Başörtüsü Anayasa Değişikliği Teklifi: Altılı Masada İki Farklı Ret Senaryosu

İktidarın başörtüsüne Anayasa değişikliği teklifine ilişkin Altılı Masa’nın kararını bekleyen muhalefet milletvekilleri, bir yandan da atılması gereken adımlara yönelik önerilerini dillendiriyor. Bu kapsamda CHP milletvekillerinin önemli bir bölümünün ve bazı İYİ Parti milletvekillerinin, parti yöneticilerine iki ayrı “dolaylı ret” seçeneğini ilettiği öğrenildi.

Bu seçeneklerden biri, oylamaya katılmama önerisi oldu. Muhalefet milletvekilleri, doğrudan ret yerine, oylamaya katılmamanın “tavır koyma” anlamında önemli olduğunu savunuyor. AKP ile müzakereye girilmemesini isteyen milletvekilleri, kabul oyunun iktidara yarayacağı görüşünde. Muhalefet temsilcilerinin bir diğer seçeneği, “çekimser oy kullanma” yönünde. Bu seçenek şimdilik son alternatif olarak gösteriliyor.

AK Parti ve MHP’nin başörtüsünün yanı sıra peçe, çarşaf, burka gibi kıyafetlerin kamu görevlileri tarafından kullanılmasının yolunu açan ve aileye ilişkin LGBTİ karşıtı ifadeler barındıran Anayasa değişikliği teklifine yönelik tartışmalar sürüyor. Hafta içi muhalefet ile “ikna için” TBMM çatısı altında bir araya gelecek olan iktidar, aynı zamanda Anayasa Komisyonu’nu da toplayarak teklifin görüşmelerine başlayacak.

AK Parti, MHP, BBP’nin yanı sıra Saadet Partisi’nin de imzacısı olduğu teklife HDP “ilkesel olarak” karşı olduğunu açıkladı. CHP’nin son karar için Altılı Masa buluşmasına işaret ettiği teklifin, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki görüşmede de “sohbet konusu” olduğu bildirildi.

Birgün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre; TBMM Anayasa Komisyonu’nda gerçekleştirilecek görüşmeler öncesinde, muhalefet kulislerinde “oylama ihtimalleri” tartışılmaya devam ediyor. Altılı Masa’nın 5 Ocak’taki onuncu zirvesi öncesinde CHP ve İYİ Parti’yi ziyaret eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun, seçimlerin kazanılmasına giden yolda Anayasa değişikliği teklifinin büyük öneme sahip olduğu, destek vermemenin olumsuz sonuçlar doğurabileceğine yönelik fikrini paylaştığı ifade edildi.

Davutoğlu’nun CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmede, 5 Ocak’taki zirvede son şekli verilecek Hükümet Programı’nı gündeme getirdiği de bildirildi. Davutoğlu’nun, uzlaşı ve birliktelik görüntüsünün önemine vurgu yaptığı ve program görüşmelerinin buna göre yapılmasını istediği öğrenildi.

İki farklı ret önerisi

Bir yandan Altılı Masa’nın kararını bekleyen muhalefet milletvekilleri, bir yandan da atılması gereken adımlara yönelik önerilerini dillendiriyor. Bu kapsamda CHP milletvekillerinin önemli bir bölümünün ve bazı İYİ Parti milletvekillerinin, parti yöneticilerine iki ayrı “dolaylı ret” seçeneğini ilettiği öğrenildi. Bu seçeneklerden biri, oylamaya katılmama önerisi oldu.

Muhalefet milletvekilleri, doğrudan ret yerine, oylamaya katılmamanın “tavır koyma” anlamında önemli olduğunu savunuyor. AK Parti ile müzakereye girilmemesini isteyen milletvekilleri, kabul oyunun iktidara yarayacağı görüşünde. Muhalefet temsilcilerinin bir diğer seçeneği, “çekimser oy kullanma” yönünde. Bu seçenek şimdilik son alternatif olarak gösteriliyor.

Daha önce teklife gerekli düzeltmeler yapılması koşuluyla “Evet” denilmesi yönünde tavsiye kararı alan İYİ Parti yönetimine de çeşitli öneriler sunuluyor. CHP’nin olası “Hayır” kararını ya da iktidarın taktik oylarla teklifi referanduma taşıyabileceği ihtimalini dile getiren bir grup İYİ Partili, “Hayır oyu kullanalım” önerisini parti yönetimine iletti. İYİ Parti kurmaylarının ise Altılı Masa zirvesine işaret ederek, “Bu toplantıdan sonra yeniden görüşme yapılabilir” yanıtını verdiği öğrenildi.

Paylaşın

İYİ Parti, Başörtüsü Teklifini 3,5 Saat Tartıştı

İYİ Parti’nin Genel İdare Kurulu’nda da AK Parti’nin başörtüsü teklifinin geniş kapsamlı ele alındığı öğrenildi. Yaklaşık 4 saat süren toplantının 3,5 saatlik kısmı, teklifle ilgili tartışmalara ayrıldı. Genel Başkan Meral Akşener, GİK üyelerinin tamamının görüşünü dinledi.

İYİ Partililerin büyük çoğunluğunun başörtüsü konusunun CHP tarafından bu şekilde gündeme getirilmesinden duyduğu rahatsızlığı gündeme getirdiği de öğrenildi.

İYİ Partili üst düzey bir yetkili, “Biz bu meselenin siyaseten gündeme getirilmesinden rahatsızız ve kanunlarla, anayasa ile düzenlenmesinin de yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bizce özgürlük alanları genişletilmeli” dedi. Aynı yetkili, “Ancak bir şekilde gündeme gelmiş bu meseleye de sırt çeviremeyiz. Çözümden yana tavrımızı da ortaya koyarız” ifadesini kullandı.

Öte yandan AK Parti’nin başörtüsü teklifi ile ilgili yanıtı beklenen CHP, henüz bu konuda net bir karar vermedi. CHP, parti hukukçularının teklife ilişkin hazırlayacağı raporu, Meclis’teki bütçe görüşmelerinin ardından MYK’da ele alacak ve tartışmanın hukuki ve siyasi değerlendirmesini yaptıktan sonra kararını açıklayacak.

T24’ten Eray Görgülü’nün haberine göre, AK Parti’nin başörtüsüne yönelik anayasal güvence sağlayan ve aile kurumunu düzenleyen anayasa değişikliği teklifine yönelik tartışmalar sürerken, İYİ Parti, bu konudaki tavrını dün kamuoyuna açıklamıştı. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, “Genel İdare Kurulu’nda çoğunluğun eğilimi, olumlu bir kanaat içerisinde olduğumuz ve evet yönündedir” demişti. İYİ Parti’nin bu açıklamasının ardından gözler CHP’nin yanıtına çevrildi.

Kılıçdaroğlu, ‘rapor hazırlayın’ talimatı verdi

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP MYK, ilk olarak Adalet Bakanlığı’na yapılan yürüyüşü gündeme aldı.

Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, partililerden Hiranur Vakfı’nda ortaya çıkan, 6 yaşında bir çocuğun cinsel istismara uğraması ile ilgili skandalın gündemde tutulmasını istedi. Bu nedenle başörtüsü meselesini bu toplantıda görüşmeyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Bu konu şu anda aciliyeti olan bir konu değil. AK Parti’nin yaklaşımı iyi niyetli de değil. Bu yüzden meselenin hem hukuki hem de siyasi boyutlarını gündeme almamız gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, parti hukukçularından da anayasa değişiklik teklifi ile ilgili bir rapor hazırlamalarını istedi. Raporda, teklifin anayasanın temel ilkelerinin yanı sıra temel hak ve özgürlüklerle ilgili anayasaya aykırılık içerip içermediği incelenecek. Birkaç gün içerisinde hazırlanması beklenen raporun, TBMM’deki bütçe görüşmelerinden sonra gündeme gelmesi bekleniyor. Rapor, önce MYK’da sonra da Parti Meclis’nde ele alınacak. CHP, bu kurullarda yapılacak toplantılarının ardından teklifle ilgili kararını verecek.

Teklifle ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP’li üst düzey bir yetkili de, AK Parti’nin teklifinin her yönüyle ele alınması gerektiğini belirterek, bu konuda aceleci davranmak istemediklerini söyledi. İYİ Parti’nin “evet” kararı ile ilgili de, “aceleci davranıldı” ifadesini kullanan yetkili, “İYİ Parti, teklife ‘evet’ diyor. CHP ‘hayır’ derse bu masada sorun yaratmaz mı” sorusunu ise, “her şey olabilir” sözleriyle yanıtladı.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’dan ‘Başörtüsü’ Talimat: Hukuk Raporu Hazırlanacak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), başörtüsü için anayasa teklifi konusunda konusunda henüz net bir karar vermedi. CHP, parti hukukçularının teklife ilişkin hazırlayacağı raporu, Meclis’teki bütçe görüşmelerinin ardından MYK’da ele alacak ve tartışmanın hukuki ve siyasi değerlendirmesini yaptıktan sonra kararını açıklayacak. 

AK Parti’nin başörtüsü teklifi ile ilgili yanıtı beklenen CHP, henüz bu konuda net bir karar vermedi. CHP, parti hukukçularının teklife ilişkin hazırlayacağı raporu, Meclis’teki bütçe görüşmelerinin ardından MYK’da ele alacak ve tartışmanın hukuki ve siyasi değerlendirmesini yaptıktan sonra kararını açıklayacak.

T24’ten Eray Görgülü’nün haberine göre, AK Parti’nin başörtüsüne yönelik anayasal güvence sağlayan ve aile kurumunu düzenleyen anayasa değişikliği teklifine yönelik tartışmalar sürerken, İYİ Parti, bu konudaki tavrını dün kamuoyuna açıklamıştı. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, “Genel İdare Kurulu’nda çoğunluğun eğilimi, olumlu bir kanaat içerisinde olduğumuz ve evet yönündedir” demişti. İYİ Parti’nin bu açıklamasının ardından gözler CHP’nin yanıtına çevrildi.

Kılıçdaroğlu, ‘rapor hazırlayın’ talimatı verdi

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP MYK, ilk olarak Adalet Bakanlığı’na yapılan yürüyüşü gündeme aldı.

Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, partililerden Hiranur Vakfı’nda ortaya çıkan, 6 yaşında bir çocuğun cinsel istismara uğraması ile ilgili skandalın gündemde tutulmasını istedi. Bu nedenle başörtüsü meselesini bu toplantıda görüşmeyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Bu konu şu anda aciliyeti olan bir konu değil. AK Parti’nin yaklaşımı iyi niyetli de değil. Bu yüzden meselenin hem hukuki hem de siyasi boyutlarını gündeme almamız gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, parti hukukçularından da anayasa değişiklik teklifi ile ilgili bir rapor hazırlamalarını istedi. Raporda, teklifin anayasanın temel ilkelerinin yanı sıra temel hak ve özgürlüklerle ilgili anayasaya aykırılık içerip içermediği incelenecek. Birkaç gün içerisinde hazırlanması beklenen raporun, TBMM’deki bütçe görüşmelerinden sonra gündeme gelmesi bekleniyor. Rapor, önce MYK’da sonra da Parti Meclis’nde ele alınacak. CHP, bu kurullarda yapılacak toplantılarının ardından teklifle ilgili kararını verecek.

Teklifle ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP’li üst düzey bir yetkili de, AK Parti’nin teklifinin her yönüyle ele alınması gerektiğini belirterek, bu konuda aceleci davranmak istemediklerini söyledi. İYİ Parti’nin “evet” kararı ile ilgili de, “aceleci davranıldı” ifadesini kullanan yetkili, “İYİ Parti, teklife ‘evet’ diyor. CHP ‘hayır’ derse bu masada sorun yaratmaz mı” sorusunu ise, “her şey olabilir” sözleriyle yanıtladı.

İyi Parti, 3,5 saat başörtüsünü tartıştı

Öte yandan İYİ Parti’nin Genel İdare Kurulu’nda da AK Parti’nin teklifinin geniş kapsamlı ele alındığı öğrenildi. Yaklaşık 4 saat süren toplantının 3,5 saatlik kısmı, teklifle ilgili tartışmalara ayrıldı. Genel Başkan Meral Akşener, GİK üyelerinin tamamının görüşünü dinledi.

İYİ Partililerin büyük çoğunluğunun başörtüsü konusunun CHP tarafından bu şekilde gündeme getirilmesinden duyduğu rahatsızlığı gündeme getirdiği de öğrenildi.

İYİ Partili üst düzey bir yetkili, “Biz bu meselenin siyaseten gündeme getirilmesinden rahatsızız ve kanunlarla, anayasa ile düzenlenmesinin de yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bizce özgürlük alanları genişletilmeli” dedi. Aynı yetkili, “Ancak bir şekilde gündeme gelmiş bu meseleye de sırt çeviremeyiz. Çözümden yana tavrımızı da ortaya koyarız” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Başörtüsünde Anayasa Değişikliği Teklifi, Dördüncü Kez Ertelendi

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AK Parti ve MHP kurmayları tarafından defalarca propagandası yapılan başörtüsünde Anayasa değişikliği teklifi, dördüncü kez “bir başka tarihe” ertelendi. Teklifin doğrudan TBMM’de kabul edilmesi için 400, referanduma gidebilmesi içinse 360 oya ihtiyaç duyuluyor. AKP, MHP ve BBP tek başına referandum sayısına ulaşamıyor.

Teklifin ertelenmesi talebinin AK Parti’den geldiği öğrenilirken 28 Kasım’daki Altılı Masa toplantısı, etken olarak öne çıktı. Bugün Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e yönelik Anayasa değişikliği teklifini kamuoyuna duyuracak Altılı Masa’da liderler daha sonra rutin toplantısını gerçekleştirecek. Bu toplantıda tekliflerinin ele alınmasını istemeyen ve öncelikle muhalefetin Anayasa değişikliği teklifini görmek isteyen AK Parti yönetiminin bu nedenle böyle bir karar verdiği ifade edildi. Teklifle ilgili son bilgileri, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ verdi.

Birgün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre, CHP’nin kamuda kıyafet düzenlemesini öngören kanun teklifini fırsata çevirmek için harekete geçen AK Parti-MHP ittifakı, aradan geçen iki aya rağmen hala “uygun koşullar oluşmadığı” gerekçesiyle teklifi TBMM Başkanlığı’na sunamadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AK Parti ve MHP kurmayları tarafından defalarca propagandası yapılan Anayasa değişikliği teklifi, dördüncü kez “bir başka tarihe” ertelendi.

Başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliği teklifi, iktidarın gündemine CHP’nin kendi teklifini duyurmasının hemen ardından girdi. İktidar kurmayları, kabine toplantısına da taşınan teklif ile muhalefetin de bir “samimiye testi”ne tabi tutulacağını kaydetti. Başörtüsüne Anayasal güvence sağlayacağı öne sürülen ‘‘ailenin korunması’’ kılıfıyla hazırlanan tartışmalı hükümler içereceği bildirilen teklifin TBMM’ye sunulması konusunda ilk tarih olarak Ekim ayının son haftası gösterildi. Ancak bu tarihte teklifle ilgili Erdoğan’dan son onayın alınmamış olması gerekçe gösterilerek “erteleme” kararı duyuruldu. Teklifin TBMM’ye sunulacağı bir sonraki tarih olarak 2 Kasım gösterildi. İktidar kurmayları, bu tarihte de teklifi TBMM’ye sunmadı.

Son tarih 24 Kasım’dı

Başörtüsü teklifi ile muhalefeti köşeye sıkıştırmayı, Altılı Masa’da görüş ayrılığı yaratmayı planlayan AK Parti ve MHP ittifakı, CHP ve HDP’nin net bir şekilde teklife karşı çıkmasının ardından gözlerini İyi Parti’ye çevirdi. Bu teklifle muhalefet arasında ayrım olduğu yönünde izlenim uyandırmak isteyen iktidar, teklifi her an TBMM’ye sunabileceklerini belirterek 17 Kasım tarihini işaret etti. Bir erteleme de bu tarihte yaşandı. Bütçe görüşmeleri sırasında TBMM kulislerinde gazetecilere konuşan MHP’li Feti Yıldız, teklif hakkında, “24 Kasım’da bu iş tamam” değerlendirmesini yaptı. Kamuoyu, önceki gün teklifi görmeyi beklerken AK Parti ve MHP ittifakı, teklifi dördüncü kez başka bir tarihe erteledi.

Altılı Masa beklenecek

Teklifin ertelenmesi talebinin AK Parti ’den geldiği öğrenilirken 28 Kasım’daki Altılı Masa toplantısı, etken olarak öne çıktı. Bugün Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e yönelik Anayasa değişikliği teklifini kamuoyuna duyuracak Altılı Masa’da liderler daha sonra rutin toplantısını gerçekleştirecek. Bu toplantıda tekliflerinin ele alınmasını istemeyen ve öncelikle muhalefetin Anayasa değişikliği teklifini görmek isteyen AK Parti yönetiminin bu nedenle böyle bir karar verdiği ifade edildi. Teklifle ilgili son bilgileri, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ verdi.

Bozdağ, başörtüsü ile ilgili Anayasa’nın 24’üncü maddesinde, ailenin korunması ile ilgili ise 41’inci maddesinde değişiklik yapılacağını söyledi. Teklifin doğrudan TBMM’de kabul edilmesi için 400, referanduma gidebilmesi içinse 360 oya ihtiyaç duyuluyor. AK Parti , MHP ve BBP tek başına referandum sayısına ulaşamıyor.

Paylaşın

İsveç’te Anayasa Değişikliği Tartışmaları: Türkiye Detayı

Temmuz ayında yeni terör yasasının yürürlüğe girdiği İsveç’te bu yönde yapılacak Anayasa değişikliği tartışılıyor. Anayasa değişikliği ile terör örgütlerine katılımın özendirilmesi, propagandasının yapılması ve bireylerin terör eylemlerine teşvik edilmesinin önlenmesi hedefleniyor.

Tasarı, Andersson hükümetinin değişmesiyle sonuçlanan Eylül seçimlerinden önce, parlamantodaki ilk tur oylamada kabul edilmişti. Şimdi 16 Kasım’da ikinci ve son kez oynalanacak. Kabul edilmesine kesin gözüyle bakılan değişiklik 1 Ocak 2023’te yürürlüğe girecek.

Türkiye’nin “terör örgütlerine yuva olmakla” suçladığı İsveç, gelecek hafta yapılacak anayasa değişikliğini tartışıyor. Anayasa değişikliği ile hükümet ve kolluk kuvvetlerine, “terörist organizasyonlarla ilişki görülmesi durumunda örgütlenme hürriyetini engelleme hakkı” veriliyor.

Öneride, “Değişiklik ile İsveç, terörle daha fazla ve yeni yöntemlerle mücadele etme kabiliyeti kazanacak” deniyor.

Stockholm, belirli durumlarda örgütlenme özgürlüğün kısıtlanmasını öngören düzenleme ile Ankara’nın itirazlarını yumuşatabilmeyi umuyor. İnsan hakları örgütleri ve bazı muhalefet partileri ise tepkili.

Hazırlıklarına NATO adaylığından çok önce başlansa da Ankara’nın, İsveç’i İttifak’a katılımını veto etmekle tehdit ettiği bir ortamda 16 Kasım’da yapılacak oylama ayrıca önem kazandı.

İsveç’in yeni Başbakanı Ulf Kristersson da 8 Kasım’da Ankara’ya yaptığı ilk yurt dışı ziyareti sırasında Türkiye’nin terörle ilgili eleştirilerini ciddiye aldıklarını, yasal değişiklikler yapacaklarını söylemişti. Değişiklik için “Yasal otoritelere terörle mücadelede kas gücü sağlayacak” yorumunu yapan Başbakan Kristersson, “Terör faaliyetleri ister İsveç’i ister Türkiye’yi hedefliyor olsun, eşit derecede ciddiye alarak mücadele edeceğiz” diye konuşmuştu.

Sol Parti itiraz ediyor

İsveç parlamentosu Riksdag’da 24 sandalyesi bulunan Sol Parti, örgütlenme hakkının kısıtlanacağı endişesiyle planlanan değişikliğe “hayır” oyu vereceğini açıklayan tek parti. Bazı Sol Parti milletvekillerinin Temmuz ayında PKK bayraklarıyla çektirdiği fotoğraf da tartışma yaratmıştı. Türkiye’den gelen tepki üzerine dönemin Başbakanı Magdalena Andersson, PKK’nın “terör örgütü listesinde olduğunu” belirterek vekillere tepki göstermişti.

DW Türkçe’den Muhammed Kafadar’ın sorularını yanıtlayan Stockholm Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Paul Levin’e göre değişiklik uzun süredir üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları gibi geniş bir kesimin görüşlerine açıktı ve tepkiler genelde olumlu oldu.

Yine de Uluslararası Af Örgütü ve İsveç merkezli Sivil Hak Savunucuları hak ihlalleri yaşanabileceğine dair itirazlarını dile getiriyor. İnsan hakları örgütleri, Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında Haziran ayında Madrid’de imzalanan üçlü mutabakat ile bazı terör şüphelilerinin Türkiye’ye iade edilmesine zemin hazırlanmasına da adil yargılama yapılmayacağı gerekçesiyle karşı çıkıyor.

Düzenleme 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek

Aslında 2019’dan beri tartışılan anayasa değişikliğine dair yasama süreci İsveç’in NATO adaylığından çok önce başlamıştı.

Peki düzenleme Türkiye’nin itirazlarına yanıt verebilecek mi?

Paul Levin, “Bu polise, terörü desteklemeleri halinde miting veya protesto gösterilerini engelleme hakkı verebilir. Bugüne kadar böyle bir şey söz konusu değildi” yorumunu yaptı.

Son şeklini Nisan ayında alan Anayasa değişikliği ile terör örgütlerine katılımın özendirilmesi, propagandasının yapılması ve bireylerin terör eylemlerine teşvik edilmesinin önlenmesi hedefleniyor. Tasarı, Andersson hükümetinin değişmesiyle sonuçlanan Eylül seçimlerinden önce, parlamantodaki ilk tur oylamada kabul edilmişti. Şimdi 16 Kasım’da ikinci ve son kez oynalanacak. Kabul edilmesine kesin gözüyle bakılan değişiklik 1 Ocak 2023’te yürürlüğe girecek.

Ancak Stockholm Üniversitesi’nden uluslararası hukuk profesörü Dr. Mark Klamberg’e göre PKK sembollü yürüyüşler hâlâ ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir. Klamberg, düzenleme ile terör örgütlerinin desteklenmesi veya katılımın özendirilmesinin cezaya tabi olduğuna dikkat çekti, “Sadece sempati ifade etmek suç sayılmayabilir” değerlendirmesini yaptı.

Bu peş peşe ikinci değişiklik

Anayasa değişikliği, İsveç’in terör kanunlarını sıkılaştırmak yönünde attığı ikinci adım oldu. Ülkede Temmuz ayında daha sert yeni terör yasası yürürlüğe girmişti.

Yasama sürecine yine NATO adaylığından önce başlanan kapsamlı “Terör Suçları Yasası” ile terörle bağlantılı suçların hemen hepsinde cezalar ağırlaştırıldı. Ayrıca terörün tanımı daha geniş şekilde ele alındı. Dönemin hükümeti, 31 Mayıs’ta mecliste kabul edilerek 1 Temmuz’da yürürlüğe giren değişiklik ile Ankara’nın itirazını yumuşatmayı hedefliyordu. Ancak bu yeni kanuna göre de Türkiye’yi rahatsız eden PKK bayraklı eylemler suç sayılmıyor.

İsveç, PKK’yı 1984’te terör örgütü olarak tanıyan ilk Avrupa ülkesi olmuştu.

Paylaşın

AK Parti, Başörtüsü Teklifi İçin TBMM’de Grubu Bulunan Partileri Ziyaret Etti

AK Parti, başörtüsü düzenlemesine ilişkin Anayasa değişikliği teklifi için TBMM’de grubu bulunan partileri ziyaret etti. AK Parti heyetinde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz yer aldı.

Adalet Bakanı Bozdağ, “Bu istişareler sonucunda ortaya çıkacak görüşleri tekrar değerlendirip teklife son halini vereceğiz. Çünkü hazır bir teklif götürmüyoruz” dedi.

MHP grubunu ziyareti sonrası açıklama yapan Bakan Bozdağ, “İlk görüşmemizi MHP ile yaptık. Kamuoyunun da yakından takip ettiği gibi anayasada değişiklik çalışmalarını esasında Cumhur İttifakı ile birlikte daha önce değerlendirdik” dedi.

Daha sonra CHP grubunu ziyaret edip Grup Başkan Vekili Engin Altay ve Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ile bir araya geldiklerini aktaran Bozdağ, “Kendilerine anayasa değişikliği konusunda yaptığımız hazırlıklar konusunda bilgi aktarımında bulunduk. Anayasanın hangi maddelerinde değişiklik düşündüğümüzü paylaştık, bir de genel çerçeve üzerinde durduk ve kendilerinden bu hazırlık sürecine katkı vermelerini istedik” dedi.

CHP’den ‘başörtüsü’ için anayasa değişikliği teklifine ret

“AK Parti’nin hazırladığı anayasa değişikliği önerisinin içinde olmayacağımızı söyledik. Teklifi de gördükten sonra da değerlendireceğiz” diyen CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ziyarete ilişkin açıklamada şunları kaydetti:

“Bir anayasa değişikliği teklifi ile demeyeyim de önerisi ile geldiler. Bir hazırlanmış teklifle gelmediler. AK Parti’nin bu konudaki çerçevesini ortaya koydular. Anayasanın 24 ve 41. maddelerinde bir değişiklik düşündüklerini, bunu Meclis’te grubu bulunan bütün siyasi partilerle paylaşacaklarını ve mümkünse çalışmanın birlikte yapılmasını istediklerini söylediler. Bu konu; Sayın Genel Başkanımızın kadına özgürlük, kadının kılık kıyafetine özgürlük, kamuda özgürlük noktasında verdiği kanun teklifi sonrası gelişen bir konudur. Biz prensip olarak, Türkiye’de başörtüsü meselesinin bir mesele olmaktan çıktığını, öteden beri söyleyegeldik. CHP bakımından Anadolu’da karşılaştığımız kimi eleştirilere karşı bu konudaki samimiyetimizi ve dürüstlüğü ortaya koymak için Sayın Genel Başkanımız böyle bir kanun teklifini Meclis’e verdi, bizlerin de imzasıyla. AK Parti buna karşılık bir anayasa değişikliği önerdi.

Biz; temel hakların referandum konusu, anayasa konusu olmaması gerektiğini söyledik. Sadece bununla sınırlı olmayan bir anayasa değişikliğinin de seçime yedi ay kalmışken parlamentoda yapılmasının doğru olmadığını düşünüyoruz. Yeni bir anayasa, yeni parlamentonun işi olmalıdır diye düşünüyoruz. AK Parti’nin çalışmaları birlikte olgunlaştıralım, son şeklini verelim önerisinin içinde olmayacağımızı da kendilerine belirttik. Kendileri daha sonra net bir taslak ortaya koyduklarında, o taslağı görerek de bir değerlendirme ayrıca yaparız. Özetle; AK Parti’nin gerçekleştirmek istediği bir anayasa değişikliği çalışmasının içinde olmayacağımızı sayın bakana ve heyete söyledik.”

‘Referandumu doğru bulmuyoruz’

AK Parti heyeti daha sonra HDP ve İYİ Parti gruplarını ziyaret etti; HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ebru Günay’la görüştü.

HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ile Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ebru Günay, AK Partili kurmaylarla yaptıkları görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Anayasa değişiklik teklifiyle ilgili bir ziyaretti. Henüz yazılı bir metin yok” ifadelerini kullanan Beştaş, AK Parti’nin teklifinin Anayasa’daki 24 ve 41’inci maddelere dönük olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Sadece anayasanın 24 ve 41’inci maddelerinde yapılacak bir değişiklik olacağını, bunun kapsamını genel olarak paylaştılar. Biz de buna ilişkin tutumumuzu, Eş genel başkanlarımız ve MYK’la yaptığımız değerlendirme sonucunda kamuoyuyla paylaşıyor olacağız. Bugün sohbet ettik, uzun süredir tartışılan bir mesele neticesinde. Kıyafet özgürlüğüne dair, türbana dair, kadın haklarına dair bizim tutumumuz net. Buna ilişkin negatif tutumumuz olmadı ama böyle bir dönemde nasıl karar alacağımızı ilgili kurullarımızda karar vereceğiz.”

AK Partili kurmaylara doğrudan “evet” ya da “hayır” gibi bir yanıt vermediklerini, iktidar yetkililerinin pazartesi teklifin Meclis’e sunulacağını belirttiğini aktaran Beştaş, “Ondan önce bir görüşmemiz olur ve iletmiş oluruz görüşümüzü” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“İçeriğini kamuoyuna açıkladılar. 24’üncü maddede giyim kuşam ve türbanla ilgili değişiklik, diğerinde aile kurumunu düzenleyen 41’inci maddede kadın ve erkek arasında evlilik birliğinin kurulacağına dair bir düzenleme düşünüldüğünü gelmeden de biliyorduk. Aynı sözleri bizimle de paylaştılar. HDP olarak bu konudaki tutumumuz hukuktan, evrensel hukuktan yanadır. Biz konusu hak ve özgürlükler olan bir olguda referandumu doğru bulmayız. İnsanların nasıl giyileceğine dair bir hakkı nasıl halka soralım? Zaten bu vazgeçilemez bir hak. Biz de hukuktan yana tutum alırız.”

Paylaşın

Bakan Bozdağ’dan ‘Başörtüsü Düzenlemesi’yle İlgili Kritik Açıklama

TRT Haber’de katıldığı bir programda soruları yanıtlayan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, başörtüsü düzenlemesiyle ilgili olarak, “Tek maddede değişiklik yapılmasına karar verildi. 24. madde” dedi.

Bakan Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde CHP tarafından “başörtüsüne yasal güvence” gerekçesiyle hazırlanan kanun teklifi sonrası başlayan tartışmalara ilişkin konuştu.

“CHP’nin TBMM’ye verdiği teklif esasında olmayan sorunu yeniden sorun haline getirecek bir dayanak teşkil ediyor. Özel sektörü ve diğer alanları kapsamıyor. Kamuda sadece bir mesleği icra eden kadınları kapsıyor” diyen Bozdağ, “Bu düzenleme yasakçı zihniyet geldiğinde, olmayan sorunu yasal dayanaklı soruna dönüştürür” diye konuştu.

Sözlerinin devamında CHP’yi eleştiren Bozdağ, “CHP bu teklifi neden verdi? Bu teklif niye şimdi geldi? AYM’de milletin temel hak ve özgürlüklerini dava konusu eden CHP. Sebebi başkanlık sistemidir, 50+1 sistemidir. Kendi sabit oyları yetmeyince, karşıdan oy alacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın yenme ve kazanma korkusu onları daha fazla insanlara yaklaşmaya da zorlayacaktır. Cumhurbaşkanımızın 20 yıldır yenilmeyen bir pehlivan oluşu, CHP’yi değişmeye zorlamıştır” ifadelerini kullandı.

‘Tek maddede değişiklik yapılmasına karar verildi’

Habertürk’ün aktardığına göre CHP’nin teklifi sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Anayasa değişikliği teklifi gelmesini de hatırlatan Bozdağ, “Kılıçdaroğlu, Meclis’e teklifi verince, Cumhurbaşkanımız artık böyle bir sorun olmadığını söyleyerek karşı bir teklifte bulundu. Biz bir çalışma yaptık, önce siyasilerle arkasından Anayasa hukuku profesörlerle bir araya geldik. Daha sonra Kabine bir sunum yaptım. Görüşmeler sonrası şuna karar verdik. Tek maddede yapalım. Tek maddede değişiklik yapılmasına karar verildi. 24. madde. Bu düzenleme sadece başını örten kadınlar için değil başı açık kadınların da hakkını koruyacak” şeklinde konuştu.

Paylaşın

Erdoğan, CHP’yi Köşeye Sıkıştırmak İstiyor!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “türban serbestisi” çağrısına karşı “anayasa” çıkışı yapan AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu hamlesiyle, CHP’yi köşeye sıkıştırmak istiyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün, Malatya’da, “türban serbestisi” ile ilgili partisinin hazırladığı anayasa değişiklik teklifine ilişkin “Başörtüsü konusundaki anayasa değişikliğini Meclis’e gönderdik. Sapkın akımlara karşı ailenin de korunmasını içeren bir anayasa değişikliğinin hazırlığına başladı. Kabul edilirse önemli bir kazanım olmuş olacak. Şunu da yapabiliriz: Sıkıyorsa gel, referanduma gidelim. Parlamentoda bu iş çözülmüyorsa millete götürelim, kararı millet versin” çıkışında bulunmuştu.

Erdoğan’ın bu çıkışının ardından CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a, “Macaristan Başbakanı Viktor Orban” benzetmesinde bulunarak “Tek parti döneminde bile kadının kılık kıyafetiyle uğraşılmamıştır. Bizim söylediğimiz kanun teklifi bu felsefeyi taşıyor” diyerek CHP’nin yasa teklifine destek vermesini istemişti.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu‘nun AK Parti kaynaklarından aktardıklarına göre, Erdoğan bu çıkışı ile CHP’yi “samimiyet testine tabi tutmak” istiyor. CHP’nin, “başörtüsü teklifinde samimi olmadığını” düşünen Erdoğan’ın, “yurttaşlar nezdinde de CHP’nin başörtüsü teklifinde samimi olmadığını, LGBTİ+ düzenlemesini bahane ederek başörtüsü değişikliğine hayır diyeceğini kanıtlamak istediği” belirtiliyor.

“360’a destek verin”

AK Partili kaynaklar, Erdoğan’ın “referandum” çıkışıyla birlikte CHP’yi “Meclis’te de test etmek istediğini” kaydediyor. AK Partiye göre CHP, “anayasa değişikliği teklifini referanduma götürebilmek için de onay vermeyecek.” Söz konusu anayasa değişikliğini referanduma götürebilmek için parlamentoda 360 milletvekilinin “evet” oyu vermesi gerekiyor.

Değişikliğin doğrudan TBMM’de kabul edilebilmesi için de 400 milletvekilinin onayı şart. AK Partili kaynaklar, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Biz diyoruz ki ‘Madem AKP’nin hazırladığı anayasa değişikliği teklifine onay vermek istemiyorsunuz. O zaman hakem halk olsun. Başörtüsü konusunda samimi olduğunuzu ifade ediyorsanız, gelin 400 milletvekili ile değişikliği doğrudan TBMM’den geçirmek yerine halkın oyuna gidelim. Cesaretiniz varsa, 360 için destek verin. Halk ne derse o olsun. Ailenin korunmasını da içeren anayasa değişikliği teklifine CHP neden ‘hayır’ diyecek? Bunu Türk halkına nasıl anlatacak?”

“Meydanda anlatırız”

AK Parti kanadı, seçimlere az bir zaman kala CHP’nin anayasa değişikliği teklifine “hayır” demesi durumunda Erdoğan’ın, meydanlarda bu durumu yurttaşlara anlatacağına da dikkat çekiyor. AK Parti’de, “Kılıçdaroğlu, daha önce çözümlenmiş bir konuyu yeniden gündeme getiriyor. Sonra ‘Gelin, teklifimize destek verin’ diyor. Biz de diyoruz ki ‘Madem bu kadar başörtüsü ile ilgili kaygıların var, gel sen bize destek ver, bunu anayasal güvence altına alalım.’ Kılıçdaroğlu’nun, bu değişiklik teklifine ‘hayır’ demesi durumunda, bunu elbette meydanlarda halka anlatırız. Madem daha önce Anayasa Mahkemesi’ne taşıdığın başörtüsü serbestisinde bugün samimisin, yurttaşlarla helalleşmek istiyorsun, o zaman ‘hayır’ın gerekçesini de anlat. Biz de halka neden hayır dediğini anlatalım” yorumları yapılıyor.

Paylaşın

Erdoğan’ın ‘Referandum’ Çağrısına İYİ Parti’den ‘Seçim’ Yanıtı

İYİ Parti Sözcüsü Kürşat Zorlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başörtüsü için “referanduma götürelim, millet karar versin” çağrısına, “Milletimiz bugün bir referandum değil, derhal seçim sandığını beklediğine inanıyoruz” şeklinde yanıt verdi.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya’da Battalgazi Devlet Hastanesi, Hekimhan Tünelleri, Kuru Kayısı Lisanslı Depo ve Borsası ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.

Başörtüsü tartışmalarına değinen Erdoğan, “referanduma gitme” çağrısı yaptı. Erdoğan’ın konuya ilişkin açıklaması şöyle:

“CHP Genel Başkanı milletimizin kabuk bağlamış, başörtüsü tartışmasını yeniden açtı. Bu tartışma vesilesiyle milletimizin sahip olduğu tüm haklar gibi başörtüsü özgürlüğünü de hazmedemeyenlerin yüzlerindeki sahte maskenin aralandığını gördük. Biz kadınlarımızı başı açık veya kapalı diye sınıflandırmadık. Birileri bunu aşabilmiş değil.

Başörtüsü özgürlüğünü anayasa güvencesi altına alalım. Bakalım gelebilecek mi? Biz hazırlıkları yaptık. Bu anayasa değişikliğini Meclis’e göndereceğiz. Maksat tüm milletimiz bunu görsün. Yandaşlarını da tanısın, altılı masayı da tanısın.

Hayati bir diğer konu olan sapkın akımların dayatmalarına karşı bir anayasa değişikliğini hazırladık. Meclis’e sunulan teklif kabul edilirse Türkiye için önemli bir kazanım olur. Aksi yönde bir durum olursa ülkemizi sivil, özgürlükçü anayasaya kavuşturma mücadelemizi seçimden sonra sürdüreceğiz. Hadi sıkıyorsa bu işi referanduma götürelim. Bu işin kararını millet versin.”

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu açıklamasına sosyal medyadan cevap verdi.

Zorlu, Erdoğan’ın yeni anayasaya için referandum çağrısına, “Milletimizin zor ve çetin günler yaşadığı bugünlerde kapanmış tartışmaların siyasi saiklerle yeniden gündeme getirilmesi çabasının ülkemize bir kazanç getirmeyeceğine inanıyoruz. Bu doğrultuda milletimizin bugün bir referandum değil, derhal seçim sandığını beklediğine inanıyoruz” karşılığını verdi.

“Var mı sende o cesaret?”

Öte yandan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başörtüsüyle ilgili yaptığı referandum çağrısına yanıt verdi.

Sosyal medya hesabından cevap veren Kılıçdaroğlu, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ı kastederek, “Ne oldu, çakma Orban’lık mı yapacaksın Erdoğan? Burası Türkiye, Macaristan değil.

Kanun teklifini destekle, ne referandumu… Kaçmazsan bu iş çözülür; erkekler kadınların giyim kuşamını konuşamaz hale gelir. Var mı sende o cesaret?” dedi.

Paylaşın

Erdoğan’dan ‘Başörtüsü’ İçin Referandum Çağrısı; Kılıçdaroğlu’ndan Yanıt

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başörtüsü için “referanduma götürelim, millet karar versin” çağrısına CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Kanun teklifini destekle, ne referandumu… Kaçmazsan bu iş çözülür” şeklinde yanıt verdi.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya’da Battalgazi Devlet Hastanesi, Hekimhan Tünelleri, Kuru Kayısı Lisanslı Depo ve Borsası ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seslendi ve “Ya aday olup bizim karşımıza çık ya da adayın kimse onu bilelim” dedi. Başörtüsü tartışmalarına da değinen Erdoğan, “referanduma gitme” çağrısı yaptı. Erdoğan’ın konuya ilişkin açıklaması şöyle:

“CHP Genel Başkanı milletimizin kabuk bağlamış, başörtüsü tartışmasını yeniden açtı. Bu tartışma vesilesiyle milletimizin sahip olduğu tüm haklar gibi başörtüsü özgürlüğünü de hazmedemeyenlerin yüzlerindeki sahte maskenin aralandığını gördük. Biz kadınlarımızı başı açık veya kapalı diye sınıflandırmadık. Birileri bunu aşabilmiş değil.

Başörtüsü özgürlüğünü anayasa güvencesi altına alalım. Bakalım gelebilecek mi? Biz hazırlıkları yaptık. Bu anayasa değişikliğini Meclis’e göndereceğiz. Maksat tüm milletimiz bunu görsün. Yandaşlarını da tanısın, altılı masayı da tanısın.

Hayati bir diğer konu olan sapkın akımların dayatmalarına karşı bir anayasa değişikliğini hazırladık. Meclis’e sunulan teklif kabul edilirse Türkiye için önemli bir kazanım olur. Aksi yönde bir durum olursa ülkemizi sivil, özgürlükçü anayasaya kavuşturma mücadelemizi seçimden sonra sürdüreceğiz. Hadi sıkıyorsa bu işi referanduma götürelim. Bu işin kararını millet versin.”

“Var mı sende o cesaret?”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başörtüsüyle ilgili yaptığı referandum çağrısına yanıt verdi.

Sosyal medya hesabından cevap veren Kılıçdaroğlu, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ı kastederek, “Ne oldu, çakma Orban’lık mı yapacaksın Erdoğan? Burası Türkiye, Macaristan değil.

Kanun teklifini destekle, ne referandumu… Kaçmazsan bu iş çözülür; erkekler kadınların giyim kuşamını konuşamaz hale gelir. Var mı sende o cesaret?” dedi.

Paylaşın