Balıkesir: Hisarköy Ören Yeri

Hisarköy Ören Yeri; Balıkesir’in Bigadiç İlçesi, Hisarköy Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Hisarköy’ ün etrafı antik kalıntılarla kaplıdır. Köy içinde Tonozlu köprü ve tüneller, postamentler, tiyatro ve yazılar dikkate alındığında buranın, Roma devrinde mühim bir kaplıca merkezi olduğuna işaret eder. Yıllarca yabancı arkeologların ilgisini çeken ve araştırmalarına konu olan Hisarköy hakkında en kapsamlı çalışmayı 1979 yılında Alman arkeolog Elmar Schwerthein yapmıştır.

Roma dönemine ait bir çok kalıntının bulunduğu Hisarköy, ülkemizin vitrine edilmemiş ilginç turistik yerlerindendir. Balıkesir ilinin Bigadiç ilçesine bağlı Hisarköy’ de bulunan bu kaplıca suyunun en önemli özelliği termomineralli su olması ve selenyum ihtiva etmesidir. 98°C’de çıkan jeotermal su sayesinde Bigadiç ilçesinin merkezi ısıtma sistemi 2005 yılında faaliyete geçmiştir. Hisar veya Asar, kelime olarak Arapça kökenli birer kelime olup anlamı ‘eserler veya kale’ manasındadır.

Kaynak suları, fluorürlü sodyum ve bikarbonat içeren bileşime sahiptir. Kadın hastalıkları başta olmak üzere, romatizmal hastalıklar , kronik bel ağrısı, inme, nevraljiler, ortopedik ameliyat ve kırıklar sonrası dönem, banyo uygulamalarında cilt üzerinde de olumlu etkiler göstermektedir. Astım, kronik bronşit, alerjik üst solunum yolları hastalıkları gibi durumlarda ekspektoran ve spazmolitik etkileri nedeniyle kullanımı mümkündür.

Paylaşın

Balıkesir: Alaca Mescit Camii

Alaca Mescit Camii; Balıkesir’in Karesi İlçesi, Yıldırım Mahallesi, Yaymacılar Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Kitabesi günümüze ulaşamadığından yapım tarihi ve banisi belli değildir. Son onarımını 1911’de geçirmiştir. Tarihi yönden önemli olan camide Balıkesir’deki Kuvay-i Milliye Hareketi’nin ilk kararları alınmıştır (1919).

Paylaşın

Balıkesir: Taksiyarhis Anıt Müzesi

Taksiyarhis Anıt Müzesi; Balıkesir’in İsmet Paşa Mahallesi, Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi üzerindedir. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Ayvalık’ın ilk kilisesidir. 16.y.y. sonu ile 17.y.y. başında bir Rum yerleşmesi olan Ayvalık bu kilisenin birinci dönem yapısının çevresinde gelişmiştir, Ayvalık’ın gelişimi ile birlikte kilise de 1753 yılında büyütülmüş ve 1844 yılında yeniden inşa edilmiştir.

Kurtuluş savaşından sonra tekel deposu olarak kullanılmış, 2012 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyonu tamamlanmıştır. 2013 yılında Balıkesir Kuvayi Milliye Müzesi Müdürlüğüne bağlı birim olarak hizmete açılmıştır.

 

Paylaşın

Balıkesir: Kuvayi Milliye Müzesi

Kuvayi Milliye Müzesi; Balıkesir’in Karesi İlçesi, Hisariçi Mahalle, Anafartalar Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Millî Mücadele yıllarında karargâh olarak kullanılan bina, 1947-1988 yılları arasında belediye binası olarak hizmet vermiştir. 1987 yılında Müze Müdürlüğü’nün kurulmasından sonra yenileme çalışmalarına hız verilmiş ve eser toplama çalışmaları bitirildikten sonra bina Balıkesir Kuvayi Milliye Müzesi olarak 6 Eylül 1996 tarihinde hizmete açılmıştır.

İki kattan oluşan Kuva-yi Milliye Müzesi’nin 120 metrekarelik zemin katında Balıkesir’de Kuva-yi Milliye’nin kurulmasına öncülük etmiş 41 kişinin aldıkları yazılı kararlar, kongrenin kararları, bu kahramanların kişisel eşyaları, fotoğrafları ile Mustafa Kemal Atatürk ile eşi Latife Hanım’ın balmumu heykelleri sergilenmektedir. Müzenin ikinci katında ise Balıkesir ilinde ortaya çıkan arkeolojik ve etnografik eserlere yer verilmektedir.

Paylaşın

Balıkesir: Haydar Çavuş Camii

Haydar Çavuş Camii; Balıkesir’in Bandırma İlçesi, Haydar Çavuş Mahalle sınırları içerisinde yer almaktadır.

Camiye, şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Tek kubbeli kare planlı sade bir yapı olan camiyi, 19. yy. başlarında Haydar Çavuş yaptırmıştır. 1873 yılında yanan cami, neo- klasik anlayışta yeniden yapılmıştır.

Paylaşın

Balıkesir: Kirazlı Manastırı

Kirazlı Manastırı; Balıkesir’in Erdek İlçesi, Yukarıyapıcı ile Ballıpınar (Kocaburgaz) köyleri arasında yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür. 

Antik dönemde Didumus Dağı olarak bilinen dağın eteğinde manastır, kilise ve yapı gruplarından oluşan bir komplekstir. Duvar tekniğine göre; 19.yy’ da (1800’lü yıllar) Rumların kullandığı bir dini anıt yapı olduğu anlaşılmaktadır.

Mevcut temellerden ve duvar kalıntılarından bodrum üzerine 2 katlı olduğu görülmektedir. Bugün mevcut olan kilisenin, güney duvarı ile absis duvarının bir kısmı ayakta ve yüzeyde bulunmaktadır. Ormanlı Köyü Manastır Kalıntısı, Ballıpınar Köyü Kilise Kalıntısı, Karşıyaka Beldesi Kilise Kalıntıları da bulunmaktadır.

Paylaşın

Balıkesir: Aya Nikola Kilisesi

Aya Nikola Kilisesi; Balıkesir’in Ayvalık İlçesi, Namık Kemal Mahallesi, Şeref Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür. 

Kilise, Alibey (Cunda) Adası Rum Ortodoks (Moschonese) cemaati tarafından, 1873 yılında, eski temelleri üzerine Anakent (Metropol) Kilisesi olarak inşa edilmiştir. Bu yıllarda, Ada’nın çoğunluğu Rum olan nüfusu 8.000-10.000 civarındaydı. Kilise, ‘Taksiyarhis’e, yani Koruyucu Baş Melekler Cebrail ve Mikhail’e atfedilmiştir. Halen Ada’nın en önemli anıt yapısını teşkil etmektedir.

Tek kubbeli, bazilika tipinde, dikdörtgen planlı yapı, döneminde yaygın olarak kullanılan Neo Klasik mimari üslubundadır. Cephesini süsleyen üçgen alınlık, sarımsak taşından yapılmış arşitravı taşıyan ion başlıklı iki sütün ve iki pilaster, kemerli pencereler, bu üslubu yansıtan özelliklerdir. İki çan kulesinden sadece biri ayakta kalmıştır. Yığma tekniği ile örülmüş duvarlar ve sövelerde, yörenin ünlü taş ocaklarından çıkarılan sarımsak taşı kullanılmıştır. Dört taşıyıcı sütün, naosu kuzey ve güney olmak üzere iki nefe ayırır.

Taşıyıcı sütunlar tuğladan yapılmış, kireç harçlı sıva ve alçı ile kaplanmıştır. Batıda narteks bölümü yer almaktadır. Doğuda ise iki nef ve bema, geç Bizans döneminin kilise mimarisini andıran dışarıya taşkın üç apsis ile bitirilmiştir. Bemanın apsisi daha büyük, yan apsisler daha küçüktür. Nefler ve bema, tonozlarla örtülmüştür ve üç yarım kubbe ile bitirilmiştir. Galeri, kadınlar bölümü (Gynaikeion) olarak yapılmıştır. İç mekan, kireç harçlı sıva ve alçı ile kaplanmış, dini figür tasvirleri, bitkisel ve geometrik motiflerle bezenmiştir.

1927-1928 yıllarında, kilise binası, minaresiz bir camiye çevrilmiştir. Bu sırada ikonostas sökülmüş ve tasvirlerin üstü boyanmıştır. 1944 depreminde hasar gören bina terk edilmiştir. Zaman aşımına ve insan tahribatına uğrayan anıtsal bina, bakımsız kalmış ve yıpranmıştır. 1976 yılında Ayvalık ve çevresindeki 17.900 hektarlık alan, doğal ve tarihi sit alanı ilan edilmiştir. 28.10.1989 -1795 sayılı karar ile Taksiyarhis Kilisesi, Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescil edilmiştir. 02.05.2011 tarihli Vakıflar Meclisi kararı ile Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı’na tahsis edilen kilise binasının restorasyonu uzman mimar ve restoratörler tarafından yapılmıştır.

Paylaşın

Balıkesir: Ayazma Kilisesi

Ayazma Kilisesi; Balıkesir’in Ayvalık İlçesi, Kemal Paşa Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür. 

Binalar arasında kaybolmuş olan Ayazma kilisesi içindeki su kutsal kabul edildiğinden Ayazma Kilisesi yâda Faneromeni Kilisesi diye adlandırılmaktadır. Adının karşılığı “kutsal su” anlamına gelmektedir. Ayazma Kilisesi nin girişindeki alınlıkta 1890 yazmaktadır. Ayvalık’ın geç dönem yapısıdır. Kilise bu tarihte yapılmıştır. Düz bir zemin üzerinde yer alan kilise ızgara planlı doku özelliği taşımaktadır.

Kilisenin toplam arsa alanı 200 m², inşa alanı ise 150 m² dir. Kilisenin dıştan boyu 17.40 m. eni ise 8.60 m’dir. Kilisenin yüksekliği ise 12 m. dir. Diğer kiliselerden farklı olarak dini kaygılar göz önüne alınmadan kuzeydoğu– Güneybatı yönünde inşa edilmiştir. Ayrıca kilisenin apsisi bulunmamaktadır. Güneydoğu ve kuzeybatı cephelerinde dörder penceresi bulunan kilisenin kuzeybatı cephesinde yer alan kapısı sonradan kapatılmış, güneydoğu cephesinde yer alan kapı ise kapatılarak pencere haline getirilmiştir.

Kuzeydoğu duvarına ise sonradan iki kapı eklenmiştir. Naosta ikonostasis bulunmamaktadır. Zaman içerisinde değişik amaçlarla kullanılan kiliseye asma kat niteliğinde bir kat eklenmiştir. Naosta taşıyıcı sütunlar kullanılmamış olup tek açık olarak geçilip beşik çatı ile örtülmüştür. Kare şeklinde bölümlere ayrılmış olan çatıda her bölümün ortasında alçıdan yapılmış çiçek kabartması yerleştirilmiştir. Basamaklarla çıkılan narteksin üzeri düz olarak kapatılmış olup, alçıdan yapılmış çiçek kabartmalarına bu kısımda da rastlanmaktadır. Bu kısımda ayrıca dört taşıyıcı sütun yer almaktadır.

Naos bölümüne giriş güneybatı cephesinden tek kapıyla sağlanmaktadır. Kilisenin girişi en çok dikkat çeken bölümdür. Girişte yer alan dört adet sütunun başlıkları Korint tipi yapılmıştır. Başlıkların üstü ise arşitravla kapatılmıştır. Üstte ise üçgen alınlık yer almaktadır. Giriş yunan tapınaklarını hatırlatır. Neo-klasik üslüpta yapılmış geç tarihli bir yapıdır. Yapı malzemesi olarak Sarımsak taşı kullanılmış olan kilise bir dönem zeytinyağı fabrikası olarak kullanıldığından farklı eklentiler yapılmış olup iç kısımlarda anıtsal özelliklerini tamamen yitirmiştir.

Faneromeni Kilise si günümüzde müze haline getirilmek için kamulaştırılmış olup Bursa Anıtlar Yüksek Kurulundan gerekli izinler alınmıştır. Kilisede kutsal su bulunduğu söylenmektedir. Kilisenin yapımına ilişkin anlatılan rivayet hala dillerdedir; Küçük bir kız çocuğu her gece rüyasında Meryem anayı görür. Meryem ana sürekli aynı yerde durup burada kaynaktan fışkıran kaynaktan su içer ve küçük kız çocuğuna da bu suyu işaret eder. Rüya sürekli tekrarlayınca bunun bir haber olacağı düşünülerek kent meclisine anlatılır. Toplanan din adamları kızın tarif ettiği yere gelir ve kazı yaparlar, bir süre sonra kızın rüyasında gördüğü gibi topraktan su fışkırır. Daha sonra buraya bir kilise yapılır ve su korumaya alınır.

Paylaşın

Balıkesir: Kuşcenneti Milli Parkı

Kuşcenneti Milli Parkı; Balıkesir’in Bandırma İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Milli Parka Balıkesir-Bandırma karayolunun 15 km’ sinde güneye sapan 3 km’ lik bir yolla ulaşılır. Balıkesir’den Manyas’ a sefer düzenleyen birçok otobüs ve midibüs bulunmaktadır.

Kış mevsiminin sonlarına doğru Kuş Gölü’nün suları yükselmeye başlar ve kuzeybatı kıyısındaki, küçük söğüt korusunu ve etrafındaki sazlıkları kaplar. Kışın bahara döndüğü günlerde soğuk devreleri güney ülkelerinde geçiren göçmen kuşlar yuva kuracak yer olarak sessizlik içindeki Kuşcenneti Milli Park’ ını seçerler. Yuvalarında yumurtlar, kuluçkaya yatarlar. Yavrular gözlerini burada açarlar, beslenir, büyür, serpilir ve gelecek yıl yine gelmek üzere uzaklara uçarlar.

Göl suları, söğüt korusu ve sazlıkların sağladığı beslenme, güvenlik ve barınma olanakları ile elverişli iklim şartları, Avrupa-Asya kıtaları arasında büyük kuş göçlerini bu küçük (64 Ha) yurt köşesine yönelterek, yörenin memleketler arası ün kazanmasına neden olmaktadır. Kaşıkçıdan balıkçılara, çeltikçiden, karabataklara, saz bülbülünden pelikanlara, kuğudan kazlara, ördeklere kadar kuluçka yapan, kışlayan ve göç sırasında uğrayan 239 kuş türünden 2-3 milyon kuş her yıl buraya uğramaktadır. Kuşcenneti Milli Parkı’ nın ülkemizdeki diğer Milli parklardan farklı özel bir yeri vardır.

Uluslararası düzeyde önem taşıyan Milli Parktaki kuş zenginliği ve Milli Park tanımı içindeki başarılı koruma uygulaması nedeniyle 1976 yılında Avrupa Konseyince A sınıfı Avrupa diploması verilmiştir. 1981-1986-1991 ve 1996 yıllarında bu diploma yenilenmiştir. Ayrıca 15.04.1998 tarih ve 23314 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan kararla Kuşcenneti, Romsen Sözleşmesi (Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alan Hakkında Sözleşme) kapsamına alınmıştır. Görülebilecek Yerler: Kuşcennetinde kuş yaşamının ilgi çekici dönemlerini izleme imkanı, Mart-Temmuz ve Eylül-Ekim ayları arasındadır.

Gözetleme kulesinden geniş bir çevre gözetlenebilir. Mevcut Hizmetler ve Konaklama: Milli Parkta bulunan müze ve idare merkezinde parkta başta kuşlar hakkında geniş bilgi verilmektedir. Milli Parkta bilimsel araştırmalar yapmak park yönetiminin iznine bağlıdır. Tanıtım vitrinleri vardır. 2001 yılında yeniden yapılmış olan kuş gözetleme kulesi dünyadaki benzerleri arasında en büyük olanıdır. Yüksekliği 17,5 m. olup platformu 40 kişi alabilen kulede ziyaretçilere dürbün verilmektedir.

Paylaşın

Balıkesir: Adramytteion Antik Kenti

Adramytteion Antik Kenti; Balıkesir’in Burhaniye İlçesi, Ören Beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilmektedir.

Adrmytteion antik şehri bölgesindeki 1950 ve 1960’larda konut yapımı sebebiyle oluşan yıkıma karşın hakkında erken bilgi sahibi olunan bölgenin önemli antik şehirlerinden biridir. Antik çağ tarihçilerinden özellikle Strabon, sonrasında Heredot ve Stephanos Byzantinos’un eserlerinde görkemli yerleşimleri bahis konusu edilen bölgede odak noktasını Adramytteion şehri oluşturuyordu.

Bugünkü Ören bölgesinde kurulu olan eski şehrin önemli bir liman şehri olduğu antik çağ tarihçileri tarafından vurgulanmaktadır. Şehrin kuruluş tarihi ile ilgili çeşitli antik bilgiler ve savlar vardır. Adramytteion’un Lidya döneminde, M.Ö. 6’ınca yüzyılda Lydia kralı Alyates’in oğlu Adramys tarafından kurulduğu tezi olduğu gibi, şehrin bölgede Lidya döneminden yaklaşık bin yıl önce yaşamış Anadolu halklarından Luwi’ler tarafından kurulduğu ve isminin “Adra-Mudra” olduğu tezi de ileri sürülmektedir.

Kalkolitik dönemden başlayarak, Helen, Roma ve Bizans dönemlerinde yani çok uzun bir tarih sürecinde varlığını sürdüren Adramytteion şehrindeki arkeolojik kazı çalışmaları Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Murat Özgen danışmanlığında sürdürülmektedir. 2012 yılından beri sürdürülen kazılar Bergaz Tepe, Ören Meydanı ve Antik Liman olmak üzere üç ayrı noktada yoğunlaşmaktadır.

Bergaz tepede yapılan sondaj çalışmaları sonucunda, tepede Bizans döneminden tarih öncesi döneme kadar uzanan kültür katlarını içeren nitelikte bir tabakalaşma olduğu anlaşılmıştır. Kazılarda ortaya çıkarılan Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemine ait mimari parçaların yerinde sergilenmesi amacıyla Burhaniye Belediyesi sponsorluğunda yapılması planlanan Ören Arkeoloji Parkı bölgenin kültür turizmine canlılık getirecek, geç de olsa önemli bir arkeolojik alan hak ettiği değere kavuşacaktır.

Paylaşın