Erdoğan’ın Görevini Yapış Tarzına Destek Yüzde 40’ın Altında

Metropoll Araştırma’nın son yaptığı ankete göre, seçmenin yüzde 54,5’i, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görevini yapış tarzını onaylamıyor. Yapılan son anketin, döviz kurlarında yaşanan artış öncesi yapıldığı belirtildi. 

Metropoll Araştırma’nın Türkiye’nin Nabzı Kasım 2021 anketine göre, seçmenin yüzde 54,5’i, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı görevini yapış tarzını onaylamıyor.

Metropoll Araştırma, “Türkiye’nin Nabzı Kasım 2021” anketine katılanlara, “Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı görevini yapış tarzını onaylıyor musunuz?” diye soruldu.

Ankete katılanlardan yüzde 39,3’ü “Evet, onaylıyorum” cevabını verirken, yüzde 54,5’i ise soruyu “Hayır, onaylamıyorum” şeklinde yanıtladı. Yüzde 6,2’lik kesim ise herhangi bir fikri ya da cevabı olmadığını ifade etti.

Bu arada söz konusu anketin, döviz kurlarında yaşanan artış öncesi yapıldığı belirtildi.

Metropoll araştırma şirketinın yayınladığı veriler, Türkiye genelinde 26 bölgeyi esas alan 28 ilde tabakalı örnekleme ve ağırlıklandırma yöntemi ile 13-17 Kasım tarihleri arasında toplam bin 514 kişi ile yapılan ankete dayanıyor.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

“Casusluk” Suçlamasıyla Tutuklanan İsrailli Çift Serbest

İsrail Başbakanı Naftali Bennett, İstanbul’da Çamlıca Kulesi’nden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Üsküdar’daki konutunu görüntüledikleri iddiası ile gözaltına alındıktan sonra tutuklanan İsrailli Mody ve Natali Oknin çiftinin serbest bırakıldığını duyurdu.

Başbakan Bennett, Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile birlikte yaptığı ortak açıklamada, “Türkiye ile gösterilen ortak çabalar sonucunda, Mordi ve Natali Oknin cezaevinden tahliye edilerek, İsrail’e evlerine dönüyorlar” ifadelerini kullandı.

Ortak açıklamada, “Türk Cumhurbaşkanı ve hükümetine iş birlikleri nedeniyle teşekkür ediyor ve çiftin eve dönüşünü sabırsızlıkla bekliyoruz” denildi. Başbakan Bennett, Twitter hesabından da çiftin İsrail’e dönmelerinin ardından çekilen fotoğrafı paylaştı.

Mody ve Natali Oknin çifti ve beraberlerindeki Türk vatandaşı olan üçüncü bir kişi, Çamlıca Kulesi’nden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konutunu görüntüledikleri iddiasıyla 10 Kasım’da gözaltına alınmış ve 12 Kasım’da çıkartıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından “siyasal ve askeri casusluk” suçundan tutuklanmıştı. Başlatılan soruşturmaya göre, çiftin 4 Kasım’da İstanbul Havalimanı’ndan Türkiye’ye giriş yaptığı ve gözaltına alınmadan önce İstanbul’un tarihi yerlerini gezdikleri belirtilmişti.

Çiftin tutuklanmasının ardından İsrail hükümeti “casusluk” suçlamasını reddetmiş, Başbakan Bennett, Mody ve Natali Oknin’in “hiçbir İsrail birimi için çalışmadığını” vurgulamıştı. Çiftin serbest bırakılması için çaba gösteren İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından Türkiye’ye bir heyet gönderilmişti.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘Merkez Bankası’ Çağrısı

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nu ziyaret eden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Merkez Bankası’nın bağımsızlığının önemine dikkat çekerek, “Buradan Erdoğan’a açık ve net çağrı yapıyorum. Lütfen Merkez Bankası’nın kurumsal kimliğine saygı göster ve Merkez Bankası’nın, ‘faiz yükselir mi, faiz düşer mi’ bu konuda kararı sen değil, kararı liyakatli kişiler versinler” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Açıklamasının devamında, zam yağmuru arka arkaya geliyor. Dövizin kontrol edilememesi, Türk lirasının sürekli değer kaybetmesi bizim açımızdan da, sokaktaki vatandaş açısından da, sanayici açısından da bir sorun olarak önümüzde duruyor. Bu konudaki hassasiyetimizi büyük ölçüde ifade ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini, “Son 45 günde Türk lirası, dolar karşısında yüzde 10 değer kaybetti. Bu rakam ciddi bir rakam. 45 günde Türk lirasının büyük değer kaybetmesi fiyat istikrarının olmadığını gösteriyor. Ve bunun yansımaları sokaktaki insana gelecek. Sokaktaki insan bunun yansımalarından büyük ölçüde etkilenecek. Esnafından tutun taşeron işçisine kadar veya işsizlere kadar mutfağı büyük ölçüde etkileyecek bu” şeklinde sürdürdü.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile bir görüşme gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu’na, görüşme sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

“Sıcak siyasetin Merkez Bankası’na müdahale etmesini asla istemedik ve istemiyoruz da”

“Burası bağımsız bir kurum. Fiyat istikrarından sorumlu olan bir kurum. Kurumun bağımsızlığı sadece bizim için değil, dünya finans piyasaları için de son derece değerli ve önemli. Sıcak siyasetin Merkez Bankası’na müdahale etmesini asla istemedik ve istemiyoruz da. Bu düşüncemizi sayın başkana da ifade ettik” sözleriyle açıklamasına başlayan Kılıçdaroğlu, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı;

“Ayrıca Merkez Bankası’nın yetkilerinin kararnamelerle alınıp, başka bir kuruma verilmesini de doğru olmadığını, özellikle fiyat istikrar komitesine vurgu yaparak da ifade ettik. Merkez Bankası’nın iyi bir kültürü var. Cumhuriyet tarihi boyunca bu kültürü adım adım oluşturmuş vaziyette. Bu kültürün yok olmamasını istedik.

İyi bir kadrosu var. Kadrosunun korunması gerektiğini istedik. Bu konuda da elimizden gelen her türlü yardımı da yapabileceğimizi de ifade ettik, Merkez Bankası’nın kimliğinin, kişiliğinin korunması açısından…

Zam yağmuru arka arkaya geliyor. Dövizin kontrol edilememesi, Türk lirasının sürekli değer kaybetmesi bizim açımızdan da, sokaktaki vatandaş açısından da, sanayici açısından da bir sorun olarak önümüzde duruyor. Bu konudaki hassasiyetimizi büyük ölçüde ifade ettik.

Son 45 günde Türk lirası, dolar karşısında yüzde 10 değer kaybetti. Bu rakam ciddi bir rakam. 45 günde Türk lirasının büyük değer kaybetmesi fiyat istikrarının olmadığını gösteriyor. Ve bunun yansımaları sokaktaki insana gelecek. Sokaktaki insan bunun yansımalarından büyük ölçüde etkilenecek. Esnafından tutun taşeron işçisine kadar veya işsizlere kadar mutfağı büyük ölçüde etkileyecek bu.

Gördüğümüz tablo şudur, bugüne kadar hep vatandaşın ağzında bir lokma vardı, lokmayı almaya çalışıyordu mevcut hükümet, şimdi mutfağındaki tencereyi de almaya çalışıyor. Dolayısıyla önümüzdeki süreç bir zam yağmuru olarak vatandaşın önüne gelecek. Bu konudaki bütün duyarlılıklarımızı, hassasiyetimizi bir şekliyle ifade ettik. Bunu da ifade etmek zorundaydık zaten.

Dövizin sürekli Türk lirası karşısında yükselmesi ya da Türk lirasının değer kaybetmesinin endişelerini de ifade ettik. Çünkü önümüzdeki kış zam yağmuru gelecek. Elektrikten, akaryakıttan, doğalgazda ‘Kara Kış’ olmayabilir ama fakirin fukaranın hakkını hukukunu korumak açısından, onların pahalı elektrik, pahalı doğalgazla karşılaşmamaları açısından en azından bütçelerine belli zaman dilimleri içerisinde katkıda bulunmak için bir fonun oluşturulması gerektiğini ifade ettim. Bu fon mutlaka olmalı, aksi halde bu kış vatandaşlar için çok kötü olacak.

“Merkez Bankası’nın kurumsal kimliğine saygı göster”

Merkez Bankası’na müdahale eden kişinin Erdoğan olduğunu ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz, Mısır’daki sağır sultan da biliyor. ‘Faiz oranları düşsün’ ya da ‘faiz oranları şu seviyeye insin’ diye ilk bilgiyi veren kişinin veya bu konuda talimat verdiğini söyleyen kişinin Erdoğan olduğunu biliyoruz.

Buradan Erdoğan’a açık ve net çağrı yapıyorum. Lütfen Merkez Bankası’nın kurumsal kimliğine saygı göster ve Merkez Bankası’nın, ‘faiz yükselir mi, faiz düşer mi’ bu konuda kararı sen değil, kararı liyakatli kişiler versin. Eğer onlar bu kararı verebilirlerse o zaman dünyada pek çok finans kuruluşu da doğal olarak Merkez Bankası’na saygı gösterecektir.”

Paylaşın

Erdoğan’ın ‘Elinize Dizinize Dursun’ Açıklamasına Kılıçdaroğlu’ndan Sert Yanıt

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üniversite öğrencilerinin aldığı kredilere yönelik ‘Elinize dizinize dursun’ açıklamasına cevap veren CHP Lideri Kılıçdaroğlu,  “Bu ülkenin evlatlarıyla, azarlar gibi konuşamazsın. İşini düzgün yap!” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu için ABD’ye giderken düzenlediği basın toplantısında üniversite öğrencilerinin yurt ve kredi/burs sorunlarına ilişkin ”2001 yılında 45 liraydı, şimdi 650 lira. Elinize dizinize dursun” ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan’ın bu sözlerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile yanıt verdi. Kılıçdaroğlu’nun konuya ilişkin açıklaması şöyle;

”Erdoğan demeç veriyor, yüzünde sevginin zerresi yok. Halkından nefret eden bir figür… Tutamıyor kendisini, günlük 22 Lira’ya karşılık gelecek şekilde, aylık 650 Lira olan bursları ile ilgili öğrencilere “Elinize dizinize dursun ya!” diyor. Kime diyor? Ülkemizin evlatlarına…

Erdoğan, bu ülkenin evlatlarıyla, azarlar gibi konuşamazsın. Sen onlara hizmet etmek için oradasın. İşini düzgün yap!

Erdoğan, üstelik sen kimseye bir şey de vermiyorsun. Ülkenin anne-babalarının, evlatlarımıza burs olsun diye ödediği vergileri, kendine Saray yapmak için harcıyorsun. Kalan da yetmediği için, evlatlarımız burssuz, yurtsuz kalıyor.

Bugüne kadar sarayını üniversite yapmayı düşünüyordum. Artık yurt yapmayı da düşüneceğim! Gençlerden çalınan her şeyi, onlara geri vereceğim. Senin yanlışlarını, israfını telafi edeceğim.

Erdoğan, küfür kıyameti bırak; birazcık cesaretin varsa, çık er meydanına. Seçimden ne zamana kadar kaçacaksın ki! Sen de biliyorsun, #GeliyorGelmekteOlan”

Paylaşın

Erdoğan’ın Kararına Kılıçdaroğlu’ndan Sert Tepki

Hububat ve bakliyat alanında gümrük vergilerinin sıfırladığı ‘Cumhurbaşkanı Kararı’na sert tepki gösteren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, yaptığı açıklamada, “Saray, hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergilerini sıfırladı. Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var!” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hububat ve bakliyat alanında gümrük verilerinin sıfırladığı kararına sert tepki verdi.

Konuya ilişkin sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, “Saray, hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergilerini sıfırladı. Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var!”

Bakın bu konu şimdi çok ilginizi çekmeyecek belki ama ileride çocuklarımızın en önemli konusu toprağımız, suyumuz, enerjimiz, çiftçimiz olacak. İklim ve tarım en öncelikli reform konularımız arasında. Evlatlarımıza ithal ürün cenneti; bereketsiz, çorak bir Türkiye bırakmayacağız.” ifadelerini kullandı.

Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile buğday, arpa, mısır, çavdar, yulaf ile kırmızı mercimek, yeşil mercimek ve nohut için uygulanan gümrük vergisi oranları yüzde 0 olarak uygulanacak.

Alınan kararın gerekçesinde ise, hububat ve bakliyat fiyatlarında yaşanan artışın önüne geçebilmek ve spekülatif fiyat hareketlerinin engellenebilmesi olduğu belirtildi.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘Elekrtik Zammı’ Çağrısı

Sosyal medya hesabından elektrik şirketlerinin yeni bir zam oranı için onay istediğini ileri süren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunarak, “Böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” dedi.

Haber Merkezi / CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabında bir paylaşımda bulunarak, elektrik şirketlerinin yeni bir zam oranı için onay istediğini ileri sürdü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunduğu paylaşımında Kılıçdaroğlu, “Duyuyoruz ki elektrik şirketleri saraydan yeni zam oranı için onay istemişler. Erdoğan, böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, paylaşımının devamında ise şunları dedi;

“Bırakın zammı, iktidarın elektrik faturasında halka destek vermesi gerekir. Ya fatura inmeli ya halka destek verilmeli. Eğer bu soygun devam ederse biz halkımızla birlikte kararımızı verip, bu şirketlere ve faturalarına karşı adımlarımızı atacağız.”

 

Paylaşın

Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a Sert Sözlerle Yüklendi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’a sert sözlerle yüklendi. Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’ın öfke nöbetleri alarm veriyor; söylediklerine azami ihtiyatla yaklaşmak gerekir” dedi.

Haber Merkezi / CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sert sözlerle yüklendi. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Kılıçdaroğlu, CHP’nin resmi sosyal medya hesabından yapılan videolu paylaşımı alıntılayarak şu ifadeleri kullandı:

“Erdoğan ülkeyi yönetemiyor. Küfürbaz trolleri yetmemiş olacak ki, kendisi bir trol gibi konuşmuş. Ben Erdoğan ve hakaretlerini elbette ciddiye almıyorum ancak ülkem için kaygılıyım. Erdoğan’ın öfke nöbetleri alarm veriyor; söylediklerine azami ihtiyatla yaklaşmak gerekir.”

Paylaşın

MGK’da ‘orman yangınları’ görüşüldü

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan ve yaklaşık 3,5 saat süren MGK toplantısı sonrası yayınlanan bildiride, orman yangınlarına vurgu yapılarak ” Orman yangınlarına karşı yürütülen mücadele gözden geçirilmiş… Alınabilecek ilave tedbirler görüşülmüştür” ifadeleri kullanıldı.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sona erdi. Toplantı yaklaşık 3,5 saat süren toplantı sonrası bir bildiri yayınlandı.

Bildiride, “Orman yangınlarına karşı yürütülen mücadele gözden geçirilmiş; hadisenin tabii seyri yanında ülkemiz içindeki ve dışındaki dezenformasyonu da değerlendirilerek bu çerçevede alınabilecek ilave tedbirler görüşülmüştür” denildi.

Bildiride, şu ifadeler yer aldı:

“Orman yangınlarına karşı yürütülen mücadele gözden geçirilmiş; hadisenin tabii seyri yanında ülkemiz içindeki ve dışındaki dezenformasyonu da değerlendirilerek bu çerçevede alınabilecek ilave tedbirler görüşülmüştür.

PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünü himaye ederek, bölgemizdeki barış ve istikrarı hedef alan saldırılarını sürdürmeye teşvik eden ülkeler şiddetle kınanmıştır.

Kıbrıs meselesine taraf olan aktörler, uzlaşmaz yaklaşımlarında ısrar etmek yerine çözümün parçası olmaya davet edilmiştir.

Ermenistan’a, saldırgan söylem ve eylemlerini terk ederek, taahhütlerine sadık kalması, bölge ülkeleriyle iş birliğini geliştirme çağrısında bulunulmuştur.”

Toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal katıldı.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘uçak’ yanıtı: Korkma

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘uçak’ açıklamasına yanıt veren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bir yere tarifeli uçakla gitmeyi, metroya, trene binmeyi korkunç bir şey gibi görüyorsun. Korkma, o kadar kötü değil. Halkınla birlikte olabiliyorsun, dert dinleyebiliyorsun. Bu aralar senin çok ihtiyacın var bunlara, benden söylemesi.” dedi.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısına sarf ettiği, “Neymiş, uçakları satacakmış. Dünyayı dolaşacaksın, neyle, tarifeli uçaklarla mı? Trene binersin, otobüslerle beraber seyahat edersin” sözlerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yanıt geldi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu; 3 Haziran 2021 tarihinde Ankara’dan İzmir’e gittiği uçakta birlikte yan yana yolculuk yaptığı ve bulmaca çözdüğü gençle fotoğrafını da paylaşarak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Erdoğan “Kılıçdaroğlu iktidar olunca uçakları satacak mı göreceğiz” demişsin. Gel diyoruz er meydanına, kaçıyorsun. Gelirsen görürsün satacak mıyım, satmayacak mıyım! Sen kaç, biz kovala, nereye kadar Erdoğan? Bir de anlaşılan bir yere tarifeli uçakla gitmeyi, metroya, trene binmeyi korkunç bir şey gibi görüyorsun. Korkma, o kadar kötü değil. Halkınla birlikte olabiliyorsun, dert dinleyebiliyorsun. Bu aralar senin çok ihtiyacın var bunlara, benden söylemesi.”

Paylaşın

Erdoğan: Camiler Sadece Betondan İbaret Binalar Değildir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Yıldızı Camii ve Külliyesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, “Camiler sadece betondan ibaret binalar değildir. Camiler tüm farklılıklarımızı bir kenara bırakıp hakkın karşısında eşitlendiğimiz, günde beş defa kulluk görevimizi icra ettiğimiz mekanlardır” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, konuşmasının devamında, “Camilerimiz birer ibadethane olmanın ötesinde mimarisiyle, süslemeleriyle bulunduğu mekanla, ismiyle, medeniyetimizin farklı özelliklerini yansıtan mimari eserlerdir. Hepsinden önemlisi camilerimiz inşa edildikleri şehirlere kimlik, kişilik ve karakter kazandıran yapılardır” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:

“Bu eserin Ankara’ya kazandırılmasında emeği geçen, alın teri olan herkese şükranlarımı sunuyorum. Başta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığımıza, önceki Başkanlarımız Melih Gökçek ve Mustafa Tuna Beyefendi’ye özellikle teşekkür ediyorum.

Camiler sadece taştan, tuğladan, betondan ibaret binalar değil, müminlerin tüm farklılıklarını bir tarafa bırakıp Hakk’ın karşısında eşitlendiği, cem olduğu, günde 5 defa kulluk görevinin ifa edildiği mukaddes mekanlardır.

“Camiler, şehirlere kimlik, kişilik ve karakter kazandırır”

Camilerin birer ibadethane olmanın ötesinde mimarisiyle, süslemeleriyle, hüsnühat ve tezhipleriyle bulunduğu mekanla, ismiyle, medeniyetin farklı özelliklerini yansıtır. Birer mimari eser olan camilerin, inşa edildikleri şehirlere kimlik, kişilik ve karakter kazandırır.

Medeniyetimizin sembol şehirlerinin hemen hepsi yine sembol bir cami, medrese ve külliyeyle anılır, böyle hatırlanır. İstanbul’u Sultanahmet’siz, Süleymaniye’siz, Edirne’yi Selimiye’siz, Bursa’yı Ulu Cami’siz düşünemeyiz. Mardin denilince, Erzurum, Konya, Kayseri denilince aklımıza önce her biri ayrı güzellikteki medreseleri, camileri gelir. Ankara’yı Hacı Bayram Veli Camisi ve türbesi olmadan anlatmak mümkün değildir.

Merhum Turgut Özal’ın gayretleriyle tamamlanan Kocatepe Camisi de yakın dönemde Ankara’yı anlatan sembol eserlerden biridir. Hamdolsun dönemimizde Beştepe Millet Camisi ve Melike Hatun Camimizin de kısa sürede başkentimizin timsalleri arasına katıldığını görüyoruz. Ankaralıların yanı sıra farklı vesilelerle şehrimize gelen vatandaşlarımız da muhakkak buraları ziyaret ediyor.

“Şehrimizin yıllardır örselenen kadim kimliğini güçlendirecektir”

Ggeçen hafta ibadete açılan Büyük Çamlıca Camisi’nin şimdiden İstanbul’un abide eserlerinden biri haline gelmiştir. Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla milletimizin tüm fertleri sadece mübarek gün ve gecelerde değil sabah namazlarında da Büyük Çamlıca Camisi’ne koşuyor, tam bir muhabbet ikliminde ibadetlerini yerine getiriyor. 60 bini aşkın cemaati kubbenin altında ve avlusunda toparlayabiliyor.

Osmanlı, Selçuklu ve modern mimarinin en güzel özelliklerini barındıran Diyanet Bilim ve Kültür Merkezinin Ankara’ya damgasını vuracaktır. Bu abide eser Cumhuriyetin Ankara’sını Selçuklu’nun, Osmanlı’nın Ankara’sı ile yeniden kucaklaştıracak, şehrimizin yıllardır örselenen kadim kimliğini güçlendirecektir.

“Camilerin süsü cemaatidir, özellikle de gençlerdir”

Nasıl ki kalp insanı hayatta tutan ana organsa mabetler de ilim, hikmet ve fazilet merkezi olarak toplumu diri tutar, canlı tutar, ayakta tutar. Camilerimizi sadece namaz kılınıp dağılınan ibadet mekanlarına dönüştürmek ona yapılacak en büyük saygısızlıktır. Camilerin süsü cemaatidir, özellikle de gençlerdir. Çocuklarımızın neşesiyle, gençlerimizin heyecanıyla, pirifanilerin tecrübesiyle, kadınlarımızın nezaket ve becerisiyle dolmayan bir cami mahzun ve öksüz kalmış demektir. Çocukların gelmediği, gençlerin uğramadığı, hanımların sahip çıkmadığı camiler ne kadar muhteşem olurlarsa olsun boynu bükük kalmaya mahkumdur. Geçmişte olduğu gibi bugün de cami merkezli bir hayatı özendirmemiz, teşvik etmemiz gerekiyor.

Geleceğin teminatı olan genç kuşakla camilerin arasında yapay duvarlar örmemek, gençlerin kalplerini camilere ısındıracak faaliyetler düzenlemek gerekiyor. Günde 5 vakit bize kulluğumuzu hatırlatan çağrıya cevap vererek, önce kendimizin sonra evlatlarımızın ayaklarını camilere alıştırmalıyız.

 

Paylaşın