CHP Neden Başarılı Olamadı? Murat Karayalçın Açıkladı

“CHP neden başarılı olamadı?” sorusunu yanıtlayan eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Biz düşük siyasi kapasiteyle çalışıyoruz. Tam kapasiteli örgütün üç işlevi olduğunu düşünüyorum” dedi ve ekledi:

“Birincisi, partinin izleyeceği siyasetin örgüt tarafından belirlenmesi gerekiyor. Oysa bizde danışmanlar ve teknisyenler tarafından belirleniyor. Birincisi bu. İkincisi, adayların örgüt tarafından belirlenmesi.

Üçüncüsü broşürdü, afişti, pankarttı… CHP örgütleri yalnızca son söylediğime sıkıştırıldı. Siyaset belirlemesi yok, aday tespiti yok. Bu da düşük kapasiteyi getiriyor.”

Karayalçın, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “değişim” çıkışıyla ilgili ise, “Talebin tanımlanması lazım. Neyin değişimini istiyoruz?” dedi.

Seçim sonuçlarına dair de değerlendirmelerde bulunan Karayalçın, “Büyük başarısızlık olarak görüyorum. Böyle devam edemeyiz” dedi.

Karayalçın, Kılıçdaroğlu ile aralarında geçen görüşmeyi de şöyle anlattı: “Ön seçimin zorunluluk olduğunu düşündüğümü belirttim. Ama ön seçimden beklenenleri elde edebilmemiz için üye ve örgüt yapısını değiştirmek gerek.

Yine de son aday belirleme yönteminin ne kadar olumsuz olduğunu gördük. 4 bin CHP’li milletvekili adayı olmak istedi. 4 bin kişi arasından 100-200 kişi seçildi. Bir iki dakikalık görüşmeyle seçildi. Sınava giriyormuş gibi… Son derece yanlıştı.”

Sözcü’den İsmail Saymaz’a konuşan eski SHP Genel Başkanı MuratKarayalçın’ın açıklamalarından bir bölüm şöyle:

Kılıçdaroğlu ile ne konuştunuz?

Ön seçimin zorunluluk olduğunu düşündüğümü belirttim. Ama ön seçimden beklenenleri elde edebilmemiz için üye ve örgüt yapısını değiştirmek gerek. Yine de son aday belirleme yönteminin ne kadar olumsuz olduğunu gördük. 4 bin CHP’li milletvekili adayı olmak istedi. 4 bin kişi arasından 100-200 kişi seçildi. Bir iki dakikalık görüşmeyle seçildi. Sınava giriyormuş gibi… Son derece yanlıştı.

Kılıçdaroğlu ne dedi?

Aynı şeyleri düşünüyoruz. Ön seçim yapılacak. Bence önemli bir kazanım.

CHP neden başarılı olamadı?

Biz düşük siyasi kapasiteyle çalışıyoruz. Tam kapasiteli örgütün üç işlevi olduğunu düşünüyorum. Birincisi, partinin izleyeceği siyasetin örgüt tarafından belirlenmesi gerekiyor. Oysa bizde danışmanlar ve teknisyenler tarafından belirleniyor. Birincisi bu.

İkincisi, adayların örgüt tarafından belirlenmesi.

Üçüncüsü broşürdü, afişti, pankarttı… CHP örgütleri yalnızca son söylediğime sıkıştırıldı. Siyaset belirlemesi yok, aday tespiti yok. Bu da düşük kapasiteyi getiriyor.

Kurultaya ihtiyaç var mı?

Var tabi. Hem de çok ihtiyaç var. Olağan kurultay yapılmalı ki, bunları tartışalım.

Seçimden önce mi yapılmalı, sonra mı?

Kesin olarak seçimden önce yapılmalı. Bu tartışmaları ilçe ve il kongrelerinde yapacaksak, ortaya çıkan görüşlerin nihai karar şekline dönüştürülmesi kurultaydadır. Kurultayın seçimden sonraya kalması demek, bu düşüncelerin kadük olması demektir. Bu endişeyi taşıyorum.

İkincisi de, ittifak bitti artık. İttifak yapılacaksa da büyük pazarlıklar olacak. HDP’nin durumunun ne olacağı belli değil. CHP’nin okkalı bir yerel yönetimler bildirisi sunması gerekiyor.

Konut fiyatları ve kira konusunda CHP ne yapacak? Elimizde Batıkent gibi BM ödülü kazanmış bir proje var. Kentsel dönüşümde Dikmen ve Portakal Çayı gibi iki proje örneğimiz var, bunu önermeliyiz. Gezi Direnişi ‘kent hakkı’ kavramını getirdi. Kent hakkını dillendirmeliyiz. Avrupa Yerel Yönetimler Şartı’nı nasıl yorumladığımızı ortaya koymalıyız.

İmamoğlu’nun değişim talebini nasıl yorumluyorsunuz?

Talebin tanımlanması lazım. Neyin değişimini istiyoruz?

Anlaşılan, genel başkanlık değişimi.

Ama bu açıklanmalı. Ben neyin değişimini istediğimi söylüyorum.

Röportajın tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir