33 Tıp Fakültesinde Kontenjan Dolmadı

Ankara Tabip Odası’nın tıp fakültelerinin azalan tercihlerine yönelik nedenleri sıraladığı notta, “Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın olumsuz etkisiyle yaşanan sorunlar, sağlıkta şiddet, özlük haklarında gerileme ve siyasilerin hedef gösterici konuşmaları”na işaret edildi.

Ankara Tabip Odası (ATO), YKS yerleştirme sonuçlarının açıklanmasının ardından tıp fakültelerinin tercihleriyle ilgili bilgi notu hazırladı.

Cumhuriyet’ten Sarp Sağkal’ın haberine göre, notta; Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın olumsuz etkisiyle yaşanan sorunlar, sağlıkta şiddet, özlük haklarında gerileme ve siyasilerin hedef gösterici konuşmaları gibi nedenlerden tıp fakültelerinin tercihlerinin azaldığı belirtildi.

Devlet okullarındaki kısmi azalmaya karşın; kontenjanların neredeyse tamamının dolduğu aktarılan notta, 33 fakültede kontenjanın dolmadığı belirtildi.

“Devlet üniversiteleri tıp fakültelerine yerleşenler içerisinde en yüksek puanla Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi (557 bin 367), en düşük puanla da Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne (482 bin 227) yerleştirme yapılmıştır” bilgisi paylaşıldı.

Vakıf üniversitelerine bağlı 33 tıp fakültesi kontenjanlarının da dolmadığı vurgulanan notta, “3 bin 273 kontenjandan 2 bin 772’si (yüzde 85) dolmuş, 501 (yüzde 15) kontenjan boş kalmıştır” denildi.

Tüm olumsuzluklara karşın başarılı öğrencilerin tıp fakültelerini tercih etmeye devam ettiğini söyleyen ATO Başkanı Muharrem Baytemür, “İlk 50 binde olan her üç adaydan bir tanesi tıp fakültesi tercih etmiş” yorumunu yaptı.

Paylaşın

Sağlık Örgütlerinden Ortak Açıklama: Hedef Haline Getiriliyoruz

Sağlık örgütleri, Dr. Ekrem Karakaya’nın görevi başında öldürülmesinin ardından bugün yaptıkları ortak açıklamada, ülkede artan şiddet ikliminin, sadece sağlık emekçilerinin çalışma koşullarını bozmakla kalmadığını, can güvenliğini de ortadan kaldırdığını belirtiler.

Haber Merkezi / Sağlık örgütleri, açıklamanın devamında, her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğunun hekimlerin ve sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkıldığını, bu durumun da sağlık emekçilerini hedef haline getirdiğini, sağlık alanında yürütülen politikaların sağlık çalışanlarına, şiddet, ölüm, çaresizlik ve umutsuzluk olarak geri döndüğünü vurguladılar.

Konya’da, Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ekrem Karakaya’nın görevi başında öldürülmesinin ardından bugün Ankara’da yapılan eylemlerde sağlık örgütleri ortak açıklama yaptı.  Sağlık örgütleri tarafından yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Biz Sağlık Emek ve Meslek Örgütleri olarak bu şiddet sarmalının genişlemesi karşısında siyasi iktidarı defalarca uyardık. Sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını, bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu, gerekçeleriyle birlikte tekrar tekrar ifade ettik. Sağlık kurumlarında meydana gelen silahlı saldırıların artışı nedeniyle bu konuda önlemler alınmasını ve 6136 sayılı yasada değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifleri önerdik. Ancak tüm uyarılarımız görmezden gelindi, bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından koparılarak sorun bireylere indirgendi.

Sorumlular bu durumu arada bir kınamak dışında bir adım atmadı. Kınamanın bir işe yaramadığı ve sağlıkta şiddet olgusunun çığrından çıktığının bakanlık da farkında olacak ki, sağlıkta şiddet istatistiklerinin yer aldığı “Beyaz Kod” verileri tüm ısrarlarımıza ve konuya dair dava açmamıza rağmen toplumla paylaşılmamaktadır.

Sorumluların bu yaklaşımı bugün yeniden bir cinayetle sonuçlandı. Ülkede artan şiddet iklimi, bizlerin sadece çalışma koşullarını bozmakla kalmamış, can güvenliğimizi de ortadan kaldırmıştır. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimlerin ve sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkılmakta, bu durum bizleri hedef haline getirmekte, sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere, şiddet, ölüm, çaresizlik ve umutsuzluk olarak geri dönmektedir. Bugün yeniden ve daha güçlü bir şekilde söylüyoruz, sağlık emekçilerine en ufak bir zarar gelmesine tahammülümüz yoktur.

Şiddet daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi, öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorundur ve sorun çözmeye niyetli bütünlüklü politikalarla aşılabilecektir. Güvenli çalışma alanı sağlamak siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Sağlık Bakanı başta olmak üzere sorumluluğunu yerine getirmeyen yetkililer derhal istifa etmelidir. Bizler bu konuda, yaşam hakkımız ve güvenli çalışma koşulları için, gücümüzü; her yerde, her koşulda, hep birlikte göstermeye hazır olduğumuzu bir kere daha belirtiyoruz.

Bu çerçevede bugün ve yarın ülke genelinde iş bırakıyoruz! Dr. Ekrem Karakaya’nın ailesine ve tüm sevenlerine taziyelerimizi iletiyoruz. Şiddet karşısındaki taleplerimize kulak tıkayanlardan, söylemleri ve politikalarıyla şiddeti teşvik edenlerden mücadelemizi yükselterek hesap soracağımızı bir kez daha ifade ediyoruz.”

Ankara Tabip Odası, Ankara Dişhekimleri Odası, Ankara Eczacı Odası, Ankara Aile Hekimliği Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası

Paylaşın