Türk Edebiyatında Doğalcılık (Natüralizm)
Türk edebiyatında doğalcı akım (natüralizm), 19. yüzyılın sonlarında Batı’dan (özellikle Emile Zola’nın etkisiyle) etkilenerek ortaya çıkmış, gerçekçilik akımının daha bilimsel ve katı bir uzantısıdır.
Haber Merkezi / İnsanı çevresel, biyolojik ve toplumsal etkenlerin bir ürünü olarak ele alır; irade özgürlüğünü reddeder ve determinizmi (belirlenimcilik) benimser. Türk edebiyatında bu akım, Servet-i Fünun dönemiyle (1896-1901) ve sonrasında yoğunlaşmıştır.
Doğalcı Akımın Özellikleri:
Bilimsel Yaklaşım: Eserler, deneysel roman yöntemiyle yazılır. Yazar, bir “müdahale etmeyen gözlemci” gibi davranır.
Determinist Görüş: Karakterlerin davranışları, kalıtım (genetik), çevre (yoksulluk, slum mahalleleri) ve toplumsal koşullar tarafından belirlenir.
Ayrıntılı Betimlemeler: Fiziksel ve psikolojik gerçeklik, en küçük detayına kadar işlenir (hastalıklar, pislik, sefalet).
Konular: Alt sınıflar, yoksulluk, ahlaksızlık, cinayet, hastalık, fuhuş gibi “çirkin” gerçekler.
Objektiflik: Yazarın duygusal yorumu minimumdur; olaylar “fotoğraf gibi” aktarılır.
Dil: Sade, günlük dil; argo ve lehçeler kullanılır.
Türk Edebiyatında Doğalcı Akımın Gelişimi
Emile Zola’nın eserleri (özellikle Germinal, Nana) 1890’lar ile 1910’lar arasında Türk yazarları etkilemiştir. II. Meşrutiyet’le (1908) birlikte roman ve hikayede bilimsel akımlar ön plana çıkmaya başlamıştır.
Nabızade Nazım’ın “Karabibik” romanı Türk edebiyatının ilk doğalcı romanı olarak kabul edilir. Köylü Karabibik’in miras ve töre yüzünden yaşadığı dram, kalıtımsal ve çevresel determinizmle açıklanırken, romandaki, detaylı doğa betimlemeleri ve lehçe kullanımı dikkat çekmektedir.
Hüseyin Cahit Yalçın, “Hayal İçinde” romanında İstanbul’un yoksul mahallelerinde, ahlaki çöküşü ve fuhuşu bilimsel bir gözle işlemiştir.
Doğalcılık akımı, Türk romanını romantizmden uzaklaştırıp bilimsel temellere oturtmuştur; sosyal sorunlara gerçekçi bir bakış getirmiştir.
Akımın günümüze etkileri, doğrudan bir akım olarak devam etmese de derin izler bırakmıştır. Natüralizmin çevresel determinizm, sosyal gerçekçilik ve objektif betimleme gibi unsurları, modern Türk romanında, hikayede ve hatta sinemada yaşamaktadır.
Doğalcıların alt sınıflara odaklanması, günümüz yazarlarında gecekondulaşma, işçi sınıfı, göç ve marjinalleşme temalarıyla devam etmektedir.





























