Burkina Faso’da Silahlı Saldırı: 53 Güvenlik Gücü Yaşamını Yitirdi

Burkina Faso Genelkurmay Başkanlığı, güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirilen bir saldırıda, 17 asker ve ordu için gönüllü 36 sivilin öldüğünü, yaklaşık 30 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Yatenga eyaletindeki Koumbri kasabasında görev yapan birliğin iki yıldan uzun bir süre önce “cihatçılar” tarafından bölgeden zorla çıkarılan sakinlerin yeniden yerleştirilmesine yardımcı olmak üzere konuşlandırıldığı belirtildi.

2015 yılından bu yana Burkina Faso’daki saldırılarda 16 binden fazla sivil, asker ve polis öldü. Bu yılın başından bu yana ise 5 binden fazla kişi yaşamını yitirdi. Ülkede şiddet olaylarından dolayı iki milyondan fazla insan yerinden edildi.

Burkina Faso’nun kuzeyinde isyancı bir grup tarafından düzenlenen saldırıda 53 güvenlik gücü hayatını kaybetti. Genelkurmay Başkanlığı, saldırıyı püskürtürken 17 asker ve ordu için gönüllü 36 sivilin öldüğünü, yaklaşık 30 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Saldırının ardından ordunun başlattığı operasyonda çok sayıda saldırganın “etkisiz hale getirildiği” ve savaş ekipmanlarının imha edildiği kaydedildi. Bölgede operasyonların halen devam ettiği bildirildi.

Yatenga eyaletindeki Koumbri kasabasında görev yapan birliğin iki yıldan uzun bir süre önce “cihatçılar” tarafından bölgeden zorla çıkarılan sakinlerin yeniden yerleştirilmesine yardımcı olmak üzere konuşlandırıldığı belirtildi.

Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) saldırıyı kınadı. Batı Afrika bloğu yaptığı açıklamada askerlerin ve sivil gönüllülerin ölümünü “şokla” öğrendiğini belirterek “terörist saldırıları” kınadı; “Burkina Faso halkıyla dayanışma içinde olduğunu” ifade etti.

Burkina Faso’da geçtiğimiz yıl, binlerce kişinin hayatına mal olan isyanı durdurmadaki başarısızlıklara duyulan öfkenin tetiklediği iki askeri darbe yaşandı. Afrika ülkesi ordunun iktidarı ele geçirmesinin ardından ECOWAS’tan uzaklaştırılmıştı.

ACLED adlı sivil toplum örgütüne göre 2015 yılından bu yana Burkina Faso’daki saldırılarda 16 binden fazla sivil, asker ve polis öldü. Bu yılın başından bu yana ise 5 binden fazla kişi yaşamını yitirdi.

Ülkede şiddet olaylarından dolayı iki milyondan fazla insan yerinden edildi. 26 Haziran’da Merkez-Kuzey eyaletinde düzenlenen üç saldırıda 71 kişi öldürüldü. Ağustos ayında ise Merkez-Doğu eyaletinde düzenlenen iki saldırıda beş polis ve yaklaşık 20 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer 7 Ağustos ve 1 Eylül tarihleri arasında 65’ten fazla isyancının etkisiz hale getirildiğini kaydetti.

Ülkede Eylül 2022’de 34 yaşındayken darbeyle iktidarı ele geçiren İbrahim Traore, Temmuz 2024’e kadar cumhurbaşkanlığı seçimleriyle demokrasiye dönüş sözü verdi. Burkina Faso ordusuna yardım eden Fransız güçleri ise ocak ayında ülkeyi terk etti.

Traore geçen hafta bir Rus heyetiyle kalkınma ve askeri işbirliği konularında görüşmelerde bulundu. Dışişleri Bakanı Olivia Rouamba pazartesi günü Tahran’da Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile görüşmelerde bulundu ve İran ile “daha güçlü ikili işbirliği” umduğunu kaydetti.

(Kaynak: Eurnews Türkçe)

Paylaşın

Burkina Faso’da Asker Üniformalı Saldırganlar 60 Kişiyi Öldürdü

Batı Afrika ülkesi Burkina Faso’da silahlı kuvvetler üniforması giyen saldırganların 60 kişiyi öldürdüğü bildirildi. Saldırıda çok sayıda kişinin de yaralandığı, yaralıların kaldırıldıkları sağlık kurumlarında tedavilerinin sürdüğü açıklandı.

Haber Merkezi / Olayı inceleyen Savcı Lamine Kabouré, Ouahigouya kasabasında görevli polislerden aldığı bilgilere dayanarak, saldırının Mali sınırına yakın Karma köyünde meydana geldiğini söyledi.

Savcı Kabouré, saldırganların El Kaide ve İslam Devleti (Irak Şam İslam Devleti) ile bağlantılı olduğunu öne sürdü.

Yardım gruplarına göre, Burkina Faso’da şimdiye kadar şiddetli çatışmalar nedeniyle 10.000’den fazla insan öldü ve yaklaşık iki milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

15 Nisan’da 40 kişi öldürülmüştü

15 Nisan’da Burkina Faso’da yaşanan silahlı saldırıda 40 kişi  öldürülmüştü. Ölenlerin 34 sivil ve 6 ise askerdi.

Konuya ilişkin yapılan açıklamada, bir grup asker ve sivil gönüllü kimliği belirsiz silahlı kişilerce saldırıya uğradığı belirtilmişti.

Burkina Faso

Burkina Faso, Afrika kıtasının batı bölümünde yer alan, denize kıyısı bulunmayan bir kara ülkesi. Ülkenin sınır komşularını (kuzeyden saat yönünde ilerlendiğinde) Mali, Nijer, Benin, Togo, Gana ve Fildişi Sahili oluşturmakta.

Geçmişte Fransa sömürgesi olan ülke 1960 yılında Yukarı Volta adı ile bağımsızlığa kavuştu. Bağımsızlık sonrası dönemde siyasi belirsizlikler neticesinde darbeler yaşandı.

4 Ağustos 1983 tarihinde Thomas Sankara önderliğinde devrim gerçekleştirildi, ülkenin ismi de devrim neticesinde Burkina Faso olarak değiştirildi. Ülkenin başkenti Vagadugu’dur.

Paylaşın

Yedi Ülkeden İslamcı Örgütlere Karşı Ortak Savunma Gücü Hazırlığı

Batı Afrika ülkeleri Gana, Mali, Nijer, Togo, Benin, Burkina Faso ve Fildişi Sahili, cihatçı İslamcı örgütlere karşı harekete geçiyor. 7 ülkenin, İslamcı militanlara karşı kurmaya karar verdiği ortak askeri gücün önümüzdeki ay faaliyetine başlaması bekleniyor.

IŞİD ve El Kaide bağlantılı olduğu belirtilen örgütlerin saldırıları bölgede güvensizlik ortamını artırırken, son iki yılda Mali’de ve Burkina Faso’da askeri darbelere zemin hazırladı.

Birleşmiş Milletler’e göre, bu yılın ilk yarısında bölgedeki çatışmalarda 2 bin kişi öldü, 2 milyon kişi evini terk etmek zorunda kaldı ve yaklaşık 10 milyon kişi gıda yardımına muhtaç hale düştü.

Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya bu ay arka arkaya yaptıkları açıklamalarda, Rusya’yla ilişkileri gelişen askeri cuntanın yönettiği Mali’deki askeri güçlerini çekeceklerini duyurdu.

Gana başkenti Akra’da geçen hafta buluşan Benin, Burkina Faso, Fildişi Sahili, Gana, Mali, Nijer ve Togo devlet liderleriyle Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS), Afrika Birliği ve Avrupa Birliği temsilcileri, 5 yıl önce başlattıkları askeri ve istihbarat işbirliğini büyüterek ortak güç kurma kararı almıştı.

Toplantıya ev sahipliği yapan Gana Devlet Başkanı Nana Akufo-Addo, militanların Batı Afrika’nın güneyindeki sahil bölgelerine yayıldığına dikkkat çekti.

Gana Ulusal Güvenlik Bakanı Albert Kan-Dapaah, haber portalı Semafor’a yaptığı açıklamada, ülke ordularına takviye kuvveti görevi yapacak gücün planlamasının sürdüğünü söyledi:

“Bölgeden, özellikle Mali’den Batılı askerlerin çekilmesinden kesinlikle kaygılıyız ama Akra Girişimi kendi sorunlarımıza yerli çözüm üretebilir.”

ECOWAS Komisyonu Başkanı Omar Touray, “terörizme ve şiddet kullanan köktencilere karşı” bu girişimi desteklediklerini dile getirdi.

Lagos’taki danışmanlık şirketinin ortağı Cheta Nwanze, Boko Haram ve IŞİD’in Batı Afrika kolu gibi örgütlerle mücadele deneyimine sahip 223 bin kişilik Nijerya ordusunun bu güç içinde olmamasının büyük eksiklik olacağını söyledi:

Gana ordusu yaklaşık 16 bin personelden oluşuyor. Nijerya’da daha kalabalık haydut grupları var, yani Britanyalılar bunu sadece afili laflarla değil personel bakımından da desteklemeye istekli değilse boşuna zaman harcıyoruz demektir.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya’yı paralı askerlik şirketi Wagner Grubu ve propaganda aygıtları aracılığıyla Mali’de ve bölgede Fransız karşıtı duyguları körüklemekle suçlamıştı.

Mali Dışişleri Bakanı Abdoulaye Diop, bu ay başında yapılan 8. Dakar Uluslararası Afrika’da Barış ve Güvenlik Forumu’ndaki konuşmasında, Fransa’yı eleştirdi:

“Mali, egemenliğine, stratejik seçimlerine ve ortaklık tercihlerine saygı duyulmasını, Malililerin hayati çıkarlarının dikkate alınmasını istiyor. Bunlara uyulursa Mali’nin, Fransa dahil olmak üzere hiçbir ortakla sorunu olmaz.”

Fransa’nın hava sahası ihlallerini şikayet eden Mali’nin başvurusu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde değerlendirilmeyi bekliyor.

Gelişmeleri yorumlayan All Africa internet sitesi editörü Michael Tantoh şöyle yazdı: Eski Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın dediği gibi, Afrika olmadan Fransa, Üçüncü Dünya ülkesi durumuna düşer. Ancak yeni nesil Afrikalılar, Frankofon Afrika’nın sömürgecilik geçmişinden kopmaya çok istekli gözüküyor.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

10 Ülkede ‘Akut Açlık’ Çekenlerin Oranı Yüzde 123 Arttı

Somali, Haiti, Cibuti, Kenya, Nijer, Afganistan, Guatemala, Madagaskar, Burkina Faso ve Zimbabve’de yaklaşık 48 milyon kişinin akut açlık yaşadığı raporlara yansıdı. Bu ülkelerde akut açlık çekenlerin oranı 2016 yılında 21 milyondu.

Raporda, iklim değişikliğiyle artan felaketlerin “küresel eşitsizliğin vurucu bir göstergesi” olduğu ifade edildi. Öte yandan akut açlık yaşayan söz konusu 10 ülkenin, küresel karbon salımına etkisiyse yalnızca yüzde 0,13 oranında.

Raporda, BM’nin 49 milyar dolar insani yardım çağrısı yapıldığı hatırlatılarak, fosil yakıt şirketlerinin kârlarıyla bu miktarı 18 günde karşılayabileceğine dikkat çekildi.

Birleşik Krallık merkezli yardım kuruluşu Oxfam’ın raporunda, aşırı hava olaylarından etkilenen 10 ülkede son 6 yılda akut açlığın yüzde 123 arttığı belirtildi.

Raporda, Somali, Haiti, Cibuti, Kenya, Nijer, Afganistan, Guatemala, Madagaskar, Burkina Faso ve Zimbabve’de yaklaşık 48 milyon kişinin akut açlık yaşadığı ifade edildi. Söz konusu sayı 2016’da 21 milyondu.

Araştırmada, 48 milyon kişiden 18 milyonununsa açlıktan ölme sınırında olduğu belirtildi.

Çalışmada küresel açlığı yaratan unsurlar arasında, dünyadaki savaşlara ve ekonomik sorunlara ek olarak, iklim değişikliğinin yol açtığı aşırı hava olaylarının da yer aldığı ifade edildi.

Oxfam Amerika’dan Lia Lindsey, Fransız haber ajansı AFP’ye açıklamasında, “Aşırı hava olaylarının etkileri halihazırda hissedilmeye başlandı” diyerek, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki (BMGK) ülkelere harekete geçme çağrısı yaptı.

Çalışmada, Somali’nin tarihinin en kötü kuraklıklarından biriyle mücadele ettiği ve ülkede en az 1 milyon kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı belirtildi.

Pakistan’da da 9 Eylül’de yaşanan yoğun muson yağışları nedeniyle oluşan selde ülkenin üçte biri sular altında kalırken, 1500 kişi hayatını kaybetti.

Raporda, iklim değişikliğiyle artan felaketlerin “küresel eşitsizliğin vurucu bir göstergesi” olduğu ifade edildi.

Ayrıca G20’de yer alan sanayileşmiş ülkelerin, dünyadaki karbon salımının 4’te üçünden daha fazlasını gerçekleştirdiğine dikkat çekildi. Öte yandan akut açlık yaşayan söz konusu 10 ülkenin, küresel karbon salımına etkisiyse yalnızca yüzde 0,13 oranında.

Oxfam Uluslararası’nın direktörü Gabriela Bucher, “Zengin ve çevre kirliliği yaratan ülkelerin liderleri, vadettikleri karbon salımı kesintilerini yerine getirmeli” dedi.

Bucher, bu ülkelerin düşük gelirli ülkelerdeki ekonomik kayıpları karşılaması gerektiğini de söyleyerek, “Bu hayır değil etik sorumluluktur” ifadelerini kullandı.

Raporda, BM’nin 49 milyar dolar insani yardım çağrısı yaptığı hatırlatılarak, fosil yakıt şirketlerinin kârlarıyla bu miktarı 18 günde karşılayabileceğine dikkat çekildi.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın