Sanayi üretimi yüzde 11,4 arttı

TÜİK, Ocak ayına ilişkin sanayi üretim endeksi verilerini açıkladı. Açıklanan verilere göre, sanayi üretimi Ocak ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,4 artış kaydederken, bir önceki aya göre yüzde 1,3 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ocak ayına ilişkin sanayi üretim endeksi verilerini açıkladı. TÜİK tarafından açıklanan veriler şöyle;

Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2021 yılı Ocak ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15,4 ve imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 12,1 artarken, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,1 azaldı.

Sanayi üretimi aylık yüzde 1,0 arttı

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2021 yılı Ocak ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 6,8 ve imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,1 artarken, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 1,6 azaldı.

 

Paylaşın

Altın, bu hafta yatırımcısına kazandırdı

Son üç hafta yatırımcısına kaybettiren altın, bu hafta yatırımcısına kazandıracak gibi gözüküyor. Dolar/TL kurunun 7,50’ye kadar gerilemesiyle beraber gram altın 414 lira, çeyrek altın 682 lira, cumhuriyet altını ise 2.715 liradan işlem görüyor. 

Haber Merkezi / Son üç haftayı da kayıpla kapatan altın, tahvil faizlerindeki düzeltme ve zayıflayan dolar ile birlikte bu haftayı kazançla kapatmaya doğru ilerliyor. Haftaya 1.700 dolar civarında başlayan ons altın, 1.680 dolara kadar geriledikten sonra haftayı yüzde 1,11 yükselişle 1.719 dolar seviyesinde işlem görüyor.

Dolar/TL kurunun 7,50’ye kadar gerilemesiyle beraber gram altın 414 lira, çeyrek altın 682 lira, cumhuriyet altını ise 2.715 lira seviyelerinde seyrediyor.

Dolar ve Euro

Hafta başında yaşanan yüzde 3’lük yükselişin ardından üst üste 3 gündür gerileyen döviz kurları haftanın son gününe hafif yukarı yönlü hareketlerle başladı. Dün 7,43’e kadar çekildikten sonra günü 7,48’den kapatan dolar/TL, bugün 7,55’in hemen üzerinde değerleniyor. Euro/TL de 9,02-9,03 düzeyinde işlem görüyor.

Borsa İstanbul

Küresel piyasalarda tahvil piyasasına yönelik gelişmeler risk iştahını desteklerken, Borsa İstanbul güne yatay bir giriş yaptı. BIST 100 endeksi güne yüzde 0,12 artışla 1.558 puandan başladı.

Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası faiz açıklamaları ve ABD piyasalarının açılmasının ardından Dolar/TL’de görülen hareketlenme özellikle banka hisseleri kaynaklı olarak BIST-100 endeksinde yüzde 0,5 düzeyinde kayba neden olmuştu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 5 Mart haftasına ilişkin verileri yabancı yatırımcının hızını kaybetse de hisseden çıkışının sürdüğünü gösterdi.

 

Paylaşın

Altın fiyatlarında yükseliş sürüyor

Altın fiyatları, art arda üçüncü günde de yükselişini sürdürüyor. Hafta başından bu yana yüzde 1,9 yukarıda olan altın fiyatları, mali teşvik paketinin ABD Kongresi’nden geçmesiyle birlikte, salı sabahından bu yana neredeyse yüzde 1 yükseliş kaydederek ons başına 1.732 dolar seviyesinden işlem görüyor.

Haber Merkezi / Altın fiyatları, art arda üçüncü günde de yükselerek salı gününden bu yana 50 dolara yakın artış gösterdi. Gram altın ise küresel altın fiyatlarındaki yükselişe rağmen Dolar/TL ’deki düşüşle geriledi.

Ons altın fiyatı

Haftaya 1.700 dolar civarında başlayan ons altın yükselen tahvil faizler ile 1.680 doların altına geriledikten sonra mali teşvik paketine dair beklentilerle yükselerek haftalık kazanç bölgesine geçmeyi başarmıştı. Hafta başından bu yana yüzde 1,9 yukarıda olan altın fiyatları, mali teşvik paketinin ABD Kongresi’nden geçmesiyle birlikte, salı sabahından bu yana neredeyse yüzde 1 yükseliş kaydederek ons başına 1.732 dolar seviyesinden işlem görüyor.

Gram altın fiyatı

Gram altın haftaya 412 TL civarında başladıktan sonra tahvil faizleri ve dolar/TL’deki yükselişle beraber 422 TL’yi görmüştü. Küresel altın fiyatlarının hafta başından bu yana yüzde 2’ye yakın yükselmesine rağmen dolar/TL’nin 7,78’den 7,49’a kadar gerilemesiyle gram altın fiyatları da Perşembe günü 417 TL civarında seyrediyor.

 

Dolar ve Euro

Döviz kurlarında haftanın ilk günü yaşanan yüzde 3’leri bulan yükselişler, ABD tahvil getirilerindeki düşüşler birlikte salı ve çarşamba günü geri verildi. Dolar/TL, bugün 7,44-7,45 seviyelerinden değerleniyor. Euro/TL de 8,90’lardan işlem görüyor.

Petrol yükseldi

Petrol fiyatları, benzin stoklarının son iki haftada 25 milyon varilden fazla düşüş kaydetmesiyle yükseldi. Mayıs vadeli Brent petrol, Londra ICE Futures Europe piyasasında, bir önceki seansta 38 cent kazandıktan sonra yüzde 0,9 yükselerek varil başına 68,49 dolardan işlem görüyor.

Paylaşın

TÜİK açıkladı: Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 24,7

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ocak ayında 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranının bir önceki aya göre 0,7 puanlık azalışla yüzde 24,7, genel işsizlik oranının ise yüzde 12,2 olduğunu açıkladı.

Haber Merkezi / TÜİK’in açıkladığı verilere göre, Ocak ayında istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre tarım sektöründe 366 bin kişi, sanayi sektöründe 14 bin kişi, hizmet sektöründe 451 bin kişi artarken inşaat sektöründe 9 bin kişi azaldı. İstihdam edilenlerin yüzde 18,6’sı tarım, yüzde 21,1’i sanayi, yüzde 5,8’i inşaat, yüzde 54,5’i ise hizmet sektöründe yer aldı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ocak 2021 işsizlik verilerini açıkladı. TÜİK’in yaptığı açıklama şöyle;

Hanehalkı İşgücü Araştırması’nda 2021 Ocak ayından itibaren, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile eş zamanlı olarak; Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 19. Çalışma İstatistikçileri Konferansı (ICLS) kararlarına ve ilgili AB tüzüğüne uyum sağlamak amacıyla yeni düzenlemelere geçilmiştir.

19. ICLS ile birlikte işgücü piyasasındaki gelişmeleri daha iyi takip edebilmek amacıyla, istihdam ve işsizliğe ek olarak tamamlayıcı göstergeler tanımlanmıştır. AB İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayımlanmakta olan bu tamamlayıcı göstergelere bültende yer verilmeye başlanmıştır.

Üçer aylık hareketli ortalamalar olarak aylık yayımlanan işgücü istatistikleri, 2021 Ocak ayından itibaren bağımsız aylık tahminler olarak yayımlanacaktır. Yeni düzenlemelere ilişkin ayrıntılı bilgiye ekteki metodolojik dokümandan ulaşılabilir.

İşsizlik oranı yüzde 12,2

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2021 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre bin kişi azalarak 3 milyon 861 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,4 puanlık azalış ile yüzde 12,2 seviyesinde gerçekleşti.

İstihdam edilenlerin sayısı 2021 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 822 bin kişi artarak 27 milyon 706 bin kişi, istihdam oranı ise 1,2 puanlık artış ile yüzde 43,8 oldu.

İşgücü 2021 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 821 bin kişi artarak 31 milyon 567 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 1,2 puanlık artış ile yüzde 49,9 olarak gerçekleşti.

Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 24,7

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,7 puanlık azalışla yüzde 24,7, istihdam oranı 0,5 puan artarak yüzde 30,1 oldu. Bu yaş grubunda işgücüne katılma oranı ise bir önceki aya göre 0,2 puan artarak yüzde 39,9 seviyesinde gerçekleşti.

Ocak ayında istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre tarım sektöründe 366 bin kişi, sanayi sektöründe 14 bin kişi, hizmet sektöründe 451 bin kişi artarken inşaat sektöründe 9 bin kişi azaldı. İstihdam edilenlerin yüzde 18,6’sı tarım, yüzde 21,1’i sanayi, yüzde 5,8’i inşaat, yüzde 54,5’i ise hizmet sektöründe yer aldı.

Atıl işgücü oranı yüzde 29,1

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2021 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 0,7 puan artarak yüzde 29,1 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %19,7 iken, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 22,5 olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmamış işsizlik oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 0,7 puan azalarak yüzde 13,4 oldu. İşsiz sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 226 bin kişi azalarak 4 milyon 194 bin kişi olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmamış istihdam oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 0,6 puan azalarak yüzde 42,9 oldu. İstihdam edilenlerin sayısı 162 bin kişi artarak 27 milyon 115 bin kişi oldu.

Mevsim etkisinden arındırılmamış işgücüne katılma oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 1,1 puan azalarak yüzde 49,5 oldu. İşgücüne katılan sayısı 64 bin kişi azalarak 31 milyon 309 bin kişi olarak gerçekleşti.

Ocak ayında sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların toplam çalışanlar içindeki payını gösteren kayıt dışı çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre 3,6 puan azalarak yüzde 28,0 olarak gerçekleşti. Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 5,1 puan azalarak yüzde 16,8 oldu.

Paylaşın

Altın fiyatları yatay seyir izliyor

Ons altın, haftanın başından bu yana yüzde 0,78 yükseliş kaydederek 1.713 dolar seviyesinden işlem görürken, Türk Lirası’nın Dolar karşısında değerlenmesiyle birlikte altın fiyatları küresel altın fiyatlarındaki yükselişten ziyade 420 TL civarında seyrediyor.

Haber Merkezi / Altın, ABD Hazine tahvili faizlerinin yükselmesiyle beraber son 9 ayın en düşük seviyesine geriledikten sonra doların zayıflaması ve faizlerin düşmesiyle birlikte son iki aydaki en büyük yükselişini kaydetti. Ons altın, 1.713 dolar seviyesinden işlem görüyor.

Küresel olarak Doların zayıflaması Türk Lirası’nın değerlenmesini sağlarken gram altın da küresel altın fiyatlarındaki yükselişten ziyade Dolar/TL’deki düşüşü takip ederek 420 TL civarında seyrediyor.

Dolar ve Euro

Haftaya yükselişle başladıktan sonra dün yüzde 2 civarı gerileyen Dolar/TL, hafta ortasında sakin bir seyir izliyor. Dün 7,60’ın hemen altında kapanan Dolar/TL, bugün 7,64’ten işlem görüyor. Euro/TL ise 9,08’de seyrediyor.

ABD tahvil getirilerinde yukarı yönlü hareketlerin etkisiyle 12 işlem gününde 6,90 seviyelerinden yüzde 13 yükselen dolar/TL, 7,78’in üzerini görmüştü.

Paylaşın

CHP’li Ağbaba: Türkiye, Avrupa’nın köle pazarına döndü!

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat)’ın açıkladığı “2021 yılı asgari verilerine” göre Türkiye’nin Avrupa Birliği ülkeleri arasında asgari ücretin en düşük olduğu sondan ikinci ülke olmaya devam ettiğini belirterek, “Türkiye’de işgücü piyasasını Avrupa’nın köle pazarına dönüştüren AKP anlayışı, Avrupa’ya ‘bize yatırım yapın, işçilik Çin’den ucuz’ diye yalvarıyor ama buna rağmen yabancı yatırımcıyı ülkeye çekemiyor” dedi.

Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat)’ın açıkladığı “2021 yılı asgari verilerini” değerlendiren CHP’li Ağbaba, asgari ücretteki artışın zamlar ve enflasyon karşısında erdiğini ifade ederek şu ifadeleri kullandı;

“Türkiye’de asgari ücret, yıl sonunda yapılan artış sonrası brüt 3.577 lira, net 2.825 lira olarak yükseltildi. Bugünkü kurla baktığımızda asgari ücret brüt 420 Euro, net 331 Euro ediyor. Enflasyon ve vergi zamlarında Avrupa lideri olan Türkiye, 420 Euro ücretle en düşük asgari ücret sıralamasında liderliğe oynamaya devam ediyor. AB İstatistik Ofisi’nin verilerine göre tüm Avrupa’da salgın sonrası asgari ücretin alım gücünde önemli artış görülürken Türkiye’de asgari ücret artışı daha cebe girmeden zamlar ve enflasyon karşısında eridiğini görüyoruz. Avrupa dışında ABD’de asgari ücret brüt 1024 Euro olarak açıklandı. Türkiye’nin asgari ücrette karşılaştırma yapılamayacak kadar kötü durumda olduğunu görüyoruz. Asgari ücret sıralamasında sondan ikinci olan Türkiye’nin ayrıca ‘en yüksek enflasyon sıralamasında’ da açık ara Avrupa birincisi olduğunu unutmamak gerekiyor.

Asgari ücret 5 yılda 92 Euro eridi!

Asgari ücret sıralamasında Romanya, Çekya, Estonya, Polonya gibi ülkelerin yanı sıra krizdeki Yunanistan ve İspanya bile ülkemizin çok önünde, çalışanına kat be kat daha fazla asgari ücret veriyor. Macaristan çalışanına 442 Euro, Romanya 458 Euro, Polonya 614 Euro, Yunanistan 758 Euro, İspanya 1108 Euro asgari ücret veriyor. Bir tek Bulgaristan dışında, diğer tüm Avrupa ülkeleri Türkiye’ye fark atmış durumda. Brüt olarak değil, net olarak ücret hesapladığımızda rakamlar daha da kötü hale geliyor. Asgari ücretten vergi alan, zam ve enflasyon karşısında bu kadar güçsüz bırakan başka bir ülke yok. Ayrıca yıllara göre baktığımızda da asgari ücretin 5 yılda 92 Euro eridiğini görüyoruz. Bu rakamlar, ‘Avrupa bizi kıskanıyor’ diyenlerin Türkiye’de işgücü piyasasını içler acısı tablosunu ortaya koyuyor.

Türkiye, köle pazarına döndü!

Türkiye’de işgücü piyasasını Avrupa’nın köle pazarına dönüştüren AKP anlayışı, Avrupa’ya ‘bize yatırım yapın, işçilik Çin’den ucuz’ diye yalvarıyor ama buna rağmen yabancı yatırımcıyı ülkeye çekemiyor. İmalat sanayide saatlik işçi maliyetiyle Türkiye yine Avrupa’da liderliğe oynuyor. Eurostat’ın verilerinde yine çalışma saati bakımından Türkiye’nin Avrupa lideri olduğu da dikkatten kaçmamalıdır. İşçilerimiz 1800’ler Avrupası’nda olduğu gibi uzun saatler boyu, iş kazasına karşı koruması olmadan, güvencesiz ve sudan ucuz gelirle çalıştırılmaktadır. İktidarın ‘azami kölelik, asgari sefalet’ anlayışını değiştirmek de bizlere nasip olacaktır.

CHP’li Ağbaba, Avrupa’da 2021 yılı asgari ücretini de paylaştı.

Paylaşın

8 aylık dış ticaret açığı 20.6 milyar dolar!

2019 Ocak – Ağustos döneminde ihracat yüzde 2.6 artışla 111 milyar 38 milyon dolar, ithalat yüzde 16.4 azalışla 131 milyar 939 milyon dolar oldu. 8 aylık dönemde dış ticaret açığı ise yüzde 58.2 azalarak 20 milyar 581 milyon dolara geriledi.

Dış ticaret açığı, ağustos ayında ise 2.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2.5 milyar dolarlık dış ticaret açığı piyasa beklentileri çerçevesinde gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verileri açıklandı. Açıklanan veriler şöyle;

Dış ticaret açığı yüzde 1,2 arttı

Ağustos ayında dış ticaret açığı yüzde 1,2 artarak 2 milyar 500 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2018 Ağustos ayında yüzde 83,3 iken, 2019 Ağustos ayında yüzde 83,4 olarak gerçekleşti.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat yüzde 1,5 azaldı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2019 Ağustos ayında bir önceki aya göre ihracat yüzde 1,5 azaldı, ithalat yüzde 0,4 arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2019 yılı Ağustos ayında önceki yılın aynı ayına göre ihracat yüzde 0,8, ithalat yüzde 0,2 azaldı.

En fazla ihracat yapılan ülke Almanya

Almanya’ya yapılan ihracat 2019 Ağustos ayında 1 milyar 118 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla 1 milyar 26 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 641 milyon dolar ile Irak ve 617 milyon dolar ile ABD takip etti. Rusya’dan yapılan ithalat, 2019 yılı Ağustos ayında 2 milyar 30 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla 1 milyar 422 milyon dolar ile Çin, 1 milyar 271 milyon dolar ile Almanya ve 823 milyon dolar ile ABD izledi.

Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı yüzde 3,1

Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.3 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Ağustos ayında ISIC Rev.3’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı yüzde 95,3’tür. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı yüzde 3,1’dir. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı yüzde 75,1’dir. Ağustos ayında yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 14,3’tür.

Genel ticaret sistemine göre ihracat 13 milyar 161 milyon dolar

Genel ticaret sistemine göre ihracat 2019 yılı Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,8 artarak 13 milyar 161 milyon dolar, ithalat ise 15 milyar 566 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 84,5 oldu.

Paylaşın

Gelir eşitsizliği en fazla İstanbul’da

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, gelir eşitsizliğinin en yüksek ölçüldüğü yer 8.6 ile İstanbul olurken, İstanbul’u 7.2 ile Tekirdağ, Edirne, Kırklareli ve 7.1 Adana, Mersin izledi.

Verilere göre, Türkiye’de ortalama yıllık eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri, 2018’de 24 bin 199 lira olarak hesaplandı.

Açıklanan verilere göre, ortalama yıllık eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert gelirinin en düşük olduğu bölgeler ise 10 bin 965 lirayla ‘Van, Muş, Bitlis, Hakkari’, 11 bin 204 lirayla ‘Mardin, Batman, Şırnak, Siirt’, 11 bin 357 lirayla ‘Şanlıurfa, Diyarbakır’ olarak sıralandı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2018 yılı gelir ve yaşam koşulları araştırması bölgesel sonuçlarını açıkladı. TÜİK’in açıkladığı sonuçlar şöyle:

En yüksek gelir TR10 (İstanbul)

Türkiye’de ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 2018 yılında 24 bin 199 TL iken, İBBS 2. Düzey bölgeleri itibarıyla en yüksek olduğu bölge, 34 bin 912 TL ile TR10 (İstanbul) Bölgesi oldu. Bu bölgeyi, 29 bin 952 TL ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) Bölgesi ve 29 bin 847 TL ile TR51 (Ankara) Bölgesi izledi.

Ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirinin en düşük olduğu bölgeler ise 10 bin 965 TL ile TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari), 11 bin 204 TL ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve 11 bin 357 TL ile TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) şeklinde sıralandı.

Gelir eşitsizliği en düşük bölge TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli)

Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade etmektedir.

Gini katsayısı Türkiye’de 2018 yılı itibarıyla 0,408 iken, bu değerin en düşük olduğu bölgeler; 0,305 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli), 0,308 ile TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın) ve 0,313 ile TRA1 (Erzurum, Erzincan, Bayburt) bölgeleri oldu.

Gini katsayısının en yüksek olduğu bölgeler ise 0,444 ile TR10 (İstanbul), 0,402 ile TR62 (Adana, Mersin) ve 0,401 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) oldu.

P80/P20 oranı en yüksek bölge TR10  (İstanbul)

P80/P20 oranı, en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik grubun gelirinin en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun gelirine oranı şeklinde hesaplanmaktadır. Buna göre 2018 yılında Türkiye’deki en zengin yüzde 20’lik grubun geliri en yoksul yüzde 20’lik grubun gelirinin 7,8 katı oldu.

P80/P20 oranının en yüksek olduğu bölgeler; 8,6 ile TR10 (İstanbul), 7,2 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) ve 7,1 ile TR62 (Adana, Mersin) oldu. Bu oranın en düşük olduğu bölgeler ise 4,5 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli), TRA1 (Erzurum, Erzincan, Bayburt), TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın), 5 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis) ve 5,1 ile TR32 (Aydın, Denizli, Muğla), TR33 (Manisa, Afyon, Kütahya, Uşak) ve TR42 (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova) bölgeleri oldu.

Göreli yoksulluk oranı en düşük bölge TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis)

Her bölge için eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si temelinde hesaplanan yoksulluk sınırına göre, gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; yüzde 13,5 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli), yüzde 12,7 ile TR10 (İstanbul) ve TR62 (Adana, Mersin) ve yüzde 12,4 ile TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) oldu.

Göreli yoksulluk oranının en düşük olduğu bölgeler ise yüzde 5 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis), yüzde 7,2 ile TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın) ve yüzde 7,7 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli) bölgeleri şeklinde sıralandı.

Diğer bir yoksulluk sınırı olan medyan gelirin yüzde 60’ı dikkate alınarak hesaplanan gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; yüzde 21 ile TR10 (İstanbul), yüzde 20,4 ile TR62 (Adana, Mersin) ve yüzde 20,1 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) oldu. Bu oranın en düşük olduğu bölgeler ise yüzde 11,9 ile TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın), yüzde 13,2 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve yüzde 13,4 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli) bölgeleri oldu.

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2018 yılı sonuçlarına ilişkin gelir bilgileri, bir önceki takvim yılı olan 2017 yılını referans almaktadır. Gelir hesaplamalarında, haneleri karşılaştırılabilir hale getirmek için hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak elde edilen eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri kullanılmaktadır.

 

 

Paylaşın

Yoksulluk oranı yüzde 13,9’a yükseldi

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,4 puanlık artış ile yüzde 13,9 oldu.

Açıklanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayanların yüzde 27,5’i, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 23,6’sı yoksul iken, bu oran lise altı eğitimlilerde yüzde 12,1, lise ve dengi okul mezunlarında ise yüzde 5,8 oldu. Yükseköğretim mezunları ise yüzde 2,2 ile en düşük yoksulluk oranının gözlendiği grup oldu.

Açıklanan verilere göre; Türkiye’de en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay, geçen yıl bir önceki yıla göre 0.2 puan artarak yüzde 47.6’ya yükseldi. Toplumun en zengin yüzde 20’sinin gelirinin en yoksul yüzde 20’sinin gelirine oranı 7.5’ten 7.8’e çıktı.

TÜİK, 2018 yılına ilişkin ‘Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ sonuçlarını açıkladı. Açıklanan ‘Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ verileri şöyle;

En yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 0,2 puan artarak yüzde 47,6’ya yükselirken, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay 0,2 puan azalarak yüzde 6,1’e düştü. Toplumun en zengin yüzde 20’sinin gelirinin en yoksul yüzde 20’sinin gelirine oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı ise 7,5’den 7,8’e yükseldi.

Gini katsayısı 0,408 olarak tahmin edildi

Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1’e yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade etmektedir. Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0,003 puan artış ile 0,408 olarak tahmin edildi.

Ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 24 bin 199 TL oldu

Türkiye’de ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri bir önceki yıla göre yüzde 12,2 artarak 21 bin 577 TL’den 24 bin 199 TL’ye yükseldi.

Toplam gelirden en yüksek payı yüzde 48,5 ile maaş ve ücret gelirleri aldı

Toplam eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirleri içerisinde en yüksek payı, yüzde 48,5 ile bir önceki yıla göre 0,4 puan azalan maaş ve ücret gelirleri aldı. İkinci sırayı yüzde 20,1 ile önceki yıla göre 0,4 puanlık artış gösteren sosyal transfer gelirleri alırken üçüncü sırayı yüzde 18,8 ile 2017 yılına göre 0,8 puan azalan müteşebbis gelirleri aldı.

Tarım gelirlerinin müteşebbis geliri içindeki payı 2017 yılına göre 1,4 puan artarak yüzde 22,9 olurken, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı önceki yıla göre 0,4 puan azalarak yüzde 91 olarak gerçekleşti.

Göreli yoksulluk oranı yüzde 13,9 oldu

Toplumun genel düzeyine göre belli bir sınırın altında gelire sahip olan bireyler göreli anlamda yoksul sayılmaktadır. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,4 puanlık artış ile yüzde 13,9 oldu. Medyan gelirin yüzde 60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre ise yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,1 puan artarak yüzde 21,2 olarak gerçekleşti.

Hanehalkı tiplerine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; tek kişilik hanehalklarının yoksulluk oranının bir önceki yıla göre 1,4 puan artarak yüzde 9,6, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranının 0,4 puan artarak yüzde 12,9, en az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranının ise 0,9 puan artarak yüzde 18,8 olduğu görüldü.

Okur-yazar olmayanların yüzde 27,5’i, yükseköğretim mezunlarının %2,2’si yoksul

Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayanların yüzde 27,5’i, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 23,6’sı yoksul iken, bu oran lise altı eğitimlilerde yüzde 12,1, lise ve dengi okul mezunlarında ise yüzde 5,8 oldu. Yükseköğretim mezunları ise yüzde 2,2 ile en düşük yoksulluk oranının gözlendiği grup oldu.

Sürekli yoksulluk oranı yüzde 12,7 oldu 

Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60’ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2017 yılında sürekli yoksulluk oranı yüzde 14 iken 2018 yılında bu oran yüzde 12,7 oldu.

Kendilerine ait bir konutta yaşayanların oranı yüzde 59 oldu

Nüfusun yüzde 59’u kendilerine ait bir konutta otururken, yüzde 39,6’sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu, yüzde 36,2’si sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçevesi ve yüzde 24,8’i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlar yaşadı.

Taksit ödemeleri veya borçları olanların oranı yüzde 70,4 oldu

Nüfusun, yüzde 70,4’ü konut alımı ve konut masrafları dışında taksit ödemeleri veya borçları olduğunu, yüzde 58,3’ü evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını karşılayamadığını ve yüzde 11,5’i konut masraflarının hanelerine çok yük getirdiğini beyan etti.

Maddi yoksunluk oranı yüzde 26,5 oldu

Finansal sıkıntıda olma durumunu ifade eden maddi yoksunluk; çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile beklenmedik harcamalar, evden uzakta bir haftalık tatil, kira, konut kredisi, borç ödemeleri, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek ve evin ısınma ihtiyacının ekonomik olarak karşılanamama durumu ile ilgili hanehalklarının algılarını yansıtmaktadır.

Yukarıda belirtilen dokuz maddenin en az dördünü karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan ciddi maddi yoksunluk oranı 2017 yılında yüzde 28,7 iken 2018 yılında 2,2 puan düşerek yüzde 26,5 olarak gerçekleşti.

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2018 yılı sonuçlarına ilişkin gelir bilgileri, bir önceki takvim yılı olan 2017 yılını referans almaktadır. Gelir hesaplamalarında, haneleri karşılaştırılabilir hale getirmek için hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak elde edilen eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri kullanılmaktadır.

Paylaşın

Perakende satışları Temmuz’da yüzde 1.5 azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, perakende satış hacmi, temmuzda bir önceki aya göre yüzde 1.5 azaldı.

Açıklanan veriler göre, Temmuzda, gıda dışı satışlar yüzde 2.8, otomotiv yakıtı satışları yüzde 0.3 azaldı.

TÜİK, Temmuz ayına ilişkin perakende satış hacmi endekslerini açıkladı. TÜİK’in açıkladığı perakende satış hacmi endeksi verileri şöyle:

Perakende satış hacmi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,7 azaldı

Takvim etkilerinden arındırılmış sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2019 yılı Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,7 azaldı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 1, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 4,5, otomotiv yakıtı satışları %5 azaldı.

Perakende satış hacmi bir önceki aya göre yüzde 1,5 azaldı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2019 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 1,5 azaldı. Aynı ayda gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 2,8, otomotiv yakıtı satışları yüzde 0,3 azalırken, gıda, içecek ve tütün satışları ise aynı seviyede kaldı.

Perakende ciro bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,2 arttı

Takvim etkilerinden arındırılmış cari fiyatlarla perakende ciro 2019 yılı Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,2 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 18, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 13,7, otomotiv yakıtı satışları yüzde 5,8 arttı.

Perakende ciro bir önceki aya göre yüzde 0,8 arttı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış cari fiyatlarla perakende ciro 2019 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 0,8 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 1,8, otomotiv yakıtı satışları yüzde 2,8 artarken, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 0,5 azaldı.

Paylaşın