Daha İyi Fotoğraf Çekmek İçin 6 İpucu

Deneyimsiz bir fotoğrafçı için harika bir fotoğraf çekmek basit görünebilir: Tut ve çek. Ancak profesyonel bir şekilde fotoğraf çekmeye çalışanlar, bunun o kadar basit olmadığını iyi bilir.

Haber Merkezi / İşte iyi bir fotoğraf çekmenize yardımcı olabilecek basit ipuçları:

Üçte bir kuralını kullanın: Kamera ekranınızın üçe üç bir ızgaraya bölündüğünü hayal edin. Objenizi orta kareye koymak yerine, ızgaranın çizgilerinden birine, ya yan tarafa ya da üst veya alt tarafa yakın bir yere yerleştirin. Denge için, objenin karşı tarafında bir ağaç veya lamba gibi alanı dolduracak bir şey arayın.

Aydınlatmaya dikkat edin: Fotoğrafçılık tamamen ışıkla ilgilidir. Eğer dışarıdaysanız, fotoğraf çekmek için en iyi zaman, gün batımından hemen önceki “altın saat”tir. Eğer öğle vaktiyse, gölgede fotoğraf çekerek güneş ışığından kaçının.

Fotoğraf çekerken, ışığın her zaman yan tarafınızdan veya hafifçe arkanızdan gelmesine özen gösterin, böylece hoş sonuçlar elde edebilirsiniz. Fotoğrafınızın çok karanlık görünmesine neden olabilecek arkadan ışık konusunda dikkatli olmaya çalışın.

Renkler: Fotoğrafınızdaki renkleri düşünün. Mavi ve yeşil ya da sarı ve turuncu gibi sıcak veya soğuk tonların eşleştirilmesi hoş bir görünüm oluşturur.

Öte yandan, kırmızı ve yeşil gibi zıt renkleri eşleştirmek fotoğrafınıza enerji ve kontrast katar. Ayrıca nötr tonlara karşı tek bir cesur renkle işleri basit tutabilirsiniz. Unutmayın, daha az renk, fotoğrafların daha iyi görünmesini sağlar.

Arka planınıza dikkat edin: Özneniz fotoğrafın yıldızı olabilir, ancak arka plan da önemlidir. Düz veya dokulu bir arka plan, odak noktasını öznenizde tutmanıza yardımcı olur.

Eğer iç mekandaysanız, etrafı toplayın veya dikkat dağıtan şeyleri ortadan kaldırın, dışarıda iseniz, duvarlar veya yeşillikler gibi temiz fonlar arayın. Arka plan renklerinin ve aydınlatmanın öznenizle uyumlu olduğuna dikkat edin.

Daha yakın: Birçok fotoğraf yakınlaştırıldığında daha iyi görünür. Öznenin etrafındaki büyük boşluklar fotoğrafı daha az ilgi çekici hale getirebilir.

Farklı mesafelerden fotoğraf çekmeyi deneyin. Uzaktan başlayın, sonra yakına geçin ve gereksiz kenarları kırpın. Kameranızı yatay yerine dikey çekim yapacak şekilde çevirmek de kompozisyonu iyileştirebilir.

Işıkları şık bir şekilde yakalayın: Arkaplanda ışıltılı ışıkları olan bir fotoğraf mı istiyorsunuz? Işıkların yumuşak ve bulanık göründüğü bir “bokeh” efekti yaratmayı deneyin.

Bu basit ipuçlarını deneyerek fotoğraflarınızı daha profesyonel hale getirebilirsiniz.

Paylaşın

Seksen Yıllık Fotoğraf Viral Oldu; Bakın Neden?

Zamanda yolculuk yapması gibi kavramı biliyoruz ama bu güne kadar bunun yapıldığına dair bir bilgimiz yok. Elimizdeki bazı resimlere veya bunu destekleyen bazı olaylara dayanarak konuşuyoruz.

Haber Merkezi / 1941 yılında çekilen bir fotoğraf bugünlerde sosyal medyada çok tartışılıyor. Büyük bir kalabalığın olduğu ortamda çekilen fotoğraf ilk bakışta çok normal gelebilir. Şimdi bu fotoğrafın nasıl özel hale geldiğini merak ediyor olmalısınız?

Fotoğrafa dikkatlice bakın. Kalabalıktaki herkes zamanın modasına göre giyinmiş. Ancak kalabalığın içinde günümüzün kıyafetlerini giyen bir kişi var: logolu bir tişört, hırka ve güneş gözlüğü.

Peki bu kişi bu fotoğrafa nasıl dahil oldu?

1941 yılında Kanada’da South Fork Vrij’in açılışı sırasında çekilen bu fotoğraf 2004 yılında Barlorne-Pioneer Müzesi’nde sergilendi ve ilk kez 2010 yılında internette paylaşıldı.

İnternette paylaşılınca yorumlar yapılmaya başlandı. Bir çok kişi fotoğraftaki kişinin zaman yolculuğu yaparak geçmişe gittiğini yazdı: Bu bir zaman yolcusu.

Ancak fotoğraf kontrol edildiğinde gerçek ortaya çıktı. Doğrulama sitesi Snopes, fotoğraftaki kişinin giydiği her şeyin o dönemde piyasada mevcut olduğunu tespit etti.

Tişörtün üzerindeki logo, 1924–1938 yılları arasında oynayan M Montreal Maroons hokey takımının logosuydu. Güneş gözlükleri ve hırkada o zamanlar piyasada mevcuttu, ancak, o kadar moda değillerdi.

Paylaşın

Samanyolu Galaksisi’ndeki Dev Kara Deliğin İlk Fotoğrafı Çekildi

Samanyolu Galaksisi’nin tam ortasında bulunan dev bir kara deliğin ilk defa fotoğrafı çekildi. Sagittarius A* adı verilen bu kara delik, Güneş’in neredeyse 4 milyon kat kütleye sahip.

Fotoğrafta kara deliğin içinde bulunduğu karanlık bir bölgeyi, onun etrafında da yerçekimi gücüyle hareketlenmiş yüksek ısılı gazların yaydığı halka şeklindeki ışığı görebiliyoruz. Fotoğrafta gördüğümüz bu halkanın çapı yaklaşık 60 milyon kilometre.

Şanslıyız ki bu kara delik dünyadan 26 bin ışık yılı ötede. Yani bize ulaşması ve tehlike yaratması mümkün değil. Fotoğraf, Event Horizon (Olay Ufku) Teleskobu (EHT) adlı uluslararası kuruluş tarafından çekildi.

EHT daha önce 2019’da, Messier 87 adlı bir başka galaksinin içindeki bir kara deliği fotoğraflamıştı. O kara delik Güneş’ten bin kat daha geniş ve Güneş’in 6,5 milyar katı kütleye sahip.

BBC’ye konuşan EHT projesinin Avrupa ortaklarından Profesör Heino Falcke, fotoğrafta gördüğümüzün süper-kütleli kara delik olduğu için çok özel olduğunu ifade ediyor.

Falckle, “Bu kara delik aslında çok yakınımızda, arka bahçemizde. Kara deliklerin nasıl oluştuğunu ve nasıl çalıştığını anlamak istiyorsanız bu fotoğraf çok faydalı olacak, tüm detayları gösteriyor” diyor.

Kara delik nedir?

  • Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), kara deliği uzayda belirli nicelikteki maddenin kendi içine doğru çöktüğü bir bölge olarak tanımlıyor
  • Bu bölgede yerçekimi o kadar güçlü ki ışık da dahil hiçbir şeyin kaçması mümkün değil
  • Kara delikler bazı büyük yıldızların patlaması ve ölmesiyle ortaya çıkabiliyor
  • Bazı kara delikler ise gerçekten devasa boyutlara, Güneş’in milyarlarca kat ağırlığına ulaşabiliyor
  • Galaksilerin merkezinde bulunan bu dev canavarların nasıl oluştuğu bilinmiyor
  • Ancak galaksilerin geleceği ve dönüşümü üzerinde büyük etkileri olacağı kesin

Dünya’dan 26 bin ışık yılı ötedeki Sagittarius A* (Sgr A*), gökyüzünde ufacık bir nokta olarak gözüküyor. Bu kadar küçük bir noktayı mercekte yakalamak ve fotoğraflamak ise olağanüstü görüntü çözünürlüğü gerektiriyor.

EHT, fotoğrafı çekmek için dünya boyutundaki bir teleskobu taklit eden ve sekiz tane radyo anteni ile kurulan bir sistem kullanıyor. Bu sistem, ‘very long baseline array interferometry (VLBI)’ olarak biliniyor.

EHT ekibi, bu sistem ile çok yüksek çözünürlüğe ulaşılabildiğini, Ay’ın üstünde bir simidin bile görülebileceğini söylüyor. Sistemin yakaladığı bilgiyi ve verileri gördüğümüz fotoğrafa dönüştürmek için ise atomik saatler, çığır açıcı algoritmalar ve süper bilgisayarlar kullanılıyor.

Daha önce Messier 87 fotoğrafını gördüyseniz aradaki farkı merak ediyor olabilirsiniz. İki fotoğraf birbirine çok benziyor ama aralarında çok önemli farklılıklar var.

Sgr A*, Messier 87’de fotoğraflanan kara deliğin neredeyse binde biri kadar.

EHT ekibi üyesi ve University College London’dan Dr. Ziri Younsi, Sgr A*’nın bu yüzden daha dinamik olduğunu, etrafındaki halkanın içinde görülen sıcak gazların hareket ettiğini anlatıyor. Bu gazlar, kara deliğin içinde saniyede 300 bin kilometre hızında hareket ediyor.

Fotoğrafta daha aydınlık görülen noktalarda bulunan maddenin ise bize doğru hareket ettiği söyleniyor.

Sagittarius A* kara deliğinin çevresindeki bu hareketlilik, içinde tam olarak ne olduğunu anlamayı zorlaştırıyor. Bu yüzden de fotoğrafın oluşturulması diğerine kıyasla daha uzun sürdü.

Her iki kara delik için gerekli veriler 2017 yılında elde edildi. Ancak M87’deki kara delik, büyüklüğü ve dünyaya olan uzaklığı yüzünden Sagittarius A*’ya göre çok durgun gözüküyor.

M87’deki kara delik, Dünya’dan 55 milyon ışık yılı uzaklıkta.

Bilim insanları, bu yeni fotoğraftan elde edilen ölçümlerle kara delikler için kullandığımız fizik kurallarını gözden geçiriyor. Şimdiye kadar tespit edilenlerin ise Einstein’ın yerçekimi teorisi ile uyumlu olduğu ortaya çıkıyor.

Sgr A* yakınındaki yıldızlar olağanüstü hızda hareket ediyor

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

Fotoğraflarla Doğunun İncisi Diyarbakır

Güneydoğu Anadolu Bölgesinin orta bölümünde yer alan Diyarbakır, tarih boyunca jeopolitik önemi açısından; İlk çağlardan bu yana Akdeniz’i Basra körfezine, Karadeniz’i Mezopotamya’ya bağlayan bir konuma sahiptir.

Tarihi MÖ 7500 yıllarına kadar uzanan Diyarbakır, 28 den fazla medeniyete beşiklik etmiştir. Binlerce yıldır toplamda milyonlarca insanın yaşam merkezi olan Diyarbakır, adeta bir açıkhava müzesidir.

Doğunun incisi Diyarbakır’dan eşsiz fotoğraflar:

Paylaşın