Samsun: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Samsun’un İlkadım İlçesi, Pazar Mahallesi, 100. Yıl Bulvarı üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Caminin inşa kitabesi yoktur. “Molla Fahreddin Camii” de denilen yapı, halk arasında “Kurşunlu Camii” adıyla bilinmektedir. Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi’nde “Molla Fahreddin Zaviyesi” şeklinde iki ayrı şahsiyet kaydı bulunmaktadır.

Sarısakal kaynak göstermeksizin yapının 1810’lu yıllarda Molla Fahreddin’in büyük oğlu Şeyh Haci Hikmet
Efendi tarafından yaptırıldığını ve bitişiğinde “Kurşunlu Tekkesi” bulunduğunu belirtmektedir. Çeşitli yayınlarda, yapının H. 1340 (M. 1921–22) yılında Molla Fahreddin adında bir hayırsever tarafından yaptırıldığı  kaydedilmektedir.

Yapı; minaresi, kesme taş işçilikli kesimleri ve kubbenin oturduğu strüktür bakımından Büyük Camii ile yakın benzerlik içerisindedir. Altta yuvarlak kemerli, üstte öküzgözü pencerelerden oluşan pencere düzeni, Büyük Camii ile bir hayli benzeşir. Bu benzerliklerden hareketle yapının 19. y.y. 2. yarısında Büyük Camii’nin inşa tarihi olan 1884 yılları civarında yapılmış olabileceği düşünmekte.

1970’li yıllara kadar yapının önünde bulunan üç katlı bina, batı yönde hazireyi çeviren duvar ve buradaki muslukların halk tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Yine bu yıllarda üst örtünün alaturka kiremitle kaplı olduğu görülmektedir. Yapı bugünkü görünümünü, büyük ölçüde aslına uygun olarak gerçekleştirilen 1992 yılı civarındaki Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün yaptırdığı restorasyonda almıştır. Halen bakımlı durumda bulunan yapı
ibadete açıktır.

Cami, tek kubbeli olarak ele alınmıştır. Ayrıtlı tromplarla geçilen tek kubbeyle örtülü kare şeklinde harimin kuzeyinde, ahşap bir mahfil yer alırken, son onarımda kaldırılmıştır. Yapının önünde yamukça, yanları kapalı, betonarme bir son cemaat yeri, harimin kuzeybatısında kare kaidesi üzerinde yükselen bir minare yer alır.

Paylaşın

Nevşehir: Damat İbrahim Paşa (Kurşunlu) Camii

Damat İbrahim Paşa (Kurşunlu) Camii; Nevşehir’in Merkez İlçesi, Emek Mahallesi, Camiyolu Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Lale devrinin ünlü sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından 8.yüzyılın ilk yarısında (1726-1727)inşa ettirilen Külliye camii, medrese, kervansaray, sıbyan mektebi, imaret, hamam ve iki çeşmeden oluşmaktadır. Külliye programı açısından klasik Osmanlı külliye programının son uygulamalarından biridir.

Eğimli bir araziye konumlandırılan külliyede camii, medrese sıbyan mektebi ve imaret istinat duvarı ile sınırlandırılmış bir platform üzerinde inşa edilmiştir. Ortasından Camii Cedid Caddesi geçen bu platformun doğusunda camii, batısında sıbyan mektebi, medrese ve imaret ile biri camii avlusunun güney duvarının dışında, diğeri sıbyan mektebi avlusu köşesindeki istinat duvarı üzerinde olmak üzere iki çeşme bulunur.

Hamam bu platformun kuzeyinde, eğimli arazi üzerindedir. İbrahim Paşa Camii kare planlı harimi ve mihrap önü birimi dikdörtgen şeklinde güney duvardan çıkıntı yapan bir plan şemasına sahiptir. Büyük boyutlu kubbe ile örtülü yapıda kubbeye geçiş tromplarla sağlanmıştır. Harimden çıkıntı yapan mihrap önü mekanının örtüsü ise yarım aynalı tonozdur. Şehir merkezinde bulunmakta ve yürüyüş mesafesindedir.

Paylaşın

Muğla: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Muğla’nın Menteşe İlçesi, Balıbey Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Kurşunlu Camii, Osmanlı dönemine ait camiidir. 1493 tarihinde Menteşe beylerinden Esseyyid Şucâeddîn Bey’in isteği üzerine yaptırılmıştır. Mimarisi klasik Osmanlı mimarisi özelliği taşır.

Cami olarak kullanıma açılmadan önce 30 derslikli medrese olarak hizmet vermiş olan camii şimdi görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. 1900’de Şerif Efendi tarafından son cemaat yeri eklenmiş, minaresi de aynı yıllarda Hacı İsmail tarafından yapılmıştır.

Kurşunlu Camisi’ni diğer camiilerden ayıran en önemli özelliği 1853 yılında gördüğü tamir sırasında kubbesinin kurşunla kaplı olmasıdır. Kurşunlu camisi 510 yıllık bir tarihe sahiptir. Birçok bakımdan onarımdan geçmiş günümüze gelmiştir.

Camii içinde yer alan kalem işi süslemeler Rodos’tan getirilen kök boyalarla işlenmiştir. Caminin içinde bulunan Kâbe ve yelkenli gemi resimleri görülmeye değerdir. Düzgün kesme taştan örme beden duvarları Selçuklu Mimarisi özelliği taşımaktadır. Kurşunlu Camisi Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde yer almaktadır. Osmanlı’nın bu topraklara hakim olduğu dönemlerinde yapılan son derece değerli bir eserdir.

Paylaşın

Manisa: Kula, Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Manisa’nın Kula İlçesi, Camii Cedit Mahallesi, Demirciler Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Çarşı içinde kendi adı ile anılan meydanda, alçak bir kuşatma duvarı ile çevrili avlu içinde yer alır. Güneyinde haziresi vardır. Cami. kuzeyinde üç bölmeli son cemaat yeri ile sekizgen yüksek bir kasnağa oturan tek kubbenin örttüğü kare planlı harimden ibarettir. Cami, harim kapısı üzerindeki iki satırlık inşa kitabesine göre 1496 tarihinde yapılmış; bu kitabenin üstündeki sıva üzerine yazılı olan tamir kitabesine göre de 1780 yılında onarım geçirmiştir.

Camideki kalem işi süslemelerin yapılış tarihi kesin olarak belli değildir, Ancak, süslemelerin gösterdiği özellikler dikkate alındığında, bunların yapının 1780 tarihli onarımda yapılmış oldukları kabul edilebilir. Malzemesi ve süsleme türü ile kalem işlerinden ayrılan mihraptaki alçı tezniyat ise, mihrabın kemer alınlığında belirtilen 1835-36 yıllarına ait olmalıdır. Dolayısı ile yapı bu tarihlerde kısmi bir onarım geçirmiştir.

Caminin dışında süsleme sınırlı görülürken, harim de zengin kalem işi tezniyat dikkati çeker. Bu süslemeler mahfil, boşaltma kemerler, beden duvarlarındaki üst sıra pencereler ile kasnak ve kubbede yer almaktadır. Bunun yanı sıra mihrapta alçı süslemeye yer verilmiştir.

Kalem işi süslemelerinin en önemlisi mihrap duvarlarında üst pencerenin iki yanında kasnağın hemen yanında altında yer alır. Buraya Mekke ve Medine tasvirleri işlenmiştir. Batı taraftaki Mekke tasvirinde Kabe, kubbeli iki revak sırasıyla kuşatılmış, avlusunda ‘’Dört mezheb, Safa ile Merve, Süleyman Minberi, Kabe Kapısı, Zemzem Kuyusu ve Tavaf Yerleri belirtilmiş, Osmanlı dönemi örneklerine benzer şekilde bir veya iki şerefeli toplam yedi minareyle resmedilmiştir. Kabe’nin çevresinde evleri ve şehir kapısıyla Mekke şehri görüntülenmiş, sol tarafta Hz. Ebubekir ve Amberiye mescitleri tasvir edilmiştir.

Doğu taraftaki Medine tasvirinde birbirine yaslanmış, istiflenmiş evlerin kuşattığı Mescid-i Nebevi beş minareli, kubbeli revaklı iki bölümlü avlusu ve Hz. Muhammed’in türbesi resmedilmiştir. Avluda ağaçlar yer alır. Şehrin sol tarafında belli belirsiz ağaçlar ve birkaç küçük bina bulunmaktadır. Kompozisyonların merkezini Mekke’de Kabe, Medine’de Mescid-i Nebevi teşkil etmektedir. Bunlar diğer yapılara göre oldukça büyük işlenmiştir. Perspektife önem verilmeyen tasvirlerde, evler, kırmızı kiremitle kaplı ahşap kırma çatılı ve iki katlıdır.

Bunlar geleneksel Türk Evi gibi düşünülmüş, böylece tasvirlerde bir yandan verilmek istenen mesaj ana hatlarıyla belirtilirken diğer yandan hayali ve kavram resmi nitelikleri ön plana çıkmıştır. Her iki tasvirde de evlerin çatıları kırmızıya boyanmış, diğer elemanlarla yeşil, sarı ve mavi renkleri ağırlıklı olarak kullanılmıştır. Tasvirlerin arasındaki pencerenin ve aynı hizadaki diğer pencerelerin etrafı stilize edilmiş bitki motifleriyle çerçevelenmiştir.

Kasnak pencerelerinin iki yanında kalem işi tekniğinde yapılmış birer sütünce bulunur. Bu sütüncenin başlıklarından çıkarak uzanan ‘’S’’ kıvrımları kasnağın üst kısımlarını bir şerit halinde boydan boya dolanmaktadır. Kasnağın pencere aralarında kalan duvar yüzeylerinde büyük birer madalyon bulunmaktadır. Madalyonun içleri ortada birer Mührü Süleyman motifi olmak üzere, yazılarla doldurulmuştur. Sütüncelerin üzerinde sarı siyah ve yine sarı renkli süslemesiz şeritler yer alır. Bunların üzeride kubbe eteğini boydan boya çevreleyen geniş bir yazı kuşağı bulunmaktadır. Yazı kuşağının üzerinde boyuna dikdörtgenlerle ayrılmış bir şerit, onun üzerinde de palmetlerin yer aldığı bir süsleme şeriti yer alır.

Harimin kuzey duvarında yer alan ahşap kadınlar mahfilin de kalem işi süslemeler bulunmaktadır. Mahfilin mihraba bakan yüzünde panolar içinde yazı motifleri bulunmaktadır. Mahfilin altı üç bölüme ayrılmıştır. Yan bölümler aynalı tonozlu, orta bölüm küçük kubbelidir. Kubbenin içi yazı motifleri ile doldurulmuştur. Kubbenin merkezinde ‘’Mührü Süleyman‘’ motifi bulunmaktadır.

Kurşunlu cami inşa kitabesinde ‘’Bu caminin binası hayırlar ve iyilikler sahibi Hoca Seyfettin tarafından yapıldı. Şerefli ve mübarek mescidin yapımı 902 senesinin Safer ayında tamamlandı’’ Hacı Saruhan oğlu Hoca Seyfettin’in Kula’da bir cami, caminin yanında bir kuyu, zaviye ve yetimhane, ayrıca dükkanlar; Kula’nın 15 km kuzeyinde Gediz nehrinin yanında dört değirmen ve bir han yaptırdığı ve vakıf ettiği anlaşılmaktadır. Hoca Seyfettin bunlardan başka değirmenlere yakın bir yerde Gediz nehri üzerine bir köprü inşa ettirmiştir. Bu gün bu köprü Boğaz, Bahas Köprüsü ismi ile adlandırılmaktadır.

Paylaşın

Giresun: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Giresun’un Şebinkarahisar İlçe Merkezi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Hamam ve çeşme ile birlikte, Kurşunlu Külliyesi’nin bir parçası olan Cami, giriş üzerinde yer alan kitabesine göre 1586 – 1587 (H. 995) yılında inşa edilmiştir. Harime giriş sağlayan kapının kemer dilimleri içinde yer alan dört satırlık Türkçe kitabede ebcet hesabı ile tarih düşülmüştür. Kitabe şöyledir:

Hak yoluna îdüp mâl          Allâh kûlu pek mebzû

Bu câmi’î yaptırdı               Düşürdî zehî ma’kûl

Hayrile bulup itmâm           Oldukda ‘aliyyü’l-ma’mûl

Denildî ânâ târîh                 Hayratı ola Makbûl 995.

Meyilli bir araz­inin düzeltilmesiyle oluşturulan düz bir alan üzerine inşa edilen yapı, üç kubbeli son cemaat yeri ve tek kubbeli harimden oluşur. Yapının, kuzeydoğu köşesinde minaresi, doğu ve güneyinde haziresi vardır. Malzeme bakımından beden duvarlarında kesme taş kullanılmıştır.

Caminin kuzey cephesinde yer alan ve dört adet yekpare taş sütun üzerine oturan üç gözlü son cemaat yerinin üzeri kubbe ile örtülü olup, yanları günümüzde camekânla kapatılmış durumdadır. Sütunlar, birbirine düzgün kesme taş işçilikli, basık sivri kemerlerle bağlanmıştır. Son cemaat yerinin doğusunda yer alan minaresi, kare kaideli, silindirik gövdeli ve tek şerefelidir. Pabuç kısmının altı pahlanmış, üstü ise altıgen olarak düzenlenmiştir.

Cephelerinde, basık sivri kemerli nişler vardır.  Minare, kurşun kaplı konik bir külah üzerindeki alemle son bulur. Yapının batı cephesinde üç, diğer cephelerinde ikişer olmak üzere toplamda 9 adet penceresi vardır. Pencereler, dikdörtgen formlu, yuvarlak kemer açıklıklı, demir şebekeli olup, dışa doğru kademelenme gösteren, silmeli bir çerçeve ile sınırlandırılmıştır. Cepheler, üstte silmeli taş bir saçak ile sonlanır.

İç mekâna, son cemaat yerinin ortasındaki çift kanatlı bir kapıdan girilir. Basık kemerli açıklığa sahip kapının alınlığı üçlü yonca yaprağı biçimli kemer formunda düzenlenmiştir. Solda, minareye çıkışı sağlayan bir kapı bulunur. Giriş kapısının iki yanında da yuvarlak kemerli, dikdörtgen formlu birer pencere yer alır. Pencereler, dıştan demir parmaklıklı olup, kapı alınlığındaki dikdörtgen panoda, yapının inşa kitabesine yer verilmiştir.

İç mekâna girince kuzeyde ahşap bir mahfil yer almaktadır. Orijinal olmayan ve sonraki yıllarda yapılan mahfile, giriş kapısının solundan bir merdivenle çıkılır. Mihrap, dikdörtgen formlu ve yuvarlak kemerlidir. Yuvarlak kemerli düz bir bordür, en üstteki alınlık kısmını da kapsayarak, mihrabı üç yönden ters “U” şeklinde çevrelemektedir. Bu bordür, düz yüzeyli olup altın yaldızla boyanmıştır. Mihrap bordüründe altın yaldızlı zemin üzerine lacivert, mavi, kırmızı ve yeşil renklerle, karanfil ve kenger yaprağını hatırlatan bitkisel motifler işlenmiştir.

Güney duvarın batı köşesine yer alan minber, özgün değildir. Ahşap olan minberin üzeri boyanmıştır. Korkuluğunda oyma tekniği ile yüzeysel olarak baklava motifleri işlenmiştir. Kare planlı harim, duvarlarda gömme plasterlere oturan kemerlere ve köşelerde yuvarlak kemerli tromplara oturtulmuş sağır bir kubbe ile örtülmüştür. Haziresinde Osmanlı dönemine ait mezar taşları yer alan Kurşunlu Camisi, en son 1986 yılında, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce onarılmıştır.

Paylaşın

Erzurum: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Erzurum’un Yakutiye Mahallesi, Mirza Mehmet Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. 

Camiye, yaya olarak ve şehrin farklı noktalarından toplu taşıma araçları ve özel araçlarla ulaşım sağlanmaktadır.

Kurşunlu Camii, İç kalenin kuzeybatı eteğindedir. Kurşunlu Cami, Şeyhülislâm Feyzullah Efendi tarafından 1701 yılında yaptırılmıştır.

Kubbesinin üzeri kurşunla kaplı olduğu için Kurşunlu Cami ismi sonradan verilmiştir. Kesme taştan, kare planlı olarak inşa edilen yapı, sekiz kasnak üzerine oturan bir kubbe ile örtülmüştür.

Caminin son cemaat yeri dört taş sütunlu ve üç kubbelidir. Mihrabı taştan yapılı ve mukarnaslı olan yapının ahşap minberi, Türk ağaç işçiliğinin en güzel örneklerinden biridir.

Paylaşın

Elazığ: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Elazığ’ın Merkez İlçesi, Harput Mahallesi, Nasrettin Hoca Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Harput’ta Osmanlı Devri camilerinin en güzel örneklerinden biridir. 1738 – 1739 yıllarında yapılmıştır. Cami dikdörtgen plânlıdır. Kare plânlı harim kısmının üzeri kubbe ile örtülüdür.

Kubbe kasnağında dört penceresi vardır. Kubbelerinin kurşunla kaplı olması nedeniyle bu ismi almıştır. Caminin son cemaat mahalli üç kubbelidir. Minaresi kesme taştan yapılmıştır.

Kurşunlu Camii Çınarı;

Kurşunlu Cami ile aynı yaşlarda olan ve  avlusunda bulunan devasa çınar ağacı 1.60 m çapında gövdeye sahiptir. Anıt ağaç olarak tescillenip koruma altına alınmıştır.

Osmanlı camilerinin ortak özelliklerinden olan cami avlularındaki çınar ağaçları; Osmanlı İmparatorluğunu sembolize etmelerinin yanı sıra,  çınar ağaçlarının bir paratoner işlevi görmesi, nemi seven kökleri sayesinde cami duvarlarını nemden koruması, yapraklarının havadaki tozları tutması ve zamanla geniş bir alana yayılan dal ve yapraklarının cami cemaati için altında dinlenecekleri  bir şemsiye gibi  gölgelik oluşturması  vb.    faydalarına istinaden Osmanlı döneminde,  cami avlularının geneline çınar ağaçları dikilmiştir.

Osman Bey’in rüyasında çınar ağacını  görmesi ve bu rüya sonucunda  Şeyh Edebali’nin kızıyla evlenmesi neticesinde, Osmanlı  ile bütünleşen ve sembolleşen çınar ağacının ülkemizdeki tek yaygın tür olan “Doğu Çınarı”nın ömrü 600 küsür  yıldır. Osmanlı’nın ömrünün de 600 küsür yıl olması ilginç bir tevafuktur.

Paylaşın

Balıkesir: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Balıkesir’in Edremit İlçesi, Kapıcıbaşı Mahallesi, Kursunlu Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Caminin mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü’ ne aittir. Caminin haziresinde bulunan, banisi Mevlâna Yusuf Sinan’ ın mezar kitabesi hicrî 700 (1300/1301) tarihli olduğuna göre; Kurşunlu Camii’ nin 1300 yılından önce yapılmış olması gerekmektedir. Tek kubbeli bir camidir. Sekiz köşeli bir kaideye oturtulan kubbenin dayandığı kemerleri tutan sütunların başlıkları çok süslüdür.

Caminin ahşap kapısının sol kanadında ağaç oyma işçiliği ile; “Accilû bit tevbeti kablel mevt (Ölmeden evvel tevbe etmekte acele ediniz.)” ve sol kanadında ise “Accilû bissalâti kablel fevt (Vakit çıkmadan önce namaz kılmakta acele ediniz)” yazıları görülmektedir. Cümle kapısı, kesme taştan yapılmış olup, ahşap kapısının işçiliği dikkat çekmektedir. Kapının sağ köşesine cami ve Yusuf Sinan hazretleri hakkında bilgi tabelası asılmıştır. Son cemaat mahallindeki sütunlar, çevrede bulunan antik şehirlerden getirilmiş olmalıdır.

Bu bölümdeki üç küçük kubbe, kemerlerle üç sütun üzerine oturtulmuştur. Şadırvanı ve tuvaleti mevcuttur. Ihlamur, akasya ve çam ağaçlarıyla kaplı genişçe bahçesindeki müştemilâtı çay ocağı olarak işletilmektedir. Son cemaat yerinin sol tarafında küçük bir mihrabı bulunan caminin pencere kenarları mermer bloklarla çevrilmiş olup, korkulukları dövme demirden yapılmıştır. Taban seviyesindeki altı pencereden bir tanesi, klima yerleştirilmesinden dolayı iptal edilmiştir.

Kubbe yanlarında dört küçük pencere mevcut olup, caminin içinde yapılış tarihi belli olmayan eski bir saat bulunmaktadır. Caminin tavanında asılı bulunan iki adet deve kuşu yumurtası dikkat çekicidir. Kurşunlu camiinin sanat tarihi bakımından değerlendirilmesi ise şöyledir: Yapıda inşa malzemesi olarak taş-tuğla kullanılmıştır. Bu almaşık malzemeye uygun olarak kirpi saçaklar dikkat çekmektedir. Yapının kuzeyinde kubbeyle örtülmüş üç birimli bir son cemaat yeri vardır. Birimler, İon ve Korint tarzında yapılmış devşirme başlıklı sütunlar tarafından taşınmaktadır.

Son cemaat yeri ön ve yan cepheleri geometrik şekilli tuğla süslemelerle süslenmiştir. Yapının kuzeybatı köşesinde yer alan minaresi çokgen kürsülü, silindirik gövdeli tuğla bir minaredir. Papua kısmı kör kemerlemelerle, şerefe altı mukarnas şeritleriyle süslenmiştir. Petek kısmı muhtemelen sonradan onarım görmüştür. Yapıda tek sıra halinde, sivri kemerli çökertme içine yerleştirilmiş pencereler dikkati çekmektedir. Basık kemerli giriş açıklığının ahşap kapı kanatlarının üzerine, üçerden altı süsleme panosu yerleştirilmiştir. Üstteki iki panonun üzerine yazılar yazılmıştır. Diğer panolar, ahşap oyma tekniğiyle oluşturulmuş geometrik süslemeler içer-mektedir.

Panolar çiçek şeklindeki madeni kabaralarla birbirinden ayrılmıştır. Kurşunlu Camii Haziresi Caminin batısında bulunan ve demir parmaklıklarla çevrili olan hazirede sekiz adet mezar kitabesi bulunmaktadır. Bunların üç tanesi kırılmış bir tanesi de toprağa gömülmüş vaziyettedir. Yusuf Sinan’ ın Mezar Kitabesi: Balıkesir çevresinde bulunan en eski kitabe olup yazısı “grift sülüs”dür. Başucunda bulunan mermer kitabenin iç yüzünde; “Kale’n-Nebiyyi aleyhisselâm: el-Mü’minûne lâ yemûtûn. Nakl-i men dâru’l-fenâ ilâ dâru’l-bakâ (Nebi aleyhisselam buyumuş ki: Müminler ölmezler. Balki dünya evinden ahiret evine nakil olunurlar.)” yazısı görülmektedir.

Baş taşının dış yüzünde ise; “Teveffa-el bin Habib el Kadı bi’ibn Hakim fî şehr-i Cemaziyyel ahir sene seb’a mi’e” Mezarın, arapça olan ve manzum yazılan ayak ucu kitabesinde ise şu satırlar bulunmaktadır. “Hazret-i Ali buyurmuş ki: Ey dünyası kendini meşgul eden kimse Uzun düşünceler seni mağrur etmesin Ömrü gafletle geçmesin. Zira ecel yakındır Ölüm bir kapıdır. İnsanların cümlesi oraya girer Ölüm ansızın gelir. Kabir amel sandığıdır. Haline sabır et Ecelsiz ölüm yoktur. Ölüm bir kâse şerbettir, insanların hepsi onu içer.” http://balikesir-edremit.gov.tr/dosya_kursunlu.html, adresinden 03.07.2014 tarihinde alınmıştır.

Paylaşın

Ankara: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti, Kale Mahallesi, Neşet Ertaş Sokak üzerinde yer almaktadır.

Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Samanpazarı Semti Anafartalar Caddesi üzerinde Daracık köşesinde yer alır. Taş duvarlı, arada üçer tuğla sıralı, kubbesi kurşun kaplı klasik Osmanlı camilerindendir.

Kitabesi olmayan caminin planı kare mekan üzerine kurulmuş olup, merkezi kubbelidir ve son cemaat yeri vardır. Ahşap minber yan aynalıklarla dikdörtgen panolara bölünmüştür. Plan tipi, duvar örgüsü ve mihrap stili yönünden 16’ıncı yüzyıl Ankara camilerindendir.

Paylaşın

Konya: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Cami; Konya’nın Bozkır İlçesi, Üçpınar Kasabası’nın Hocaköy Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır.

Camiinin ilk olarak düz toprak damlı ve ahşap bir yapı olarak yapıldığı, daha sonra duvarlarının kalınlaştırılıp, üzerinin kubbe ile örtüldüğü tespit edilmiştir.

Kubbelerin önce çinko ile kaplanması, daha sonra kurşunla kaplatılması sonucunda ismi de “Kurşunlu Camii” olarak anılmaya başlanmıştır. Kurşunlu Camii içerisindeki süslemeler dikkat çekmektedir.

Camii, “Korunması Gerekli Kültür Varlığı” olarak tescil edilmiştir. Vakıflar Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmaları tamamlanmıştır.

Paylaşın