Ukrayna’da 419’u Çocuk 17 Bin Sivil Hayatını Kaybetti

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin (OHCHR) son verilerine göre Ukrayna – Rusya savaşının başladığı 24 Şubat tarihinden bugüne kadar, Ukrayna’da 419’u çocuk olmak üzere, 17 bin 23 sivil hayatını kaybetti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Ukrayna’daki son insani durum ve gelişmeler ele alındı. BM İnsani Yardımlardan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, Ukrayna’daki insani yardım operasyonlarıyla ilgili bilgi verdi.

Griffiths, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin (OHCHR) son verilerine göre Ukrayna’da Rus işgalinin başladığı 24 Şubat tarihinden bugüne kadar, 419’u çocuk olmak üzere, 17 bin 23 sivilin öldürüldüğünü açıkladı.

Griffiths, Ukrayna’da yaşanan savaşta, bin 148 çocuğa yönelik saldırı olduğunu, bu çocukların ya öldürüldüğünü ya da yaralandığını belirterek “Gerçek sivil ölüm ve çocuk ölüm sayısının çok daha fazla olduğunu biliyoruz” dedi.

Griffiths, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana meydana gelen yaygın ölüm, yıkım, yerinden edilme ve acılar içinde devam eden şiddet ve kışın getirdiği son durumlarla, acıların yaşandığı savaştaki son durumla ilgili bilgi vermek için New York’a geldiğini söyledi.

Griffiths, “Ukrayna’da ülke içinde yerinden edilmiş, 6,5 milyon ve Avrupa genelinde kaydedilen 7,8 milyondan fazla mülteci dahil olmak üzere, 14 milyondan fazla insan zorla evlerinden edilmiş durumda” dedi.

“765 bin çocuk travma yaşıyor”

Griffiths, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tahminlerine göre, Ukrayna’nın sağlık sistemine yönelik en az 715 saldırı olduğunu belirterek ”Ukrayna’daki bu saldırılar, bu yıl dünya çapında bildirilen sağlık altyapısına yönelik tüm saldırıların yüzde 70’inden fazlasını oluşturuyor. Şu ana kadar milyonlarca kişi kaçtı, evlerinden ayrılmak zorunda kaldığını, şiddet görme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını” söyledi.

Ukrayna’daki savaşın yarattığı travmalardan yaklaşık 765 bin çocuğun etkilendiğini belirten Griffitsh, çocukların yaşadıkları bu travmayla başa çıkmalarına yardımcı olmak için psikolojik ve sosyal desteğe ihtiyaç duyduğunu kaydetti.

“Cinsel saldırı ve cinsel şiddet arttı”

Ülkede yerinde olan kişiler için mobil destek merkezleri kurulduğunu belirten Griffiths, kadınları ve kızları hedef alan cinsel saldırı ve şiddetin arttığını ancak cinsel saldırı ve tacize uğrayan kişilerin, yetkililere bu durumu aktarmaktan çekindiği belirterek, “Cinsiyete dayalı şiddete maruz kalan kadınlar, kız çocukları, erkek çocukları ve erkekler için psikolojik destek veriyoruz” dedi.

Ukrayna’daki giderek artan kış şartlarının tüm yaşamı olumsuz olarak etkilediğini ifade eden Griffiths ”Hava sıcaklığının -20 santigrat derecenin altına düşmesi bekleniyor. Soğuk hava şartları durumu daha da zor bir hale getirecek. Ülkenin enerji altyapısına yönelik saldırıların devam etmesi, milyonlarca kişinin ısıya, elektriğe ve suya erişimini engelliyor. Kış şartları, savaşın neden olduğu insani krize tehlikeli bir boyut daha ekliyor. Bu saldırılar ayrıca insanları, temel sağlık hizmetlerinden ve çocukları eğitim hakkından mahrum bırakıyor” diye konuştu.

“İnsani yardım bütçesine 3,1 milyar dolar sağlandı”

BM Genel Sekreter Yardımcısı Griffiths, yaklaşık 690 yardım kuruluşuyla birlikte hareket ederek 13,5 milyon kişiye hayati önem taşıyan yardım sağladıklarını, kış şartları için hayati önem taşıyan hizmetler ve malzemeler sağlamak için gece gündüz çalışarak şimdiden, 630 binden fazla sivile ulaşıldığını, hastane ve temel hizmet veren tesislere yaklaşık 400 jeneratör sağladığını kaydetti.

Griffiths, yıl sonuna kadar gerekli olan 4,3 milyar dolarlık insani yardım bütçesine şimdiye kadar 3,1 milyar dolar aktarıldığını, Ukrayna’ya acil yardım çağrılarının uluslararası toplum ve ulusal hükümetler nezdinde karşılık bulduğunu belirtti.

(Kaynak: Voa Türkçe)

Paylaşın

İran’da Mansa Amini Protestoları Devam Ediyor: BM’den ‘Endişeliyiz’ Açıklaması

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (BMİHYK) Sözcüsü Ravina Shamdasani, İran’de başörtüsünü “düzgün bağlamadığı” gerekçesiyle “ahlak polisi” tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden Mahsa Amini’nin ardından başlayan protestolara güvenlik güçlerinin müdahalesi ile ilgili açıklama yaptı.

BM’nin Cenevre binasında bir basın toplantısı düzenleyen Shamdasani, protesto gösterilerine yönelik sert müdahaleler ile ülkedeki internet ve iletişim kısıtlamalarından endişe duyduklarını söyledi.

İletişim kısıtlamaları nedeniyle ölü ve tutuklamaların kesin sayısını belirlemenin zor olduğunu ifade eden Shamdasani, 24 Eylül itibariyle sadece devlet medyasına göre 41 kişinin yaşamını yitirdiğini kaydetti.

Shamdasani, durumu izleyen hak örgütlerinin, en az 11 ilde ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu ölü sayılarının çok daha fazla olduğunu ve yaralı sayısının da yüzlerle ifade edildiğini belirtti.

“Liderler göstericileri hedef gösteriyor”

“Bazı liderlerin protestocuları karalayan yorumlarından ve protestoculara karşı açıkça gereksiz ve orantısız güç kullanımından son derece endişe duyuyoruz” diyen BMİHYK Sözcüsü Shamdasani, ateşli silahların gösterileri dağıtmak için kullanılamayacağını söyledi.

Bölgeden gelen raporlara göre aralarında hak savunucuları, avukatlar, sivil toplum aktivistleri ve en az 18 gazeteci de olmak üzere yüzlerce kişinin tutuklandığını belirten Shamdasani, “Hükümet toplam tutuklama sayısını açıklamıyor. Polis şefi, yalnızca Gilan ilinde, üç gün süren protestolar sırasında 60’ı kadın olmak üzere 739 kişinin tutuklandığını söyledi” dedi:

İranlı yetkililere, adil yargılanma hakkını güvence altına almaya ve keyfi olarak özgürlüklerinden yoksun bırakılan herkesi serbest bırakmaya çağırıyoruz.

Cezasızlık

“İletişim hizmetlerindeki kesintinin, insanların bilgi alışverişinde bulunma, ekonomik faaliyetlerde bulunma ve kamu hizmetlerine erişim hakları üzerinde ciddi etkileri olduğunu” kaydeden Shamdasani, bu durumun başta ifade özgürlüğü olmak üzere birçok hakkı ihlal ettiğini söyledi.

Shamdasani, yetkililere internet erişimini tamamen eski haline getirme çağrısında bulundu.

Kasım 2019, Temmuz 2021 ve Mayıs 2022’de de güvenlik güçlerinin yapılan gösterilere karşı öldürücü güç kullandığını hatırlatan Shamdasani, tekrarlanan ihlaller göz önüne alındığında İran’da hak ihlalleri konusunda kalıcı anlamda bir cezasızlığın uygulandığı endişesi taşıdıklarını söyledi.

Shamdasani, Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’ne taraf bir devlet olan İran’ı düşünce, ifade, barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğü haklarına tam olarak saygı göstermeye çağırdı.

Dünyada protestolar

İran’da 13 Eylül’de “başörtüsünü kurallara uygun biçimde takmadığı” gerekçesiyle “ahlak polisi” tarafından gözaltına alınan Mahsa Amini’nin gözaltında gözaltında hayatını kaybetmesi sonrası başlayan protestolar İran’da ve dünyanın pek çok kentinde devam ediyor.

Dün (26 Eylül) de İngiltere, Fransa, Kanada, Şili, Polonya ve Irak’ta destek yürüyüşleri yapıldı.

İngiltere’nin başkenti Londra’nın farklı noktalarında düzenlenen protestolarda eylemciler ve polis arasında çatışmalar yaşandı.

Polis, İran Büyükelçiliği önünden Marble Arch ve İngiltere İslam Merkezi’nin bulunduğu Maida Vale’ye doğru yürüyen eylemcilere saldırdı.

Londra polisi, Knightsbridge’de “eylemcilerin polise yabancı cisimler attığını ve polis barikatını aştığını, atılan şişeler nedeniyle beş polisin yaralandığını, 20 kişinin de gözaltına alındığını” açıkladı.

Fransa’nın başkenti Paris’te bir araya gelen göstericiler, Mahsa Amini’nin ölümü nedeniyle İran hükümetini protesto ederek hükümetin kadınlara karşı olan tutumunu kınadı. İran’ın dini lideri Ali Hamaney aleyhine sloganlar da atan eylemciler, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u “Hamaney’in otokratik rejimine karşı tavır almaya” çağırdı.

Chatelet Meydanı’nda toplanan eylemciler de daha sonra Eyfel Kulesi’nin karşısında bulunan Trocadero Meydanı’nda bir araya geldi.

Trocadero Meydanı’nda toplanan yüzlerce eylemci, İran’ın Paris Büyükelçiliği’ne yürüdü. Polis, İran Büyükelçiliği’ne 200 metre kala kitleyi durdururken, polis ile eylemciler arasında çatışma yaşandı.

Kanada’nın en büyük kenti olan Toronto’da binlerce kişi Amini adına düzenlenen protestolarda yer aldı. Katılımın yoğun olduğu protestolarda, “dünyanın en uzun caddesi” olarak anılan Yonge Caddesi trafiğe kapatıldı. Başkent Ottawa’da ise İranlılar parlamento binası önünde toplandı.

Amini’nin 17 Eylül’de düzenlenen cenazesinin ardından kadınların başlattığı saç kesme eylemi, söz konusu eylemlerde de devam etti.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın