‘Mahsa Amini’ Protestolarında Can Kaybı 185’e Yükseldi

İran’da ‘tesettüre uygun olmayan’ giyimi gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümü sonrası başlayan protestolarda can kaybı 185’e yükseldi.

Binlerce kişinin çeşitli şekillerde yaralandığı protestolarda çok sayıda kişi de gözaltına alındı. Hükümet karşıtı sloganlar atan, ilk kez dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’i doğrudan hedef alan ve ‘devrilmesini’ isteyen göstericiler “Diktatöre ölüm” sloganları attı.

Göstericiler, İslam Devrimi’nin gerçekleştiği 1979 yılından bu yana dayatılan zoraki dini kıyafet uygulamasını protesto etmek için başörtülerini çıkararak yaktı.

Bu arada sosyal medyada, pazar günü İran genelinde onlarca şehirde protestoların devam ettiğini gösteren videolar paylaşıldı. Videolarda güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz, cop ve gerçek mühimmat kullandığı, ancak buna rağmen üniversitelerin yanı sıra lise öğrencilerinin de sokaklara çıktığı görülüyor.

Güvenlik personelinin kalabalığı dağıtmak için motosikletlerini göstericilerin üzerine sürdüğü yer alıyor. Tahran yönetimi ise gösterilerden ABD dahil ‘dış güçleri’ sorumlu tutmaya devam ediyor.  Ayrıca yönetim, gerçek mermi kullanıldığı yönündeki suçlamaları reddediyor.

İran’da Kürt nüfusun ağırlıkta olduğu şehirlerde gösteriler yoğun şekilde devam ediyor. Can kaybının en yüksek olduğu yer ise Sünni nüfusun ağırlıkta olduğu Sistan Belücistan eyaleti olarak öne çıkıyor.  Gösterilere kadınlar ve genç kızlar öncülük ediyor. Ülke genelinde sık sık internet kesintileri yaşanıyor.

İran’da kadınlara nasıl muamele yapılıyor?

İran, Afganistan’daki Taliban rejimi dışında kamusal alanda başörtüsü takmayı zorlayan tek ülke.

İranlı kadınların eğitime tam erişimi var, ev dışında çalışıyor ve kamu görevlerinde bulunuyorlar. Ancak, başörtüsü takmanın yanı sıra uzun, bol elbiseler de dahil olmak üzere halka açık yerlerde “mütevazı” giyinmeleri gerekiyor. Evli olmayan erkek ve kadınların birbirine yakın durması ve teması yasak.

1979 İslam Devrimi’nden sonraki günlere dayanan kurallar, “devletin her kademesinde yolsuzluk ve rüşvet gibi durumların aleniyet kazandığı ülkede” ahlak polisi tarafından uygulanıyor.

Resmi olarak Rehberlik Devriyesi olarak bilinen bu birimler, halka açık alanlarda geziyor ve hem erkeklerden hem de kadınlardan oluşuyor.

Uygulama, bir noktada ahlak polisini aşırı saldırgan olmakla suçlayan ve nispeten ılımlı olan eski Cumhurbaşkanı Hassan Ruhani döneminde yumuşatıldı. 2017 yılında kadınların kıyafet kurallarını ihlal ettikleri için tutuklanmayacağı sadece uyarılacağı açıklandı.

Ancak geçen yıl seçilen sert görüşlü Reisi yönetiminde, ahlak polisinin ajanları farklı bir uygulamaya geçti.

BM insan hakları ofisi, son aylarda genç kadınların yüzlerine tokat atıldığını, coplarla dövüldüklerini ve polis araçlarına alındıklarını söylüyor.

Ne olmuştu?

İran’ın Sakız kentinden başkent Tahran’a akrabalarını ziyarete gelen genç kadın erkek kardeşinin kullandığı aracı durduran ahlak polisince gözaltına alınmıştı. Kardeşine, nasihat edilip serbest bırakılacağı söylenerek götürülen genç kadının, gözaltına alındıktan iki saat sonra komaya girdiği ve kaldırıldığı hastanede öldüğü ortaya çıktı.

Devlet televizyonu Amini’nin dövüldüğü iddialarını yalanlayarak, polisin genç kadını “nasihat etmek ve eğitmek” üzere karakola götürdüğünü ve orada kalp krizi geçirdiğini söyledi. Akrabaları, kadının herhangi bir kalp rahatsızlığı olduğunu yalanladı.

Devlet televizyonu bir polis karakolunda Amini olduğu söylenen bir kadının oturduğu koltuktan bir yetkiliyle konuşmak üzere kalktıktan sonra yere düştüğünü gösteren güvenlik kamerası kayıtları yayınladı. Ancak görüntülerden kadının Amini olduğu doğrulanamadı.

Amini’nin dövülerek öldürüldüğü yolunda sosyal medyada yayılan iddialarını reddeden Tahran emniyeti açıklamasında, “Ayrıntılı araştırmalara göre, Amini’nin araca alınması sonrasında ve tutulduğu karakolda fiziksel bir temas olduğunu” reddetti.

Ancak, İran’ın yarı resmi Fars haber ajansı, Mahsa Amini’nin ahlak polisince dövülmesi nedeniyle komaya girdiğini duyurdu.

Şu ana kadar Tahran, Senendec, Kerec, Tebriz, Meşhed, Kiş, Kirman, Yezd, Reşt, Bender Abbas, Abadan, Kirmanşah, Erdebil, İsfahan, Urumiye, Kazvin, Zencan, İlam, Mazenderan, Hemedan başta olmak üzere birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Birçok noktada eylemciler ile güvenlik güçleri arasında şiddetli arbede yaşandı.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir