İBB’den ‘Gezi Parkı’ tepkisi

Mülkiyeti Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredilen Taksim Gezi Parkı’na ilişkin açıklama yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), açıklamasında, “Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır” ifadeleri kullanıldı.

Haber Merkezi / Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün, Taksim Gezi Parkı’nın mülkiyetinin “Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı”na geçtiğini bildirmesine ilişkin İBB, açıklama yaptı.

Açıklamada, “BB ve Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul halkından aldığı güçle, bu haksız ve adaletsiz kararlarla her alanda ve her araçla mücadele etmeye devam edecektir.” ifadeleri dikkat çekti.

“Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır” denilen ve hukuki sürecin devam edeceği belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) olarak, Gatala Kulesi’nden sonra kadim kentimizin Gezi Parkı alanına da el konulması üzerine kamuoyuna şu açıklamayı yapma gereği duyulmuştur.

23 Haziran 2019 seçimlerinden sonra, merkezi yönetimin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik tavrı kamuoyu bilgisi dahilindedir. Ne yazık ki, diyalog, uzlaşı, ortak akıl ve birlikte çalışma kavramlarından daha çok; ‘hesaplaşma’, ‘gününü gösterme’, ‘iş yaptırmama’, ‘engelleme’ ‘vesayet’ ve ‘yetki gaspı’ anlayışıyla devam eden sürecin son halkası Taksim Gezi Parkı’nın İBB mülkiyetinden alınması olmuştur.

Talimatla bu kararı alanların açıklamalarında kanun maddelerine atıfta bulunulması, bu kararları hukuksal kılmadığı gibi vicdanlarda da aklamaz. Daha kısa süre önce, 166 yıldır İBB mülkiyetinde olan Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir.

Şimdi de Gezi Parkı alanı, İBB’ye haber bile verilmeden, sadece 1 günlük yazışma ile yürütülmüştür. Yüzbinlerce İstanbullunun oy vererek yapılmasını istediği yeni Taksim Meydanı projesinin çalışmalarına başlamak üzereyken alınan bu kararın zamanlaması manidardır. Bu karar meydanın yeniden yeşil ve estetik bir alana dönüştürülme projesini durdurmak için alınmıştır. Üstelik, 350 bin İstanbullunun demokratik katılım süreciyle şekillenmiş iradesine rağmen, alınmıştır. İstanbul’u betona çeviren kafa yapısının, İstanbul’un sembolik meydanını yeşile çevirecek bir projenin karşısında durması tesadüf değildir.

Görünen o ki, başta İstanbul Büyükşehir Belediye olmak üzere 31 Mart ve 23 Haziran 2019 tarihlerinde muhalefet partilerinden seçilmiş yerel yönetimlere karşı hasmane tavırlarla alınan bu ve benzeri kararların devamı da gelecektir.

İstanbul gibi kadim bir şehirde kanunları istismar ederek her değerli yapıyı her değerli alanı gasp etmek mümkündür. Her ne kadar benzer kararlar daha önce alınmış olsa da hiçbiri bu kadar tarihsel değeri ve simgesel önemi olan alanlar için gerçekleşmemiştir. O yüzden İBB ile temas dahi kurmadan bir gecede alınan bu kararları asla iyi niyetli ve halk yararına adımlar olarak görmüyoruz. Bu kararlara karşı hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Öte yandan yeni türeyen çok sayıda hormonlu vakfın kullanımına açılan, vakıflara ait tarihi yapılarla ilgili de benzer bir tavrın gösterilmesini beklemekteyiz.

21 aydır yönetimimizi her alanda engelleme ve kuşatma girişimlerine rağmen, 16 milyona hizmette hiç bir aksamaya izin vermediğimiz gibi, İstanbul’a daha önce görülmemiş yeni hizmetler sunduk ve sunmaya da devam edeceğiz. Bundan sonra da aynı kararlılıkta devam edeceğiz.

Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır. Milletimizin sağduyusu, yakın tarihte de çok örneği olduğu gibi hukuk ve teamül tanımaz karar vericilerin siyaset mühendisliklerini yenecek güçtedir.

İBB ve Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul halkından aldığı güçle, bu haksız ve adaletsiz kararlarla her alanda ve her araçla mücadele etmeye devam edecektir.

Kamuoyuna Saygılarımızla”

Paylaşın

İmamoğlu’ndan ‘İstanbul Sözleşmesi’ tepkisi: Kazanan ‘eril akıl’ değil kadınlar olacak

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ni feshettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Kararı ile ilgili açıklamada bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bu, her görüşten kadının yıllardır verdiği mücadeleyi hiçe saymaktır. Her şeye rağmen kazanan “eril akıl” değil kadınlar olacaktır” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi kararına sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile tepki gösterdi.

İBB Başkanı İmamoğlu, açıklamasında, “Her gün kadına yönelik şiddet haberlerinin olduğu bir ülkede bir gece yarısı #İstanbulSözleşmesi’nden çıkıldığının duyurulması çok acıdır. Bu, her görüşten kadının yıllardır verdiği mücadeleyi hiçe saymaktır. Her şeye rağmen kazanan “eril akıl” değil kadınlar olacaktır” dedi.

İstanbul Sözleşmesi

Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ya da bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi, 45 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanan, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan uluslararası insan hakları sözleşmesidir.

Sözleşme, Avrupa Konseyi tarafından desteklenmektedir ve taraf devletleri hukukî olarak bağlar. Sözleşmenin dört temel ilkesi; kadına yönelik her türlü şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması, suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele alanında bütüncül, eş güdümlü ve etkili işbirliği içeren politikaların hayata geçirilmesidir. Kadına karşı şiddeti bir insan hakkı ihlali ve ayrımcılık türü olarak tanımlayan, bağlayıcı nitelikte ilk uluslararası düzenlemedir. Tarafların sözleşme kapsamında vermiş oldukları taahhütler, bağımsız uzmanlar grubu GREVIO tarafından izlenmektedir.

Paylaşın

İBB Başkanı İmamoğlu’ndan HDP Eş Genel Başkanı Buldan’a ‘Nevroz’ telefonu

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ı arayarak Nevroz Bayramını kutlayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesini demokrasiye aykırı bir tutum olarak değerlendirdi.

Haber Merkezi / İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ı arayarak Nevroz Bayramı’nı kutladı.

HDP Basın Bürosu tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı;

“İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan’ı arayarak Newroz Bayramını kutladı. Partimize açılan kapatma davası ve Kocaeli Milletvekilimiz Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesini demokrasiye aykırı bir tutum olarak değerlendiren İmamoğlu, demokrasinin mihenk taşlarını birlikte örmeye devam edeceklerini ifade etti. Buldan da İmamoğlu’nun Newroz Bayramını kutlayarak, kendisine verilen ceza nedeniyle dayanışma duygularını iletti.”

Paylaşın

Yeneroğlu: Tuttuğumuz Oruç Bizi Kurtarmayabilir

AK Parti Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Twitter’da yaptığı paylaşımda Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilen İBB Başkanlığı seçimine dair açıklamalarda bulundu.

Açıklamasında, “Tuttuğumuz oruç bizi kurtarmayabilir” diyen Yenerroğlu, paylaşımlarında şu ifadeleri kullandı:

“Büyük hukukçu Ebu Hanife’nin ‘mihraptan ve minberden hukukun sesini kısarsanız, Hz. Allah da sizin nefesinizi, iflâhınızı kısar’ ikazı her okuduğumuzda sarsılmamızı sağlıyorsa, hayırlı sahurlar dilerim…. aksi takdirde tuttuğumuz oruç bizi kurtarmayabilir..

Onlar birbirlerine hakkı söylerler…”

Mustafa Yeneroğlu Kimdir?

Mustafa Yeneroğlu, 1 Temmuz 1975 yılında Bayburt’ta doğdu.

Köln Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve 9 Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.

İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatları Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Sekreterliği, Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Yurt Dışı Vatandaşlar Danışma Kurulu Üyeliği, Ayrımcılık ve Irkçılıkla Mücadele Derneği Kurucu Başkanlığı görevlerini yürüttü.

26. Dönem AK Parti İstanbul Milletvekili seçilen Yeneroğlu, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyon Başkanlığı görevini yürüttü.

Mustafa Yeneroğlu, Almanca ve İngilizce bilmektedir. Evli ve üç çocuk babasıdır.

 

Paylaşın

Erdoğan’dan İptal Edilen İBB Seçimine İlişkin Açıklama!

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında konuştu. Erdoğan, dün Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilen İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı seçimine dair açıklamalarda bulundu.

YSK kararına tepki gösteren kişileri eleştiren Erdoğan, “Bazı iş adamı grupları, dün açıklanan bu karardan sonra baktım ki garip garip açıklamalar yapıyor” dedi.

Erdoğan, “Bilindiği gibi bu seçimi önce yaklaşık 25-28 bin arasında bir farkla AK Parti’nin kaybettiği ilan edildi. Biz sandık sonuçlarına olan teslimiyetimiz nedeniyle saygıyla karşılamaya hazırdık” dedi.

“Bu durumu balkon konuşmamızda da ifade ettik. İlerleyen günlerde karşımıza bambaşka bir manzara çıktı. 15 bin seçmenimizin iradesi gasp edilmişti. Önemli bir bölümünde kasıt olduğu açıkça ortadadır” ifadesini kullanan Erdoğan’ın açıklamalarının devamında şunlar öne çıktı:

“Meseleyi biraz daha araştırınca hem seçmen listeleriyle, hem de sandık kurulları üyeleriyle ilgili birtakım yolsuzluklar, kanun dışı işler olduğunu gördük. Sunduğumuz belgeler gayet sağlamdır. Aradaki fark neredeyse yarı yarıya azalmasaydı mesele buraya gelmezdi. Bu irade gaspını görmezden gelemeyiz. Değerli arkadaşlar, biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak milletimiz bizden hesap sorar.

“Birtakım kirli ellerin işin içine girdiği anlaşılıyor”

Birilerinin suyu bulandırarak balık avına çıktığı intibasına kapıldık. 62 bin sandık görevlisinden neredeyse 20 bine yakınının, banka ve özel okul çalışanları arasından seçilmiş olması şüphelerimizi artırdı. Birtakım kirli ellerin işin içine girdiği anlaşılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde tam kanunsuzluk olduğu çok açık. Birtakım yanlışlar, eksikler, kusurlar mazur görülebilir. Ama sandık görevlilerinin, sandık başkanlarının kanunsuzluk içerisinde olmasını kimse ‘hata’ olarak nitelendiremez.

Biz sadece gasp edilen haklarımızın ve yapılan açık usulsüzlükten, yolsuzluktan kaynaklanan yanlışları düzeltmenin peşindeyiz. Durum tam tersi olsaydı, AK Parti az bir farkla seçimi kazansaydı, sonra birtakım usulsüzlükler ortaya çıkıp fark yarı yarıya düşseydi bizim ensemizde boza pişirirlerdi boza.

Değerli kardeşlerim, Yüksek Seçim Kurulu hem bizi, hem diğer partilerin temsilcilerini dinlemiş ve kararını vermiştir. İBB seçimleri 23 Haziran 2019’da yenilenecektir. Kararın hayırlı olmasını diliyoruz. Sorunlarımızı demokrasi ve hukuk içerisinde çözme irademizi güçlendirecek bir karar olarak görüyoruz bunu. 23 Haziran’da her zamankinden daha çok çalışacak, İstanbul halkının gönlüne gireceğiz.

Perde arkasından sinsice operasyon yürütenleri, sahada kendisine yer açmaya çalışanların hepsini biliyoruz. En küçük bir projeleri, hazırlıkları, niyetleri varsa biz bunu bozacağız. Ülke yönetimine el koymayı hesaplayan karanlık odaklara bekledikleri fırsatı vermeyeceğiz. Bazı iş adamı grupları, dün açıklanan bu karardan sonra baktım ki garip garip açıklamalar yapıyor. Bu tavırlarınızla normalleşmeyi konuştuğumuz dönemde, seçim hukukunun işletildiği bir yerde bu açıklamaları yaparsanız anormalleşme gelir. Yanlış yapıyorsunuz, herkes önce haddini bilecek. Herkes bildiği işi yapacak.

“Ülkemizi adım adım hedeflerine yaklaştıracağız”

Hiç şüphe yok ki önümüzde duran manzara bir sabotajdır. Ekonominin güvenliğini en az sınırlarımızın güvenliği kadar önemli görüyoruz. Önce bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep birlikte kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Çok çalışacağız, reformların yasal altyapısını hazırlayacağız. Ülkemizi adım adım hedeflerine yaklaştıracağız. İş adamlarımız çok çalışacak, kapasitelerini daha etkin kullanarak istihdamlarını, kapasitelerini artırarak Türkiye’yi geliştirecek. İşçimiz, esnafımız çok çalışacak. Bürokratımız, memurumuz çok çalışacak. Biz sağlam durursak hiçbir saldırı bizi yakamaz. Ekonomimiz, gelen her saldırının ardından güçlenerek yoluna devam etti.

Felaket tellalları konuşuyor. Üretim kıpırdıyor, ihracatımız artmayı sürdürüyor. Turizmde rekorlar kırıyoruz. Kur-faiz-enflasyon şer üçgenine ülkemizi hapsetmek isteyenler asla vazgeçmeyecektir. Siyasi ve ekonomik yaptırım tehditleriyle bizi yolumuzdan çevirmeye çalışmaya devam edeceklerdir. Çözümü dışarıda değil, kendi yüreğimizde arayacağız. Milletimiz biz hiç yalnız bırakmadı, hiç yanıltmadı. Biz Türk milletinin gücüne inanıyoruz. İnşallah bu dalganın da üstesinden hep birlikte geleceğiz.

Sadece bize oy verenlerin değil, tercihlerini başka partilerden yana kullananların da umutları AK Parti’dir. Ülkenin sorunlarını çözebilecek formüllerin de, iradenin de, gücün de yalnızca kendimizde bulunduğunu biliyoruz. Gönüllere girmekten, kibirden uzak durmaktan, emaneti ehline vermekten söz ediyorum. Söylediğimiz her şeye samimiyetle inanıyor, onun için devamlı tekrar ediyoruz. Buna rağmen hala millete tepeden bakan, milletle arasına duvar ören varsa başını ellerinin arasına alıp düşünsünler. Yoksa biz gereğini yapmak zorunda kalırız.

“Türkiye’nin en geniş tabanlı partisiyiz”

AK Parti hareketi her şeyden önce insan kazanma hareketidir. Türkiye’nin en geniş tabanlı partisiyiz. Ahde vefa, bizim partimizin en başta gelen özelliklerinden biridir. AK Parti öyle büyüktür ki, herkese yapacak bir iş vardır. Bizim tercihimiz her zaman ihtiraslı bireylerin zaaflarından değil, kadim olan davanın selametinden yana olur, yana olacaktır. Önümüzdeki dönem tüm arkadaşlarımızın hallerini, hareketlerini bu çerçevede gözden geçirip kendilerini toparlamasını istiyorum. AK Parti’nin önünü kesecek hiçbir vebalin altına, arkadaşlarımızın girmek istemeyeceğini biliyorum.

Söylediğimiz her şeye samimiyetle inanıyor, onun için de ısrarla tekrar ediyoruz. Buna rağmen hala millete tepeden bakan, kibirinden yanına yaklaşılamayan, milletiyle arasına duvar ören varsa başını iki elinin arasına alsın ve derin bir muhasebe yapsın. Eğer bu arkadaşlarımız kendi muhasebelerini kendileri yapmazlarsa biz onlar için gereğini yapmak zorunda kalacağız. Bu davaya, bu partiye, bu mücadeleye en küçük bir katkı veren herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. AK Parti hareketi, her şeyden önce insan kazanma hareketidir. Bu sayede 10.5 milyon üye ile Türkiye’nin en geniş tabanlı partisi haline geldi.

Her zaman en büyük hakem olarak gördüğümüz milletimizin kararı, bugün de bizim yolumuzu aydınlatacaktır.

Paylaşın

Seçimde ‘Şaibe Var’ İddialarına İmamoğlu’ndan Yanıt: Gülerim Buna

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediyesi’ni ziyaret ederek başkan seçilen Şerdil Dara Odabaşı’nı tebrik etti.

Tebrik ziyaretinin ardından belediye binası önünde halka hitap eden İmamoğlu, seçimlerde şaibe var iddialarını eleştirerek, “Aynı zarfa atılan oyda ilçe belediye başkanının oyları pırıl pırıl, meclis üyelerine verilen oylar pırıl pırıl ama sıra büyükşehire gelince “Şaibe var” gülerim buna. Bu millet bizi sevdi, sevdi kardeşim. Derdiniz ne?” dedi.

Konuşmasında, Çamlıca Camii’nin açılışına davet edilmemesini de değerlendiren İmamoğlu, konuya ilişkin, “Her açılış bizim açılışımızdır. Bu milletin parasını çarçur etmeden hizmet edeceksiniz. Bizi bin defa davet etmeseler de biz onları bin defa davet edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmasında, 16 milyon insanı kucaklayacaklarını tekrarlayan İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

İstanbul son yıllarda gördüğü en güzel ramazan bayramını yaşayacak. İstanbul bu milletin bir araya gelişinin, ayağına kalkışının 100. yılında 19 Mayıs’ta Atasını anacak. Dolayısıyla yanıltılanlara sesleniyorum. Artık yanılmayın. Bu millet kararını vermiştir. 16 milyon insanımızı kucaklamaya geldik.

İnsanına lütuf buyuran değil görevini yapan belediye başkanı olacağım.

Bütün bu politikalarımızı faaliyetlerimizi İstanbul’da en güzel şekilde hayata geçireceğiz. Şeffaf olacağız. İstanbul meclisimizi açığa çıkardık. Neymiş İBB meclisinde çoğunluktalarmış. İstanbulun çoğunluğu halk, vatandaş.

Aynı zarfa atılan oyda ilçe belediye başkanının oyları pırıl pırıl, meclis üyelerine verilen oylar pırıl pırıl ama sıra büyükşehire gelince “Şaibe var” gülerim buna. Bu millet bizi sevdi, sevdi kardeşim. Derdiniz ne?

“Biz kimseden talimat almayız”

Biz kimseden talimat almayız. 16 milyon insandan alırız. Dolayısıyla şeffaflığa devam edeceğiz. Katılımcı demokrasiyi göstereceğiz. İstanbul’un gelmiş geçmiş en demokrat belediye başkanı olacağım göreceksiniz. Birileri bu şehrin yaşayanlarını ayırmaya çalışsa da biz birleşeceğiz.

Efendim beni Çamlıca Camii’nin açılışına davet etmediler. Biz bu memlekete bizi yönetsin diye insanlar seçiyoruz. Biz bu şehirlere bizin işlerimizi yoluna koysunlar diye belediye başkanları seçiyoruz. Kimse kendi cebinden bu şehirlere ve ülkeye yatırım yapmıyor. Her açılış bizim açılışımızdır. Bu milletin parasını çarçur etmeden hizmet edeceksiniz. Bizi bin defa davet etmeseler de biz onları bin defa davet edeceğiz.

“Çok güzel işler yapacağız”

İstanbul’un yaşayanları kadınları, gençleri, sanatçısı, işçisi, emeklisi, iş insanı fark etmiyor. Herkes bu şehrin gönüllüsü olacak. Suyun gönüllüsü olacak, suyunu koruyacak bu memleketin. Bu şehrin sokak canlılarını koruyacak. Bu şehrin trafik gönüllüsü olacak. Okulların önünde çocukların geçişine yardımcı olacak. Hep beraber bu şehri ayağa kaldıracağız. Her yerde festivaller olacak. Festivallerin gönüllüleri olacaklar. Biz neyi ispat edeceğiz? Biz belediye başkanı seçtik bizi bir araya getiriyor diyeceğiz.

Ben 10 yıldır 5 yıldızlı sofralara gitmiyorum. Size ve bu şehrin belediye başkanlarına da tavsiye ediyorum; bu şehrin evlerinde iftara gideceğiz. Ramazanın ilk günü Sultanbeyli’de rastgele bir evin kapısını çalacağım.

Kadıköy belediye başkanımızla birlikte çok güzel işler yapacağız. Kimsenin hakkını yemeyiz ve ama hakkımızı da yedirmeyiz.

Paylaşın