Muhalefet, HDP Koridoruna Sıkıştırıldı

Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, muhalefetin HDP üzerinden köşeye sıkıştırıldığını söyledi. Zeyrek, 2023’te yapılması planlanan seçimin ikinci tura kalması durumunda sonucu HDP seçmeninin belirleyeceğini hatırlattı.

Zeyrek, bugünkü köşe yazısında iktidarın muhalefete karşı kullandığı en önemli kozun hep HDP olduğunu söyledi:

Farkında mısınız? İktidarın muhalefete karşı kullandığı en önemli koz HDP oluyor. HDP, televizyon ekranlarında en çok konuşulan ama hiç konuşturulmayan bir parti haline geldi. Herkes HDP’yle ilgili ağır hüküm cümleleri kuruyor, suçlamalar yöneltiyor ama kimse bir HDP’liye dönüp “bu konuda sizin görüşünüz ne” diye sormuyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ekibi ülkede öyle bir popülist milliyetçi hava oluşturdu ki o havanın dışına çıkıldığında kıyamet kopacağı algısı yaratıldı. Nedir o hava? “HDP demek PKK demektir. HDP’yle bir şekilde ilişkilendiğinizde, iş birliği yaptığınızda PKK’yla iş birliği yapmış olursunuz.”

“Bu hava milliyetçi oylarını MHP’ye geri kaptırmak istemeyen İYİ Parti’yi esir almış vaziyette” diye devam eden Sözcü yazarı, şunları yazdı:

CHP, bu cümleye inanmasa da İYİ Parti’nin ve sağcı seçmenin desteğini kaybetme endişesiyle de iktidarın kendisini sıkıştırdığı HDP koridorundan çıkamıyor. Bu politika o kadar işe yarıyor ki “altılı masa”nın en yumuşak karnı HDP haline gelmiş vaziyette. Son olarak CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in ve eski İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş’ın konuşmaları üzerinden bir HDP eksenli CHP-İYİ Parti kavgası yaratılmaya çalışılıyor.

“Kendi görüşleridir, partiyi bağlamaz” denilerek kolayca içinden çıkılabilecek bir polemik, iktidarca kaşınıyor ve büyütülüyor, CHP ve İYİ Parti bu tuzağa düşmeye devam ediyor. Muhalefet de iktidar da ister kabul etsin ister kabul etmesin: Ülkede Cumhur ve Millet İttifakı’nın dışında 6-7 milyon seçmeni olan üçüncü bir ittifak var ve o ittifakın dinamosu HDP’dir.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa sonucu HDP seçmeni belirleyecek. HDP seçmeninin oyuna Millet İttifakı adayı kadar Cumhur İttifakı adayı olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da ihtiyaç duyacak ve Erdoğan bunun farkında. İYİ Parti ve CHP’liler HDP’yi öcüleştirip dışlaya dursun, Lice’de Bırkleyn Mağaralarında Feqiye Teyran’ın “Gülistan” türküsünü söyleyip halay çeken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, muhalefeti HDP koridorunda sıkıştırmanın keyfini sürüyordu.

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Altılı Masa, Kılıçdaroğlu’nun ‘Adaylık’ Mesajını Nasıl yorumlandı?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı bir televizyon programında cumhurbaşkanı adaylığı niyetini bir adım daha ileri taşıyarak “Ben hazırım” mesajı vermesi siyaset kulislerini hareketlendirdi.

Daha önce de adaylık niyetini dile getiren Kılıçdaroğlu’nun özlerinin, 2 Ekim’de yapılacak ikinci tur toplantı öncesinde 6’lı masaya bir mesaj olup olmadığı tartışılıyor.

CHP’de, aday isminin “Ekim-Kasımda netleşmesi gerektiği” görüşü ağırlık kazansa da, 2 Ekim toplantısında, masadan aday isminin çıkması beklenmiyor.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın aktardığına göre, muhalefet kulislerinde, ikinci tur görüşmelerde “aday belirleme usulü”nün netleştirildikten sonra aday isminin açıklanacağı dile getiriliyor.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mutabakatıyla bir araya gelen 6 muhalefet partisi, ikinci tur görüşmelere 2 Ekim’de, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde yapılacak toplantıyla başlayacak.

İlk tur görüşmelerde Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, cumhurbaşkanı adayının nitelikleri, seçim güvenliği, iktidara gelinmesi halinde ekonomi ve kamu yönetiminin yapılanmasına ilişkin ilkeler üzerinden yürütüldü.

İkinci tur görüşmelerin cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi, parlamento seçimi için ittifak modelleri ve parlamenter sisteme geçiş sürecinin netleştirilmesi gibi somut adımların atılması planlanıyor.

İkinci tur görüşmelere 1 aydan az bir süre kala, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, FOX TV’nin sabah programı “Çalar Saat”te 6’lı masayı işaret ederek, “Üzerimde uzlaşma olursa adaylığa hazırım” açıklaması, siyaset kulislerini hareketlendirdi.

Bu açıklamanın ardından, muhalefetin cumhurbaşkanı adayının “kim olacağının” 2 Ekim toplantısında masaya gelip gelmeyeceği de merak konusu oldu.

CHP: Ekim mi, Kasım mı olur ama artık konuşulmalı

CHP kulislerinde, Kılıçdaroğlu’nun yaptığı son açıklamanın, aslında daha önce de dile getirdiği adaylık niyetinin devamı niteliğinde olduğuna dikkat çekiliyor.

2 Ekim’deki toplantıda doğrudan aday isminin konuşulmasının beklenmemesi gerektiği ifade edilse de, artık aday belirleme sürecinin geciktirilmemesi de isteniyor.

CHP’li bir parti yöneticisi, yeni seçim yasasının yürürlüğe gireceği Nisan ayından itibaren her an seçim olabileceğine işaret ederek artık adayın netleşmesi gerektiğini vurguluyor:

“Aslında Genel Başkan, uzun süredir adaylık konusunda hazır olduğunu söylüyor. Ama şimdi bir adım daha ileri taşımış oldu ve daha net olarak ifade etti. Ama kendi başıma adayım, gibi bir çıkış da yapmıyor, kararı masaya bırakıyor. Bu önemli. Ancak artık Ekim mi olur, Kasım mı olur, aday kim olacak açıklanmalı. Seçim sürecine giriliyor ve bu konuda artık daha geç kalınmamalı.”

İYİ Parti: Önce usul belirlenir

Millet İttifakı’nın diğer büyük ortağı İYİ Parti’de ise Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına temkinli yaklaşılıyor.

Siyasi partilerin, kendi stratejileri doğrultusunda hamleler yapabileceği, sadece Kılıçdaroğlu’nun değil, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun da 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün adaylığı konusunda açıklamalar yaptığına dikkat çeken İYİ Parti kurmayları, “Partilerin göstermek istediği adaylara saygı duyulur, ama kararı 6’lı masa verir. Şu anda bizim gündemimizde de, masanın gündeminde de aday kim olacak konusu yok” görüşünü dile getiriyorlar.

İYİ Partililere göre, masaya “aday isminden önce usul” konusu gelecek:

“Aday nasıl olmalı, konusu birinci tur toplantılarla netleşti. Tahmin ediyorum, artık aday belirleme süreci nasıl olmalı konuşulacaktır. Parti liderlerinden birini mi aday yapalım, yoksa adaylık prensiplerine uyan birisini mi tercih edelim, adaylık niyeti olan bir lideri mi aday yapalım? Buna göre tercih yapılabilir. Bunlar yeni bir tecrübe olacak her parti için. Kırmadan, dökmeden bir usul oluşturmak lazım. Ekim, Kasım’da daha çok bu usul netleşir diye tahmin ediyorum. Usul üzerinde anlaşılırsa, isim üzerinde uzlaşı daha kolay olur.”

DEVA Partisi: Liderlere yüz yüze görüşmede açabilir

DEVA Partisi’nde CHP liderinin bu açıklaması, “adaylığını masaya getireceğinin mesajı” olarak yorumlandı.

Kılıçdaroğlu’nun adaylık niyetini, liderlerle “yüz yüze” yapacağı görüşmeler veya “arka kapı diplomasisi” ile nabız yokladıktan sonra masaya getireceğini belirten bir parti yöneticisi, bundan sonra izlenecek yönteme ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı:

“Kemal Bey adaylığını bir şekilde masaya getireceğini ilan etmiş oldu. Kemal Bey bu niyetini ya doğrudan kendisi ya da partinin arka kapı diplomasisi olarak tanımlanmış unsurları üzerinden yapmazlarsa, partiler bunu kendi kendilerine tartışmazlar. CHP bu konuyu partiler arası diyalog zeminine taşımış değil. Biz de parti olarak olarak hiçbir ortamda bunu konuşmuş değiliz.

“Kemal Bey, liderlerle 2 Ekim öncesinde yapacağı yüz yüze görüşmelerde bu niyetini dile getirebilir. Yani yöntem olarak, masada tartışmaya açmadan önce birebir görüşmeyle adaylığını gündeme getireceğini düşünüyorum. Eğer böyle bir şey olursa, siyasi partiler bunu kendi içlerinde değerlendirir, ondan sonra masada aday ismi konuşup netleşir.”

Saadet Partisi: Masayı işaret etmesi önemli

Saadet Partisi’nde ise Kılıçdaroğlu’nun adaylık açıklamasının doğrudan 2 Ekim toplantısına dönük bir mesaj olarak yorumlanmıyor.

CHP liderinin adaylık niyetini daha önce de dile getirdiğini, ancak bu konudaki karar için yine “6’lı masayı referans” göstermesinin önemli olduğuna işaret ediliyor. CHP lideri’nin 6’lı masaya “basın üzerinden mesaj vermeyeceğini” belirten parti kaynakları, adaylığı düşünen birisinin gazetecilerin bu yöndeki sorularına “Aday değilim” yanıtını da vermeyeceğini ifade ediyorlar.

Parti kaynakları, seçim sürecine girilmeden aday isminin netleşmeyeceği görüşünde:

“Kemal Bey daha önce de söyledi adaylık niyetini. Ama esas önemli olan, masanın kararını işaret etmesi. Bu açıklamalardan bir cümle öne çıkarılacaksa, mutabakata verdiği önem ön plana çıkarılmalı. Aday olma niyeti zaten gizli değil, yadırganacak da bir şey değil. Ama muhalefet, seçim sathı mahalline girilmeden, ne 2 Ekim’de, ne de 2 Kasım’da adayını açıklamaz.”

Paylaşın

‘Altılı Masa’dan Kılıçdaroğlu’nun ‘Hazırım’ Sözlerine Yanıt

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili “Benim ismim üzerinde uzlaşma sağlanırsa, ben hazırım” çıkışı yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri 6’lı masada yer alan diğer muhalefet partilerince “adaylık için yeşil ışık” olarak değerlendirilip “uzlaşı” vurgusu yapıldı.

6’lı masanın cumhurbaşkanı adayını ne zaman açıklayacağı tartışılırken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Ben hazırım” sözleri 6’lı masada yer alan diğer muhalefet partilerinde de yankı buldu.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun aktardığına göre, Kılıçdaroğlu’nun, daha önce 6’lı masada yapılan “uzlaşı” açıklamasına da atıfta bulunduğu değerlendirilirken Saadet Partisi yetkilileri, “Kılıçdaroğlu’nun soruya verdiği yanıt, makul bir yanıt. Bugüne değin Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili adı geçen herkes zaten benzer açıklamalarda bulunuyor. Saadet Partisi olarak da ‘uzlaşıya’ işaret ediyoruz. Eğer masada 6 siyasi partinin lideri Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile ilgili bir uzlaşı sağlarsa, alınan karara saygı duyarız” değerlendirmesinde bulunuyor.

SP’li yetkililer, 6’lı masanın ikinci tur görüşmelerinin 2 Ekim’de, CHP Genel Merkezi’nde başlayacağına da atıfta bulunurak, “Ekimde, masada ortak aday masaya gelir. Liderler tartışırlar, bu isim Kılıçdaroğlu olacaksa Kılıçdaroğlu, başka bir isim olacaksa başka bir isim, her kimse değerlendirilir” yorumunu da yapıyor.

‘Mutabakat sağlanmalı’

DEVA Partisi yetkilileri ise daha önce genel başkan Ali Babacan’ın dile getirdiği “Önceliğimiz mutabakat ve ortak aday” sözlerini anımsatıyor. Partinin 6’lı masada ortak cumhurbaşkanı adayı konusundaki önkoşulunun “geçiş süreci üzerinde mutabakat sağlanması” olduğunun altını çizen DEVA Partili yetkililer, “Daha önce de belirttiğimiz gibi 6 siyasi partiyi öncelikli bir araya getiren en önemli konu güçlendirilmiş parlamenter sistem. Cumhurbaşkanlığı seçimi kazanıldığında ise geçiş süreci nasıl sağlanacak? 6’lı masada bu kararın alınması elzem. Hesap verilebilirlilik ve şeffaflık olması gerek. Bu mutabakat sağlandıktan sonra aday tartışılır” görüşünü dile getiriyor.

Yetkili kurullara işaret

İYİ Partili yetkililer ise Kılıçdaroğlu’nun sözleri sonrasında “partinin yetkili kurullarını” işaret etti. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in adaylık tartışmalarıyla ilgili olarak “Aday olma konusunda bir problem yok, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da dahil olmak üzere” şeklindeki açıklamasına atıfta bulunan yetkililer, “Her zaman önemli konuları yetkili kurullarımızda tartışmışızdır. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu için de partimiz önceden bir değerlendirme yapmak yerine yetkili kurullarda alınan karar doğrultusunda hareket edecektir” değerlendirmesini yapıyor.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Altılı Masa Yorumu: Uzlaşamadığımız Bir Şey Yok

‘Altılı Masa’nın son buluşmasına ilişkin kurmaylarına değerlendirmede bulunan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadar herhangi bir konuda sorun yaşamadık. Herkes uyum içinde hareket ediyor” dediği öğrenildi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin önceki gün yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında 6’lı masanın son buluşmasına ilişkin kurmaylarına değerlendirmede bulundu.

Cumhuriyet’ten Sapr Sağkal’ın edindiği bilgilere göre toplantıda, masa çalışmalarına ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu’nun “Gayet olumlu gidiyor. Toplantılara devam edeceğiz. Bugüne kadar herhangi bir konuda sorun yaşamadık. Herkes uyum içinde hareket ediyor” dediği öğrenildi.

Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun, liderlerin bildirisinde yer alan “Ortak cumhurbaşkanı adayımız, hem Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. cumhurbaşkanı hem de sadece bu masa etrafında bir araya gelen siyasi partilere oy verenlerin değil, herkesin cumhurbaşkanı olacaktır” vurgusuna ilişkin de şu yorumu yaptı: “Bunu hepimiz konuşarak yaptık, birlikte karar aldık. Uzlaşamadığımız bir şey yok.”

Saadet Partisi’nin kurmayları ise ortak adayın masadan mı yoksa masa dışından mı seçileceğine ilişkin konuştu.

Liderlerin bu konuyu değerlendirmediğini aktaran kurmaylar, “Burada önemli olan altı partinin de ‘Biz sadece güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş noktasında ittifak etmedik. Aynı zamanda ortak cumhurbaşkanıyla beraber ülkenin sorunlarını birlikte çözeceğiz’ iradesini beyan etmesidir” diye konuştu.

Öte yandan Partisinin başkanlık divanı toplantısında, ‘ortak aday’ açıklamasını değerlendiren İYİ Parti Lideri Akşener, “Adaylığım tartışmaya kapalı. Aday değilim, olmayacağım. Birinci parti olursak başbakanım” dediği kulislere sızdı.

SP Lideri Karamollaoğlu, katıldığı bir programda, “Kılıçdaroğlu’nun altılı masanın adayı olmasına ne dersiniz?” sorusuna ”Güçlü bir ihtimal de olabilir. Ama bir ihtimal biz Kılıçdaroğlu da dahil altı partinin liderleri biz bunu seçim tarihi ilan edildikten sonra ilan edeceğiz.” şeklinde cevap verdi.

Paylaşın

SP Lideri Karamollaoğlu: Altılı Masa Devam Edecek

SP Lideri Karamollaoğlu bugünse gazetecilerin “Altılı masanın önemi kalmadı mı, dağılır mı” sorusunun ardından ilk açıklamasını düzelterek, “Altılı Masa çalışmaları bundan sonra da devam edecek, ister istemez bir dayanışma içinde. Bizim burada derdimiz, ille de bir şeyler yapmak, iktidar olmak vesaire değil, ilk kademede bu sistemi değiştirmek” dedi.

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, basın mensuplarını açıklamalarda bulundu. Karamollaoğlu, altılı masa ile ilgili çarpıtılan sözlerine açıklık getirdi. Karamollaoğlu, her konunun bir yönüyle anlatmak ve bu yönüyle de istismar etmenin mümkün olduğu belirtti.

İttifakların eskisi kadar önemli olmadığını dile getirmesinin nedeninin iktidarın bu konuda yaptığı değişiklikler olduğunu vurgulayan Karaollaoğlu, “Ancak ‘bunun hiçbir faydası yok, bunun hiçbir önemi yok’ demedik. Altılı Masa çalışmaları bundan sonra da devam edecek, ister istemez bir dayanışma içinde. Bizim burada derdimiz, ille de bir şeyler yapmak, iktidar olmak vesaire değil, ilk kademede bu sistemi değiştirmek.” ifadelerini kullandı.

Başkanlık sisteminin istismara açık bir sistem olduğunun altını çizen Karamollaoğlu, ” Tek kişinin dediği oluyor. Başka kimseyle müzakere edilemiyor. Meclis’in önemi kalmadı. Halbuki biz, bunu yeniden değiştirmek, tek kişiye her şeyi endekslememek, mutlaka bir istişare kurumu olmasını temin etmek arzusundayız. Bu ittifaklara imkan veren değişiklikler yapılmadan önce de zaten biz, bir araya gelerek bu konuları görüşüyorduk. Referanduma giderken de bir araya gelmiştik. Bu referandumun faydalı olmadığını, geçmemesi icap ettiğini söylemiştik. Ama milletimiz o zaman pek iltifat etmedi bizim söylediklerimize.” dedi.

“Kimse yanlış şeyler çıkarmaya teşebbüs etmemeli”

Temel Karamollaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Meclis’te çoğunluğunuz olmazsa mecbursunuz birçok siyasi parti bir araya gelip bir hükümet kurmaya. Bugün için bu da bu manaya geliyor zaten. Onun için Altılı Masa’nın toplantıları da bu hafta sonunda bildiğiniz gibi bizim ev sahipliğinde yapılacak. Bu devam edecek kanaatindeyim, inşallah memleketimize hayırlı bir değişiklik, hayırlı bir gelişme olur diye ümit ediyorum ben. Kimse, bir kelimenin hemen alınıp çarpıtılmasıyla bir şeyler, yanlış şeyler çıkarmaya teşebbüs etmemeli.”

Paylaşın