Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’dan ‘Askeri Operasyona’ Devam Sinyali

Ukrayna’ya yönelik 24 Şubat’ta başlatılan operasyonla ilgili açıklamalarda bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, askeri operasyonun barış müzakerelerinin bir sonraki turuna kadar durdurma planının olmadığını ifade etti.

Ukrayna ile müzakereleri sürdürmemek için ise bir neden görmediğini söyleyen Sergey Lavrov, Rus televizyonuna açıklamasında, “Nihai anlaşma sağlanmadığı sürece operasyonlara ara verilmeyecek” diye konuştu.

Toprak bütünlüğü kırmızı çizgimiz”

Ancak Ukrayna, iki ülkenin liderleri arasında bir görüşmenin gerçekleşmesini şu aşamada muhtemel görmüyor. Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mahail Podolyak Ukrayna televizyonunda yaptığı açıklamada, “Bir iki hafta içinde görüşeceklerini söylemeye gelirsek; hayır bu böyle olmayacak” dedi.

Kiev’in Donbas bölgesindeki çatışmalara hazırlandığını açıklayan Podolyak, Ukrayna’nın olası bir liderler görüşmesi için ancak bundan sonra “daha güçlü bir müzakere pozisyonun sahip olacağını” ifade etti. “Evet, bu zor, her gün insanlarımızı ve altyapımızı kaybediyoruz. Ancak Rusya da emperyal ilüzyonlarından kurtulmalı” diye konuştu.

Ukrayna Müzakere Heyeti Başkanı David Arahamya da müzakerelerde ilerleme kaydedilemediğini ifade etti. Kiev için “toprak bütünlüğünün” kırmızı çizgi olduğunu belirten Arahamya, Rusya’nın 2014 yılında ilhak ettiği Kırım ve Rusya’nın bağımsızlığını tanıdığı Donetsk ve Luhansk bölgelerine atıfta bulunarak “Hiçbir bölgemizden feragat etmeyeceğiz ve hiçbir şeyi tanımayacağız” dedi.

Rusya ile Ukrayna arasındaki görüşmelerin son turu tararların temsilcilerinin katılımı ile 29 Mart’ta İstanbul’da yapılmıştı. İstanbul’da Rus heyetiyle görüşen Ukrayna heyeti, tarafsızlık statüsünü kabul etme karşılığında güvenlik garantisi talep etmişti. Olası garantörler arasında Türkiye’nin adı da geçmişti.

Toplantı sonrası açıklama yapan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, bundan sonraki süreçte dışişleri bakanlarının bir araya gelmesinin öngörüldüğünü ve dışişleri bakanlarının ardından da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy’in buluşmasının gündemde olduğunu belirtmişti. Ancak müzakerelere ne şekilde devam edileceği henüz netlik kazanmadı.

Paylaşın

Ukrayna Ekonomisi Yüzde 45, Rusya Ekonomisi Yüzde 11 Küçülecek

Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı savaşın sonuçları küresel çapta yaşanan fiyat artışları, enflasyon ve emtia sıkıntısıyla hissedilirken Dünya Bankası savaşın Rus ve Ukrayna ekonomilerinde yol açacağı sonuçlara dair tahminlerini açıkladı.

Buna göre Ukrayna’nın ekonomisinin neredeyse yarıyarıya küçülmesi bekleniyor. Ülkenin gayri safi yurtiçi hasılasının geçen yıla oranla yüzde 45 oranında düşmesi bekleniyor. Dünya Bankası’nın Pazar günü açıkladığı söz konusu öngörülerinin savaşın süresi ve yoğunluğuna göre değişeceğinin altı çizilirken, tahminlerin savaştaki değişime ve süreye bağlı olacağının da altı çizildi.

Savaşın başlamasından önce Ocak ayı sonunda Ukrayna’nın büyüme tahminini Dünya Bankası yaklaşık yüzde 3 olarak açıklamıştı. Dünya Bankası, Ukrayna ekonomisinin pek çok alanının olumsuz etkilendiği savaşın sonuçlarının da korkunç olmasının beklendiğini ve göç ve kaçışla birlikte yoksulluğun da ürkütücü boyutlara ulaşmasından endişe duyulduğunu bildirdi.

Yoksulların oranı yüzde 1,8’den yüzde 19,8’e tırmanacak

Ukrayna ile aynı kategoride yer alan ülkelerde istatistiki olarak günlük yoksulluk sınırının 5,50 ABD doları olduğu, savaşla birlikte Ukrayna halkı içinde bu kategoride yaşayanların oranının yüzde 1,8’den yüzde 19,8’e tırmanmasının beklendiği de belirtildi.

Dünya Bankası’nın Avrupa ve Orta Asya Bölümü Başkan Vekili Anna Bjerde, “Savaşın yol açtığı insanı krizin boyutu çok sarsıcı. Ukrayna’nın ekonomisinde istikrar sağlayabilmesi ve vatandaşlarına yardım edebilmesi için derhal büyük maddi desteğe ihtiyacı var” diye konuştu.

Ukrayna’ya yönelik tahminler savaşın gidişatına bağlı

Ukrayna’ya yönelik yapılan ekonomik tahminler savaşın gidişatı kestirilemediğinden barış ortamında yapılanlara göre çok daha belirsiz. Ancak gidişata dair ipuçları vermesi bakımından büyük önem arzediyor.

Dünya Bankası dün yaptığı açıklamada, savaşın Ukrayna’daki üretimde de büyük önem taşıyan altyapısına ağır zarar verdiğini belirtiyor ve buna demir yolları ile raylı sistemleri, köprüleri, yolları ve limanları sayıyor. Dolayısıyla Ukrayna’ya yönelik öngörüde bulunmanın çok güç olduğu tekrarlanıyor.

Kuruluş, ticaretin de durma noktasına geldiğini, Karadeniz’deki limanlardan yapılan ihracatın büyük kısmının da yapılamadığını haber veriyor. Rusya’nın saldırılarıyla Ukrayna’da tarımın da yapılamaz hale geldiği, bunun sonuçlarının da bu yılı aşıp önümüzdeki döneme yönelik olumsuz etkileri olacağı da belirtiliyor.

Rusya ekonomisi yüzde 11,2 oranında küçülecek

Dünya Bankası, Ukrayna’ya saldıran Rusya’nın ekonomisinin de ABD ve Avrupa’dan uygulanan yaptırımlar sonucunda yüzde 11,2 oranında küçülmesinin beklendiğini duyurdu. Ülke içindeki talebin de yaptırımlarla ortaya çıkacak işsizlik ve alım gücünün düşmesi nedeniyle azalacağı, yoksulluğun ve enflasyonun artacağı, tedarik zincirinin de kesintiye uğrayacağı tahmin ediliyor. Rusya’nın büyümesine dair savaş öncesinde Ocak ayında yapılan tahminler de pek iyimser değildi.

Bu arada Dünya Bankası, savaşın başlamasıyla sadece Rusya’nın değil onunla bağlantılı ülkelerin ekonomilerinin de küçüleceğini haber veriyor. Belarus, Moldova, Kırgızistan ve Tacikistan ekonomilerinin de örneğin savaş nedeniyle olumsuz etkileneceği, Rusya’da yaşayan bu ülke vatandaşlarının mesela memleketlerine daha az para göndereceği belirtiliyor. Kırgızistan ve Tacikistan gibi ülkelerde, yurt dışında yaşayan vatandaşların ülkelerine gönderdiği paranın o ülkelerin gayri safi yurt içi hasılasına etkisinin yüzde 30’unu oluşturduğu haber veriliyor.

Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşın ticaretteki akışı da büyük oranda kesintiye uğrattığı belirtiliyor. Özellikle Rusya ve Ukrayna’dan buğday alan ülkelerin durumuna dikkat çekiliyor. Kuzey Afrika ve kimi Orta Doğu ülkeleri buğday konusunda bu iki ülkeye büyük ölçüde bağımlı. Pek çok uzman, fakir ülkelerde enflasyonun ve zamların büyük siyasi istikrarsızlıklara da yol açmasından endişe edip uyarıyor.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Ukrayna’dan Kaçanların Sayısı 4,5 Milyonu Aştı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), 24 Şubat’ta başlayan Rusya saldırılarının ardından Ukrayna’daki mülteci krizine ilişkin verileri paylaştı.

Açıklamaya göre, 24 Şubat-9 Nisan döneminde yarıdan fazlası Polonya’ya olmak üzere 41 milyon nüfusa sahip ülkeden 4 milyon 503 bin 954 kişi komşu ülkelere geçti.

Komşu ülkelere geçişler şöyle oldu:

  • Polonya – 2 milyon 593 bin 902
  • Romanya – 686 bin 232 kişi
  • Macaristan – 419 bin 101 kişi
  • Moldova – 410 bin 882 kişi
  • Rusya – 404 bin 418 kişi
  • Slovakya – 314 bin 485 kişi
  • Belarus – 19 bin 96 kişi
  • Donetsk ve Luhansk bölgelerinden de 21-23 Şubat’ta 113 bin kişi Rusya’ya geçti.

7,1 milyon kişi yerinden edildi

Ukrayna’dan komşu ülkelere gidenlerden yüz binlercesinin buralardan da diğer Avrupa ülkelerine geçtiği biliniyor. BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Ukrayna içinde 7,1 milyon sivilin yerinden edildiğini açıklamıştı.

En az 1793 sivil hayatını kaybetti

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin açıklamasında, Rusya-Ukrayna savaşında 24 Şubat-9 Nisan’da en az 1793 sivilin yaşamını yitirdiği, 2 bin 439 sivilin yaralandığı da bildirildi. Sivil ölü ve yaralı sayısının tespit edilenden çok daha yüksek olabileceği vurgulandı.

Sivil kayıpların çoğunun, ağır topçu ve çok namlulu roketatar sistemlerinden yapılan bombardımanlar ve hava saldırıları dahil olmak üzere, geniş etki alanına sahip patlayıcı silahların kullanılmasından kaynaklandığı ifade edildi.

NOT: BM, Ukrayna’da sivil kayıplara ilişkin sadece teyit edebildiği rakamları açıklıyor. Ukrayna makamlarına göre ise hayatını kaybeden sivillerin sayısı ise çok daha fazla.

Paylaşın

Ukrayna İçin 10 Milyar Euro Toplandı

24 Şubat’tan bu yana Rusya’nın işgali altında olan Ukrayna’ya destek için düzenlenen “Stand Up for Ukraine” (Ukrayna için Ayağa Kalk) adlı bağış kampanyasında 10 milyar 100 milyon euro toplandığı bildirildi.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu başkanı Ursula von der Leyen, Polonya’nın başkenti Varşova’da düzenlenen bağış konferansında yaptığı açıklamada kampanya kapsamında 9 milyar 100 milyon euroya ulaşıldığını, buna AB Komisyonu ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası tarafından 1 milyar euro katkı sağlanacağını aktardı. Komisyon’dan yapılan açıklamada, söz konusu bağışın Ukrayna içi ve dışındaki savaş nedeniyle yerinden olan insanlar için kullanılacağı belirtildi.

Kampanyanın sonuçlarını “muhteşem” olarak nitelendiren Von der Leyen, “Dünya genelinde ülkelerin, şirketlerin ve insanların dayanışması bu karanlık saatlerde biraz olsun ışık veriyor” dedi.

Zelenskiy’den Rus petrolüne ambargo talebi

Varşova’da düzenlenen konferansta, video bağlantısı ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de bir konuşma yaptı. “Ukrayna’nın cesareti şimdiden demokratik dünyanın tümünü birleştirdi” diyen Zelenskiy, Batı’ya Rus bankalarına daha fazla yaptırım uygulama çağrısında bulundu. Zelenskiy ayrıca, Rusya petrolüne ambargo uygulanmasını da istedi.

Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, Rusya’nın başlattığı işgal sonrası 4 milyon 400 bin kişi Ukrayna’yı terk etti; 7 milyon 100 bin kişi ise savaştan kaçmak için ülke içinde yer değiştirmek zorunda kaldı. “Stand Up for Ukraine” adlı bağış kampanyası AB ve Kanada öncülüğünde Global Citizen kuruluşu tarafından organize edildi. Aralarında Elton John, Alanis Morisette, Billi Eilish, Annie Lennox, Chris Rock gibi çok sayıda dünyaca ünlü isim söz konusu inisiyatife destek verdi.

Paylaşın

Volodimir Zelenskiy: Ukrayna Müzakerelere Hala Hazır

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Buça ve Kiev yakınlarındaki diğer kentlerde ortaya çıkan vahşete rağmen, Ukrayna’nın Moskova ile müzakerelere “hâlâ hazır” olduğunu belirtti.

Cumartesi günü Kiev’i ziyaret eden Avusturya Başbakanı Karl Nehammer ile görüşmesinin ardından açıklamalarda bulunan Zelenskiy, “Ukrayna her zaman için müzakerelere hazır olduğunu söylüyor ve bir şekilde bu savaşa son verilmesinin yollarını arıyor” dedi.

Rusya’nın yeni bir taarruzda bulanabileceğine işaret eden Zelenskiy, “Ne yazık ki buna paralel olarak bazılarının belirleyici olarak nitelendirdiği, ülkemizin doğusunda önemli bir çarpışma için hazırlıkların sürdüğünü görüyoruz” şeklinde konuştu. Zelenskiy, “Çarpışmaya ve buna paralel olarak bu savaşı diplomasi yoluyla sona erdirmeye hazırız” ifadesini de sözlerine ekledi.

“Doğuda ve güneyde, ülkemizin başka bir bölgesini daha işgal etmeye hazırlanan silahların, teçhizatın ve birliklerin yoğunlaştığınız görüyoruz” diyen Zelenskiy, Rusya’nın yeni bir saldırısının “birçok etkene” bağlı olduğunu ifade etti. Zelenskiy, Ukrayna’nın gücünün, ortaklarının Ukrayna’ya sağlayacağı silahların ve Rusya lideri Vladimir Putin’in ilerleme konusundaki isteğinin bu etkenler arasında olduğunu söyledi.

Türkiye arabuluculuk için çaba gösteriyor

Ukrayna ve Rusya arasında ateşkes ve barış sağlanması yönünde arabuluculuk girişimlerinde bulunan Türkiye’ye göre ise her iki taraf da müzakereleri sürdürmek istiyor. AFP’nin haberine göre, üst düzey bir hükümet yetkilisi, “Rusya da Ukrayna da Türkiye’de müzakereleri sürdürme konusunda istekliler. Ancak ortak bir metin üzerinde uzlaşmadan çok uzaklar” dedi. Hükümet yetkilisi, gelecek müzakere için henüz bir tarih belirlenmediğini de sözlerine ekledi.

Verilen bilgilere göre, Donbas bölgesi ile 2014 yılında Rusya tarafından ilhak edilen Kırım’ın statüsü; üzerinde uzlaşmaya varılamayan noktalar arasında bulunuyor.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, Perşembe günü Brüksel’de yaptığı açıklamada Buça’dan gelen görüntülerin, oluşan “göreceli pozitif atmosferi” gölgelemesine rağmen Nisan ayı ortasında kadar dışişleri bakanları düzeyinde müzakerelere devam edilebileceğini söylemişti.

Ukrayna ve Rusya heyetleri arasındaki yüz yüze son görüşme 29 Mart’ta Türkiye’nin arabuluculuğu ile İstanbul’da gerçekleşmiş, Ukrayna heyeti bu görüşmede tarafsızlık statüsünü kabul etmenin karşılığında güvenlik garantisi talep etmişti. Garantör ülkeler arasında ise Türkiye’nin de adı geçmişti.

Paylaşın

Ukrayna’da 11 Milyondan Fazla İnsan Yerlerinden Edildi

Birleşmiş Milletler, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle Ukrayna içinde yerlerinden edilmiş insan sayısının 7,1 milyona yükseldiğini açıklarken ülke dışına kaçanlarla birlikte evlerini terk etmek zorunda kalan insan sayısının 11 milyonu aştığını bildirdi.

BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) Salı günü yaptığı açıklamaya göre, işgalin başladığı 24 Şubat tarihinden 1 Nisan’a kadar olan süreçte toplam 11 milyondan fazla insan Ukrayna’daki evlerini terk ederek ya ülke içinde başka bir yere ya da ülke dışına çıkmak zorunda kaldı. Göç Örgütü, 7,1 milyon kişinin Ukrayna içinde yer değiştirdiğini, 4,2 milyon insanın da ülkeyi terk ettiğini belirtti. Savaş başlamadan önce Ukrayna’nın nüfusu 44 milyon olarak kayıtlara geçmişti.

Göç Örgütü’nün Mart ortasında yayınladığı ilk verilerde 6,48 milyon kişisi ülke içinde yer değiştirenler olmak üzere toplam 9,7 milyon kişi savaş nedeniyle evini terk etmişti.

İnsani yardım koridoru çağrısı

Konuyla ilgili açıklama yapan Uluslararası Göç Örgütü Başkanı Başkanı Antonio Vitorino, “Savaş nedeniyle insanlar evlerini terk etmeye devam ediyorlar ve bölgedeki insani ihtiyaçlar da giderek artıyor” dedi. Vitorino, sivillerin tahliyesi ve ülke içinde insani yardımların gerekli yerlere ulaştırılması için insani yardım koridorlarının acil olarak açılması gerektiğini belirtti.

Göç Örgütü’nün verilerine göre, ülke içinde yerlerinden edilmiş 7,1 milyon insanın yüzde 59’u kadın. Yerlerinden edilen hane halklarının yüzde 60’ının çocuklu aileler olduğu belirtilirken, yüzde 57’sinde yaşlı ve yüzde 30’unda da kronik rahatsızlığı bulunan aile bireylerinin bulunduğu aktarıldı. Yerlerinden edilen hane halklarının üçte birinden fazlası son bir ayda hiçbir gelirlerinin olmadığını kaydetti.

Paylaşın

Beş Başlıkta Rusya’nın Ukrayna’daki Yeni Hedefleri

Ukrayna’nın başkenti Kiev ve çevresinden Rus ordusunun çekilmesi uzmanlarda Moskova’nın aklında başka bir fikir olduğu kanısını güçlendirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in savaşın başlangıcında belirlediği hedeflerden cephede oldukça uzak bir noktada olunsa da Moskova işgalden bir ateşkes ile olsa bile askeri anlamda güçlenmiş şekilde çıkabilir.

Euronews’ta yer alan habere göre; Peki kısa süre içinde hem askeri hem siyasi bir zafer kazanma zorunluluğu duyan Kremlin bu noktada artık neyi hedefliyor? İşte beş başlıkta Rusya’nın Ukrayna işgalindeki hedefleri.

1) Sembol ihtiyacı

9 Mayıs, II. Dünya Savaşı’nın sonunda Almanya’nın kayıtsız şartsız teslimiyetini imzaladığı Sovyetler Birliği tarafından ilan edilen ve kutlanan bir gün. Kremlin bu tarihte Rus kamuoyunun önüne olumlu bir bilanço ile çıkmayı hedefliyor.

Kudüs Güvenlik ve Strateji Enstitüsü’nden (JISS) Analist Alexander Grinberg, “Putin sembolik günlere ve tarihlere çok önem veriyor. Bu nedenle 9 Mayıs’tan önce bir zafere umutsuzca ihtiyacı var” diyor.

Rusya Dış ve Savunma Politikası Konseyi onursal başkanı ve Putin’e yakın bir isim olan Sergey Karaganov, geçen cumartesi yaptığı açıklamada, “Rus seçkinleri için riskler çok yüksek. Onlar için bu varoluşsal bir savaş” diyerek Rusya’nın “kaybetmeyi göze alamayacağını” ifade ediyor.

2) Mariupol’ün alınması

“Ruslar Mariupol’u tamamıyla ele geçirmek istiyor” diyen Alexander Grinberg, ülkenin güney doğusundaki bu liman şehrinin yoğun Rus bombardımanı altında olduğunu ve yakında düşeceğini ifade ediyor.

“Mariupol’u almak, Kırım’dan Rusya yanlısı ayrılıkçı cumhuriyetler Donbass, Donetsk ve Luhansk’a kadar devamlılığı sağlayacaktır” diyen Akdeniz Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün (FMES) akademik direktörü Pierre Razoux, bunun Rusların “Donbass’tan geriye kalanları almak ve Ukrayna’nın güneyinde ve Azak Denizi kıyılarında bir devamlılık sağlamak için kuzeye çıkmasına “izin vereceğini” belirtiyor.

3) Uzun vadeli işgal rejimleri

Ancak Rusya, son haftalarda kaydedilen fetihleri ​​kesin olarak güvence altına almak ve Luhansk ile Donetsk’in tartışmasız kontrolünü sağlamak istiyor.

Düşünce kuruluşu Riddle’ın Estonyalı araştırmacısı Ivan Klyszcz, Kremlin’in amacının Donbass’ta “uzun vadeli işgal rejimleri kurmak” olduğunu söylüyor.

Amerikan Savaş Araştırmaları Enstitüsü’nden (ISW), Ivan Klyszcz, “İşgal edilen yerlerin elde tutulması ilkesine göre bir ateşkes olursa, Rusya Ukrayna’nın çeşitli bölgelerine sahip olabilir. Zira ön hattın olduğu yerde fiili sınırlar oluşur” diyor.

4) Zaman kazanma

“Savaşın ilk iki haftasında Rus ordusu Amerikalıların Afganistan’da 20 yılda kaybettiği askerden daha fazla kayıp verdi” diyerek durumun önemini işaret eden düşünce kuruluşu Soufan Center, Ukrayna’nın direnişinin Rusya’nın planlarını yeninden gözden geçirmeye zorladığını belirtiyor. Fakat bunun uzun vadeli olmayabileceğini de belirten New York merkezli grup, Ukrayna’nın Dinyeper nehri boyunca ikiye bölünebileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Bunun için ise zaman kazanılması lazım. Zira savaşta verilen zaiyatları Rus ordusunun gidermesi ve 6 ay ile bir yıl sürebilecek ikinci raunda hazırlanması gerekiyor.

Washington’daki Deniz Analiz Merkezi’nde (CNA) Rusya uzmanı Michael Kofman, zaman kazanılmasının Ukrayna’nın da çıkarına olduğu kanısında. Amerikalı uzman, “Donbass’taki savaşın da ötesinde eğer durum bir “yıpratma savaşı”na dönüşürse Ukrayna daha avantajlı bir konum elde edebilir” diyor.

5) Rakibi bölme

Her ne kadar Rusya’ya karşı Batılı ülkeler bir cephe oluşturmuş gibi görünse de bu birliktelikte kırılgan noktalar yok değil. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, Putin’in istifa etmesi gerektiği yönündeki açıklamasına Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron mesafeli yaklaştı.

“Oyunun amacı aynı zamanda kamuoyunu bölmek” diyen Razoux, Avrupalıların bir kısmının Ukrayna’ya “karşı” olduğunu da dile getiriyor. Rusya’nın “enerji silahını” kullanarak Batılılar arasında bir “bölünmeye” yol açabileceği tehlikesini ön plana çıkarıyor.

Paylaşın

Rusya-Ukrayna Savaşında En Az 1417 Sivil Hayatını Kaybetti

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Rusya-Ukrayna savaşında Ukrayna’da en az 1417 sivilin hayatını kaybettiğini, 2 bin 38 sivilin yaralandığını, saldırıların ardından 4 milyon 176 bin 401 mültecinin komşu ülkelere geçtiğini açıkladı.

BMMYK, Ukrayna’daki mülteci krizine ilişkin çeşitli kaynaklardan edinilen verileri bugün paylaştı. Açıklamada, 24 Şubat-2 Nisan’da, yarıdan fazlası Polonya’ya olmak üzere, Ukrayna’dan 4 milyon 176 bin 401 mültecinin komşu ülkelere geçtiği belirtildi.

Açıklamaya göre, komşu ülkelerden en çok Polonya’ya (2 milyon 429 bin 265), Romanya’ya (635 bin 816), Moldova’ya (392 bin 933), Macaristan’a (385 bin 783) ve Slovakya’ya (298 bin 183) mülteci geçti. Donetsk ve Luhansk bölgelerinden de 21-23 Şubat’ta 113 bin kişi Rusya’ya geçiş yaptı.

Ukrayna’dan komşu ülkelere giden mültecilerin yüz binlercesinin buradan diğer Avrupa ülkelerine geçtiği biliniyor.

IOM: 6,5 milyon sivil yerinden edildi

BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM) de Ukrayna içinde ise 6,5 milyon sivilin yerinden edildiğini duyurmuştu.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinden yapılan açıklamada, Rusya-Ukrayna savaşında 24 Şubat-2 Nisan’da en az 1417 sivilin hayatını kaybettiği, 2 bin 38 sivilin yaralandığı bildirildi ve sivil ölü ve yaralı sayısının tespit edilenden çok daha yüksek olabileceği vurgulandı.

Sivil kayıpların çoğunun, ağır topçu ve çok namlulu roketatar sistemlerinden yapılan bombardımanlar ve hava saldırıları dahil olmak üzere geniş bir etki alanına sahip patlayıcı silahların kullanılmasından kaynaklandığı ifade edildi. Ukrayna makamlarına göre de hayatını kaybeden sivillerin sayısı bu rakamdan çok daha fazla.

Paylaşın

Ukrayna’dan Kaçanların Sayısı 4 Milyon 100 Bini Aştı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) açıkladığı verilerine göre, Rusya’nın saldırılara başladığı başlangıcı 24 Şubat’tan bu yana 4 milyondan fazla Ukraynalı ülkesini terk etti, on binlerce sivil de halen komşu ülkelere akın etmeyi sürdürüyor.

BM, beş hafta içinde 4 milyon 137 bin 842 sivilin Ukrayna’yı terk ettiği bilgisini paylaştı. Bu sayı, Cuma günü açıklanan sayıdan 34 bin 966 kişi daha fazla.

Yapılan açıklamada, Ukrayna’da yaşı 18 ila 60 olan erkeklerin askere çağrılması nedeniyle ülkeden ayrılanların yüzde 90’ını kadınların ve çocukların oluşturduğu ifade edildi.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) de Ukraynalı olmayan, ülkede çalışmak ya da okumak için bulunan yaklaşık 205 bin 500 kişinin de Ukrayna’yı terk ettiğini belirtti.

Yerinden edilenlerin sayısı 10 milyonu aştı

Örgüt, yaklaşık 6 milyon 480 bin kişinin de Mart ayının ortasından bu yana, Ukrayna içinde yer değiştirdiğini açıkladı. Savaş nedeniyle yerinden edilen toplam kişi sayısı 10 milyonu aştı, bu sayı Ukrayna nüfusunun dörtte birine tekabül ediyor.

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıları öncesinde, Rusya’nın ilhak ettiği Kırım ve doğuda ayrılıkçı güçlerin kontrolü altındaki bölgeler dışında, Ukrayna’nın nüfusu yaklaşık 37 milyondu.

Çocukların yarıdan fazlası yerinden edildi

Birleşmiş Milletler, bu süreçten çocukların da olumsuz bir şekilde etkilendiğine dikkat çekiyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) geçen hafta Ukrayna’daki yaklaşık 7,5 milyon çocuğun yarısından fazlasının yerinden edildiğini açıkladı. Yerinden edilen çocukların 2,5 milyonu Ukrayna içinde yer değiştirirken, 2 milyonu da yurt dışına gitti.

Polonya’daki Ukraynalıların sayısı 2,5 milyona yaklaşıyor

UNHCR tarafından açıklanan verilere göre, 10 Ukraynalı’dan yaklaşık 6’sı, yani 2 milyon 405 bin 703’u Polonya’ya geçti. Polonyalı sınır muhafızlarına göre ise gerçek sayı daha fazla. Sınır yetkilileri, savaşın başlangıcından bu yana 2 milyon 437 bin Ukraynalı’nın Polonya’ya geçtiğini ifade etti. UNICEF’in verilerine göre ise Polonya’ya ulaşanların 1,1 milyondan fazlası çocuk.

Ukrayna’nın batısındaki sınır komşusu ülkelere giriş yapanların bazılarının Avrupa Birliği (AB) Schengen bölgesi vasıtasıyla diğer ülkelere geçiş yaptığı belirtiliyor.

Moldova’dan AB’ye geçiyorlar

Moldova sınırı, Ukrayna’nın liman kenti Odesa yakınında bulunuyor. Ukrayna’dan yaklaşık 391 bin 592 sivilin AB üyesi olmayan ve Avrupa’nın en fakir ülkelerinden olan Moldova’ya gittiği kaydedildi.

2,6 milyon nüfuslu, Ukrayna ve Romanya arasında bulunan Moldova’ya girenlerin büyük kısmının başka bir yer için harekete geçtiği, yaklaşık 93 bininin ülkede kaldığı belirtildi. BM, ülkeden kalanların yüzde 80’inin evlerde ağırlandığı bilgisini paylaştı.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı, Moldova’daki 100 bin sığınmacıya ve onları ağırlayan ailelere mali destek sağlamaya başladı.

Ukrayna’dan bir diğer sınır komşusu Macaristan’a geçenlerin sayısı 379 bin 988 olarak paylaşılırken, toplam 294 bin 885 kişinin Ukrayna’nın en kısa sınırını geçerek Slovakya’ya giriş yaptığı kaydedildi.

Paylaşın

Rus Birliklerinin Geri Çekilmesi ‘Taktik’ Mi?

Rusya – Ukrayna krizinin çözümüne yönelik ateşkes müzakereleri çevrim içi olarak sürerken, Rus birlikleri Ukrayna’yı bombalamaya devam ediyor. Ancak Ukrayna Savunma Bakanlığı, Rus birliklerinin son saldırılarda hiçbir ilerleme kaydedemediğini, hatta Ukrayna ordusunun Herson bölgesindeki 11 yerleşim yerini geri aldığını duyurdu.

Ukrayna Genelkurmay Başkanı Orgeneral Viktor Muzhenko başkent Kiev’de yaptığı açıklamada, Harkiv kentinin ise Rus birliklerince bombalanmaya devam ettiğini ancak Rus güçlerinin Mıkolayiv bölgesindeki ilerlemesinin başarısız olduğunu açıkladı.

Kuzeyde bazı Rus birliklerinin çekildiği bildirilirken, geri çekilen Rus ordusuna ait, aralarında T 64 tipi tankların da bulunduğu bazı askeri araç ve ağır silahların ele geçirildiği kaydedildi. Ancak bu bilgiler bağımsız kaynaklarca doğrulanmadı. Ukrayna askeri kaynakları da başkent Kiev’de durumun “kısmen” normalleştiği bilgisini paylaştı.

Zelenskiy güneydeki durumdan endişeli

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ülkenin kuzeyinde elde edilen bazı askeri başarılara karşın, güneyde ve Donbas bölgesindeki durumu “Çok zor” sözleriyle ifade etti. Zelenskiy, Rus birliklerinin ülkenin kuzeyinden ve merkezinden çekilmesinin ardından, “yeni güçlü saldırılar için” güneydoğuda gücünü topladığını belirterek, olası gelişmeler ile ilgili endişelerini dile getirdi.

Volodimir Zelenskiy Perşembe günü yayınladığı ulusa sesleniş videosunda, Rus birliklerinin Kiev’in kuzeyi, Çernihiv kasabası çevresi ve kuzeydoğudaki Sumi’den geri çekildiğini görmenin “tüm Ukraynalılar için yüreklendirici” olduğunu söyledi. Ukraynalıları pes etmemeye çağıran Zelenskiy, Rus ordusunun geri çekilmenin “sadece bir taktik” olduğunu sözlerine ekledi.

Rusya’daki petrol tesisine saldırı iddiası

Öte yandan Rusya’nın Belgorod kenti valisi Vyaçeslav Gladkov, Ukrayna ordusuna ait iki helikopterin kentteki petrol tesisini vurduklarını açıkladı. Helikopterlerin alçak irtifada uçarak Rusya sınırını geçtikleri, petrol tesisini vurduklarını söyleyen Gladkov, tesisteki iki kişinin saldırı sonucunda çıkan yangında yaralandıklarını duyurdu.

Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada yangını söndürme çalışmalarının sürdüğünü, tesisin yakınındaki sivillerin de tahliye edildiğini açıkladı.

Çarşamba günü de yine Belgorod kentindeki bir silah deposundan patlama sesleri duyulduğu bildirilmiş ancak bu patlamaların nedenleri ile ilgili olarak resmi bir açıklama yapılmamıştı. Belgorod kenti, Rusya’nın Ukrayna ile sınırına 40 km uzaklıkta bulunuyor.

Mariupol’den sivilleri tahliye çabaları devam ediyor

Bu arada Rusya kaynakları, Mariupol kentinde planlanan sivil tahliyelerinin bu sabah başlayacağını duyurdu. Perşembe günü Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada insani koridorun Cuma günü yerel saatle 10.00’da yeniden açılacağı bildirildi.

Ukrayna ise, Rusya’nın Mariupol’e sivillerin tahliyesi için giden otobüsleri engellediğini duyurdu. Ukrayna Hükümeti’nden Perşembe geç saatlerde yapılan açıklamada, sivillerin tahliyesi için gönderilen 45 otobüsün Rus güçleri tarafından engellendiği ve kentten sadece 631 kişinin özel araçlarla ayrıldığı belirtildi.

Ukrayna Başbakan Yardımcısı İrina Vereşuk, insani yardım taşıyan 12 otobüsün de Mariupol kentine gitmek için Melitopol’dan yola çıktığını ancak Rus kuvvetlerinin otobüsleri durdurup 14 ton gıda ve ilaca el koyduğunu açıkladı.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın