İYİ Parti Lideri Akşener: Bu Harami Düzeni Birlikte Göndereceğiz

Kayseri Tomarza’da esnaf ziyareti öncesi vatandaşlara seslenen İYİ Parti Lideri Akşener, “Allah nasip ederse ister erken ister zamanında yapılacak seçimde helal oylarınızla o sandıkları patlatacağız. Bu arkadaşları göndereceğiz, tıpış tıpış gidecekler. Bu harami düzeni birlikte göndereceğiz” dedi.

Haber Merkezi / Türk Telekom’un, Türkiye Varlık Fonu’na devri kapsamında devletin 1,6 milyar dolar borcu üstlendiğini ifade eden Akşener, “Hep birlikte tam 24 milyar liralık kazık yedik. Bu 24 milyar lira ile ne yapılırdı? Gübre atamamış çiftçimizin Nisan ayında atacağı gübrenin parası ödenebilirdi. Hayvan besleyenlerin, çiftçinin girdilerine 24 milyar lira ek yapılsa Türkiye çiftçilikte uçardı. 4 milyon fakir ev kadınına 1 yıl boyunca ayda 500 lira para verilirdi” ifadelerini kullandı.

“Gebe hayvanların” kesime gittiği bir Türkiye ile karşı karşıya olduklarını belirterek, hayvancıların ve çiftçilerin yemde, mazotta ve gübrede yardım istediğini dile getiren Meral Akşener, “Şuculuk-buculuk üzerinden oy verilirse, komşunun komşuya düşman olduğu bir Türkiye’de seçmen çırak çıkar, abiler kazanır. 5 maaş alıp yan gelip yatanlar var sarayda. Haram zıkkım olsun. 11 maaş alan müdürler var. Bakın bunların tamamı haramdır, kul hakkıdır. Siz burada yoksullukla, haksızlıkla, AK Parti bürokratlarının kibri ile mücadele ediyorsunuz” dedi.

Bir kişinin çocuğuna harçlık veremediğini söylemesi üzerine bunların değişmesi için sandığa işaret eden İYİ Parti Lideri  Akşener, “Allah nasip ederse, ister erken ister zamanında yapılacak seçimde, helal oylarınızla o sandıkları patlatacağız. Abilere seçmen velinimetmiş diye öğreteceğiz ve bu arkadaşları göndereceğiz. Tıpış tıpış gidecekler. Bu harami düzeni birlikte göndereceğiz” ifadelerini kullandı.

Hayvancılık ile uğraşan bir vatandaş Akşener’e, “Yeme, küspeye, gübreye, mazota her geçen gün zam geliyor. Biz ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız. Üreticiler olarak bizler gelen zamları artık kaldıramıyoruz. Hayvanlarımızı satmak istiyoruz alıcı dahi bulamıyoruz. Vatandaş çok zor durumda. Üretici olarak hayvancılıktan mı yoksa tarımdan mı vazgeçelim” dedi. Akşener çiftçinin sözleri üzerine “Bu ucube sistemden vazgeçeceğiz ve el ele vererek aydınlık günlere yürüyeceğiz” dedi.

Görsel: Yeniçağ Gazetesi

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kayseri Tomarza’da esnaf ziyareti öncesi vatandaşlara seslendi. Akşener özetle şunları söyledi;

“Parti olarak her ilin, ilçenin sorunlarını takip eden bir anlayışımız var. Esnaf ziyaretlerimin sebebi uzun zamandır yapılan vatandaşı kutuplaştırma siyasetidir. Vatandaşın çocuğu 92 puan ile atanamamışken 50 puanla dayısı olanlar atandı. Vatandaş çocuğuna harçlık vermekte zorlanırken, kadınlarımız tencere kaynatmakta zorlanırken, iktidar emekli maaşlarını istemeye istemeye 2 bin 500 liraya çıkartmışken bizim zorumuzla. Bu ülkede bin 500 lira emekli maaşı alan vatandaşlarımız vardı. Bugünün ekonomik şartları ile Türkiye’de 2 bin 500 liralık emekli maaşı ile geçinmekte mümkün değil.

Vatandaşın ekonomik sıkıntılarına karşı Türk Telekom’un sahibi, Erdoğan’ın yakın arkadaşı Hariri’lerin, Türkiye’yi tokatladığı Telekom’dan en son 1.6 milyar dolarlık borcunu da devlet üstlenerek tam 24 milyar liralık bir kazık yedik. 24 milyar lira ile gübre atamamış çiftçimizin Nisan ayında atacağı gübrenin parası ödenebilirdi. Çiftçilerin girdilerine 24 milyar liralık destek sağlansa Türkiye tarımda zirve noktaya ulaşırdı. Yoksul kadınlara bir sene boyunca ayda 500 lira destek verilebilirdi. Gençlere burs desteği sağlanabilirdi.

Gebe hayvanların kesime gittiği bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Vatandaş sadece yemde, gübrede ve mazotta destek istiyor. Komşunun komşuya düşman olduğu bir Türkiye’de seçmen çırak çıkar abiler kazanır. Sarayda 5 maaş alarak yan gelip yatan danışmanlar var. Alınan bu maaşların tamamı kul hakkıdır. Onlar orada sefa sürerken vatandaş AKP bürokratlarının kibri ile mücadele ediyor. Seçmenin velinimet olduğunu öğreteceğiz, harami düzeni hep birlikte yıkacağız.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu: Ekonomi Açısından Büyük Sıkıntılarımız Var

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Yenimahalle ilçesinde muhtarlarla bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, muhtarların kendine ait bir bütçesi olması gerektiği görüşünü bir kez daha dile getirerek, “Bana bütçeyi nereden bulacaksınız? diye soruyorlar. Bu kardeşinize güvenin, 27,5 yılımı kamuda geçirdim” dedi.

Haber Merkezi / “Seçim Kanunu’nda muhtarlık için birleşik oy pusulası önergesi verin dedim” diyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Sandığa gidiyorsunuz kabine giriyorsunuz kabinde bakıyorsunuz oy vereceğiniz muhtarın pusulası yok. Biri almış götürmüş. Niye sizin birleşik oy pusulanız olmasın? Diğerleri var olan sizin için niye yok. Bu muhtarlığa verdiğimiz değer, göstermesi için de önemlidir” ifadelerini kullandı.

“Ekonomi açısından büyük sıkıntılarımız var. Toplumun her kesimi sıkıntı içinde. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkeydi. Şimdi nohuttan, mercimeğe, canlı hayvandan ete her şey dışardan geliyor. Kim yaptı? Sizin sorgulamanız lazım. Neden gidip yalvarıyoruz? El avuç açıyoruz? Buradan Türkiye’yi çıkarmak zorundayız” diyen Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle;

“Ben muhtarların sorunlarını değil, nasıl sorunları çözeceğimi anlatacağım. Muhtarların haklarını savunmak önce muhtarların sonra bizlerin görevi. Siyasette eleştiri olur, eleştirinin dozu biraz sert olur anlarım ama siyasette iftira, haksızlık olmaması lazım. Mansur başkanı aday gösterdiğimizde ‘Seçerseniz bütün sosyal yardımlar kesilir’ diyorlardı. Kesilmedi. ‘Oy verirseniz faturalarını teröristler toplayacak’ diyorlardı. Beni sevindiren olay Ankaralıların Mansur beye duydukları güven.

Bu topraklarda yapılan ilk seçim 1833 yılında Kastamonu Taşköprü’de yapılan bir muhtarlık seçimidir. O nedenle biz muhtarları demokrasinin temel taşı olarak tanımlıyoruz. Bugün geldiğimiz nokta muhtarlara hak ettikleri yetkileri teslim ettik mi? Hayır. 82 kanunda ‘muhtar’ adı geçer. Bir ‘Muhtarlık Yasası’na ihtiyacımız var. Bu konuda bir çalışma yaptık. TBMM’ye sunduk. Çıkmadı, reddedildi ama sizlerin oylarıyla iktidara geldiğimizde bu kanunu çıkaracağız.

Seçim Kanunu’nda değişiklik yapılıyor. Muhtarlar için ‘Birleşik Oy Pusulası’ önergesi verin dedim. Diğerleri için var olan sizin için neden yok? Muhtarlık Evi’ni söylediğim zaman çok sayıda itiraz geldi. Bizim belediye başkanlarımızın büyük bir kısmı bağımsız konutlar yaptılar muhtarlıklar için. Bunu normalde iktidarın yapması gerekiyor. Köy Tüzel Kişiliklerinin yeniden iade edilmesi lazım. Muhtarların bir bütçesi olsun dedim buna da itiraz ettiler. Vatandaş en rahat muhtara ulaşır. Vatandaşın derdini anlatacağı ilk kişi muhtardır.

Muhtarlık bir kamu kurumu olarak kabul edilmemiştir. Kamu kurumu olarak kabul edilmediğiniz için belediye başkanı sizlerle özel proje geliştiremez. Bu kanunun da değişmesi lazım. Sizin ödenekleriniz yani aylıklarını var. İzin aldığınızda kesilir. Niye size aylık verilirken kesiliyor? Size maaş ödenmesi lazım. Kadın muhtarlar doğum yaptıklarında kesilir, izin verilmesi lazım. Türkiye Muhtarlar Birliği’nin kurulması lazım. Bunlar muhtarlarla ilgili söylediklerim.

Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu biliyoruz. Devlet adamı kimliği… Hakkı teslim etme, insanı incitmeme, üretiyorsa destekleme. Biz şu anda neredeyiz? Ayrışan bir topluma dönüştük. Daha düne kadar komşumuzun kimliğini sorgulamazdık şimdi inancını, kimliğini, yaşam tarzını sorgulamaya başladık. Bu çok tehlikeli bir şeydir. Kimlik sorgulanır mı? Ben anne babamı seçme özgürlüğüne sahip miyim? Hayır. İki konu CHP açısından kırmızı çizgidir. Biri bayrak diğeri vatan. Onun dışında hepimiz kardeşiz.

‘Ekonomi açısından büyük sıkıntılarımız var’

Ekonomi açısından büyük sıkıntılarımız var. Toplumun her kesimi sıkıntı içinde. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkeydi. Şimdi nohuttan, mercimeğe, canlı hayvandan ete her şey dışardan geliyor. Kim yaptı? Sizin sorgulamanız lazım. Neden gidip yalvarıyoruz? El avuç açıyoruz? Buradan Türkiye’yi çıkarmak zorundayız.

Düne kadar gitmeyen evlatlarımız niye bugün gitmek istiyor? Yanlış yönetim var, hatalar var. Bunları saymayacağım. Bir örnek vereceğim. Pandemide esnaf büyük sıkıntılar çekti. Yardım yaptılar. Şimdi diyorlar ki bu yardımlar vergiye tabi, bunun vergisini ödeyeceksiniz. Hadi diyelim kanun öyle vergiye tabi tuttun. Arkadan Kur Korumalı Mevduat getirdiler. Tefeciye faiz vereceksin vergiye tabi tutmayacaksın, esnafa yardım vereceksin vergiye tabi tutacaksın. 14 milyarı tutmuyorsun, 4 milyarı vergiye tutuyorsun. Devlet böyle mi yönetilir? Devlet böyle yönetilmez. Devletin omurgasını bürokrasi oluşturur. Siz devleti yönetirken liyakatle ve adaletle yöneteceksiniz. İşi ehline teslim etmezseniz böyle olaylar çıkar karşına. Asla umutsuz değilim. Ben bu milletin ferasetine güveniyorum. Bu milletin vicdanı var. Eğriyi, doğruyu oturup tartacak. Kararını sandığa gidince vermiş olacak.

Zamlar. Henüz işin baharındasınız. Bir yıl önce ‘gıda kriziyle karşılaşacağız’ dediğimde nasıl biliyordum? Rakamlara bakıyorsunuz, bu iş böyle yürümez diyorsunuz ama bakmıyorlar. Bir devlet günlük yaşamaz arkadaşlar. Devletler planlar yapar. Biz de bu kalktı, o nedenle bugün bu haldeyiz. Bu halden hep beraber çıkacağız. Millet İttifakı olarak çıkacağız.

Bazen, ‘6 benzemez bir araya geldi’ diye kızıyorlar. 6’mız da demokrasi konusunda birbirimize benziyoruz. Hepimizde memleket sevgisi, yurt sevgisi var. Türkiye’yi içinde bulunduğu badireden çıkarmamız lazım. Türkiye’nin ikinci yüzyılına giriyoruz. Ankara büyük bir köye dönüştü. Ankara başkenttir, bir yıldız gibi parlaması lazım.”

“İktidarın o amirallere teşekkür etmesi lazım”

Kılıçdaroğlu, muhtarlarla bir araya gelmesinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Emekli amirallerin Montrö konusunda yaptıkları açıklamaların ne kadar doğru, ne kadar gerçekçi ve öngörülebilir olduğunu Ukrayna- Rusya savaşı bize gösterdi. Amirallere tek tek ulaşıp o bildiriyi yayımladıkları için teşekkür edilmesi gerekiyor. Bir gerçeği iktidardan çok daha önce gördüler ve toplumun önüne koydular.

İktidarın da o amirallere teşekkür etmesi lazım. Yargı aşamasının bitmesi ve hepsinin beraat etmesi lazım. Açılan dava zaten yersiz bir davaydı. Amirallerin zaten temel görevi budur. Montrö antlaşmasının ne kadar önemli olduğunu, Türkiye açısından, Rusya açısından, Akdeniz, Karadeniz açısından ne kadar önemli olduğunu.

Onlar zaten bütün hayatlarını bu işe veriyorlar, bu konularda araştırma yapıyorlar. Onlar kalkıp ‘Boğazdan başka gemiler geçecek, kanaldan başka gemiler geçecek’ diye konuşurken, amiraller büyük bir tehlikeye dikkati çektiler. Bugün onlar tamamen haklılar. Onlara yürekten teşekkür ederim.”

Paylaşın

Kuzey Kore’den Kıtalararası Balistik Füze Denemesi

Güney Kore ve Japonya, Kuzey Kore’nin nükleer kapasiteli kıtalararası balistik füze denemesi gerçekleştirdiğini bildirdi. Nükleer kapasiteli füzenin yeni bir model olduğu düşünülüyor.

Japon haber ajansı Kyodo, Savunma Bakan Yardımcısı Makoto Oniki’ye dayandırdığı haberde Japon Denizi’ne doğru fırlatılan füzenin 6 bin kilometre irtifaya ulaştığını ve Japon münhasır ekonomik bölgesi içinde kıyıdan 150 kilometre açıkta denize düştüğünü kaydetti.

Güney Kore Cumhurbaşkanı Moon Jae In de, Milli Güvenlik Kurulu acil oturumu sonrasında yaptığı açıklamada, uzun menzilli füze denemesinin Kuzey Kore’nin kendi ilan ettiği moratoryumu bozduğu anlamına geldiğini belirterek Pyöngyang yönetiminin tavrını kınadı.

ABD’yi vurabilecek menzile sahip

Füzenin, ulaştığı yükseklik açısından 2017’de denenen Hwasong-15’lerden daha yeni bir sistem olduğu tahmin ediliyor. Hwasong-15 füzeleri halihazırda Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ana karasını vurabilecek menzile sahip.

Kuzey Kore son olarak 2017 yılında Hwasong-15 tipi kıtalararası balistik füzelerle bir dizi deneme gerçekleştirmiş ve ardından moratoryum ilan etmişti. Pyöngyang yönetimi Ocak ayından beri moratoryumu iptal edeceği yönünde sinyaller veriyordu.

Beyaz Saray’dan kınama

Kuzey Kore’nin füze denemesine ABD’nin yanıtı da gecikmedi. Beyaz Saray sözcüsü Jen Psaki, Kuzey Kore’nin uzun menzilli balistik füze denemesini güçlü bir şekilde kınadıklarını belirterek, “Bu füze denemesi, BM Güvenlik Konseyi’nin kabul ettiği bir dizi kararın küstahça ihlalidir; gerilimi gereksiz yere tırmandırmakta ve bölgedeki güvenliği tehlikeye atma riski taşımaktadır” açıklamasını yaptı.

BM kararlarıyla Kuzey Kore’nin balistik füze denemeleri daha önce yasaklanmış, ülkenin bu tür füzeleri geliştirme çabalarını sürdürdüğü gerekçesiyle uluslararası yaptırımlar yürürlüğe sokulmuştu.

Paylaşın

Putin’in Ruble Manevrası Avrupa’da Tansiyonu Yükseltti

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün başkent Moskova’daki kabine toplantısından sonra “dost olmayan ülkelere” doğal gazı ruble karşılığında satma kararı aldıklarını açıklaması, Rus gazına bağımlı olan Avrupa ülkelerinde endişeye neden oldu.

Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck, ruble kararının anlaşmaların ihlali olduğunu belirterek atılacak adımlar konusunda Alman hükümetinin Avrupalı ortaklarıyla görüşeceğini söyledi.

Avrupa’da enerji şirketlerini endişelendiren bu karara karşı ekonomistler de uyarıda bulundu. Almanya’daki Heinrich-Heine Üniversitesi Rekabet Ekonomisi Ensitüsü’nden Prof. Dr. Jens Südekum, Moskova’nın kararının”ekonomik savaşı tırmandıracağı” değerlendirmesini yaptı.

Südekum, ödemede para birimi değişikliğinin anlaşmaların açık bir ihlali olduğunu söyledi. Batı ülkelerinin bir şekilde buna tepki göstermesi gerektiğini vurgulayan Südekum, “Rusya’dan enerji ithalatına ambargo uygulanması şimdi daha olası hale gelmiş durumda” dedi.

Gelecekteki Gaz (Zukunft Gas) adlı Alman enerji şirketleri birliğinin başkanı Timm Kehler de Rusya’nın gaz sevkiyatını sadece ruble karşılığında yapacağı haberinin doğal gaz piyasasında büyük bir endişeye yol açtığını söyledi.

Kararın sonuçlarını henüz öngöremediklerini belirten Kehler, bunun aynı zamanda Rusya’ya yönelik yaptırımların etkili olduğunu ve Putin’i baskı altına aldığını gösterdiğini ifade etti.

Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksander Novak ise Batı’yı olası bir enerji boykotuna karşı uyardı. Böyle bir adımın dünya genelinde petrol ve doğal gaz piyasalarının çökmesine neden olacağını savunan Novak, petrolde küresel piyasalarda şu anda zaten darboğaz yaşandığını ifade etti.

Novak, dizel darboğazının Avrupa’yı tehdit ettiğini belirterek stokların 2008 yılından bu yana en düşük seviyede olduğunu kaydetti.

AB ve ABD’nin ek yaptırım planı

Brüksel’de bugün toplanan Avrupa Birliği (AB) devlet ve hükümet başkanları ise bugün Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile birlikte Rusya’ya karşı ek yaptırım kararları almaya hazırlanıyor. Ancak bu konuda AB ülkeleri arasında görüş ayrılıkları var.

Alman sanayicileri de yeni ekonomik yaptırımlara sıcak bakmıyor. Alman Sanayiciler Birliği (BDI), liderleri karar almada aceleci davranmamaları yönünde uyardı. BDI Başkanı Siegfried Russwurm, “AB, kısa vadede kapsamlı bir enerji ambargosuna hazır değil” şeklinde konuştu. Russwurm, böyle bir kararın AB’nin tutarlılığı ve hareket kabiliyetini ekonomik ve siyasi olarak riske atabileceği uyarısında bulundu.

Rusya’nın doğal gazı ruble karşılığında satma kararının ayrıntılarını bir hafta içinde açıklaması bekleniyor. Rus devletine bağlı enerji şirketi Gazprom da alınan karara uyacağını ve gerekli değişiklikleri yapacağını açıkladı.

Putin açıklamasında değişikliğin para birimi ile ilgili olduğunu, doğal gaz miktarı ve fiyatlar açasından anlaşmadaki yükümlülüklerin esas alınacağını ifade etmişti. Rusya’nın “dost olmayan ülkeler” olarak onayladığı listede ABD, AB ülkeleri, İngiltere, Japonya, Kanada, Norveç, Singapur, Güney Kore, İsviçre ve Ukrayna yer alıyor.

Paylaşın

ABD’den Çin’e ‘Rusya’ Uyarısı

Çin’in mali yaptırımların kıskacındaki Rusya’ya yardım etmesinin önüne geçmek isteyen Washington yönetimi, Pekin’i yaptırımlar nedeniyle ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmaması, Moskova’nın ihracat kontrollerinden kaçmasına destek olmaması ve yasaklı finansal işlemleri yürütmesine yardımcı olmaması konusunda uyardı.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, G7 ülkelerinin Rusya’nın, Çin veya başka herhangi bir ülkenin yardımıyla Ukrayna işgali nedeniyle uygulanan yaptırımlardan kaçmasını engellemek için ortak bir adım atacağını dile getirdi.

ABD Başkanı Joe Biden’ın katılacağı NATO toplantısına eşlik etmek üzere Brüksel’e gidişinde gazetecilere Ukrayna gündemini değerlendiren Sullivan, “Bu sadece Çin’e mahsus değil. Her önemli ekonomi ve bu ekonomilerden herhangi birinin uygulamaya koyduğumuz yaptırımları kasıtlı ve aktif bir şekilde baltalamak ya da zayıflatmak için alacağı kararlar için de geçerli olacak.” dedi.

Amerikan hükümetinin bu mesajı Çin’e ilettiğini belirten Sullivan, “Avrupa Birliği ve diğer Avrupa ülkelerinden de benzer adımlar bekliyoruz.” ifadesini kullandı.

Geçen hafta Biden’la Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in görüşmesinin ardından Pekin, ABD’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarını kınayarak, “Kapsamlı ve ayrım gözetmeyen yaptırımların sadece insanlara acı çektireceği ve durumun daha fazla tırmandırılmaması” gerektiğini açıklamıştı.

ABD’nin ihracat kısıtlamaları, Rusya’nın ticari elektronik, bilgisayar ve uçak parçaları gibi kritik ürünlere erişimini engellemeyi amaçlıyor.

Washington, Çin’in ticaret kısıtlamalarını ihlal ederek Rusya’nın bu ürünlere erişmesine yardımcı olabileceğinden endişe duyuyor. Sullivan, ABD hükümetinin bunun olmamasını sağlayacak araçlara sahip olduğunu da sözlerine ekledi.

ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo Reuters’e verdiği demeçte, ABD’nin yarı iletkenler gibi ürünlere getirilen ihracat kontrollerini ihlal eden tüm şirketleri cezalandıracağını söylemişti.

“Çin’in Rusya’ya Ukrayna’da askeri destek sağladığını görmedik”

Bu arada Jake Sullivan, Çin’in Ukrayna’daki savaş için Rusya’ya askeri destek sağladığını görmediklerini ya da ellerinde böyle bir delil olmadığını söyledi.

Sullivan, bir soru üzerine, “Çin’den, Rusya’ya Ukrayna’da kullanılmak üzere askeri ekipman sağlandığını görmedik ya da buna dair elimizde bir delil yok ancak bu durumu yakından takip ediyoruz.” diye konuştu.

Pekin’in Moskova’ya olası bir askeri destek vermesi durumunda bunun ne tür sonuçlar doğuracağı konusunda Çinli yetkililere net mesajlarını ilettiklerini de kaydetti.

Rusya’ya yeni yaptırımlar açıklanacak

Öte yandan Sullivan, 24 Mart’ta Brüksel’de yapılacak görüşmelerde Rusya’ya yönelik yeni yaptırımların açıklanacağını, bu kapsamda çok sayıda Rus yetkilinin yaptırım listesine ekleneceğini belirtti.

Ukrayna’ya ne gibi savunma desteklerinin verileceği konusunun da görüşmelerde ele alınacağını vurgulayan Sullivan, G7 zirvesinde ise küresel enerji ve gıda politikalarının kapsamlı şekilde değerlendirileceğini söyledi.

Paylaşın

CHP, Seçim Hazırlıklarını Masaya Yatırıyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında düzenlenen “Büyük Örgüt Buluşması”yla seçim hazırlıklarını masaya yatırıyor. Antalya’nın Belek ilçesindeki bir otelde bugün başlayan ve yarın da Kılıçdaroğlu’nun konuşması ile devam edecek buluşmaya Parti Meclisi üyeleri, il ve ilçe başkanları ile il kadın ve gençlik kolları başkanları katılıyor.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün haberine göre; CHP yetkilileri, yaklaşık bin 300 parti üyesinin katılım gösterdiği buluşmanın CHP tarihinde ilk olduğuna dikkat çekiyor. Parti yetkilileri, Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) Seçim Yasası teklifiyle ittifakların durumu tartışmaya açılırken, örgüt buluşmasının daha önemli hale geldiğini ve seçim hazırlığına yön vereceğini vurguluyor.

Kılıçdaroğlu, uyarılarda bulunacak

Antalya Büyükşehir Belediyesi Muhittin Böcek’in ev sahipliğini yapacağı iki günlük etkinlikte Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun tüm örgüte, “Seçime hazır olun ve vatandaşla sık sık bir araya gelerek dertlerini dinleyin, CHP’nin çözüm önerilerini anlatın” talimatı vermesi bekleniyor. Kılıçdaroğlu ayrıca seçim yasası değişiklik teklifinin ardından diğer partilerle yapılacak iş birliklerinin daha önemli olduğunu belirterek, parti üyelerinden yerel siyasette daha dikkatli olmalarını isteyecek.

Genel başkan yardımcıları sunum yapacak

Toplantılarda ayrıca genel başkan yardımcılarının da örgüte sunum yapması bekleniyor. Bu kapsamda Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’nın, seçim hazırlıklarının yanı sıra ittifak üyesi partilerin teşkilatlarıyla yapılacak iş birliklerinin kapsamına dair sunum yapacağı belirtiliyor. Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel de, sunumunda seçim güvenliğine yönelik yapılan hazırlıklara ve örgütün dikkat etmesi gereken noktalara değinecek.

Sosyal medya kullanımı masaya yatırılacak

Adıgüzel, yapacağı sunumda örgüt üyelerinin sosyal medya kullanımı ve parti politikalarının sosyal medya üzerinden aktarımına ilişkin bilgiler de verecek. Bunun yanı sıra, sunumda sandık görevlisi, mahalle sorumlusu, okul sorumlusu gibi atamalarda örgüt üyelerinin dikkat etmeleri gereken noktalar üzerinde de durulacak. Parti üyelerine Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e ilişkin de bilgi verilecek. Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek’in yapacağı sunumda 6 partinin hazırlamış olduğu ortak metinle ilgili detaylar anlatılırken, parti üyelerinin merak ettiği sorular da yanıtlanacak. Ayrıca hazırlanan kitapçık parti üyelerine dağıtılacak.

Sürpriz konuk Hacer Foggo

Antalya’daki buluşmanın bir de sürpriz katılımcısı olacak. Yoksulluk üzerine önemli araştırmalar yürüten Derin Yoksulluk Ağı’nın Kurucusu Hacer Foggo, Antalya’daki toplantılarda örgüte kapsamlı bir sunum yapacak. Sunumda, yoksul mahallelerdeki seçim çalışmalarının önemine ve yoksul vatandaşların oy verme eğilimlerine değinilecek.

Paylaşın

Demirtaş’tan Cumhurbaşkanı Adayı İçin Yeni ‘Kriter’

Kasım 2016’dan bu yana Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Gazete Duvar’da yayımlanan ‘Aşkı bilmeyene oy yok’ başlıklı yazısında cumhurbaşkanı adayı olacak kişilerle ilgili yeni bir ‘kriter’ belirledi. 

“En ciddi siyasi analizlerimden birini yazıyorum, yazının başlığı hafif gelmesin sakın. Başlık, okunduğu kadar hafif değil; aşk hiç değil” diyen Demirtaş, şunları kaydetti:

“(…)  ‘Nasıl bir cumhurbaşkanı adayı’ sorusu bu sıralar çok revaçta. Bana da soruyorlar, çaktırmadan kendimi tarif ediyorum. Herkes öyle yapmıyor mu? Dürüst, bilgili, cesur, deneyimli, hırstan ve kibirden azade, demokratik değerleri içselleştirmiş, gelmişi geçmişi temiz vs. Tamam, bu türden genel geçer kriterlere eyvallah diyelim.

“Aşk’ı biliyor mu? Hiç aşık olmuş mu?”

Ama bir kriter var ki hepsinden önemli, hepsinden kıymetlidir: Aşk’ı biliyor mu? Hiç aşık olmuş mu? Bu sorunun kıymetini ancak aşıklar bilir ve ancak aşkın ne demek olduğunu çözebilmiş ölümlüler cevabın ne kadar önemli olduğunu idrak edebilir. (…)”

Ardından Ömer Faruk’un ‘Aşk ve ereksiyon aşkı’ kitabından alıntı yapan Demirtaş, yorumlarını şöyle sürdürdü:

“(…) Aşk bir yaşam biçimi, hayata bakış açısıdır. Ölüm korkusunu yenmenin, ötekini sevmenin, doğanın bir parçası olduğumuzu anlamanın mucizevi sırrıdır aşk. Aşkı bilmeyenden, kıymet vermeyenden korkun bence. Ayrıca aşık olmak, aşkı çözmek için işin felsefesini bilmeye gerek yok. Siz aşkı çözemeden aşk sizi çözer, merak etmeyin. Kasıntı, kuruntu, abartı tiplerden kurtulmak istiyorsanız seçim kriterlerinize ‘aşk’ı da ekleyin derim. En azından bu tür uyduruk, göstermelik ‘seçme’ zorunluluğunun ortadan kalkacağı özgür zamanlara kadar böyle davranın.

“Aşık olmayana, aşkı bilmeyene oy yok!”

Yani ez cümle, ‘parlamenter sistem’, ‘başkanlık sistemi’, ‘altılı veya üstülü masa’ falan tamam da hiç aşık oldun mu be kardeşim? Dünyaya, evrene, insana, topluma, doğaya, diğer canlılara, ötekine hiç başka bir gözle bakmayı başardın mı? Yoksa dinlerin, ideolojilerin ve devletin kafana tıkıştırdıklarıyla mı yetindin bugüne kadar?

Ben olsam her yerde yüksek sesle bağırırdım; Aşık olmayana, aşkı bilmeyene oy yok!”

Demirtaş’ın yazısının tamamını okumak için TIKLAYIN

Paylaşın

Seçim Kanunu Teklifi TBMM Anayasa Komisyonu’nda Kabul Edildi

Seçim barajının yüzde 10’dan 7’ye indirilmesini de içeren “Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, TBMM Anayasa Komisyonu’nda 17 saat süren mesainin ardından kabul edildi. 

AK Parti ve MHP’li üyelerin oyları ile kabul edilen teklifle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne paralel olarak Seçim Kanunu’ndaki “Başbakan” ibareleri kanundan çıkartılıyor. Teklif ayrıca cumhurbaşkanının seçim yasaklarından “muaf tutulması” ve ittifak içindeki partilerin milletvekili dağılımı hesaplanmasındaki değişiklikler gibi düzenlemeleri de içeriyor.

Komisyon’daki kabul kararının ardından TBMM Genel Kurulu’na gönderilecek olan teklifte yer alan değişiklik ve düzenlemeler şöyle:

Baraj, ittifak, seçime katılma

  • Seçimlerde yüzde 10 olarak uygulanan ülke seçim barajı yüzde 7’ye indirilecek.
  • İttifakın aldığı oy toplamı ülke barajını geçtiği takdirde, seçim çevrelerinde milletvekili hesabı ve dağılımı, ittifak içinde yer alan her bir partinin o seçim çevresinde almış olduğu oy sayısı dikkate alınarak yapılacak.
  • İttifakı oluşturan siyasi partilerin her birinin çıkaracağı milletvekili sayısı, her seçim bölgesinde ittifak içinde elde ettiği oy sayısı esas alınarak genel D’Hondt uygulamasıyla belirlenecek.
  • Seçime katılma yeterliliği elde eden parti, Siyasi Partiler Kanunu’nda öngörülen ve parti tüzüğünde belirtilen süreler içerisinde ilçe, il ve büyük kongrelerini üst üste iki defa ihmal etmemiş olma koşuluyla seçime katılma hakkını muhafaza edecek. Salt TBMM’de grup kurmuş olmak, seçime katılabilmenin yeter şartından biri olamayacak.

Seçim kurulunun belirlenmesi

  • İl seçim kurulu, bir başkan, iki asıl üye ile iki yedek üyeden oluşacak.
  • İl seçim kurulu başkanı ve asıl üyeleri ile yedek üyeleri, iki yılda bir ocak ayının son haftasında, il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle tespit edilecek.
  • Ad çekmede ilk çıkan hakim başkan, sonraki iki hakim asıl ve son çıkan iki hakim yedek üye olarak belirlenecek. Ad çekmeye katılacak hakim sayısının beşten az olması durumunda, bu hakimler arasında ad çekme işlemi yapıldıktan sonra eksik kalan asıl ve yedek üyeler, en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek.
  • Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise başkan ve asıl üyeler ile yedek üyeler en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek. Bu suretle kurulan il seçim kurulu iki yıl süre ile görev yapacak.
  • Kıdemin belirlenmesinde kınama veya daha ağır disiplin cezası almış olanlar diğerlerinden daha az kıdemli sayılacak.
  • İl seçim kurulu başkanlığının boşalması halinde asıl ve yedek üyelerden en kıdemli hakim il seçim kuruluna başkanlık edecek.
  • İlçelerde, ilçede görev yapan kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, merkez ilçelerde ise aynı nitelikleri taşıyan hakimler arasından adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle belirlenen hakim, kurulun başkanı olacak.
  • Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise en kıdemli hakim kurulun başkanı olacak.

Seçmenler ve sandık görevlileri

  • Sandık kuruluna üye bildirme hakkı olan bir parti; oluru olmadan başka bir parti üyesini sandık kurulu üyesi olarak gösteremeyecek.
  • Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun uyarınca yapılacak mahalli idareler genel seçimlerinde, yerleşim yeri adresine göre oluşturulan seçimin başlangıç tarihinden 3 ay önceki seçmen kütüğü üzerinden güncelleme yapılacak. Teklifin ilk halinde 1 yıl olarak öngörülen süre, önergeyle 3 aya indirildi.
  • Kütük düzenlemesi nedeniyle seçmen hiçbir şekilde oy kullanma hakkından yoksun bırakılmayacak. Adresi kapanmış olması sebebiyle adres kayıt sisteminde görünmeyenlerin, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün adres kayıt sisteminde bulunan en son geçerli adres bilgileri esas alınacak.
  • Muhtarlık bölgesi askı listelerinin askı süresi içinde bir seçim çevresinden diğerine yapılan seçmen nakil istemleri hakkında, ilçe seçim kurulu başkanı tarafından itiraz üzerine veya nakil isteminin şüpheli bir girişim olduğu kanaatine varılması üzerine, resen yapılacak araştırma ve inceleme neticesinde, nakil isteminin kabul edilmemesi halinde, seçmen kaydı dondurulamayacak ve bir önce kayıtlı olduğu adreste seçmen kaydı devam edecek.

Diğer düzenlemeler

  • Seçim sonucuna göre, ilk sırada yer alan muhtar adayı, seçilme yeterliliğine sahip olduğunu en geç 10 gün içinde belgelendirmesi halinde kendisine seçim kazandığına dair ilçe seçim kurulunca mazbata verilecek. Aksi halde ikinciye, daha sonra üçüncüye ve nihayet seçilme ehliyetine sahip aday bulunana kadar bu işlem yapılacak. İlçe seçim kurulunun bu hususta vermiş olduğu kararlara karşı iki gün içerisinde il seçim kuruluna itiraz edilebilecek. İl seçim kurulunun vermiş olduğu kararlar kesin olacak.
  • İl seçim kurulu başkan ve üyeleri ile ilçe seçim kurulu başkanları, teklifin kanunlaşarak yürürlüğe girmesinden itibaren 3 ay içinde, yapılan değişikliklere göre yeniden belirlenecek. Bu şekilde belirlenen başkan ve üyeler, önceki başkan ve üyelerin görev süresini tamamlayacak.
  • Teklifle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine paralel olarak Seçim Kanunu’ndaki “Başbakan” ibareleri kanundan çıkartılacak.
Paylaşın

ABD: Rus Birlikleri, Ukrayna’da Savaş Suçu İşledi

ABD, Rus birliklerinin Ukrayna’da savaş suçu işlediğini savundu. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, açık kaynaklar ve istihbarat kaynaklarına dayanan dikkatli bir değerlendirme sonucu Washington’ın bu sonuca vardığını ifade etti.

Kuşatma altındaki Mariupol’a yapılan saldırılara dikkat çeken Blinken, sivillerin kasten hedef alınması ve yapılan zulüme ilişkin çok sayıda güvenilir raporun bulunduğunu açıkladı.

Blinken, ABD’nin savaş suçları raporlarını izlemeye ve topladığı bilgileri müttefiklerinin yanı sıra uluslararası kuruluşlarla paylaşmaya devam edeceğini belirtti. Hukuki soruşturmalar da dahil mevcut her aracı kullanmaya kararlı olduklarını ifade eden Bakan, suç iddiaları hakkında nihai kararı verme sorumluluğunun bir mahkemede olacağını da sözlerine ekledi.

Biden Rusya’ya ek yaptırım istiyor

ABD Başkanı Joe Biden da, geçen hafta yaptığı açıklamada, Ukrayna işgalinden dolayı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i bir savaş suçlusu olarak nitelendirmişti.

Biden, bu hafta Varşova ve Brüksel’e dört günlük bir ziyaret gerçekleştirerek, İkinci Dünya Savaşı’nın bitişinden bu yana Avrupa’nın karşı karşıya olduğu en büyük krize ilişkin Avrupalı liderlerle istişarelerde bulunacak.

Brüksel’e gitmeden önce Beyaz Saray’da gazetecilerin “Rusya’nın kimyasal silah kullanma ihtimaline” ilişkin sorusuna cevaben, “Bunun gerçek bir tehdit olduğunu düşünüyorum” yanıtını verdi. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, başkanın müttefiklerle Ukrayna’ya askeri yardımı ve Rusya’ya yeni yaptırımlar konusunu ele alacağını söyledi.

“NATO, Doğu Avrupa’da dört ülkede yeni muharebe grubu konuşlandıracak”

Öte yandan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO üyesi ülkelerin liderlerinin, Doğu Avrupa’ya dört yeni muharebe grubunun konuşlandırılması konusunda anlaşacaklarını söyledi. Bu ülkeler Slovakya, Macaristan, Bulgaristan ve Romanya.

NATO genel sekreteri, bunun askeri ittifakın bölgedeki varlığında uzun vadeli büyük bir artış anlamına geldiğini ve mevcut muharebe gruplarının sayısını ikiye katlayacağını söyledi.

ABD Başkanı Joe Biden, Rusya’nın işgaline verilecek yanıtı görüşmek üzere NATO müttefikleriyle bir toplantıya katılacağı Brüksel’e gitmek üzere Washington’dan ayrıldı.

Paylaşın

Avrupa Konseyi: Türkiye’deki ‘Kayyum Valiler’ Yerel Demokrasiye Aykırı

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Türkiye’de bazı kentlerde valilerin aynı zamanda belediye başkanlarının görevini üstlenmesinin “Avrupa Yerel Yönetimler Şartı’nın ruhuna aykırı olduğu” uyarısında bulundu.

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Slovenyalı Vladimir Prebilic ve İsviçreli David Eray tarafından kaleme alınan Türkiye raporu ve buna bağlı karar tasarı ile tavsiye tasarısını genel kuruldaki tartışmanın ardından oylayarak kabul etti. Genel kuruldaki oylamada rapor için 105 “evet”, 24 “hayır” oyu çıktı.

Oylamada bazı Türk üyelerin, “terörle mücadele yasasında, terör tanımının geniş anlamda kullanılması ve bunun yerel demokrasiye zarar verdiği” yolundaki eleştirilere karşı çıkmak için verdiği değişiklik önergeleri reddedildi.

Türkiye’nin Avrupa Yerel Yönetimler Şartı’na yönelik taahhütlerini mercek altına alan izleme raporu ve buna bağlı kararlarda, Türkiye’de yönetimin terör suçlamasıyla görevinden alınan belediye başkanlarının yerine kayyum atamasını sürdürmesi eleştirilirken, bunun “adil seçim ilkesine aykırı olduğu” görüşü dile getirildi.

Raporda, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçimi kazanmalarına rağmen bazı belediye başkanlarına mazbatalarını vermemesi eleştirildi.

Türkiye’de devletin yerel yönetimlerin planlama kararlarına fazla müdahalede bulunduğu belirtilen rapor ve buna bağlı kararda, Türkiye’de merkezi yönetimin yerel yönetim temsilcilerini “terör suçlamasıyla” görevinden alarak seçilmemiş kişileri bunların yerine atamasının, “Türk vatandaşlarının demokratik seçimine ciddi şekilde zarar vererek, yerel demokrasinin düzgün işleyişini engellediği” görüşü dile getirildi.

Raporda, terörle mücadele yasasında yer alan terör suçlarının çok geniş anlamda tanımlanması eleştirildi.

Devletin yerel yönetimler üzerindeki kontrol yetkisinin çok fazla olduğu uyarısı yapılan tasarıda, yerel yönetimlerin planlama kararlarındaki aşırı devlet kontrolünün ve müdahaleciliğinin yerel yönetimlerin kendi görev ve sorumlulukları üzerindeki etkinliğini düşürdüğü eleştirisi yapıldı.

Yerel yönetimlerin tam ve etkili bir şekilde yetkilerinden yararlanma kapasitelerini merkezi yönetiminin sınırladığı kaydedilen kararda, merkezi yönetimin yerel yönetimlere danışmadan kararlar alabilmesi eleştirildi ve genel olarak Türkiye’de merkezi hükümet ve yerel yönetimler arasındaki iletişim ve hükümetler arası diyalogun yetersiz seviye olduğu uyarısı yapıldı.

“Yerel yönetimlerin yerel vergilerin belirlenmesinde sınırlı yetkileri var”

Yerel yönetimlerin yerel vergilerin belirlenmesinde de sınırlı yetkileri olduğu kaydedilen kararda, kaynakların yarısından fazlasının merkezi hükümetten geldiği için yerel yönetimlerin mali özerklikten yeteri kadar yararlanamadıkları eleştirisi getirildi.

Kabul edilen kararda, raportörlerin izleme komitesini düzenli olarak Türkiye’deki yerel demokrasiyle ilgili gelişmeler konusunda bilgilendirmesi istendi.

Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Türkiye’nin Avrupa Yerel Yönetimler Sözleşmesi’nin ihlal ettiği gerekçesiyle Ankara aleyhinde “izleme süreci” başlatmıştı. İlgili komite, Türkiye’ye yönelik bu süreçle ilgili ziyaretini geçen yıl aralık ayında gerçekleştirdi.

(Kaynak: Euronews)

Paylaşın