İsveç Hükümetinde ‘YPG Krizi’: Bağımsız Vekil Desteğini Çekti

İsveç’te Başbakan Magdalena Andersson hükümetine, Suriye’deki Kürt yapılanmasına destek karşılığında dışarıdan destek veren bağımsız milletvekili Amineh Kakabaveh, kendisine verilen sözlerin tutulmadığı gerekçesiyle artık iktidarın arkasında olmayacağını bildirdi.

Kakabaveh’in tek oy olsa bile verdiği destek, 29 Kasım 2021’de parlamentodaki oylamada Sosyal Demokrat Parti’ye İsveç’te iktidar yolu açmıştı.

Parlamentoda yapılan oylamada, Sosyal Demokrat Parti ile Yeşiller Partisinin oluşturduğu koalisyon hükümeti için 174 milletvekili karşı, 117 milletvekili de lehte oy kullandı.

“Hayır” oyu 175’in altında kaldığı için Andersson başkanlığındaki koalisyon hükümeti, parlamentodan güvenoyu aldı.

Kakabaveh, Andersson’un Başbakan seçilmesine vereceği destek karşılığında “İsveç’in Suriye’deki Kürt yönetimiyle ilişkileri geliştirmesi” ve “ülkedeki YPG/PYD militanlarının terörist olarak görmemesi” şartını koşmuştu.

Kakabeveh, basına yaptığı açıklamada partinin kendine verdiği sözleri tutmadığını belirterek, YPG yandaşlarına yönelik İsveç’te yapılan muameleden mutlu olmadığını bildirdi.

Kakabaveh, “Eğer anlaşmaya uymazlarsa, ben de önemli oylamalarda desteğimi geri çekeceğim.” dedi.

Bu açıklama Türkiye’nin geçen hafta İsveç’in NATO üyeliğini PKK ile ilişkiler yüzünden veto edeceği açıklamasının ardından gelmesi dikkat çekti.

Amineh Kakabaveh

Bu arada Sosyal Demokrat Parti Dışişleri Komitesi üyesi Kenneth Forslund ise bağımsız milletvekiliyle yapılan anlaşmanın gereğinin yapıldığını belirterek, Suriye’deki muhaliflerle ilgili konferanslar, seminerler ve toplantılar düzenlendiğini söyledi.

PYD ve YPG’nin terörist olarak nitelendirilmemesi konusundaki görüşlerini değişmediğini kaydeden Forslund, “Biz bunu yapmadık, AB’deki listeye uygun olarak hareket ettik.” dedi.

Forslund, Amineh Kakabaveh ile ilgili yaşanan sorunun çözüleceğine inandığını söyledi.

Türkiye geçen hafta, Finlandiya ile birlikte İsveç’in PKK ve YPG’ye verdiği destek yüzünden NATO üyeliğine veto edebileceği mesajını vermişti.

İsveç Dışişleri Bakanı Linde’den “PKK’yla ilgili duruşumuz değişmedi” paylaşımı

Bu arada İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde, ülkesinin PKK’yı Türkiye’den sonra terör örgütü listesine alan ilk ülke olduğunu, bu duruşun değişmediğini belirtti.

Linde, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “yaygın dezenformasyon nedeniyle” İsveç’in PKK’yı terör örgütü olarak tanıyan ilk ülke olduğunu hatırlatmak istediğini bildirdi.

Kararın Olof Palme hükümeti döneminde alındığını anımsatan Linde, Avrupa Birliği’nin (AB) onu 2002’de takip ettiğini belirtti. Linde, “Bu pozisyon değişmedi.” ifadesini kullandı.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

TSK’dan Kuzey Irak’a ‘Pençe Kilit’ Operasyonu: Tüm Detaylar

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), “Pençe 1”, “Pençe 2” ve “Pençe Kartal” operasyonlarının devamı olarak, Irak’ın kuzeyine yönelik “Pençe Kilit” operasyonu başlattı. Pazar günü başlayan operasyon kapsamında Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki hedeflerin, hava kuvvetleri tarafından bombalandığı bildirildi.

Hedeflerin daha sonra Hakkari’nin Derecik ilçesinde konuşlu 34’üncü Hudut Tugay Komutanlığı’ndan Fırtına obüsleri ve çoklu namlulu roketatar ÇRNA ile ateş altına alındığı savunuldu. Top ve uçak seslerinin Derecik ile Çukurca’dan da duyulduğu haber verildi.

Akar: Belirlenen hedefler ele geçirildi

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, operasyonun ilk gününü kuvvet komutanları ile birlikte Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki karargahtan takip ederken, operasyonun planlandığı şekilde yürütüldüğünü ve birinci safhada belirlenen hedeflerin ele geçirildiğini söyledi.

MSB: Meşru müdafaa hakkı doğrultusunda

Milli Savunma Bakanlığı’ndan (MSB) yapılan açıklamada da “terör örgütünün geniş çaplı saldırı hazırlığı içinde olduğu, PKK/KCK’nın Irak’ın kuzeyinde bazı bölgelerde varlığını halen sürdürmeye devam ettiği” ifade edilerek, operasyonun “terör saldırılarını bertaraf etmek amacıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda” yapıldığı da kaydedildi.

Pençe operasyonları Mayıs 2019’da başlamıştı

Türkiye, Kuzey Irak’a yönelik son dönem operasyonları 2018 yılında “Dicle Kalkanı (Kararlılık) Harekâtı” ile başlatmış daha sonra bu operasyonlar, ilki 2019 yılının Mayıs ayında başlatılan Pençe operasyonlarıyla devam etmişti. TSK unsurları, verilen bilgiye göre, PKK/KCK tarafından kullanılan mağara ve sığınakları imha ettikten sonra, askeri üsler kuruyor ve bölgede konuşlanıyor. Bu şekilde PKK/KCK’nın yeniden o bölgeye yerleşmesinin önüne geçilmesi hedeflenirken, keşif-gözetleme faaliyetlerinin de bu üsler üzerinden yapıldığı kaydediliyor.

Milli Savunma Bakanlığı, “Pençe Kilit” operasyonu öncesinde internet sitesi üzerinden bugüne kadar Pençe operasyonlarına ilişkin son gelişmeleri de şöyle duyurdu: “831 terörist etkisiz hale getirildi. Bin 281 adet çeşitli silah ele geçirildi. Bin 407 mağara kullanılamaz hale getirildi. Bin 812 adet el yapımı patlayıcı (EYP) imha edildi”.

Barzani’nin ziyaretinden iki gün sonra

Savunma Bakanlığı, PKK’nın operasyon hazırlığı içinde olduğu ve “Kilit Pençe” ile buna darbe vurulduğunu kaydetse de medyada operasyon yapılacağına dair çok sayıda haber yer aldığı görülmüştü.

İlaveten operasyonun, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi lideri Mesrur Barzani’nin Türkiye’yi ziyaret etmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinin hemen akabinde düzenlendiği dikkat çekti. Bu da Barzani’nin operasyondan haberdar edildiği yorumları yapılmasına neden oluyor. Barzani, üç gün önce Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından, iki ülke arasında güvenlik ve istikrar alanlarındaki işbirliğinin genişletilmesinden memnuniyet duyduğunu söylemişti.

Mezopotamya Haber Ajansı, ay başında Türkiye’nin Irak sınır hattına askeri yığınak yaptığını; Zap, Metîna ve Avaşin bölgelerine yönelik operasyon başlatılacağını bildirmişti.

Haberde, “Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) ortaklığında yapılacağı belirtilen operasyon için günlerdir karayolu ile Hakkari’nin Çukurca ilçesinin köylerine sevk edilen asker ve zırhlı araçlar, sınırın hattında konuşlandırıldı” ifadeleri yer almıştı.

Kuzey Irak’ta yoğun çatışmalar

PKK’yla çatışmalar son yıllarda Kuzey Irak’a kayıyor. Dünya çapında silahlı çatışma verilerini tutan açık kaynak kodlu ACLED’e göre 2020’de PKK’ya yönelik operasyonların sadece yüzde 23’ü Türkiye sınırları içerisinde düzenlendi.

Yine ACLED’e göre, Irak’ta TSK ve PKK arasındaki çatışmalar 2021’de son 5 yıldaki en yüksek seviyeye ulaştı. 2021’de Türkiye ve Kuzey Irak’ta ayda ortalama 209 silahlı çatışma çıktı.

Uluslararası Kriz Grubu’na göre ise Türkiye’nin Bayraktar TB2 insansız hava araçlarını 2017’den itibaren Kuzey Irak’ta kullanmaya başlaması büyük bir kırılım yarattı. 2019’a gelindiğinde Türkiye’nin bölgedeki operasyonlarının yüzde 78’ini hava harekatları oluşturdu. Türkiye’nin “Kuzey Irak’taki varlığını güçlendirmesiyle” hava harekatlarının oranı azalırken, silahlı çatışmalar ve bombardımanlar arttı. Yine de hava harekatları 2021’de yüzde 58’lik oranla tüm operasyonlar arasında çoğunluğu oluşturmaya devam etti.

Irak ve Suriye’ye asker gönderilmesine izin veren Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’nin süresi Ekim 2021’de 2 yıl uzatılmıştı.

(Kaynak: DW Türkçe, BBC Türkçe)

Paylaşın

CHP’li Özel: HDP’li Güzel’in Dokunulmazlığının Kaldırılmasına ‘Evet’ Diyeceğiz

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, bir PKK üyesiyle fotoğrafları bulunan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle düzenlenen Cumhurbaşkanlığı fezlekesine ilişkin, “Soruşturmasının yürüyebilmesi açısından bu dosyaya özel olarak dokunulmazlığının kaldırılması noktasında ‘evet’ oyu kullanacağız” dedi.

Haber Merkezi / TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Özel, “HDP’li Semra Güzel büyük bir yanlış yapmış. Cumhurbaşkanı’nın valilere, kaymakamlara, alay komutanlarına ‘dokunmayın’ dediği zamanda bir teröriste dokunmuş. Bu affedilir bir şey değil. Ama biz Semra Güzel’in örgüt kıyafetleriyle çektirdiği fotoğraf ve elindeki silahla çektirdiği fotoğrafın doğru olmadığını, bunun milletvekilliğiyle bağdaşır olmadığını düşünüyoruz. Soruşturmasının yürüyebilmesi açısından bu dosyaya özel olarak dokunulmazlığının kaldırılması noktasında ‘evet’ oyu kullanacağız” dedi.

Fezleke perşembe günü görüşülecek

TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonları üyelerinden kurulu Karma Komisyonu da perşembe günü toplanacak. Komisyon, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel hakkında terör örgütü üyeliğiyle ilgili hazırlanan iki fezlekeyi görüşecek. Komisyon ve Genel Kurul’da dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar verilmesi halinde, bu dosyadan yargılama yolu açılmış olacak.

Fotoğrafın çekildiği sırada çözüm sürecinin devam ettiğini, o dönem hiçbir siyasi parti ile ilişkisinin olmadığını, Bora’nın üzerinden çıkan fotoğrafla ilgili de hakkında şimdiye kadar bir soruşturma açılmadığını belirten Güzel, 5 yıl önce ele geçtiğini tahmin ettiği fotoğrafların kendisine yönelik “kumpas” amaçlı kullanıldığını savunmuştu.

Süreç nasıl işliyor?

Hakkında suç isnadı bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmamasına ilişkin talepler, Adalet Bakanlığına sunuluyor. Bakanlık, talebi gerekçeli bir yazıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanlığı ise TBMM Başkanlığına iletiyor.

Meclis Başkanlığına gelen fezlekelerin gündeme alınmasındaki süreç, İçtüzüğe göre işliyor. Milletvekili dokunulmazlığı, İçtüzüğün “Yasama Dokunulmazlığı ve Üyeliğin Düşmesi” başlıklı dokuzuncu kısmının “yasama dokunulmazlığı” alt başlıklı birinci bölümünde düzenleniyor.

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki istemler, TBMM Başkanlığınca “Gelen Kağıtlar” listesinde yayınlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona havale ediliyor.

Söz konusu fezleke ile Meclis’teki mevcut fezlekeler, sevk edildikleri Karma Komisyonda bekletilebiliyor ya da komisyonda gündeme alınabiliyor. Fezlekelerin gündeme alınması halinde süreç başlıyor. Karma Komisyon toplanıyor ve hangi fezlekeye ait dosyayı değerlendireceğine karar veriyor.

Hazırlık Komisyonu kuruluyor

Hazırlık Komisyonu, kurulduğu andan itibaren en geç 1 ay içinde dosyayı inceleyerek raporunu hazırlıyor. Bu komisyon bütün kağıtları inceleyip gerekirse o milletvekilini dinliyor ancak tanık dinleyemiyor.

Hazırlık Komisyonu, yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar alırsa dosya Karma Komisyona havale ediliyor. Karma Komisyon da 1 ay içinde Hazırlık Komisyonu raporunu ve eklerini görüşerek sonuçlandırıyor.

Karma Komisyon, dokunulmazlığın kaldırılmasına veya kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar veriyor.

Karma Komisyon kovuşturmanın ertelenmesini kararlaştırmışsa bu yöndeki raporu Genel Kurulda okunarak bilgiye sunuluyor. Bu rapora milletvekilleri tarafından 10 gün içinde itiraz edilmezse kesinleşiyor, itiraz edilmesi halinde ise rapor Genel Kurul gündemine alınıyor. İtiraz edilmeyen dosyalar Cumhurbaşkanlığına gönderiliyor.

Dokunulmazlığın kaldırılması yönündeki Karma Komisyon raporları, doğrudan Genel Kurul gündemine giriyor. Genel Kurul, raporu kabul ederek dokunulmazlığın kaldırılmasını kararlaştırabileceği gibi, raporu reddederek yargılamanın dönem sonuna ertelenmesine de karar verebiliyor.

Kovuşturma ertelenmiş ve bu karar Genel Kurulca kaldırılmamış ise dönem yenilenmiş olsa bile milletvekilliği sıfatı devam ettiği sürece ilgili hakkında kovuşturma yapılamıyor.

Genel Kurul aşaması

Milletvekillerine dağıtılan Karma Komisyon raporu, Genel Kurulda okunarak görüşülüyor. Biri lehte diğeri de aleyhte olmak üzere, iki milletvekili rapor üzerinde konuşma yapıyor.

Fezlekesi olan milletvekili isterse Hazırlık Komisyonunda, Karma Komisyonda veya Genel Kurulda kendi savunmasını yapabiliyor ya da başka bir milletvekili arkadaşına savunma yapması için bu hakkını verebiliyor.

Söz ve savunma talebi yoksa görüşmeler tamamlanıyor. Daha sonra Karma Komisyonun yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına dair raporu oylamaya sunuluyor. Genel uygulamaya göre açık oylama yapılıyor. Genel Kurulda dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin oylamada, karar yeter sayısı (151) yeterli oluyor.

Her dosya için ayrı oylama yapılıyor

Genel Kuruldaki oylamada, her milletvekili ve fezleke için ayrı oylama yapılıyor. Bir milletvekili hakkında iki dosya varsa iki dosya ayrı ayrı oylanıp karara bağlanıyor. Dokunulmazlık hangi dosya hakkında kaldırıldıysa yalnızca o fezleke hakkında yargılama yapılabiliyor. Milletvekilinin dönem sonuna bırakılan dosyası hakkındaki dokunulmazlığı devam ediyor.

Genel Kurul kararından sonra milletvekilinin dokunulmazlığı, söz konusu dosya için kaldırılmış oluyor.

Meclis Başkanlığı, dosyayı Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla Adalet Bakanlığına gönderiyor. Bakanlık da dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili hakkında gereğinin yapılması için dosyası ilgili savcılığa havale ediyor.

Savcılık da dosyanın ulaşmasının ardından soruşturmaya kaldığı yerden devam ediyor, söz konusu milletvekilini tutuklanması talebiyle mahkemeye de sevk edebiliyor ya da tutuksuz olarak yargılanmasına da devam edebiliyor.

Dokunulmazlık kalkıyor, vekillik devam ediyor

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kalkmasıyla milletvekilliği düşmüyor, devam ediyor. Milletvekili maaşını alıyor ve diğer sosyal haklarından yararlanıyor. Tutuklanmamışsa Meclise gelerek yasama çalışmalarına da katılabiliyor.

Ancak milletvekili hakkındaki ceza kesinleştikten sonra Genel Kurulda okunuyor ve o zaman milletvekilliği düşürülüyor.

Milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine karar verilmesi halinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten itibaren 7 gün içinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptal için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlıyor.

Paylaşın