Altılı Masa 26 Ocak’ta Toplanacak; Masada Ne Konuşulacak?

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Atılı Masa 11’inci kez, bu kez İYİ Parti ev sahipliğinde 26 Ocak’ta toplanacak. Toplantıda hem 30 Ocak’ta açıklanacak “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” masada olacak hem de ilk kez ortak adayı konuşacak.

DW Türkçe’den Kıvanç El’in haberine göre, Altılı masa, 5 Ocak’taki son toplantısında “ortak aday” çıkarılacağına dair mesajını net şekilde vermişti. Masa ilk kez adayları en net 11’inci toplantıda konuşacak. Kamuoyunda konuşulan 3 isim; Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş dışında henüz güçlü bir aday ismi gündeme gelmedi. Mansur Yavaş hafta sonu yaptığı, Kılıçdaroğlu’nu işaret eden çıkışı sonrası artık denklemde olmadığını bir kez daha deklare etmiş oldu.

CHP’nin, CHP yöneticilerinin ve CHP tabanının adayı ise artık neredeyse kesin gibi: Kemal Kılıçdaroğlu. Masada, Kılıçdaroğlu’na İYİ Parti dışında güçlü bir itiraz bulunmuyor. İYİ Parti cephesinde ise Kılıçdaroğlu’nun adının masada resmen geçmesi durumunda Meral Akşener’in “parti kurullarında değerlendirme yapacağını” söylemesi bekleniyor. Bu durumda Akşener, partisinin yönetimine Kılıçdaroğlu ismini taşıyacak.

26 Ocak toplantısında partilerin ellerindeki anketlerin de masada olması beklenirken, süreç içinde yeni bir çalışma yapılıp yapılmayacağına da karar verilmesi bekleniyor.

İYİ Parti bu noktada sık sık “kazanacak aday olmalı” vurgusu yaparken Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, hafta başında yaptığı açıklamada “Kılıçdaroğlu kazanacak adaydır” demişti.

Adayın ise Şubat ayının ilk 2 haftası içinde artık kamuoyuna ilan edilmesi hedefleniyor.

“Cumhurbaşkanı yardımcıları” nasıl olacak?

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun “Altı liderin de imza yetkisi olacak” sözleriyle başlayan tartışma da altılı masanın gündemi olacak. Edinilen bilgiye göre taslak çalışmada, “Cumhurbaşkanı yardımcısı” yerine “Cumhurbaşkanı yardımcıları” denilecek ve bu göreve gelip gelmemek liderlerin tercihine bırakılacak. İstemeleri halinde cumhurbaşkanı yardımcısı olabilecekler.

Sistemin nasıl işleyeceğine dair kamuoyuna daha net ve kesin bilgi verilmesi konusunda Akşener’in yaptığı liderler turunda da ortak bir fikir birliği olduğu kaydedildi. Meral Akşener’in “tek cumhurbaşkanı yardımcısı olmalı o da ben olayım” dediği de iddia edilirken Akşener bu iddiayı gazeteci Murat Yetkin’e yaptığı açıklama ile yalanladı. Bu konuda farklı modeller 26 Ocak’taki buluşmada ele alınacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye göre “Cumhurbaşkanı yardımcıları” ifadesinin geçiş süreci belgesinde olması beklenirken belgeye göre Cumhurbaşkanı yardımcıları kabinede bulunacak ama kabinede partilerin dağılımının ise seçimde alacakları oy oranına göre belirlenmesi yönünde ağırlıklı görüş var.

Cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı yardımcıları her kararı ortak fikirle değil önem açısından kritik konularda kararı birlikte alacak. Cumhurbaşkanının kararına diğer yardımcıların veto yetkisi olmayacak.

“Yetkiler devredilecek”

26 Ocak’taki toplantıda ele alınacak geçiş sürecine dair taslakta en fazla geçen kelimeler “İstişare”, “uzlaşı” ve “yönetişim” olacak. Altılı masa kaynakları, yeni dönemin şifresinin bu üç kelime olacağını ve kararların istişare ve uzlaşı ile alınacağına dikkati çekiyor. 30 Ocak’ta açıklanacak ve 26 Ocak’ta ele alınacak çalışmada “Cumhurbaşkanının yürütmeye dair yetkisini kime nasıl devredeceğine” dair detaylar da olacak.

Altılı masa ön çalışmasına göre; Cumhurbaşkanlığı bünyesinde “politika kurulları” kaldırılacak ve yetkileri bakanlıklara bırakılacak. Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki “İnsan Kaynakları”, “Yatırım”, “Finans” ve “Dijital Dönüşüm” Ofisleri de kaldırılacak ve ofis yetkileri de bakanlıklara dağıtılacak. Altılı masanın yol haritasına göre “Bakan yardımcılığı” da kaldırılacak ve yerine yeniden “Müsteşarlık sistemi” kurulacağı duyurulacak. Ayrıca yasal zorunluluk olmamasına karşın hükümetin ilk 100 günlük programı da dahil olmak üzere tüm programları Meclis’e sunulacak.

Seçilen Cumhurbaşkanının partisi ile ilişkisini sonlandırması da gündemde. Ancak bu konuda masada farklı görüşler var. Geçiş süreci boyunca partili olabileceği ancak daha sonra yapılacak düzenlemelerin ardından partisini bırakabileceği kaydediliyor.

Kabine nasıl oluşacak?

Kabine dağılımı da yol haritasının önemli başlıklarından olacak. Kabinenin hangi partilerden oluşacağı, nasıl belirleneceği başlıkları ile partilere göre eşit dağılım mı, milletvekili sayısı oranında mı dağılım olacağı konusu da liderlere bırakıldı. Netlik bulunmayan konu başlığında liderler son kararı verecek.

Geçiş süreci programına göre; atamaların tamamı cumhurbaşkanınca yapılmayacak. İkili ve üçlü kararnameler geri gelecek. Bakanlar ilgili birimlere atamaları kendi yapacak.

Mevcut Anayasa gereği atamalarda sorumluluk ve yetki cumhurbaşkanında. Anayasa değişmeden bazı adımların atılamayacağı da kamuoyuna deklare edilecek ve cumhurbaşkanının mevcut anayasa içerisindeki yetkilerini kullanacağı duyurulacak. Ancak bu yetkileri kullanırken “istişare mekanizmasını işleteceği”ne vurgu yapılacak.

Yürütmenin yasama faaliyetlerine katılım sağlaması konusunda da adımlar atılacak.

Meclis içtüzüğü, siyasi partiler kanunu, seçim kanunu üzerinde ilk çalışılacak ve ilk değişecek kanunlar arasında gösterilecek. “Siyasi etik kanunu” ise çıkarılacak ilk kanun olacak.

İttifak protokolü çalışılacak

Altılı masa, seçim kararı alınmasından sonra resmi olarak “ittifak” olacak. Adının yine “Millet İttifakı” olarak devam etmesi kesin görülürken, ittifakın ortak protokolü de hazırlanacak. Ayrıca ittifakın nasıl seçime gireceğine dair çalışmalar da sürüyor. Altı partinin kendi logosu ile seçime girmesi için en az 41 seçim bölgesinde liste çıkarması gerekiyor. Bu durumda “en az 360 vekil” parolasıyla hareket eden altılı masa, il il, bölge bölge hangi partinin hangi listede yer alacağını belirleyecek. Saadet, Gelecek, DEVA ve Demokrat partiden bazı isimlerinin CHP ve İYİ Parti listelerinden de seçime girebileceği ifade ediliyor.

Hükümet ne vaat edecek?

Geçiş süreci yol haritası yanında altılı masanın somut vaatleri de ilk kez gün yüzüne çıkacak. Her partinin ayrı ayrı seçim bildirgesinin yanı sıra ortak çalışmalar da açıklanacak. Bu noktada, dokuz ana başlıkta 73 alt başlıktan oluşan 2500’e yakın maddede eylemler ve vaatler sıralanacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye göre, programın ana çerçevesini ekonomi programı oluşturuyor. İstihdamın artırılması, işsizlikle mücadele, yabancı yatırımcıların çekilmesi, tarım ve sosyal politikalarda hayata geçecek projeler ana omurgayı oluşturacak.

Program, “Hukuk, adalet ve yargı”, “kamu yönetimi”, “yolsuzlukla mücadele, şeffaflık ve denetim”, “ekonomi, finans ve istihdam”, “bilim, Ar-Ge, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm”, “sektörel politikalar”, “eğitim ve öğretim”, “sosyal politikalar” ile “dış politika, savunma, güvenlik ve göç” olmak üzere 9 ana başlıktan oluşuyor.

Bu noktada açıklanacak bazı projeler şöyle:

  • Enflasyonun tek haneye inmesi için bir dizi proje hayata geçecek.
  • İşsizlerin yeni yetenekler kazandırılarak istihdama geçmelerini sağlamayı amaçlayan “İkinci Şans Okulları” kurulacak.
  • Sivil toplumdan da destek alınarak yolsuzlukla mücadele eylem planı hazırlanacak ve eş zamanlı olarak Meclis’te bir yolsuzluk araştırma komisyonu kurulacak.
  • Merkez Bankası yapısı değiştirilecek, Türkiye Varlık Fonu kapatılacak.
  • Beyin göçüyle mücadele eylem planı hazırlanacak.
  • Terörle mücadele yurtiçi ve yurtdışında sürecek.
  • AB üyelik süreci için gerekli adımlar atılacak.
  • Rusya ile kişisel temelli değil devletlerarası iş birliği temelli ilişki süreci inşa edilecek.
Paylaşın

Altılı Masa’nın Gündemi “Ortak Aday”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Atılı Masa’nın ikinci tur beşinci buluşmasında en önemli gündem başlığı, cumhurbaşkanı adayının nitelikleri ve ismi olacak.

Ortak aday konusunda anlaşan Altılı Masa’da liderler, öne çıkan aday adaylarını dile getirecek. Kamuoyu yoklamalarının yanı sıra adayın, ‘masadaki liderlerle eş güdüm halinde çalışan, ülkenin sorunlarına hakim ve masanın çalışmaları ile yakından ilgili’ olmasına dikkat edilecek.

Muhalefet kulislerinde bu kriterlere en yakın kişinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olduğu konuşulurken adayda tüm liderlerin hemfikir olması gerektiği dile getirildi.

Altılı Masa, cumhurbaşkanı adayı ve Ortak Politikalar Metni hazırlıklarını ele alacağı 11’inci liderler buluşmasına hazırlanıyor. Yarın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ev sahipliğinde gerçekleştirilecek zirvenin ardından 30 Ocak’ta Ankara Congresium’daki toplantısı ana gündem maddesi olacak.

Birgün’de yer alan habere göre, Altılı Masa’nın ikinci tur beşinci buluşmasında en önemli gündem başlığı, cumhurbaşkanı adayının nitelikleri ve ismi olacak. Ortak aday konusunda anlaşan Altılı Masa’da liderler, öne çıkan aday adaylarını dile getirecek. Kamuoyu yoklamalarının yanı sıra adayın, ‘masadaki liderlerle eş güdüm halinde çalışan, ülkenin sorunlarına hakim ve masanın çalışmaları ile yakından ilgili’ olmasına dikkat edilecek.

Muhalefet kulislerinde bu kriterlere en yakın kişinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olduğu konuşulurken adayda tüm liderlerin hemfikir olması gerektiği dile getirildi. Tam mutabakat sağlanamazsa hiçbir aday adayının, cumhurbaşkanı adayı olarak belirlenmeyeceği de ifade edildi. Ortak liste konusunda da görüşmelerini sürdüren masanın bu konudaki ana görüşmelere gelecek ay başlayacağı aktarıldı.

Program gündemde

Altılı Masa’nın 30 Ocak’taki gündem maddesi ise Ortak Politikalar Metni olacak. Ankara’da ATO Congresium’da gerçekleştirilecek açıklamada, Altılı Masa’nın uzun süredir üzerinde çalıştığı ve Hükümet Programı niteliğinde olan Ortak Politikalar Metni kamuoyuna duyurulacak.

Yargı bağımsızlığının sağlanması, TBMM’nin yasama işlevinin yeniden artırılması, kadın haklarına yönelik ulusal ve uluslararası sözleşmelerin yeniden yürürlüğe girmesi gibi hedefler, bu metinle birlikte kamuoyuna duyurulacak. Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, kamu, özel iş birliği projelerinin yeniden ele alınması gibi hedeflerin de metinde yer alması bekleniyor.

Paylaşın

Erdoğan’ın “Yeter Söz Milletindir” Sözüne Kılıçdaroğlu’ndan Sert Tepki

Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “Yeter söz milletindir” sözlerini anımsatarak, “Sanki beyefendi 20 yıldır hiç yok. Kazanmak için bütün tuşlara basmış durumda. Aklına ne geliyorsa onu yapıyor, söylüyor” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Şehit Menderes’i bile malzeme yapmaktan çekinmiyor. Bak Erdoğan; bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir. Bu konuda haklısın. Ey Erdoğan, yeterse senin saraylarına yeter. Yeterse senin çocuklarının milyar dolarlık vakıflarına yeter. Yeterse senin beşi çetelerine, mafya babalarına, uyuşturucu baronlarına, pudra şekercilerine yeter.”

Kılıçdaroğlu, açıklamasının devamında, “Yeterse Sinan Ateş’i öldürttüğünüz torbacılara yeter. Her türlü pisliği ülkemize sokan fotoromanlara yeter. Yeterse, ülkeye soktuğun milyonlarca kaçağa yeter. Yeterse senin kadınlara küfreden diline yeter. Yeter’se gençlere kan ağlatan torpillerine, hırsızlıklara, SADAT’a yeter. Yeter, söz milletindir. Söz Millet İttifakı’nındır. Yeter be yeter artık.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin haftalık grup konuşmasında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“YSK ile söylediğim bir şey tartışılıyor. YSK’ya güvenmediğimi Mısır’daki sağır sultan duydu. YSK’nın hangi olaylarda nasıl karar vereceğini hepimiz biliyoruz. Sanki biz başvuracağız da YSK gelip Anayasa’ya uygun karar verecek. Akıl var mantık var, iradesini saraya ipotek eden adama hakim mi denir? Hala bunu öğrenmediniz mi? Hangi kararları alacaklar biliyorum. Eğer YSK’ya güvenseydik sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, YSK’ya güvenmiyoruz.

Bozulma o kadar büyük alanlara yansıdı ki Meclis’te de bozulma olduğunu görüyoruz. Ayakkabı yalayıcılığını savunan milletvekili gördünüz mü hiç? Bu vekil Ordu’da nasıl geziyor? Alsın eline Erdoğan’ın ayakkabısını, yalayarak gezsin. Ahlak bozulursa Türkiye bu noktaya geliyor. O vekil, Orduluların vekili değildir. Sarayın oraya gitsin ya da AK Parti’nin genel merkezine gitsin, önüne onun bir heykelini yapsınlar. ‘Erdoğan’ın heykelini yalamaktan söz eden ve onur duyan milletvekili’ diye yazsınlar. Bir insan aklını kiraya verirse sonuç bu noktaya gelir.

Erdoğan sonunda çıktı konuştu, ‘Yeter söz milletindir’ dedi. Kazanmak için bütün tuşlara basmış durumda. Atıyor, tutuyor, her şeyi söylüyor. Acizliğinden şehit Menderes’i bile malzeme yapıyor. Bak Erdoğan, bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir. Bu konuda haklısın, yeter, söz milletindir. Yeterse senin saraylarına yeter. Yeterse senin çocuklarının milyar dolarlık vakıflarına yeter.

Yeterse senin 5’li çetelerine yeter. Yeterse senin mafya babalarına, senin uyuşturucu baronlarına yeter. Yeterse senin pudra şekercilerine yeter. Yeterse Sinan Ateş’i öldürttüğünüz torbacılara yeter. Yeterse her türlü pisliği ülkemize sokan fotoromanına yeter. Yeterse ülkeye soktuğun milyonlarca kaçağa yeter. Yeterse senin o kadınlara küfreden diline yeter. Yeterse gençlere kan ağlatan torpillilere yeter. Evet, yeter, söz milletindir. Söz Millet İttifakı’nındır.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a EYT Çağrısı: Oyalamayı Bırak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) kanunuyla ilgili “Meclis’e getir hemen” çağrısı yaptı. 

Haber Merkezi / CHP Lideri Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “EYT’lileri oyalamayı bırak. Millet senin bu seçim oyunlarından bıktı. İnsanlarımızın haklarını seçimlere malzeme etmeye çalışma. Her şeyi berbat ettin, son dakika çabaların zaten fayda etmeyecek. EYT’yi Meclis’e getir hemen @RTErdogan.”

Emeklilik başvurusu nasıl yapılıyor?

Yasalaşması beklenen yeni emeklilik düzenlemesiyle ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ya da e-Devlet uygulaması üzerinden bilgi alınabiliyor.

SGK, EYT düzenlemesi yasalaşınca oluşabilecek yoğun emeklilik başvurusu işlemleri için birtakım önlemler aldığını duyurdu.

Kurum, emeklilik işlemlerinin yürütüleceği merkezlerin çoğaltıldığını ve ilave personel ekleneceğini belirtti, emeklilik başvurusunda bulunacakların süreci hatasız tamamlamaları için tanıtıcı videolar hazırlandı.

Emeklilik başvuruları için e-Devlet uygulaması üzerinden talep oluşturulabiliyor.

Uygulamada ilk olarak “gelir, aylık ödenek talep belgesinin verilmesi” sekmesine tıklamak, ardından “yeni başvuru” sekmesi üzerinden “yaşlılık aylığı” butonunun seçilmesi gerekiyor.

SSK kapsamında aylık talep edeceklerin ise “4A”, BAĞ-KUR kapsamına girenlerin ise “4B” seçeneğini işaretleyip ‘Başvur’ butonunu tıklaması gerekiyor.

EYT düzenlemesi kimleri kapsıyor?

Emeklilikte Yaşa Takılanlar, sigortalı çalışırken 8 Eylül 1999’daki bir yasal değişiklikten sonra emekli olma koşulları büyük oranda değişen kişilere deniyor.

Sigorta başlangıç tarihi 9 Eylül 1999’dan önce olanları ve emekli olmak için gereken prim günü ve sigortalılık süresi şartını sağlamış olanlar, getirilen yaş zorunluluğu sebebiyle emekli olamadı.

Kanundaki değişiklik öncesinde kadınlarda 20 yıl, erkeklerde ise 5000 gün prim şartı ve 25 yıl sigortalılık süresi yeterliydi. Dolayısıyla 18 yaşında çalışmaya başlayan bir kadın 38, 18 yaşında çalışmaya başlayan bir erkek ise 43 yaşında emekli olabiliyordu.

1999 yılında yapılan değişiklikle birlikte kadınlarda emeklilik yaşı 58, erkeklerde 60 oldu. 2008 yılında ise ilk kez sigortalı olarak işe başlayacaklar için emeklilik yaşı 65’e yükseltildi.

Bu düzenlemenin bütçeye getireceği yük, yaş şartı, prim gün sayısı ve hizmet yılı şartları gibi etkenleri göz önünde bulundurarak ve hesaplayarak bir düzenlemenin yapılması gerekliliği uzun zamandır bu sorunun çözülememesinde büyük bir etken.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2018’de yaptığı açıklamalarda EYT yasasının kamuya yıllık maliyetinin 26 milyar TL olacağını söylemişti. EYT Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Serpil Şahin ise düzenlemenin bütçeye yükünün 8 milyar TL olacağını söylemişti.

Sorun neydi?

EYT’ler, 1999 yılında çıkarılan kanunun hukuka aykırı olarak geriye doğru işletildiğini ve neticesinde yüz binlerce emeklinin yıllarca süren ve mağdur sayısının katlanarak arttığı bir sistem yarattığını söylüyordu.

Bu zamana dek pek çok siyasinin kapısını çaldıklarını söyleyen EYT’ler son olarak bir federasyon kurmuş ve eylemlerini tek çatı altında yürütmüştü.

Siyasi partiler her defasında söz aldıklarını ancak her seçim döneminde “seçim malzemesi” haline getirildikleri savunan EYT’ler, bu yıl bu mağduriyetin “yaş sınırlaması getirilmeksizin” giderilmesini talep ediyordu.

Emeklilikle yaşa takılma sorunun “erken emeklilik” demek olmadığı belirten dernekler, “EYT erken emeklilik değil, gasp edilmiş emeklilik hakkının peşindedir” açıklamasını yapmıştı.

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu: Erdoğan’ın Adaylığına Kilitlenmek Gibi Bir Düşüncemiz Yok

Erdoğan’ın adaylığıyla ilgili niçin sessiz kaldığı yönündeki soruya CHP Lideri Kılıçdaoğlu, “Diyelim ki ses çıkardık, nereye gidecek? Yüksek Seçim Kurulu’na. O üyeleri atayan kim, Erdoğan. Verdiği karara kim itiraz edecek? İtiraz edeceğin hiçbir yer yok” dedi ve ekledi:

“Anayasa Mahkemesi bile bakmıyor bu karara. Hatırlarsanız İstanbul seçimlerinde aynı zarfın içerisine dört tane oy pusulası koyuyorsunuz. Efendim üçü doğru, biri yanlış… Talimat geldi de onun için yaptılar. Dolayısıyla bizim Erdoğan’ın aday olup olmamasına kilitlenmek gibi bir düşüncemiz yok.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olup olmayacağına kilitlenmediklerini söyledi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Erdoğan, aday olur veya olmaz ama biz sandık güvenliğini sağlayarak seçimi almak ve Türkiye’yi demokrasi eksenine getirmek istiyoruz. Altı liderin hedefi o” dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu dün İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in, ilin ilk belediye başkanı Leyla Atakan adına açtığı kütüphanenin açılışına katıldı.

Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’ün haberine göre Kılıçdaroğlu burada, Erdoğan’ın adaylığıyla ilgili niçin sessiz kaldığı yönündeki bir soruya şu yanıtı verdi:

“Diyelim ki ses çıkardık, nereye gidecek? Yüksek Seçim Kurulu’na. O üyeleri atayan kim, Erdoğan. Verdiği karara kim itiraz edecek? İtiraz edeceğin hiçbir yer yok. Anayasa Mahkemesi bile bakmıyor bu karara. Hatırlarsanız İstanbul seçimlerinde aynı zarfın içerisine dört tane oy pusulası koyuyorsunuz. Efendim üçü doğru, biri yanlış… Talimat geldi de onun için yaptılar. Dolayısıyla bizim Erdoğan’ın aday olup olmamasına kilitlenmek gibi bir düşüncemiz yok.”

Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik davalar ve İmamoğlu’nun görevden alınması halinde CHP’nin ne yapacağına yönelik soruya ise “İnşallah böyle bir süreç yaşanmaz. Yaşanırsa cehennemin kapılarını aralamış olurlar. Ne yapacağımızı şimdi açıklayamam ama bu ifadenin ne anlama geldiğini herhalde üç aşağı beş yukarı tahmin edersiniz. Halkın oyuyla gelenin, talimat alan mahkemelerin kararlarıyla görevine son verilemez” yanıtını verdi.

Paylaşın

Erdoğan, Seçim İçin 14 Mayıs’ı İşaret Etti; Altılı Masa’da 8’e 3 Hesabı

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında seçim tarihi için 14 Mayıs’ı işaret etti. Erdoğan’ın sözleri bir süredir seçimin öne çekilebileceği yönündeki açıklamaları da dikkate alındığında kimse için sürpriz olmadı.

Hatta uzun süredir seçim hazırlıklarını sürdüren muhalefet partileri, “Tarih ilan edilse de bir an önce sahaya çıksak” değerlendirmeleri yapmaya başladı.

Gazete Duvar’da yayımlanan Duvar Arkası’ köşesine göre, Altılı Masa’nın seçim sürecine Cumhur İttifakı’na göre daha avantajlı gireceğini söyleyen bir partinin yöneticisi, “Düşünün kampanya başlamış, aynı gün Altılı Masa’daki 6 lider 6 farklı kentte. Cumhurbaşkanı adayı ve liderlere, yine toplumda büyük karşılığı olan İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş da eklenince 8 önemli isim sahada olacak.

Diğer tarafta Erdoğan’ın yanına MHP ve BBP’yi eklersek 8’e 3’lük bir tablo var. Altılı Masa olarak bu şansı iyi kullanabiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

Altılı Masa’da “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişte” üç senaryo

Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Atılı Masa, 26 Ocak’ta yeniden bir araya gelecek.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ev sahipliğinde, yapılacak toplantı öncesi trafik hızlandı. “Ortak Politika Metni” ve “Geçiş Süreci Yol Haritası” için son düzenlemeler yapılıyor. İki metin, 30 Ocak’ta paylaşılacak. Altılı masanın cumhurbaşkanı adayının da şubat ayında açıklanacağı belirtiliyor.

Cumhuriyet’ten Sertaç Eş’in Altılı Masa kurmaylarından edindiği bilgiye göre, 6 partinin iktidara gelmesi durumunda “güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte” üç farklı senaryo hazırlandı.

1- 400 vekil ve üzeri: Masadaki partilerin toplam milletvekili sayısı 400 ve üzerinde olursa, “Seçilen ortak cumhurbaşkanı ve oluşturacağı kabine bir yıl görev yapacak.” Bu süreçte güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte altyapı oluşturulacak ve bir yılın ardından Türkiye seçime gidecek.” Böylece, “Tartışmalı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine” son verilecek.

2- Referandum aralığı: “6’lı masanın 360 ila 399 arası milletvekili çıkarması” öngörüsünde bulunuluyor. Eğer masadaki partiler bu aralıktaki kadar vekil çıkarabilirse “güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişe” ilişkin anayasa değişikliği Meclis’te 400 “evet” oyuna ulaşamasa dahi cumhurbaşkanınca referanduma götürülecek. Bu seçenekte ise “cumhurbaşkanı ve kabinenin 2 yıl iktidarda kalması” öngörülüyor.

3- 360 vekilin altı: En kötümser senaryoya göre, muhalefet Meclis’te çoğunluğu sağlayacak ancak güçlendirilmiş parlamenter sistem değişikliği için referanduma gitme yeterliliğine ulaşamayacak.

Paylaşın

Altılı Masa’da “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçişte” Üç Senaryo

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Atılı Masa, 26 Ocak’ta yeniden bir araya gelecek.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ev sahipliğinde, yapılacak toplantı öncesi trafik hızlandı. “Ortak Politika Metni” ve “Geçiş Süreci Yol Haritası” için son düzenlemeler yapılıyor. İki metin, 30 Ocak’ta paylaşılacak. Altılı masanın cumhurbaşkanı adayının da şubat ayında açıklanacağı belirtiliyor.

Cumhuriyet’ten Sertaç Eş’in Altılı Masa kurmaylarından edindiği bilgiye göre, 6 partinin iktidara gelmesi durumunda “güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte” üç farklı senaryo hazırlandı.

1- 400 vekil ve üzeri: Masadaki partilerin toplam milletvekili sayısı 400 ve üzerinde olursa, “Seçilen ortak cumhurbaşkanı ve oluşturacağı kabine bir yıl görev yapacak.” Bu süreçte güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte altyapı oluşturulacak ve bir yılın ardından Türkiye seçime gidecek.” Böylece, “Tartışmalı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine” son verilecek.

2- Referandum aralığı: “6’lı masanın 360 ila 399 arası milletvekili çıkarması” öngörüsünde bulunuluyor. Eğer masadaki partiler bu aralıktaki kadar vekil çıkarabilirse “güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişe” ilişkin anayasa değişikliği Meclis’te 400 “evet” oyuna ulaşamasa dahi cumhurbaşkanınca referanduma götürülecek. Bu seçenekte ise “cumhurbaşkanı ve kabinenin 2 yıl iktidarda kalması” öngörülüyor.

3- 360 vekilin altı: En kötümser senaryoya göre, muhalefet Meclis’te çoğunluğu sağlayacak ancak güçlendirilmiş parlamenter sistem değişikliği için referanduma gitme yeterliliğine ulaşamayacak.

İYİ Parti’den DEVA’ya tepki

Öte yandan Altılı Masa’da yer alan DEVA Partisi’nin Temel Haklar Eylem Planı kapsamında vatandaşlık tanımını yeniden ele almayı teklif etmesi ve anadil ile ilgili vaatleri geçtiğimiz günlerin önemli tartışmaları arasında yer aldı.

Gazete Duvar’da yayımlanan Duvar Arkası’ köşesine göre, İYİ Parti’den Sözcü Kürşat Zorlu bu açıklamalarla ilgili “Masayı bağlamaz, ortak metinlerde bu konular olmayacak” yanıtı vermekle yetindi ama söz konusu vaatler parti içinde tepkiyle karşılandı.

Altılı Masa’nın birlikteliğini sarsacak açıklamalardan kaçınılması gerektiğine dikkat çeken İYİ Partili bir kurmay, “DEVA’nın dile getirdiği konular İYİ Parti’nin durduğu yer dikkate alındığında kesinlikle savunmadığı konular. Hepimizin farklılıkları var ama bu dönem farklılıkların öne çıkarılacağı bir dönem değil.

DEVA yüzde 3’ü almaya çalışırken, bu açıklamalarla yüzde 10 gibi bir kesimi kaybediyor” değerlendirmesinde bulundu. HDP’nin aday çıkarmasını da ‘çok olumlu’ olarak değerlendiren İYİ Parti kurmayları partilerinin oy oranı ile ilgili ise “Bizim oylar 15 bandına oturmuş görünüyor. Ama bunun da üstüne çıkacağız” iddiasında…

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Dikkat Çeken “Seçim Tarihi” Açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim tarihi için 14 Mayıs’ı işaret etmesine ilişkin soruya cevap veren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “14 Mayıs olarak ifade ediyorlar. Bizim açımızdan herhangi bir sorun yok. 14 Mayıs gelince de ‘Yeter, söz milletin’ dedik. Millet İttifakı da zaten bunu istiyor. Yeter. Söz milletin olacak” ifadelerini kullandı.

Genel af ile ilgili soruya da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Önce bu konuyu altı liderin konuşması lazım. Ondan sonra, benim bu konudaki düşüncelerimi ifade etmem lazım” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nu (TÜRKONFED) ziyaret ederek Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez ve yönetim kurulu üyeleri ile bir araya geldi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ziyaretinin ardından basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı.

Ziyarete ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Ekonomi konusunda beklentilerini ifade ettiler. Türkiye’yi, dünyayı, bölgeyi yakından izlediklerini ve bizden beklentilerini de sordular. Bütün sorulara büyük bir samimiyetle cevap verdim. Şunu söyledim: Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Bütün sorunları çözülebilir.

Akılla, mantıkla, bilgiyle, birikimle çözülebilir. Bozulan bir devlet yapısı var, çürüyen bir yapı var. O yapının da süratle inşa edilmesi lazım. Altı liderin bu konuda kararlı olduğunu, Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağını, dolayısıyla kimsenin karamsar bir atmosfer vardır diye endişeye kapılmaması gerektiğini söyledim” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Gerçekten Türkiye büyük bir ülke, güzel bir ülke. İyi kadroları var. Bugün o kadrolar her ne kadar biraz devre dışındaysa da… O kadrolar yeniden yönetime geldiği zaman devlette liyakati sağlamış olacağız ve güzel bir Türkiye’yi inşa edeceğiz.”

Genel af ve seçim tarihi

Genel af ile ilgili soruya Kılıçdaroğlu, “Önce bu konuyu altı liderin konuşması lazım. Ondan sonra, benim bu konudaki düşüncelerimi ifade etmem lazım” yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim tarihi için 14 Mayıs’ı işaret etmesine ilişkin soruya cevap veren Kılıçdaroğlu, “14 Mayıs olarak ifade ediyorlar. Bizim açımızdan herhangi bir sorun yok. 14 Mayıs gelince de ‘Yeter, söz milletin’ dedik. Millet İttifakı da zaten bunu istiyor. Yeter. Söz milletin olacak” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Altılı Masa’nın Cumhurbaşkanı Adayı Şubat’ta Kesinleşecek

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Atılı Masa’nın Cumhurbaşkanı adayının şubat ayı içerisinde kesinleşeceği öne sürüldü.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) toplantısı, CHP Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. CHP Parti Meclisi’nin 1 saat 15 dakika süren toplantısına ilişkin Birgün’den Hüseyin Şimşek’in edindiği bilgilere göre, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Altılı Masa’nın aday belirleme süreci hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun, 26 Ocak’ta gerçekleştirilecek 11’inci liderler buluşmasının ardından önce 30 Ocak’ta ortak politikalar metni açıklamasının gerçekleştirileceğini, daha sonra adaylık konusunun netleşeceğini bildirdiği aktarıldı. Kılıçdaroğlu’nun, liderler buluşmasının Saadet Partisi ev sahipliğinde yapılacak 12’nci randevusunu işaret ettiği öğrenildi. İkinci turun son toplantısı olan bu buluşmanın en geç şubat ayının ilk yarısı içerisinde gerçekleştirilmesi planlanıyor.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi üyelerine, 30 Ocak’ta ortak politikalar metninin kamuoyuna duyurulacağı toplantının, 3 bin 107 kişi kapasiteli Congresium Kongre Merkezi’nde gerçekleştirileceğini de söyledi.

Seçim güvenliği konusunda endişe yok

Parti Meclisi toplantısında, CHP’nin seçimlere hazırlık konusunun da ele alındığı kaydedildi. Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel gerçekleştirdiği sunumda, Altılı Masa dışında CHP’nin de seçimlere ve sandıklara tam hakimiyet konusunda çalışmalarında büyük aşama kaydettiğini ve her sandık için temsilci ile avukat görevlendirmelerinin büyük oranda tamamlandığını anlattı.

İstişare heyeti çalışacak

Toplantıda ayrıca Altılı Masa’nın seçim listeleri için çalışacak İstişare Heyeti konusunda da bilgi verildi. Bu heyetin çalışmalarının özellikle ortak adayın netleşmesinin ardından hız kazanacağı, parlamentoda 400 sandalyeye ulaşılabilmesi için ilçe ilçe çalışacağı, bazı illerde ortak liste ile seçime girilmesi durumunda kazanılacak sandalyelere ilişkin çalışma yapacağı ifade edildi.

Vatandaşın talebi değişim

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun toplantıda kent ziyaretlerine ilişkin bilgiler verdiği de öğrenildi. Buna göre, gerçekleştirdiği temaslarda vatandaşta “değişim talebinin” öne çıktığını vurgulayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bu değişim talebinin gerçeğe dönüşmesi için kurmaylarına büyük iş düştüğünü bildirdi. Kılıçdaroğlu’nun başta uyuşturucu sorunu olmak üzere, ekonomi ve sosyal bozulma gibi konulara ağırlık verilmesini istediği dile getirildi.

Erdoğan’ın adaylığı tartışması

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez adaylığına yönelik tartışmalar konusunda kurmaylarını uyardığı öğrenildi. Erdoğan’ın yeniden adaylığının partililerce gündeme getirilmemesini isteyen Kılıçdaroğlu’nun, “Bu bir hukuki tartışma. Bunun kararını hukukçular ve YSK verecek. Seçime dönük açıklamaları ekonomik, sosyal ve siyasi meseleler üzerinden yapalım” dediği bildirildi.

Paylaşın

CHP’de Erdoğan’ın Adaylığı Ve Yeni Seçim Yasası Tartışması

CHP PM’de, seçimlerin 14 Mayıs’a alınma hazırlığı ele alındı. Bazı PM üyeleri, Erdoğan’ın seçim kararı alması halinde, yeniden aday olamayacağı, parti tabanından da bunun daha çok dile getirilmesi veya yargıya taşınması yolunda talepler olduğu görüşünü dile getirdiler.

Bazı PM üyeleri de seçimin 14 Mayıs’ta yapılması halinde ittifak sistemini değiştiren yeni seçim yasasının uygulanamayacağı tartışmalarını anımsattı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın bu tartışmalar üzerinden yeni bir “mağduriyet hikayesi” çıkarmak isteyeceğini, kendilerinin ise Erdoğan’ı sandıkta yenmek istediğini vurguladı.

Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, “Adaylığı hukuk dışı olabilir. Ama biz buna karşı çıktığımızda, yeni bir mağduriyet hikayesi yaratmak isteyecektir” değerlendirmesinde bulundu. CHP kaynakları, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın adaylığı konusunu yargıya taşıyarak, yeni bir tartışma başlatma niyetinde olmadığını ifade ettiler.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM), CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, “seçim güvenliği” ve “Altılı Masa çalışmaları” başlıklı gündemle basına kapalı toplandı.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bu  toplantı öncesinde ise Altılı Masa’nın 26 Ocak’taki toplantısına ev sahipliği yapacak olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’le, toplantı gündemi için parti genel merkezinde görüştü.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın aktardığına göre, Kılıçdaroğlu başkanlığındaki PM toplantısında, Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, “seçim güvenliği” konusunda parti olarak yaptıkları çalışmalar ve daha sonra alınacak önlemlere ilişkin sunum yaptı.

Kılıçdaroğlu bilgi verdi: Masada sorun yok

Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, Altılı Masa’nın 26 Ocak’taki toplantısında, “hükümet programı” olarak da nitelendirilen seçim bildirgesine son şeklinin verileceğini anlattı. Geniş katılımlı bir toplantıyla bu çalışmaların kamuoyuna duyurulacağını belirten CHP lideri, 30 Ocak’ta da ATO Congressium salonunda tanıtım toplantısının yapılacağını bildirdi.

Toplantıda adaylık tartışmalarının gündeme gelmediği belirtilirken, Kılıçdaroğlu, “masada sorun yok, her şey planlandığı gibi gidiyor”  mesajı verdi.

Toplantıda söz alan bazı PM üyeleri, “Altılı Masa sürecini yürütme konusunda PM olarak sonuna kadar destek olacaklarını” ifade etti.

İYİ Parti ile ‘ittifak’ çalışılacak

Kılıçdaroğlu, ittifak veya adaylık konusunda PM’den herhangi bir yetki istemedi. Akşener’le olumlu bir görüşme yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, seçim ittifakı konusunda İYİ Parti ile ortak bir çalışma yapılacağı bilgisini paylaştı.

CHP kaynaklarının verdiği bilgiye göre iki partiden görevlendirilecek isimler, simülasyonlar üzerinden en çok milletvekili çıkarılabilecek ittifak seçenekleri ile ilgili çalışma yürütecek.

Erdoğan’ın adaylığı ve yeni seçim yasası tartışması

Toplantıda, seçimlerin 14 Mayıs’a alınma hazırlığı da ele alındı. Bazı PM üyeleri, Erdoğan’ın seçim kararı alması halinde, yeniden aday olamayacağı, parti tabanından da bunun daha çok dile getirilmesi veya yargıya taşınması yolunda talepler olduğu görüşünü dile getirdiler.

Bazı PM üyeleri de seçimin 14 Mayıs’ta yapılması halinde ittifak sistemini değiştiren yeni seçim yasasının uygulanamayacağı tartışmalarını anımsattı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın bu tartışmalar üzerinden yeni bir “mağduriyet hikayesi” çıkarmak isteyeceğini, kendilerinin ise Erdoğan’ı sandıkta yenmek istediğini vurguladı.

Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, “Adaylığı hukuk dışı olabilir. Ama biz buna karşı çıktığımızda, yeni bir mağduriyet hikayesi yaratmak isteyecektir” değerlendirmesinde bulundu.

CHP kaynakları, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın adaylığı konusunu yargıya taşıyarak, yeni bir tartışma başlatma niyetinde olmadığını ifade ettiler.

Paylaşın