Türkiye, Milli Gelirin Yalnızca Yüzde 6,3’ünü Eğitim Ve Sağlığa Ayırıyor
Türkiye, GSYH’nin (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) yalnızca yüzde 3,7’sini sağlık hizmetlerine, yüzde 2,6’sını ise eğitim hizmetlerine ayırıyor. Bu, sağlık ve eğitim hizmetlerinde yaşanan yapısal sorunlara da ışık tutuyor.
NATO üyesi ülkelerin savunma, sağlık ve eğitim harcamalarına ilişkin güncel veriler, Türkiye’nin sağlık ve eğitim hizmetlerine ayırdığı kaynağın çarpıcı bir biçimde yetersiz kaldığını gözler önüne serdi. Karar’dan Berfu Kargı‘nın aktardığı Visual Capitalist tarafından yayınlanan grafiklere göre Türkiye, NATO üyeleri arasında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) oranla sağlık ve eğitime en az kamu kaynağı ayıran ülke durumunda.
2022-2023 verilerine göre Türkiye, GSYH’sinin yalnızca yüzde 3,7’sini sağlık hizmetlerine, yüzde 2,6’sını ise eğitim hizmetlerine ayırıyor. Bu oranlar, NATO ortalamasının belirgin şekilde altında. Karşılaştırmak gerekirse, aynı ittifaka mensup çoğu ülke sağlığa yüzde 7 ila yüzde 12, eğitime ise yüzde 4 ila yüzde 6 aralığında pay ayırıyor. En yakın komşular arasında yer alan Yunanistan sağlığa yüzde 8,5, eğitime yüzde 4,4 oranında kaynak aktarırken; Almanya sağlığa yüzde 11,8, eğitime yüzde 4,7 harcama yapıyor.
Benzer bir durum eğitim alanında da kendini gösteriyor. Eğitime ayrılan kamu kaynağının düşüklüğü, velileri çocuklarını özel okullara yöneltmeye zorluyor. Devlet okullarında artan sınıf mevcutları, öğretmen eksiklikleri ve altyapı sorunları, eğitimde fırsat eşitsizliğini derinleştiriyor. Okulların temel temizlik hizmetlerinin bile yapılamaması durumu gözler önüne seriyor. Uluslararası öğrenci başarı sıralamalarından biri olan PISA testlerinde Türkiye’nin son yıllardaki sıralaması da bu durumu teyit ediyor. 2022 PISA sonuçlarında Türkiye, 37 OECD üyesi arasında matematikte 32’nci, fen bilimlerinde 29’uncu, okuma becerilerinde ise 30’uncu sırada yer aldı.






























