Karabük: Hadrianapolis Antik Kenti

Hadrianapolis Antik Kenti; Karabük’ün Eskipazar İlçe Merkezinin 3 km batısında Viranşehir Mevkii çevresinde dağınık şekilde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Kuzeybatı Anadolu’nun klasik antik çağlardaki sosyo-ekonomik yapısı, kültür tarihi ve arkeolojisi üzerine bugüne değin çok durulmamıştır. Bu yüzden Hadrianapolis Kenti kalıntıları da fazla tanınmamaktadır. Gerçek anlamda kentte birden fazla merkez vardır. Bunlardan birinde Roma kalıntıları yoğunlaşmaktadır. Bu alan bir kaya yüzüne işlenmiş aedicula’sı bulunan bir kutsal alandır. Bunun dışında kentin Roma Dönemi mimari kalıntıları sınırlıdır. Erken Bizans Dönemi kalıntıları ise yoğundur.

Kent içinde üç adet Erken Bizans kilise kalıntısı vardır. Bunlardan ikisi kaçak kazılar sonucu açılmıştır. Bunun dışında bir sarnıç kalıntısı hala tonozları ile ayaktadır. Kentin Roma ve Bizans dönemi mimari dokusuna ait bloklar devşirme olarak ilçenin çeşitli yerlerinde kullanılmıştır. Proje kapsamında bu devşirme malzemenin tümünün yerlerinin saptanması, harita üzerinde işaretlenmesi, belgelenmesi ve korumaya alınması gerekmektedir.

Antik yerleşim özellikle üç adet kilise kalıntısının bulunduğu alanda yoğunlaşmaktadır. Bu kiliselerin tamamı İS 6’ncı yüzyıla aittirler. En erken kilise olarak hemen Eskipazar’ın 2 kilometre batısında kent çıkışında, bir mevki üzerinde inşa edilmiştir.

2003 tarihinden itibaren yapılan çalışmalarda 15 x 23.5 metre ebatlarındaki kilisede dört önemli mozaik bulunmuştur. Kadın, erkek, hayvan ve meyve figürlerinin yer aldığı mozaiklerin önemli bir özelliği üzerlerinde Hıristiyan inancına göre cennetteki dört nehir “Phison”, “Geon”, “Euphrates” (Fırat) ve “Tigris” (Dicle)’in personifikasyonun ve adlarının yer almasıdır. Bu tür bir kompozisyona Anadolu’da henüz rastlanılmamıştır.

Kilise tabanındaki mozaikli alan içinde yine bir de adak yazıtı bulunmaktadır. Bu yazıtta “Sadık saray muhafızı Himerios ile pek onurlu ve değerli Valentina’nın adağıdır” ibaresi geçmektedir. Himerios adı üstüne yapılan çalışma sonucunda bu ismin bir “Skholarios”, yani bir İmparatorluk muhafızı olduğunu ve bu ismin filolojik ve prosografik olarak yalnızca İ S 6’ncı yüzyılda görüldüğü fark edilmiştir. Ayrıca Himerios ile Valentina evli olduğu düşünülmektedir. Yalnız bu mozaik yazıtında bir verbum yoktur, bu da yazıtın devamının bir yerlerde olabileceğini düşündürmektedir.

Mozaikler 2003 yılında, hava koşullarından etkilenmemeleri için geçici olarak özel bir örtüyle kapatılmıştır. Kilisede yapılan ayrıntılı incelemelerde fark edilen diğer bir husus, atrium duvarının en alt taş sırasındaki taşlardan ikisinin dış yüzünde en az 10 satırlık Yunanca yazıtın varlığıdır. Bu yazıt “damnatia memorae” şeklinde kazınmış olsa da yazılar halen seçilebilmektedir. Ayrıca kilise giriş kapısında tabana gömülü tabula ansata şeklinde bir yazıtta ‘Burada anısı azizler arasında yer alan Iordannes yatıyor’ ibaresi bulunan mermer bir yazıt mevcuttur.

Paylaşın

Karabük: Kimistene Antik Kenti

Kimistene Antik Kenti; Karabük’ün Eskipazar İlçesi, Deresemail Köyü, Değirmenbaşı Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. İlçe Merkezi’nden Deresemail Köyü’ne günün belirli saatlerinde toplu ulaşım araçları ile ulaşım sağlanmaktadır.

İmparator Caracalla (211-217) ve Diacletianus (284-305) ait heykel kaideleri, Zeus Kiminsteros, Demeter, Artenis Kratione Hermes kütleleri ile ilgili tapınak ve yazıtları, mezar yazıtları bulunan Kimistene, Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim yeri idi. Yazıtlar arasında Kimisteneliler’in Romanya’da maden işçisi olarak çalıştıklarına ait yazıtlar bulunmuştur.

Kimistene yerlileri Amasra ve Bartın kıyılarına Dalmaçya kıyılarından gelerek yerleşmişlerdir. Deresemail, Hanköy, Bayındır antik yerleşim alanlarıdır. Latince ve Eski Yunanca yazılmış kitabeler, taşlar üzerine yazılmış çeşitli tasvir ve heykeller bulunmuştur.

Asar Tepe isimli dağ silsilesinin üzerinde yer alan Kimistene Antik Kenti dört yükselti üzerindedir. Bu yükseltilerden ortadakine Akropolis, diğerlerine de Birinci Nekropolis Tepeliği, İkinci Nekropolis Tepeliği ve Sarnıç isimleri verilmiştir. Akropolis zirvesinin kuzeyindeki suni bir düzlüğe Roma döneminde bir tapınak inşa edilmiştir.

Bu tapınak şu anda sadece temel seviyesinde korunmuş olup, bulunduğu platform dikdörtgene yakın bir formda düzeltilmiş ve bu düzlüğün kenarları büyük boyutlu taşlarla setlenmiştir.  Kimistene, kutsal nitelikli bir yerleşim olup dağlık bir alanda kurulmuş olması bir tesadüf değildir. Bu tür dağlık mahalli kutsal alanlara bu bölgede başka yerlerde de rastlanmıştır.

 

Paylaşın

Karabük: Sorkun Yaylası

Sorkun Yaylası; Karabük’ün Yenice İlçesi ile Eskipazar İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Yaklaşık 1650 metre yüksekliğinde olup geniş bir alana sahiptir.

Geniş bir alana sahip olan yayla, yemyeşil ormanları turuncu ve yeşil renkler sergilerken, çayırlar ve zengin bitki örtüsü ile farklı doğa manzaraları sunmaktadır. Yaylada doğa yürüyüşü ve kamp kurmak için uygun birçok alan bulunmaktadır.

Özellikle yaylalar turistik gezilerde mutlaka görülmesi gereken alanlardandır. Karabük’te dikkat çeken yaylalar arasında Ulu Yayla, Sarıçiçek Yaylası, Boduroğlu Yaylası ve Sorkun Yaylası yer alır.

Yaylaların yüzyıllardır devam eden klasik amaçlı kullanımlarına günümüzde yeni fonksiyonlar eklenmiştir. Son yıllarda bu alanlar turizm için oldukça ilgi çekmektedir.

Yayla turizmi, yaz aylarında serinleme, dinlenme, dağ-yayla havası teneffüs etme, doğal ortamda doğal yaşamı gözlemleme, doğal ürünler tüketme gibi birçok faaliyetin gerçekleştirilebildiği turizm türüdür. Ayrıca yaylalar yerel, kültürel, sosyal ve etnolojik özellikleri ile de ilgi çeken alanlardır.

Muhteşem görüntüsüyle gürültülü şehir ortamından kaçıp doğanın sesini dinlemek isteyenlere kucak açan Sorkun Yaylası’na gitmeden önce her ihtimale karşı tüm ihtiyaçlarınızı karşılamanızı öneririz. Yöre halkı, oldukça sıcak ve samimidir. Size her türlü yardımda bulunacağından şüpheniz olmasın.

Paylaşın