Yeni bir araştırmaya göre, sadece belinizin etrafındaki değil, kaslarınızın derinliklerinde gizlenen yağlar da kalp krizi, kalp yetmezliği ve hatta ölüm riskini artırabilir.
Haber Merkezi / Kaslar arası yağ olarak adlandırılan bu tür yağlar, vücutta düzenli olarak görünmeyebilir veya vücut kitle indeksine (VKİ) yansımayabilir, ancak yine de kalp sağlığınıza zarar verebilir.
Harvard Tıp Fakültesi ve Brigham ve Kadın Hastanesi’nden Profesör Viviany Taqueti liderliğindeki araştırma, kasların içinde depolanan yağın kalp fonksiyonunu ve uzun vadeli kardiyovasküler hastalık riskini nasıl etkilediğini derinlemesine inceleyen ilk araştırmadır.
Deri altında veya organların etrafında bulunan yağın aksine, kaslar arası yağ, kas lifleri arasına yerleşmiştir ve ileri görüntüleme yöntemleri olmadan görülmesi veya ölçülmesi daha zordur.
Bu yağlar, iltihaplanmayı tetikleyebilir, metabolizmayı bozabilir ve kalbe kan sağlayanlar da dahil olmak üzere kan damarlarına zarar verebilir.
Çoğunluğu kadın 669 hastanın (ortalama yaş 63) incelendiği araştırmada öne çıkan bulgular şöyle:
Yağlı kas oranındaki her yüzde 1’lik artış, kalpteki küçük kan damarlarının düzgün çalışmadığı bir durum olan koroner mikrovasküler disfonksiyon (CMD) riskinde yüzde 2’lik bir artışa neden oluyor.
Aynı yüzde 1’lik artışın, hastaneye yatma veya kalp krizi veya kalp yetmezliğinden ölme riskinin yüzde 7 daha fazla olmasıyla bağlantılı olduğu ortaya çıktı.
Profesör Taqueti, deri altındaki yağın aksine, kaslar arasındaki yağın iltihaplanmaya yol açabileceğini, kan şekerinin düzenlenmesini bozabileceğini ve insülin direncini kötüleştirebileceğini, bunların kalp kasına ve kan dolaşımına zarar verme olasılığını artırdığını açıkladı.
Vücut kitle indeksi ve bel çevresi gibi geleneksel belirteçlerin artık bir kişinin kalp riskini değerlendirmek için yeterli olmadığını vurgulayan Taqueti, “Birinin kaslarında yağ depolandığını bilmek, dışarıdan sağlıklı görünseler bile, kimin risk altında olduğunu belirlemenin daha iyi bir yolunu sunuyor” dedi.
Taqueti, “Henüz bilmediğimiz şey, obezite ve diyabet için yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilaçları gibi tedavilerin özellikle bu tür yağları hedef alıp alamayacağı” diye ekledi.








































