HDP’li Buldan’dan Parti Teşkilatlarına ‘Erken Seçim’ Talimatı

Partisinin İstanbul Esenyurt’ta düzenlediği bir etkinlikte konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Seçim 2023’te değil, çok yakın zamanda önümüze çıkacak bir durumdur. Şimdiden söylüyorum, bütün il ve ilçe teşkilatlarımız erken seçime hazır olsun” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Konuşmasının devamında, “AKP’yi iktidardan göndermeye hazır olsun. Bu ülkeyi, barışı, demokrasiyi ve özgürlükleri getirmeye hazır olsun, hazırlıklı olsun. Daha da büyüyeceğiz daha da gelişeceğiz bu ülkenin halkına barışı demokrasiyi ve özgürlükleri hep birlikte armağan edeceğiz” diyen Pervin Buldan, açıklamalarına özetle şunları söyledi;

“9 yıl önce bugün HDP kurulduğu zaman belli ilkelerle kuruldu. “Türkiye’ye adaleti, barışı, özgürlükleri getireceğiz” diyerek yola çıktık ve hala aynı noktadayız ve hala aynı umudu taşıyoruz. Bu 9 yıllık süreç içerisinde bu ülkeye demokrasiyi adaleti ve barışı ama aynı zamanda özgürlükleri getirmek için büyük bir mücadele verdiğimizi ifade etmek isterim.

Biz yola çıktığımızda HDP’nin kuruluş tarihinde bu ülkeye barışı getireceğiz dediğimiz zaman “bu da nereden çıktı hayal ve rüya görüyorlar” demişlerdi. Biz “bu ülkeye demokrasiyi, özgürlükleri getireceğiz” dediğimizde “Onlar hayal kurmaya, rüya görmeye devam etsinler” dediler.

Ama biz halkımızın bu hayalini gerçekleştirmek için ödenmesi gereken bir bedel varsa ödemeye hazırız. Çünkü bu ülkenin adalete ve demokrasiye ihtiyacı var. Bu ülkenin barışa ve özgürlüklere ne kadar ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Bugün bu ülkeyi yönetenlerin baskıyla, zorla, şiddetle, engellemelerle ve kumpasla bizi yolumuzdan çevirmek isteyenlere cevabımız direnmektir, mücadele etmektir.

HDP’ye bin bir türlü tuzak kurdular, HDP’nin seçilmişlerini tutuklayıp cezaevine gönderdiler. HDP’nin seçilmişlerini görevden alıp yerlerine kayyım atadılar. Sokaklarda, meydanlarda, alanlarda yolumuzu kesmeye çalıştılar. Ve bizim bir araya gelerek yaşamın neresinde olursa olsun, nerede olursa olsun, nerede bir ezilen, bir mazlum, bir yok sayılan varsa, ötekileştirilen varsa HDP onun yanında olmaya çalıştı.

AKP hükümeti her türlü baskı ve engelleme ile bunun önüne geçmeye çalıştı. Biz dinlemedik. Önümüze çıkan bütün barikatları eze eze, yıka yıka halkımızla birlikte olmaya çalıştık. Fabrikalarda, tarlalarda, alanlarda, sokaklarda, meydanlarda kim ezilmişse, kim yok sayılmışsa, kim ötekileştirilmişse, kim zulme uğramışsa, faşizme uğramışsa işte biz onun yanında olduk, onun yanında olmaya devam edeceğiz.

“Bu ülkede yok sayılan bütün kimliklerin inançların partisidir”

HDP bir Türkiye partisidir. Hem Kürtlerin hem Türklerin, Alevilerin, Çerkezlerin, Arapların bu ülkede yok sayılan bütün kimliklerin inançların partisidir. HDP aynı zamanda bir kadın partisidir. Gençlerin partisidir, çocukların partisidir. İşte bizi biz yapan bizi var eden bu gerçekler ortada durduğu sürece AKP’nin bütün baskıları, şiddet politikaları bize vız gelir tırıs gider. Her türlü barikatı da aşarız her türlü engeli de aşarız.

Sevgili kadınlar zulme uğrayan, yok sayılan şiddete ve baskıya maruz kalan, her gün öldürülen, katledilen ve tecavüze uğrayan, cinsel tacize uğrayan bütün kadınların sesi olmaya çalışan HDP aynı zamanda bir kadın partisidir. Çünkü biz biliyoruz ki HDP’yi HDP yapan kadın mücadelesi, kadınların verdiği emek, ödediği bedeldir.

Bu ülkede kadınların birlikteliği ile kadınların örgütlü mücadelesi ile HDP daha da büyüyecektir. HDP şimdiden olduğundan daha büyük ve görkemli yaş günlerini kutlayacaktır. Biz bu ülkede bütün gençlerin de geleceğe güvenle bakmasını sağlayan bir partiyiz aynı zamanda.

“HDP, halklara umut vadediyor”

Biz biliyoruz ki bu ülkede gençleri açlıkla yoksullukla işsizlikle baş başa bırakan bir AKP hükümeti var. Gençler artık geleceklerine umutla  bakmıyor, bakamıyor. Gençler artık yaşamını Türkiye’de idame etmek istemiyor. Başka yerlerde yaşam bulmaya çalışıyor.

Biz diyoruz ki HDP bir dahaki seçimlerde bu ülkeyi yönetmeye aday bir parti olarak sizlere gelecek ve umut vadediyor ve geleceğinizi umudunuzu HDP’yle birlikte var etmeye çalışacağız. Bize inanın, bize güvenin sevgili gençler, sevgili kadınlar. Biz bu ülkede AKP zulmü başta olmak üzere Kürt halkının yok sayılan bütün kimliklerin verdiği bütün mücadelelerin yanında olmaya devam edeceğiz.

Biz biliyoruz ki HDP’nin verdiği bu büyük mücadeleye Türkiye halkları büyük bir destek veriyor. Bu büyük destekle birlikte HDP daha da büyüdü gelişti. On binlerdik baskı uyguladılar, “yok edeceğiz” dediler biz daha da büyüdük yüz binler olduk. Yüzbinlerdik baskı uyguladılar, şiddet uyguladılar, “bitireceğiz, kapatacağız” dediler biz milyonlar olduk. Şimdi milyonları kapatacağız diyorlar. Kapatma davası açtılar. Bir kumpas davası açtılar. HDP kapatma davasının önüne Türkiye halklarının direngen gücüyle set öreceğiz ve HDP’nin kapatılmasına asla izin vermeyeceğiz.

“AKP’yi göndermeye, bu ülkeye barış ve demokrasi getirmeye hazır olsun”

HDP kapatılacak bir parti değil. Bugün Türkiye halklarına en büyük cesareti, en büyük umudu veren bir parti olan HDP’yi kapatmak hiç de kolay değil. Bugün bu ülkeyi yönetenlere bir kez daha sesleniyoruz. Bu kumpas davalarınızla, yalan olan davalarınızla Türkiye halklarının önünde engel olmaktan çıkın. Biz gün sayıyoruz, önümüze gelecek sandıkla birlikte AKP’yi iktidardan düşürmenin demokratik bir yönetim inşa etmenin yol ve yöntemlerini elbette arayıp bulacağız.

Bunun fırsatı yapılacak olan bir seçimdir. Seçim 2023’te değil, çok yakın zamanda önümüze çıkacak bir durumdur. Şimdiden söylüyorum, bütün il ve ilçe teşkilatlarımız erken seçime hazır olsun. AKP’yi iktidardan göndermeye hazır olsun. Bu ülkeyi, barışı, demokrasiyi ve özgürlükleri getirmeye hazır olsun, hazırlıklı olsun. Daha da büyüyeceğiz daha da gelişeceğiz bu ülkenin halkına barışı demokrasiyi ve özgürlükleri hep birlikte armağan edeceğiz.”

Paylaşın

Akşener’den Erdoğan’a Zor Soru: Uçan Türkiye Masallarını Anlatabilir misin?

İYİ Parti Genel Başkan Meral Akşener, esnafı ziyaretleri kapsamında Tokat’ın Zile İlçesi’ndeydi. Akşener, burada çevresinde toplanan vatandaşlara seslendi. Daha sonra vatandaşların sorunlarını dinleyen Akşener, o anların videosunu sosyal medya hesabından paylaştı.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı etiketleyen İyi Parti Lideri Akşener, “Geleceğine dair bir parça umut bırakmadığın gençlerimizin gönlündeki yaraya, gözündeki yaşa iyi bak. Gelip burada da türkü söyleyebilir misin? Uçan Türkiye masallarını Turhal’daki kardeşlerime de anlatabilir misin?” diye sordu.

“Bu Harami Düzeni Birlikte Değiştireceğiz”

Akşener, Zile’de yaptığı konuşmasına, “21 aydır, ilçe ilçe esnaf geziyorum ben. Bu dükkanların içine girdiğimde iktidar partisini yermiyorum, kendi partimi övmüyorum, propaganda yapmıyorum. Elbette oylarınıza talibiz ” cümleleriyle başlayan Akşener, “Seçim zamanı geleceğiz o dükkanlara ama, seçim dışında özne o esnafın kendisi. O esnaf dükkanlarında dinlediğim dertler, müşteri olarak bulunan işsiz gençlerin anneleri, gübre alamayan, ilaç alamayan eli nasırlı çiftçinin göz yaşları, gençlerimizin umutsuzluğu, tencere kaynatmakta zorlanan kadınların derdi, siftah yapamayan esnaflar, bütün bu dertlerle hemdert olup; bunun içine hiç siyasi çıkarı koymadan, kamuoyu gündemine getirmekle kendimizi bir görevli saydık” dedi.

Konuşmasına, “21 aydır sizden öğrendiklerimizi, Meclis gündemine getirdik. Sizlerin derdine, bizi yönetenlerin dikkatini çekmeye çalıştık. Üstüne pandemi geldi. Sizden öğrendiklerimizi öneri olarak, çözüm olarak sunduk. Bir kısmı yapıldı, bir kısmı yapılmadı. ‘Aman milletimiz feci bir duruma geçsin de biz işin başına geçelim’ diye bir dakika düşünmedik. Yeter ki milletimizin refahı, ferahı olsun; yeter ki çözümler milletimize ulaşsın, fark etmez dedik; çözüm önerileri sunduk” cümleleriyle devam eden İYİ Parti Lideri Akşener, açıklamalarını şöyle sürdürdü;

“Uzun bir zamandır, Türkiye’de ‘o’culuk, bu’culuk’ üzerinden çok rahat oy alınıyor. Gözünün üstünde kaşın var, niye var. Vatandaşın vatandaşın karşısına, komşunun komşunun karşısına dikildiği bir siyasi dili hep birlikte reddediyoruz.

Esnaf gezme nedenim, esnaf için müşteri velinimettir. Ey değerli milletim, velinimet olmaktan çıktın. Seçmen velinimettir. Seçmen, siyasiye vekalet verir; birine der ki seni iktidar ettim, yönet, hizmet et. Muhalefete der ki sen de benim avukatım ol, eksikleri gör, gündeme getir, yol göster. Günün sonunda, bir dahaki seçimde, muhalefet görevini yapmışsa, iktidar olur. İktidar, görevini iyi yapmışsa devam ettirir. Ve ama karar sizsiniz. Türkiye’de seçmen, velinimet olmaktan çıktı. Siz asılsınız, siz asilsiniz, vekil size emreder oldu. İşte buna dur demek için geziyoruz. Tam 21 aydır geziyoruz.

Hepimiz, ben de dahil bütün siyasetçiler, karşınızda hazır ola geçinceye kadar da bu gezilerin, bu beraberce seçmeni, milletimizi velinimet yapma kararlılığımız sürecek. Siyasetçinin, hizmet üzerinden rekabet yapmasını sağlayacaksınız.

“Ayıptır, günahtır, haramdır”

Senin oğlun işsizken; biraz önce hanımefendi bayıldı, üç çocuğu da üniversite mezunu, kocası çocukları üniversitede okutabilmek için kaza geçirip parmakları gitmiş. Hepsi beraber, çalışa çalışa elleri nasırlı… Sinir krizi geçirip, baygınlık geçirdi, bir anne. Ama beş maaşlı, 10 maaşlı danışmanlar var Saray’da, ayıptır ayıptır, günahtır, haramdır.

“Birlikte başaracağız”

Bu harami düzeni birlikte değiştireceğiz. Bu meydana ben geldiysem, Meclis’te grubu bulunan bir partinin genel başkanı olarak buradaysam, karşısında hazır oldaysam, bütün ağaları, bütün muhteremleri buraya getireceksiniz. Gelmeyene de oy yok, diyeceksiniz. Hepsi karşınızda hazır ola geçecek. Bunu yapmak, esnafın kalkınması için lazım. Bunu yapmak üreticinin, çiftçinin, besicinin; üretenin gözle görülmesi için lazım. Birlikte başaracağız.

Kendiliğinden oluşan bu kalabalıklar, çoğalıyor. Bunun anlamı ne biliyor musunuz? Milletimiz, kararını Türkiye için, milletimizin geleceği için, çocuklarının geleceği için, haksızlıklara dur demek için şekillendirecek. Birlikte çözeceğiz, birlikte… Birlikte bu harami düzeni, sandıkta demokrasi ile yıkacağız inşallah.”

Paylaşın

Avrupa’da Her Beş Kuş Türünden Biri Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya

Çevrelerindeki değişikliklere karşı en hasas canlılardan olan kuşlar, tehlike altındaysa, muhtemelen hepimiz tehlike altındayız. BirdLife International’a göre, Avrupa’da her beş kuş türünden biri şu anda yok olma tehdidiyle karşı karşıya.

Haber Merkezi / BirdLife International, Avrupa’da 50’den fazla ülkede bulunan 544 kuş türünün bölgesel olarak yok oluşunun bir incelemesi olan Avrupa Kuşların Kırmızı Listesini yayınladı. Rapor, binlerce uzman ve gönüllü tarafından toplanan verilere dayanarak hazırlandı. BirdLife International’ın 1994, 2004 ve 2015’teki raporlarının ardından bu dördüncü raporudur.

Büyüyen bir kriz

Rapora göre, Avrupa genelinde, kuş türlerinin yüzde 13’ü (71 tür) tehdit altında, yaklaşık yüzde 2’si (8 tür) kritik tehlike altında, yaklaşık yüzde 3’ü (15 tür) tehlike altında ve yaklaşık yüzde 9’u (48 tür) hassas durumda. Diğer yüzde 6’lık (34 tür) tehdit altında olarak kabul edilirken, beş türünde bölgesel olarak yok olmuş durumda.

2004’teki rapordan bu yana 84 tür için değişiklikler kaydedildi. Raporda, bu 84 türün 37’si daha yüksek bir yok olma riski kategorisine alınırken, 47 tür için daha düşük bir yok olma kategorisinde sınıflandırıldı.

Raporda, Avrupa’daki kuş popülasyonundaki azalmanın ana nedenleri arasında, arazi kullanımındaki büyük ölçekli değişiklik, yoğun tarım uygulamaları, deniz kaynaklarının aşırı kullanımı, iç suların kirlenmesi, sürdürülemez orman uygulamaları ve altyapının yer aldığı belirtildi.

“Çözüm var”

BirdLife Europe Tür Koruma Görevlisi Claire Rutherford, “Avrupa’daki kuş popülasyonları, esas olarak yaşam alanlarını kaybettikleri için düşüyor ve bunun için çözümler var. Avrupa’da kalan birkaç doğal habitatın korunmasının yanı sıra büyük ölçekli restorasyon çalışmaları, yalnızca kuşların hayatta kalmasına yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda insanlığın hayatta kalmasına da yardımcı olacak” dedi.

Paylaşın

Hukukun Üstünlüğü Endeksi: Türkiye 117. Sıraya Geriledi

2020 Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 128 ülke arasından 107’inci sırada olan Türkiye, 2021 Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde ise 139 ülke arasından 117’inci sırada kendine yer buldu. Türkiye bir yıl için 10 sıra birden geriledi.

Haber Merkezi / The World Justice Project’in (WJP) hazırladığı 2021 Hukukun Üstünlüğü Endesi (Rule of Law Index) verileri yayımlandı.

WJP’nin hazırladığı 2021 endeksinde hukukun üstünlüğü, devlet yetkililerin üzerinde kısıtlamalar, yolsuzlukla mücadele, şeffaflık, temel haklar, kişilerin can ve mal güvenliği, hukuki ve idari düzenlemelerin uygulanması ve vatandaşların adalete erişebilirliği başlıkları ele alındı.

Türkiye, 2021 Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 139 ülke arasında 117’inci sırada yer alırken, geçen yıl 128 ülke arasından 107’inci sıradaydı. Türkiye yolsuzlukla mücadele konusunda ise 134 ülke arasında 69’uncu sırada yer aldı.

Raporda Türkiye, gelir grubuna göre ülke sınıflandırmalarına bakıldığında ise orta üst gelir grubundaki 40 ülke arasında 38’inci sırada yer aldı. Türkiye, adalete erişebilirlikte 113’üncü sırada; ceza hukukundaysa 103’üncü sırada kendisine yer bulabildi.

Şeffaflıkta, Afganistan’ın hemen üstünde yer alarak 107’inci sırada olan Türkiye, temel haklar konusunda 133’üncü sırada yer aldı. Devlet yetkilileri üzerindeki kısıtlamalar, gücünün sınırlandırılması konusunda ise Türkiye 139 ülke arasından 134’üncü sırada kendisine yer bulabildi.

Hukukun üstünlüğünde ilk 10’da Danimarka, Norveç, Finlandiya, İsveç, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Lüksemburg, Avusturya ve İrlanda yer aldı.

Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde son 10 sırasında ise, Bolivya, Pakistan, Nikaragua, Haiti, Moritanya, Afganistan, Kamerun, Mısır, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Kamboçya ve Venezuela yer aldı.

Paylaşın

Babacan: Türk Lirası Pul Oldu, Bu Mudur Millilik?

Partisinin Kozan ilçe binasının açılışında konuşan DEVA Partisi Lideri Babacan, iktidara yerlilik millilik söylemleri üzerinden yüklenerek, “Türk liramız, milli paramız pul oldu. Bu mudur yerlilik, millilik? Yerli diyorsanız, milli diyorsanız bunun hakkını verin. Ya da kusura bakmayın o kelimeleri hiç ağzınıza almayın” dedi.

Haber Merkezi / DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Adana’da partisinin Kozan ilçe binasının açılışında konuştu. Gündemin öne çıkan başlıklarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Babacan, özetle şu ifadeleri kullandı:

“İktidar bugüne kadar, ‘Nasıl olsa benim bir alternatifim yok’ diyordu. Bunun rahatlığıyla hareket ediyordu. Sayın Erdoğan, artık biz varız. Artık DEVA kadroları var. Artık halkımız sahipsiz değil, alternatifsiz değil, çaresiz değil. Kısır politikaları, eskimiş söylemleri geride bırakıp, özgürlük ve zenginlik için mücadele edecek bir kadro var artık.

Daha iki gün önce Sayın Erdoğan çıktı televizyona iki kelime etti, dolar 9 lirayı geçti. Daha dün gece Merkez Bankası yönetiminde yine iki üç kişiyi aldı, iki üç kişiyi attı. Dolar daha da arttı. Ne yapsa olmuyor. Varlık Fonu diye bir şey kurdu. Şu anda bu fon tam 65 milyar TL borca batmış durumda. Yetmedi bir de bu fonu yurt dışından bir milyar 250 milyon avro borçlandırdılar.

İlk defa bir cumhurbaşkanı kendi kendini bir göreve atadı. ‘Ben cumhurbaşkanı olarak Recep Tayyip Erdoğan’ı Varlık Fonu Başkanı olarak görevlendirdim’ dedi. Hiç getir götürle uğraşma, nasıl Varlık Fonu’nun başına kendini görevlendirdiysen Merkez Bankası’nın başkanı olarak da kendini görevlendir. Şu işi bitir. Yazık bu insanlara. Zaten senin talimatının dışında bir iş yapmıyor bunlar.

“Kur ve faiz ancak güvenle düşer”

Sayın Erdoğan 2018’de Haziran seçimlerinde ‘Bana oy verin enflasyon da faiz de nasıl düşürülür göstereceğim’ diyordu. Üç yıl üç ay oldu. Bu süre içerisinde hem faiz arttı hem kur arttı hem de enflasyon arttı. Düşen bir şey yok. Talimatla faiz düşmez. Talimatla dövizin kuru düşmez. Dövizin kuru da faiz de ancak güvenle düşer. Siz güveni oluşturacaksınız. Güveni oluşturacaksınız ki bu ülkeni vatandaşları çok üretsin. Güveni oluşturacaksınız ki bu ülkenin sanayicisi çok üretsin. Güveni oluşturacaksınız ki bu ülkenin vatandaşları sermayesini, birikimini Türkiye’ye getirsin. Güven demek bolluk demek. Bolluk demek fiyatların düşmesi demek. Bolluk demek döviz kurunun düşmesi demek.

Merkez Bankası’nda tertemiz, dürüst, işi bilen arkadaşlarımız işin başındayken, faiz yüzde 6-7 iken onları vatana ihanetle suçladı. Onları meydanlarda yuhalattı. Sayın Erdoğan’a soruyorum. Enflasyon yüzde 8-9 iken faizler yüzde 6-7 iken bu vatanı satmaktır derken; şu anda TÜİK’in açıkladığı yüzde 19 TÜFE yüzde 45 ÜFE, yüzde 18 Merkez Bankası faizine nasıl bir tanım getirecek? Kendisi söylesin.

“Türk lirası pul oldu, bu mudur millîlik?”

Hükûmet yerliliği ve milliliği ağzından hiç düşürmüyor. Bu ülke en temel tarım ürünlerini ithal etmek zorunda kalıyor. Bizim çiftçimiz üretmekten vazgeçiyor. Hani yerlilik hani millilik? Bu ülkenin gençleri kendi hayatlarını başka ülkelerde kurmak istiyor. Gençlerin kaçmak istediği ülke yerli, milli dediğiniz politikaların sonucunda bu hale düştü. Türk liramız, millî paramız pul oldu. Bu mudur yerlilik, millilik? Yerli diyorsanız, milli diyorsanız bunun hakkını verin. Ya da kusura bakmayın o kelimeleri hiç ağzınıza almayın.

Adını sanını duymadığınız para birimleri, Türk lirasından daha kıymetli oldu. Bulgarlar levaları bozdurup bozdurup harcıyorlar. Bir leva, dünyanın parası ediyor. Bizim kendi vatandaşımızın, emeklimizin, asgari ücretlimizin aldığı maaş daha bankamatikten çekilip de eve gidene kadar eriyor artık. Satın alma gücü düşüyor. Ne yazık ki artık çalışanın emeği bu ülkede para etmiyor.

Halkla aralarında artık kocaman bir duvar var. Eskiden her fırsatta ‘millî irade’ diyenler, o millî iradenin gündeminden iyice kopup uzaklaştılar. İş bilmez adımlarla ülkemizi çıkmaz yollara, sokaklara soktular. Sayın Erdoğan’a sorsanız, her şey gayet iyi gidiyor. Kendisini bir uydurulmuş gerçeklik odasına hapsetti. Biz doğruları söylediğimizde de inkâr ediyor. Hiç merak etmesin, bu millet kendisine sırtını dönenle, kendisiyle arasına duvarlar inşa edenle yola devam etmez. Bu millet, kendisine sırtını dönenleri müsait bir yerde indirir. İlk seçimlerde de zaten olacağı budur.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu Ve Babacan’dan ‘Merkez Bankası’ Tepkisi

Dün gece Merkez Bankası’nde üst düzey görev değişiklikleri gerçekleşmişti. Bu değişikliklere CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve DEVA Lideri Babacan’dan sert tepki geldi. Kılıçdaroğlu, “Erdoğan ve Merkez Bankası Başkanı el ele verdi, halkımızı fakirleştiriyorlar” derken Babacan, “Bağımsız olması gereken bir kurum, tek bir kişinin elinde oyuncak oldu” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüşmesi sonrası, bankada dikkat çeken üst düzey görev değişiklikleri gerçekleşmişti.

Merkez Bankası’nda Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Semih Tümen ve Dr. Uğur Namık Küçük ile Para Politikası Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Yavaş görevden alındı. Başkan Yardımcılığına Taha Çakmak ve Para Politikası Kurulu üyeliğine Prof Dr. Yusuf Tuna atanmıştı.

Bu değişikliklere CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve DEVA Genel Başkanı Ali Babacan, sert tepki gösterdi.

“Unutmayacağım bunu!”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, konuya ilişkin açıklamasında, “Erdoğan ve Merkez Bankası Başkanı el ele verdi, halkımızı fakirleştiriyorlar. Bu açıkça millete zulümdür. Şunu da söyleyeyim, Merkez Bankası Başkanı’nın bu ihanette sorumluluğu gitgide artıyor. Unutmayacağım bunu!” ifadelerini kullandı.

“Kurum, tek bir kişinin elinde oyuncak oldu”

DEVA Lideri Babacan ise, “Bağımsız olması gereken bir kurum, tek bir kişinin elinde oyuncak oldu. Önerimi tekrar ediyorum: Sayın Erdoğan, uğraşmayın getir götürle. Varlık Fonu’nda yaptığınız gibi, Merkez Bankası Başkanlığı’na da kendinizi atayın. Gece yarısı kararlarıyla ülkeye zarar vermeye son verin” dedi.

Paylaşın

Didem Soydan, Son Paylaşımıyla Takipçilerini Mest Etti

Modellik yanında dizi ve sinema filmlerinde oyunculuk yapan ve sosyal medyayı aktif kullanan isimlerden Didem Soydan, son paylaşımıyla takipçilerini yine mest etti.

Haber Merkezi / Cesur pozlarıyla sık sık takipçilerini heyecanlandıran Didem Soydan’ın paylaşımına çok kısa sürede binlerce beğeni ve yorum geldi. Didem Soydan, paylaşımlarının yanında yaptığı açıklamalarla da dikkat çeken isimler arasında.

Soydan, yakın zamanda yaptığı bir açıklamada, “Ailem benden ümidi kesti. Bana geçen gün şey dediler. ‘Biliyorum sen evlenmeyeceksin ama çocuk yapsan!’ Ben de dedim ki ee anne babasız nasıl büyüyecek? Onlarda dedi ki ‘Siz nasıl büyüdünüz biz bakarız.'” ifadelerini kullanmıştı.

1984’te İstanbul’da dünyaya gelen Didem Soydan, üniversite dönemlerinde çalıştığı Diesel adlodacı Ümit Ünal tarafından modellik teklifi aldı. Soydan, bir ay sonra La Russie defilesinde boy gösterdi.

Bu defilede birçok ünlü modacı ve fotoğrafçı tarafından beğenilen Didem Soydan, modellik kariyerinde hızlı adımlarla ilerledi.

Türkiye’nin birçok ünlü modacısıyla beraber çalışan Didem Soydan, İstanbul’da gerçekleştirilen moda haftaları kapsamındaki Fashion Week defilelerinde tasarımcıların en çok tercih ettiği modeller arasındadır.

Modellik yapmadan önce Diesel mağazasında ardından modacı olan Umut Eker ile beraber çalışan Didem Soydan, 1 Nisan 2014’te İtalya’nın Verona şehrinde gerçekleştirilen Uluslararası Calzedonia Summer Show’da podyuma çıktı.

Didem Soydan, Calzedonia Summer Show’da podyuma çıkan ilk Türk manken olarak tarihe geçti.

Paylaşın

CHP’li Özel’den ‘Merkez Bankası’ Tepkisi: Bir Kişinin İnadı

Dün gece Merkez Bankası’nde üst düzey görev değişiklikleri gerçekleşmişti. Bu değişiklikleri değerlendiren CHP’li Özel, “Bir kişinin inadı, Merkez Bankası’na yaptığı siyasi baskılar ülkemizi çok büyük bir ekonomik krizle baş başa bıraktı” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüşmesi sonrası, bankada dikkat çeken üst düzey görev değişiklikleri gerçekleşmişti.

Merkez Bankası’nda Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Semih Tümen ve Dr. Uğur Namık Küçük ile Para Politikası Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Yavaş görevden alındı. Başkan Yardımcılığına Taha Çakmak ve Para Politikası Kurulu üyeliğine Prof Dr. Yusuf Tuna atanmıştı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Merkez Bankası yönetiminde yapılan görev değişimlerine, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla tepki gösterdi.

“Aynı hataları yapıp farklı sonuçlar bekleyen…”

Özel, paylaşımda, “Bir kişinin inadı, ekonomiyi bilmeden ekonomi yönetimine müdahalesi ve Merkez Bankası’na yaptığı siyasi baskılar ülkemizi çok büyük bir ekonomik krizle baş başa bıraktı. Aynı hataları yapıp farklı sonuçlar bekleyen bu yönetim değişmeden vatandaş rahat nefes alamayacak!” ifadelerini kullandı.

 

 

 

Paylaşın

Bakan Koca’dan ’18 Yaş Üstüysek Aşılarımızı Olalım’ Paylaşımı

Sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan Bakan Koca, “Aktif vakaların yüzde 40’ının 23 yaş altı kişiler olduğu bilgisini sizlerle paylaştık. Dikkatli davranalım. 18 yaş üstüysek aşılarımızı olalım” dedi.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından ‘günaydın’lı bir paylaşımda bulundu. Bakan Koca, paylaşımda, “Günaydın, Çantalar hazır mı? Gençler, kahvaltımızı yaptık mı? Mesajım anne babalara, çocuklara, üniversitelilere: Dün, Bilim Kurulu toplandı. Aktif vakaların yüzde 40’ının 23 yaş altı kişiler olduğu bilgisini sizlerle paylaştık. Dikkatli davranalım. 18 yaş üstüysek aşılarımızı olalım” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanlığı’nın 13 Ekim 2021 Kovid 19 verilerine göre, son 24 saatte, 31 bin 248 yeni vaka tespit edilmiş, 236 kişi hayatını kaybetmişti.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, güncel verilere ilişkin yaptığı değerlendirmede, “31.248 kişinin Covid-19 testi pozitif. Bu sayı büyük olasılıkla önümüzdeki günlerde vefat sayılarına yansıyacak. Bazı kişiler hastalığı ağır geçirecek, yoğun bakıma ihtiyaç duyacak. Tam doz aşının bunları büyük oranda önlediğini biliyoruz. Tedbirlerin sonuç verdiğine tanığız” demişti.

Paylaşın

Merkez Bankası’nda Gece Yarısı Görev Değişimleri!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüşmesi sonrası, bankada dikkat çeken üst düzey görev değişiklikleri gerçekleşti.

Haber Merkezi / Merkez Bankası’nda Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Semih Tümen ve Dr. Uğur Namık Küçük ile Para Politikası Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Yavaş görevden alındı. Başkan Yardımcılığına Taha Çakmak ve Para Politikası Kurulu üyeliğine Prof Dr. Yusuf Tuna atandı.

Dolarda art arda gelen rekorların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde TCMB Başkanı Kavcıoğlu’nu kabul etmişti. Görüşmeye ilişkin bir fotoğraf servis edilirken, açıklama ise yapılmamıştı.

Geçen hafta Reuters, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’na güvenini kaybetme aşamasına geldiğini, son haftalarda ikili arasındaki iletişimin de azaldığını yazmıştı.

 

Paylaşın