Geniş Tanımlı İşsizlikte Rekor: 10,5 Milyon

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise ocak ayında 10 milyon 453 bin kişi olarak gerçekleşti.

Haber Merkezi / Geniş tanımlı işsiz sayısı son bir yılda 2 milyon 155 bin, 10 yılda ise 5,1 milyon kişi arttı. Böylece son 10 yılda geniş tanımlı işsiz sayısı iki katına çıktı. Geniş tanımlı işsiz sayısındaki bu artışın sebebi zamana bağlı eksik istihdam ve ümitsizleri, iş aramayıp çalışmaya hazır olanları, iş arayan ancak hemen çalışmaya başlayamayacak olanları kapsayan potansiyel işgücü sayısındaki artıştır.

Özellikle zamana bağlı eksik istihdam edilenlerin sayısında devasa bir artış söz konusudur. Haftalık 45 saatten daha az çalışan ve imkanı olması durumunda daha çok çalışmayı isteyenleri kapsayan zamana bağlı eksik istihdam edilenlerin sayısı son bir yılda 1,9 milyondan 3,2 milyona yükselerek 1 milyon 295 kişi arttı.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu’nu (Mart 2024) yayımlandı. Raporda şu ifadelere yer verildi:

“TÜİK’in Ocak 2024 Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) sonuçları 11 Mart 2024’te yayımlandı. Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 9,1, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsizlik oranı (âtıl işgücü) ise yüzde 26,5 seviyesinde gerçekleşti. TÜİK’e göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsiz sayısı (mevsim etkisinden arındırılmış) 2024 Ocak ayında 3 milyon 214 bin oldu.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Ocak 2024’te 10 milyon 453 bin kişi olarak gerçekleşti. Geniş tanımlı işsiz sayısı son bir yılda 2 milyon 155 bin, 10 yılda ise 5,1 milyon kişi arttı. Böylece son 10 yılda geniş tanımlı işsiz sayısı iki katına çıktı. Geniş tanımlı işsiz sayısındaki bu artışın sebebi zamana bağlı eksik istihdam ve ümitsizleri, iş aramayıp çalışmaya hazır olanları, iş arayan ancak hemen çalışmaya başlayamayacak olanları kapsayan potansiyel işgücü sayısındaki artıştır.

Özellikle zamana bağlı eksik istihdam edilenlerin sayısında devasa bir artış söz konusudur. Haftalık 45 saatten daha az çalışan ve imkanı olması durumunda daha çok çalışmayı isteyenleri kapsayan zamana bağlı eksik istihdam edilenlerin sayısı son bir yılda 1,9 milyondan 3,2 milyona yükselerek 1 milyon 295 kişi arttı. Zamana bağlı eksik istihdamdaki bu artışın sebebi ekonomideki durum ve artan enflasyon ile geçim zorluğu yaşayan kişilerin daha fazla çalışarak daha fazla ücret elde etmek isteyenler olabilir.”

Raporda yer alan diğer bulgular ise şöyle:

“Üçüncü en yüksek işsizlik kategorisi olan genç kadın işsizliği yüzde 21,2 oldu.
Resmi işsizlerin yüzde 87,7’i işsizlik ödeneği alamıyor.
Dar ve geniş tanımlı işsizlik arasındaki fark 17,4 puan.”

Paylaşın

Yoksulun Gıda Enflasyonu Yüzde 111,7

DİSK-AR’ın TÜİK verilerinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya göre, gıda enflasyonu ortalama yüzde 71,2 olarak gerçekleşirken emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 87,3 oldu.

Haber Merkezi / Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 81,1 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 93 ve en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 111,7 olarak gerçekleşti.

DİSK-AR’ın hesaplamasına göre, dördüncü (yüksek) yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 68 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 51,8 oldu.

Akademisyenlerin ve ekonomistlerin bağımsız biçimde oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), şubat ayı enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre, günlük fiyat değişimlerinden elde edilen ENAG Fiyat Endeksi (E-TÜFE) aylık aylık bazda yüzde  4,32 arttı. ENAG, yıllık enflasyonu yüzde 121,98 olarak hesapladı.

Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre enflasyon, şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 4,53 geçen aralık ayına göre yüzde 11,54 bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 67,07 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 55,91 olarak gerçekleşti.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomi gündemine dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Enflasyonda trend programla uyumlu bir şekilde. Ocak ayında enflasyon bir miktar yüksek çıktı. Şubat’ta onun devamı olabilir. Mart’tan itibaren enflasyon trende oturacaktır. Ama yıllık enflasyon yüksek kalacak.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı şubat ayına ilişkin değerlendirme raporunu açıkladı.

Raporda, Enflasyonun şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 4,53,  ve bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 67,07 olduğu, 2024 yılının ilk iki ayında ortalama fiyat artış oranı ise yüzde 11,54 olarak gerçekleştiği belirtildi.

Raporda, “2024 Şubat döneminde en yüksek fiyat artışı yıllık yüzde 94,8 ile lokanta ve otellerde oldu. İkinci en yüksek fiyat artışının görüldüğü harcama grubu yıllık yüzde 91,8 artışla eğitim olurken üçüncü harcama grubu ise yüzde 81,3 ile sağlık oldu” denildi.

DİSK-AR’ın TÜİK verilerinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya göre, gıda enflasyonu ortalama yüzde 71,2 olarak gerçekleşirken emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 87,3 oldu. Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 81,1 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 93 ve en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 111,7 olarak gerçekleşti.

DİSK-AR’ın hesaplamasına göre, dördüncü (yüksek) yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 68 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 51,8 oldu. Böylece en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 112 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 52 oranında kaldı.

DİSK-AR’ın TÜİK’in mikro veri setlerinden yararlanarak hazırladığı araştırmaya göre, 2023 yılında hissedilen enflasyon, açıklanan (resmi) enflasyonun yaklaşık iki katı oldu. Ortalama hissedilen (algılanan) enflasyon 2023’teki ortalama açıklanan (resmi) enflasyonun 53 puan üzerinde hesaplandı.

2005 yılında 114,5 olan TÜFE endeksi, Şubat 2024’te 2073,9’a yükseldiği belirtilen araştırmada, “2005’te 112,9 olan gıda fiyatları endeksi ise 2024’te 3046,3’e yükseldi. Böylece TÜFE 2005’ten bu yanda 18 kat; gıda fiyatları ise 2005’ten bu yana 27 kat arttı. Şubat 2005’te yüzde 8,69 olan yıllık enflasyon oranı Şubat 2024’te yüzde 67,07 oldu. 2005’te yüzde 6,37 olan yıllık gıda enflasyonu ise Şubat 2023’te yüzde 71,12’ye yükseldi” denildi.

Araştırmaya göre, Aralık 2005’te TÜFE’yle aynı seyreden gıda fiyatları endeksi Ocak 2024’te TÜFE’nin 972 puan (yüzde 46,9) üstüne çıktı.

Paylaşın

Enflasyonu Yüzde 53.4, Hissedilen Enflasyon Yüzde 106.9

2023 yılında hissedilen enflasyon, açıklanan (resmi) enflasyonun yaklaşık iki katı oldu. Ortalama hissedilen enflasyon 2023’teki ortalama açıklanan enflasyonun 53 puan üzerinde hesaplandı.

Haber Merkezi / 2022 yılında hissedilen enflasyon ortalama 98,44 iken ortalama açıklanan enflasyon yıllık ortalama yüzde 71,98 olarak gerçekleşti. Böylece açıklanan enflasyon ile hissedilen enflasyon arasındaki fark 36,8 puan oldu. 2021 yılında ise ortalama hissedilen enflasyon yüzde 56,39, ortalama açıklanan enflasyon yüzde 19,42 ve aradaki fark 34,91 puan oldu.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR) son zamanlarda kamuoyunda tartışılan hissedilen (algılanan) enflasyona ilişkin açıklama yaptı: Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“2023 yılında hissedilen enflasyon, açıklanan (resmi) enflasyonun yaklaşık iki katı oldu. Ortalama hissedilen (algılanan) enflasyon 2023’teki ortalama açıklanan (resmi) enflasyonun 53 puan üzerinde hesaplandı. 2022 yılında hissedilen (algılanan) enflasyon ortalama 98,44 iken ortalama açıklanan (resmi) enflasyon yıllık ortalama yüzde 71,98 olarak gerçekleşti.

Böylece resmi (açıklanan) enflasyon ile hissedilen (algılanan) enflasyon arasındaki fark 36,8 puan oldu. 2021 yılında ise ortalama hissedilen (algılanan) enflasyon yüzde 56,39, ortalama açıklanan (resmi) enflasyon yüzde 19,42 ve aradaki fark 34,91 puan oldu.

2021, 2022 ve 2023 yılları kapsamında hissedilen (algılanan) enflasyon ile açıklanan (resmi) enflasyon arasındaki puan farkının en yüksek olduğu yıl 2023 oldu.

Hissedilen (algılanan) enflasyon ile resmi (açıklanan) enflasyon arasındaki farkın çeşitli sebepleri var. Öznel bir veri olmasına rağmen hissedilen (algılanan) enflasyon verisi enflasyonun düzeyi ve etkisi konusunda önemli bir gösterge ve ipucu niteliğindedir. Açıklanan (resmi) enflasyon ile hissedilen (algılanan) enflasyon arasında büyük farklar olması enflasyon ölçümünde ciddi sorunlar olduğunun göstergesidir.

Enflasyonun çok daha düşük olduğu ülkelerin istatistik kurumları hissedilen (algılanan) ve beklenen enflasyona ilişkin verileri kamuoyu ile paylaşırken enflasyonun en yüksek seyrettiği ülkelerden biri olan Türkiye’de TÜİK bu verilere sahip olduğu halde kamuoyuna açıklamıyor. 2023 sonu itibarıyla AB ülkelerinde algılanan enflasyon yüzde 9,5, açıklanan enflasyon yüzde 2,4’tür. Aradaki fark 7,1 puandır. TÜİK’e göre ise Türkiye’de 2023 Aralık’ta hissedilen enflasyon yüzde 100,5 iken açıklanan enflasyon yüzde 64,8’dir.

Hissedilen (algılanan) enflasyon ile resmi (açıklanan) enflasyon farkı TÜİK’in TÜFE verileri ile ilgili güvenilirlik tartışmalarını daha da artıracaktır. TÜİK enflasyon ölçümü konusundaki verileri şeffaf biçimde kamuoyu ile paylaşmalıdır.”

Detaylı bilgi için TIKLAYIN

Paylaşın

DİSK-AR Duyurdu: Geniş Tanımlı İşsiz Sayısı 9 Milyon 656 Bin

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı aralık ayında 9 milyon 656 bin kişi oldu.

Haber Merkezi / Dar tanımlı işsiz sayısında azalış yaşansa da geniş tanımlı işsiz sayısı aylık 1 milyon, yıllık ise 1,5 milyon kişi arttı. Aralık 2022’de 8,1 milyon olan geniş tanımlı işsiz sayısı Kasım 2023’te 8,7 milyon ve Aralık 2023’te ise 9,7 milyon olarak kayıtlara geçti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Aralık 2023 Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçları yayımlandı.

Araştırmaya göre; Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 8,8, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsizlik oranı (âtıl işgücü) ise yüzde 24,7 seviyesinde gerçekleşti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR) Şubat ayına ait İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu’nu yayımladı.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise aralık ayında 9 milyon 656 bin kişi olarak kayıtlara geçti. Hem yıllık hem aylık olarak dar tanımlı işsiz sayısında azalış yaşansa da geniş tanımlı işsiz sayısı aylık 1 milyon, yıllık ise 1,5 milyon kişi arttı.

Aralık 2022’de 8,1 milyon olan geniş tanımlı işsiz sayısı Kasım 2023’te 8,7 milyon ve Aralık 2023’te ise 9,7 milyon olarak gerçekleşti.

Geniş tanımlı işsiz sayısındaki artışın sebebinin zamana bağlı eksik istihdam ve ümitsiz kişiler, iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar ve iş arayan ancak hemen çalışmaya başlayamayacak olanları kapsayan potansiyel işgücü sayısındaki artışın olduğu belirtildi.

Geniş tanımlı işsizlikte pandemi günlerine geri dönüldüğü ifade edilen raporda dar ve geniş tanımlı işsizlik arasındaki farkın 15,9 puan olduğu açıklandı. Raporda geniş tanımlı işsizlik oranının yüzde 24,7, geniş tanımlı kadın işsizliğinin ise yüzde 33,2 olduğu açıklandı.

Raporda ayrıca resmi işsizlerin yaklaşık yüzde 90’ının işsizlik ödeneği alamadığı da belirtildi.

Paylaşın

Yoksulun Gıda Enflasyonu Yüzde 109,5

DİSK’in araştırma merkezi DİSK-AR’a göre, en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 110 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 51 oranında kaldı.

Haber Merkezi / Enflasyon 2005’ten bu yanda 7 kat, gıda fiyatları ise 2005’ten bu yana 25 kat arttı. 2005’te yüzde 9,24 olan yıllık enflasyon oranı 2024’te yüzde 64,86 oldu. 2005’te yüzde 6,79 olan yıllık gıda enflasyonu ise 2023’te yüzde 69,71’e yükseldi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon verilerini değerlendirdi.

DİSK Araştırma Merkezi (DİSK-AR) madde fiyatlarının hâlâ karartılmış durumda olduğunu hatırlatarak, “Resmi ortalama enflasyon oranları düşük gelirlilerin, emekçilerin günlük yaşamda karşılaştığı ve hissettiği oranlar değildir” dedi.

TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamayı aktaran DİSK-AR’a göre, en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 110 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 51 oranında kaldı.

Enflasyon 2005’ten bu yanda 7 kat, gıda fiyatları ise 2005’ten bu yana 25 kat arttı. 2005’te yüzde 9,24 olan yıllık enflasyon oranı 2024’te yüzde 64,86 oldu. 2005’te yüzde 6,79 olan yıllık gıda enflasyonu ise 2023’te yüzde 69,71’e yükseldi.

Gıda enflasyonu ile genel enflasyon arasındaki fark da açılmaya başladı. Aralık 2005’te enflasyonla aynı seyreden gıda fiyatları endeksi Ocak 2024’te enflasyonun 830 puan (yüzde 41,8) üstüne çıktı.

ENAG’a göre, enflasyon yüzde 129,11, TÜİK’e göre, yüzde 64,86

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Ocak 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre, enflasyon ocak ayında bir önceki aya göre yüzde 6,70, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 6,70, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 64,86 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 54,72 oldu.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 40,62 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 92,27 ile lokanta ve oteller oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla ocak ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde -1,61 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, ocak ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 17,68 ile sağlık oldu.

Endekste kapsanan 143 temel başlıktan ocak ayı itibarıyla, 8 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 4 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 131 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, ocak ayında bir önceki aya göre yüzde 6,85, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 6,85, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 67,68 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,60 olarak gerçekleşti.

Akademisyenlerin ve ekonomistlerin bağımsız biçimde oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), ocak ayı enflasyon verilerini açıkladı.

Buna göre; Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) Ocak ayında yüzde 9,38 arttı. Enflasyonun son 12 aylık artışı da yüzde 129,11 olarak gerçekleşti. ENAG, sağlık grubunda herhangi bir fiyat değişimi olmadığını belirtirken en yüksek fiyat artışının yüzde 16,42 ile giyim ve ayakkabı kaleminde gerçekleştiğini duyurdu.

“Fiyat istikrarını sağlamak temel önceliğimiz”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Ocak ayı enflasyon verisi hakkında değerlendirmede bulundu.

Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Şubat’tan itibaren aylık enflasyonun kayda değer şekilde düşerek tahmin patikamızla uyumlu seyredeceğini öngörüyoruz. Yıllık enflasyonda ise yılın ikinci yarısında belirgin bir gerileme göreceğiz. Fiyat istikrarını sağlamak temel önceliğimizdir” dedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) da Aralık ayında yayımladığı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde başta asgari ücret ve diğer ücret ayarlamalarının etkisi ile aylık enflasyonun Ocak ayında yükseleceğini, Şubat ayı ve sonrası yavaşlayacağını, yılın ilk yarısında enflasyonun ana eğilimindeki düşüşe yakın seyredeceğini tahmin ettiğini duyurmuştu.

Paylaşın

DİSK: İşsiz Sayısı 8 Milyon 671 Bin

DİSK-AR’ın TÜİK verilerinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya göre; mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı kasım ayında 8 milyon 671 bin kişi oldu.

Haber Merkezi / Kasım 2023’te resmi işsizlerin sadece yüzde 11,9’u işsizlik ödeneği alabildi. 2,7 milyonu aşkın işsiz işsizlik ödeneğinden yoksun kaldı. Bu da işsizlerin yüzde 88’inin işsizlik ödeneği alamadığı anlamına geliyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu’nu yayınladı. Raporda şu ifadelere yer verildi:

“TÜİK’in Kasım 2023 Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) sonuçları 10 Ocak 2024’te yayımlandı. Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 9, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsizlik oranı (âtıl işgücü) ise yüzde 22,7 seviyesinde gerçekleşti. TÜİK’e göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsiz sayısı (mevsim etkisinden arındırılmış) 2023 Kasım ayında 3 milyon 116 bin oldu.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Kasım 2023’te 8 milyon 671 bin kişi olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre pandemi öncesinde, 2019 Kasım’da yüzde 13,3 olan dar tanımlı işsizlik Kasım 2023’te yüzde 9 olarak gerçekleşti. Ancak aynı yıllarda geniş tanımlı işsizlik yüzde 18,4’ten yüzde 22,7’e yükseldi. Son 1 yılda geniş tanımlı işsiz sayısı 795 bin artarak 7,8 milyondan 8,6 milyona yükseldi. Covid-19 salgını sonrası geniş tanımlı işsizlik oranı 4,3 puan, geniş tanımlı işsiz sayısı ise 2 milyon 285 bin kişi arttı.

İŞKUR’un Kasım 2023 verilerine göre ise bu ayda işsizlik ödeneği alabilenlerin sayısı 370 bin civarındadır. Böylece Kasım 2023’te resmi işsizlerin sadece yüzde 11,9’u işsizlik ödeneği alabildi. 2,7 milyonu aşkın işsiz işsizlik ödeneğinden yoksun kaldı. Bu da işsizlerin yüzde 88’inin işsizlik ödeneği alamadığı anlamına geliyor.”

Paylaşın

Açlık Sınırı 13 Bin 744, Yoksulluk Sınırı 47 Bin 544 Lira

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı yani açlık sınırı, 13 bin 745 lira, açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan yoksulluk sınırı 47 bin 544 lira oldu.

Haber Merkezi / Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 3.753, yetişkin bir kadın için 3.603, 15-18 yaş bir genç için 3.860, 4-6 yaş arası bir çocuk için 2.528 lira oldu.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi BİSAM), Açlık ve Yoksulluk Sınırı Kasım 2023 Dönem Raporu’nu açıkladı. Raporda şu ifadelere yer verildi:

“TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) harcama gruplarına göre endeks rakamları, 2003 yıllı madde fiyatları ile İstanbul Halk Ekmek, zincir market cari ay internet fiyatları ve BİSAM Beslenme Kalıbı üzerinden yapılan hesaplamaya göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı Kasım 2023 için 13 bin 745 liradır. Bu harcama tutarı sadece gıda için yapılması gereken minimum tutardır. Açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan hesaplama sonuçlarına göre ise yoksulluk sınırı 47 bin 544 lira olarak gerçekleşmiştir.

Sağlıklı beslenmek için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarı farklılık göstermektedir. Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 3.753 liradır. Bu değer yetişkin bir kadın için 3.603, 15-18 yaş bir genç için 3.860, 4-6 yaş arası bir çocuk için 2.528 liradır. Sağlıklı bir biçimde beslenmenin toplam aile bütçesine maliyeti ise 13 bin 745 lira olarak tespit edilmiştir. Bu tutar söz konusu ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutardır. Eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderler ile birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı 47 bin 544 liraya ulaşmaktadır.

Günlük harcamalarda Kasım 2023’de en yüksek maliyet grubunu süt ve süt ürünleri grubu 152,52 liralık harcama gereksinimi ile oluşturmaktadır. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 88.27 liradır. Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 97.71 liraya ulaştı. Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 33.38 liradır. Katı yağ ve sıvı yağ ise 26.88 liralık masraf yapılması gereken ürün grubudur. Yumurta için 9.81, şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 12.06 lira harcama yapılması gerekmektedir.

Sepetin yaklaşık üçte biri süt ve süt ürünleri

Daha dar bir gruplandırmaya göre harcamalarda süt ve süt ürünlerinin payı yüzde 33.3 ile en yüksek paya sahiptir. Et, yumurta ve kurubaklagil grubunun payı yüzde 27 ile ikinci sıradadır. Sebze ve meyvenin harcamalar içindeki payı yüzde 9,9’dur. Ekmek, makarna vb. için ise pay yüzde 21,3’tür. Diğer gıda harcamalarının toplam içindeki payı ise yüzde 8.5’tir.

Her bir aile ferdinin sağlıklı beslenmesi için gereksinim duyduğu gıda grubu ve alması gereken kalori miktarı farklılık göstermektedir. Örneğin tüketilmesi gereken ekmek miktarı kadın ve erkek açısından anlamlı düzeyde farklıdır. Süt ve süt ürünleri tüketiminde 10-18 yaş arasındaki bir gencin harcama gereksinimi, yetişkin erkek ve kadından fazlayken, yumurta 4-6 yaş grubu için daha önemlidir. Günlük 458 liralık harcama içinde en maliyetli tüketim kalemi yaklaşık 42.6 lira ile 10-18 yaş arası bir gencin tüketmesi gereken süt ve süt ürünleri miktarıdır. 4-6 yaş arası bir çocuğun tüketmesi gereken yumurta miktarı yetişkinlerden fazladır.”

Paylaşın

Çalışan Kadınların Yüzde 41’i Asgari Ücret Dahi Alamıyor

Asgari ücret tablosu özel sektörde her geçen gün daha da kötüleşmekte. Özel sektör işçilerinin yüzde 70,4’ü asgari ücretin yüzde 20 komşuluğunda bir ücretle çalışmakta. Özel sektör işçilerinin yüzde 84,5’i ise asgari ücretin yüzde 50 fazlası ve altında bir ücret alabilmekte.

Haber Merkezi / Kayıtdışı çalışan işçilerin ücretleri beklendiği gibi çok daha düşük. Kayıtdışı çalışanlarda 2022 yılında 2 bin 500 TL’nin altında ücret alanların oranı yüzde 40. Başka bir deyişle, kayıtdışı çalışanların yarısına yakını 2 bin 500 TL bile almıyor. Asgari ücret altında çalışanların oranı kayıtdışı çalışanlarda yüzde 83,5.

Kadınların çok büyük bir bölümü asgari ücret ve daha altında ücretlerle çalışmakta. Tahmini 7 milyon kadın çalışanın yüzde 61,4’ü asgari ücretin altı ve asgari ücretin yüzde 20 fazlası ücretler ile çalışmakta. Kadınların yüzde 41’i ise asgari ücret dahi alamamakta.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Asgari Ücret 2024 Araştırması’nı yayımladı. Araştırmada, Merkez Bankası ve DİSK-AR verileri ile çeşitli araştırmalar asgari ücret civarında bir ücretle çalışanların oranının yüzde 50’lerde olduğunu gösterdi.

Milyonlarca işçi asgari geçim için yetersiz olan asgari ücretle geçinmeye çalışırken, işçilerin bir bölümü de yasal asgari ücrete dahi erişemiyor. Asgari ücret ve altında çalışanların oranı tekstil, giyim, deri, mobilya imalatı, gıda, inşaat ve turizm sektörlerinde daha yüksek düzeyde seyrediyor.

Araştırmada; Türkiye’nin, Avrupa ülkeleri içinde en düşük asgari ücrete sahip beşinci ülke olduğu belirtildi. Türkiye’den daha düşük asgari ücrete sahip ülkeler Makedonya (359 avro), Arnavutluk (375 avro), Bulgaristan (399 avro) ve Sırbistan (461 avro) olduğu aktarılırken, 2013’te Avrupa’da Türkiye’den düşük asgari ücretli 14 ülkenin olduğu ancak 2023 yılı sonunda sadece 4 ülke kaldığı aktarıldı.

Araştırmaya göre; Türkiye, AB ülkeleri ve ABD arasında en düşük toplu iş sözleşmesi kapsamı oranına sahip iki ülkeden birisi.

ILO verilerine göre, 2019’da Türkiye’de TİS kapsamı yalnızca yüzde 7,4. Bu durum Türkiye’de asgari ücret civarında çalışanların oranını artırırken AB ülkelerinde asgari ücretle çalışanların kapsamını düşürüyor.

Araştırmada, konuya ilişkin, “Asgari ücret kapsamının düşürülmesinin yolu, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılarak toplu pazarlık kapsamının genişletilmesidir. Toplu iş sözleşmesi kapsamını genişletilmesinin bir diğer yolu teşmil mekanizmasının yaygınlaştırılmasıdır” tespitine yer verildi.

Asgari ücretteki artış oranının diğer emek gelirlerine yansımaması, düşük toplu iş sözleşmesi kapsamı ve sendikalaşma oranları ise asgari ücreti ortalama ücret haline getiriyor. Türkiye’de diğer emek gelirleri artışının sınırlı kalması sonucunda asgari ücret ile diğer ücretler arasındaki makas kapanıyor ve asgari ücret civarı ücretle çalışanların oranı artıyor.

Ücretler de asgari ücret düzeyine gerilimeye devam ediyor. 2002 ve 2023 yılları arasında ortalama memur aylığı 20,2 kat, ortalama kamu işçisi ücreti 24,7 kat ve en düşük işçi emekli aylığı 29,2 kat arttı. Ortalama memur maaşı 38,8 kat, en düşük esnaf emekli aylığında 50 kat ve en düşük memur maaşında 57,9 kat artış yaşandı. Buna karşın net asgari ücretteki artış 61,9 kat olarak gerçekleşti. Böylece asgari ücret dışındaki emek gelirlerinin asgari ücrete oranı geriledi.

2002’de asgari ücret altında ücret alanların oranı yüzde 18,5 iken 2022’de bu oran yüzde 33,8’e yükseldi. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altı ücret alanlar 2002’de yüzde 27,8 iken 2022’de yüzde 37,5’e, asgari ücretin yüzde 10 fazlası ve altı ücret alanlar 2002’de yüzde 30,7 iken 2022’de yüzde 38,4’e yükseldi.

Asgari ücret AKP iktidarları döneminde kişi başına GSYH’ye göre düşük düzeylerde (yüzde 43-60 bandında) seyretti. 1974’te kişi başına GSYH’nin yüzde 80,6’sı düzeyinde olan asgari ücret 2023’te kişi başına gelirin yüzde 47,4’üne düştü.

“Brüt asgari ücret 2023 yılında ortalama 19.921 TL olmaydı”

Aratırmaya, duruma ilişkin, “Bu gerilemenin anlamı asgari ücretle çalışanların göreli olarak yoksullaşmasıdır. Öte yandan asgari ücretle çalışanların oranının artması nedeniyle bu durum genel olarak ücret artışlarının da kişi başına milli gelir artışının çok altında kaldığını göstermektedir. Eğer asgari ücret kişi başına GSYH’ye paralel olarak artsaydı brüt asgari ücretin 2023 yılında ortalama 19.921 TL olması gerekirdi. Oysa aynı dönemde asgari ücret ortalama brüt 11.711 TL olarak uygulandı” değerlenirmesi yapıldı.

Asgari ücret araştırmasında öne çıkan diğer satırbaşları ise şöyle: Asgari ücret tablosu özel sektörde kötüleşmektedir. Özel sektör işçilerinin yüzde 70,4’ü asgari ücretin yüzde 20 komşuluğunda bir ücretle çalışmaktadır. Özel sektör işçilerinin yüzde 84,5’i ise asgari ücretin yüzde 50 fazlası ve altında bir ücret alabilmektedir.

Kayıtdışı çalışan işçilerin ücretleri beklendiği gibi çok daha düşüktür. Kayıtdışı çalışanlarda 2022 yılında 2 bin 500 TL’nin altında ücret alanların oranı yüzde 40’tır. Başka bir deyişle, kayıtdışı çalışanların yarısına yakını 2 bin 500 TL bile alamıyor. Asgari ücret altında çalışanların oranı kayıtdışı çalışanlarda yüzde 83,5’tir.

Kadınların çok büyük bir bölümü asgari ücret ve daha altında ücretlerle çalışmaktadır. Tahmini 7 milyon kadın çalışanın yüzde 61,4’ü asgari ücretin altı ve asgari ücretin yüzde 20 fazlası ücretler ile çalışmaktadır. Kadınların yüzde 41’i ise asgari ücret dahi alamamaktadır.

Asgari ücret altın karşısında dramatik ölçüde değer kaybetti. Merkez Bankası’nın yıllık ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarına göre 2003 yılında asgari ücretin yıllık tutarı ile 25 altın, 2005’te 31 altın alınabilmekteydi. Ortalama altın fiyatları ile yıllık ortalama net asgari ücretle çalışan bir işçi 2023 yılı ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarıyla 11,8, günlük kurlarla ise sadece 9,5 Cumhuriyet altını alabilmektedir.

Paylaşın

DİSK-AR: En Yoksul Gelir Grubunun Gıda Enflasyonu Yüzde 113

DİSK AR’ın raporuna göre, dördüncü (yüksek) yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 68,8 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 52,4 oldu. Böylece en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 113 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 52,4 oranında kaldı.

Haber Merkezi / Bu durum enflasyonun gelir gruplarına, farklı toplumsal kesim ve sınıflara göre önemli ölçüde farklı hissedildiğini ortaya koyuyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) 2023 Ekim verilerine ilişkin değerlendirme raporunu yayınladı. Raporda şu ifadeler yer aldı:

“TÜİK verilerine göre TÜFE’deki (2003:100) değişim 2023 Ekim’de bir önceki aya göre yüzde 3,43, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 54,26, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 55 ve bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 61,36 oldu. Sadece dört aylık tüketici enflasyonu yüzde 29,4 oldu. Yılın ikinci yarısı için memur maaşlarına ve emekli aylıklarına yapılan zam eridi. Resmi enflasyondaki tırmanış sürüyor.

TÜİK, Ekim 2023 döneminde gıda enflasyonunu yüzde 71,99 olarak açıkladı. Ancak bu enflasyon halkın hissettiği gerçek enflasyonu yansıtmaktan oldukça uzak bir oran. TÜİK, DİSK tarafından açılan ve kazanılan davaya rağmen yargı kararını uygulamıyor ve madde fiyat listesini açıklamıyor. Madde fiyatları halen karartılmış durumda. Bu nedenle enflasyon oranını hesaplanmasına kaynak teşkil eden madde fiyat listesi görülemiyor.

Resmi ortalama enflasyon oranları düşük gelirlilerin, emekçilerin günlük yaşamda karşılaştığı ve hissettiği oranlar değildir.  Bu nedenle DİSK-AR olarak TÜİK’in ham verilerinden yararlanarak emeklilerin, dar gelirlilerin, düşük gelirlilerin hissettiği gıda enflasyonunu yeniden hesaplıyoruz. Yaptığımız hesaplamaya göre gıda enflasyonu ortalama yüzde 72 olarak gerçekleşirken emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 88,4 oldu. Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 82,1 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 94,1 ve en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 113 olarak gerçekleşti.

Yüksek gelir gruplarının daha düşük enflasyon hissettiği görülüyor. Dördüncü (yüksek) yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 68,8 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 52,4 oldu. Böylece en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 113 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 52,4 oranında kaldı. Bu durum enflasyonun gelir gruplarına, farklı toplumsal kesim ve sınıflara göre önemli ölçüde farklı hissedildiğini ortaya koyuyor.

TÜFE ve gıda fiyatları endeksi artmaya devam ediyor. 2005 yılında 120 olan TÜFE endeksi, Ekim 2023’te 1.749’a yükseldi. 2005’te 113 olan gıda fiyatları endeksi ise 2023’te 2.484’e yükseldi. Böylece TÜFE 2003’ten bu yana 17,5 ve 2005’ten bu yanda 14,6 kat; gıda fiyatları ise 2003’ten bu yana 25 kat ve 2005’ten bu yana 22 kat arttı. 2005’te yüzde 5,8 olan yıllık enflasyon oranı 2023’te yüzde 61,4 oldu. 2005’te yüzde 3,8 olan yıllık gıda enflasyonu ise 2023’te yüzde 72’ye yükseldi.

Öte yandan son yıllarda gıda enflasyonu ile genel enflasyon arasındaki fark açılmaya başladı. Ekim 2005’te TÜFE’den 7 puan eksik olan gıda fiyatları endeksi Ekim 2023’te TÜFE’nin 935 puan üstüne çıktı.”

Paylaşın

Açlık Sınırı 12 Bin 612, Yoksulluk Sınırı 43 Bin 623 Lira

Eylül’de dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı yani açlık sınırı 12 bin 612 lira, açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları yani yoksulluk sınırı 43 bin 623 lira oldu.

Haber Merkezi / Eylül ayında yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 3.451 lira, bu değer yetişkin bir kadın için 3.297, 15-18 yaş bir genç için 3.549, 4-6 yaş arası bir çocuk için 2.314 lira oldu.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Birleşik Metal İş Araştırma Birimi (BİSAM) eylül ayına ilişkin açlık ve yoksulluk sınırı raporunu açıkladı. Raoprda şu ifadelere yer verildi:

“TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) harcama gruplarına göre endeks rakamları, 2003 yıllı madde fiyatları ile İstanbul Halk Ekmek, zincir market cari ay internet fiyatları ve BİSAM Beslenme Kalıbı üzerinden yapılan hesaplamaya göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı Eylül 2023 için 12 bin 612 liradır.

Bu harcama tutarı sadece gıda için yapılması gereken minimum tutardır. Açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan hesaplama sonuçlarına göre ise yoksulluk sınırı 43 bin 623 lira olarak gerçekleşmiştir.

Sağlıklı beslenmek için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarı farklılık göstermektedir. Yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 3.451 liradır. Bu değer yetişkin bir kadın için 3.297, 15-18 yaş bir genç için 3.549, 4-6 yaş arası bir çocuk için 2.314 liradır. Sağlıklı bir biçimde beslenmenin toplam aile bütçesine maliyeti ise 12 bin 612 lira olarak tespit edilmiştir.

Bu tutar söz konusu ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutardır. Eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderler ile birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı 43 bin 623 liraya ulaşmaktadır.

Günlük harcamalarda Eylül 2023’de en yüksek maliyet grubunu süt ve süt ürünleri grubu 138,16 liralık harcama gereksinimi ile oluşturmaktadır. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 81.94 liradır. Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 89.38 liraya ulaştı.

Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 33.38 liradır. Katı yağ ve sıvı yağ ise 23.99 liralık masraf yapılması gereken ürün grubudur. Yumurta için 8.97, şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 11.53 lira harcama yapılması gerekmektedir.

Daha dar bir gruplandırmaya göre harcamalarda süt ve süt ürünlerinin payı yüzde 32.9 ile en yüksek paya sahiptir. Et, yumurta ve kurubaklagil grubunun payı yüzde 27 ile ikinci sıradadır. Sebze ve meyvenin harcamalar içindeki payı yüzde 21’dir. Ekmek, makarna vb. için ise pay yüzde 11’dir. Diğer gıda harcamalarının toplam içindeki payı ise yüzde 8.5’tur.

Her bir aile ferdinin sağlıklı beslenmesi için gereksinim duyduğu gıda grubu ve alması gereken kalori miktarı farklılık göstermektedir. Örneğin tüketilmesi gereken ekmek miktarı kadın ve erkek açısından anlamlı düzeyde farklıdır. Süt ve süt ürünleri tüketiminde 10-18 yaş arasındaki bir gencin harcama gereksinimi, yetişkin erkek ve kadından fazlayken, yumurta 4-6 yaş grubu için daha önemlidir.

Günlük 401,13 liralık harcama içinde en maliyetli tüketim kalemi yaklaşık 38.59 lira ile 10-18 yaş arası bir gencin tüketmesi gereken süt ve süt ürünleri miktarıdır. 4-6 yaş arası bir çocuğun tüketmesi gereken yumurta miktarı yetişkinlerden fazladır.”

Paylaşın