Kovid 19 Çocuklarda Astımı Kötüleştiriyor

ABD’de yapılan bir araştımada koronavirüs enfeksiyonunun çocuklarda astımı kötüleştirdiği kaydedildi. Uzmanlar, pandeminin ilk yılında virüs için PCR testi olan astımlı yaklaşık 62 bin ABD’li çocuk üzerinde yaptığı çalışmada onların 7.700’ünün pozitif çıktığını belirtti. 

Araştırmacılar, hastalıktan sonraki altı ay boyunca, enfekte çocukların astım için hastaneye gelişleri, hastaneye yatışları, steroid tedavileri gibi verileri inceledi.

California’daki Orange County Çocuk Sağlığı’ndan Dr. Christine Chou, Kovid 19 testi negatif çıkan çocukların “altı ay boyunca astım kontrolünü iyileştirdiğini, bunun da daha az acil servis ziyareti ve astım nedeniyle hastaneye yatış; daha az astım tedavisi anlamına geldiğini” söyledi.

Journal of Allergy and Clinical Immunology’de yayınlanan yazıda, pandeminin erken döneminde astım kontrolünde iyileşme olduğunu gösteren daha önceki çalışmaların sonuçlarının, ‘karantina önlemlerinden’ kaynaklı olabileceği kaydedildi.

Chou, pandeminin ilk yılında astımlı çocukların iyi performans gösterdiğine dair genel izlenime rağmen, yeni çalışmanın “Kovid’in çocukların astımı üzerinde daha uzun süreli zararı” olduğunu gösterdiğinin altını çizdi.

“Enfeksiyondan sonra takviye aşının etkisi daha az”

Yeni verilere göre, “daha önce koronavirüs bulaşmış kişiler arasında, Pfizer/BioNTech veya Moderna’dan üçüncü doz Kovid 19 aşısının, Omicron varyantına karşı korumayı artırmayabileceği” belirtildi.

Araştırmacılar, Kasım 2021’den Ocak 2022’ye kadar Connecticut’ta Kovid için test edilen 10.676’sı Omicron enfeksiyonlu yaklaşık 130 bin kişi üzerinde çalıştı.

MedRxiv’de yayınlanan bir rapora göre, kabaca yüzde 6 ila yüzde 8’ine koronavirüsün önceki varyantları bulaşmıştı. İki doz Kovid 19 aşısı, daha önce enfeksiyonu olan kişilerde Omicron’a karşı korunmaya yardımcı oldu; ancak Yale Üniversitesi’nden Margaret Lind, “Bu grupta üçüncü bir takviye dozu almanın ek bir faydasını tespit etmedik” dedi.

İnsanların daha önce enfeksiyon geçirip geçirmediklerine bakılmaksızın iki doz Kovid 19 aşısı olması gerektiğini belirten Lind, “Daha önce enfeksiyonu olmayan kişilere bir destek dozu almalı. Önceden enfeksiyon olan kişiler, özellikle yaşamı tehdit eden komplikasyonlar açısından yüksek risk grubundaysa, bir ek doz düşünmeli” dedi.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Hamilelikte astım ve alerji nedir? Detaylar

Kronik bir solunum sistemi hastalığı olan astım, erişkinlerde görülme sıklığının ortalama %5 oranında olduğu dikkate alınırsa gebelerde de sık karşılaşılan bir sorun olduğu aşikardır. Bebeğin sağlıklı doğması, anne adayının sağlığına bağlı. Hamilelik döneminde en sık karşılaşılan akciğer hastalığının astım ve alerjik sorunlar olduğu belirtiliyor.

Araştırma sonuçlarına göre hamilelerin, yaklaşık üçte birinde astım ve alerjiyle ilgili problemler artış gösteriyor, üçte birinde değişmiyor, üçte birinde ise iyileşiyor. Bu nedenle anne ve çocuk sağlığı açısından hamile kalmadan önce yaptırılacak testler büyük önem taşıyor.

Astım ve alerjik problemi olan kadınların hamilelik öncesinde gerekli alerji testlerinin yapılmasının şart olduğu söyleniyor. Böylece hastanın duyarlı olduğu alerjenlere karşı duyarsızlaşma yapılarak hamilelik sırasında oluşabilecek krizlere karşı önlem alınabilir. Bu işlem hamilelik sırasında da yapılabilir. Ancak aşırı bir reaksiyon oluştuğu taktirde bu bebeğe de zarar verebilir. O nedenle hamilelik öncesinde yapılmasında ve bununla ilgili kayıtların iyi tutulmasında fayda vardır.

Hamilelik döneminde ilaç kullanımı;

Hamilelik döneminde güvenilirliği kanıtlanmamış hiçbir ilacın kullanılması önerilmiyor. Hamilelik döneminde astım ve alerji açısından en sık beta-mimetik ve steroidlerin aerosol formlarının kullanıldığı belirtiliyor. Beta mimetikler anne kalbinin düzensiz çalışmasına neden olabilir. Steroidler annede oral pamukçuk yapabilir. Her iki grup ilacın da bebek üzerinde belirgin bir anomaliye yol açtığı gösterilememiştir. Steroidlerin hayvan deneylerinde fetusta yarık damağa yol açabileceği saptanmış. Ancak insan fetuslarında ise bir sorun oluşturmuyor. Hamilelikte kullanılacak diğer astım ilaçları antikolinerjikler ve tefilindir.

Kalıtım faktörü;

Birçok hastalıkta olduğu gibi astım ve alerjide de kalıtım faktörünün rolü olduğu biliniyor. Astım ve alerji hastası hamile kadınların çocuğuna da aynı hastalıkların geçme ihtimali bulunuyor. Hamilelik sırasında bunu engellemek için henüz yapılacak bir şey olmadığı belirtiliyor. Ancak, bir anne babanın alerji öyküsü bilinirse ve göbek kordonunda Ig E miktarı saptanırsa dış alerjik etkenlere karşı önlem alınabilir.

Alınabilecek önlemler;

Pek çok hastalığın nedenleri arasında olduğu bilinen sigara içilmesi, genetik bir özellik olmadığı için anne karnındaki bebeğin alerji hastası olmasına yol açmıyor. Ancak, anne adaylarının gebelik döneminde yoğun sigara içmeleri düşük riskini artırıyor.

Hamile kadınların hem kendileri hem de doğacak çocukları için alabileceği birçok önlem bulunuyor. Evde özellikle çocukların odasında toz ve küf bulunmaması gerektiği belirtiliyor.

Kürklü hayvan, hava da oluşturacağı parazitler de alerjik etki yapabilir. Halı, yün ve deri giysiler, klima alerjiye ortam hazırlayabilir. Ayrıca, solunumu olumsuz etkilediği için, evde sigara içilmemeli ve virüs hastalıklarına karşı önlem alınmalıdır.

Her anne adayının kendi özelliklerini bilerek davranmasının önemine değinilerek; Anne adaylarının, daha önce yaptırdıkları duyarlılık testleri ya da kendi deneyimleriyle belirledikleri alerjen besinlerden uzak durmaları isabetli olur. Bebek doğduktan sonra, alerjik bünyeli anne, emzirme sırasında, yumurta, süt ve fıstık gibi majör alerjenlerle beslenmemelidir. Bebeğe katı gıdalar en erken 6 aylıkken verilmelidir.

Paylaşın

ASTIM Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Teşhisi, Tedavisi

Kronik bir hastalık olan Astım, hava yollarının çevresel etkenlere karşı aşırı duyarlı olmasıdır. Astım’da hem büyük hem küçük hava yolları etkilenebilir. Astım’da hava yollarında daralma ve krizler şeklinde ataklar tipiktir.

Astımlı hastalarda bronşlarda mikrobik olmayan iltihap vardır. Buna bağlı olarak bronşlarda salgılar artar, bronş duvarı kasılır ve  hasta astım atağı geçirir . Toz, duman, koku, polenler atağı başlatabilir. Astım alerjiye bağlı olabileceği gibi alerjiden bağımsız gelişebilir.

Astımın belirtileri nelerdir?

Astım tanısı, detaylı hasta öyküsü, muayene bulguları ve solunum fonksiyon testleri ile konulmaktadır. Genel astım belirtileri ise şöyledir;

Öksürük (genellikle kuru ve krizler halindedir gece uykuda uyandırabilir.)
Hırıltılı solunum
Göğüste tıkanıklık ve sıkışma hissi
Soluk alıp verirken ıslık sesi
Nefes darlığı

Astımın nedenleri nelerdir?

Ailede astım varlığı
Solunum yoluyla toz ve kimyasal maddeler maruz kalan meslekler
Bebeklik döneminde alerjenlere maruz kalma
Bebeklik döneminde ağır solunum yolu hastalıkları geçirmek
Annenin gebeyken sigara içmesi
Yoğun sigara dumanına maruz kalma

Astımda ne zaman doktora başvurulmalı?

Astım belirtileri sürekli tekrarlıyorsa vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

Öksürük, hırıltı, göğüste sıkışma hissi gibi şikayetler haftada birden daha sık ortaya çıkıyorsa,
Şikayetler gece uykudan uyandırıyorsa,
Konuşmakta zorluk varsa,
Dudak ve tırnaklarda morarma varsa,
Kalpte aşırı çarpıntı ve nabızda hızlanma varsa,
Yürümede zorluk varsa, en kısa zamanda göğüs hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.

Astım tanısı nasıl konur?

Astım tanısı konulmadan önce hekim, hastadan detaylı bir öykü alır. Öksürük ataklarının sıklığı, haftada kaç kez ortaya çıktığı, atağın gece veya gündüz yaşanması, ailede astım varlığı ve diğer alerjik belirtiler sorgulanır. Atak esnasında muayene edilen bir hastanın bulguları tipiktir. Solunum fonksiyon testi, alerji testi, burun salgı testi ve akciğer grafisi, yapılabilecek tetkikler arasındadır.

Astım tedavisi nasıl yapılır?

Astım tedavisi planlanırken hastalığın ağırlık derecesine göre tedavi planlanır. Eğer alerjik astım düşünülüyor ise alerji ilaçları verilir. Ataklar esnasında hastayı rahatlatmak için solunum yoluyla uygulanan spreyler kullanılır. Kortizon, tedavide önemli rol oynar. Hem sprey şeklinde hem de ağızdan uygulanabilir. Tedavinin başarısı, hastanın geçirdiği atak sayısının azalmasına göre belirlenir.

Paylaşın