Mahfi Eğilmez’den Uyarı: Hiperenflasyona Gidebiliriz

Enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmede bulunan Ekonomist Mahfi Eğilmez, “Türkiye’de hiperenflasyon var demek yanlıştır. Türkiye’de olan çok yüksek enflasyondur. Biraz daha gayret edersek hiperenflasyona gidebiliriz orası ayrı” dedi.

Haber Merkezi / Ekonomist Mahfi Eğilmez, sosyal medya hesabı üzerinden hiperenflasyon değerlendirmelerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Eğilmez, açıklamasında, şu ifadeleri kullandı:

“Hiperenflasyona girip girmediğimizi soran, hatta hiperenflasyon içinde olduğumuz halde bunu yazmaktan çekindiğimizi ileri süren arkadaşlar var. Arkadaşlar, teknik tanımları istediğiniz gibi değiştiremezsiniz. Hiperenflasyon yıllık enflasyon oranının yüzde 200 sınırını aştığı enflasyon oranına verilen addır.

Türkiye’de TÜİK’in açıkladığı enflasyon yüzde 67, ENAG’ın açıkladığı enflasyon ise yüzde 127’dir. Enflasyonu bu çapta ölçen başka bir kurum ya da şirket yok. İTO da ölçüyor ama yalnızca İstanbul için ücretliler geçinme endeksi olarak ölçüyor. Sadece kendi çevremizdeki gıda fiyatlarına ya da kiralara bakarak Türkiye’de hiperenflasyon var demek yanlıştır.

Fiyatları bütün Türkiye’den ve TÜFE endeksinde olduğu gibi 400’den fazla mal ve hizmetten her ay toplayıp , ağırlıklandırıp öyle bakmak lazım. Türkiye’de olan çok yüksek enflasyondur. Biraz daha gayret edersek hiperenflasyona gidebiliriz orası ayrı.”

Hiperenflasyon nedir? Nedenleri, çözümleri

Dörtnala enflasyon olarak da adlandırılan hiperenflasyon, enflasyonun yılda yüzde 200 sınırını aştığı anlardaki halidir. Paranın değerini yitirdiği en şiddetli enflasyon biçimi olan hiperenflasyonun en önemli nedeni aşırı parasal genişlemedir.

Merkez Bankası bağımsız olmayan devletlerde para politikasını da hükûmet yönetir. İşte bu noktada hükûmetin maaşların ödenmesi, yatırım ya da bütçe açığının kapatılması için kontrolsüzce para basma kararı alması çok yüksek enflasyona neden olur.

İkincil olarak, ülkede siyasi istikrarın olmadığı, hükûmetlerin ortalama ömürlerinin 1-2 yıl olduğu durumlarda iktidar partisi, seçimlerin tekrarlanacağı ve halkın kendilerini cezalandırıp tekrar iktidara taşımayacağı beklentisi taşımaları durumunda kendilerinden sonra gelecek partinin iktisadi planlarını bilerek ve isteyerek bozacak kısa vadeli gayrı-iktisadi kararlar alabilirler.

Özellikle gelişmemiş ve yeni gelişmekte olan ülkelerde gözlemlenen bu durum, ileride arz ve talep yönlü daralmalara yol açacak derin ekonomik krizlere sebep olabilir.

Hiperenflasyon durumlarında görülen bazı özel durumlar vardır. Örneğin hiperenflasyon dönemlerinde kredi talebi olağanüstü şekilde artar. Bunun da en temel nedeni kredi taksitlerini ödemenin zorluğunun dönemler içerisinde enflasyon oranına bağlı olarak gitgide azalacak olmasıdır. Bunun yanı sıra hiperenflasyon durumlarında elde para tutmanın fırsat maliyeti çok pahalıdır.

Bu durumda ülkedeki finansal okuryazarlık oranına bağlı olarak kişiler yerli parayı ya yüksek faizde değerlendirme ya da bir an evvel ellerinden çıkarma eğilimi gösterirler. İkinci durumun yoğun olduğu ülkelerde yüksek enflasyon düzeyine rağmen ekonomide suni bir canlılık görünebilir.

Düşünülenin aksine kısa vadede yüzde 400’lük enflasyonu düşürmek yüzde 40’lık enflasyonu düşürmekten daha kolaydır. Çünkü böyle durumlarda daha önce siyasi maliyet yüzünden alınamamış tedbirler daha kolay alınabilmektedir.

Üstelik %400’lük bir enflasyonu yüzde 200’e indirmenin siyasi kazancı, yüzde 40’lık enflasyonu %20’ye indirmekten daha fazla olabilir. İkincil olarak, çoğu zaman hiperenflasyona neden olan aşırı parasal genişlemeyi kontrol altına almak bile enflasyonu daha makul düzeylere indirmek için yeterli olabilmektedir.

Uzun vadeli çözümler için bütçe disiplinini sağlayacak reformların yapılması ön koşuldur. Bunun için de kararlı bir finansal istikrar programı uygulanmalıdır. Bu program dahilinde kurumsal açıdan yapılanma, vergilendirilmeyen tabanı vergilendirmeye çalışma, vergi idaresinin iyileştirilmesi ve harcama önceliklerinin kesin olarak belirlendiği bir mali reform önşarttır.

Paylaşın

İktidar, İki Ayda Faize 176 Milyar Lira Ödedi

2024 yılının ilk iki ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 457 milyar 873 milyon lira olarak kayıtlara geçti. Faiz harcamaları 175 milyar 923 milyon lira, faiz hariç harcamalar ise 1 trilyon 281 milyar 950 milyon lira oldu.

Birgün’den Havva Gümüşkaya’nın haberine göre; Emekliye kaynak bulamayan iktidar, kaynakları savurmaya devam etti. Vergi gelirlerindeki devasa artışa rağmen bütçe açığı şubat ayında 153,8 milyar TL olarak kaydedildi. Yılın ilk 2 ayında toplam bütçe açığı ise 304,5 milyar liraya ulaştı. İki ayda faize ödenen tutar 176 milyar TL oldu. Böylece Orta Vadeli Program’da 2024 yılı için belirlenmiş olan 2 trilyon 652 milyar TL’lik bütçe açığının yüzde 11,5’i yılın ilk iki ayında gerçekleşti.

Şubat’ta bütçe gelirleri yüzde 145 artışla 536,1 milyar TL olarak gerçekleşirken giderler yıllık yüzde 77,2 artışla 689,9 milyar TL oldu. Vergi gelirleri ise bir önceki aya göre yüzde 21,1 oranında artarak 406,3 milyar TL’ye ulaştı. Ocak-Şubat döneminde ise vergi tahsilatı 923,5 milyar TL’yi buldu. Toplanan tüm vergilerin yüzde 59,63’ünü KDV ve ÖTV tahsilatı oluşturdu.

Şubat ayında ÖTV ve KDV adı altında toplamda 253,5 milyar lira Hazine’nin kasasına gelir olarak kaydedildi. Geçen yılın aynı ayında ÖTV ve KDV adı altında toplanan tutar 113,7 milyar TL’ydi. Geçen yıl 103,9 milyar TL olan ithalattan alınan KDV ise 191,2 milyar TL’ye ulaştı. Böylece geçen yılın ilk ayında ÖTV ve KDV’den 253 milyar 511 milyon TL toplanırken bu yılın ilk ayında bu rakam 550,7 milyar TL’ye yükseldi.

Seçim dönemi kamu teşebbüslerine yapılan fiyat baskısı, görevlendirme giderine yansıdı. Zarar eden kuruluşlara bütçeden transferler gerçekleşti. Görevlendirme gideri kaleminden şubatta 97,8 milyar TL çıkış olurken iki aylık tutar 169,7 milyar lirayı buldu. Böylece görevlendirme giderine ayrılan bütçenin yüzde 13’ü harcanmış oldu. Ocak-Şubat döneminde Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ne toplamda 36,9 milyar lira aktarıldı.

Toprak Mahsulleri Ofisi’ne 12,5 milyar TL, Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.’ye 7,2 milyar TL ve Türk Eximbank’a 11,8 milyar TL verilen borçlar nedeniyle borç verme kalemi geçen ay yıllık bazda 3,7 katına çıkarak 38,2 milyar TL seviyesinde gerçekleşti.

Kamunun israf harcamaları arasında gösterilen ve seçim dönemi yaklaştıkça artış gösteren kiralama işlemleri de bütçe giderleri arasında dikkat çekti. Kamu harcamaları arasında en tartışmalı kalemlerden biri olan ve Ocak’ta 622,5 milyon TL gider kaydedilen kiralamalara Şubat’ta 1 milyar 762 milyon TL harcandı.

Kiralama harcamalarındaki artışta uçak ve taşıt kiraları için ödenen tutarlar etkili oldu. Taşıt kiralarına 330,4 milyon TL, uçak kiralarına ise 316,9 milyon TL ödendi. Seçim hareketliliğinin arttığı Şubat’ta taşıt kiraları için ödenen para bir önceki aya göre yüzde 87, uçak kiralarına ödenen para ise yüzde 123 arttı.

Örtülü ödenek 7 kat arttı

Cumhurbaşkanı tarafından harcanabilen ve hesabı sorulamayan gizli hizmet giderlerinde şubat ayında adeta patladı. Ocak ayındaki 285,5 milyonluk örtülü ödenek harcaması Şubat’ta yaklaşık 7 kat arttı ve 1 milyar 896 milyon TL olarak kaydedildi. Bu kalemden yapılan harcama Ocak-Şubat döneminde 2 milyar 182 milyon TL’yi buldu. 2023 yılının Ocak-Şubat döneminde örtülü ödenekten yapılan harcamanın toplamı 561,9 milyon TL’ydi.

İktidarın seçim dönemleri propaganda kampanyası için kamu kaynaklarını kullanma alışkanlığının sonuçları temsil ve tanıtım giderlerindeki artışla görüldü. Ocak ayında 18,8 milyon lira olan temsil ve tanıtım giderleri şubat ayında 92,3 milyon liraya ulaştı. Bu harcamanın 52,9 milyon lirası toplantı ve organizasyon gideri olurken 39,4’ü temsil ve ağırlama gideri olarak kaydedildi.

Ocak-Şubat dönemi bütçe açıkları:

2018: 200 milyon lira
2019: 11,7 milyar lira
2020: +14,1 milyar lira
2021: 984 milyon lira
2022: +99,8 milyar lira
2023: 202,8 milyar lira
2024: 304,5 milyar lira.

Paylaşın

Kredi Kartı Nakit Avans Faizi Yükseltildi: Bankalardan Uyarı

Ocak ayı itibarıyla kişi başına düşen kredi kartı borcu 34 bin 398 liraya ulaşırken, kredi kartlarından nakit avans çekimi faiz oranı yüzde 4,42’den yüzde 5’e yükseltildi.

Haber Merkezi / Öte yandan, kredili mevduat hesaplarında da faiz yüzde 5’e çıkarıldı.

Faizlerin artırılması sonrası bankalardan nakit avans ve tüketici kredisi kullanmak isteyenlere bir uyarı yapıldı. “Bilindiği üzere tüketici kredileri; gerçek kişi tüketicilerin eğitim, sağlık, seyahat, taşınma, evlilik, alışveriş vb. kişisel ihtiyaçların karşılanması amacıyla bir defada sağlanan finansal destek kredileridir” denilen uyarıda şu ifadeler kullanıldı:

“Bireysel ihtiyaç veya ek hesap olarak kullandırılacak tüketici kredileri ile sağlanan finansal destek ile; Altın veya döviz alım işlemleri, vadeli mevduat, repo, hisse senedi vb. finansal getiri sağlama amaçlı yatırımlar, Bankalar ve banka dışı finansal kuruluşlar nezdindeki vadesi gelmemiş diğer kredi risklerinin kapatılması, Kripto para piyasası hesağlarına veya bankacılık/sermaye piyasası sistemi dışına aktarılması, Yurt dışına transfer yapılması, İşlemleri kredinin kullandırım amacına aykırılık teşkil etmektedir.”

Mayıs seçimleri sonrası değişen ekonomi politikaları ile faiz artışları yaşanmasına rağmen bireysel kredi kullanan kişi sayısı son bir yılda 2 milyon kişi artarak 40 milyon kişi oldu. Ortalama kredi bakiyesi ise 71 bin TL düzeyinde gerçekleşti.

Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nin raporuna göre ocak ayında 155 bin kişi ilk defa kredi kartı kullandı. 123 bin kişi ise halk arasında ‘eksi hesap’ olarak bilinen ve yıllık bazda en yüksek faizin uygulandığı kredili mevduat hesaplarını (KMH) ilk kez kullanmaya başladı. Faiz artışlarının başladığı Haziran 2023’te 27,7 milyon kişinin kullandığı KMH kullanıcı sayısı ocakta 28,9 milyona ulaştı. Kişi başına düşen ortalama borç bakiyesi ise 6 bin 294 TL oldu.

Ocak ayı itibarıyla kredi kartı kullanan kişi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 3 milyon artarak 36,8 milyona ulaştı. Kişi başına düşen kredi kartı borcu bir yılda 14 bin 377 liradan 34 bin 398 TL’ye ulaştı.

Bireysel kredi kartı riski en hızlı büyüyen iller ise Urfa, Diyarbakır ve Bayburt oldu. Kredi kartı kullananların yüzde 39,6’sının kart limiti 100 bin TL’nin üzerine çıktı. Geçen yıl ocak ayında kredi kartı kullananların yalnızca yüzde 10’unun limiti 100 bin liranın üzerindeydi.

Paylaşın

Özel Sektörün Yurt Dışı Kredi Borcu 162 Milyar Dolar

Ocak sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 162 milyar dolar oldu. Borç vadeye göre incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcun 152,7 milyar dolar; kısa vadeli kredi borcun  (ticari krediler hariç) ise 9,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği gözlemlendi.

Haber Merkezi / Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcu Gelişmeleri Ocak 2024 Raporu’nu açıkladı.

Buna göre; Ocak sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2023 yıl sonuna göre 1,7 milyar dolar azalarak 162,0 milyar dolar oldu. Vadeye göre incelendiğinde, 2023 yıl sonuna göre, uzun vadeli kredi borcunun 1,8 milyar dolar azalarak 152,7 milyar dolar; kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 158 milyon dolar artarak 9,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği gözlemlendi.

Borçluya göre dağılıma bakıldığında, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, bir önceki yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmalarının 152 milyon dolar arttığı, tahvil ihracı biçimindeki borçlanmalarının ise 61 milyon dolar artışla 14,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlemlendi.

Aynı dönemde, bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 151 milyon dolar azalmış, tahvil stoku ise 27 milyon dolar azalarak 1,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde, finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmalarının 1,6 milyar dolar azaldığı, tahvil stokunun ise 16 milyon dolar azalarak 10,1 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlemlendi.

Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, 2023 yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 15 milyon dolar artışla 4,5 milyar dolar; finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları ise 264 milyon dolar azalışla 1,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Alacaklıya göre dağılım incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, Ocak sonu itibarıyla tahvil hariç özel alacaklılara olan borç, bir önceki yıl sonuna göre 1,3 milyar dolar azalarak 106,0 milyar dolar olarak gerçekleşti. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun bir önceki yıl sonuna göre 158 milyon dolar azalarak 7,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlemlendi.

Döviz kompozisyonuna bakıldığında, 152,7 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun yüzde 58,7’sinin dolar, yüzde 35,5’inin Euro, yüzde 2,2’sinin Türk Lirası ve yüzde 3,6’sının ise diğer döviz cinslerinden oluştuğu ve 9,3 milyar dolar tutarındaki kısa vadeli kredi borcunun ise yüzde 42,7’sinindoları yüzde 28,8’inin Euro, yüzde 22,7’sinin Türk Lirası ve yüzde 5,8’inin diğer döviz cinslerinden oluştuğu görüldü.

Sektör dağılımı incelendiğinde, Ocak sonu itibarıyla, 152,7 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli toplam kredi borcunun yüzde 37,5’ini finansal kuruluşların, yüzde 62,5’ini ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturdu. Aynı dönemde, 9,3 milyar dolar tutarındaki kısa vadeli toplam kredi borcunun yüzde 71,0’ını finansal kuruluşların, yüzde 29,0’ını ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturdu.

Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, Ocak sonu itibarıyla kalan vadeye göre incelendiğinde, 1 yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemelerinin toplam 48,0 milyar dolar tutarında olduğu gözlemlendi.

Paylaşın

Köprü Ve Otoyollara Garanti Ödemeler Dev Boyutlara Ulaştı

Kamu – Özel – İşbirliği (KÖİ) ile inşa edilen otoyol ve köprüler için müteahhitlere ödenen garanti ödeme tutarında 2023’ün bilançosu ortaya çıktı. 2022’de 36,4 milyar lira olan toplam ödeme 2023’te 56,8 milyar liraya fırladı.

Birgün’den Mustafa Bildirici’nin haberine göre; Karayolları Genel Müdürlüğü’nün (KGM) 2023 yılına yönelik mali verileri yol, köprü ve tünel müteahhitlerine bol keseden verilen garantilerin bütçeye yükünü gözler önüne serdi. KGM’nin verileri öte yandan, garanti ödemelerinde yıllar itibarıyla yaşanan çarpıcı artışı da ortaya koydu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı eski bakanı Cahit Turhan’ın, “Garanti ödemeleri yapılan kalem” olarak işaret ettiği, “Hane Halkına Yapılan Transferler” kaleminden yapılan harcamalar belli oldu. KGM’nin Ocak-Aralık 2023 dönemine yönelik mali raporları, “Hane Halkı ve İşletmelere Yapılan Transferler” kaleminden yapılan harcamaların büyüklüğünü gün yüzüne çıkardı.

KGM’nin verilerine göre, “Hane Halkına Yapılan Transferler” kalemine 2023 yılı için 53 milyar 650 milyon 31 bin TL para ayrıldı. İdarenin bu ödenek kaleminden yaptığı toplam harcama ise Aralık 2023 itibarıyla 56 milyar 824 milyon 229 bin TL olarak gerçekleşti.

KGM bütçesinden yol, köprü ve tünellerin garanti ödemeleri için harcanan parada yıllar itibarıyla yaşanan artış da dikkati çekti. İktidarın plansızlığı ve müteahhitlere bol keseden verilen garantilerin bütçeye yükünü ortaya koyan, “Hane Halkına Transferler” kaleminden yapılan harcamalar, yıllara göre şöyle sıralandı:

2018: 3,4 milyar TL
2019: 5,1 milyar TL
2020: 10,1 milyar TL
2021: 14,2 milyar TL
2022: 36,4 milyar TL
2023: 56,8 milyar TL

Paylaşın

Merkez Bankası Yıl Sonu Enflasyon Tahminini Yüzde 44.19’a Yükseltti

Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 37,78’den yüzde 44.19’a yükseltti. Banka, 12 ay sonrası enflasyon beklentisini ise yüzde 37,78’den yüzde 36,70’e çekti.

Haber Merkezi / Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu dolar kuru tahminin 40,02 liradan 40,53 liraya yükseltti. Banka, yıl sonu büyüme beklentisini ise yüzde 3,3’ten yüzde 3,8’e çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mart ayı Piyasa Katılımcıları Anketini yayımladı.

Buna göre; Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 42,96 iken, bu anket döneminde yüzde 44,19 olmuştur. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 37,78 iken, bu anket döneminde yüzde 36,70 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 23,05 ve yüzde 22,67 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 45,00 iken, bu anket döneminde yüzde 45,82 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise bir önceki anket döneminde olduğu gibi bu anket döneminde de yüzde 45,00 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 40,02 TL iken, bu anket döneminde 40,53 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 41,15 TL iken, bu anket döneminde 42,79 TL olarak gerçekleşti.

Katılımcıların GSYH 2024 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 3,3 olarak gerçekleşti. GSYH 2025 yılı büyüme beklentisi ise yine bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 3,8 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Tarım Üretici Enflasyonu Yüzde 58,29

Tarım ürünleri üretici enflasyonu, şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 7,18, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 11,30, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58,29 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 60,28 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) Şubat 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Tarım-ÜFE, şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 7,18, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 11,30, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58,29 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 60,28 arttı.

Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 7,28, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 5,25 ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetlerde yüzde 5,93 artış kaydedildi.

Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde yüzde 8,98, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde yüzde 2,55 ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 6,02 arttı.

Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 168,10 ile yağlı meyveler, aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 17,23 ile tropikal ve subtropikal meyveler oldu.

Paylaşın

2024 Yılının İlk İki Ayında Bütçe Açığı 304,5 Milyar Lira

2024 yılının ilk iki aylık döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 457,9 milyar lira, bütçe gelirleri 1 trilyon 153,4 milyar lira ve bütçe açığı 304,5 milyar lira olarak kayıtlara geçti.

Haber Merkezi / Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 1 trilyon 281,9 milyar lira ve faiz dışı açık ise 128,6 milyar lira olarak gerçekleşti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2024 yılı Şubat ayı merkezi yönetim bütçesi verilerini açıkladı. Buna göre, şubat ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 689,9 milyar TL, bütçe gelirleri 536,1 milyar TL ve bütçe açığı 153,8 milyar TL oldu. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 635,1 milyar TL ve faiz dışı açık ise 99 milyar TL oldu.

Merkezi yönetim bütçesi 2023 yılı Şubat ayında 170 milyar 560 milyon TL açık vermiş iken bu şubat ayında 153 milyar 798 milyon TL açık verdi. 2023 yılı Şubat ayında 136 milyar 337 milyon TL faiz dışı açık verilmiş iken bu şubat ayında 98 milyar 968 milyon TL faiz dışı açık verildi.

Merkezi yönetim bütçe giderleri şubat ayı itibarıyla 689 milyar 905 milyon TL olurken, faiz harcamaları 54 milyar 830 milyon TL, faiz hariç harcamalar ise 635 milyar 75 milyon TL oldu.

2024 yılında merkezi yönetim bütçe giderleri için öngörülen 11 trilyon 89 milyar 37 milyon TL ödenekten şubat ayında 689 milyar 905 milyon TL gider gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayında ise 389 milyar 388 milyon TL harcama yapıldı.

Şubat ayı bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 77,2 oranında arttı. Giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2023 yılında yüzde 7 iken 2024 yılında yüzde 6,2 oldu.

Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 78,8 oranında artarak 635 milyar 75 milyon TL olarak gerçekleşti. Faiz hariç giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2023 yılında yüzde 7,2 iken 2024 yılında yüzde 6,5 oldu.

Merkezi yönetim bütçe gelirleri Şubat ayı itibarıyla 536 milyar 107 milyon TL olarak gerçekleşti. Vergi gelirleri 406 milyar 291 milyon TL, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 95 milyar 279 milyon TL oldu.

2023 yılı Şubat ayında bütçe gelirleri 218 milyar 828 milyon TL iken 2024 yılının aynı ayında yüzde 145 oranında artarak 536 milyar 107 milyon TL oldu. Bütçe tahminine göre bütçe gelirlerinin Şubat ayı gerçekleşme oranı 2023 yılında yüzde 4,4 iken 2024 yılında yüzde 6,4 oldu.

2024 yılı Şubat ayı vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 126,2 oranında artarak 406 milyar 291 milyon TL oldu. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2023 yılında yüzde 4,2 iken 2024 yılında yüzde 5,5 oldu.

2024 yılı Ocak-Şubat döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 457,9 milyar TL, bütçe gelirleri 1 trilyon 153,4 milyar TL ve bütçe açığı 304,5 milyar TL oldu. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 1 trilyon 281,9 milyar TL ve faiz dışı açık ise 128,6 milyar TL oldu.

Merkezi yönetim bütçesi 2023 yılı Ocak-Şubat döneminde 202 milyar 802 milyon TL açık vermiş iken 2024 yılı Ocak-Şubat döneminde 304 milyar 517 milyon TL açık verdi. 2023 yılı Ocak-Şubat döneminde 147 milyar 220 milyon TL faiz dışı açık verilmiş iken 2024 yılı Ocak-Şubat döneminde 128 milyar 594 milyon TL faiz dışı açık verdi.

Merkezi yönetim bütçe giderleri Ocak-Şubat dönemi itibarıyla 1 trilyon 457 milyar 873 milyon TL oldu. Faiz harcamaları 175 milyar 923 milyon TL, faiz hariç harcamalar ise 1 trilyon 281 milyar 950 milyon TL oldu.

2024 yılı Ocak-Şubat döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 105,1 oranında artarak 1 trilyon 457 milyar 873 milyon TL oldu. Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 95,7 oranında artarak 1 trilyon 281 milyar 950 milyon TL oldu.

Merkezi yönetim bütçe gelirleri Ocak-Şubat dönemi itibarıyla 1 trilyon 153 milyar 356 milyon TL oldu. Vergi gelirleri 923 milyar 492 milyon TL, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 183 milyar 336 milyon TL oldu.

2023 yılı Ocak-Şubat döneminde bütçe gelirleri 507 milyar 906 milyon TL iken 2024 yılının aynı döneminde yüzde 127,1 oranında artarak 1 trilyon 153 milyar 356 milyon TL oldu. 2024 yılı Ocak-Şubat dönemi vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 113,6 oranında artarak 923 milyar 492 milyon TL oldu.

Paylaşın

Merkez Bankası, Yıl Sonu Dolar Beklentisini 40,53 Liraya Çıkardı

Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu dolar kuru tahminin 40,02 liradan 40,53 liraya yükseltti. Banka, yıl sonu enflasyon tahminini ise yüzde 37,78’den yüzde 44.19’a yükseltti.

Haber Merkezi / Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu büyüme beklentisini de yüzde 3,3’ten yüzde 3,8’e çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mart ayı Piyasa Katılımcıları Anketini yayımladı.

Buna göre; Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 42,96 iken, bu anket döneminde yüzde 44,19 olmuştur. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 37,78 iken, bu anket döneminde yüzde 36,70 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 23,05 ve yüzde 22,67 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 45,00 iken, bu anket döneminde yüzde 45,82 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise bir önceki anket döneminde olduğu gibi bu anket döneminde de yüzde 45,00 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 40,02 TL iken, bu anket döneminde 40,53 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 41,15 TL iken, bu anket döneminde 42,79 TL olarak gerçekleşti.

Katılımcıların GSYH 2024 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 3,3 olarak gerçekleşti. GSYH 2025 yılı büyüme beklentisi ise yine bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 3,8 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Merkez Bankası’nın Swap Hariç Net Rezervleri Eksi 53,9 Milyar Dolar

8 mart itibarıyla Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervleri eksi 53,9 milyar dolara yükseldi. Aynı dönemde yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatları 5,7 milyar dolar artışla 181,1 milyar dolar oldu.

Haber Merkezi / Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları ise 7,4 milyar lira düşüşle 2,3 trilyon liraya geriledi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 8 mart ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini yayınladı.

Buna göre, Merkez Bankası’nın brüt döviz rezervleri 2 milyar 726 milyon dolar azalışla 77 milyar 785 milyon dolara geriledi.

Bankanın altın rezervleri 2 milyar 340 milyon dolar artışla 50 milyar 408 milyon dolardan 52 milyar 748 milyon dolara yükseldi.

Merkez Bankasının toplam rezervleri, 386 milyon dolar düşüşle 130 milyar 919 milyon dolardan 130 milyar 533 milyon dolara düştü.

Net rezervleri 20,5 milyar dolardan 20,8 milyar dolara yükselen Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervler ise eksi 47,8 milyar dolardan eksi 53,9 milyar dolara çıktı.

Merkez Bankası’nın (TCMB) verilerine göre, yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatları geçen hafta 5,7 milyar dolar artışla 181,1 milyar dolar oldu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, 8 mart ile biten haftada Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarında 7,4 milyar TL’lik düşüş yaşandı. KKM, 2,3 trilyon TL’ye geriledi.

Paylaşın