Sakarya: Karagöl Yaylası

Karagöl Yaylası; Sakarya’nın Taraklı İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir. Şehir merkezine uzaklığı 80 km.dir.

Tem otoyolu üzerinde gelirken Adapazarı çıkışından çıkıp Eskişehir yönüne doğru devam etmelisiniz. Önce Gevye’ye geleceksiniz ardından Taraklı – Eskisehir yolunu takiben Mahdumlar ve Karagöl Yaylası tabelalarından devam edin. Asfalt yoldan çıkmayıp yukarı doğru devam ettiğiniz taktirde göle ulaşacaksınız. Gölün kenarına kadar asfalt yol geliyor. Ulaşımı oldukça rahat ve güzel bir manzarası var.

Etrafı tamamen çam, kayın, köknar ve meşe ağaçları ile kaplı olan Karagöl Yaylası, 567 hektar genişliğindeki alanıyla, bol oksijenli havası ve soğuk içme sularıyla doğal bir tedavi merkezidir.

Karagöl Yaylası’nın evleri ahşap bir mimariye sahip. Her Cuma günleri yaylada pazar kurulur ve şenlikler yapılır. Aynı zamanda kamp için de oldukça ideal bir bölgedir. Sadece doğal bir güzellikle değil, Roma dönemiyle tarihlendirilen kalıntılar da göreceksiniz Karagöl Yaylası’nda.

Paylaşın

Sakarya: Soğucak Yaylası

Soğucak Yaylası; Sakarya’nın Sapanca İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Sapanca İlçesine Donatım Orta Garajlardan her 20 dakikada bir kalkan araçlar mevcut. Sapanca Merkezi’nden yön levhalarını takip ederek Soğucak Yaylası istikametine gidebilirsiniz. yol durumu toprak yol olup 1050 metre yüksekliğindedir. Sapanca Soğucak Yaylası yol ayrımından itibaren 15 km yol çıkışı vardır.

900 dönüm kadar bir araziye sahip olan Soğucak Yaylası, 1.100 m. yüksekliğinde ve Sapanca’ya 17 km. mesafededir. Sapanca-Muradiye Köyü istikametinden, Erdemli Köyü’ne gelmeden önce sağa ayrılan yolu takip ederek, 35 dakika kadar süren bir yolculukla yaylaya ulaşmak mümkündür. En yoğun dönemi, temmuz ayının ikinci haftasına denk gelen yayla şenlikleri zamanıdır.

Yöre halkı ve çevre illerden gelen vatandaşların katılımıyla tam bir panayır havasında geçen “Soğucak Yayla Şenlikleri”, bir gün sürmekte, ancak yayla daha şenliklere bir hafta kala dolmaya başlamaktadır. Yayla şenlikleri kapsamında, bisiklet ve at yarışları, karakuşak güreş müsabakaları, folklor gösterileri ve sanatçıların katılımıyla halk konserleri düzenlenmektedir.

Paylaşın

Sakarya Köprüsü

Sakarya Köprüsü; Sakarya’nın Adapazarı İlçesi, Rüstemler Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

1937’de 93 bin liraya yapıldı. Dönemin Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya tarafından “Bizzat Atatürk’ün emriyle” yaptırıldığı ifade edilen “Sakarya Köprüsü”, 1936-37 tarihinde inşa edilmiştir 1934 Temmuzunda karayolu ile Bolu üzerinden Adapazarı’na gelirken, şimdi Kumköy yakınlarında bulunan ahşap Tavuklar Köprüsü’nden geçen Atatürk’ün, köprünün yetersizliğini görüp, “sağlam ve güvenli beton bir köprünün inşası” emrini vermiş olması olasıdır. 108.60 metre uzunluğunda, 4.80 metre genişliğindeki köprü 93.000 lira harcanarak tamamlanmıştır.

Betonarme Bowstrink tipinde inşa edilen, her biri 35 metre açıklığında üç ayağa sahip köprünün (2), 1970’lere kadar bölgede sıkça rastlanan su taşmalarına-baskınlarına karşı da fevkalade dayanıklı olduğu görülecektir. Köprüye; 1530 tarihli haritada varlığı görülen bitişiğindeki köyün adından dolayı “Trabzanlar Köprüsü” veya Adapazarı yönündeki semtin adından dolayı “Güneşler Köprüsü” denilmişse de, asıl yaygın olan isim “Sakarya Köprüsü”dür. Nitekim 2009 yılı itibarıyla günümüzde de “Eski Sakarya Köprüsü” adıyla anılmaktadır.

Paylaşın

Sakarya: Orman Park

Orman Park; Sakarya’nın Adapazarı İlçesi, Adnan Menderes Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Orman Park, şehir merkezine 2 kilometre mesafededir. Dişbudak ağaçları ile kaplı eşsiz alan, düzenlenerek “Orman Park” adı ile 11 Mart 2006 tarihinde hizmete açılmıştır.

Orman Park; modern mimarisi, samimi, doğal ve huzurlu ortamıyla her yaş grubunun buluşabileceği bir mekan olma özelliğini taşımaktadır.

Orman Park, Orman İşletmesi’nin Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis ettiği, şehrin girişinde yer alan 18 dönümlük arazi içerisinde 3250 m² kullanım alanı olan ve tamamen doğal bir mekan olma özelliği taşımaktadır.

Sulak arazide yetişen Dişbudak ağaçlarının bulunduğu bu doğal mekan; Türkiye’de ilk defa uygulanan yerden yükseltmeli ahşap üzerine kurulu bir tesistir.

70 araçlık otoparkı olan Orman Park’ta müşterilerine Restoran, Dört Mevsim Kafeterya, Sade Kahve ve Köy Kahvaltısı mekanları olmak üzere 4 birimle hizmet verilmektedir.

Paylaşın

Sakarya Müzesi (Atatürk Evi)

Sakarya Müzesi (Atatürk Evi); Sakarya’nın Adapazarı İlçesi, Semerciler Mahallesi, Sait Faik Sokak üzeride yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Müze binası, bahçesi ile birlikte bin 290 metrekarelik bir alan üzerine kurulmuştur. 1910-1915 yılları arasında dönemin Askerlik Şubesi Başkanı Binbaşı Baha Bey tarafından zemin katla birlikte üç katlı olarak yaptırılan konut, daha sonra Atatürk’ün yakın arkadaşı ve milletvekili Hasan Cavit Bey tarafından satın alınmıştır.

17 Haziran 1922 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi ile buluştuğu ve üç gün konakladıkları bu ev, 1967 yılında meydana gelen depremde büyük ölçüde hasar görmüştür. 1983 yılında sivil mimarlık örneği olarak tescil edilen konut, Bakanlığımızca kamulaştırılıp, dış görünümü aslına uygun bir şekilde, içte ise tamamen değişikliğe uğratılarak betonarme olarak yeniden inşa edilmiştir.

Sakarya Müzesi ilk defa 12Ocak 1989 tarihinde, İl Kültür Müdürlüğü bünyesinde büro hizmetlerine başlamış, 7 Mart 1989 tarihinde şimdiki yerine taşınmıştır. Müze, il sınırları içerisinde bulunan arkeolojik ve etnografik eserleri toplayarak yapılan teşhir düzenlemesi sonrasında, 21 Haziran 1993 tarihinde halkın ziyaretine açılmıştır.

Müzenin bahçesinde, Sakarya ili sınırları içinde bulunan Roma ve Bizans dönemlerine ait mimari parçalar, mezar taşları, sunaklar, yazılı taşlar, ostotek, pişmiş toprak erzak küpü ve sütun kaideleri sergilenmektedir. Müzenin sergi salonunda tarih öncesi çağlar, Roma ve Bizans dönemlerine arkeolojik eserler ile Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait etnografik eserler sergilenmektedir.

Arkeolojik eserler arasında yassı el baltaları, pişmiş toprak kaplar, koku ve gözyaşı şişeleri, madeni ve cam eserler yer almaktadır. Etnografik eserler arasında Ulu Önder Atatürk’ün kullandığı eşyalar ile Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait ateşli ve kesici silahlar, bakır kaplar, mühürler ve el işlemeleri teşhir edilmektedir.

Paylaşın

Sakarya: Acelle Yaylası

Acelle Yaylası; Sakarya’nın Akyazı İlçesi’nin 35-40 kilometre güneyinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Acelle Yaylası’na ulaşım stabilize yoldan her tür kara taşıtı ile yapılabilmektedir. Yaylaya üç değişik güzergâhtan ulaşılabilmektedir. Birinci yol Beldibi, Boztepe, Çatalkaya üzerinden gider. İkinci yol Taşburun – Ballıkaya-Taşyatak – Hasyatak köyleri üzerinden çalışır.

Üçüncü yol ise Taşburun-Ballıkaya-Taşyatak-Yanık yaylası güzergâhıdır. Bu yolların üçünün de az bir kısmı asfalttır. İlçe merkezinden yaylaya ulaşma süresi yaklaşık olarak 60 dakikadır. Yayla üç ayrı köy tarafından (Taşyatak-Hasyatak-Boztepe) ortaklaşa kullanılmaktadır.

Acelle Yaylası geniş yapraklı ve iğne yapraklı ağaçlardan oluşan bir bitki örtüsüne sahiptir. Ayrıca orman içlerinde orman gülü ve şimşirden oluşan bodur ağaçlarda mevcuttur. Kanlıca, kuzugöbeği gibi yer mantarları ve ağaç mantarları bulunur.

Yaylanın tam ortasından Enişte Deresi geçmektedir. Bu dere üzerinde halk tabiriyle “Büyük Deniz” denilen 60-70 metre uzunluğunda 3-4 metre genişliğinde, derinliği tam olarak bilinemeyen doğal yollarla kaya kütleleri arasında oluşmuş bir su birikintisi mevcuttur. Enişte Deresi’nin yatak genişliği düz alanlarda 8-10 metreyi, kayalık arazilerde ise yer yer 2 metreyi bulur.

Paylaşın

Sakarya: Orhan Gazi Camii

Orhan Gazi Camii; Sakarya’nın Adapazarı İlçesi, Cumhuriyet Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Osmanlı Devleti Padişahı Orhan Bey zamanında Orhangazi’nin silah arkadaşı olan Konuralp’in Akyazı’yı ve Sakarya’nın iki tarafındaki küçük kaleleri zapt ettiği sırada ormanlık ve suluk olan bu yerlere bir miktar Türkmen iskân ederek şimdiki şehrin bulunduğu yerde bir köy kurulur ve bugün “Orhan Camisi” diye anılan caminin yerinde de Orhan Bey namına bir cami yaptırılır.

Sultan Hamid döneminin yüksek pencereli üslubuyla çatılı olarak yapılan cami, muhtemelen eski binasından daha büyüktür. Minarede üzerindeki 1316/1318 tarihi bu ikinci inşanın yılını göstermektedir.

Günümüzde yeni bir yapı olan cami; Adapazarı’nın daha köy olduğu dönemde “Orhan Gazi” adına yaptırılmış ve zamanla yıkılınca yerine yine aynı adı taşıyan “Orhan Cami”, 1893-1894 yıllarında Adapazarı’nda kaymakamlık yapan Nüzhet Paşa’nın girişimi ve halkın yardımlarıyla inşa edilmiştir.

Orhan Cami’nin çatısı ahşap olup, kiremit ile örtülüdür. Tek minaresi bulunmaktadır. 1967 depreminde yıkılan minare 1968 yılında “Akyazılı Ali Akyüz” adlı usta tarafından yeniden yapılsa da 1999 depreminden sonra minare yeniden restore edilmiştir.

Paylaşın

Sakarya: Sultanpınar Yaylası

Sultanpınar Yaylası; Sakarya’nın Akyazı İlçesi, Dokurcun Beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Dokurcun yolu üzerinde olup Akyazı’ya 45 kilometre mesafededir. Akyazı – Dokurcun istikametinde Beldibi Köyü karşısından sağa dönerek Boztepe Köyü yoluna ulaşılır. Boztepe üzerinden Güzlek Yaylası, Sultanpınarı Yaylası, Yörükyeri Yaylası, Çiçekli Yaylası ve Acelle Yaylası’na, Acelle üzerinden de Yanık Yaylası’na gidilir. Şerefiye ve Beldibi köyleri arası 1 kilometre mesafededir. Beldibi-Sultanpınar Yaylası arası ise 16 kilometredir.

Sultanpınar Yaylası, 1200 metre yüksekliktedir. Çevresinde de bolca bulunan yaylalarla birlikte bir plato görünümündedir. Yaylanın alt sınırlarında karışık orman, üst sınırlarda ise köknar ormanı bulunmaktadır. Sultanpınar Yaylası orman ile çevrili geniş ve düzlük bir alanda olup oldukça yeşil ve huzur verici bir ortam sunmaktadır.

Paylaşın

Sakarya: Maden Deresi ve Şelalesi

Maden Deresi ve Şelalesi; Sakarya’nın Kocaali ve Karasu ilçeleri arasında yer alır. Maden Deresine özel araçlar dışında direk olarak giden ulaşım aracı bulunmamaktadır.

Maden Deresi ve Şelalesi doğa severler için güzel bir alternatiftir. Derenin sesini dinleyerek, yeşile bürünmüş bir çevrede yürüyüşler yapmak ve güzel bir kır sofrası kurmak için ideal bir yerdir. Bölgede bulunan mesire alanları, alabalık tesisleri ve balık restoranlarını da deneyimleyebilirsiniz.

Maden Deresi’nde şelâle, eski baraj kalıntıları, yontma taşlar, Fransızlar tarafından yapılıp Kurtuluş Savaşı sırasında tahrip edilen simli kurşun madeni işleyen fabrika yerinde yapılan kazı çalışmaları da görülecek yerlerdendir.

Yürüyüş alanının doğal dokusu, 19. yüzyılda yapılmış olan maden tünelleri ve suyolları, yüz yıl öncesine ait taş işçiliği ile yapılmış olan küçük barajın görüntüsü, barajın üzerinden dökülen şelale insanı tarihin derinliklerine götürüyor.

Maden Deresi’nde çeşitli etkinlikler yapabilirsiniz. Bu etkinlikler; yürüyüş yapmak, piknik yapmak, fotoğraf çekmek gibi bir çok etkinlik yapabilirsiniz.

Maden Deresi, kalıntıların arasından büyük bir coşkuyla akan şelalenin sesini dinleyerek uzun yürüyüşler yapmak için ideal bir toprak yola sahiptir. Kayın, çınar, ceviz ve fındık ağaçları arasında yürürken, yeşilin ne kadar çok tonu olduğuna şaşıracaksanız.

Bölgeye geziler günübirlik ziyaretler şeklinde yapılsa da derenin serinletici etkisi ve huzur veren şırıltısından, bol oksijen dolu ormandan ayrılmak istemeyeceksiniz. Geceyi ailenizle ya da arkadaşlarınızla birlikte çadır kurup kamp yaparak geçirebilirsiniz.

Paylaşın

Sakarya: Kerem Ali Türbesi

Kerem Ali Türbesi; Sakarya’nın Handek İlçesinin güneyinde bulunan Keremali Dağı’nda yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Kerem Ali Türbesi ile ilgili çeşitli efsaneler anlatılmaktadır: Anadolu’nun İslamlaşmasında büyük yararlılıklar gösteren yedi kardeş evliyadan dördü ölünce geriye kalan Kerem, Ali ve Hasan bir kayıkla bugünkü Keremali Tepesi’nin eteğine gelirler.

Kerem ile Ali kayıktan inmelerine rağmen, Hasan inmez. Diğerleri arkasından “Dur Hasan” diye bağırırlar, ancak Hasan durmaz ve suda kaybolup gider. O günden sonra buraya “Durhasan” denilir.

Sonrasında Kerem ile Ali savaşa savaşa yaralı bir halde tepeye kadar tırmanırlar ve tepede şehit olurlar. Onun için tepeye “Keremali Tepesi” denir. Bugün, çıktıkları yerlerdeki kan ve ayak izleri ile oturup ağladıkları yerler hâlâ bellidir. Rivayetlere göre savaşlarda Kerem Ali’nin Türbesi’nde top patladığına, Kıbrıs Savaşı’nda da bunu görenler olduğuna inanılmaktadır.

Paylaşın