TÜİK Açıkladı: Ekonomik Güven Endeksi 102,2

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), nisan ayına ilişkin ekonomik güven endeksi verilerini açıkladı. Ekonomik güven endeksi mart ayında 98,8 iken, nisan ayında yüzde 3,5 oranında artarak 102,2 değerini aldı.

Haber Merkezi / Nisan ayında tüketici güven endeksi yüzde 9,2 oranında artarak 87,5 değerini, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi yüzde 1,0 oranında artarak 105,1 değerini, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 1,1 oranında artarak 118,1 değerini aldı.

Perakende ticaret sektörü güven endeksi yüzde 1,3 oranında azalarak 116,2 değerini, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 0,1 oranında azalarak 88,4 değerini aldı.

Endeksin 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği, 100’den küçük olması ise genel ekonomik duruma ilişkin kötümserliği gösteriyor. Yüzde 93,4 değerinde veri ise piyasanın hâlâ pozitif bir bakış açısına sahip olmadığını ortaya koyuyor.

Ekonomik güven endeksi nedir ve neden önemlidir?

Ekonomik güven endeksi, tüketici ve üreticilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirme, beklenti ve eğilimlerini özetleyen bir bileşik endekstir. Endeks, mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, reel kesim, hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörleri güven endekslerinin alt endekslerinin ağırlıklandırılarak birleştirilmesinden oluşmaktadır.

Ekonomik güven endeksi hesaplamasında, her bir sektörün ağırlığı o sektörün normalleştirilmiş alt endekslerine eşit dağıtılarak uygulanmakta, güven endekslerine doğrudan uygulanmamaktadır. Bu kapsamda tüketici, reel kesim, hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerine ait toplam 20 alt endeks hesaplamada kullanılmaktadır.

Ekonomik güven endeksinin hesaplamasında kullanılan alt endeksler her ayın ilk iki haftasında derlenen veriler kullanılarak hesaplanmaktadır. Ekonomik güven endeksinin 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği, 100’den küçük olması ise genel ekonomik duruma ilişkin kötümserliği göstermektedir.

Paylaşın

Kur Korumalı Mevduat Sahibi Zarar Ediyor

İktidarın Türk Lirası’ndaki birikimleri döviz kurlarındaki değişimlere karşı korumak için uyguladığı Kur Korumalı Mevduat’ta (KKM) mevuat sahibinin zarar ettiği ortaya çıktı. 

Kur korumalı mevduat hesaplarının büyüklüğü 14 Nisan haftası itibariyle 1.9 trilyon liraya ulaştı. Bugün Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 21 Nisan haftası itibariyle yeni veriyi açıklayacak. Her ne kadar bayram tatili nedeniyle kısa bir hafta olsa da KKM hesaplarındaki yükselişin sürmesi bekleniyor.

Bankalararası piyasa ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) döviz kuru fiyatları ile serbest piyasa ve bankalardan satış fiyatları arasında açılan makas kur korumalı mevduatta da yatırımcının zarar etmesine neden oluyor. 3 ay önce 10 bin dolarlık KKM hesabı yapan tasarruf sahibi dün vade sonu eline geçen TL ile serbest piyasadan 9533 dolar, bankadan ise ortalama 9468 dolar alabildi.

Ekonomi gazetesinden Şebnem Turhan’ın haberine göre, son dönemde dövize artan talebe karşılık bankalararası piyasa ile banka ve serbest piyasa döviz satış fiyatları makası 1 lirayı aştı. Yüzde 5-6 seviyesinde oluşan bu fark son haftalarda rekor üstüne rekor kıran kur korumalı mevduatı tercih eden mevduat sahiplerini de olumsuz etkiliyor. KKM mevduatlarının vadesi dolduğunda TL ödemeleri Merkez Bankası’nın vade sonu gün için ilan ettiği döviz kuru fiyatından gerçekleşiyor.

Tasarruf sahibi vade sonunda aldığı TL ile serbest piyasa ve bankalardan döviz alımı yapmaya kalktığında ise aynı miktar dövizi alması mümkün değil. 3 ay önce 10 bin dolar karşılığı KKM hesabı açan bir tasarruf sahibi dün itibariyle KKM’den Merkez Bankası’nın ilan ettiği kur ile 194 bin 300 lira kazanıyor. Ancak serbest piyasada dolar/TL 20.38’den işlem görüyor. Yani 3 ay sonra 10 bin dolar yerine mevduat sahibi sadece 9533 dolar alabiliyor. 3 aylık zararı 467 dolar oluyor.

Kur korumalı mevduat hesabı için bankalar Merkez Bankası’nın ilan ettiği döviz kuru üzerinden işlem yapıyor. 3, 6 ve 12 ay vadelerde kur korumalı mevduat hesapları açılabiliyor. Ve dövizdeki fiyat değişimlerine göre bankaların faiz oranı düşük kalırsa Merkez Bankası veya Hazine farkı kapatıyor. KKM’ye girdiğiniz gün elinizdeki döviz miktarı veya TL’nizin o gün alabildiği döviz miktarını vade sonunda size banka geri ödemeyi taahhüt ediyor. 10 bin dolar veya 10 bin doların o günkü TL karşılığını KKM hesabına yatırdığınızda vade sonunda size banka yine 10 bin doların TL karşılığını ödüyor.

Bankaların döviz kurunda hem alım satım hem de bankalararası piyasaya göre daha yüksek fiyat uygulaması sonrasında serbest piyasada da döviz fiyatları yükseldi. Son haftalarda ise serbest piyasa ve bankalar ile Merkez Bankası ve bankalararası piyasa arasındaki döviz fiyatları arasındaki makas ise çok daha fazla açıldı. Bankalararası piyasada dün dolar/TL 19.42 seviyelerinden işlem görürken, Merkez Bankası tarafından ilan edilen ve KKM’de baz alınan dolar/TL seviyesi 19.43 oldu. Serbest piyasada dolar/TL 20.38 seviyesinde olurken bankalarda ise dolar 20.47 ile 20.70 lira arasında işlem gördü.

Dün itibariyle 3,6 ve 12 aylık KKM vadesi biten bir mevduat sahibi ise tüm bu kur enflasyonu arasında zarar etti. 3 ay önce 10 bin dolar ile KKM hesabı açan mevduat sahibi dün 194.300 lira aldı. Bu parasını yeniden serbest piyasa veya bankalarda dolar alarak değerlendirmek istediğinde ise serbest piyasadan 9533 dolar, en yüksek kur fiyatı veren bankadan aldığında ise 9386 dolar alabildi. En düşük dolar kurunu veren bankadan ise alabildiği 9491 dolar olarak hesaplandı. Yani vade boyunca 10 bin doları erimiş oldu.

Hesaplama yapıldığında serbest piyasada 3 ayda yüzde 7,38 getiri elde edecekken 10 bin dolarının TL karşılığı, Merkez Bankası kuruyla yüzde 3,30 kazandırdı. KKM yatırımcıları, yine 6 ayda serbest piyasada yüzde 9,45 kazanacakken TL karşılığı olarak, Merkez Bankası kuruyla yüzde 4,57, 12 ayda ise yüzde 37,61 kazanacakken yüzde 31,64 ile yetinmek zorunda kaldı.

KKM, 1.9 Trilyon TL’ye yükseldi

Kur korumalı mevduat hesaplarının büyüklüğü 14 Nisan haftası itibariyle 1.9 trilyon liraya ulaştı. Bugün Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 21 Nisan haftası itibariyle yeni veriyi açıklayacak. Her ne kadar bayram tatili nedeniyle kısa bir hafta olsa da KKM hesaplarındaki yükselişin sürmesi bekleniyor.

Paylaşın

Uluslararası Enerji Ajansı: Elektrikli Otomobil Satışlarında Rekor Kırılacak

2022 yılında dünya genelinde 10 milyondan fazla elektrikli otomobil satıldı. Bu yıl ise satışların yüzde 35 artarak 14 milyona ulaşması bekleniyor. Elektrikli otomobillerin 2020 yılında pazardaki payı yüzde 4 iken 2022’de yüzde 14’e yükseldi. Bu yıl da pazar payının yüzde 18’e ulaşacağı tahmin ediliyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) Başkanı Fatih Birol, raporda yer alan verilere ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Elektrikli araçlar yeni küresel enerji ekonomisinde hızla büyüyen itici bir güç. Bu da şu anda otomobil endüstrisinde dünya çapında tarihi bir dönüşüme yol açıyor” dedi.

Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) e-mobiliteye ilişkin hazırladığı yıllık raporun sonuçlarını Paris’teki merkezinde kamuoyu ile paylaştı.

Raporunda dünya genelindeki elektrikli otomobil satışlarında bu yıl da bir rekor kırılacağına işaret eden UEA, elektrikli otomobillerin otomotiv pazarının beşte birini oluşturacağını kaydetti.

Rapora göre 2022 yılında dünya genelinde 10 milyondan fazla elektrikli otomobil satıldı. Bu yıl ise satışların yüzde 35 artarak 14 milyona ulaşması bekleniyor. Elektrikli otomobillerin 2020 yılında pazardaki payı yüzde 4 iken 2022’de yüzde 14’e yükseldi. Bu yıl da pazar payının yüzde 18’e ulaşacağı tahmin ediliyor.

“Petrole talep azalacak”

UEA Başkanı Fatih Birol, raporda yer alan verilere ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Elektrikli araçlar yeni küresel enerji ekonomisinde hızla büyüyen itici bir güç. Bu da şu anda otomobil endüstrisinde dünya çapında tarihi bir dönüşüme yol açıyor” dedi.

Birol, sözlerini “Gözlemlediğimiz eğilimlerin küresel petrol talebi üzerinde de büyük etkileri olacaktır” diye sürdürerek, e-mobilitenin 2030 yılına kadar günlük petrol ihtiyacını en az 5 milyon varil azaltacağını ifade etti.

E-mobilitede ilk dalgayı otomobillerin oluşturduğunu, bunu yakında elektrikli otobüsler ve kamyonların izleyeceğini kaydeden Birol, elektrikli otomobil satışlarının şu anda Çin, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yoğunlaştığını söyledi.

Satılan elektrikli araçların yarısından fazlasının Çin’de olduğunu belirten Birol, Avrupa ve ABD’nin ikinci ve üçüncü sıraları aldığını ifade etti.

UEA’nın raporunda batarya üretiminde de artış olduğu, Çin’in bu pazara da hakim olduğu kaydedildi. Çin’in dünya genelinde batarya ve diğer bileşenlerin üretimindeki payı 2022 yılında yüzde 35’e yükseldi.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Hazine’den Rekor Açığa Rekor Borçlanma

Geçen yılın ilk üç ayında 72,7 milyar liralık net borçlanmaya giden Hazine bu yıl aynı dönemde 253,8 milyar liralık iç ve dış borçlanmaya gitti. Başka bir ifadeyle, üç aydaki net dış borçlanma, geçen yılın eş dönemindekinin 3,2 katı.

Dünya yazarı Naki Bakir, “Rekor açığa rekor borçlanma” başlıklı yazısında, merkezi yönetim bütçesinin, depremler ve seçim sürecinin de etkisiyle harcamalarda aşırı artış, gelirlerde azalışa bağlı olarak rekor düzeyde açık verdiğini bu yılın ilk çeyreğinde, açığın finansmanı için Hazine’nin rekor düzeyde borçlanmaya gittiğini belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Ocak ayında 32,3 milyar lira olan bütçe açığı, 11 ilde büyük yıkıma yol açan ve depremlerin genel ekonomiye etkisiyle şubatta 170,6 milyar liraya fırlamış, martta ise dengelerin görece sağlanmasıyla 47,2 milyar liraya gerilemiş; böylece ilk çeyrekte 250 milyar liranın üzerinde bir bütçe açığı verilmişti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, ocak-mart dönemine ilişkin bütçe finansman verilerini de açıkladı. Buna göre, merkezi yönetim bütçesinin geçen yıl ilk üç ayda bütçe emanetleri ve avans kullanımı sonrası sadece 17,2 milyar lira olan nakit açığı, bu yıl aynı dönemde tam yüzde 1.119,8 (11,2 kat) büyüyerek 209,4 milyar liraya ulaştı.

Aynı dönemde, gelecek dönem ihtiyaçları da düşünerek bu açığın da üzerinde olmak üzere toplam net 253,8 milyar liralık iç ve dış borçlanmaya gitti. Hazine’nin üç aylık net borçlanması, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 249,4 artış gösterdi. Geçen yıl aynı dönemde 72,7 milyar liralık net borçlanmaya gidilmişti.

Hem dış hem iç borçlanmada hızlı artış

İlk çeyrekte hem dış hem de iç borçlanmada geçen yıla göre hızlı artış yaşandı. Üç ayda 34,9 milyar lira tutarında dış borç ödeyip 97,8 milyar liralık yeni dış borçlanmaya giden Hazine’nin “net” dış borçlanması 92,8 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bu kaynak da bütçe açığının finansmanında kullanıldı.

Üç aydaki net dış borçlanma geçen yılın eş dönemindekinin 3,2 katına ulaştı. 2022’nin ocak-mart döneminde Hazine’nin net dış borçlanması 19,6 milyar lira olmuştu.

Ancak bunun büyük bölümü, deprem öncesi gerçekleşti. Ocak ayında net 48,4 milyar liralık dış borçlanmaya giden Hazine, şubatta 1,1 milyar lira ile net ödeyici pozisyonunda kalmıştı. Hazine, mart ayında ise 15,5 milyar lira tutarında net dış borçlanmaya gitti.

Üç ayda net 191 milyarlık iç borçlanma

Hazine’nin geçen yılın ilk üç ayında 53 milyar lira olan net iç borçlanması ise bu yıl aynı dönemde ise 191 milyar lira ile onun 3,6 katı düzeyine ulaştı. Hazine iç borçlanmayı esas olarak TL cinsi tahvil ihracı ile gerçekleştirdi.

Eski TL tahvil ihraçları kaynaklı itfalar dolayısıyla üç ayda 45,5 milyar liralık geri ödeyen Hazine, aynı dönemde bu kağıtlara dayalı yeni ihraçlar yoluyla 252,4 milyar liralık yeni borçlanma gerçekleştirdi.

Böylece Hazine’nin TL tahvil ihracıyla yoluyla yaptığı net iç borçlanma üç ayda 206,9 milyar liraya ulaştı. TL cinsi Hazine bonosu ihraçları dolayısıyla üç ayda 18,9 milyar liralık geri ödeme gerçekleştiren Hazine, aynı dönemde bu kağıtlarla 3 milyar liralık bir yeni ihraç gerçekleştirdi ve böylece 15,9 milyar lira ile net ödeyici pozisyonunda kaldı. Hazine, bu yıl ilk çeyrekte döviz cinsi tahvil ya da bono ihracı yolu ile iç borçlanmaya ise gitmedi.

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Bitcoin 28 Bin 300 Doların Üzerinde; Solana ve Litecoin Sert Yükseldi

Bitcoin (BTC) 28 bin 369 dolara yükselirken, Ethereum (ETH) ise bin 850 dolar seviyesinin üzerinde işlem görüyor. Solana ve Litecoin yüzde 4 civarında değer kazanırken, BNB , XRP ve Cardano da yatırımcısına kazandırdı.

Haber Merkezi / Kripto para piyasaları haftanın üçüncü işlem gününde de dalgalı seyrini devam ettirdi.

Dünyanın en büyük kripto para birimi Bitcoin (BTC), yüzde 3,48 artışla 28 bin 369 dolara yükselirken, dünyanın en büyük ikinci kripto para birimi Ethereum (ETH) ise bin 850 dolar seviyesinin üzerinde işlem görüyor.

Diğer en iyi kripto para birimlerinden Solana ve Litecoin yüzde 4 civarında değer kazanırken, BNB , XRP ve Cardano da yatırımcısına kazandırdı.

Bitcoin (BTC), hacmi, son 24 saatte yüzde 12,94 artışla yaklaşık 18,85 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bitcoin’in piyasa değeri 549 milyar dolar civarında.

Küresel kripto para birimi piyasalarının değeri, son 24 saatte yüzde 2,71 artışla 1,19 trilyon dolar civarında işlem görüyor.

Tüm stablecoinlerin hacmi 36.67 milyar dolar ve bu, toplam kripto pazarının 24 saatlik hacminin yüzde 89.62’si.

Bazı kripto para birimlerinde son durum ise şöyle:

Bitcoin 28,369 dolar, değer kazancı yüzde 3.48

Ethereum 1,864 dolar, değer kazancı yüzde 1.89

Tether 1.00 dolar, değer kazancı yüzde 0.02

BNB 337 dolar, değer kazancı yüzde 2.15

XRP 0.4685 dolar, değer kazancı yüzde 1.59

Cardano 0.3959 dolar, değer kazancı yüzde 3.43

Dogecoin 0.08009 dolar, değer kazancı yüzde 1.55

Polygon 0.9982 dolar, değer kazancı yüzde 2.79

Solana 21.94 dolar, değer kazancı yüzde 4.07

Polkadot 6.03 dolar, değer kazancı yüzde 2.46

Shiba Inu 0.00001039 dolar, değer kazancı yüzde 1.39

Litecoin 90.66 dolar, değer kazancı yüzde 3.08

Tron 0.06606 dolar, değer kazancı yüzde 0.02

Paylaşın

Kart Sayısı 355 Milyona Dayandı

Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) 2023 Yılı verilerine göre, Mart ayı sonunda Türkiye’de 104,1 milyon adet kredi kartı, 174,4 milyon adet banka kartı ve 75,9 milyon adet ön ödemeli kart kullanılıyor.

2022 yılının Mart ayı ile kıyaslandığında kredi kartı adedinde yüzde 18’lik, banka kartı adedinde yüzde 13’lük, ön ödemeli kart adedinde ise yüzde 27’lik artış yaşandı. Toplam kart sayısı ise 354,4 milyon adede ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında artış gösterdi.

Kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlar ile Mart ayında yapılan toplam ödeme tutarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 117 artarak 523 milyar TL oldu. Kartlı ödemelerin 416,8 milyar TL’si kredi kartlarıyla yapılırken 97,9 milyar TL’sinde banka kartları, 8,5 milyar TL’sinde ise ön ödemeli kartlar kullanıldı.

Kredi kartı ile ödemelerde önceki yılın aynı dönemine göre büyüme oranı yüzde 114, banka kartı ile ödemelerde yüzde 132 olurken ön ödemeli kartlar ile yapılan ödemelerde ise bu oran yüzde 113 olarak gerçekleşti.

Geçen yılın aynı dönemine göre ödemelerde depremin etkisiyle en fazla büyümenin yüzde 191 artış ve 2,2 milyar TL’lik ödeme tutarı ile Dernek ve Sosyal Hizmetler sektöründe olduğu görüldü.

Bu sektörü sırasıyla, yüzde 188 artış ve 23,2 milyar TL’lik ödeme tutarı ile Araç Kiralama-Satış/Servis/Yedek Parça, yüzde 184 artış ve 22,8 milyar TL’lik ödeme tutarı ile Sigorta sektörü, yüzde 154 artış ve 11,8 milyar TL’lik ödeme tutarı ile Eğitim/Kırtasiye/Ofis Malzemeleri, yüzde 149 artış ve 41,5 milyar TL’lik ödeme tutarı ile de Elektrik-Elektronik Eşya, Bilgisayar sektörleri takip etti.

Kart sayısı 354,4 milyona ulaştı

Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) 2023 Yılı verilerine göre, Mart ayı sonunda Türkiye’de 104,1 milyon adet kredi kartı, 174,4 milyon adet banka kartı ve 75,9 milyon adet ön ödemeli kart kullanılıyor.

2022 yılının Mart ayı ile kıyaslandığında kredi kartı adedinde yüzde 18’lik, banka kartı adedinde yüzde 13’lük, ön ödemeli kart adedinde ise yüzde 27’lik artış yaşandı. Toplam kart sayısı ise 354,4 milyon adede ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında artış gösterdi.

Temassız ödeme adedi Mart ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 artarak, 662 milyon adede ulaştı.

Mart ayında mağaza içi yapılan ödemelerin yüzde 70’inin yani her 10 kartlı ödemeden 7’sinin temassız olarak yapıldığı gözlemlenirken günlük temassız ödeme adedi ise 21 milyon adedi geçti.

İşyeri tarafında da temassız dönüşüm hızla devam ederken bugün her 5 terminalden 4’ünde temassız ödeme yapılabiliyor.

(Kaynak: Sol Haber)

Paylaşın

Bitcoin 27 Bin 400 Dolar Seviyesinde; Poligon, XRP Sert Düştü

Bitcoin (BTC) 27 bin 417 dolar seviyesine gerilerken, Ethereum (ETH) bin 850 dolar seviyesinin altında işlem görüyor. BNB, XRP, Cardano, Dogecoin, Polygon ve Polkadot yüzde 3 varan oranda değer kaybetti.

Haber Merkezi / Kripto para piyasaları haftanın ikinci işlem gününde de dalgalı seyrini devam ettirdi.

Dünyanın en büyük kripto para birimi Bitcoin (BTC), yüzde 0,95 düşüşle 27 bin 417 dolara gerilerken, dünyanın en büyük ikinci kripto para birimi Ethereum (ETH) ise bin 850 dolar seviyesinin altında işlem görüyor.

Diğer en iyi kripto para birimlerinden BNB, XRP, Cardano, Dogecoin, Polygon ve Polkadot yüzde 3 varan oranda değer kaybetti.

Küresel kripto para piyasalarının değeri, son 24 saatte yüzde 1 düşerek yaklaşık 1,15 trilyon dolar seviyesinde işlem görüyor.

Bitcoin’in piyasa değeri ise 530 milyar dolar civarında. BTC hacmi son 24 saatte yüzde 20,92 artarak yaklaşık 16,70 milyar dolar oldu.

Bazı kripto para birimlerinde son durum ise şöyle:

Bitcoin 27,420 dolar, değer kaybı yüzde 0.97

Ethereum 1,830 dolar, değer kaybı yüzde 1.50

Tether 1.00 dolar, değer kazancı yüzde 0.02

BNB 330 dolar, değer kaybı yüzde 0.12

XRP 0.461 dolar, değer kaybı yüzde 2.37

Cardano 0.3828 dolar, değer kaybı yüzde 1.73

Dogecoin 0.0788 dolar, değer kaybı yüzde 0.46

Polygon 0.9711 dolar, değer kaybı yüzde 3.17

Solana 21.08 dolar, değer kaybı yüzde 2.28

Polkadot 5.88 dolar, değer kaybı yüzde 1.47

Shiba Inu 0,00001025 dolar, değer kaybı yüzde 0,88

Litecoin 87,96 dolar, değer kazancı yüzde 0,24

Tron 0,06605 dolar, değer kaybı yüzde 0,39

Paylaşın

Kur Korumalı Mevduatta Vergi Düzenlemesi

İktidarın Türk Lirası’ndaki birikimleri kurdaki değişimlere karşı korumak için uyguladığı Kur Korumalı Mevduat’ta (KKM) yeni düzenlemeye gidildi. Düzenlemeye ilişkin karar Resmi Gazete’de yayımlandı.

Haber Merkezi / Resmi Gazete‘de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararına göre kurumlar vergisi istisnası, yabancı paralar için de uygulanacak. Söz konusu istisna, şirketlerin 31 Mart tarihli bilançolarında yer alan yabancı paralar itibarıyla hayata geçirilecek.

Kurumlar vergisi kanunu geçici 14. maddesiyle getirilen düzenleme, şirketlerin en az 3 ay vadeli KKM’den elde edilen kazançları, kur farkı kazançları ile faiz ve kâr payı kazançlarının kurumlar vergisinden muaf tutulmasına yönelik hükümler içeriyor.

Madde hükmü gereğince Cumhurbaşkanı’nın bu istisnayı 31 Aralık tarihine kadar her bir geçici vergi veya yıllık hesap dönemleri sonu itibarıyla kurumların bilançolarında yer alan yabancı paralar için ayrı ayrı veya birlikte uygulatmaya yetkisi bulunuyor.

Kur korumalı mevduat büyüyor

Toplam mevduat 10,3 trilyon liraya yükselirken bu kapsamda KKM hesaplarının büyüklüğü ise 1,9 trilyon lira oldu. Bunda faiz tavan sınırının da kaldırılması da etkili oldu. Bu sayede yük de kamudan bankalara kaydı.

Vazgeçilen vergilerle birlikte KKM’nin kamuya toplam maliyeti geçtiğimiz yıl 200 milyar lirayı aşmıştı.

KKM sonrası mevduat faizleri nasıl değişti?

2021 yılının son çeyreği dolar kurunda büyük iniş çıkışlara sahne oldu. 1 Kasım 2021’de 9,5 TL olan dolar satış kuru 21 Aralık 2021’de 17,5 liraya kadar çıktı. Erdoğan’ın açıkladığı KKM sistemi sonrasında 28 Aralık 2021’de dolar kuru 11,41 lirayı gördü.

Ancak bu tarihten sonra 15-18 lira bandında seyreden dolar kuru Nisan 2023’te 19 lirayı aşmış durumda. Türk lirasını dövize karşı korumak için çıkarılan KKM’nin maliyeti 2022 yılında toplam 92,5 milyar lira oldu. Uzmanlar bunun Türkiye için faiz gideri olduğunu savunuyor.

Türk lirasının döviz karşısında hızla değer kaybetmesi sonrası 20 Aralık 2021’de Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi uygulamaya konuldu. Düzenleme sonrası döviz kuru Türk lirası karşısında düştü. Ancak bu durum uzun sürmedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) KKM sonrası politika faizini düşürmeye devam etti. KKM sonrası mevduat faizleri de kademeli şekilde yükseldi.

TCMB politika faizi ile 1-3 ay vadeli mevduat faizine 2020 yılının başından itibaren bakıldığında birbirlerine yakın seyrettiği görülüyor. Ocak 2020’de politika faizi yüzde 11,25 iken mevduat faizinin aylık ortalaması yüzde 10,2’ydi. 2021 başında politika faizi yüzde 17 iken mevduat faizi de yüzde 17,53’tü.

Ekim 2021’de politika faizi yüzde 16 olurken bu ayın mevduat faizi ortalaması yüzde 17,8 gerçekleşti.

Ancak bu durum Türkiye’nin yeni ekonomi modeline geçtiği Kasım 2021 ve 20 Aralık 2021’de açıklanan KKM sistemi sonrası hızla değişmeye başladı. Birbirine yakın seyreden faiz oranları arasında fark olmaya başladı. Politika faizi düşerken mevduat faizi de yükseldi.

Ağustos 2022’de politika faizi yüzde 13’e inerken mevduat faizi yüzde 19,21 oldu. 2022 sonunda fark iyice açıldı. Politika faizi yüzde 9 iken mevduat faizi yüzde 23’e kadar çıktı. 15 Nisan 2023 itibariyle politika faizi yüzde 8,5’de seyrederken 1-3 ay vadeli mevduat faizi yüzde 28,96’ya yükseldi.

Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve TCMB eski baş ekonomisti Hakan Kara sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Biri size ‘KKM sayesinde faizler artmadı’ derse bu grafiği gösterin” yorumunda bulundu.

Öte yandan Kara’nın bu paylaşımına bazı takipçileri KKM’nin ana sebep olmadığını iddia ederek itirazda bulundu.

Paylaşın

Trafiğe Kayıtlı Taşıt Sayısı 27 Milyona Dayandı

Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı 26 milyon 937 bin 791 oldu. Taşıtların yüzde 53,7’sini otomobil, yüzde 16,1’ini kamyonet, yüzde 15,9’unu motosiklet, yüzde 7,9’unu traktör, yüzde 3,5’ini kamyon, yüzde 1,8’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Motorlu Kara Taşıtları Mart 2023 verilerini açıkladı. Buna göre, Mart ayında 191 bin 729 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 40,2’sini motosiklet, yüzde 39,8’ini otomobil, yüzde 11,8’ini kamyonet, yüzde 4,8’ini traktör, yüzde 2,3’ünü kamyon, yüzde 0,6’sını minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette yüzde 110,1, otomobilde yüzde 62,7, otobüste yüzde 59,9, kamyonette yüzde 54,0, minibüste yüzde 50,0, kamyonda yüzde 47,7, traktörde yüzde 45,6 artarken özel amaçlı taşıtta ise yüzde 12,2 azaldı.

Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette yüzde 206,3, minibüste yüzde 105,0, traktörde yüzde 71,2, kamyonette yüzde 70,8, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 65,6, otomobilde yüzde 53,1, kamyonda %41,8 ve otobüste %30,0 arttı.

Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Mart ayı sonu itibarıyla 26 milyon 937 bin 791 oldu. Taşıtların yüzde 53,7’sini otomobil, yüzde 16,1’ini kamyonet, yüzde 15,9’unu motosiklet, yüzde 7,9’unu traktör, yüzde 3,5’ini kamyon, yüzde 1,8’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Mart ayında 1 milyon 66 bin 442 adet taşıtın devri yapıldı. Devri yapılan taşıtların yüzde 69,1’ini otomobil, yüzde 16,7’sini kamyonet, yüzde 7,1’ini motosiklet, yüzde 2,9’unu traktör, yüzde 1,9’unu kamyon, yüzde 1,7’sini minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Mart ayında 76 bin 351 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı. Kaydı yapılan otomobillerin yüzde 17,9’u Fiat, yüzde 10,7’si Renault, yüzde 8,2’si Volkswagen, yüzde 7,1’i Peugeot, yüzde 6,1’i Hyundai, yüzde 5,6’sı Skoda, yüzde 5,1’i Opel, yüzde 4,4’ü Dacia, yüzde 4,3’ü Toyota, yüzde 3,9’u BMW, yüzde 3,6’sı Citroen, yüzde 3,1’i Ford, yüzde 3,0’ı Audi, yüzde 2,5’i Mercedes-Benz, yüzde 2,4’ü Honda, yüzde 2,4’ü Kia, yüzde 1,4’ü Volvo, yüzde 1,3’ü Cupra, yüzde 1,2’si Seat, yüzde 1,2’si Nissan ve yüzde 4,6’sı diğer markalardan oluştu.

Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 91,8 artarak 460 bin 910 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı yüzde 42,4 azalarak 5 bin 859 adet oldu. Böylece Ocak-Mart döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 455 bin 51 adet artış gerçekleşti.

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 204 bin 666 adet otomobilin yüzde 66,6’sı benzinli, yüzde 20,5’i dizel, yüzde 8,5’i hibrit, yüzde 2,4’ü elektrikli ve yüzde 2,0’ı LPG’lidir. Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 14 milyon 475 bin 191 adet otomobilin ise yüzde 36,7’si dizel, yüzde 34,7’si LPG’li, yüzde 27,2’si benzinli, yüzde 1,1’i hibrit ve yüzde 0,1’i elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,2’dir.

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 204 bin 666 adet otomobilin yüzde 35,5’i 1300 ve altı, yüzde 24,2’si 1401-1500, yüzde 22,0’ı 1301-1400, yüzde 8,6’sı 1501-1600, yüzde 6,7’si 1601-2000, yüzde 0,7’si 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 204 bin 666 adet otomobilin yüzde 36,4’ü beyaz, yüzde 30,4’ü gri, yüzde 11,3’ü mavi, yüzde 8,2’si siyah, yüzde 7,2’si kırmızı, yüzde 3,1’i yeşil, yüzde 2,1’i turuncu, yüzde 0,7’si kahverengi ve yüzde 0,5’i sarı renklidir.

Paylaşın

KKM Tarihi Zirvede, Rezervler Dipte

Türk Lirası karşısında yükselen dolar ve avronun yanı sıra bankalararası piyasa ile efektif döviz satışı arasındaki fark 1 lirayı aştı. Piyasadaki yabancı para hacmi 14 Nisan haftasında 2.2 milyar dolar düştü.

Aynı hafta kur korumalı mevduat ise 1.9 trilyon lira ile tarihi zirvesine ulaştı, net rezervler ise 25 haftanın dibini gördü. Buna karşın yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı da 14 Nisan haftasında 605 milyon dolar düştü.

Birbirine zıt işlemler gözlemlenmeye devam ederken uzmanlar “seçim belirsizliği nedeniyle yurtiçi talepte yükselişin devamının muhtemel olduğunu” vurguladı.

Ekonomi Gazetesi’nden Şebnem Turhan’ın haberine göre, Dolar ve Euro satışında bankalararası piyasa ile serbest piyasa ve bankaların satışlarında makas açılmaya devam ederken döviz piyasalarında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Kur korumalı mevduat 1.9 trilyon liraya yükselirken, net uluslararası rezervler 12 milyar dolara indi. Fiziki döviz talebi ise artıyor.

Türkiye ekonomisinde son dönemin en önemli konusu döviz kurları. TL karşısında yükselen dolar ve Euro’nun yanı sıra bankalararası piyasa ile efektif döviz satışı arasındaki fark 1 lirayı aştı. Öte yandan efektif döviz yani piyasadaki yabancı para hacminde de 14 Nisan haftasında 2.2 milyar dolar düşüş var. Aynı hafta kur korumalı mevduat ise 1.9 trilyon lira ile tarihi zirvesinde, net rezervler ise 25 haftanın dibinde.

Buna karşın yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı da 14 Nisan haftasında 605 milyon dolarlık düşüş var. Döviz piyasalarında birbirine zıt işlemler olmaya devam ederken uzmanlar seçim belirsizliği nedeniyle yurtiçi talepte yükselişin devamının muhtemel olduğunu vurguladı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 14 Nisan ile biten haftaya ilişkin verilerine göre bankalardaki kur korumalı mevduat hesabı hacmi 1 haftada 113.7 milyar lira artarak 1 trilyon 890 milyar 584 milyon liraya çıktı. Yani 98 milyar dolara ulaşıldı. 1 haftada 113.7 milyar liralık artış daha önce hiç gerçekleşmemişti.

Geçen yıl şubatta tüzel kişiler vergi avantajı sağlanarak KKM’ye dahil edildiğinde haftalık 85 milyar liranın üzerinde yükseliş 14 Nisan haftasına kadarki en yüksek artış idi. Geçen yıl sonuna göre KKM hesaplarında 475.3 milyar lira oldu. Güncel kur ile geçen yıl sonundan bu yana 24.5 milyar dolarlık artış var.

KKM’de faiz üst sınırının kaldırılması, bankalara TL’ye dönüşüm ve TL mevduat oranı hedefl eri konması KKM artışının bu kadar hızlı olmasının nedenlerini oluşturuyor. Bankacılık sektörü kaynaklarının verdiği bilgiye göre KKM hesaplarında dövizden dönüşlerde dolar cinsi yıllık faiz yüzde 30-35’leri buluyor.

KKM artmaya devam ederken yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı parite etkisinden arındırılmış olarak 14 Nisan haftasında 605 milyon dolar geriledi. Bu gerilemede 945 milyon dolarlık dolar cinsi döviz mevduatlarındaki düşüşün etkisi büyük. Euro ve altın hesaplarında pariteden arındırılmadığında artış yaşandı. Önceki haftalarda ise hem KKM hem de döviz mevduatları yükseliş yaşadı.

12 milyar dolarlık rezerv

Merkez Bankası haftalık para ve banka verileri 14 Nisan haftasında IMF tanımlı net uluslararası döviz rezervlerinde gerileme olduğuna işaret ediyor. Merkez Bankası verilerine göre 7 Nisan haftasında 13.8 milyar dolar olan net uluslararası rezervler 14 Nisan haftasında 12 milyar dolara indi. 1.8 milyar dolarlık düşüş yaşandı. Geçen yıl sonundan bu yana düşüş ise 15.5 milyar dolara ulaştı. Son 4 haftada net uluslararası döviz rezervleri 8 milyar dolar azaldı.

Merkez Bankası toplam rezervleri ise 14 Nisan haftasında bir önceki haftaya göre 428 milyon dolar artarak 121 milyar 531 milyon dolara yükseldi. Verilere göre, 14 Nisan itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 920 milyon dolar artışla 69 milyar 411 milyon dolara çıktı.

Brüt döviz rezervleri, 7 Nisan’da 68 milyar 491 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu. Söz konusu dönemde altın rezervleri ise 493 milyon dolar azalarak 52 milyar 612 milyon dolardan 52 milyar 119 milyon dolara indi. Böylece Merkez Bankası’nın toplam rezervleri, 14 Nisan haftasında bir önceki haftaya kıyasla 428 milyon dolar artışla 121 milyar 103 milyon dolardan 121 milyar 531 milyon dolara yükseldi.

Haberin tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın