarışacağını açıklayan DEM Parti’nin özellikle CHP’li belediye başkanları tarafından yönetilen, İstanbul Mersin, Adana gibi illerde seçim işbirliğine gidip gitmeyeceği merak konusuydu.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), 15-16 Aralık’ta gerçekleştirdiği Parti Meclisi (PM) toplantısının sonuç bildirgesini kamuoyuna duyurdu. Bu bağlamda, DEM Parti’nin önümüzdeki süreç için belirlediği tutumlar şöyle:

“2024 yılı yerel yönetim seçimleri sonuçları itibariyle bölgede ve Türkiye’de ciddi siyasi etkiler ortaya çıkaracaktır. Bu seçimlerin belirleyici partisi olarak sorumluluğumuzun bilincindeyiz.

Türkiye’nin sorunları ancak müzakere yöntemleriyle çözülür. Bu nedenle siyasi partiler arasında diyalog ve müzakerelere kıymet biçiyoruz. Yerel demokrasi, demokratik uzlaşı, özgür siyaset, evrensel insan hakları ve kadın özgürlükçü politikaları esas alan herkesle müzakere etmeye hazırız.

İdeolojik-politik duruşumuz ve siyaset dilimizle ne statükocu ne de restorasyoncu çizgiye benziyoruz. Demokrasi, barış, özgürlük ve adalet değerlerini örecek 3. Yol temel stratejik hattımızdır. DEM Parti kendisini mücadele ve müzakere partisi olarak görmektedir. Bu yol, sadece seçimde kazanım elde etme yolu değildir. Bu yol, aynı zamanda Kürt sorununun demokratik çözümü, kayyım gasplarına karşı halk iradesine sahip çıkma, yolsuzluğa ve çürümüşlüğe karşı halkın işine, aşına, yaşamına ve özgürlüğüne sahip çıkma yoludur.

İzleyeceğimiz stratejiyle 2024 yılı yerel seçimlerinde kayyım atanan belediyelerimizi, yeniden halk iradesiyle yönetmek üzere geri alacağız. Bunun yanı sıra daha önce yönetiminde bulunmadığımız birçok il, ilçe, belde belediyesinin seçimlerini kazanacak ve halkı yolsuzluktan, rant şebekelerinden ve kimliğimizi inkar edenlerden kurtaracağız. Bu hedefimize ulaşmak için parti adımızla çeşitli iş birlikleri ve güç birlikleri kurarak ilerleyeceğiz.

Türkiye’nin batısında ise kenti var eden, yaşatan sosyal ve siyasal dinamikleri geniş ölçekte kapsayan tüm kurum, kuruluş, işçi, emekçi, ekolojist, kadın, gençlik, halklar ve inanç örgütleri, siyasi partiler, emek ve meslek örgütleri, demokrat ve vicdan sahibi yurttaşlar, tüm toplumsal taraflar ve siyasi aktörlerle görüşmek, müzakere etmek, birlikte yürümek, ortak mücadeleyi örecek Kent Uzlaşısı zeminini oluşturmayı öncelikli görev olarak görüyoruz.

Başta Emek ve Özgürlük İttifakının tüm bileşenleri olmak üzere yerel yönetimleri bir rant dağıtma merkezi haline getiren anlayışın karşısında halkçı, ekolojik, kadın özgürlükçü çizginin biçim verdiği bir yerel yönetim anlayışını ve bu çizgiyi benimseyen tüm toplumsal, siyasal dinamiklerle güçlendirecek, ortak- kolektif bir alternatif anlayışın büyütülmesi için rolümüzü oynayacağız.

Her bağımsız siyasi partinin yapacağı gibi yerel yönetim seçimlerinde kendi adaylarımız ve listelerimizle kent yönetimlerinde yer alma eğilimimiz PM toplantımızdaki tartışmalarla daha fazla güçlenmiştir. Parti Meclisimiz partimizin tüm kurullarıyla kapsayıcı, katılımcı, şeffaf ve demokratik aday olma süreçlerinin; yerel seçimlerin hazırlık çalışmalarında önemli bir aşama olduğunu vurgulamış ve sürecin bir demokrasi şölenine dönüşecek şekilde devam ettirilmesinin önemini vurgulamıştır.

Kimsenin şüphesi ve kuşkusu olmasın ki halkımızın çıkarına olmayan tek bir denklemin bile kurulmasına izin vermeyeceğiz. Bilakis vereceğimiz kararlar ve kuracağımız stratejik denklemlerle bütün Türkiye halklarına kazandıracağız!

Yerel yönetim seçimlerinde PM toplantımızın ortaya koyduğu genel eğilime uygun olarak gereğini yapmak üzere yetki, Merkez Yürütme Kurulu ve Eş Genel Başkanlara verilmektedir.

Parti Meclisimizde ortaya çıkan irade, önümüzdeki yerel seçimlerde sadece bir başarıyı değil; büyük bir zaferi getirecek. Biz kazanınca bu ülkenin ezilenleri, emekçileri, dışlananları, yok sayılanları kazanacak, kentler kazanacak. Bu duygu ve düşüncelerle Türkiye halklarını selamlıyor, mutlaka kazanacağımız inancını bir kez daha dile getiriyoruz.”

Paylaşın

Erdoğan: Ay Sonuna Doğru Adayları Açıklamaya Başlayacağız

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere ilişkin açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aralık ayının sonuna doğru da biz birinci derecede büyükşehirlerimizin adaylarını açıklamaya başlayacağız. Bazı illerin de adaylarını açıklayabiliriz. Gelen temayüllere göre bu çalışmaları değerlendirip gecikmeden bir an önce açıklamayı hedefliyoruz” dedi.

ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşmeye ilişkinde konuşan Erdoğan, “F-16 ile ilgili gelişmeler konusunda Biden kendisinin olumlu bir bakış açısının olduğunu ve bununla ilgili olarak da kongreye her türlü bu noktada teklifini yapmaya hazır olduğunu söylüyor” ifadelerini kullandı.

İsveç’in NATO üyeliğinin Türkiye tarafından onaylanmasına atıfla sözlerini “Tek şeyleri özellikle İsveç konusundaki yaklaşımımız ve İsveç’le ilgili olarak da bizim parlamentomuzun vereceği kararı çok çok önemsediklerini söylediler” şeklinde sürdüren Erdoğan, İsveç konusunda TBMM’nin “dürüst yaklaşım içinde” olduğunu belirtti ve “Yeter ki terörle ilgili yaklaşımlarını İsveç kontrol altına alsın” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da cuma namazı çıkışında gündeme dair gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, bu hafta içinde Ankara, İstanbul ve İzmir’de milletvekilleri, teşkilatlar ve belediye başkanları ile toplantılar yaparak, “onların kanaatlerini, temayüllerini” aldıklarını söyledi.

Pazar günü de İstanbul’daki üç bölgeye ilişkin kanaatleri ve temayülleri alacaklarını belirten Erdoğan, “Bu kanaatler, bu temayüllerden sonra bunların üzerinde çalışıp inşallah Aralık ayının sonuna doğru da biz birinci derecede büyükşehirlerimizin adaylarını açıklamaya başlayacağız. Bazı illerin de adaylarını açıklayabiliriz. Gelen temayüllere göre bu çalışmaları değerlendirip gecikmeden bir an önce açıklamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile dün yaptığı telefon görüşmesine ve ABD’den F-16 savaş uçakları alınması konusuna ilişkin bir soruyu da yanıtladı. Biden ile görüşmenin ana başlıklarından birinin F-16 ile ilgili gelişmeler olduğuna işaret eden Erdoğan, “F-16 ile ilgili gelişmeler konusunda Biden kendisinin olumlu bir bakış açısının olduğunu ve bununla ilgili olarak da kongreye her türlü bu noktada teklifini yapmaya hazır olduğunu söylüyor” dedi

İsveç’in NATO üyeliğinin Türkiye tarafından onaylanmasına atıfla sözlerini “Tek şeyleri özellikle İsveç konusundaki yaklaşımımız ve İsveç’le ilgili olarak da bizim parlamentomuzun vereceği kararı çok çok önemsediklerini söylediler” şeklinde sürdüren Erdoğan, İsveç konusunda TBMM’nin “dürüst yaklaşım içinde” olduğunu belirtti ve “Yeter ki terörle ilgili yaklaşımlarını İsveç kontrol altına alsın” dedi.

Erdoğan, İsrail ile Hamas arasındaki savaşı ve Gazze konusunu ele aldıklarını belirterek, Gazze’de 18 binden fazla kişinin öldürüldüğü hatırlattı. Erdoğan, “Bu noktada özellikle Amerika’nın başta siz olmak üzere, dedik; buraya müdahil olmanız gerekir, dedik. Buna sizin müdahil olmamanız halinde bir insanlık suçu var, vicdani suç var. Bizim de burada elimiz kolumuz bağlı duramayız. Bizler de elimizden geleni yapmaya yine aynı şekilde devam ediyoruz, devam edeceğiz dedik. Bunları da kendileriyle değerlendirdik” ifadelerini kullandı.

“Eurofighterla ilgili yeni bir gelişme yaşandı mı” sorusuna da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eurofighterlarla ilgili Savunma Bakanlığımız muhataplarıyla görüşmelerini yapıyor. Bu görüşmeler devam ediyor. Temenni ederiz ki inşallah bu görüşmeler olumlu istikamette seyreder” diye konuştu.

Türkiye’nin Eurofighter satın alma niyeti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 17 Kasım’daki Berlin ziyaretinden hemen önce, Savunma Bakanı Yaşar Güler tarafından gündeme getirilmişti. Güler, Eurofighter satın almak istediklerini, İngiltere ve İspanya’nın bu talebe olumlu baktıklarını ancak Almanya’nın ikna edilmesi gerekeceğini söylemişti.

Paylaşın