Kur Korumalı Mevduat Hesaplarında Erime Devam Ediyor

18 nisan ile biten haftada Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 706,6 milyar liraya geriledi. Merkez Bankası (TCMB), yıl içinde KKM uygulamasının sonlandırılmasının planlandığını duyurmuştu.

Haber Merkezi / Aynı hafta Merkez Bankası’nın (TCMB) net rezervleri önceki haftaya göre 244 milyon dolar seviyesinde azalarak 38,63 milyar dolar düzeyine geriledi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) haftalık bülteninde yer alan bilgilere göre, kur korumalı mevduatlar 18 Nisan haftasında 21,5 milyar TL azalarak 706,6 milyar TL’ye geriledi.

İlgili haftada kur korumalı mevduatlarda yüzde 3’lük düşüş görüldü.

Merkez Bankası (TCMB) KKM ile ilgili son olarak 2 Ocak tarihinde yayımlanan düzenleme ile döviz yükümlülüğü bulunan şirketlere KKM desteğini sonlandırma kararı almıştı. TCMB 2025 para politikası çerçevesini sunduğu metinde de yıl içinde KKM uygulamasının sonlandırılmasının planlandığını duyurmuştu.

Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 18 nisan ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini yayınladı.

Verilere göre net uluslararası rezervler 18 Nisan’da sona eren haftada 244 milyon dolar azalarak 38,63 milyar dolara, brüt döviz rezervi 3,7 milyar dolar daha azalarak 64,31 milyar dolara geriledi.

TCMB’nin net rezervleri geçen beş haftada 35,27 milyar dolar, brüt rezervleri ise 32,76 milyar dolar azaldı. Net rezervler geçen yıl 17 Mart, brüt rezervler ise 16 Haziran 2023’ten bu yana en düşük seviyeye indi.

Paylaşın

Merkez Bankası’nın Yıl Sonu Dolar Beklentisi 43,60 Lira

Merkez Bankası’nın (TCMB), yıl sonu dolar kuru beklentisi mart ayında 42,79 lira iken, mart ayında 43,60 liraya çıktı. Bankanın, yıl sonu büyüme beklentisi ise mart ayında yüzde 3,1 iken, nisan ayında yüzde 3’e geriledi.

Haber Merkezi / Merkez Bankası’nın (TCMB), yıl sonu enflasyon beklentisi mart ayında yüzde 28,04 iken, nisan ayında yüzde 29,98’e yükseldi. Bankanın, 2026 yıl sonu enflasyon beklentisi ise 17,69 oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Nisan Ayı Piyasa Katılımcıları Anketini açıkladı.

Buna göre; Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 28,04 iken, bu anket döneminde yüzde 29,98 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 24,55 iken, bu anket döneminde yüzde 25,56 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 17,06 ve yüzde 17,69 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 42,33 iken, bu anket döneminde yüzde 46,00 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise bir önceki anket döneminde olduğu gibi bu anket döneminde de yüzde 42,50 olarak gerçekleşti.

Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 42,79 TL iken, bu anket döneminde 43,60 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 44,42 TL iken, bu anket döneminde 45,85 TL olarak gerçekleşti.

Katılımcıların GSYH 2025 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 3,1 iken, bu anket döneminde yüzde 3,0 olarak gerçekleşti. GSYH 2026 yılı büyüme beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 4,0 iken, bu anket döneminde yüzde 3,8 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Mart Ayında Yatırımcısına En Çok “Euro” Kazandırdı

Mart ayında, “Euro ve Altın” yatırımcısına en çok kazandıran yatırım araçları olurken, “Devlet İç Borçlanma Senetleri” ise yatırımcısına kaybettiren yatırım aracı oldu.

Haber Merkezi/ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları Mart 2025 verilerini açıkladı. Buna göre; Aylık en yüksek reel getiri, yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde %4,42, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 3,83 oranlarıyla Euro’da gerçekleşti.

Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından külçe altın yüzde 2,90, BIST 100 endeksi yüzde 1,66, mevduat faizi (brüt) yüzde 1,27 ve Amerikan Doları yüzde 0,64 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) yüzde 1,90 oranında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından külçe altın yüzde 2,31, BIST 100 endeksi yüzde 1,08, mevduat faizi (brüt) yüzde 0,69 ve Amerikan Doları yüzde 0,07 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 2,46 oranında yatırımcısına kaybettirdi.

Külçe altın, üç aylık değerlendirmede; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 10,90, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 8,05 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu. Aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 4,95, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 7,40 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

Altı aylık değerlendirmeye göre külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 13,83, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 6,83 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken; aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 5,99, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 11,77 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 22,20, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 9,28 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu.

Yıllık değerlendirmede, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından mevduat faizi (brüt) yüzde 12,70 ve DİBS yüzde 6,18 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Amerikan Doları yüzde 6,23, Euro yüzde 6,79 ve BIST 100 endeksi yüzde 8,70 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde mevduat faizi (brüt) yüzde 0,78 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 5,05, Amerikan Doları yüzde 16,14, Euro yüzde 16,65 ve BIST 100 endeksi yüzde 18,35 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

Paylaşın

Borsa’da Kayıplar Durdurulamıyor; Türkiye’nin Risk Primi Zirvede

Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS / Credit Default Swap) puanı 372 seviyesine yükseldi. Böylelikle Türkiye’nin risk primi son 1,5 yılın en yüksek seviyesine çıktı.

Haber Merkezi / Borsa İstanbul 100 endeksi ise, yeni haftaya yüzde 2,80’lik bir düşüşle 9.117 puandan başladı.

Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS / Credit Default Swap) puanı 372 baz puanı görerek Kasım 2023’ten bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

19 Mart’ta yurt içinde siyasi gündemdeki olaylarla Türkiye’nin risk priminde yukarı yönlü bir hareket görülerek 300 baz puanın üzerine çıkmıştı. Trump’ın gümrük vergilerini açıklaması sonrasında risk priminde hareketlilik sürdü. Bloomberg verilerine göre, 18 Mart’ta 255 baz puan olan Türkiye’nin 5 yıllık CDS’i 7 Nisan’da 373 puana yaklaştı.

Borsa İstanbul 100 endeksi, yeni haftaya yüzde 2,80’lik bir düşüşle 9.117 puandan başladı. Günün ilerleyen saatlerinde endeks kayıplarını daha da artırarak yüzde 3,50 civarında geriledi.

Bankacılık endeksi yüzde 3,61, holding endeksi ise yüzde 2,80 değer kaybetti. Analistler, 9.100 ve 9.000 seviyelerinin destek, 9.200 ve 9.300 seviyelerinin direnç noktaları olarak dikkat çektiğini belirtiyor.

“Ekonomideki son çalkantı kalıcı değil”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Tarım ve Orman Şurası’nda yaptığı konuşmada ekonomik politikalara ve küresel gelişmelere dair önemli mesajlar verdi.

Son dönemde döviz kurundaki hareketliliğe de değinen Şimşek, Türk Lirası’ndaki yüzde 3 ila 3,5 seviyesindeki değer kaybının kısa vadede bazı etkiler yaratabileceğini, ancak bu etkinin kalıcı olmayacağını belirtti.

Şimşek, “Lirada nisan ayına özgü sınırlı etkiler olabilir. Ancak orta ve uzun vadede bu oynaklığın kalıcı bir baskı yaratmasını beklemiyoruz. Aksine, dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağını öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Piyasalar Altüst: Merkez Bankası 3 Günde 26 Milyar Dolar Sattı

Merkez Bankası (TCMB), Türk Lirası’ndaki yaklaşık yüzde 12’lik değer kaybını durdurmak için çarşamba günü yaklaşık 12 milyar dolarlık, perşembe ve cuma günleri de toplamda 14 milyar dolarlık döviz satışı gerçekleştirdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 106 kişi hakkında gözaltı kararı verilmesinin ardından piyasalarda yaşanan sert dalgalanma, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nı (TCMB) şimdiye kadarki en büyük müdahalesine zorladı.

Financial Times’ın aktardığına göre, Türk Lirası’ndaki yaklaşık yüzde 12’lik değer kaybını durdurmak için TCMB çarşamba günü yaklaşık 12 milyar dolarlık döviz satışı gerçekleştirdi.

Gün içerisinde yapılan yaklaşık 12 milyar dolarlık döviz satışıyla kur, yeniden 38 liranın altına çekildi. Müdahale sadece çarşamba günüyle sınırlı kalmadı. Ekonomistlerin ve piyasaların hesaplamalarına göre, Merkez Bankası perşembe ve cuma günleri toplamda 14 milyar dolarlık ek satış gerçekleştirdi. Böylece sadece üç gün içinde piyasaya verilen toplam döviz desteği 26 milyar doları buldu.

19 Mart Çarşamba günü, İstanbul’daki büyükşehir ve ilçe belediyelerine yönelik “terör” ve “yolsuzluk” soruşturması kapsamında gözaltı kararları kamuoyuna yansıdı. Gelişmenin ardından döviz piyasalarında hızlı bir yükseliş yaşandı. Dolar/TL kuru 41,53 ile tarihi zirvesine ulaşırken, avro 45 liranın üzerine çıktı. Ancak TCMB’nin müdahalesiyle kurlar gün sonunda düşüşe geçti; dolar yeniden 38 TL’nin altına geriledi.

Financial Times’a konuşan bir Türk bankacı, çarşamba sabahı piyasalarda “kontrolün kaybedildiğini” ve bunun yatırımcı güvenine zarar verdiğini belirtti. JP Morgan da aynı gün yayınladığı notta, “yüksek sermaye çıkışları nedeniyle lira likiditesinde bozulma yaşandığını” ifade etti.

Merkez Bankası, yaşanan gelişmelerin ardından 21 Mart Perşembe günü Para Politikası Kurulu’nu olağanüstü topladı. Gecelik borç verme faiz oranı yüzde 44’ten yüzde 46’ya yükseltildi. Yapılan açıklamada, “piyasadaki oynaklığı sınırlamak üzere TL ve döviz likiditesine yönelik tedbirler alındığı” belirtildi.

Açıklamanın devamında, “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” ifadelerine yer verildi.

Finans çevreleri, 12 milyar dolarlık döviz satışının TCMB kayıtlarına geçmiş en büyük müdahale olduğunu belirtiyor. Bu tutarın, önceki müdahalelerin neredeyse dört katına ulaştığına dikkat çekiliyor. Uzmanlar, bankanın muhtemelen perşembe ve cuma günleri de piyasaya müdahaleyi sürdürdüğünü tahmin ediyor.

(Kaynak: Karar)

Paylaşın

Döviz Mevduatları 178,8 Milyar Dolara Yükseldi

14 mart ile biten haftada, Merkez Bankası’nın (TCMB) verilerine göre, döviz mevduatlarının büyüklüğü, 667 milyon dolar artarak 178,8 milyar dolara seviyesine yükseldi.

Haber Merkezi / Aynı haftada Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri bir önceki haftaya göre 1,2 milyar dolar seviyesinde artarak 171,1 milyar dolar seviyesine yükseldi.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 14 mart haftasında, 26,6 milyar lira azalarak 798,8 milyar liraya geriledi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) verilerine göre, 14 Mart haftasında yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatları parite etkisinden arındırılmış veriye göre 667 milyon dolar arttı. Mart’ın ilk haftasında da döviz mevduatlarında 2,5 milyar dolarlık artış görülmüştü.

14 Mart haftasında tüzel kişilerin döviz mevduatlarında yükseliş dikkat çekti. TCMB verilerine göre tüzel kişilerin döviz mevduatları aynı dönemde 708,2 milyon dolar arttı. Gerçek kişilerin döviz mevduatları ise 41,2 milyon dolar geriledi. 14 Mart haftası itibariyle döviz mevduatlarının büyüklüğü ise 178,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Merkez Bankası (TCMB), 14 mart ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini de yayınladı. Buna göre, 14 mart itibarıyla toplam rezervler 169,9 milyar dolar seviyesinden, 171,1 milyar dolar seviyesine yükseldi.

Aynı hafta, Merkez Bankası’nın (TCMB) net rezervleri 74,3 milyar dolardan 73,9 milyar dolara geriledi. Swap hariç net rezervler de aynı dönemde 65,8 milyar dolardan 65,4 milyar dolara indi.

Öte yandan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) haftalık bülteninde yer alan bilgilere göre, kur korumalı TL mevduat ve katılma hesapları 825,4 milyar liradan 798,8 milyar liraya geriledi.

Merkez Bankası (TCMB) KKM ile ilgili son olarak 2 Ocak tarihinde yayımlanan düzenleme ile döviz yükümlülüğü bulunan şirketlere KKM desteğini sonlandırma kararı almıştı. TCMB 2025 para politikası çerçevesini sunduğu metinde de yıl içinde KKM uygulamasının sonlandırılmasının planlandığını duyurmuştu.

Paylaşın

Yatırım Bankası Morgan Stanley Borsa İstanbul’dan Çekildi

Uzun yıllardır Türkiye sermaye piyasalarında faaliyet gösteren ABD merkezli yatırım bankası Morgan Stanley Menkul Değerler A.Ş., Borsa İstanbul üyeliğini iptal etme kararı aldı.

Haber Merkezi / Karar, Borsa İstanbul A.Ş. tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklama ile duyuruldu.

Duyuruda, “Faaliyet izinlerinden tamamen feragat etme başvurusu Sermaye Piyasası Kurulunca olumlu karşılanarak sahip olduğu Dar Yetkili Aracı Kurum Belgesi iptal edilen Morgan Stanley Menkul Değerler A.Ş. (Üye Kodu:MSI), Borsamız Yönetim Kurulunun 12/03/2025 tarihli kararı ile Borsa üyeliğinden çıkarılmıştır” ifadelerine yer verildi.

Karar, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik operasyonu takiben Borsa İstanbul’da görülen sert düşüş sonrasında geldi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 100’den fazla kişiye yönelik gözaltı kararının ardından TL diğer tüm para birimleri karşında değer kaybetti. Dolar ve Euro kurları yeni zirve yaptı.

Dolar/TL ilk kez 41 seviyesini aşarken, Euro/TL de 44’ün üzerine çıkarak rekor seviyeyi gördü. Dolar 41,64, Euro 44,88’e kadar yükseldi. Ancak daha sonra dolar 38, Euro da 42 seviyesinde doğru düştü.

Operasyonun ardından döviz kurlarında yaşanan sert yükseliş altına tarihi bir zirve yaptırdı. Gram altının fiyatı tarihte ilk kez 4 bin TL’yi aştı. Merkez Bankası’nın müdahalesi sonrası gram altın kademeli olarak düşüşle 3 bin 800’ün altına indi.

Borsa İstanbul, güne yüzde 6,87 oranında düşüşle başladı. Endeks açılışta 741 puan kayıpla 10.060,48 puana geriledi. BIST-100 endeksi 741 puan gerileyerek 10.060,48 puandan işlem görmesinin ardından, Borsa İstanbul’da açılışta devre kesici uyguladı.

Açıklamada, “Saat 09:55:19 itibarıyla endekse bağlı devre kesici tetiklenmiş ve Pay Piyasasındaki tüm işlem sıralarında, Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasasındaki (VİOP) Pay ve Pay Endekslerine dayalı sözleşmelerde ve Borçlanma Araçları Piyasası (BAP) Pay Senedi Repo Pazarında işlemler geçici olarak durdurulmuştur,” denildi.

Borsa İstanbul saat 10:30 itibarıyla yeniden işleme açıldı. Öğleden sonra değer kaybının yüzde 7 civarına gelmesiyle Borsa İstanbul’da yine devre kesici uygulandı.

5 ila 10 milyar dolar arasında satış yapıldı

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) bu süreçte dövize müdahale ettiğini ve 5 ila 10 milyar dolar arasında satış yaptığını yazdı. Bloomberg’e konuşan bir Merkez Bankası yetkilisi de sekiz milyar dolar satıldığını belirtti.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Şimşek “Piyasaların sağlıklı işleyişi için gereken her şey yapılıyor. Uygulamakta olduğumuz ekonomi programı kararlılıkla devam ediyor” dedi.

Şimşek’in sözlerine tepki gösteren CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ise, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bir netleşelim. Bu uygulamakta olduğunuz ekonomi programı değil. Uygulamakta olduğunuz şey, ağır hukuksuzluklar ve demokrasi yıkımıdır. Bedelini halk derin yoksullaşmayla ödüyor. Sorumlusunuz” dedi.

Soruşturmalar hakkında neler biliniyor?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında olduğu 100’den fazla kişi gözaltına alındı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan ilk açıklamada İmamoğlu ile birlikte 100 şüpheli hakkında “suç örgütü liderliği’ suçlamasında bulunulurken, “suç örgütü irtikap, rüşvet, dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırma” gibi suçlardan gözaltı kararı verildiği kaydedildi.

Soruşturmalardan ilki “belediye iştiraklerinde usulsüz ihaleler, ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme, rüşvet eylemlerini örgütlü bir şekilde işleme” gibi iddialarla ilgili. Bu soruşturma kapsamında İmamoğlu dahil 100 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada soruşturmanın kamuoyunda “CHP’de para sayma görüntüleri” olarak bilinen olayın ardından başlatıldığı vurgulandı. İmamoğlu hakkında “çıkar amaçlı suç örgütü lideri” ifadesi kullanılan açıklamada iddiaların Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine dayandığı kaydedildi.

Başsavcılık, büyükşehir belediyesinin iştirakleri olan MEDYA A.Ş, KÜLTÜR AŞ., KİPTAŞ ve İSFALT firmalarının da bu eylemlerde kullanıldığını iddia etti.

İkinci soruşturma 31 Mart yerel seçimlerinde hayata geçirilen “kent uzlaşısı” kapsamında terör soruşturması. Bu soruşturma kapsamında İmamoğlu dahil yedi kişi hakkında gözaltı kararı verildi. İkisinin ismi açıklanmadı.

DEM Parti’nin 31 Mart 2024 seçimlerinde gündeme getirdiği bir yerel seçim stratejisi olan kent uzlaşısı, “kentin tüm dinamiklerinin üzerinde uzlaştığı adaylarla seçimlere katılmayı” ifade ediyor.

Bu strateji çerçevesinde DEM Parti, Batı’daki bazı seçim noktalarında aday çıkarmayarak işbirliği temelinde CHP adaylarını destekledi. Başsavcılık bu faaliyetlerin PKK’nın metropollerdeki etkinliğini artırma amacı taşıdığını iddia etti.

Savcılık, CHP kontenjanından seçilen bazı belediye meclis üyeleri ile atanan belediye başkan yardımcılarının terörle bağlantılı olduğunu ve İBB iştiraki olan İPA ve BİMTAŞ bünyesinde de terör örgütü mensupları ve sempatizanlarının işe alındığını iddia etti.

Açıklamada İmamoğlu’nun diğer şüphelilerle birlikte yerel seçimlerde belediye meclis üyesi listelerini şahsen onayladığı vurgulandı, bu nedenle PKK/KCK terör örgütüne yardım etme suçunu işledikleri iddia edildi.

Üçüncü soruşturma 2013 yılında düzenlenen Gezi Parkı protestoları ile ilgili. Gazeteci İsmail Saymaz bu soruşturma kapsamında sabah saatlerinde gözaltına alındı. Saymaz, Taksim Dayanışması içinde görev almak ve eylemlerin derinleştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla faaliyette bulunmakla suçlandı.

Başsavcılığın açıklamasında ayrıca Osman Kavala’nın internet sitesinin hazırlanmasında rol aldığı, Gezi davasında tutuklu diğer kişilerle yoğun irtibatı olduğu, sosyal medya hesaplarında Gezi Parkı olayları ile ilgili çok sayıda paylaşımda bulunduğu suçlamaları yer aldı.

 

Paylaşın

Merkez Bankası’ndan Dikkat Çeken “Döviz” Hamlesi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) mart – temmuz döneminde aylık ortalama 22.5 milyar dolar döviz alırken, bu miktar eylülde 10.6 milyar dolara, ekimde ise 5.3 milyar dolara geriledi.

Ekonomistler, enflasyonun hedeflenen seviyelere düşmesi ve döviz kurunun yıl sonunda belirlenen aralıkta kalabilmesi için TCMB’nin döviz alım stratejisine devam etmesinin kritik bir rol oynayacağını belirtiyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri geçtiğimiz hafta 2 milyar dolar artış göstererek 159.3 milyar dolara yükseldi. Swap hariç net rezervler ise 3.3 milyar dolarlık bir artışla 40.5 milyar dolara ulaştı.

QNB ekonomistleri tarafından yayımlanan bir raporda, bu artışın temel sebepleri, TCMB’nin döviz alım hızını yavaşlatması ve döviz satışları yerine döviz alımını kademeli olarak azaltması olarak açıklandı. Ekonomistlere göre bu strateji, rezervlerde olumlu bir görünüm sağlamaya devam ediyor.

QNB ekonomistleri Erkin Işık, Deniz Çiçek ve Kaan Özçelikkale tarafından hazırlanan raporda, TCMB’nin analitik bilançosuna göre, dış varlıkların 18 Ekim haftasında 2 milyar dolar arttığı belirtildi. Bu artışla birlikte toplam döviz rezervleri de benzer bir değişimle 159.3 milyar dolara çıktı.

Ancak, aynı hafta içerisinde bankaların TCMB’de zorunlu karşılık ve teminat depo çerçevesinde tuttukları döviz miktarı 0.4 milyar dolar azaldı ve bu durum brüt rezervleri olumsuz etkiledi.

Ekonomistler, Mart ayının sonundan bu yana TCMB’nin döviz alımlarının toplamda 96.7 milyar dolara ulaştığını, sene başından bu yana ise 64.1 milyar dolar seviyesine çıktığını ifade etti. Bu süreçte, kamu kurumlarının döviz mevduatlarında da 0.2 milyar dolarlık bir artış yaşandı.

Tüm bu gelişmeler net rezervlerde 0.7 milyar dolarlık bir artış sağlarken, ihracat döviz alımları, reeskont kredi ödemeleri ve yurtdışı bankalarla yapılan işlemler gibi diğer işlemlerle toplamda 1.6 milyar dolarlık bir döviz girişi sağlandı.

QNB ekonomistleri, TCMB’nin kur istikrarını sağlamak için piyasaya doğrudan döviz satışı yapmak yerine, döviz alım hızını yavaşlattığını belirtti. Mart-temmuz döneminde aylık ortalama 22.5 milyar dolar döviz alımı yapan TCMB, eylül ayında bu rakamı 10.6 milyar dolara, ekim ayında ise geçen cuma itibariyle 5.3 milyar dolara düşürdü.

Ekonomim’den Şebnem Turhan’ın haberine göre; bu stratejiyle birlikte, TCMB’nin yıl sonunda dolar kurunu 34-34.5 TL seviyelerinde tutabilmesi durumunda, enflasyon oranının tahmin aralığının üst sınırı olan yüzde 42’nin altında kalabileceği öngörülüyor.

Ancak, ekonomistler bu hedefin önümüzdeki dönemlerde ABD seçimlerinin olası piyasa dalgalanmaları nedeniyle zorlu bir sınavdan geçebileceğini belirtti. Gerekli durumlarda TCMB’nin döviz piyasasına satış yönünde müdahale yapabileceği de not edildi.

Türkiye ekonomisinde döviz rezervlerinin artırılması, uzun vadeli istikrarın sağlanmasında önemli bir faktör olarak görülüyor. Son dönemde enflasyonda beklenen hızlı iyileşme gerçekleşmezken, TCMB’nin döviz alım ve satış stratejileri, döviz rezervlerinde olumlu bir görünüm sağlamaya devam etti.

Ekonomistler, enflasyonun hedeflenen seviyelere düşmesi ve döviz kurunun yıl sonunda belirlenen aralıkta kalabilmesi için TCMB’nin döviz alım stratejisine devam etmesinin kritik bir rol oynayacağını belirtiyor.

Paylaşın

Kur Korumalı Mevduatta Son Altı Ayın En Hızlı Çıkışı

2 ağustos ile biten haftada Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 67,7 milyar lira düştü. Böylelikle kur korumalı mevduat hesapları 1 trilyon 764,3 milyar liraya geriledi.

Haber Merkezi / Aynı hafta Merkez Bankası’nın (TCMB) brüt rezervleri 150,4 milyar dolar seviyesine yükseldi. Bankanın bir önceki hafta brüt rezervleri 148 milyar dolar düzeyindeydi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre 2 ağustos haftası itibariyle kur korumalı mevduatlar 67,7 milyar TL düştü. Böylelikle kur korumalı mevduatlar zirveyi gördükten sonra 1 trilyon 764,3 milyar liraya geriledi.

KKM’deki düşüşle ilgili Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabı üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

Bir yıl önce 3,4 trilyon TL olan KKM stoku 50 haftadır kesintisiz gerileyerek 1,6 trilyon TL azaldı. Ağustostan itibaren vergi avantajı sonlanan KKM hesaplarına TL mevduat ve katılma hesapları ile uyumlu şekilde stopaj uygulanmaya başlandı.

Son dönemde hızlanan KKM’den çıkışın sürmesini bekliyoruz. Programımızın ana hedefi olan fiyat istikrarına ulaşmak için finansal istikrarı güçlendirmeye devam edeceğiz.”

Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2 ağustos ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini yayınladı. Buna göre; 148 milyar dolar düzeyinde olan brüt rezervler 150,4 milyar dolar düzeyine yükseldi.

Net rezervler ise 47,6 milyar dolardan 51,4 milyar dolar düzeyine yükseldi. Swap hariç net rezervlerde 28,5 milyar dolar oldu. Bir önceki hafta swap hariç net rezervler 24,4 milyar dolar seviyesindeydi.

Paylaşın

Kur Korumalı Mevduatta Altı Ayın En Sert Düşüşü

19 temmuz ile biten haftada Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 60,9 milyar lira düştü. Böylelikle kur korumalı mevduatlar zirveyi gördükten sonra 1,88 trilyon liraya geriledi.

Haber Merkezi / Aynı hafta Merkez Bankası’nın (TCMB) brüt rezervleri 153,9 milyar dolar seviyesine yükseldi. Bankanın bir önceki hafta brüt rezervleri 153,8 milyar dolar düzeyindeydi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre 19 temmuz haftası itibariyle kur korumalı mevduatlar 60,9 milyar TL düştü. Böylelikle kur korumalı mevduatlar zirveyi gördükten sonra 1,88 trilyon liraya geriledi.

Aynı hafta bankacılık sektörün kredi hacmi 13 trilyon 957 milyar 58 milyon liradan 13 trilyon 915 milyar 501 milyon liraya geriledi. Sektörde toplam mevduat ise bankalar arası dahil, geçen hafta 74 milyar 128 milyon lira artarak 16 trilyon 747 milyar 35 milyon liraya çıktı.

Tüketici kredilerinin tutarı, 19 Temmuz itibarıyla 11 milyar 431 milyon lira düşüşle 1 trilyon 729 milyar 272 milyon liraya geriledi. Söz konusu tutarın 448 milyar 389 milyon lirası konut, 87 milyar 406 milyon lirası taşıt ve 1 trilyon 193 milyar 477 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu.

Bu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 13 milyar 736 milyon lira artarak 1 trilyon 734 milyar 887 milyon liraya çıktı.

Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 1,6 azalışla 1 trilyon 461 milyar 786 milyon liraya düştü. Bireysel kredi kartı alacaklarının 518 milyar 404 milyon lirasını taksitli, 943 milyar 381 milyon lirasını taksitsiz borçlar oluşturdu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 19 temmuz ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini yayınladı. Açıklanan verilere göre, 153,8 milyar dolar olan brüt rezervler 153,9 milyar dolara çıktı.

Net rezervler ise 47,7 milyar dolardan 48,2 milyar dolar düzeyine yükseldi. Swap hariç net rezervler de 22,9 milyar dolara çıktı. Bir önceki hafta swap hariç net rezervler 22,2 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.

Paylaşın