Daha Sağlıklı Gözler İçin 8 Besin

Görme yeteneğiniz beş duyunuzdan muhtemelen en önemlisidir. Göz sağlığı genel sağlıkla el ele gider, ancak birkaç besin maddesi gözleriniz için özellikle çok önemlidir. Bu besinler göz fonksiyonunun korunmasına yardımcı olur.

Haber Merkezi / Ayrıca bu besinler gözlerinizi zararlı ışığa karşı korur ve yaşa bağlı dejeneratif hastalıkların gelişimini azaltır. İşte gözlerinize fayda sağlayan 8 besin.

1. A vitamini;

A vitamini eksikliği dünyadaki körlüğün en yaygın nedenlerinden biridir. Bu vitamin, gözlerinizin fotoreseptörler olarak da bilinen ışık algılayan hücrelerini korumak için gereklidir.

Yeterince A vitamini tüketmiyorsanız, eksikliğinizin şiddetine bağlı olarak gece körlüğü, kuru gözler ve hatta daha ciddi durumlarla karşılaşabilirsiniz.

A vitamini sadece hayvansal kaynaklı gıdalarda bulunur. En zengin A vitamini kaynakları arasında karaciğer, yumurta sarısı ve süt ürünleri bulunur.

Bununla birlikte, bazı meyve ve sebzelerde yüksek miktarda bulunan provitamin A karotenoidleri adı verilen antioksidan bitki bileşiklerinden de A vitamini alabilirsiniz.

Provitamin A karotenoidleri, insanların ortalama A vitamini ihtiyacının yaklaşık yüzde 30’unu karşılar. Bunların en etkilisi, lahana, ıspanak ve havuçta yüksek miktarda bulunan beta-karotendir.

2 ve 3) Lutein ve Zeaksantin;

Lutein ve zeaksantin, maküler pigmentler olarak bilinen sarı karotenoid antioksidanlardır. Göz kürenizin arka duvarındaki ışığa duyarlı hücrelerin bir tabakası olan retinanızın orta kısmı olan makulada yoğunlaşırlar.

Lutein ve zeaksantin, doğal bir güneş kremi işlevi görür. Gözlerinizi zararlı mavi ışığa karşı korumada merkezi bir rol oynadıkları düşünülmektedir. Çalışmalar, lutein ve zeaksantin alımının retinanızdaki seviyeleriyle orantılı olduğunu göstermektedir.

Lutein ve zeaksantin genellikle gıdalarda birlikte bulunur. Ispanak, pazı, lahana, maydanoz, antep fıstığı ve yeşil bezelye en iyi kaynaklar arasındadır. Dahası, yumurta sarısı, tatlı mısır ve kırmızı üzüm de lutein ve zeaksantin bakımından yüksek olabilir.

Aslında, yumurta sarısı, yüksek yağ içeriği nedeniyle en iyi kaynaklardan biri olarak kabul edilir. Karotenoidler yağ ile yenildiğinde daha iyi emilir, bu nedenle yapraklı sebze salatanıza biraz avokado veya sağlıklı yağlar eklemek en iyisidir.

4. Omega-3 Yağ Asitleri;

Uzun zincirli omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA göz sağlığı için önemlidir. DHA, göz fonksiyonunun korunmasına yardımcı olabileceği retinada yüksek miktarlarda bulunur. Bebeklik döneminde beyin ve göz gelişimi için de önemlidir. Bu nedenle, DHA eksikliği özellikle çocuklarda görmeyi bozabilir.

Kanıtlar ayrıca omega-3 takviyeleri almanın kuru göz hastalığı olanlara fayda sağlayabileceğini gösteriyor. Göz kuruluğu olan kişilerde yapılan bir araştırma, üç ay boyunca günlük EPA ve DHA takviyesi almanın gözyaşı sıvısı oluşumunu artırarak kuru göz semptomlarını önemli ölçüde azalttığını ortaya koymuştur.

Omega-3 yağ asitleri ayrıca diğer göz hastalıklarını önlemeye yardımcı olabilir. Diyabetli orta yaşlı ve yaşlı yetişkinlerde yapılan bir araştırma, günde en az 500 mg uzun zincirli omega-3 almanın diyabetik retinopati riskini azaltabileceği bulundu.

Aksine, omega-3 yağ asitleri AMD için etkili bir tedavi değildir. EPA ve DHA’nın en iyi beslenme kaynağı yağlı balıklardır. Ek olarak, balık veya mikroalglerden elde edilen omega-3 takviyeleri yaygın olarak bulunur.

5. Gama-Linolenik Asit;

Gama-linolenik asit (GLA), modern diyette küçük miktarlarda bulunan bir omega-6 yağ asididir. Diğer birçok omega-6 yağ asidinin aksine, GLA’nın anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğu görülmektedir.

GLA’nın en zengin kaynakları, çuha çiçeği yağı ve yıldız çiçeği yağıdır. Bazı kanıtlar, çuha çiçeği yağı almanın kuru göz hastalığının semptomlarını azaltabileceğini düşündürmektedir.

Bir randomize kontrollü çalışma, kuru gözlü kadınlara 300 mg GLA ile günlük bir çuha çiçeği yağı dozu verdi. Çalışma, semptomlarının 6 aylık bir süre içinde düzeldiğini kaydetti.

6. C vitamini;

Gözleriniz yüksek miktarda antioksidan gerektirir, diğer birçok organdan daha fazla. Göz sağlığındaki rolüne ilişkin kontrollü çalışmalar eksik olsa da, antioksidan C vitamininin özellikle önemli olduğu görülmektedir.

C vitamini konsantrasyonu, gözün sulu mizahında diğer vücut sıvılarından daha yüksektir. Sulu mizah, gözünüzün en dış kısmını dolduran sıvıdır. Sulu mizahtaki C vitamini seviyeleri, diyet alımı ile doğru orantılıdır. Başka bir deyişle, takviye alarak veya C vitamini yönünden zengin besinler yiyerek konsantrasyonunu artırabilirsiniz.

Gözlemsel çalışmalar, kataraktı olan kişilerin düşük bir antioksidan durumuna sahip olma eğiliminde olduğunu göstermektedir. Ayrıca, C vitamini takviyesi alan kişilerin katarakt olma olasılığının daha düşük olduğunu belirtiyorlar.

C vitamini gözlerinizde koruyucu bir rol oynuyor gibi görünse de, takviyelerin eksik olmayanlar için ek faydalar sağlayıp sağlamadığı açık değildir. Biber, narenciye, guava , lahana ve brokoli dahil olmak üzere birçok meyve ve sebzede yüksek miktarda C vitamini bulunur.

7. E Vitamini;

E Vitamini, yağ asitlerini zararlı oksidasyondan koruyan yağda çözünen bir antioksidan grubudur. Retinanız yüksek konsantrasyonda yağ asitlerine sahip olduğundan, optimal göz sağlığı için yeterli E vitamini alımı önemlidir.

Şiddetli E vitamini eksikliği retina dejenerasyonuna ve körlüğe yol açabilse de, zaten diyetinizden yeterince alıyorsanız, takviyelerin herhangi bir ek fayda sağlayıp sağlamadığı açık değildir. Bir analiz, günde 7 mg’dan fazla E vitamini tüketmenin yaşa bağlı katarakt riskinizi yüzde 6 oranında azaltabileceğini öne sürüyor.

Buna karşılık, randomize kontrollü çalışmalar, E vitamini takviyelerinin katarakt ilerlemesini yavaşlatmadığını veya önlemediğini göstermektedir. E vitamininin en iyi besin kaynakları arasında badem, ayçiçeği çekirdeği ve keten tohumu yağı gibi bitkisel yağlar bulunur.

8. Çinko;

Gözleriniz yüksek düzeyde çinko içerir. Çinko, bir antioksidan olarak işlev gören süperoksit dismutaz da dahil olmak üzere birçok temel enzimin bir parçasıdır.

Ayrıca retinanızda görsel pigmentlerin oluşumunda rol oynuyor gibi görünüyor. Bu nedenle çinko eksikliği gece körlüğüne neden olabilir.

Bir çalışmada, erken makula dejenerasyonu olan yaşlı yetişkinlere çinko takviyesi verildi. Maküler bozulmaları yavaşladı ve görsel keskinliklerini plasebo alanlara göre daha iyi korudular.

Bununla birlikte, güçlü sonuçlara varılmadan önce daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Doğal beslenmede çinko kaynakları arasında istiridye, et, kabak çekirdeği ve yer fıstığı bulunur.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir