Magnezyum nedir? Detaylar

İnsan vücudunda en bol bulunan dördüncü mineral olan Magnezyum, vücudun ve beynin sağlığında önemli rol oynar. Alkali toprak metalleri sınıfından bir element olan Magnezyum, ortalama bir yetişkinde yaklaşık 24 gram bulunur. Vücudumuzda bulunan magnezyum rezervinin sürekli doldurulması gerekmektedir. Bir başka deyişle, bu mineralin fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için, vücuda sürekli olarak verilmesi gerekir.

İlk defa 1808 yılında, Sir Humphrey Davy tarafından bulunduğunda vücudumuzdaki önemi bilinmemekteydi. Son yirmi yıl içerisinde yapılan çalışmalar, magnezyumun hem hücreler arasında, hem de hücre içi iletişimde çok önemli rolleri olduğunu göstermiştir. Magnezyumun bu kadar önemli olmasının temel nedeni; vücudumuzda bulunan 300’den fazla enzimin çalışması için kilit bir role sahip olmasındandır. Vücut, bu önemli elementi, kendi başına üretemediği için dışarıdan besinler yoluyla alması gerekir.

Magnezyum içeren besinler;

  • Yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, pazı..)
  • Kuruyemiş, tohumlar (kaju, susam, kabak- ay çekirdeği..)
  • Baklagiller (nohut, mercimek, barbunya, kuru fasulye..)
  • Sebzeler (brokoli, taze fasulye, enginar, pırasa..)
  • Deniz ürünleri (somon, uskumru, karides..)
  • Bitter çikolata
  • Hindistan cevizi
  • Meyveler (muz, çilek, incir..)
  • Bazı baharatlar (kimyon, karanfil)
  • Domates
  • Rezene

Magnezyum faydaları;

Magnezyum faydaları ile öne çıkan minerallerden biridir. Magnezyumun faydaları:

Biyokimyasal süreçlere etkisi; Magnezyumun ana rollerinden biri, enzimlerin gerçekleştirdiği biyokimyasal süreçlerde kofaktör veya yardımcı molekül olarak hareket etmektir. Bu yönüyle 600’den fazla reaksiyonun temelini oluşturur. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Yiyeceklerin enerjiye dönüştürülmesi
  • Amino asitlerden yeni proteinler oluşturma
  • Kasların kasılmasına/gevşemesine destek olma
  • DNA ve RNA’nın oluşturulması ve onarılmasında görev alma
  • Sinir sisteminin düzenlenmesi

Egzersiz performansına etkisi; Magnezyumun egzersiz performansına katkı sağladığını gösteren güçlü çalışmalar vardır. Örneğin egzersiz sırasında birikip yorgunluğa sebep olan laktatın vücuttan atılmasına ve kan şekerinin kaslara taşınmasına yardımcı olur. Böylece özellikle sporcular ve yaşlıların egzersiz performansının artırılmasında rol oynar. Başka bir çalışmada ise magnezyum takviyesi alan triatlon sporcularının daha hızlı koşma, daha hızlı bisiklet sürme ve daha hızlı yüzme etkinliklerine karşılık insülin ve stres hormonu seviyelerinin düşük seyrettiği gözlenmiştir.

Depresyona etkisi; 65 yaşın altındaki katılımcılar eşliğinde yapılan araştırmalar, vücuttaki magnezyum eksikliğinin %22 daha fazla depresyon riski yarattığını göstermektedir. Bazı uzmanlar magnezyum düşüklüğünün akıl hastalıklarını tetiklediğini düşünseler de bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.

Tip 2 Diyabete etkisi; Magnezyum eksikliğinin diyabete olan etkisi üzerine yapılan araştırmalar, tip 2 diyabete sahip hastaların diğer insanlara kıyasla %48 daha düşük magnezyuma sahip olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda düşük magnezyum seviyesi, kişilerin diyabet geliştirme riskini de yükseltebilmektedir. Bunların yanı sıra magnezyum tüketimi, insülin seviyelerini düşürerek insülin direncini de azaltabilir.

Yüksek tansiyona etkisi; Yüksek tansiyon hastaları üzerinde yapılan çalışmalar, magnezyum takviyesinin sistolik ve diyastolik kan basıncında düşüş sağladığını göstermektedir. Ancak bu etki yalnızca yüksek tansiyonu olan kişiler için geçerlidir; kan basıncı normal seviyede olanları kapsamamaktadır.

Kronik iltihaplanmaya etkisi; Araştırmalar; magnezyumun yaşlılarda, aşırı kilolu kişilerde ve prediyabetik hastalarında CRP ile iltihap belirtilerini azalttığını göstermiştir.

Tüm bu bulgular küçük araştırma gruplarında elde edilmiş bulgulardan. Bunlardan yola çıkarak magnezyum takviyesi tedavi amacı ile kullanılamaz. Eğer depresyon, Tip 2 diyabet, yüksek tansiyon ve kronik iltihaplanma gibi şikayetleriniz var ise mutlaka doktora danışmanız gerekir.

Magnezyum eksikliği neden oluşur?

  • Yeterli oranda magnezyum minerali içeren besinler tüketilmemesinden
  • Sindirim sistemi ve bağırsak sistemi gibi magnezyum mineralinin emilimini engelleyen sorunlar
  • Kullanılan ilaçların yan etkileri
  • Kafein içeren içeceklerin aşırı tüketimi (çay, kahve)
  • Aşırı stres
  • Sigara, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı
  • Sürekli potasyum ve kalsiyum eksikliği görülen kişilerde
  • Yanlış beslenme alışkanlıklarından
  • Çok işlenmiş topraktan
  • Organik besinleri üretirken kullanılan kimyasal gübrelerden
  • İşlenmiş gıdaların (beyaz un, rafine şeker) tüketiminden gibi durumlarda ortaya çıkabilmektedir.

Magnezyum eksikliğinin belirtileri;

Magnezyum eksikliği tıpta hipomagnezemi olarak adlandırılır. Toplumda hipomagnezemi sıklığı hakkında kesin veriler olmamakla beraber hastaneye yatan hastalar üzerinde yapılan taramalarda % 6.9-11 hastada magnezyum seviyesi düşük bulunmuştur. Hipomagnezemi semptomları kardiyak etkiler, metabolik etkiler ve nörolojik etkiler olarak 3 grupta toplanabilir.

Erken bulgular arasında;

  • İştahsızlık
  • Bulantı
  • Kusma
  • Yorgunluk ve halsizlik

Şiddetli magnezyum eksikliği;

  • Kas krampları
  • Kardiyak aritmiler
  • Fibromiyalji
  • Uyuşma,
  • Dikkatte azalma ve zihinsel bulanıklık

Açıklanamayan hipokalsemi (kandaki kalsiyum eksikliği) ve hipokalemi (kandaki potasyum eksikliği) vücutta magnezyum eksikliğinin de olabileceğini akla getirmelidir.

Magnezyum eksikliği tedavisi;

Kendinde magnezyum eksikliği olduğunu düşünen kişiler, öncelikle bir sağlık uzmanına danışmalıdır. Magnezyum eksikliği tedavisinde, magnezyum ilaçları ya da magnezyum içeren multivitaminler kullanılır. Bununla beraber sağlıklı bir diyetle, doğal yoldan alınan magnezyum da önemlidir. Magnezyum preperatları genelde magnezyum tuzu halinde bulunur. Farklı magnezyum tuzlarının vücut tarafından emiliminde ve kullanımında (biyoyaralanımlarında) farklılıklar vardır. Bu nedenle bir uzmana danışmadan tedaviye başlanmamalıdır.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir