TÜİK’e Göre Eğitim Harcamaları Yüzde 92,5 Arttı

Eğitim harcamaları 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 92,5 artarak 1 trilyon 130 milyar 844 milyon TL oldu. Bir önceki yıla göre eğitim harcamalarının en fazla arttığı eğitim düzeyleri 2023 yılında; yüzde 109,0 ile ilkokul ve yüzde 107,2 ile okul öncesi oldu.

Haber Merkezi / 2023 yılında yapılan eğitim harcamalarının yüzde 83,5’i devlet tarafından finanse edildi. Eğitim harcamaları içerisinde hanehalklarının yaptığı harcamaların payı ise yüzde 7,9 oldu. Öğrenci başına yapılan eğitim harcaması 2022 yılında 25 bin 143 TL iken, 2023 yılında 49 bin 45 TL oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eğitim Harcamaları İstatistikleri 2023 verilerini açıkladı. Açıklanan verilere göre; Eğitim harcamaları 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 92,5 artarak 1 trilyon 130 milyar 844 milyon TL oldu. Bir önceki yıla göre eğitim harcamalarının en fazla arttığı eğitim düzeyleri 2023 yılında; yüzde 109,0 ile ilkokul ve yüzde 107,2 ile okul öncesi oldu.

Eğitim harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki payı 2022 yılında yüzde 3,9 iken, 2023 yılında yüzde 4,3 oldu. Devlet eğitim harcamalarının GSYH içindeki payı ise 2022 yılında yüzde 3,1 iken, 2023 yılında yüzde 3,6 oldu.

Eğitim harcamaları hizmet sunucularına göre değerlendirildiğinde; devlet eğitim kurumlarınca yapılan harcamaların yüzde 34,4’ünü yükseköğretim, yüzde 21,4’ünü ortaöğretim oluşturdu. Özel eğitim kurumlarınca yapılan harcamaların, yüzde 41,4’ü yükseköğretime, yüzde 32,2’si ortaöğretime yapıldı. Türkiye’de 2023 yılında yapılan eğitim harcamalarının yüzde 83,5’i devlet tarafından finanse edildi. Eğitim harcamaları içerisinde hanehalklarının yaptığı harcamaların payı ise yüzde 7,9 oldu.

Öğrenci başına eğitim harcaması 49 bin lirayı aştı

Öğrenci başına yapılan eğitim harcaması 2022 yılında 25 bin 143 TL iken, 2023 yılında 49 bin 45 TL olarak gerçekleşti. Eğitim düzeylerine göre değerlendirildiğinde, 2023 yılında öğrenci başına harcamanın en yüksek olduğu eğitim düzeyi 84 bin 759 TL ile yükseköğretim oldu.

Öğrenci başına toplam eğitim harcaması bir önceki yıla göre yüzde 95,1 arttı. Öğrenci başına eğitim harcamalarının 2023 yılında 2022 yılına göre en fazla artış gösterdiği eğitim düzeyi yüzde 110,5 ile ortaöğretim oldu. Bunu yüzde 106,5 ile okul öncesi takip etti.

Paylaşın

Ekonomistlerden Enflasyon Yorumu: Para Politikası İle Buraya Kadar

TÜİK’in açıkladığı kasım ayı enflasyon verilerini değerlendiren ekonomist Güldem Atabay, “Para politikası ile buraya kadar. Gerisi matematik ve patinaj. Çok üzücü” dedi.

Haber Merkezi / Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise, “Enflasyon Kasım ayında %2,24 arttı. Yılın ilk 11 ayının enflasyonu %42,91’e ulaştı. Aralık’ta %2’lik bir artışla bile yıl sonu %45,8 enflasyonla kapatılacak. Tahminler bir kez daha tutmamış olacak!” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı enflasyon oranlarını açıkladı. Buna göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Ekim ayına göre yüzde 2,24 arttı. Yıllık artış ise yüzde 47,09 olarak kayıtlara geçti.

TÜİK verilerine göre, son bir yılın ortalamaları dikkate alındığında tüketici fiyatları yüzde 60,45, yurt içi üretici fiyatları ise yüzde 42,6 arttı.

Geçen yılın Kasım ayı ile kıyaslandığında fiyatların en fazla arttığı gruplar yüzde 92,49 ile eğitim ve yüzde 74,45 ile konut oldu. En az fiyat artışı ise yüzde 26,24 ile ulaştırma ve yüzde 31,45 ile giyim ve ayakkabıda kaydedildi. Aylık değişimlerde ise en fazla fiyat artışı yüzde 5,1 ile Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yaşandı. Giyim ve ayakkabı grubunda ise Ekim ayı ile kıyaslandığında Kasım’da yüzde 0,25 fiyat düşüşü olduğu kaydedildi.

Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) verilerine göre ise, tüketici fiyatları Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 4,06, geçen yılın Kasım ayına göre de yüzde 86,76 arttı. ENAG’ın geçen ay için hesapladığı yıllık enflasyon ise yüzde 89,77 olarak açıklanmıştı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek enflasyon rakamlarıyla ilgili “Hizmet enflasyonundaki gerileme ve iyileşen enflasyon beklentileri katılıkları azaltmada önemli mesafe katettiğimizi gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.

Ekonomistler sosyal medya hesabından, TÜİK’in kasım ayına ilişkin enflasyon verilerini değerlendirdi.

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu: Enflasyon Kasım ayında %2,24 arttı. Yılın ilk 11 ayının enflasyonu %42,91’e ulaştı. Aralık’ta %2’lik bir artışla bile yıl sonu %45,8 enflasyonla kapatılacak. Tahminler bir kez daha tutmamış olacak!.

Prof. Dr. Mehmet Şişman: Endeksde ağırlığı en yüksek olan gıda ve alkolsüz içecekler fiyat artışları (Kasım %5,10) durdurulmadıkça; enflasyonu düşürmek hâyâl bile değil..Yıl sonu hedefini 3 puan geçtik bile..Enag Kasım %4,06 bu arada Tüik’le fark yine açık (%2,24).

Prof. Dr. Selva Demiralp: Beklenti üzerinde gelen enflasyon rakamı TCMB’nin yakın zamanda bir faiz indirimine gitmesini son derece zorlaştırır.

Ekonomist Banu Kıvcı Tokalı: Kasım TÜFE aylık artış %2,24 (tahminim %2,33 idi). Kritik C ve D çekirdek göstergelerinde aylık artışlar %1,4-1,5 ile sınırlı. Yarın açıklanacak gösterge çekirdek enflasyon verisi de, enflasyonun ana eğiliminde iyileşme görünümünü destekleyecek gibi duruyor.

Prof. Dr. Ali Hakan Kara: Aylık enflasyonun ana trendini (mevsim etkilerinden arındırılmış 9 ayrı çekirdek enflasyon göstergesinin medyanı) %2,5 olarak hesaplıyorum. Yıllıklandırılmış olarak %34,5’e denk geliyor. Veriler henüz parasal gevşemeyi desteklemiyor.

Faiz kararlarında en çok dikkate alınacak gösterge mevsim etkilerinden arındırılmış aylık hizmet enflasyonu. Son iki ayda %3’ün biraz üzerinde seyrediyor. Merkez Bankası bu göstergenin Aralık’ta %3’ün altına ineceğini görürse faiz indirimine mütevazi bir adımla başlayacaktır.

Dr. Burcu Aydın: Kasım ayında tüketici enflasyonu aylık %2,2 (beklenti %1,9) yıllık %47,1 arttı. Kasım enflasyonu Aralıkta faiz indirim imkanını azaltsa da kapı henüz kapanmadı…

Kasım ayında enflasyon gıda grubunun etkisiyle yükseldi. Konut, sağlık gibi temel ihtiyaçlarda da aylık fiyat artışı yüksek oldu. Para politikasının bu alanlara etkisi sınırlıdır. Sorunun çözümü için yapısal politikalar şart…

Prof. Dr. Serap Durusoy: Sadece ücretleri baskilayarak ve sadece vatandaştan fedakarlık bekleyerek enflasyonun düşürülemedigi gerçeği yine karşımızda.

Ekonomist Oğuz Demir: Kasım ayı gıda enflasyonu %5,1! Sadece bir ayda.. Enflasyon düşüyor (!)

Prof. Dr. Ensar Yılmaz: Bir yıl önce yıllık enflasyon %62 civarında, bir yıl sonra %47, sadece 15’lik düşme;bu da koşullar elverişli iken oluşuyor (stabil döviz kuru+düşük ücret+stabil enerji fiyatları); büyük bir başarısızlık,merkez bankası bunu nasıl açıklıyor acaba,beklentiler veya kamu ayağı mı yine.

Doç. Dr. Orhan Karaca: TÜİK-TÜFE kasım ayı enflasyonu %2.2 çıktı. İTO-ÜGE’den 0.9 puan yani epeyce düşük. Yıllık TÜFE ise %47.1’e indi. TCMB’nin önceki sözleri geçerliyse buradan faiz indirimi çıkmaz gibi görünüyor. Ama son açıklamalarında bu sözleri unutmak ister gibiydi. Bakalım göreceğiz.

Prof. Dr. Fatih Özatay: Faiz indirim olasılığı arttı. Kasım enflasyonu %2,24. Mevsim etkisinden arındırılmış (MEA) da bu civarda (sadece manşetten yapılan bir hesaplama) % 14 hedefi ile uyumlu enflasyon (MEA) %1,5 idi. %21 ile uyumluyu %2,25 alabiliriz. Enflasyon beklentilerindeki düşüşe (düzey yüksek olsa da) ve tüketim harcamalarının bir çeyrek öncesine göre azalmakta olduğuna da dikkat. Not: Alaattin Aktaş ile birlikte trenle Eskişehir’e gidiyoruz. O aynı fikirde değil.

Ekonomist Güldem Atabay: Para politikası ile buraya kadar. Gerisi matematik ve patinaj. Çok üzücü.

Ekonomist Murat Sağman: TÜİK Kasım ayında enflasyon aylık %2,24, yıllık %47,09 olarak açıkladı. İTO’da aylık yüzde 3,1 yıllık yüzde 58 olarak açıkladı. ENAG verilerine göre ise Kasım ayında enflasyon aylık yüzde 4,06, yüzde 86,76 olarak gerçekleşti. Hep söylediğimiz gibi aynı ülke, aynı ürünler, aynı üreticiler, aynı tüketiciler fakat ayrı oranlar.

Paylaşın

Üretici Enflasyonu Yüzde 29,47’ye Geriledi

Yurt dışı üretici enflasyonu, kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,66, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 28,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 29,47 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 42,60 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE) Kasım 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Yurt dışı üretici enflasyonu, kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,66, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 28,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 29,47 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 42,60 arttı.

Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %38,01 artış, imalatta yüzde 31,31, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 4,65 ve su temininde yüzde 42,11 arttı.

Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında yüzde 29,40, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 37,15, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 40,30, enerjide yüzde 8,15 ve sermaye mallarında yüzde 30,94 arttı.

Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,15, imalatta yüzde 1,07, elektrik ve su temininde yüzde 1,14 arttı. Gaz üretimi ve dağıtımında ise yüzde 3,58 azaldı.

Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında yüzde 0,64, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 1,0, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 2,21 ve sermaye mallarında yüzde 0,62 arttı. Enerjide yüzde 2,32 azaldı.

Paylaşın

Türkiye Ekonomisi Teknik Resesyona Girdi; Şimşek’e Göre Her Şey Yolunda

Türkiye ekonomisi 2024 yılının üçüncü çeyreğinde, yıllık bazda yüzde 2,1 büyüme gösterdi. Ekonominin bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,2 küçüldüğü görüldü. Yılın ikinci çeyreğinde de aynı ölçekte bir düşüş yaşanması ekonominin teknik resesyona girdiğini teyit etti.

Teknik resesyon, “üst üste iki çeyrek GSYH’de küçülme yaşanması” olarak ifade ediliyor. Türkiye’de ikinci ve üçüncü çeyrekte GSYH’de yaşanan yüzde 0,2 daralma da teknik resesyona işaret ediyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Dezenflasyon sürecinde büyüme, öngörülerimiz doğrultusunda ılımlı ve dengeli seyrediyor” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2024’ün üçüncü çeyreğinin (Temmuz – Eylül dönemi) Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) verilerini açıkladı. Euronews Türkçe’nin aktardığına göre, Türkiye ekonomisinin Temmuz – Eylül döneminde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,2 küçüldüğü görüldü. Yılın ikinci çeyreğinde de aynı ölçekte bir düşüş yaşanması ekonominin teknik resesyona girdiğini teyit etti.

Türkiye, Nisan – Haziran dönemindeki yüzde 2,4’lük büyümenin ardından üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 2,1 büyüme kaydetti. Hane halkı tüketimi bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 oranında daralırken, kamu tüketimi ise yüzde 0,4 oranında azaldı. Bir önceki yıla kıyasla hane halkı tüketimi yüzde 3,1 artarken devlet tüketimi yüzde 0,9 azaldı.

Teknik resesyon nedir?

Teknik resesyon, “üst üste iki çeyrek GSYH’de küçülme yaşanması” olarak ifade ediliyor. Türkiye’de ikinci ve üçüncü çeyrekte GSYH’de yaşanan yüzde 0,2 daralma da teknik resesyona işaret ediyor.

Resesyonla ilgili durumda bazı ülkelerde büyüme görülürken de resesyon etkileri görülebiliyor. TÜİK’in açıkladığı üçüncü çeyrek verilerine göre, Türkiye ekonomisinin aynı zamanda yıllık bazda yüzde 2,1 artış gösterdiği belirtiliyor. Ancak hem yıllık bazda büyüme görülürken, iki çeyrek üst üste küçülme görülmesi teknik resesyonu ortaya çıkarıyor.

Capital Economics’ten Gelişmekte Olan Avrupa Ekonomisti Nicholas Farr, “Merkez Bankası geçen haftaki toplantısında iç talebin yavaşladığını düşündüğünü belirtti ve bugünkü veriler de bu görüşü destekliyor,” dedi.

“Bu durum Merkez Bankası’nın aralık ayındaki toplantısında faiz indirimine gidebileceği beklentilerini artırabilir” diyen Farr, ancak bunun “aceleci davranmak” olacağı değerlendirmesinde bulundu. Farr, faiz indirimlerinin muhtemelen önümüzdeki yılın başlarında başlayacağını öngörüyor.

Türkiye’de enflasyon güçlü seyretmeye devam ediyor. Son olarak, Ekim ayında yıllık bazda enflasyon yüzde 48,6 olarak gerçekleşti. Kilit rol oynayan faiz oranı, sekiz aydır üst üste yüzde 50’de tutuluyor. Mal ve hizmet ithalatı da üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 9,6 azalarak Türkiye’nin ticaret açığını iyileştirmesini sağladı.

Şimşek: Ilımlı ve dengeli

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan GSYH rakamlarını değerlendirdi. Şimşek yaptığı açıklamada, “Türkiye ekonomisi 2024 yılı üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 2,1 büyüdü. Böylece ilk üç çeyrekte büyüme yıllık yüzde 3,2 gerçekleşti. Milli gelir yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar dolara ulaştı.” dedi.

Şimşek şöyle devam etti: “Milli gelirimizin yaklaşık 4’te 3’ünü oluşturan sanayi hariç sektörlerde yıllık büyüme devam ediyor. Sürdürülebilir yüksek büyüme için gerekli olan yeniden dengelenme, programımız sayesinde sağlandı. İlk üç çeyrekte iç talep büyümeye 1,3 puan, net dış talep ise 1,9 puan katkı verdi.

İşgücü piyasasındaki görünüm dezenflasyon sürecinin kısa vadeli etkilerinin sınırlı olduğunu gösteriyor. Üçüncü çeyrekte mevsimsel düzeltilmiş istihdam yıllık 1 milyon kişi artarken, işsizlik oranı 0,5 puan gerileyerek yüzde 8,7 gerçekleşti.

Kurala dayalı ve öngörülebilir politikalarımızla önemli kazanımlar sağladık. Haziranda başlayan dezenflasyon sürecinde yıllık enflasyon 26,9 puan azaldı. Mali disiplin güçleniyor. Yıllıklandırılmış cari açığın milli gelire oranı üçüncü çeyrekte 2023 yılının aynı dönemine göre 3,6 puan düşerek yüzde 0,8’e geriledi. Türk lirasına artan güven ve dış kaynak girişiyle önemli ölçüde rezerv birikimi sağlandı. Üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu ülkemizin kredi notunu bu yıl iki kademe yükseltti.

Dezenflasyon sürecinde büyüme, öngörülerimiz doğrultusunda ılımlı ve dengeli seyrediyor. Enflasyondaki düşüşle birlikte artan öngörülebilirlik, ticaret ortaklarımızdaki toparlanma, küresel ticaretteki iyileşme ve destekleyici küresel finansal koşullar sayesinde gelecek yılın ikinci yarısından itibaren ekonomik aktivitenin ivme kazanmasını öngörüyoruz. Toplumun tüm kesimlerinin refahını gözeterek sürdürülebilir, yüksek ve kapsayıcı büyüme için çalışmaya devam edeceğiz.”

Paylaşın

“Asgari Ücret” 10 Ayda 5 Bin 261 Lira Eridi

17 bin 2 lira olan asgari ücretin alım gücü yıl sonunda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na (TCMB) göre 11 bin 741, İstanbul Planlama Ajansı ( İPA) Yaşam Maliyeti verilerine göre 10 bin 788 liraya denk olacak.

Haber Merkezi / Ocak – Ekim döneminde erime Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre 5 bin 261, İPA’ya göre 6 bin 214 lira.

İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökce, yılbaşında 17 bin 2 lira olan asgari ücretin alım gücüne ilişkin paylaşımda bulundu. Gökçek, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Asgari ücret ne kadar eridi? Yılbaşında 17.002 lira olan asgari ücretin alım gücü yıl sonunda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na (TCMB) göre 11.741, İstanbul Planlama Ajansı ( İPA) Yaşam Maliyeti verilerine göre 10.788 liraya denk olacak. Ocak – Ekim döneminde erime Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre 5.261, İPA’ya göre 6.214 lira.

Ocak ayındaki 17.002 liranın alım gücünü enflasyona karşı korumak için asgari ücretin TCMB verilerine göre 24.621, İPA verilerine göre 26.795 TL olması gerekiyor. Yani asgari ücret bu düzeye ulaşsa bile alım gücü bakımından ancak 2024 Ocak seviyesine ulaşacak. Bu yüzden bu oranı aşan, gelecek senenin enflasyon erimesini de öngören bir artış gerekiyor.”

Paylaşın

Şimşek, İşsizlik Verilerini Yorumladı: Daha Olumlu

TÜİK’in açıkladığı eylül ayı iş gücü istatistiklerini yorumlayan Mehmet Şimşek, “İş gücü göstergeleri program hedeflerimizden daha olumlu seyrediyor. İşsizlik oranı eylülde yüzde 8,6 ile düşük seviyede gerçekleşti” dedi.

Haber Merkezi / Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan eylül ayına ilişkin iş gücü istatistikleri ile sanayi üretim endeksi verilerini değerlendirdi.

İş gücü verilerindeki gelişmelere dikkati çeken Şimşek, “İş gücü göstergeleri program hedeflerimizden daha olumlu seyrediyor. İşsizlik oranı eylülde yüzde 8,6 ile düşük seviyede gerçekleşti.” değerlendirmesinde bulundu.

Şimşek, sanayi üretiminde ise ikinci çeyrekte başlayan daralmanın hız kesmekle birlikte üçüncü çeyrekte de sürdüğüne dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Bu gelişmede Avrupa’nın zayıf talebi ve makro finansal istikrarı güçlendirmeye yönelik adımlarımızın büyüme üzerindeki kısa vadeli geçici etkileri belirleyici oldu. Önümüzdeki dönemde daha destekleyici küresel koşullar, artan güven ortamı ve öngörülebilirlik, iyileşen beklentiler ve yapısal adımlar üretimi, istihdamı ve ihracatı destekleyecek.”

“İşsizlik 12 yılın en düşüğüne inecek”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, TÜİK’in eylül ayına ilişkin iş gücü istatistiklerini değerlendirdi.

İstikrar içinde büyümek ve sosyal refahı artırmak için bütüncül politikalarla, etkin koordinasyon içinde çalışmaya devam edeceklerini vurgulayan Yılmaz, Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde enflasyonu ve işsizliği kalıcı olarak tek haneli rakamlara düşürmeyi hedeflediklerini belirtti.

“Dezenflasyon döneminde uyguladığımız istihdam dostu politikalar sayesinde işsizlik oranı tek haneli kalmaya, istihdam ise eylül ayında da artmaya devam etmiştir” ifadesini kullanan Yılmaz, mevsim etkisinden arındırılmış verilere göre, eylül ayında istihdamın yıllık 1,1 milyon kişi artarak 32,8 milyon kişiye ulaştığını, istihdam oranının da yüzde 49,7 seviyesinde gerçekleştiğini bildirdi.

Cevdet Yılmaz, ekonominin potansiyeli açısından önemli bir gösterge olan işgücüne katılım oranının da yıllık 1,2 puan artarak yüzde 54,4 seviyesine yükseldiğini aktararak, şunları kaydetti:

“2024 yılı eylül ayında işsizlik oranı geçen aya göre değişmeyerek yüzde 8,6 seviyesinde gerçekleşmiştir. İstihdamda artış eğilimi devam ederken, işsizlik oranının Orta Vadeli Program döneminde gerileyerek 2012 yılından bu yana en düşük seviyesine ineceğini tahmin ediyoruz.

Ekonominin genelinde katma değeri yüksek üretimi, işgücü verimliliğini ve işletmelerin rekabet gücünü artıran dönüşümleri destekliyoruz. Ekonomide dengelenme sürecinde teknolojik dönüşümü hızlandırmayı, beşeri sermayeyi güçlendirmeyi, işgücü piyasasını etkinleştirerek kayıt dışılığı azaltmayı öngörüyoruz.”

“Olumlu görünüm devam ediyor”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, sosyal medya hesabından Eylül ayı işgücü istatistiklerini paylaştı. Orta Vadeli Programla uyumlu şekilde istihdamda olumlu görünüm devam ettiğini vurgulayan Işıkhan, şu ifadelere yer verdi:

“İstihdam sayımız Eylül ayında bir önceki aya göre 95 bin kişi artarak 32 milyon 823 bin kişi, istihdam oranı ise 0,1 puan artarak yüzde 49,7 oldu. İşsizlik oranı ise aynı dönemde değişim göstermeyerek %8,6 seviyesinde gerçekleşti ve son 17 aydır tekli hanelerde seyretme eğilimini korudu.

İşgücünde yaşanan artışı da önümüzdeki dönemde hedeflerimizi gerçekleştirmek adına umut verici görüyoruz. İstihdamı yükseltmek adına politikalarımızı hayata geçirmeye devam edeceğiz.”

Paylaşın

“Asgari Ücret”in Alım Gücü Yüzde 40 Eridi

Asgari ücretin alım gücü yılbaşından buyana yüzde 39.77 eriyerek 12 bin 164 liraya geriledi. Temmuz ayında 12 bin 500 liraya çıkarılan en düşük emekli maaşı da bin 345 lira eriyerek 11 bin 155 liraya düştü.

Temmuz ayında 42 bin 750 lira olan üniversite mezunu devlet memuru maaşının bugünkü alım gücü 37 bin 989 liraya, öğretmen maaşı ise 41 bin 844 liradan 37 bin 341 liraya düştü.

Bu yıl 17 bin 2 lira olarak belirlenen asgari ücretin alım gücü, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon verilerine göre 10 ayda 12 bin 164 liraya gerilerken düşük emekli maaşının alım gücü ise 11 bin 156 TL’ye düştü. İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) enflasyon verilerine göre asgari ücret 11 bin 482 liraya, Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) verilerine göre ise 9 bin 999 liraya kadar indi.

Temmuz ayında zam yapılmayan asgari ücretin alım gücü TÜİK enflasyon verileriyle yılın başından bu yana 4 bin 838 lira eriyerek 12 bin 164 liraya düştü. İTO’nun enflasyonuna göre asgari ücret 11 bin 482 liraya, ENAG’ın enflasyon verilerine göre ise 9 bin 999 liraya geriledi.

2025’te uygulanacak asgari ücret için görüşmeler aralık ayında yapılacak. Yeni zam oranının 2025’in enflasyon tahminlerine göre belirlenmesi planlanırken kulislerde yüzde 25-30 civarında bir artış konuşuluyor. Alım gücü açısından yılın başındaki 17 bin 2 lira asgari ücret, TÜİK verilerine göre yüzde 39.77 oranında düşüşle 12 bin 164 liraya indi.

Temmuz ayında 12 bin 500 liraya çıkarılan en düşük emekli maaşı, dört ayda TÜİK enflasyonuna göre 1.345 lira eriyerek 11 bin 155 liraya düştü. İTO enflasyonuna göre bu düşüş 1.592 lira olurken, ENAG verilerine göre erime 2 bin 243 liraya ulaştı.

TÜİK verilerine göre temmuz ayında 42 bin 750 lira olan üniversite mezunu devlet memuru maaşının bugünkü alım gücü 37 bin 989 liraya, öğretmen maaşı ise 41 bin 844 liradan 37 bin 341 liraya düştü.

Profesör maaşı ise 83 bin 457 liradan 74 bin 475 liraya geriledi. Tüm çalışanların maaşlarındaki 4 aylık erime yüzde 12.06 olarak kaydedildi. Temmuzda zam almayan özel sektör çalışanlarının maaşlarındaki erime TÜİK’e göre yüzde 39.77, ENAG verilerine göre ise yüzde 70.03’ü buldu.

(Kaynak: Cumhuriyet)

Paylaşın

Enflasyon Verileri Açıklandı; Ekonomistler Ne Dedi?

TÜİK’in açıkladığı ekim ayı enflasyon verilerini değerlendiren İktisatçı Mahfi Eğilmez, “Beklenen düşüş oranı gerçekleşmiyor. Demek ki tüketici güveni artıyor görünse de beklentiler hala olumsuz” dedi.

Haber Merkezi / Prof. Dr. Ali Hakan Kara, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bugünkü enflasyon verisinden sonra bu yılı %44 civarında kapatacağımız belli oldu. OVP’de bu yılın hedefi %33’tü. Böylece hedefin 1/3 oranında üzerinde kalmış olacağız. Üstelik bu sapmayı döviz kurunun ve petrol fiyatlarının tahminlerden daha düşük olduğu bir yılda yaşadık” ifadelerini kullandı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ekim ayı tüketici fiyat endeksi (TÜFE) verilerini açıkladı. Buna göre fiyat artışları yıllık yüzde 48,58 ve aylık yüzde 2,88 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Ekonomistler aylık enflasyonun yüzde 2,5, yıllık fiyat artışlarının ise yüzde 48 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyordu.

Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) hesaplamasına göre ise enflasyon yıllık bazda yüzde 89,77 seviyesinde gerçekleşti. Fiyat artışları aylık bakıldığında yüzde 5,57 oldu.

Ekonomistler sosyal medya hesabından, TÜİK’in ekim ayına ilişkin enflasyon verilerini değerlendirdi.

Hayri Kozanoğlu: “%2,88 Ekim enflasyonuyla işlerin yolunda gitmediği, yıl sonu %41,5 hedefinin de tutturulamayacağı anlaşıldı! Öngörülen enflasyona göre Asgari Ücret ve maaş artışı belirlenmesi topluma kabul ettirilemeyecek. Faizler kolay indirilemeyecek, ekonomide keskin duruş riski artacak.”

Doç. Dr. Ümit Akçay: “Döviz artmıyor, ücretler baskılanıyor, küresel konjonktür olumlu (petrol, hammadde fiyatları düşük) -İç talep zayıf (ancak üst gelir gruplarının talebi sürüyor, hatta yüksek faiz nedeniyle artıyor), ancak enflasyon durdurulamıyor! Fiyat belirleme gücü olan firmalara dokunmadıkça, milletin sırtına binen yük artıyor.”

Prof. Dr. Mehmet Şişman: “2024 enflasyonu 2023’ün üstünde; %62,02 (Kira için). Ekim tüfe %2,88 yüksek geldi. Cezalar için yeniden değerleme oranı%43,93 Üfe aylık düşüyor (%1,29), gıda aylık (%4,33) ve giyim ve ayakkabı (%14,32) çok yüksek. Özetle enflasyonun ateşi düşmüyor.”

Ekonomist Banu Kıvcı Tokalı: “Ekim TÜFE enflasyonu %2,88 ile beklentinin hafif üzerinde, ancak İTO’ya göre daha ılımlı. Detaylarda ilginç gelişmeler mevcut: Gıda enflasyonu yüksek rakamda etkili; ancak kira, restoran-otel hizmet enflasyonu yavaşlamaya işaret ediyor ki; katılıkların çözülmesinde ümit verici.”

Prof. Dr. Ali Hakan Kara: “IMF veri tabanında yer alan ülkeler arasında, Türkiye mevcut durumda dünyanın en yüksek 6. enflasyonuna sahip ülkesi. 2008 yılından beri düşüş eğilimindeyiz.

Genel seçimlerden bu yana TÜİK ve İTO fiyat endeksleri. 15 aylık birikimli fark %5,8. İki endeksin içeriğinin epey farklı olduğunu da düşünürsek son dönemde ölçümde ciddi sorun var diyemeyiz.

Bugünkü enflasyon verisinden sonra bu yılı %44 civarında kapatacağımız belli oldu. OVP’de bu yılın hedefi %33’tü. Böylece hedefin 1/3 oranında üzerinde kalmış olacağız. Üstelik bu sapmayı döviz kurunun ve petrol fiyatlarının tahminlerden daha düşük olduğu bir yılda yaşadık.”

İktisatçı Mahfi Eğilmez: “Yıllık enflasyon Ekim ayı itibarıyla yüzde 48,58’e geriledi. Beklenen düşüş oranı gerçekleşmiyor. Demek ki tüketici güveni artıyor görünse de beklentiler hala olumsuz.”

Dr. Burcu Aydın: “Tüketici fiyatlarını ekim ayında giyim-ayakkabı, gıda ve konut fiyatları yukarı çekti (sepettteki ağırlığına göre) Gıda ve konut fiyatlarındaki yüksek artış, enflasyonun sadece yüksek faizle çözülemeyeceğinin göstergesi oldu.”

Ekonomist Oğuz Demir: “TÜİK’in açıkladığı verilere göre yeniden değerleme oranı %43,93 oldu. Vergi ve harç zam oranı bu! Bakalım kamu fiyat artışlarında bu oranı mı kullanacaklar, yoksa enflasyon hedefi olan %17,5’u mu?”

Prof. Dr. Ensar Yılmaz: “Enflasyon yavaş düşüyor: (a) Talep düşse bile firmalar hala yüksek enflasyon düzeyinin verdiği momentum ile fiyatlarını maliyetten bağımsız bir şekilde yükseltiyorlar. (b) Bu tür fiyat davranışları özellikle hizmet sektöründe kendisini daha fazla gösteriyor.

(c) Gelir dağılımındaki geleneksel çarpıklık ve bunun daha da bozulması ile oluşan ikili-talep formasyonu toplam talebin daha fazla düşmesini engelliyor. (d) Yüksek faiz finansman maliyetlerini artıran bir olgu. Bu da firmaların fiyatlarını artırmaları için bir gerekçe sunuyor. (e) Enflasyon üzerindeki ithalat kanalının da hala çok açık olduğu görülüyor. İkili-talep yapısının özellikle bu kanal üzerinden de yaygın bir etki alanı var.”

Dr. İsmet Demirkol: “Hizmet enflasyonu düşmeden, enerjide dışa bağımlılık azalmadan, arz fazlası olmadan enflasyonu düşüremezsin. Yüksek teknoloji ihracatını artırmadan, cari fazla veremezsin. Ekim aylık enflasyon: yüzde 2,88, ekim yıllık enflasyon: yüzde 48,58”

Dr. Osman Berke Duvan: “Enflasyon verilerinde İTO ve TÜİK arasındaki makas son üç aydır yeniden açılmaya başladı. 12 Aylık enflasyon: Ağustos: İTO->%61,57 TÜİK->%51,97 Fark: 9,6 puan Eylül: İTO->%59,18 TÜİK->%49,38 Fark: 9,8 puan Ekim: İTO->%59,10 TÜİK->%48,58 Fark: 10,52 puan”

Timothy Ash: “Ekim ayı enflasyon baskısı hayal kırıklığı yaratıyor, yıllık düşüş gösteriyor ancak sadece %48,58’e ve aylık artış hala %2,88’de ve dik. Enflasyon TCMB’den çok daha yapışkan olduğunu kanıtlıyor ve bu da politika oranlarını erken düşürmeyi zorlaştırıyor.”

Paylaşın

Şimşek’ten “Enflasyon” Yorumu: Zaman Alıyor

TÜİK’in açıkladığı ekim ayı enflasyon verilerini değerlendiren “Ekimde yıllık enflasyon mayısa göre 26,9 puan gerileyerek yüzde 48,6 oldu. Temel mallarda yıllık fiyat artışı yüzde 28,5, ataletin yüksek olduğu hizmetlerde ise yüzde 69,8 gerçekleşti” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Özellikle geriye dönük fiyatlama davranışının yüksek olduğu kira ve eğitim grubunda yıllık artışlar enflasyondaki düşüşü sınırlandırıyor. Katılıkların giderilmesi zaman alıyor ancak bu konudaki gelişmeler olumlu.”

Ekim ayında enflasyon yıllık yüzde 48,58 ve aylık yüzde 2,88 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Ekonomistler aylık enflasyonun yüzde 2,5, yıllık fiyat artışlarının ise yüzde 48 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyordu.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabı üzerinden, ekim ayı enflasyon verilerini değerlendirdi. Şimşek, şu ifadeleri kullandı: “Ekimde yıllık enflasyon mayısa göre 26,9 puan gerileyerek yüzde 48,6 oldu. Temel mallarda yıllık fiyat artışı yüzde 28,5, ataletin yüksek olduğu hizmetlerde ise yüzde 69,8 gerçekleşti.

Özellikle geriye dönük fiyatlama davranışının yüksek olduğu kira ve eğitim grubunda yıllık artışlar enflasyondaki düşüşü sınırlandırıyor. Katılıkların giderilmesi zaman alıyor ancak bu konudaki gelişmeler olumlu. Ekimde 12 aylık enflasyon beklentilerinin tüm kesimlerde son iki buçuk yılın en düşük seviyesine gerilemesi hizmet enflasyonundaki ataletin kırılması için önemli.”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da, sosyal medya hesabı üzerinden, ekim ayı enflasyon verilerini değerlendirdi. Cevdet Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:

“Toplumsal refahı artırmak amacıyla uyguladığımız ekonomi programı ile dezenflasyon sürecinin önümüzdeki dönemde daha da güçlenmesini ve tek haneli enflasyon hedefimize ulaşmayı hedefliyoruz. Programımıza duyulan güvenin neticesinde dezenflasyon sürecini tesis etmeye devam ediyoruz.

Tüketici fiyatları ekim ayında yüzde 2,88 oranında artmıştır. Yıllık enflasyon yüzde 48,58 düzeyine inmiş, son 5 ayda yıllık enflasyondaki azalış 27 puana yaklaşmıştır. Ekim ayı enflasyonunda gıda fiyatlarının etkisi hissedilirken, sezon geçişinin de etkisiyle taze meyve ve sebze grubunda fiyat artışları yaşanmıştır. Bununla birlikte tüm geçici etkiler arındırıldığında, çekirdek enflasyon göstergelerindeki aylık değişimler bir önceki aya kıyasla azalmış, yıllık enflasyon düzeyleri gerilemiştir.

Ayrıca yurt içi üretici fiyatlarındaki gidişat, tüketici fiyatları üzerindeki maliyet yönlü baskının giderek hafiflediğini göstermektedir. 2024 yılının son çeyreğinde dönemsel fiyatlama etkisinin azalmasını, hizmet enflasyonunda iyileşmenin gerçekleşmesini ve küresel emtia fiyatlarındaki olumlu seyrin dezenflasyon sürecine katkı vermesini bekliyoruz.”

Enflasyon; TÜİK’e göre yüzde 48, ENAG’a göre yüzde 89

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ekim ayı tüketici fiyat endeksi (TÜFE) verilerini açıkladı. Buna göre fiyat artışları yıllık yüzde 48,58 ve aylık yüzde 2,88 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Ekonomistler aylık enflasyonun yüzde 2,5, yıllık fiyat artışlarının ise yüzde 48 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyordu.

TÜİK’e göre bir önceki yılın aynı ayına kıyasla en az fiyat artışı yüzde 26,14 ile ulaştırma grubunda yaşandı. Aynı dönemde en fazşa fiyat artışı yüzde 93,66 ile eğitimde kaydedildi. Aylık bazda ise TÜFE artışının en yüksek olduğu grup yüzde 14,32 ile giyim ve ayakkabı oldu.

Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) hesaplamasına göre ise enflasyon yıllık bazda yüzde 89,77 seviyesinde gerçekleşti. Fiyat artışları aylık bakıldığında yüzde 5,57 oldu.

Bu ayın enflasyon verisiyle birlikte Kasım’da yapılacak kira zammı hesaplamasında dikkate alınan TÜFE oranı da belli oldu. TÜİK’e göre Ekim’de 12 aylık ortalamalara göre TÜFE yüzde 62,02 seviyesinde gerçekleşti.

Kira artışlarında yüzde 25 üst sınır uygulamasına Temmuz ayında son verilmişti.

TÜİK; vergi, harç ve ceza artışlarının hesaplamasında kullanılan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) verilerini de açıkladı. ÜFE’de artış yıllık yüzde 32,24, aylık yüzde 1,29 oldu.

“Yeniden değerleme oranı” olarak baz alınan on iki aylık ortalamalara göre Yİ-ÜFE ise yüzde 43,93 artış gösterdi. Gelecek yıldan itibaren ehliyet, pasaport, Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), gelir vergisi gibi birçok kalemde bu oranda zam uygulanması bekleniyor. Ancak ilgili kanun uyarınca Cumhurbaşkanının yeniden değerleme oranını yüzde 50’ye kadar azaltma veya yüzde 50’ye kadar artırma yetkisi bulunuyor.

Paylaşın

TÜİK’e Göre Çalışan Sayısı Arttı

Ağustos ayında ücretli çalışan sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,6 arttı. Ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,8 azalırken, inşaat sektöründe yüzde 6,9 ve ticaret – hizmet sektöründe yüzde 3,7 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ücretli Çalışan İstatistikleri Ağustos 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Ağustos ayında ücretli çalışan sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,6 arttı. Sanayi, inşaat ve ticaret – hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı  ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,6 arttı.

Ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayında 15 milyon 484 bin 782 kişi iken, ağustos ayında 15 milyon 883 bin 831 kişi oldu.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; Ağustos ayında ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,8 azalırken, inşaat sektöründe yüzde 6,9 ve ticaret – hizmet sektöründe yüzde 3,7 arttı.

Ücretli çalışan sayısı aylık aynı kaldı. Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı ağustos ayında bir önceki aya göre aynı kaldı.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; Ağustos ayında ücretli çalışanlar aylık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,4 azalırken, inşaat sektöründe yüzde 0,4 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 0,1 arttı.

Paylaşın