Bireysel Kredi Kartı Borçları 1 Trilyon 413 Milyar Liraya Çıktı

3 Mayıs itibarıyla bireysel kredi kartı borçları yüzde 1,3 artışla 1 trilyon 412 milyar 832 milyon liraya çıktı. Bireysel kredi kartı borçlarının 558 milyar 67 milyon lirasını taksitli, 854 milyar 764 milyon lirasını taksitsiz borçlar oluşturdu.

Haber Merkezi / Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları aynı hafta itibarıyla 24,9 milyar lira düşüşle 2 trilyon 230 milyar liraya geriledi. Merkez Bankası’nın (TCMB) brüt rezervleri ise aynı dönemde 126 milyar 855 milyon dolar oldu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilere göre, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 3 Mayıs ile biten haftada 24,9 milyar TL düşüşle 2,23 trilyon TL olarak kaydedildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, aynı hafta brüt rezervler 126 milyar 855 milyon dolara yükseldi. Bankanın altın rezervleri 57 milyar 707 milyon dolar, döviz rezervleri ise 69 milyar 150 milyon dolar oldu.

BDDK verilere göre, tüketici kredilerinin tutarı, 3 Mayıs itibarıyla 7 milyar 977 milyon lira artışla 1 trilyon 647 milyar 172 milyon liraya yükseldi. Söz konusu tutarın 444 milyar 739 milyon lirası konut, 90 milyar 600 milyon lirası taşıt ve 1 trilyon 111 milyar 832 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu.

Bu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 2 milyar 391 milyon lira artarak 1 trilyon 620 milyar 779 milyon liraya çıktı.

Bankaların bireysel kredi kartı alacakları ise yüzde 1,3 artışla 1 trilyon 412 milyar 832 milyon liraya çıktı. Bireysel kredi kartı alacaklarının 558 milyar 67 milyon lirasını taksitli, 854 milyar 764 milyon lirasını taksitsiz borçlar oluşturdu.

Merkez Bankası, yıl sonu enflasyon tahminini yükseltti

Merkez Bankası (TCMB), yüzde 36 olan yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 38’e çıkardı. Banka, 2025 ve 2026 enflasyon tahminlerini sırasıyla yüzde 14 ve yüzde 9 seviyesinde sabit bıraktı. Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise, para politikası duruşumuzu sıkılaştıracağız” şeklinde konuştu.

Parasal sıkılaştırmanın iç talebe etkilerini çeşitli göstergeler üzerinden yakından takip ettiklerini belirten Karahan, “Enflasyon beklentilerinin tahmin aralığına yakınsaması, dezenflasyon açısından kritik önemdedir. 2024 yılının ikinci yarısında, parasal aktarımın gecikmeli etkisiyle, iç talepte zayıflama olacağını ve bu sayede cari dengedeki iyileşmenin devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.

Karahan “Haziran’dan itibaren yaşayacağımız dezenflasyon sürecinde, enflasyonu, belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Enflasyonun ana eğilimi gerilemekle birlikte, yılın ilk Enflasyon Raporu’nda öngördükleri patikanın üzerinde seyrettiğini kaydeden Karahan, son dönemde hizmetler grubundaki fiyat artışlarının, diğer gruplara kıyasla daha güçlü olduğunu gördüklerini söyledi.

Karahan, “Enflasyon beklentilerinin tahmin aralığına yakınsaması, dezenflasyon açısından kritik önemdedir. Ekonomik birimlerin beklentilerindeki ayrışma ve olası oynaklıklara karşı, parasal aktarımın etkinliğini artırmak amacıyla, makroihtiyati politikaları uygulamaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir