AK Parti’de “A Takımı” Değişecek İddiası

Yerel seçimlerde ikinci parti konumuna gerileyen Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AK Parti) sekizinci olağan kongre süreci, belde ve ilçe kongrelerinin belirleneceği mahalle delege seçimleri ile başladı.

12 Ekim’de hem belde hem de ilçe kongrelerinin başlatılması planlanırken Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “A Takımı”nı yenileyeceği iddia ediliyor.

T24’te yer alan habere göre; kongre takvimi, Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu tarafından belirlendi.

Takvim, önce belde sonra ilçe ve il, son olarak da büyük kongrenin gerçekleştirilmesini öngörüyor. Bu kapsamda kongreler öncesinde mahalle delege seçimleri yapılmaya başlandı.

Büyük kongre öncesindeki hazırlık sürecinin 90 gün sürmesi planlanıyor. 37 beldede kongre yapacak olan AK Parti’nin, 12 Ekim’de hem belde kongrelerini hem de ilçe kongrelerini başlatması bekleniyor. 28 Aralık’ta ise il kongreleri başlayacak.

İstanbul ve Ankara başta olmak üzere bazı büyükşehirlerin kongreleri en son yapılacak. Bu takvim çerçevesinde en geç mart sonuna kadar Sekizinci Büyük Olağan Kongre için hazırlık çalışmaları tamamlanmış olacak. Büyük kongreye mayısta gidilecek.

Partinin yönetim organı olan ve yedek üyelerle birlikte 110 kişiden oluşan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu için inisiyatif Erdoğan’da olacak. AK Parti kurmayları kongre sürecini, 2028 seçimlerine hazırlık yapacak kadroların belirlenmesi olarak görüyor.

Paylaşın

AK Parti’de “Değişim” Sancısı

31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimlerde CHP’nin ardından ikinci parti konumuna gerileyen Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AK Parti) değişim sancısı yaşanmaya devam ediyor.

Partisinin 23. yıl kuruluş yıldönümünde konuşan AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yorulanların bırakmasını istemişti.

Bunun üstüne AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu, Erdoğan başkanlığında 3 Eylül Salı günü bir araya gelecek. Bu toplantıda kongre takvimi başlatılacak. 8’inci Olağan Büyük Kongre’nin takvimine göre önce belde, sonra ilçe, il ve son olarak büyük kongre yapılacak.

A Haber’e göre sürecin ekim ayında başlatılması, Ramazan Bayramına kadar il kongrelerinin tamamlanması, mayısta ise büyük kongreye gidilmesi planlanıyor.

Mart 2021’i referans alarak, AK Parti olağan kongresini seçimler nedeniyle yasal sürenin 1 yıl üzerinde, 2025’te gerçekleştirecek. Bu kongre ile birlikte, ülke genelindeki parti kadroları da yeniden değerlendirilecek.

Erdoğan, parti yönetim organı olan ve yedekleriyle birlikte 110 üyeden oluşan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu için yetki sahibi olacak. Erdoğan’ın, parti vitrini ve A takımında da değişiklikler yapması bekleniyor. AK Parti yetkilileri, kongre sürecini 2028 seçimlerine yönelik yeni kadroların belirlenmesi olarak değerlendiriyor.

Paylaşın

Milletvekili Transferleri: Erdoğan, En Az 3 Vekille Rozet Takacak

23’üncü kuruluş yıl dönümünü 81 ilde kutlayacak olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), “Adı: AK Parti” sloganıyla hazırlanan büyük töreni ise yeni transferlerle taçlandırmayı hedefliyor.

Ankara’da 14 Ağustos’ta düzenlenecek törende AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve İYİ Parti’den istifa eden en az 3 milletvekili ile bazı belediye başkanlarına rozet takması bekleniyor.

Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, AK Parti’nin 14 Ağustos’taki kuruluş yıldönümü kutlamalarında ‘kısmen’ de olsa katılımlar olabileceğini, ancak asıl planlamanın ekim ayında düşünüldüğünü aktarmıştı.

İYİ Parti, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi’nden istifa eden bazı isimlerin AK Parti’ye geçmek istediği bir süredir kulislerde konuşuluyordu. Erdoğan’ın, “Biz fırsatçılık yapmayız” diyerek bu konuda acele edilmemesini istediği iddia edilmişti.

Sabah’tan Fatma Göksu’nun haberine göre; AK Parti, söz konusu transferler için 14 Ağustos’u bekliyor. 23’üncü kuruluş yıl dönümünü 81 ilde kutlayacak olan AK Parti, “Adı: AK Parti” sloganıyla hazırlanan büyük töreni ise yeni transferlerle taçlandırmayı hedefliyor.

Ankara’da 14 Ağustos’ta düzenlenecek törende Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve İYİ Parti’den istifa eden en az 3 milletvekili ile bazı belediye başkanlarına rozet takması bekleniyor.

Paylaşın

AK Parti Kampında Sert Eleştiriler: Geçin Bunları

AK Parti Milletvekili Vedat Bilgin’in partisinin istişare toplantısında, “Konuşmalardan çıkardığımız seçim sonuçlarında ekonomi yüzde 70 etkiliymiş. Geçin bunları. ‘Anket yaptık, bu çıktı’ diyorsunuz. Bütün sorumluluğu ekonomiye atıyorsunuz” dediği öğrenildi.

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AK Parti) Kızılcahamam’daki üç günlük istişare toplantısına, eski milletvekillerinin ve kurucu isimlerin parti yöneticilerine yönelik sert eleştirileri damga vurdu.

İktidara yakın Türkiye gazetesinin aktardığına göre, daha çok partinin kurucuları ve bazı eski milletvekillerinin söz aldığı kampta, parti yönetiminin, seçim değerlendirmesini rakamlar üzerinden yapıp, herhangi bir özeleştiri yapmaması tepki çekti.

Söz alanlar, genel başkan yardımcılarına “Böyle seçim değerlendirmesi olmaz. Biz halkın arasından çıkıp geldik ama, şu anda halktan kopmuş durumdayız. Siz hiç öz eleştiri yapmadınız. Seçim yenilgisini rakamlarla geçiştiriyorsunuz. Bu sonuçta sizin hiç mi suçunuz yok? Üzerinize alınmıyorsunuz anlaşılan” dedi.

En sert eleştirilerden birini de AK Parti Ankara Milletvekili Vedat Bilgin’in yaptığı öğrenildi. Bilgin’in “Bizi rakamlara boğdunuz. Böyle istişare mi olur? Madem burası bir aile toplantısı, her şeyi konuşacağız. Neden gerçek anlamda bir analiz yapılamıyor? Sizin konuşmalarınızdan çıkardığımız seçim sonuçlarında ekonomi yüzde 70 etkiliymiş. Geçin bunları. ‘Anket yaptık, bu çıktı’ diyorsunuz. Bütün sorumluluğu ekonomiye atıyorsunuz” eleştirilerini yönelttiği belirtildi.

“Bayrak yarışı olarak görüyoruz”

Kamptaki eleştirilere, Genel Başkan Vekili Efkan Âlâ’nın cevap verdiği belirtildi. Âlâ “Seçimler için elimizden geleni yaptık. Biz burada sürekli oturmayacağız. Burada oluruz, olmayız. Bayrak yarışı olarak görüyoruz. Seçim sonuçlarında ekonomi de etkili oldu. Ama 5-6 alanda reform yapsaydık, daha farklı bir sonuç alırdık. Önümüzdeki süreçle ilgili 10 ayrı başlıkta reform yapacağız. Bunların her biri AK Parti’ye bir puan getirse 10 puan eder. Biz nasıl ki geçmişte bu adımları attık ve seçim kazandık, yine atarız, yine kazanırız” diye konuştu.

Paylaşın

“Kabine’de Değişiklik Bekleniyor” İddiası

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde istenilen sonucu alamayan AK Parti’de genel başkan Erdoğan’ın önce ilçe ve il başkanlıkları, ardından A takımı olarak adlandırılan kurmay ekibinde değişiklik yapacağı öne sürüldü.

Erdoğan’ın daha sonra Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde de değişiklik yapacağı ve 3 bakan haricinde hiçbir bakanın yerinin garanti olmadığı iddia edildi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda ‘değişim’ mesajı vermesinin ardından kulis bilgileri ortaya çıktı. İddiaya göre Erdoğan ilk olarak AK Parti’de, ardından Kabine’de değişiklik yapacak.

TGRT Haber Ankara Haber Müdürü Ahmet Sözcan, AK Parti’de MYK sonrası kulis bilgilerini paylaştı.

Parti içinde raporların analiz edildiğini devam ettiğini belirten Sözcan, “Hangi illerde ne kadar oy alındı, ilçe ilçe simülasyonlar gerçekleştirildi. Neden oylar düştü, neden yükseldi gibi değerlendirmeler yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan bütün bunları ayrıntılı şekilde değerlendiriyor. Aynı zamanda anket çalışmaları da dürüyor. Neden AK Parti’ye oy vermediniz, aday profilini mi beğenmediniz, mevcut başkan vaatlerini yerine getirmedi mi gibi… Bütün bu çalışmalar bittikten sonra Erdoğan’ın düğmeye basmasını bekliyoruz” dedi.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan istişare mekanizmasını işletiyor, sonunda nihai kararını verecek” diyen Sözcan, şunları aktardı:

“Onun ardından düğmeye basmasını bekliyoruz. İlk etapta ilçe ve il başkanlıkları, ardından A takımı olarak adlandırılan kurmay ekibinde bir değişiklik olmasını bekliyoruz. Sonbaharda yapılacak kongrede de Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda değişiklik bekliyoruz. Bu kapsamda Kabine’de de bir değişiklik olabileceği yönünde kulis bilgileri var. 3 bakan haricinde hiçbir bakanın yerinin garanti olmadığı kulislerde konuşulmuştu.”

Paylaşın

AK Parti’de İktidarda Kalmak İçin Hangi Formüller Konuşuluyor?

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde büyük bir hezimet yaşayan Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AK Parti), iktidarda kalabilmek için hangi formüllerin konuşulduğu ortaya çıktı.

İlk akla gelen de yeni Anayasa çalışmalarının içine neler konulacağı. Bir dönem nabız yoklanan Cumhurbaşkanının 50+1 yerine 40+1 oyla seçilmesi yeniden gündem olacak.

Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından AKP kulislerinde yaşananları yazdı. Babacan, “Meclis açılıyor gündemde yeni anayasa çalışmaları var; Kulislerde Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 40+1 formülü tartışılıyor” başlıklı yazısında, AKP’nin iktidarda kalmak için hangi formülleri düşündüğünü aktardı.

Babacan’ın yazısında ilgili kısım şöyle: “İlk akla gelen de yeni Anayasa çalışmalarının içine neler konulacağı. Bir dönem nabız yoklanan Cumhurbaşkanının 50+1 yerine 40+1 oyla seçilmesi yeniden gündem olacak.

Bu konunun en az bir yıllık bir geçmişi var. AKP içerisinde bazı isimlerin seslendirdiği Cumhurbaşkanı seçilmeyi kolaylaştırma, ittifaklara duyulan ihtiyacı azaltma, devredilen yüzlerce yetkiye rağmen halkın yarısından daha azının onayını alan bir cumhurbaşkanı seçtirme planları, yerel seçim yenilgisinin ardından yeniden tartışılacak.

Bu konudaki çalışmalara geçmeden önce, AKP içinde 40+1’e neden ihtiyaç duyulduğunu anlatan ‘eski planlara’ dönelim. Parti kurmayları, bunu gerekçelendirirken ilginç bir plandan söz ediyorlardı… Onlara göre aslında buna Tayyip Erdoğan sonrasında ihtiyaç duyulacak. Muhafazakar milliyetçi tabanın tek başına iktidarda kalabilmesi için 40+1’e ihtiyaç var.

İktidarda kalmak için

AKP’nin başına kim gelirse gelsin Erdoğan gibi olamayacak. Partideki erime de göz önüne alınınca, bu ideolojinin iktidarda kalmasının yolu bu. Muhafazakar tabanın yüzde 16 ile başlayan yolculuğunun, AKP iktidarları döneminde yüzde 35’lere yükseldiği biliniyor. Partideki milliyetçi evrilmenin de payıyla yüzde 40’lık bir ivmenin yakalanabileceği yorumları yapılıyordu…

Bu plan, kulislerde dillendirildikten bir süre sonra geçen yılın kasım ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a soruldu. Kamuoyunu bu fikre alıştırmak için atılan ilk adımlardan biriydi. Erdoğan, Almanya dönüşü uçakta gazetecilere cumhurbaşkanlığı seçimi için yüzde 50+1 şartının değişmesinin “isabetli olacağını” söylemişti.

Erdoğan, “50+1 şartının değişmesi konusunda aynı fikirdeyim, isabetli olur. Çoğunluğu alan adayın seçilmesi usulüne geçilmesi halinde Cumhurbaşkanlığı seçimi de seri olur, uğraştırmaz ve yanlış yollara da sevk etmez. Mevcutta 50+1 mecburiyeti partileri yanlış yollara sevk ediyor. Kimin eli, kimin cebinde belli değil. Yok altılı, yok on altılı masa… Ama oy sayısı itibarıyla ‘en fazla oyu alan aday seçilir’ denildiği zaman seçim hızlıca tamamlanır” ifadelerini kullanmıştı.

Aynı dönemde Cumhurbaşkanlığı Sarayına yakınlığı ile tanınan AKP Milletvekili Ali Özkaya, “14 ve 28 Mayıs’ta yaptığımız seçimlerde görüldü ki, 50+1’i almak için bütün benzemezlerin bir araya gelmesine ve siyasal sistemin mayasının bozulmasına da sebep olabiliyor. Çok iyi niyetle getirilmiş bir kural daha çok siyasal bölünmeye ve küçük partilerin siyasal şantajına da açık hale geliyor.

“Başkanlık Seçimlerinde Mutlak Çoğunluk Bulunmayan Ülkeler” incelememizi paylaşıyoruz. Ülkeler kendi siyasal tecrübe ve birikimlerine göre kurallar geliştirmiştir. Şimdi bize düşen yeni anayasa hazırlama sürecinde bu kuralı siyasi tarihimizdeki birikimlere ve ihtiyaçlara uygun olarak yeniden düzenlemektir. Bunun yapılacağı yer TBMM, yöntemi ise yeni Anayasa’dır…”

Bütün bunlar alt alta yazılınca yavaş yavaş pişirilmeye çalışılan asıl konunun ne olduğu ortaya çıkıyor. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un süreci yerel seçimlerden sonra başlatacağını duyurmuştuk ki, ardından kendisi de açıkladı. Şimdi yeni Anayasa’ya neden ihtiyaç duyulduğu daha açık ortaya çıkıyor. Anti demokratik uygulamaları kaldırmak, bağımsız yargı, güçlü meclis gibi önceliklerin olmadığı da anlaşılıyor. Yeni dönemdeki yeni tartışmalara hazırlanırken, konuların geçmişlerini ve iktidarda kalmak için neler yapılabileceğini görmekte fayda var.

Bu arada, AKP’li Özkaya’nın TBMM’ye sunulan ve 40+1’le cumhurbaşkanı seçildiğini gösteren araştırmayı da aktaralım. Kostarika, Meksika, Nijerya, Panama, Paraguay, Tayvan yarı başkanlık sistemi uyguluyor ve 40+1’le başkan seçiyor. Avrupa ülkelerinin tamamı, ABD gibi gelişmiş ülkeler ise mutlak çoğunluk arıyor.”

Paylaşın

AK Parti’de “Parlamenter Sistem” Gündeme Gelebilir

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde ağır bir yenilgi alan Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AK Parti), tabanının geri dönüş eğilimine girmemesi durumunda parlamenter sistem önerisinin gündeme gelebileceği varsayılıyor.

Öte yandan CHP’de, partisini girdiği ilk seçimde birinci yapan ve önemli illeri kazanmış bir genel başkan var. Üstelik yaşı siyasetin ortalamasını epeyce aşağı çekiyor. Partisinin ve kendisinin siyasi geleceğini ateşe atacağını kimse düşünmüyor.

Yerel seçimler, CHP’nin birinci parti olmasıyla kulislerde, Erdoğan’ın genel seçimler dönük yapabileceği olası hamleler konuşuluyor. Yeniden aday olmanın çok zorlama olacağının görülmesi ve tepkilerin dinmemesi durumunda parlamenter sistem önerisinin gündeme gelebileceği varsayılıyor.

Cumhuriyet’ten Sertaç Eş’in kulislerden aktardığı haberinin ilgili bölümü şöyle: “AKP genel, CHP yerelde iktidar konumunda. Erdoğan’ın ekonomiyle ilgili ciddi açmazları var. Son beş yılda, Atatürk sonrası liderlerin hastalığına yakalanmış gibi duruyor: Ekonomiyi çökerterek iktidardan gitme.

Erdoğan, bu konuda Mehmet Şimşek’in varlığına karşın çaresiz. Acı reçeteyi en az 2-3 yıl kana kana içecek Türk seçmeni yeniden Erdoğan’a dümeni kırar mı? Ya da CHP, ülkeyi yönetebileceğinin işaretlerini nasıl verecek? Soruların yanıtlarını en erken 2025’in yaz başında alabileceğiz. Çünkü CHP, yerel iktidarlarında neler yaptığının ilk karnesini alacak. Ama unutmamak lazım ki CHP, yerel yönetimlerde artık bir noktaya geldi.

’94 sendromunu’, 20 yılı aşan AKP iktidarının ardından akıldan çıkarmamak iyi bir denetleyici olabilir. Ayrıca CHP’de, partisini girdiği ilk seçimde birinci yapan ve önemli illeri kazanmış bir genel başkan var. Üstelik yaşı siyasetin ortalamasını epeyce aşağı çekiyor. Partisinin ve kendisinin siyasi geleceğini ateşe atacağını kimse düşünmüyor. Önümüzdeki bir yıllık uygulama önemli olacak.”

Paylaşın

AK Parti’de Seçim Yenilgisi İçin Dört Ayrı Komisyon Kuruldu

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde ağır bir yenilgi alan Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AK Parti), yenilginin nedenini araştırmak için 4 ayrı komisyon kuruldu.

Komisyonların hazırlayacağı raporlar, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulacak.

Türkiye gazetesinde yer alan habere göre, seçim sonuçlarını değerlendirmek için kurulan komisyonlarda bir bakan, bir genel başkan yardımcısı ve bir akademisyen yer alıyor.

Strateji heyetiyle irtibatlı olarak çalışacak olan komisyonları Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) koordine edecek.

Nerede yanlışlar yapıldığı, seçim yenilgisinin sebepleri detaylı bir şekilde masaya yatırılacak.

Sandığa gitmeyen seçmenin hangi sebeplerle sandığa gitmediği, oy tercihini değiştiren seçmenlerin hangi sebeple tercih değişikliği yaptığı araştırılıyor.

Hazırlanan raporlara göre hangi bölgede nasıl bir yol izleneceği, teşkilatta değişiklik yapılacak ise nasıl bir değişiklik yapılacağı belirlenecek.

Hazırlanacak detaylı raporlar AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulacak.

Paylaşın

Yerel Seçimler: AK Parti, Dört Kademeli İnceleme Yapacak

31 Mart yerel seçimlerinden umduğunu bulamayan Erdoğan liderliğindeki Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) seçim sonuçlarını değerlendirmek için dört kademeli inceleme yapılacak.

Sputnik’ten Osman Nuri Cerit’in haberine göre; Seçimde hedeflenen oyların çok altında kalmasında adayın etkisi, teşkilatların etkisi, milletvekillerinin çalışma performansı ve genel stratejinin başarısı sorgulanacak.

AK Parti yaklaşık 10 ay önce yapılan seçimlerde birinci parti çıkmasına karşılık, aradan geçen süreçte neden oy kaybı yaşayarak ikinci parti konumuna düştüğünü inceleyecek. Seçimler sonrasında AK Parti’nin MYK toplantısından Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan kurmaylarına seçim sonuçlarının irdelenmesi talimatını vermişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan MYK toplantısında yaptığı konuşmada “Nerede bir eksik, hata, kasıt veya ihanet varsa, üzerine gitmek boynumuzun borcudur. Diğer türlü, Allah korusun, daha büyük felaketlerin, daha sarsıcı kayıpların yaşanmasına mani olamayız” ifadelerini kullanmıştı. Bu kapsamda AK Parti seçim başarısızlığının nedenlerini dört kademeli bir şekilde inceleyecek.

Örgütler ne kadar başarılı?

İncelemenin ilk aşamasında seçim sürecinde örgütlerin çalışma performansı ele alınacak. Parti örgütleri ne kadar çalıştı. Hangi etkinlikleri düzenledi. Kaç vatandaş ziyareti yaptı. Ne kadar toplantı ve miting düzenlendi. Bunlara katılım oranları ne oldu. Kaç evin kapış çalındı. Bu süreçte ne kadar yeni üye yapıldı. Teşkilatta ana kademi ile gençlik ve kadın kollarının çalışmasında uyum oranı neydi? Gibi kriterle üzerinden teşkilatların başarı oranları değerlendirilecek. Başarısız bulunan teşkilat yöneticilerinin değiştirilmesi mümkün olabilecek.

Adayların performansı nasıl?

AK Parti’nin seçim analizinde bakacağı bir başka başlık ise belediye başkan adaylarının performansı olacak. Başkan adaylarının söylemleri, seçim boyunca yürüttükleri kampanya, genel söylem ile uyumlulukları, kampanya çerçevesinde vatandaşı rahatsız eden yöntemler kullanıp kullanmadıkları, vatandaşlar ile diyalogları gibi başlıklar değerlendirilecek.

Milletvekilleri ne kadar çalıştı?

AK Parti’nin milletvekillerinin performansları da seçim sonuçları kapsamında değerlendirilecek. Milletvekillerinin kendi seçim bölgesinde yaptığı çalışmalar, teşkilat ile uyumları, belediye başkan adayına destek olup olmadıkları incelenecek. Yine milletvekillerinin kendi oyları ile belediye başkan adaylarının aldığı oy oranındaki artışta hesaplanarak, bu azalmanın sebepleri sorgulanacak.

Strateji değerlendirilecek

AK Parti seçim öncesinde genel merkezde bir strateji heyeti oluşturmuştu. Seçim kampanyası, seçimde kullanılacak slogan ve müzikler, söylemler bu ekip tarafından belirlenmişti. Strateji heyetinin hataları da yine incelenecek başlıklar arasında yer alacak. Strateji heyetinin başarı oranı rapor haline getirilecek. Bu dört başlıkta hazırlanacak raporlar AK Parti MYK ve MKYK’sında ele alınacak.

Paylaşın

AK Parti’de Seçim Yenilgisi Nasıl Yorumlanıyor?

31 Mart günü yapılan yerel seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) oy oranı yüzde 35,49 oldu. AK Parti 12 büyükşehir belediyesi, 12 il belediyesi kazandı. İktidar partisi, toplamda 24 kenti alabildi.

AK Parti, 2019’daki yerel seçimlerde 15’i büyükşehir olmak üzere 39 kent, 535 ilçe, 202 belde belediyesini kazanmıştı. İktidar partisi, 2014 yerel seçimlerinde ise 18’i büyükşehir olmak üzere 48 yerde belediye başkanlığını almıştı.

Parti içinde seçimde alınan sonucu etkileyen faktörler de 31 Mart gecesinden itibaren tartışılmaya başlandı.

Millyet’ten Ayşegül Kahvecioğlu‘nun haberine göre, AK Parti kulislerinde öncelikle emeklilerin maaş artışı beklentisinin seçim öncesinde karşılanamamış olmasının sonuçlara doğrudan etkisi olduğu düşünülse de, partili seçmeninin sandığa gitmekte isteksiz kalması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’nin iktidar gücünü koruduğu düşüncesiyle tabanın Yeniden Refah Partisi’ne oyunu kaydırmakta sakınca görmemesi de diğer nedenler olarak sayılıyor.

Yeniden Refah Partisi: Mayıs 2023 seçimlerine Cumhur İttifakı ortağı olarak giren YRP, 31 Mart seçimlerinde “müstakil aday” formülü ile oylarını yüzde 6’nın üzerine taşıdı. AK Parti’nin, henüz ilk yerel seçim deneyimini yaşayan YRP’ye iki önemli kalesi olan Şanlıurfa ve Yozgat’ı kaptırdığı, muhafazakâr seçmenin yoğun olarak yaşadığı Konya’da YRP’nin AKP’den yüzde 23, Elazığ’da 21, Kayseri’de yüzde 19 oranında oy kopardığı değerlendiriliyor.

Küskün seçmen: Enflasyon, kira ve gıda fiyatlarındaki artışlar ve hayat pahalılığı gibi başlıkların da seçmenin AKP’ye oy verme eğilimini olumsuz etkilediği yorumları yapılıyor.

Aday stratejisi: AK Parti’nin bazı illerde anketler, temayül ve saha yoklamalarına rağmen mevcut başkanlarda ısrar ettiği, bazı sevilen isimlerin ise Genel Merkez tarafından uygun bulunmadığı için aday gösterilmediği; bunun da seçim sonuçlarını etkilediği ifade ediliyor.

Bu stratejinin parti içinde bir küskünler grubu oluşturduğu ve bu grubun başka partilere geçerek oyların bölünmesine neden olduğu belirtiliyor.

Paylaşın