İTO Başkanı Avdagiç’den “İkinci El Araç İthalatı” Uyarısı

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, otomobile olan talebin yatırım amaçlı olduğunu belirterek, “İnsanlar tasarruflarını korumak için bankada veya konvensiyonel yatırım araçlarında kendilerine imkân bulamaz hale geldiler. Hal böyle olunca otomotiv gibi başka yönelimleri oldu birikimlerini koruyabilmek için. Bu yatırım şeklini değiştirebilirsek otomotiv sektöründe de fiyatlarda da rahatlama olacaktır” dedi.

İkinci el araç ithalatı konusunun çok yanlış bir hareket olacağını vurgulayan Avdagiç, “İkinci el otomobil ithalatının yalnızca otomotiv sanayisi için değil Türkiye için çok çok yanlış bir hareket olacağını belirtmek isterim. Türkiye bir araç çöplüğüne döner. Zaten gerçekten 2 yaşında olup olmadığını belirleyecek ekspertizi yapmak da ayrı bir problem haline dönüşecektir.

Bununla birlikte bu ithalat dış ticaret açığını da artıracak bir konudur. Kullanılmış araç ithalatının ülke menfaati için olumsuz olacağını düşünüyorum. 25 milyon taşıt var, bu araçlarla ilgili oluşan bir değer seviyesi var. Bu yapılacak hamle ile piyasayı da bozmuş olacaksınız. Birkaç kişi olumlu etkilenecek diye 25 milyon olumsuz etkilenecek. Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeyecek” şeklinde konuştu.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Habertürk TV yayınında Para Gündem programına konuk oldu. İkinci el araç ithalatı konusuna değinen Avdagiç, ikinci el araç ithalatının sorunların önüne geçmekten çok daha fazla yeni sorun ortaya çıkartabileceğini vurguladı.

Otomotiv sanayisinin bu yıl haksız bir töhmet altında bırakıldığını vurgulayan Avdagiç, “Üretim konusunda sanayide yılın ilk yarısında %65’lik bir artış var ancak talepte öylesine bir yükseliş var ki bunu karşılamak mümkün değil. Bu bir ekmek fırını değil hemen çıkan bir ürün değil otomobil.

Yani özetle arzda bir problem olduğunu, bayilerin stok yaparak araç satmadığını söylemek haksız bir yönlendirme oluyor. Esas problem arzda değil talepte yaşanan aşırı patlamada. Bu dönemde satışlarla Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en yüksek rakamlara ulaşıldı ancak talep çok yüksek” ifadelerini kullandı.

‘Yatırım aracı”

Otomobile olan bu talebin yatırım amaçlı olduğunu belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “İnsanlar tasarruflarını korumak için bankada veya konvensiyonel yatırım araçlarında kendilerine imkân bulamaz hale geldiler. Hal böyle olunca otomotiv gibi başka yönelimleri oldu birikimlerini koruyabilmek için. Bu yatırım şeklini değiştirebilirsek otomotiv sektöründe de fiyatlarda da rahatlama olacaktır” dedi.

İkinci el araç ithalatı konusunun çok yanlış bir hareket olacağını vurgulayan Avdagiç, “İkinci el otomobil ithalatının yalnızca otomotiv sanayisi için değil Türkiye için çok çok yanlış bir hareket olacağını belirtmek isterim. Türkiye bir araç çöplüğüne döner. Zaten gerçekten 2 yaşında olup olmadığını belirleyecek ekspertizi yapmak da ayrı bir problem haline dönüşecektir.

Bununla birlikte bu ithalat dış ticaret açığını da artıracak bir konudur. Kullanılmış araç ithalatının ülke menfaati için olumsuz olacağını düşünüyorum. 25 milyon taşıt var, bu araçlarla ilgili oluşan bir değer seviyesi var. Bu yapılacak hamle ile piyasayı da bozmuş olacaksınız. Birkaç kişi olumlu etkilenecek diye 25 milyon olumsuz etkilenecek. Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeyecek” şeklinde konuştu.

Merkez Bankası’nın faiz politikası ile ilgili de yorumlarını paylaşan Şekib Avdagiç, “Biz referans faizi rakamından ziyade, iş dünyasının krediye ulaşımı konusunda piyasa realitelerine uygun krediye erişim bekliyoruz. Erişemedikten sonra çok düşük maliyetli olmasının pratik bir tarafı yok. Krediye erişim konusunda iş dünyasının bir beklentisi var. Merkez Bankası’nın açıkladığı rakam bir referans faiz olabilir ancak normal günlük rutin işlemlerde, piyasa rayiçlerine göre işlem yapılıyor. Yüzde 18 mertebesinde şu anda kredi faizleri. Katılım bankalarında ise bu daha farklı seyrediyor. Tek bir rakam yok farklı seyrediyor. Kredilerdeki bu daralmanın en azından yatay bir seyre gelmesi çok önemli” açıklamasını yaptı.

Son dönemde yapılan vergi artışlarının olağanüstü durumlardan dolayı olduğunu belirten Avdagiç, “6 Şubat’ta Cumhuriyet tarihimizin en büyük felaketi ile karşı karşıya kaldı ve ciddi bir kaynağa ihtiyaç duyuldu. Bu olağanüstü durumdan dolayı yapılan vergi artışlarına ihtiyaç ortaya çıktı. Bütçe dengesinin sağlanması konusunda bazı adımlar atılması kabul edilebilir görülüyor. Bu adımların piyasayı tıkayabilir şekilde olmaması gerekiyor.

Türkiye’de genel anlamda, dolaylı vergilerle dolaysız vergiler arasındaki farkın daha fazla olduğunu görüyoruz. ‘Daha fazla aracı olandan daha fazla vergi alalım’ şeklinde bir görüşü kısa vadede ortaya çıkartmak çok mümkün ve tutarlı bir uygulama olamazdı. Hedefe yönelik şekilde vergilendirmeleri kurgulamak gerekiyor. Orta vadeli bir çalışma olabilir bu vergi artışı” şeklinde konuştu.

Paylaşın

İTO Açıkladı: İstanbul’un Enflasyonu Yüzde 55,19

Haziran’da İstanbul’un aylık enflasyonu yüzde 3.46, yıllık enflasyon ise yüzde 55,19 oldu. Enflasyon aylık bazda en fazla “kültür eğitim ve eğlence” kategorisinde ararken, bunu ulaştırma – haberleşme ve konut harcamaları takip etti.

Haber Merkezi / Mayıs ayında ise aylık enflasyon yüzde 1.66, yıllık enflasyon ise yüzde 56.05 olarak kayıtlara geçmişti. Enflasyon mayıs ayında en fazla “giyim harcamaları” kategorisinde artmıştı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO), 2023 Haziran Ücretliler Geçinme İndeksi ve Toptan Eşya Fiyatları İndeksi verilerini açıkladı.

Buna göre, 2023 Haziran’da İstanbul’da; perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi bir önceki aya göre yüzde 3,46, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları indeksi ise yüzde 4,32 oranında arttı.

2022 Haziran ayına göre 2023 Haziran ayında yaşanan fiyat değişimlerini gösteren bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranı İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksinde yüzde 55,19, Toptan Eşya Fiyatları İndeksinde ise yüzde 64,27 olarak gerçekleşti.

Haziran 2023’te Perakende fiyatlarda bir önceki aya göre; Kültür Eğitim ve Eğlence Harcamalarında yüzde 6,99, Ulaştırma ve Haberleşme Harcamalarında yüzde 5,11, Konut Harcamalarında yüzde 3,75, Ev Eşyası Harcamalarında yüzde 3,39, Gıda Harcamalarında yüzde 3,37, Giyim Harcamalarında yüzde 3,20, Sağlık ve Kişisel Bakım Harcamalarında yüzde 0,08 artış, Diğer Harcamalar grubunda yüzde -0,85 azalış izlendi.

Haziran 2023’te Toptan fiyatlarda bir önceki aya göre; Yakacak ve Enerji Maddeleri Grubunda yüzde 8,36, İnşaat Malzemeleri Grubunda yüzde 5,71, İşlenmemiş Maddeler Grubunda yüzde 4,21, Gıda Maddeleri Grubunda yüzde 3,93, Mensucat Grubunda yüzde 3,30, Madenler Grubunda yüzde 2,21 artış, Kimyevi Maddeler Grubunda yüzde -1,36 azalış izlendi.

Paylaşın

İTO Başkanı Avdagiç: Asgari Ücrette 6 Aylık Enflasyon Kadar Artış Yapılmalı

Asgari ücrette 6 aylık enflasyon kadar artış yapılması gerektiğini söyleyen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Kendi paramız var, kendi skalamız var, kendi endekslerimiz var. Bunların dikkate alınarak bir güncelleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Asgari ücrete ile ilgili yapılan çalışma bir ara düzenlemedir” dedi ve ekledi:

“Ara düzenlemeler biliyorsunuz yılbaşından yılbaşına yapılıyor. Dolayısıyla bu ara düzenlemede 5 yıllık veriler var. 6’ıncı ayla ilgili TÜFE öngörüsü bellidir. Bu da 5 aylık veriye eklenerek 6 aylık TÜFE kadar bir artış olmasının hem şirketler açısından hem de ücretliler açısından makul olacağını düşünüyorum.”

NTV yayınında konuşan Şekib Avdagiç, açıklamasının devamında, “Asgari ücret sadece asgari ücret alan kişiye verilen bir ücret artışı değildir. Basamak etkisiyle tüm ücretlilere bu oran veya bu orana yakın şirketler artış yapmak durumundadır. Mutlaka gelir vergisi dilimlerinin de bu artış dikkate alınarak güncellenmesi ve son birkaç senedir gelir vergisi dilimlerindeki kaybın da önlenmesini sağlayacak adımların atılması çok önemli” ifadelerini kullandı.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Temmuz ayından itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için yapacağı ikinci toplantı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde 19 Haziran Pazartesi günü gerçekleştirecek.

Toplantıda işçi kesimini Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu( TÜRK-İŞ), işveren kesimini temsilen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapmıştı. Toplantıya bakanlığı temsilen Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl, işçi tarafını temsilen Türk-İş heyeti temsilcisi Türkiye Haber-İş Sendikası Başkanı Veli Solak, işveren tarafını temsilen ise Türkiye İşveren Sendikası Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç katılmıştı. Toplantı, yaklaşık 1 saat 15 dakika sürmüştü.

Toplantının ardından açıklama yapan Türk-İş heyeti temsilcisi Veli Solak, “Bizim talebimiz; ‘Türkiye Yüzyılı’na yakışır şekilde bitmesi. Asgari ücretle çalışan kardeşlerimizin maaşlarının günün şartlarına göre, yaşanan ekonomik krize göre, ev kiralarına göre, hayat pahalılığına göre güncellenmesini istiyoruz” demişti.

Solak, toplantıda rakam konuşulup konuşulmadığı yönündeki soruya, “Resmi belgeler istendi. Önümüzdeki günlerde, ilerleyen saatlerde açıklama yapacağız” cevabını vermişti.

Toplantı ile doğrudan yedi milyondan fazla çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç de resmen başlamış olacak. Asgari ücret, toplam çalışanların yüzde 49’unu, özel sektörde çalışanların da yüzde 70’ini ilgilendiriyor.

Ocak’ta asgari ücrete cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yapılmış, yüzde 54,66 zam ile net 8 bin 506 liraya yükselmişti. Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 11 bin 759 lira 40 kuruş. Bunun 10 bin 8 lirasını brüt asgari ücret, 1551 lira 24 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 200 lira 16 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Yoksulluk sınırının dörtte biri

Birleşik Kamu İş’in mayıs ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’na göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 810, yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 lira seviyesinde bulunuyor.

Türk-İş verilerine göre ise mayıs ayında açlık sınırı 10 bin 362 TL’ye yükselirken, yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya ulaştı. Böylece, açlık sınırı mevcut asgari ücretin en az bin 856 TL üzerine çıkarken yoksulluk sınırı asgari ücretin neredeyse dört katını buldu.

Yoksulluk sınırı saptanırken ortalama dört kişilik bir ailenin standart bir yaşam sürebilmeleri için gerekli olan ihtiyaçlar belirlenerek hesaplama yapılıyor. Açlık sınırı için ise minimum kalori ve minimum maliyet hesaplanıyor.

Asgari ücretle ilgili işçi temsilcilerinin gündemini yüksek enflasyon ve artan kurlar karşısında alım gücündeki düşüş oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 0,04 ile neredeyse yerinde sayarken, yıllık enflasyon yüzde 40’ın (yüzde 39,59) altına geriledi. Enflasyonun düşüşünde, Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın seçim yatırımı olarak mayıs ayında bedava verilmesi nedeniyle TÜİK’in bu kalemi hesaplamada sıfır alması etkili oldu.

TÜİK’in resmi enflasyonu olması gerektiğinden düşük hesapladığına dair tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise mayıs ayına ilişkin enflasyonu doğalgaz fiyatının değişmediği varsayımıyla aylık yüzde 7,35, yıllık yüzde 109,01 olarak açıkladı.

Enflasyonun daha düşük hesaplanması üzerinden asgari ücretin de bu düşük hesaplama ile daha düşük belirlenmesi gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), geçen hafta TÜİK’in gerçek enflasyon rakamlarını gizlediği gerekçesiyle Kurum’un İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde bir eylem yaptı.

Yapılan basın açıklamasında, iktidarın baskısına dikkat çekilerek, “On milyonlarca insanımızın geliri, işte bu baskı altına alınmış TÜİK enflasyonuna göre belirlenecek. Tezgâhın farkındayız. TÜİK’in düşük enflasyonuna göre ücretleri artırıp sonra da ‘Milleti enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diye politik nutuklar atacaklar.

Özetle Türkiye İstatistik Kurumu hayatın gerçeklerini sahte enflasyon rakamlarının arkasına saklayarak politikacıların iktidar sahiplerinin emrinde bir araç olarak kullanılmaya, emekçilerin ve emeklilerin karşısında durmaya devam ediyor” denildi.

Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor. 27 Avrupa ülkesi arasında Türkiye 13 Haziran itibarıyla, Arnavutluk’un ardından en düşük asgari ücreti veren ikinci ülke konumunda.

Paylaşın

İTO Duyurdu: İstanbul’un Enflasyonu Yüzde 56.05

İstanbul’da aylık enflasyon yüzde 1.66, yıllık enflasyon ise yüzde 56.05 olarak gerçekleşti. Enflasyon aylık bazda en fazla “giyim harcamaları” kategorisinde arttı. Giyimde fiyatlar Nisan’a göre yüzde 9,25 arttı. Mayıs’ta kültür, eğitim ve eğlence harcamaları yüzde 5,92, gıda harcamaları ise yüzde 1,50 yükseldi.

Haber Merkezi / Ev eşyası harcamaları Mayıs’ta yüzde 2,41, konut yüzde -1,09, ulaştırma ve haberleşme yüzde -0,10, diğer harcamalar grubu yüzde 0,55 arttı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi verilerini açıkladı. Buna göre, İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi, mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 1.66, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları İndeksi ise yüzde 5,60 artış kaydetti.

Söz konusu veriler yıllık bazda incelendiğinde, perakendede yüzde 56,05, toptan fiyatlarda ise yüzde 70,33 olarak gerçekleşti.

Perakende fiyatlarda mayıs ayında önceki aya göre, giyim harcamalarında yüzde 9,25, kültür eğitim ve eğlence harcamalarında yüzde 5,92, gıda harcamalarında yüzde 1,50, ev eşyası harcamalarında yüzde 2,41, konut harcamalarında yüzde -1,09, ulaştırma ve haberleşme harcamalarında yüzde -0,10, sağlık ve kişisel bakım harcamalarında yüzde 1,29, diğer harcamalar grubunda yüzde 0,55 artış oldu.

Mayıs ayında toptan fiyatlarda bir önceki aya göre, işlenmemiş maddeler grubunda yüzde 21,41, mensucat grubunda yüzde 4,59, inşaat malzemeleri grubunda yüzde 7,05, gıda maddeleri grubunda yüzde 2,02, madenler grubunda yüzde -2,15 artış olurken, kimyevi maddeler grubunda yüzde 2,39, yakacak ve enerji maddeleri grubunda yüzde -1,03 azalış kaydedildi.

Paylaşın

İTO Duyurdu: İstanbul’un Enflasyonu Yüzde 62,4

İstanbul’da aylık enflasyon yüzde 4,57, yıllık enflasyon ise yüzde 62,46 olarak gerçekleşti. Enflasyon aylık bazda en fazla “giyim harcamaları” kategorisinde arttı. Giyimde fiyatlar Mart’a göre yüzde 29,04 arttı. Nisan’da kültür, eğitim ve eğlence harcamaları yüzde 11,97, gıda harcamaları ise yüzde 3,87 yükseldi.

Haber Merkezi / Ev eşyası harcamaları Nisan’da yüzde 2,32, konut yüzde 1,68, ulaştırma ve haberleşme yüzde 1,32, sağlık ve kişisel bakım harcamaları ise yüzde 0,64 arttı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi verilerini açıkladı. Buna göre, İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi, nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 4,57, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları İndeksi ise yüzde 3,14 artış kaydetti.

Söz konusu veriler yıllık bazda incelendiğinde, perakendede yüzde 62,46, toptan fiyatlarda ise yüzde 70,58 olarak gerçekleşti.

Perakende fiyatlarda nisanda önceki aya göre, giyim harcamalarında yüzde 29,04, kültür eğitim ve eğlence harcamalarında yüzde 11,97, gıda harcamalarında yüzde 3,87, ev eşyası harcamalarında yüzde 2,32, konut harcamalarında yüzde 1,68, ulaştırma ve haberleşme harcamalarında yüzde 1,32, sağlık ve kişisel bakım harcamalarında yüzde 0,64, diğer harcamalar grubunda yüzde 0,24 artış oldu.

Nisanda toptan fiyatlarda bir önceki aya göre, işlenmemiş maddeler grubunda yüzde 16,25, mensucat grubunda yüzde 3,35, inşaat malzemeleri grubunda yüzde 2,96, gıda maddeleri grubunda yüzde 0,76, madenler grubunda yüzde 0,61 artış olurken, kimyevi maddeler grubunda yüzde 10,45, yakacak ve enerji maddeleri grubunda yüzde 1,10 azalış kaydedildi.

Paylaşın

İstanbul’da 242 Ürünün 112’sinde Fiyatlar Arttı

Mart ayında İstanbul’da 242 ürünün 112’sinin fiyatı artarken, 33 ürünün fiyatı düştü, 97 ürünün fiyatı ise değişmedi. Geçen ay gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveler alt grubunda yer alan soğan, yüzde 22,42 ile fiyatı en fazla artış gösteren ürün oldu.

Haber Merkezi / İstanbul’da geçen ay konut, kültür, eğitim ve eğlence harcamaları grubunda yer alan maç giriş bileti ücreti yüzde 24,12 gerileme göstererek fiyatı en fazla azalan ürün oldu.

İstanbul Ticaret Odası (İTO), kentteki enflasyonun aylık bazda arttığını açıkarken, mart ayına ilişkin ürünlerdeki fiyat artışlarına dair verileri de paylaştı. Perakende fiyatı artan ve azalan ürünler değişim oranlarıyla açıklanırken, piyasa şeffaflığını korumanın amaçlandığı kaydedildi.

İTO verilerine göre İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi’nde yer alan 242 ürünün 112’sinin perakende fiyatı artarken, 33 ürünün fiyatı düştü, 97 ürünün fiyatı ise değişmedi. Geçen ay gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveler alt grubunda yer alan soğan, yüzde 22,42 ile fiyatı en fazla artış gösteren ürün oldu.

Fiyatında artış yaşanan diğer ürünler; gıda harcamaları grubundan yüzde 18,55 ile taze fasulye, yüzde 17,99 ile dana eti, yüzde 16,63 ile balık, sağlık ve kişisel harcamalar grubundan yüzde 15,96 ile ilaçlar, ev eşyası harcamaları grubundan yüzde 15,38 ile yemek odası takımı, gıda harcamaları grubundan yüzde 15,24 ile hazır çorbalar ve yüzde 14,16 ile tuz olarak belirlendi.

Fiyatı en fazla azalan ürün maç bileti

Geçen ay konut, kültür, eğitim ve eğlence harcamaları grubunda yer alan maç giriş bileti ücreti yüzde 24,12 gerileme göstererek fiyatı en fazla azalan ürün oldu.

Fiyatında azalış izlenen diğer ürünler; gıda harcamaları grubundan yüzde 22,92 ile salatalık, yüzde 20,95 ile yeşil soğan, yüzde 17,50 ile patlıcan, ev eşyası harcamaları grubundan yüzde 17,17 ile porselen mutfak eşyası, gıda harcamaları grubundan yüzde 12,24 ile bakla, ulaştırma ve haberleşme harcamaları grubundan yüzde 11,96 ile şehirler arası otobüs bileti ücreti ile gıda harcamaları grubundan yüzde 9,96 ile kabak olarak belirlendi.

Paylaşın

İTO Duyurdu: İstanbul’un Enflasyonu Yüzde 74,22

Mart ayında İstanbul’da enflasyon bir önceki aya göre yüzde 2,95, bir önceki yılın aynı ayına yüzde 74,22 arttı. En yüksek fiyat artışları giyim harcamalarında görüldü. Giyim harcamalarını sağlık ve kişisel bakım harcamaları takip etti.

Haber Merkezi / En az artış ise ulaştırma ve haberleşme harcamalarında görüldü. Ulaştırma ve haberleşme harcamalarını ise ev eşyası harcamaları takip etti.

İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 1995 bazlı verilerine göre, İstanbul’da perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi için mart ayı verileri açıklandı.

Martta bir önceki aya göre yüzde 2,95, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları İndeksi ise yüzde 4,96 artış kaydetti. Söz konusu veriler yıllık bazda incelendiğinde, perakendede yüzde 73,02, toptan fiyatlarda ise yüzde 74,22 olarak gerçekleşti.

Martta perakende fiyatlarda önceki aya göre, diğer harcamalar grubunda yüzde 8,89, giyim harcamalarında yüzde 5,32, sağlık ve kişisel bakım harcamalarında yüzde 4,70, gıda harcamalarında yüzde 3,97, konut harcamalarında yüzde 2,46, ev eşyası harcamalarında yüzde 0,36, ulaştırma ve haberleşme harcamalarında yüzde 0,17 artarken, kültür eğitim ve eğlence harcamalarında yüzde 4,23 azaldı.

Martta toptan fiyatlarda ise önceki aya göre, işlenmemiş maddeler grubunda yüzde 13,77, kimyevi maddeler grubunda yüzde 4,96, gıda maddeleri grubunda yüzde 4,82, inşaat malzemeleri grubunda yüzde 3,55, mensucat grubunda yüzde 1,45, yakacak ve enerji maddeleri grubunda yüzde 0,13 artış, madenler grubunda yüzde 1,64 azalış görüldü.

Paylaşın

İstanbul’un Enflasyonu Yüzde 78,62

Şubat ayında İstanbul’da enflasyon bir önceki aya göre yüzde 3,83, bir önceki yılın aynı ayına yüzde 78 arttı. En yüksek fiyat artışları sağlık ve kişisel bakım harcamalarında görüldü.

Haber Merkezi / Sağlık ve kişisel bakım harcamalarını gıda harcamaları ve kültür eğitim ve eğlence harcamaları takip etti. En az artış ise giyim harcamalarında görüldü.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) verilerine göre İstanbul’da Şubat ayında perakende fiyatlar yıllık bazda yüzde 78,62, toptan fiyatlar yüzde 78,69 arttı.

2023 Şubat ayında İstanbul’da perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi, bir önceki aya göre yüzde 3,83, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları indeksi ise yüzde 2,38 oranında arttı.

2022 Şubat ayına göre 2023 Şubat ayında yaşanan fiyat değişimlerini gösteren bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranı İTO1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksinde yüzde 78,62, Toptan Eşya Fiyatları İndeksinde ise yüzde 78,69 olarak gerçekleşti.

İTO’nun açıklamasına göre Şubat 2023’de Perakende fiyatlarda bir önceki aya göre, Sağlık ve Kişisel Bakım Harcamalarında yüzde 8,01, Gıda Harcamalarında yüzde 5,37, Kültür Eğitim ve Eğlence Harcamalarında yüzde 4,61, Ev Eşyası Harcamalarında yüzde 4,53, Konut Harcamalarında yüzde 0,92, Diğer Harcamalar grubunda yüzde 0,82, Ulaştırma ve Haberleşme Harcamalarında yüzde 0,45 ve Giyim Harcamalarında ise yüzde 0,09 artış izlendi.

Şubat 2023’de toptan fiyatlarda ise bir önceki aya göre, İnşaat Malzemeleri Grubunda yüzde 5,63, Gıda Maddeleri Grubunda yüzde 3,45, İşlenmemiş Maddeler Grubunda yüzde 1,20, Mensucat Grubunda yüzde 0,98, Yakacak ve Enerji Maddeleri Grubunda yüzde 0,53 artış, Kimyevi Maddeler Grubunda yüzde -2,51, Madenler Grubunda yüzde -2,25 azalış izlendi.

Paylaşın

İstanbul’un Enflasyonu 92,97’den Yüzde 79,68’e Geriledi

İstanbul’un enflasyonu ocak ayında yüzde 92,97’den yüzde 79,68’e geriledi. Ocak ayında İstanbul’da; perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi bir önceki aya göre yüzde 5,94, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları İndeksi ise yüzde 5,52 oranında arttı.

Haber Merkezi / İstanbul Ticaret Odası (İTO), ocak ayının İstanbul’un enflasyonu (Ücretliler Geçinme İndeksi) oranını açıkladı. İTO tarafından yapılan açıklama şöyle:

“Ocak 2023’de Perakende fiyatlarda bir önceki aya göre; Ulaştırma ve Haberleşme Harcamalarında yüzde 23,94, Sağlık ve Kişisel Bakım Harcamalarında yüzde 15,92, Diğer Harcamalar grubunda yüzde 14,66, Gıda Harcamalarında yüzde 6,07, Kültür Eğitim ve Eğlence Harcamalarında yüzde 4,17, Ev Eşyası Harcamalarında yüzde 3,62 ve Konut Harcamalarında yüzde 2,30 artış, Giyim Harcamalarında ise yüzde -0,83 azalış izlenmiştir.

Ocak 2023’ de Toptan fiyatlarda bir önceki aya göre; İşlenmemiş Maddeler Grubunda yüzde 19,48, İnşaat Malzemeleri Grubunda yüzde 11,91, Madenler Grubunda yüzde 7,40, Kimyevi Maddeler Grubunda yüzde 2,70, Yakacak ve Enerji Maddeleri Grubunda yüzde 1,81, Gıda Maddeleri Grubunda yüzde 0,96, Mensucat Grubunda yüzde 0,40 artış izlenmiştir.”

İSO: Ocak ayı imalat göstergesi 10 ay sonra eşik değerin üzerine çıktı

Öte yandan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Ocak ayına ilişkin imalat satınalma yöneticileri endeksini (PMI) açıkladı. Aralık ayında 48,1 olan manşet PMI, Ocak’ta yeniden eşik değerin üzerine çıktı ve 50,1’e yükseldi. PMI, böylece 10 aylık daralma döneminin sona erdiği sinyalini verdi.

Endekste 50’nin üstündeki seviyeler büyümeye, altındaki seviyeler ise daralmaya işaret ediyor. Endeks 2022 Şubat ayında eşik değeri aşmış, sonrasında endekste eşik altı seviyeler kaydedilmişti.

İSO’dan paylaşılan bültene göre hem üretim hem de yeni siparişlerde yavaşlama Aralık ayına kıyasla hız keserken bazı firmalar talepte iyileşme belirtileri olduğuna dikkat çekti. Üretimde düşüş son 14 ayın en ılımlı düzeyinde kaydedildi. Yeni siparişlerdeki azalma ise Ekim 2021’de başlayan yavaşlama döneminin en düşük oranında ölçüldü.

Paylaşın

Doktorlar Eylemde: Sağlık Bakanlığı Hakkımızı Gasp Ediyor

Mesleki bağımsızlığına ve serbest meslek hakkını gasp eden yönetmelik değişikliğine karşı Kadıköy’de eylem yapan hekimler adına açıklama yapan İstanbul Tabip Odası Özel Hekimlik Komisyonundan Güray Kılıç, “Sözleşme yapabilen azınlık hekim grubuna ise özel hastanelerce ağır koşullar dayatılıyor” dedi ve ekledi:

“Bu saldırı yalnız serbest meslek hakkını kullanan hekimlere yönelik değil, tüm hekimlere ve tıp mesleğini tercih eden-edecek olan öğrencilere de yöneliktir. Asırlardır hekimlik mesleğinin ve hekimlerin en doğal hakkı olan serbest meslek hakkı, sağlık sermayesinin isteği doğrultusunda Sağlık Bakanlığı eliyle gasbedilmektedir. 7 Ocak 2023 tarihli yönetmelikle yeni açılacak muayenehaneler yönünden daha da ağırlaşan düzenlemeler öngörmekle, bu durumu apaçık ortaya koyuyor.”

Kılıç, açıklamasının devamında, “Bilinmesini isteriz ki dün yapılan düzenleme ile hali hazırda muayenehaneleri olan hekimler ve 60 yaş üstü hekimlerin sadece bir yerde kadro sınırlamasından muaf tutulması ve belli koşullarda bazı ameliyatların istenilen yerde yapılabilmesine sağlık müdürlüğünün vaka bazında izin verilebilecek olması, hak ihlallerini gidermiyor.” ifadelerini kullandı.

İstanbul Tabip Odası ve Türk Tabipler Birliği (TTB), hekimlerin mesleki bağımsızlığına ve serbest meslek hakkını gasp eden yönetmelik değişikliğine karşı Kadıköy’de eylem yaptı.

66 uzmanlık derneğinin destek verdiği eylemde  “Muayeneme dokunma” dövizlerinin taşındı. Hekimler sık sık “Emek bizim söz bizim”, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.

Basın açıklamasını İstanbul Tabip Odası Özel Hekimlik Komisyonundan Güray Kılıç okudu.

“Yönetmelik değişti ama…”

Kılıç, yönetmeliğin sağlığa etkilerini anlattı ve hekimlerin mesleklerini yapamaz hale getirildiğini söyledi ve ekledi:

“Sağlık Bakanlığı’nın 6 Ekim 2022 tarihinde yaptığı yönetmelik değişiklikleri ile hekimlerin mesleki bağımsızlığına ve serbest meslek hakkına bir saldırı gerçekleştirdi. Bu düzenlemeye göre 7 Ocak 2023 tarihinden itibaren serbest meslek hakkını kullanan hekimler özel sağlık kuruluşlarıyla sözleşmeleri yoksa hastalarının tedavilerini kesmek zorunda kalacak ve bir daha da hastalarına bakamayacak.

“Bu kuruluşlarla ancak çok az sayıda hekim sözleşme yapabilecek. Bu nedenle açtığımız davalar ve yapılan etkinlikler üzerine 7 Ocak 2023 tarihinde yönetmelikler yeniden değiştirildi.

Buna göre;

  • Tüm hekimler için sadece bir hastane ile yıllık sözleşme yapılması koşulu aynen korunmuş olup sadece belli koşullarda il sağlık müdürlüklerinin izni ile ameliyatların sözleşme diş hastanede yapılabilmesine izin verildi.
  • Halen muayenehaneleri olan hekimler ve 60 yaş üstü hekimler için özel hastane ve tip merkezlerinin toplam kadro sayıları üzerinden getirilen kısıtlama kalkmış gibi gösterilmek istense de hali hazırda muayenehaneleri olanlara branş bazında kadrolu hekim sayısı üzerinden getirilen kısıtlamanın devam etmesi nedeniyle, yine az sayıda hekim sözleşme yapabilecek. 60 yaş üstü hekimleri için branş bazı kadro kısıtlaması koşulu söz konusu değildir.
  • Yeni muayenehane açacak olan 60 yaş altı hekimler için ise 6 Ekim Yönetmeliği’ndeki tüm kısıtlamalar aynen devam edecek.

“Sağlık Bakanlığı hakkımızı gasp ediyor”

“Sözleşme yapabilen azınlık hekim grubuna ise özel hastanelerce ağır koşullar dayatılıyor. Bu saldırı yalnız serbest meslek hakkını kullanan hekimlere yönelik değil, tüm hekimlere ve tıp mesleğini tercih eden-edecek olan öğrencilere de yöneliktir.

“Asırlardır hekimlik mesleğinin ve hekimlerin en doğal hakkı olan serbest meslek hakkı, sağlık sermayesinin isteği doğrultusunda Sağlık Bakanlığı eliyle gasbedilmektedir. 7 Ocak 2023 tarihli yönetmelikle yeni açılacak muayenehaneler yönünden daha da ağırlaşan düzenlemeler öngörmekle, bu durumu apaçık ortaya koyuyor.

“Bilinmesini isteriz ki dün yapılan düzenleme ile hali hazırda muayenehaneleri olan hekimler ve 60 yaş üstü hekimlerin sadece bir yerde kadro sınırlamasından muaf tutulması ve belli koşullarda bazı ameliyatların istenilen yerde yapılabilmesine sağlık müdürlüğünün vaka bazında izin verilebilecek olması, hak ihlallerini gidermiyor.”

“Öğrencilerin de hakkı gasp ediliyor”

TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Ali İhsan Ökten de  “Serbest hekimlik mesleği uygulama hakkını ortadan kaldıran ‘Medipol Yasası’nı kabul edilemez buluyoruz” dedi.

TTB Özel Hekimlik kolundan Nursen Şahin ise, şunları söyledi: “Bugün burada iktidarın çok uzun süredir kimlerle yan yana olduğunu, kimleri gözettiğini bir kez daha görüyoruz. Bu yönetmelik yalnızca hekimlerin değil tıp fakültelerinde okuyan gençlerin de hakkını gasbetmektedir.”

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın