AK Parti’de Değişim Umutsuzluğu!

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde ikinci parti konumuna gerileyen AK Parti’de özellikle başarısız bulunan genel merkez yönetiminin değişikliği konusunda farklı görüşler var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “değişimi bugün deklare edip, sonbahardaki kongrede yapmasını isteyenlerle”, “Hiç beklemeden bugün-yarın yapmalı. Genel merkez yönetimi ilk toplantıda niye istifasını vermedi” diyen kızgınların konuşmalarına tanık oluyoruz. Ayrıca partide hiçbir şeyin değişmeyeceğini iddia edenler de az değil.

Gazete Pencere yazarlarından Nuray Babacan, “Uyuyan YSK, Kızdıran TÜİK, Umutsuz AKP’liler” başlıklı yazısında AK Parti kulislerinde konuşulanları aktardı. Babacan’ın yazısından öne çıkan bölümler şöyle:

“İktidar partisinde özellikle başarısız bulunan genel merkez yönetiminin değişikliği konusunda farklı görüşler var. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “değişimi bugün deklare edip, sonbahardaki kongrede yapmasını isteyenlerle”, “Hiç beklemeden bugün-yarın yapmalı. Genel merkez yönetimi ilk toplantıda niye istifasını vermedi” diyen kızgınların konuşmalarına tanık oluyoruz. Ayrıca partide hiçbir şeyin değişmeyeceğini iddia edenler de az değil.

Murat Kurum’u ne yapsak?

İlginç bir sohbet konusu da büyük lansmanlarla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterilen Murat Kurum’la ilgili. Kurum’un sağlık sorunları olan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin yerine getirileceğini iddia edenler var. Ancak çoğunluk, başarısızlığın ödüllendirilmesi anlamına gelen böyle bir değişikliğin yanlış olacağını dile getiriyor.

Gelelim, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile TÜİK arasındaki soğuk rüzgarlara. Berat Albayrak’a yakınlığı ile bilinen TÜİK Başkanının ekonominin yeni yönetimiyle ilgili olumsuz tavır içinde olduğu iddia ediliyor. TÜİK’in mevcut yönetiminin Nurettin Nebati’nin bakanlığı döneminde geçtiğimiz yılın mayıs enflasyonunu gerçeklikten uzak olarak ‘sıfır’ çıkardığı için bu ayın mayıs enflasyonunun baz etkisiyle fazla çıkacağı konuşuluyor.

Kulislerde TÜİK Başkanının, Mehmet Şimşek’in ekonomi yönetimini zora sokacak yaklaşımlar sergilediği, enflasyon hesaplamalarında “eski ekonomine yönetimine” gösterdiği kolaylığın aksine, zorluk çıkardığı anlatılıyor. Şimşek’in zaman zaman partililere TÜİK Başkanının tavrından yakındığı aktarılanlar arasında. TÜİK, yeni ekonomi yönetiminin hayatını zorlaştırıyor mu bilinmez ama kurumun enflasyon sepeti, krizden tek başına sorumlu tutulabilir mi anlamadık…

Gelelim, YSK’nın yıllardan beri sürdürdüğü ‘garabete’. YSK yönetimi tuhaf bir durumla boğuşuyor. Nedeni de hak etmediği halde muhtar seçilenler… Muhtar adaylarından seçimden önce ‘sabıka kaydı’ ve ‘6 ay o bölgede oturduğuna dair belge’ istenmediği için şimdi hak etmeden seçilenler ayıklanıyor. Şaka gibi değil mi? YSK’ya gelen itirazlar inceleniyor ve şimdiden 50 muhtarın mazbatası iptal edildi. 2 Haziran’da ara seçim yapılacak. Yeni sandık kurulları oluşturulacak, ödenek tahsis edilecek ve binlerce lira masraf yapılacak.

Bir yasaya konulacak tek bir madde düzenlemeyle ya da YSK’nın yayınlayacağı bir genelge ile aşılacak bu sorun, her seçimde yeniden yaşanıyor. Muhtarlardan bu belgeler seçimden önce istense, bu masraf da yapılmayacak. Bir önceki seçimlerde 500 muhtarın hak etmediği halde seçildiği anlaşılmış ve yeniden seçim yapılmıştı. YSK niye uyuyor? Bu masraf niye yapılıyor? Yasa veya genelge neden çıkartılmıyor, sormak lazım…”

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir