İBB Başkanı İmamoğlu: Sporu Siyasetten Temizleyelim

Fenerbahçe ve Trabzonspor arasındaki olaylı müsabakaya değinen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, siyasetin sporun her alanına müdahale ettiğini söyledi. İmamoğlu, “Spor, partiler ve siyaset üstüdür. Sporu siyasetten tamamen temizleyelim” dedi.

Kısa dönemli ilk hedeflerinin Avrupa Oyunları’na ev sahipliği yapmak olduğunu da söyleyen İmamoğlu, “Gerekli girişimlerimizi son hızıyla sürdürüyoruz. 2027 Avrupa Oyunları’nın ilk imzasını kısa zaman içinde atacağız ve bunun müjdesini de size vereceğiz” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, “Olimpik Kent İstanbul Tematik Sunumunda açıklamalarda bulundu. Konuşmasına, Fenerbahçe ve Trabzonspor arasındaki olaylı müsabakaya değinerek başlayan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Ne yazık ki sporda şiddet konusuna değinmek zorundayız. Kardeşlik ve dostluk demektir spor. On yıllardır spor denildiğinde ülkeler aralarındaki savaşlara bile ara vermişler. İnsanoğlunun yetenekleriyle birbirleriyle olan mücadelenin yaratmış olduğunu muhteşem duyguyu zevkle izlemişlerdi. Maalesef ülkemizde siyasi iradenin sporun her noktasına müdahale etme arzusu vardı.

Bu nedenle tüm topluma parti, din, dil ve mezhep ayrımı olmaksızın tarifsiz mutluluk anları yaratan bu olgu yerini ülkemizde gerilime bırakmaktadır. Toplumun maddi ve manevi tüm sorunlarını geride bırakarak mutlu olmalarını o muhteşem olgu kutuplaşma aracı olmaktadır. Buradan da bir çağrı yapmak istiyorum; ‘Spor partiler ve siyaset üstüdür kutuplaşmaya gerilime ve şiddete asla izin vermez.’ Yapılan sporların tamamı bir oyundan ibarettir.

Konulan kurallar zaten hiçbir olumsuzluğa izin vermez konu sadece kuralların doğru uygulanabilmesidir. Özünde spor demek fairplay demek barış ve kardeşlik demektir. Siyaset kurumları olarak sporda bilgiye birikime ve bilime olan inancı topyekûn artırmak zorundayız. Olimpizm felsefesini sporla ilgili her kurumun olmazsa olmaz anayasası haline getirmeliyiz.”

“Çok çalıştık, çalışmaya devam edeceğiz”

Konuşmasının devamında, İstanbul’da görevde oldukları beş yıl içerisinde spor alanında hayata geçirdikleri projeler ve yeni dönemdeki hedefleri hakkında bilgi veren İmamoğlu, “Çocuklara ve gençlere en önemli kentli haklarından biri olan spor hakkını vermek ve İstanbul’u olimpik ve paralimpik sporların kenti yapmak için çok çalıştık, çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kısa dönemli ilk hedeflerinin Avrupa Oyunları’na ev sahipliği yapmak olduğunu aktaran İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Gerekli girişimlerimizi son hızıyla sürdürüyoruz. 2027 Avrupa Oyunları’nın ilk imzasını kısa zaman içinde atacağız ve bunun müjdesini de size vereceğiz” dedi.

Paylaşın

İmamoğlu, Erdoğan’a 2019’u Hatırlattı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Erdoğan’a 2019 seçimini hatırlatarak, “2019’da bunlar seçimi kazandıktan sonra çaldılar dediler mi, dediler. Hırsız dediler mi, dediler. Sandık başındakilere terörist dediler mi? Dediler. Bir bakan ‘sandık başlarında 700 tane terörist tespit ettik’ dedi. Bu millet öyle bir demokrasi tokadı attı ki… Mİlletimizin vicdanı, adaleti büyüktür. Kul hakkı yediler, hesabını vermediler. Millet hesabını kesti” dedi.

Ekrem İmamoğlu, 17 bakanın İstanbul’da siyaset yaptığı vurgulayarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrı yaptı: Bir kişi daha var, yakında o da gelecek. Bekliyoruz vallahi, gel. 23 Haziran’da 806 bin kere nasıl misafir ettiyse şimdi daha büyük rakamla misafir edecek.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, yerel seçimler kapsamında Pendik’teki mitingde yurttaşlara seslendi.

Mitingdeki bir yurttaşa seslenen Ekrem İmamoğlu, “Ağabeyim, İliç’teki acını paylaşıyoruz. İçimiz yanıyor, 9 canımız toprak altında. Doğamız tehdit altında ve bu konudaki sorumluların ağzında tek bir cümle yok. Sanki o dağ kendiliğinden aşağı gelmiş, can almış, doğayı perişan etmiş!” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, şöyle devam etti: “Ama ne devleti yönetenler, ne o dönem imza atan sayın Bakan (Murat Kurum), ne de diğerleri tek bir açıklama yok. Sanki izinler gökten indi. Böyle bir durumdayız, her işleri böyle! İliç halkı, hakkını helal etmeyecek o kötü imzaları atıp milletin canına mal olan süreci yaratanlara.”

“Onlar oy vermeyenlere hasımlık yapar, biz oy vermeyenlere hizmet yaparız” diyen İmamoğlu, şunları anlattı: “Aramızdaki fark bu. Önümüzdeki 5 yıl Pendik’te yapacağımız çok şey var. Onlar 2016’ta ihale yaptılar, kazma bile vurmadılar. Hani temel attık diyorlar ya ihale yaptılar, biz geldik Pendik-Kaynarca-Tuzla Metrosu’nu başlattık, Pendik-Kaynarca kısmını seneye açıyoruz.”

2019 seçimini hatırlatan İmamoğlu, “2019’da bunlar seçimi kazandıktan sonra çaldılar dediler mi, dediler. Hırsız dediler mi, dediler. Sandık başındakilere terörist dediler mi? Dediler. Bir bakan ‘sandık başlarında 700 tane terörist tespit ettik’ dedi. Bu millet öyle bir demokrasi tokadı attı ki… Mİlletimizin vicdanı, adaleti büyüktür. Kul hakkı yediler, hesabını vermediler. Millet hesabını kesti” ifadelerini kullandı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a tepki gösteren İmamoğlu, “Savcı gibi her gün açıklama yapıyor Adalet Bakanı. Üzülüyorum onun haline” dedi.

17 bakanın İstanbul’da siyaset yaptığını vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi: “17 tane bakan İstanbul’da siyaset yapıyor. 17 bakan + 1 aday… 17+1, bir kişi daha var, yakında o da gelecek. Bekliyoruz vallahi, gel. Bekliyoruz, bu İstanbullu misafir ağırlamayı sever mi? 23 Haziran’da 806 bin kere nasıl misafir ettiyse şimdi daha büyük rakamla misafir edecek.”

Kanal İstanbul projesi ile ilgili de measj veren İmamoğlu, “Biz 10 yılda 50 yıllık iş yaparız. Bunları o kibrini, kumpaslarını, yalanlarını, rantçılığını, Kanal aşkını tarihe gömeceğiz” diye konuştu.

“Bu partiler ötesi bir seçimdir”

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eminönü Meydanı Çevre Düzenlemesi açılışına da katıldı. Burada açıklamalarda bulunan İmamoğlu, “Onlar anladılar ki biz bu adamla ve ekibiyle boy ölçüşemeyeceğiz. Belediyecilikte bunlarla yarışamayacağız. Er meydanından kaçtılar. Ne yapmaya çalışıyorlar? Kumpas meydanına çekmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, şöyle devam etti: “12 günde ne yapacaklar? Ekrem’i nasıl alabora ederiz, nasıl kumpaslar yaparız, mektup mu yazdırırız, yeni montajlar mı yaptırırız? İsterseniz Hollywood’da film çevirin bu milleti aldatamazsınız.”

31 Mart yerel seçimi için mesaj veren İmamoğlu, “Oyumuzu ve gücümüzü birleştirmeye hazır mıyız? İstanbul’un en güçlü buluşması 31 Mart’ta sandıkta. İstanbul’un zaferi için birleşmeye hazır mıyız? Bu partiler ötesi bir seçimdir. İstanbul’un ittifakını kurmaya hazır mıyız?” diye konuştu.

(Kaynak: Birgün)

Paylaşın

İmamoğlu, Metro Hattı Açılışında Konuştu: Çıldırıyorlar

Ataköy – İkitelli metro hattı açılışında konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “2015 yılında bu hattın ihalesini yapan bizden önceki İBB yönetimine de teşekkür ediyorum. Ataköy – İkitelli metro hattını bizden önce başlatan insanların yaptığını da önemsiyorum ancak süreci doğru yönetemediler” dedi ve ekledi:

“Bu hattaki çalışmalar kısmen durduruldu. 2019 göreve geldiğimizde 10 metro hattın da çalışmalar durdurulmuştu. Bunlar finansman, mühendislik ve tasarım sorunları çözülmeden alelacele başlanmış projeler olduğu için yürütülemedi. Kimilerinin aylarca yıllarca durdurulmuş olması dünya tarihine geçecek bir skandaldır. Bizden önce 25 yılda yapılan 122 km metro hattının yarısından fazlasını 5 yılda yaptık. 5 yılda 25 yıla bedel iş yaptık, bunun için çıldırıyorlar.”

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Ataköy – İkitelli metro hattı açılışında konuştu. İmamoğlu’nun konuşmasından önce çıkan başlıklar şu şekilde:

“18 Mart Çanakkale Zaferi gününde Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere aziz şehit ve gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyorum. Kurtuluş Savaşı’nın üzerinde yükselen Cumhuriyetimizin hedeflerinden birisi de çok çalışmak ve hep birlikte ülkeyi demir ağlarla örmekti. 10. Yıl Marşı’nda hep beraber söyleriz.

Demiryollarının gelişimi cumhuriyetin kuruluşunda bize büyük güç katmıştır. Bugün de yeraltını demir ağlarla örmek hedefiyle çalışıyoruz. Bu hedef doğrultusunda önemli bir sınavı çok başarıyla tamamladık. 5 yılda 65 kilometre metroyu 62 istasyonu bütün çalışma arkadaşlarımla birlikte kazandırdık. Bu tarihi rekoru Cumhuriyetimize ve Atatürk’e layık yöneticiler olabilmemizin bir yolu olarak görüyorum.

Tekrar ifade edeyim emeği geçen herkese çalışma arkadaşlarıma mühendislerimize, yüklenici firmamıza, müşavirlerimize, yer altında günlerce aylarca emek saf eden binlerce emekçi dostuma teşekkür ediyorum. 2015 yılında bu hattın ihalesini yapan bizden önceki İBB yönetimine de teşekkür ediyorum. Ataköy – İkitelli metro hattını bizden önce başlatan insanların yaptığını da önemsiyorum ancak süreci doğru yönetemediler.

Bu hattaki çalışmalar kısmen durduruldu. 2019 göreve geldiğimizde 10 metro hattın da çalışmalar durdurulmuştu. Bunlar finansman, mühendislik ve tasarım sorunları çözülmeden alelacele başlanmış projeler olduğu için yürütülemedi. Kimilerinin aylarca yıllarca durdurulmuş olması dünya tarihine geçecek bir skandaldır. Bizden önce 25 yılda yapılan 122 km metro hattının yarısından fazlasını 5 yılda yaptık. 5 yılda 25 yıla bedel iş yaptık, bunun için çıldırıyorlar.

“Bu siyaset anlayışı 31 Mart’ta tarihe gömülecek”

8 kilometre yalanını atanlar hadlerini bilecek özür dileyecekler. 65 kilometre metroyu inşa etmek için yeraltında yer üstünde ter döken emekçilerden, yüklenicilerinden onlardan özür dileyecekler. Yeni açtığımız 62 istasyonu kullanan bu şehrin İnsanlarından İstanbullulardan özür dileyecekler. Ama bakın söyleyeyim.

Bunlar özür dilemez, yalanları iftiraları açığa çıkınca şöyle diyorlar “Siyaseten söylenmiş sözler” derler geçerler. Hatırlıyorsunuz, İstanbul seçimini iptal ettiler demedikleri lafı bırakmadılar, Yalancı dediler, hırsız dediler terörist dediler. Ondan sonra da “siyaseten söyledik” dediler. Allah aşkına birine siyaseten yalancı, hırsız, terörist denir mi? İstanbul bu siyaset anlayışını ne yapacak biliyor musunuz, 31 Mart’ta tarihe gömecek.”

Paylaşın

AK Parti’de İstanbul Hareketliliği: ‘Rantçı Ekip’ Kaybettirecek

31 Mart’ta yapılacak seçimlere sayılı günler kalırken, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) kulisleri, Erdoğan’ın mutlaka alınmasını istediği İstanbul için hareketlendi.

Anketleri değerlendiren parti kurmayları, AK Parti ve MHP’nin ana omurgasını oluşturduğu Cumhur İttifakı’nın ortak adayı Murat Kurum’un istenen çıkışı yapamadığını belirtiyor.

Parti içinde İstanbul seçimini kazanmak için hazırlanmış farklı stratejilerin olduğu, gelişmelere göre bunların devreye sokulacağı ifade ediliyor.

Cumhuriyet’ten Nagihan Yılkın’ın aktardığına göre; Son haftanın kritik olduğunu söyleyen AK Partililer, cemaatler, STK’ler ve hemşeri derneklerini yakın takibe aldı.

İl örgütü ve genel merkezin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı “mutlaka sahada görmek” istediği, Murat Kurum’un ısrarla bunun kendisine zarar vereceği düşüncesinde olduğu ileri sürüldü.

Bazı kurmaylar, 2019 yılında seçimi “rant ekibi” olarak niteledikleri “reisçi ekibin” kaybettirdiği düşüncesinde. Aynı ekibin yine devrede olduğunu belirten AK Partililer, “Bu ekibin ‘her türlü işe’ imza atarak 31 Mart akşamı da seçimi kaybettirebileceğini” değerlendiriyor.

AK Partili kurmayları kaygılandıran bir diğer unsur ise İstanbul’daki Karadenizlilerin, Trabzonlu olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’dan yana tavır alacak olması.

Paylaşın

Ekrem İmamoğlu: Kumpaslar Kurmaya Çalışıyorlar

Katıldığı bir açılış töreninde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bizim belediyecilik ve hizmet anlayışımızla başa çıkamayacaklarını görenler şimdi yine her seçimde önce alışık olduğumuz tavırlarıyla bir kısım türlü türlü hileler ya da kumpaslar kurmaya çalışıyorlar” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Kabataş Transfer Merkezi 1. Etap Açılış Töreni’nde konuştu. Gazete Pencere’nin aktardığına göre; İmamoğlu’nun konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Muhteşem bir şehirde yaşıyoruz. Her köşesi, her noktası adım adım, karış karış, ince ince dantel işler gibi, nadide bir esere dokunur gibi davranmanız gereken ve bunu hissederek iş üretmeniz gereken bir şehir. Umarım her birimiz bu şehre layık davranarak yaşayanlar olalım.

Hem tarihi yarım adaya bakarken Fatih Sultan Mehmet’i, hem Dolmabahçe’ye bakarken bu şehri işgalden kurtarıp bize hediye eden Mustafa Kemal Atatürk’ü buradan minnetle anmak, önlerinde saygıyla eğilmek hepimizin boynunun borcu.

Bizi bu göreve layık gördüğünüz günden bu yana elimizden geleni yalnız bu şehrin belediye başkanı değil muhafızı olma duygusuyla işimizi yapıyoruz. Bizim belediyecilik ve hizmet anlayışımızla başa çıkamayacaklarını görenler şimdi yine her seçimde önce alışık olduğumuz tavırlarıyla bir kısım türlü türlü hileler ya da kumpaslar kurmaya çalışıyorlar. Olsun varsın çalışsınlar, herkesin ilgi alanı var. Bizim ilgi alanımıza girmiyor, onların ilgi alanı böyle. Yapacak bir şey yok.

2019 seçiminde kocaman bir vaat setim vardı. Çok çalışmıştık. 3 ayda olağanüstü bir set çalışmıştık. Yüzlerce akademik kimlik, yüzlerce siyasi insan öyle bir akış sağlamıştık ve öyle sağlam bir koordinasyon kurmuştuk ki muhteşem bir çalışma ortaya çıkmıştı. Gündüz seçim kampanyası, akşam 7 saat, 6 saat gece yarılarına kadar insanlarla beraber o vaat dizinin neler olduğuna birlikte karar verme sistemini kurmak muhteşemdi.

Bu kadar detaylı bir oran vermeyecektim ama artık veriyorum. Yüzde 87’sini bu beş yıla sığdırmanın gururunu taşıyorum. Yüzde 87 önemli bir başarı. Nadiren doğru konuşan rakibim bile bu hakkı teslim etti. Bence yıllar geçecek bu yüzde 87 ile anılacak sadece. Bu seçimden ona bir tek bu kalacak. Allah’ı var o yüzde 87’sini yaptı dedi biliyorsunuz. Teşekkür ederim kendisine.

Televizyonlara, canlı yayınlara katılıyorum. 200 sayfalık vaat setimden en az bilinen bir tanesini, hatta hatırlıyorum işte sosyal tesislerde haftada bir gün şu yapılacak demişsiniz, o kadar detay yazmışız ki. Canlı yayında bana soruyorlar. Bende de birileri gibi ‘yaptım’ diyip geçiştiren bir ruh hali yok. Sonradan zaten yapıp yapmadığımı, bilmiyorum o an da hatırlamayabilirim. Açıkça ben rakiplerime de benzemem emin olmak isterim. ‘Hatırlamıyorum, kontrol edip size bilgi vereyim’ diyorum. Bu gayet insani, dopruy bir hamle olduğunu, cevap olduğunu düşünüyorum. Vay efendim ‘İmamoğlu’ hatırlamıyor. Yüzlerce vaatten birini hatırlamıyor…

“Onlara bakıp hem çok mutlu oluyorum hem de eğleniyorum”

Onlara öyle bir etki bıraktım ki demek ki, her şeyi hatırladığımda şok oluyorlar ya ‘İmamoğlu bunu niye hatırlamadı’ diye vahlanıyorlar. Hani gençlerin deyişi var ya ‘ben şok’ onlar da şok oluyorlar tabi buunu görünce. Tabii üç gündür tepiniyorlar bunun üzerinde. Çok da eğlenceli açıkçası. Onlar zannediyor ki, İmamoğlu kızıyor. Vallahi hiç kızmıyorum. Onlara bakıp hem çok mutlu oluyorum hem de eğleniyorum. Beni beş yıllık icraatlerimizle eleştiremeyenlerin ‘hatırlamadım’ dedim diye zıp zıp zıplamalarıyla gülmekten kırılıyorum. Ne mutlu bana ne mutlu tüm yol arkadaşlarıma.

Biz önemli bir algıyı değiştirdik. Önceden çalıyor ama çalışıyor böyle bir algı vardı biz bunu yerle bir ettik. Milletimiz artık şunu diyor; hem çalmıyor hem de çalışıyor. O yüzden şaşkınlar anlayamıyorlar. Bunu da da yerleştireceğiz… Değerli hemşehrilerim, iradenizin yok sayılmasına adaletsizliğe hukukun demokrasinin askıya alınma girişimlerine karşı muhafızlık yaptığımızı bu şehir çok iyi biliyor.

Önümüzdeki dönemde vitesi daha da arttıracağız. Bizi artık izleyemeyecekler, izlemekten vazgeçecekler. Çünkü biz ufuk çizgisini geçeceğiz bizi göremeyecekler. O kadar geriye kalacaklar. Enerjimizi ve gücümüzü daha da büyüteceğiz. 5 yıldaki yönetimin 25 yılda yapıldığından çok daha fazla iş yapması bize şöyle bir hedef koyuyor; 10 yılda 50 yıla bedel iş yapan belediyeciliği bu şehre yansıtacağız. Ama daha çok da bu şehrin başını belalardan koruyacağız. Bu şehrin başına bir bela gelmesini, ihanet gelmesini engelleyeceğiz.”

Paylaşın

Murat Kurum Mu, Ekrem İmamoğlu Mu? Güncel Anket Sonuçları

31 Mart’ta yapılması planlanan yerel seçimlere sayılı günler kalırken, sonucu en çok merak edilen İstanbul seçimlerine ilişkin Murat Kurum ve Ekrem İmamoğlu cephesinden güncel anket sonuçları gelmeye devam ediyor.

Akit TV canlı yayınında açıklamalarda bulunan Cumhur İttifakı’nın İstanbul adayı Murat Kurum, “Elinizdeki güncel anket sonuçları nasıl?” sorusunu yanıtladı. “31 Mart akşamı kazanacağız. Bunu gittiğimiz her yerdeki coşkudan, heyecandan, azimden görüyoruz” iddiasında bulunan Kurum, şöyle konuştu:

“Sahadaki ilgi, sevgi doğal anketi gösteriyor. 1-1,5 puan biz öndeyiz dediğimiz yerden bunun üzerine koya koya gidiyoruz. Şu an 1,8 puan fark var. Bazı araştırma şirketleri bunun çok daha üzerinde olduğunu da ifade ediyorlar. Üzerine koyarak farkı aça aça büyük bir zaferi kazanıyor olacağız.”

Gazeteci Aytunç Erkin de, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nun seçim çalışma ofisindeki  son anketin sonuçlarını aktardı. 

 Sözcü yazarı  Aytunç Erkin, İmamoğlu’nun seçim çalışma ofisinde, “Bu seçim iki turlu olsaydı, ikinci tur sonucu bu olurdu. Muhalefet seçmenlerinin bir kısmı kendi partilerinin adaylarına yönelse de (bir anlamda ilk turda kendi partilerini tercih etse de) büyük bir mutabakatla İstanbul’u İmamoğlu’nun yönetmesini istiyor” değerlendirmesi yapıldığını aktardı. 

Seçim ofisinin baz aldığı TEAM Araştırma’nın son saha çalışmasında “İstanbul’u kimin yönetmesini istersiniz?” sorusunun yanıtı şöyle: Ekrem İmamoğlu diyenler yüzde 56.8, Murat Kurum diyenlerse yüzde 43.2. Arada 13.4 fark var. 

Sonuçlara göre; AKP’lilerin yüzde 12.3’ü, MHP’lilerin yüzde 20.4’ü, Yeniden Refah Partililerin yüzde 38.4’ü, İYİ Partililerin yüzde 86.3’ü, DEM Partililerin yüzde 89.8’i, TİP’lilerin yüzde 93.6’sı, Zafer Partililerin yüzde 66.8’i İmamoğlu’nun İstanbul’u yönetmesini istiyor. 

Aytunç Erkin yazısının bu bölümünde “Bu çalışmayı paylaşan İmamoğlu’nun ekibi, “Aslında seçmen İmamoğlu’nun yönetmesinden yana ancak oy vermeye giderken parti aidiyeti öne çıkıyor. Buna rağmen İstanbul’da öndeyiz” değerlendirmesi yapıyor.” dedi. 

Paylaşın

Ekrem İmamoğlu: Cumhurbaşkanı, Milletini Cezalandırıyor

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Rakip olarak Erdoğan’ı mı görüyorsunuz?” sorusuna verdiği yanıtta, “Rakip diye kavramlandırmak doğru değil. Yani yaşadığımız sorunların, yaşadığımız İstanbul’a dair problemlerin ana kaynağı ve ana konusunun sayın Cumhurbaşkanı olduğunu düşünüyorum. Yani İstanbul’a dayatılan Kanal İstanbul’un sahibinin sayın Cumhurbaşkanı olduğunu düşünüyorum” dedi ve ekledi:

“Cumhurbaşkanlığı yatırım planına hayati bir kısım projelerimizin alınmamasının sebebini sayın Cumhurbaşkanı olarak görüyorum. Milletini cezalandırıyor. Ve bunun gibi birçok şeyi daha sıralayabilirim. Dolayısıyla usul ve üslubunu kendisine hatırlatmayı ve milletimizin de bunu görmesini, daha iyi idrak etmesini sağlamayı sorumluluk olarak görüyorum.”

İmamoğlu, konuya ilişkin açıklamasının devamında, “Türkiye Cumhuriyeti demokrasisi adına, İstanbul’a hizmet etmenin gerekliliği adına, kendisinin ihtiyacı adına bunu sorumluluk olarak görüyorum ve yapıyorum, yapmaktan da hiç geri durmadım durmam da. Çünkü bu tavır ve davranış milletimize zarar veren bir davranış. Bir de onun dışında tabii benim ona laf yetiştirmem değil kendilerinin bana yetiştirdiği laflar, zat ya da zevat diyerek, tarifleyerek kurduğu cümlelere verilen cevaplardır” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, T24’ten Murat Sabuncu’nun sorularını yanıtladı.

İmamoğlu, gezileri sırasında hiç Türkçe bilmeyen Kürtlerle karşılaştığını ve onların duygularını anlamak istediği için de Kürtçe kelimeler öğrenmeye başladığını söyledi: “Yani öğreniyorum demeyeyim, birkaç kelimeyi aklımda tutmaya çalışıyorum. Ama elbette Kürtçe bilen çalışma arkadaşlarım var. Özellikle saha gezilerimde mutlaka onlar yanımda oluyor. Bazen hiç Türkçe bilmeyen Kürt vatandaşlarımızla karşılaşıyoruz.

Özellikle kadınlarda daha çok oluyor ya da yaşı oldukça yukarıda olan Kürt vatandaşlarımız da oluyor. Onların da duygularını anlamak istiyorum açıkçası. Ve gerçekten kendime sordum ben niye hiç Kürtçe bilmiyorum? En azından merhaba diyecek kadar, bir nasılsın diyecek kadar onun halini hatırını soracak kadar. Bunu açıkçası öğrenmeyi de kendime sorumluluk olarak kabul ediyorum.”

“Allah sevgisini de Allah korkusunu da bilen bir insanım”

Kişisel hayatında dindar olduğunu dile getiren İmamoğlu; inancın kişisel bir şey olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Kişisel yaşamımda ben kendimi dindar olarak kabul ederim. Yani inancına bağlı, inançla huzur bulan, inancıyla insanlara iyi bakmayı seven bir insan olarak bilirim. Çünkü ben Allah sevgisini de Allah korkusunu da bilen bir insanım. İnanç benim için aynı zamanda şöyle bir şey. Çok kişisel bir şey. Yani insanın Yaratan’la arasına kimse girmez.

Benim Kur’an-ı Kerim’den, yüce Kur’an’dan öğrendiğim ya da aldığım dinî eğitimden öğrendiğim şey, kimsenin inancını ölçemezsin kimse de senin inancını ölçemez. Kimse Yaradan’la olan ilişkine dahil olamaz, araya giremez. Kimse ölümlü dünyada sevabını, günahını ölçemez. Yani buradaki affedici de yüce Allah’tır, ceza veren de yüce Allah’tır. Benim bakışım bu. O bakımdan birilerinin inancı kullanarak inanç üzerinden çıkar sağlama, inanç üzerinden siyasi menfaat elde etme gibi girişimlerine karşı da açık söyleyeyim tedbirli bir insanım ve bunu asla kendi inancımla, İslam’la, Müslümanlıkla da bağdaştırmayan birisiyim.”

“Kanal İstanbul’un sahibinin sayın Cumhurbaşkanı olduğunu düşünüyorum”

İmamoğlu, “Rakip olarak Erdoğan’ı mı görüyorsunuz?” sorusuna verdiği yanıtta ise şu ifadeleri kullandı: “Rakip diye kavramlandırmak doğru değil. Yani yaşadığımız sorunların, yaşadığımız İstanbul’a dair problemlerin ana kaynağı ve ana konusunun sayın Cumhurbaşkanı olduğunu düşünüyorum. Yani İstanbul’a dayatılan Kanal İstanbul’un sahibinin sayın Cumhurbaşkanı olduğunu düşünüyorum.

Cumhurbaşkanlığı yatırım planına hayati bir kısım projelerimizin alınmamasının sebebini sayın Cumhurbaşkanı olarak görüyorum. Milletini cezalandırıyor. Ve bunun gibi birçok şeyi daha sıralayabilirim. Dolayısıyla usul ve üslubunu kendisine hatırlatmayı ve milletimizin de bunu görmesini, daha iyi idrak etmesini sağlamayı sorumluluk olarak görüyorum.

Türkiye Cumhuriyeti demokrasisi adına, İstanbul’a hizmet etmenin gerekliliği adına, kendisinin ihtiyacı adına bunu sorumluluk olarak görüyorum ve yapıyorum, yapmaktan da hiç geri durmadım durmam da. Çünkü bu tavır ve davranış milletimize zarar veren bir davranış. Bir de onun dışında tabii benim ona laf yetiştirmem değil kendilerinin bana yetiştirdiği laflar, zat ya da zevat diyerek, tarifleyerek kurduğu cümlelere verilen cevaplardır.”

Söyleşinin tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Ekrem İmamoğlu: Bu Seçim Ya Kanal Ya İstanbul Seçimidir

Ümraniye’de halka seslenen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuşmasında rakibi Murat Kurum’a yüklenerek, “Bu aday geldiği günden beri bir şey söylüyor. Diyor ki; ‘Milletin gündeminde olmayan benim gündemimde yok’. Hayatımda gördüğüm en yuvarlak cümle” dedi ve ekledi:

“Ne için söylüyor bunu? Kanal İstanbul için. Bakın ‘Evet, destekliyorum, mutlaka yapılmalıdır’ da demiyor, ‘Hayır, asla yapılmamalı’ da demiyor. Eveliyor, geveliyor. ‘Destekliyorum, Kanal İstanbul mutlaka yapılmalı’ dese, biliyor millet ağzının payını verecek. ‘Kanal İstanbul yanlıştır, asla yapılmamalıdır’ dese bu sefer onu buraya gönderen kişi ağzının payını verecek. İşi zor.”

İmamoğlu, konuşmasının devamında, “O yüzden cesaretle özgüvenle cümle kuramıyor. Kendini bu hale düşüren Allah muhafaza İstanbul’u ne hale düşürür? İstanbul’u Allah korusun. Bu seçim ne seçimi biliyor musunuz? ‘Kanal mı İstanbul mu?’ seçimi. Bu seçim ya Kanal ya İstanbul seçimidir” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Ümraniye’de halka seslendi: İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:

“Kardeşiniz bu dönem milletin parasını millete vermeye devam etti. 100 bin gencimize 7 bin 500 TL burs verdik. Seneye 15 bin TL veriyoruz. Bu liste uzar gider. Bu liste benim yol arkadaşlarımın şeref madalyası. Geçtiğimi 5 yılda İstanbul belediyecilik neymiş gördü. Belediyecilikte rakip olabilecek birini bulamadıkları için şimdi bu seçimi yerel seçim alanından çıkarmaya çalışıyorlar.

Her seçimden önce yaptıkları gibi hemen inançları, milli değerleri istismar ediyorlar. Geçen gün dersine çalışmayan rakibimi bir konuşmasını dinledim. Dersine hiç çalışmıyor. Diyor ki, ‘seçimde öyle bir zafer kazanacağız ki şehit aileleri bayram edecek’ bak bak. Sanki biz bir düşman ordusuyuz  Allah akıl versin sana. Hani İstanbul’u alınca Filistin, Gazze diyordu. Şimdi şehit ve gazilerimizi sürecin içine dahil etmeye çalışıyorlar.

Ben sana buradan bir şey söyleyeyim, dersini çalışmayan ithal aday. Tepe takla gidiyorsun, 31 Mart’ı çıkartabilir misin bilmiyorum. Tavsiyede bulunayım, bir kere seçim kazanmak zafer kazanmak değildir. Zafer birilerine karşı kurulan üstünlüktür.

Geçtiğimiz 5 yılda İstanbul belediyecilik neymiş gördü. İşini seven, gayretli, adaletli belediye başkanı nasıl olurmuş gördü. Belediyecilikte rakip olabilecek birini bulamadıkları için şimdi bu seçimi yerel seçim alanından çıkarmaya çalışıyorlar.

“Ya Kanal ya İstanbul”

Bu aday geldiği günden beri bir şey söylüyor. Diyor ki; ‘Milletin gündeminde olmayan benim gündemimde yok’. Hayatımda gördüğüm en yuvarlak cümle. Ne için söylüyor bunu? Kanal İstanbul için. Bakın ‘Evet, destekliyorum, mutlaka yapılmalıdır’ da demiyor, ‘Hayır, asla yapılmamalı’ da demiyor. Eveliyor, geveliyor. ‘Destekliyorum, Kanal İstanbul mutlaka yapılmalı’ dese, biliyor millet ağzının payını verecek.

‘Kanal İstanbul yanlıştır, asla yapılmamalıdır’ dese bu sefer onu buraya gönderen kişi ağzının payını verecek. İşi zor. O yüzden cesaretle özgüvenle cümle kuramıyor. Kendini bu hale düşüren Allah muhafaza İstanbul’u ne hale düşürür? İstanbul’u Allah korusun. Bu seçim ne seçimi biliyor musunuz? ‘Kanal mı İstanbul mu?’ seçimi. Bu seçim ya Kanal ya İstanbul seçimidir.

İstanbul’da biz 39 ilçede kent lokantası açacağız. Keşke insanlarımız 3 çeşit, 4 çeşit yemeğe 40 lira değil de 400 lira verebilecek güçte olsa. Ama siz bu memleketin öğrencilerinin cebinde para bırakmadınız, emeklileri yoksullaştırdınız. Onun için açıyoruz biz bunları.”

“Bir insan seçim için bu kadar takla atar mı?”

Ekrem İmamoğlu, gün içerisinde Ataşehir Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezi açılış töreninde açıklamalarda bulundu. İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan bölümler şu şekilde;

Yaşanabilirlik endeksine göre sağlık ve sağlığa erişim bu şehri yaşanabilir kılıyor. Bu önemli bir konudur. En önemli beş objektiften birisi, göreve geldiğimiz gün itibariyle ele aldığımız hususlardan birisiydi. Sağlık tüm hayallerimizin ve 4 buçuk yıldır hayata geçirdiğimiz tüm hizmetlerin ortak kesişim kümesi. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz önemli hizmetlerimiz var.

Hayata geçirdiğimiz 21, geçireceğimiz 14 yaşam vaadimizde; bütüncül vizyonla hareket ettik. Sosyal politikalarımızda da girişim ve girişimcilere verdiğimiz desteklerle sağlıklı bir İstanbul yalnızca 16 milyon İstanbulluya değil 85 milyonluk Türkiye’ye de iyi geldiğini yaptığımız hizmetlerle gösteriyoruz.

10 yeni bağımlılıkla mücadele merkezi açacağız. Bu bağımlılıkla mücadele meselesi, Türkiye ve İstanbul’umuzun özellikle son dönemde niçin en büyük problemlerden birisi olduğunu bu millet merkezi idareye soracak hiç bu işin lamı cimi yok. Bir dönem bu işle hayatını geçiren insanlar ortalıkta kol geziyor. Şimdi de her gün birisi öbürüsü yakalanıyorken alkışlanıyorlar. Ben açıkçası söyleyeyim biz bu kadar nasıl mafyanın arasında kaldık.

Bunlar ne zaman bu ülkeye yerleşti diye düşünmeden edemiyorum. 39 ilçeye genişleteceğimiz psikolojik merkezlerimiz, hamile kadınlara gebelik danışmanlığı, ücretsiz jinekolojik sağlık kontrolleri ve smear testi testleri ve sosyal incelmesini yaptığımız kişilere ücretsiz HPV aşısını uygulamaya başladığımız hizmetlerimiz, 40 yaş ve üzeri kadınlarımıza ücretsiz mamografi hizmetimiz, 18 yaş ve üzeri kadınlara yılda bir kez ücretsiz ultrason hizmetimiz.

Hayatınızda sizi sağlıksız kılan, ruh sağlığınızı bozan, moralinizi bozan iftiralardan, kumpaslardan korusun. Bu önemli bir duadır diye düşünüyorum. Tabii sağlık tıp bilimsel bir sahadır ama biz maneviyatı yüksek bir toplumuz duanın hepimize iyi geleceğine inanıyorum. Benim duamın geçmediği bir avuç insan kaldı Türkiye’de.

Onlar içinde dua etmekten geri durmuyorum. Allah onlar için de akıl sağlığı, güzel düşünce sağlığı versin. Ama onların şöyle bir durumu var seçim yaklaşırken iki üç haftalık ruh sağlıkları bir bozuluyor bir hiddetleniyorlar. Ondan sonra seçim bitiyor biz onları siyaseten söyledik diyorlar. Ben de diyorum ki bir insan oy için seçim için bu kadar takla atar mı? Ya bu kadar kötü söz söylenir mi yapılmaz.”

Paylaşın

İmamoğlu’ndan Kurum’a Dikkat Çeken Gönderme!

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, katıldığı bir açılış töreninde yaptığı konuşmada, yerel seçimlerdeki rakibi Murat Kurum’a göndermede bulunarak, “Hayatınızda sizi sağlıksız kılan, ruh sağlığınızı bozan, moralinizi bozan iftiralardan, kumpaslardan korusun” dedi ve ekledi:

“Bu önemli bir duadır diye düşünüyorum. Tabii sağlık tıp bilimsel bir sahadır ama biz maneviyatı yüksek bir toplumuz duanın hepimize iyi geleceğine inanıyorum. Benim duamın geçmediği bir avuç insan kaldı Türkiye’de. Onlar içinde dua etmekten geri durmuyorum.

Allah onlar için de akıl sağlığı, güzel düşünce sağlığı versin. Ama onların şöyle bir durumu var seçim yaklaşırken iki üç haftalık ruh sağlıkları bir bozuluyor bir hiddetleniyorlar. Ondan sonra seçim bitiyor biz onları siyaseten söyledik diyorlar. Ben de diyorum ki bir insan oy için seçim için bu kadar takla atar mı? Ya bu kadar kötü söz söylenir mi yapılmaz.”

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Ataşehir Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezi açılış töreninde açıklamalarda bulundu. Gazete Pencere’nin aktardığına göre; İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan bölümler şu şekilde;

Yaşanabilirlik endeksine göre sağlık ve sağlığa erişim bu şehri yaşanabilir kılıyor. Bu önemli bir konudur. En önemli beş objektiften birisi, göreve geldiğimiz gün itibariyle ele aldığımız hususlardan birisiydi. Sağlık tüm hayallerimizin ve 4 buçuk yıldır hayata geçirdiğimiz tüm hizmetlerin ortak kesişim kümesi. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz önemli hizmetlerimiz var.

Hayata geçirdiğimiz 21, geçireceğimiz 14 yaşam vaadimizde; bütüncül vizyonla hareket ettik. Sosyal politikalarımızda da girişim ve girişimcilere verdiğimiz desteklerle sağlıklı bir İstanbul yalnızca 16 milyon İstanbulluya değil 85 milyonluk Türkiye’ye de iyi geldiğini yaptığımız hizmetlerle gösteriyoruz.

10 yeni bağımlılıkla mücadele merkezi açacağız. Bu bağımlılıkla mücadele meselesi, Türkiye ve İstanbul’umuzun özellikle son dönemde niçin en büyük problemlerden birisi olduğunu bu millet merkezi idareye soracak hiç bu işin lamı cimi yok. Bir dönem bu işle hayatını geçiren insanlar ortalıkta kol geziyor. Şimdi de her gün birisi öbürüsü yakalanıyorken alkışlanıyorlar. Ben açıkçası söyleyeyim biz bu kadar nasıl mafyanın arasında kaldık.

Bunlar ne zaman bu ülkeye yerleşti diye düşünmeden edemiyorum. 39 ilçeye genişleteceğimiz psikolojik merkezlerimiz, hamile kadınlara gebelik danışmanlığı, ücretsiz jinekolojik sağlık kontrolleri ve smear testi testleri ve sosyal incelmesini yaptığımız kişilere ücretsiz HPV aşısını uygulamaya başladığımız hizmetlerimiz, 40 yaş ve üzeri kadınlarımıza ücretsiz mamografi hizmetimiz, 18 yaş ve üzeri kadınlara yılda bir kez ücretsiz ultrason hizmetimiz.

“Bir insan seçim için bu kadar takla atar mı?”

Hayatınızda sizi sağlıksız kılan, ruh sağlığınızı bozan, moralinizi bozan iftiralardan, kumpaslardan korusun. Bu önemli bir duadır diye düşünüyorum. Tabii sağlık tıp bilimsel bir sahadır ama biz maneviyatı yüksek bir toplumuz duanın hepimize iyi geleceğine inanıyorum. Benim duamın geçmediği bir avuç insan kaldı Türkiye’de.

Onlar içinde dua etmekten geri durmuyorum. Allah onlar için de akıl sağlığı, güzel düşünce sağlığı versin. Ama onların şöyle bir durumu var seçim yaklaşırken iki üç haftalık ruh sağlıkları bir bozuluyor bir hiddetleniyorlar. Ondan sonra seçim bitiyor biz onları siyaseten söyledik diyorlar. Ben de diyorum ki bir insan oy için seçim için bu kadar takla atar mı? Ya bu kadar kötü söz söylenir mi yapılmaz.”

Paylaşın

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: Her Seçim Öncesi Bir Kumpas Bir İftira

Sosyal medyada yayınlanmasının ardından savcılığın resen soruşturma başlattığı “balya balya para sayma” görüntülerine ilişkin açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Her seçim öncesi bir kumpas, bir iftira” dedi.

Ekrem İmamoğlu, konuya ilişkin açıklamasının devamında, “Adalet Bakanı çıktı, iddianame yazar gibi konuştu. Bu işlerde en son Adalet Bakanı konuşur. Birkaç saat ara vermeden sağolsun iddianameyi yazdı” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Yeşilkaya ve Habertürk’ten Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtladı.

İmamoğlu, sosyal medyada yayınlanmasının ardından savcılığın resen soruşturma başlattığı “balya balya para sayma” görüntülerine ilişkin açıklama yaptı. İmamoğlu, görüntülerdeki kişinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü Başkanı olduğunu söyledi.

“Her seçim öncesi bir kumpas, bir iftira” diyen Ekrem İmamoğlu şöyle devam etti: “2019 yılında CHP İl binasının alınması üzerine bir görüntü. Sonuçta ben de sosyal medyadan gördüm ve sizin gibi ‘bu nedir’ dedim. Günün sonunda bir baktım, ‘kurultayda birilerine verilecek paraların görüntüsü’ şu, bu vs. Ramazan’ın ilk gününe 2019’da seçimin iptal edilişi gibi hiç yakışmayan bir iş. 4,5 yıl önceki görüntüden malzeme çıkartma çabası…

Televizyonda konuşan gazeteciler ‘çok yeni görüntü’ dedi. Orada il yöneticisi var, onların beyanı var, il başkanlığının açıklaması var. O dönemin il başkan yardımcısı var. İl başkanının basın danışmanı var. Günün sonunda açıklamaları il başkanlığı yaptı. Beni ilgilendiren tarafı şu, bir binanın alınması meselesi yüzünden işi Ekrem İmamoğlu’na götürmek. İşi İBB’ye götürmek…

Bir konu vardır, sorarsınız. Böyle bir yaftalamak, karalamak üzerine saldırı. ‘Bir şey bulduk Ekrem’e nasıl zarar veririz?’ diye girişim yapıldı. Ekrem İmamoğlu ile İBB ile bir ilgisi yok. Tabii bir iş öyle olmaması gerekirdi. Anlatılana göre o gün yapılan tapu işlemi var. İşlemde verilen kaparo süreci var. Orası bir hukukçunun ofisi. Hukukçunun bunu servis etmesi meselesi var.

“Adalet bakanı sağolsun iddianameyi yazdı”

Adalet Bakanı çıktı, iddianame yazar gibi konuştu. Bu işlerde en son Adalet Bakanı konuşur. Birkaç saat ara vermeden sağolsun iddianameyi yazdı. Orada tapu işlemi öncesi bir olay var… Usul açısından hatalı, eksik. Günün sonunda ben şurasındayım meselenin topyekün saldırı düzeni içerisinde Ekrem İmamoğlu’na bir leke sıçratalım…”

Paylaşın