Saadet, DEVA Ve Gelecek Partisi, İttifakı İçinde İttifak Kuracak Mı?

14 Mayıs’ta yapılacak olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine sayılı günler kala ittifaklarda seçimlerde en iyi sonucu almak için stratejilerini netleştiriyor. 

Millet İttifakı’nı oluşturan partilerden olan Saadet Partisi, Deva ve Atılım (DEVA) Partisi ve Gelecek Partisi’nin ittifak içinde ittifak için kendi aralarındaki görüşme trafiği sürüyor.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, geçtiğimiz günlerde Karar TV’de “ittifak içinde ittifak” formülüyle ilgili konuşmuş ve çalışmaların yüzde 99 oranında tamamlandığını söylemişti. Karamollaoğlu, “Üç parti olarak seçime müşterek girmemiz oyumuzu yükseltecek” demişti.

Bu çerçevede ittifak protokollerini iki gün önce Yüksek Seçim Kurulu’na sunan Millet İttifakı içinde yer alan Saadet Partisi, DEVA ve Gelecek Parti’nin daha çok milletvekili çıkarabilmek için kendi aralarında başlattıkları üçlü görüşme trafiği sürüyor.

DW Türkçe’den Gülsen Solaker’in ilgili partilerin üst düzey yetkililerinden edindiği bilgilere göre, üç partinin “ittifak içinde ittifak” kurma formülünde henüz nihai sonuca ulaşılabilmiş değil ancak temaslar yoğun şekilde sürüyor ve bir süre daha trafiğin devam etmesi bekleniyor.

Üçlü “ittifak içinde ittifak” formülünde ilerleme sağlanıp sağlanmaması ve üç partinin bir sonuca ulaşıp ulaşmaması Millet İttifakı’ndaki altı partinin aday listelerinde olası ortaklaşma formüllerini de etkileyeceği için önemli görülüyor.

Gerek altı partinin ortak aday listeleri gerekse üçlü ittifak formülü ile ilgili kritik bir görüşme ise bugün Malatya’daki liderlerin katılacağı iftar olarak öne çıkıyor. İftarda diğer meselelerin yanı sıra bu konunun da gündeme gelebileceği, cumhurbaşkanı adayı kararını netleştiren ve önemli bir krizi aşan altı liderin şimdi bu konuya yoğunlaşmaya başlayabileceği belirtiliyor.

Bu arada altı partinin aday listeleri için oluşturduğu komisyonun da beklenen toplantısını gelecek hafta yapması bekleniyor.

Üç partinin tutumları nasıl?

Peki ittifak içinde ittifak kurarak daha çok milletvekili kazanmak isteyen üç partinin tutumları nasıl şekilleniyor?

“İttifak içinde ittifak” formülüne ilişkin üç partinin tutumlarında henüz tam bir ortaklaşma sağlanamadı.

Saadet Partisi seçime kendi logosu ile girilmesini isterken, diğer iki parti de kendi logolarını tercih ediyor. Her partinin kendi logolarıyla girme konusunda daha önce alınan kendi kurul kararları ve parti ilkelerine göre hareket etmek isteklerinin gündemde olduğu belirtilirken, bununla birlikte belli ortaklaşmaların yapılmasına ilişkin de güçlü işaretler var.

Partilerin yetkilileri liste oluşturulması ile ilgili süreçlerin işin doğası gereği biraz dinamik olduğunu ve görüşmelerin son birkaç güne kadar devam edebileceğini söyleyerek, “Bugün aldığımız karar yarın başka bir şekle evrilebilir” diyor.

DEVA Partisi daha önce aldığı parti kararı çerçevesinde seçime kendi amblemi ile girmek konusunda kararlığını sürdürürken, belli iller bazında diğer partilerle ortak çalışmalar yapılmasına ise soğuk bakmıyor.

Gelecek Partisi ise ittifak içinde ittifak önerisine çok sıcak olmadığını, daha çok CHP ve İYİ Parti ile ittifak kurmayı düşündüklerini belirtmişti.

Bu arada her partinin en az 41 ilde kendi logolarıyla seçime girmeleri de gerekiyor.

Milletvekili aday listelerinin YSK’ya teslimi için son gün olan 9 Nisan’a kadar her iki ittifakın aday listelerinin de netleşmesi için zaman bulunuyor.

Ortak listelerin önemi ne?

Peki yeni seçim yasasında ortak listeler hazırlamak ittifaklara ve partilere ne kazandırıyor?

AK Parti ile MHP’nin geçen yıl getirdiği yeni seçim sistemi ittifak içindeki partileri yüzde 7 baraja karşı korusa da her parti kendi alacağı oy oranına göre milletvekili çıkaracağı için ittifakın önemini azaltmış durumda. Bu nedenle her iki büyük ittifak da bazı illerde ortak liste yapma arayışında.

Araştırmacı Nezih Onur Kuru, ittifaklar için parlamento seçimlerinde ortak liste yapmalarının önemine dikkat çekerek, yeni seçim yasasının ittifakların artık oylarıyla ekstra milletvekili çıkarabilmesi avantajını ortadan kaldırdığını, bunun da daha az sayıda partiden oluşan ve parti arasındaki oy makası geniş olan Cumhur İttifakı’na yaradığını belirtiyor.

Kuru, Cumhur İttifakı’nın kritik illerde tek liste yapması ve Millet İttifakı’nın ise yapmaması durumunda Cumhur İttifakı’nın yüzde 41 oy ile Meclis’in salt çoğunluğu olan 301 sandalyeyi kazanabileceğine dikkat çekiyor.

Paylaşın

DEVA Lideri Babacan’dan “Özelleştirme” İtirafı: Bugünkü Aklımız Olsa…

Özelleştirmelerle ilgili değerlendirmede bulunan DEVA Lideri Babacan, elektik ve doğal gaz dağıtım şirketlerini örnek göstererek, “Elektrik, doğal gaz dağıtım yani özelleştirildikten sonra tekel olan şirketler, o alanlarında özelleştirme doğru olmadı” dedi ve ekledi:

“Özelleştirmeden sonra çok iyi bir denetimle devam etmesi gerekiyordu. Bazı özelleştirmeler öyle yapıldı ki, firma sahipleri denetleyen kuruluşlardan daha etkili olamıyorlar bakan ya da cumhurbaşkanı üzerinde. Dolayısıyla bunlar denetlenemiyor, vatandaşa hizmet pahalı ve kötü gidiyor. Bugünkü aklımız olsa tekel durumundaki kuruluşları özelleştirmezdik. İyi bir denetimle verimli gider dedik ama bu sağlanamadı.”

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TV100’de katıldığı “Az Önce Konuştum” programında Candaş Tolga Işık’ın sorularını yanıtladı.

Babacan, özelleştirmelerle ilgili olarak, “Elektrik, doğal gaz dağıtım yani özelleştirildikten sonra tekel olan şirketler, o alanlarında özelleştirme doğru olmadı. Özelleştirmeden sonra çok iyi bir denetimle devam etmesi gerekiyordu. Bazı özelleştirmeler öyle yapıldı ki, firma sahipleri denetleyen kuruluşlardan daha etkili olamıyorlar bakan ya da cumhurbaşkanı üzerinde. Dolayısıyla bunlar denetlenemiyor, vatandaşa hizmet pahalı ve kötü gidiyor. Bugünkü aklımız olsa tekel durumundaki kuruluşları özelleştirmezdik. İyi bir denetimle verimli gider dedik ama bu sağlanamadı” yorumunu yaptı.

Babacan, LGBT hakkında da, “Bizim bu konudaki tutumumuz çok açık. Her vatandaşımızın hayat tarzını olduğu gibi kabul ediyoruz. Devletin hayat tarzları üzerindeki müdahalelerine kesinlikle tarzıyız. Devletin böyle bir yetkisi yoktur, vatandaşlarımızın hayat tarzını olduğu gibi kabul etmek, başkalarının saldırısından uzak tutma yetkisi vardır” diye konuştu.

DEVA Lideri Babacan, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Partimizin genel merkezine her ay 5-6 heyet gelir. Son 1 yıldır genel merkezimize gelip giden fon yöneticilerinin dünyada yönettiği toplam para, herhalde dünya ekonomisinin toplamı kadardır. Türkiye ekonomisinin büyüklüğü 800 milyar, tek bir fon 9,5 trilyon dolar yönetiyor. 6 ay öncesine kadar Türkiye ekonomisiyle ilgili görüşlerimizi soruyorlardı. 6 önce ‘İktidara gelince siz ne yapacaksınız?’ diye sormaya başladılar.

Konut açısından yepyeni bir finansman modeline ihtiyaç var: Konut Finansmanı Kurumu (KFK). Bu kurumlar orta ve alt gelirli vatandaşların oturduğu evlerin finansmanını sağlıyorlar. Japonya’da, Almanya’da, ABD’de var. Türkiye’ye de kurma zamanı geldi. Deprem olmuş bölgelerde acil konut açığımız var. İstanbul, Bursa, İzmir, Bingöl, Hakkâri var. Deprem olduktan sonra konut inşa etseniz ne, etmeseniz ne? Buraya çok büyük kaynaklar gerekiyor. Bunun yolu gelişmiş ekonomilerde KFK’dan geçiyor. Bunu en geç 6 ayda kurarız. Finansal kuruluşlar için de yepyeni bir yatırım aracı haline gelir.

Bütün kamu yönetimine bir sil baştan yapmayacağız. ‘Süngeri çektik, hepsini attık’ değil. Şu an hâlâ kamuda; düzgün, işini bilen insanlar var. Kamu içerisinde o işi yapabilecek iyi yöneticilere bakacağız ve atamaları gerçekleştireceğiz. Bütün bürokraside sil baştan doğru değil. Başarılı alanlardaki devlet hafızasının devam etmesi gerekiyor.

Her alanda kurumları ayağa kaldırmak gerekiyor. Devlet kurumu diye bir şey maalesef kalmadı demeye dilim varmıyor. Çünkü çok önemlidir devlet kurumları. Çok çok zayıflatıldı. Kurumların ayağa kalkması en fazla 1 aydır.

Merkez Bankası şu anda Sayın Erdoğan’ın kullandığı bir kasa. Biz ne yapacağız? Merkez Bankası başkanı adayları önce TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda kendilerini anlatacaklar. Ardından soru cevap seansı başlayacak. Milletvekilleri de basın da soracak. Önce toplumun terazisine çıkacak. Sunuşundan ve sorulara cevabından anında kanaat oluşur. BDDK Başkanı, TÜİK Başkanı da böyle. Gitsin anlatsın bakalım nasıl yöneteceğini.

“Kimi kandırıyorsunuz?”

Merkez Bankası, birikmiş kârının bir kısmını AFAD’a bağışladı. Sen zaten kârını Hazine’ye devredeceksin. Hazine de zaten paraya ihtiyacı varsa AFAD’a para verecek. Kamu kuruluşlarının bağış yapması ne demek? Devlet sağ cebinden sol cebine koyuyor. Ziraat Bankası’nın kârıysa da Halk Bankası’nın kârıysa da Merkez Bankası’nın kârıysa da Hazine’ye gidiyor. Hepsi Hazine’den AFAD’a verilmesi gereken paralar. Kimi kandırıyorsunuz?

Nihayetinde Sayıştay bunları denetler. Kimin adına? TBMM. Meclis üzerinde ve Sayıştay üzerinde bu kadar baskı varken normal şartlarda bir denetim mümkün mü? Sayıştay raporları çıkarken örtülmeye çalışılıyor. Sayıştay bir şey derken susturulmaya çalışılıyor.

“Cep telefonu fiyatına araba alınabiliyordu”

Ekonominin başında olduğum ilk 10 yılda millî gelir üçe katladı. Geçen hafta berberde genç bir arkadaş ‘22 yaşında mezun olup işe girdim. Aylık maaşımla, taksitle araba aldım. Şu an 32 yaşındayım, hâlâ aynı arabaya biniyorum. Yenisine gücüm yetmez’ dedi. İnsanlar, o zamanlar cep telefonu fiyatına araba alabiliyordu. Gençler KYK burslarından biriktirdikleriyle Avrupa’da tren turu yapıyorlardı . Demek ki bu ülke iyi yönetildiğinde ayağa kalkıyor.”

Paylaşın

İYİ Parti Ve CHP Hangi İllerde Ortak Liste Çıkaracak?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti’den oluşan Millet İttifakı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı adayı ilan etmesiyle birlikte vekil listeleri merak konusu oldu.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) açıkladığı seçim takvimi uyarınca en geç 24 Mart günü siyasi partilerce ittifak modeli ve anlaşması imzalanmış olması gerekiyor. Ancak Millet İttifakı içerisinde vekil listesinde il il ve isim isim zor bir müzakere süreci yaşanıyor.

Altı siyasi parti arasında 4 Ocak’ta liderlerce kararlaştırıldığı üzere Genel Seçimler ittifakı modelini belirlemekle görevli Seçim İttifakı Komisyonu, henüz beşinci toplantısını yapmadı. Bu toplantı için gelecek hafta başında 20 Mart tarihi işaret edildi ancak bunun henüz kesinleşmediği vurgulandı.

VOA Türkçe’den Yıldız Yazıcıoğlu’nun edindiği bilgilere göre, Komisyon’un ilk toplantısını 26 Ocak’ta düzenlemesinin ardından son günlerde partiler arasında ikili düzeyde görüşmeler yapıldı. CHP ile İYİ Parti, ittifak dışında yüzde 7 ülke barajını aşabilmeleri konusundaki soru işaretleri nedeniyle diğer dört parti açısından Meclis’te nasıl temsiliyet sağlanacağını görüşüyor. Diğer dört parti, öncelikle CHP ve İYİ Parti’nin hangi illerde ortak liste çıkarmaya sıcak bakılacağını ikili görüşmede açığa kavuşturması gerektiği görüşünde.

38 ilden çok azında mı ortak liste olacak?

Önceki Genel Seçimler’de yani 24 Haziran 2018’de CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi (SP) ve Demokrat Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı, milletvekili seçiminde illerde ortak liste oluşturmamıştı.

Demokrat Parti, Gültekin Uysal’ın Afyonkarahisar adayı olarak İYİ Parti’nin listesinde yer alması üzerine YSK’ya ayrıca liste sunmadı. CHP, İYİ Parti ve SP ise, ayrı ayrı 600 milletvekili aday listeleriyle Genel Seçimler’de yarıştı ancak ittifak protokolü YSK’ya sunulduğu için ülke barajı riski ortadan kaldırıldı. SP, sadece yüzde 1,34 oy almasıyla illerde vekil çıkaramamasına rağmen, CHP listesinde aday gösterilmiş iki isim ile TBMM’de sandalye etti. İYİ Parti ise, Millet İttifakı olmasa yüzde 9,96 oy oranıyla baraj altında kalacakken 43 milletvekili çıkarabildi.

Şimdi Millet İttifakı, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutakabatı” uyarınca Meclis’te anayasa değişikliği yapılabilmesini hedefliyor. Dolayısıyla Millet İttifakı’nın TBMM’de en az 301 sandalyesi olması amaçlanıyor. Ama bunun için 24 Haziran’da olduğu gibi 81 ilde ayrı listelerle yarışa girilmemesi gerektiği görüşü masada. 38 ilde ortak listeyle seçime girilmesi durumunda bunun TBMM’deki aritmetiğe olumlu yansıyacağına işaret eden çalışmaya rağmen İYİ Parti, pek çok ilde ortaklaşma yaklaşımına sıcak bakmıyor.

CHP ile İYİ Parti arasında ortak listeyle seçime girilecek iller açısından bazılarında sadece CHP ve bazılarında sadece İYİ Parti logosuyla yarışılması konusunda henüz uzlaşma sağlanamadı.

İYİ Parti’nin “seçmen profili” dikkate alınarak bazı illerde CHP logosuyla oy çokluğu elde edilemeyeceği görüşünü aktardığı söyleniyor.

CHP içerisinde geçmişte yeterince başarı sağlanamamış illerde o ildeki seçmen profiliyle örtüşecek “sürpriz aday ya da adaylar” üzerinde çalışıldığı vurgulanıyor.

Tek veya iki vekil için yarışılacak illerde mi ortak liste olacak?

Millet İttifakı’nda sonuçta 43 ilden çok daha fazlasında CHP ve İYİ Parti’nin kendi aday listeleriyle seçime girmek istediği öğrenildi. Bu nedenle 38 il değil ancak en az 10 ilde Millet İttifakı’nın ortak/tek listeyle aday gösterebileceği ihtimali gündemde.

Ortak listeyle parlamento seçimine girilmesi bakımından “hangi iller olabilir?” sorusuna yanıt olarak sadece tek ve iki milletvekili çıkarma hakkı olan iller işaret ediliyor. Bu kapsamda, YSK’nın güncel vekil dağılımına göre birer milletvekili çıkaracak Tunceli ve Bayburt’un yanısıra Meclis’te iki vekil ile temsil edilecek Artvin, Bilecik, Çankırı, Erzincan, Gümüşhane, Kırşehir, Sinop, Bartın, Ardahan, Iğdır ve Kilis illeri masada. Ancak bu 13 il konusunda uzlaşma henüz sözkonusu değil. Bu illerden en azından 10’unda ortak liste uzlaşması olabileceği konuşuluyor.

CHP ve İYİ Parti’nin görüşmelerinde ilerleme sağlanmasıyla birlikte ancak gelecek hafta başı yapılacak toplantıda Seçim İttifakı Komisyonu’nun artık karar alma aşamasına geleceği dile getiriliyor.

Karar İzmir’de altılı masa sonrasında mı şekillenecek?

Bu arada Millet İttifakı’nın liderlerince 19 Mart Pazar günü saat 17.00’de İzmir’de buluşulması öngörüldü. Eğer İzmir İktisat Kongresi kapsamında altılı masa toplantısı yapılabilirse “seçim ittifakı” üzerine de görüşme yapılabileceği ve dolayısıyla liderler tarafından Komisyon’a talimat verilebileceği aktarıldı.

Ardından Komisyon’un da YSK’ya sunulacak ittifak protokolü üzerinde çalışmasını hızlıca şekillendireceği kaydedildi.

Seçim İttifakı Komisyonu’nda, CHP Parti Örgütü ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, İyi Parti Yerel Yönetimler Başkanı Metin Ergun, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez, Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhan Yücel, DEVA Partisi Teşkilat İşleri Başkanı Sadullah Ergin ile Gelecek Partisi Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Ayhan Sefer Üstün yer alıyor.

Paylaşın

“Babacan, Ekonomiden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Olacak” İddiası

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin kazanılması durumunda Ekonomiden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağı öne sürüldü.

DEVA Lideri Babacan’ın yabancı yatırımcıları çekmek için çalışacağı belirtildi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Demokrat Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi,  Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve İYİ Parti’den oluşan Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin kazanılması durumunda Millet İttifakı’nı oluşturan partilerin genel başkanları cumhurbaşkanı adayı olarak atanacak.

Millet İttifakı’ndan üst düzey dört siyasetçinin, 14 Mayıs’taki genel seçimi kazanmaları durumunda DEVA Partisi lideri Ali Babacan’ın Ekonomiden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağını söylediğini yazdı.

Reuters’a konuşan kaynaklar, Merkez Bankası Başkanı olarak atanacak kişinin de belirlendiğini söyledi fakat bu kişinin adını paylaşmadı.

CHP’li bir yetkili “Merkez Bankacılığını bilen bu kişi hemen göreve getirilecek ve çalışmaya başlayacak. Merkez Bankası bağımsız olacak, herhangi bir siyasi müdahale olmayacak. Ekonomi yönetimi alanında DEVA Partisi ve Babacan çok hazır gözüküyor” dedi.

Siyasetçilerden biri, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın eskiden olduğu gibi iki ayrı bakanlık haline dönüştürülebileceğini söyledi.

Bir diğer kaynak ise Babacan’ın yabancı yatırımcıları çekmek için çalışacağını belirtti. Kaynaklar heterodoks ekonomi politikalarına son verileceğini, kurların kontrolünü sağlamak için yapılan müdahalelere de son verileceğini akladı.

Paylaşın

Babacan Aday Belirleme Sürecini Anlattı: Çok Gürültülü Oldu Ama Uzlaştık

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun belirlenmesi sürecini anlatan DEVA Lideri Babacan, çok gürültülü oldu, gelgitli oldu ama perşembe günü oturduk ilk defa, pazartesi de açıkladık.

Babacan, açıklamasının devamında, “Olabilecek isimlerle ilgili çok yoğun bir toplumsal tartışma devam ediyordu, biz de bu tartışmaları takip ediyorduk. Her parti bu isimleri kendi içinde değerlendirerek geldiği için muhtemel adaylarla alakalı partilerde ve toplumda kanaatler vardı. Bu kanaatleri masaya koyduk ve sonuca vardık” ifadelerini kullandı.

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, FOX TV’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Babacan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“(Kılıçdaroğlu’nun adaylığı) Öncelikle ülkemiz için hayırlı olsun diyorum. Ülkemiz için tarihi bir aşamayı geçtik. Demokrasimizin gerçekleştirdiği en önemli başarıyı elde ettik.

Bizim yaptığımız hazırlık, yakın tarihimizin en detaylı ve en düzgün hazırlığı. Artık biz hazırız. Sayılı gün var ama biz hazırız. Ben buradan Sayın Erdoğan’a diyorum ki ‘Millet İttifakı hazır, sizin hazırlıklarınız nerede, yeni anayasanız nerede, önümüzdeki 5 yıl bu ülke için ne yapacaksınız söyleyin.’

Çok gürültülü oldu, gelgitli oldu ama perşembe günü oturduk ilk defa, pazartesi de açıkladık.

Olabilecek isimlerle ilgili çok yoğun bir toplumsal tartışma devam ediyordu, biz de bu tartışmaları takip ediyorduk. Her parti bu isimleri kendi içinde değerlendirerek geldiği için muhtemel adaylarla alakalı partilerde ve toplumda kanaatler vardı. Bu kanaatleri masaya koyduk ve sonuca vardık.

En hazırlıklı ve donanımlı kadro olarak hazırız.

(Erdoğan’ın ilk anlarda müdahale edemedik açıklaması) Ölümlerin çoğu ilk 48 saatte müdahale edilemediği için oldu. İnsanlar nefessiz kaldığı için ve donarak öldü. İş makineleri geç hareket ettiği için insanlar öldü. TSK ve maden işçilerinin derhal harekete geçmedikleri için insanlar hayatını kaybetti. Sayın Erdoğan bunu ‘ilk 2 gün biraz aksaklık oldu’ diyerek basitleştiremezsiniz.

(Akşener’in Altılı Masa’ya dönüşü) Pazar günü öğleden sonra bu hareketlilik bize intikal etti. Arkasından gece yoğun bir telefon trafiği yaşadık. Gece en son 2.30 civarıydı telefon görüşmem. Sabah tekrar devam ettik. Toplantının olacağı saate kadar da bu görüşme trafiği devam etti. Çoklu bir müzakere ortamı olduğu için ikili veya üçlü beşli istişareler oluyor. Sonuçta biz bu işi uzlaşıyla bitirdik. Demokraside farklı fikirler olur, farklı çözümler bulunur.

(Ekrem İmamoğlu – Mansur Yavaş formülü) Formülasyonu nasıl ve ne zaman olacağı, hukuki ve siyasi yönlerini dün toplantımızda uzun uzun konuştuk. Makul bir formatta olması gerekiyordu. Ekrem Bey ve Mansur Bey’i de takıma kattık devam ediyoruz. Hep beraber aynı takımda olmamız önemli. Milletimizin gönlünde yer alan isimlerin bu işin içinde olması… Büyük resim bu.

2 mart günü neler yaşandı?

Perşembe günü kalkmadan önce 6 genel başkanın imzasıyla pazartesi günü tekrar toplanacağımızı ilan ettik. Diplomaside buna çapalamak denir. 6 tane imzayla çapayı attık. Dolayısıyla o pazartesi günkü toplantının gerçekleşmesinde rol oynadı. 4 günlük süre içerisinde başladı bitti ve ortak adayımızı açıkladık.

Cumartesi günü beş genel başkan oturduğumuzda beş imzalı bir metin açıklamadık. Bu da bir siyasi duruş. Cuma günü İYİ Parti açıklama yapmış, cumartesi beş lider bir araya gelmişiz ama imzalı bir açıklama yapmadık. Beş imzalı bir şey olmasını istemedik.

Sayın Akşener’in gelmiş olmasından çok büyük memnuniyet duyduk, çok sevindik. Önce birer kahve içtik sonra masaya geçtik. İki belediye başkanının yardımcı olması konusunu değerlendirdik. Yeni bir fikir olduğu için iyice irdeledik.

Herkes farklı üslupta görüşlerini ifade ediyor. 1 senedir aynı masada oturduğumuz için herkesin huyunu, duruşunu artık tanıdık. Hiçbir zaman kırılma, gücenme olmaz. Herkes fikrini söyler. Sonuçta uzlaştık, bitirdik.

Son 5 yıldır kaşı çatık bir cumhurbaşkanının, kızgın bir yönetimin, ne zaman konuşsa ağzından hakaretler dökülen bir Bahçeli’nin olduğu hükümetin oluşturduğu sonucu biliyoruz. Öfkeyle, nefretle, hakaret yağdırarak ülkeyi yönetiyorlar. Büyük bir enkaz bırakıp gidecekler.

Tek bir kişiye oy istemeyeceğiz. Bir kadroya oy isteyeceğiz. Bir yıldızlar takımına oy isteyeceğiz. Altı genel başkan, iki çok kıymetli ve başarılı belediye başkanı arkadaşımızla yıldızlar takımı oluşturduk.

12. madde açıklaması

Şu andaki mevzuata göre bu mümkün değil. Aynı anda her iki görevi yapacaklar diye bir şey yazmıyor dikkat ederseniz. Yasalara ve meclisteki dengelere bakılacak. Eğer belediye başkanı görevinden ayrıldığında, belediyenin anahtarını şu andaki iktidara teslim edecekse bu doğru bir şey değil.

Cumhurbaşkanının uygun göreceği zaman ne zaman? 2024 Mart seçimine kadar beklenebilir. Bu artık programın başında da konuştuğumuz gibi siyasi ve hukuki değerlendirmelerle beraber cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda olacak bu. Çünkü belediye başkanlarının görevlerine devam etmeleri çok kritik. İki belediyede zaafiyet olsun istemeyiz.”

Paylaşın

Dünya Basını: Türkiye’de 2. Kemal Dönemi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu olduğu duyurulması, dünya basınında geniş yer buldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ev sahipliğinde bir araya geldi.

Toplantı sonrası Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’nın adayı olduğu açıklandı.

Dünya basını, Türkiye’de yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerini ve süreci uzun süredir yakından takip ediyor. ABD’de Donald Trump, Brezilya’da Jair Bolsonaro ve İsrail’de daha sonra geri dönse de Binyamin Netanyahu’nun seçim kaybetmesiyle, batı basını Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da yenilmesiyle “güçlü adam” ekolünün zemin kaybetmeye devam edip etmeyeceği sorusunun cevabını arıyor.

Öte yandan Türkiye’nin batı ittifakından uzaklaşması ve hak ihlalleri birçok ülkede gündem olurken, altı farklı görüşten partinin tek adaya karşı birleşmesi dünyanın ilgisini çekmişti.

Britanya’nın kamu yayıncısı BBC, “Türkiye’nin sıklıkla bölük olan muhalefet partileri, Erdoğan’ın karşısına çıkması için tek bir aday seçti” ifadelerini kullanırken, “Erdoğan’ın 20 yıllık otoriter yönetiminden sonra anketler yarışın yakın geçeceğine işaret ediyor” yazdı.

BBC haberinde, “Hindistanlı sivil haklar lideri Mahatma Gandhi’ye benzerliği nedeniyle ‘Gandhi Kemal’ ve ‘Türkiye’nin Gandhisi’ olarak tanınan sakin 74 yaşındaki lider; hem içerik hem de stil olarak ateşli ve karizmatik Erdoğan’dan radikal olarak farklı bir vizyon sunuyor” ifadeleri kullanıldı.

İngiliz The Guardian gazetesi, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu belirlemesini haberleştirirken başlıkta, “Muhalefet kamuoyu tartışmasının ardından ‘kitabına uyan’ cumhurbaşkanı adayında karar kıldı” ifadelerini kullandı. Gazete, bazılarının “74 yaşındaki Kılıçdaroğlu’nun 20 yıl sonunda Erdoğan’ı koltuğundan indirecek karizmadan yoksun olduğu görüşüne” yer verdi.

ABD’nin saygın yayınlarından New York Times, “Kılıçdaroğlu ve onun muhalefeti, Erdoğan’ı yenmek için büyük sınavları aşmak durumunda. Erdoğan, geniş ve iyi organize bir parti altyapısına sahip, mesajını yaymak için devletin çeşitli organlarını kullanabilen yetenekli bir siyasetçi” dedi.

New York Times ayrıca, muhalefetin zaman zaman bir arada durmakta zorlandığını belirtirken, bunun seçmenler arasında, “birlikte ne kadar iyi çalışabilecekleri konusunda soru işaretleri yarattığını” belirtti. Gazete, buna örnek olarak İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkarak masadan kalkmasını gösterdi.

Katar merkezli Al Jazeera da bazı insanların Kılıçdaroğlu’nun, “Kampanya karizması kendisine 12’den fazla seçim kazandıran” Erdoğan’ı yenebileceği konusunda şüpheleri olduğunu ifade etti.

Fransız Le Monde gazetesi, muhalefet partilerinin cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan karşısında Kemal Kılıçdaroğlu ile çıkma kararını haberleştirirken, 6 Şubat’ta Türkiye’de meydana gelen depremlerin 20 yıllık iktidarı zayıflattığı değerlendirmesinde bulundu.

Fransız Le Figaro gazetesi de, “Muhalefet, sonunda seçim için Erdoğan karşısındaki adayını belirledi” başlığına yer verdi.

Rusya devletine ait haber ajansı RIA Novosti de, “Kılıçdaroğlu’nun isminin açıklanmasının ardından Millet İttifakı içinde bir çekişme yaşanması dikkat çekiyor” diyerek, Akşener’in cuma günü yaptığı çıkışı hatırlattı.

RIA, Akşener’in cumhurbaşkanı adayı olmasını istediği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın seçimin kazanılması durumunda cumhurbaşkanı yardımcısı olmaları konusunda muhalefet içinde anlaşmaya varıldığını belirtti.

KKTC merkezli Bugün Kıbrıs gazetesi de bugünkü sayısına, “Türkiye’de 2. Kemal dönemi” başlığını attı ve CHP liderinin adaylığı açıklandıktan sonra Saadet Partisi Genel Merkezi önünde yaptığı konuşmanın bir bölümünü alıntıladı.

Paylaşın

İYİ Parti Lideri Akşener’den Dikkat Çeken Mesaj

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ilan edilmesinin ardından ilk mesajını paylaştı: Milletimizin iradesiyle tarih yazacağız…

Haber Merkezi / İYİ Parti Lideri Akşener dikkat çeken bir mesaj paylaştı. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’la yaptığı görüşme, altı liderin ortak açıklaması ve Kılıçdaroğlu’nun CHP önündeki açıklamasından fotoğraflar ile Millet İttifakı’nın 12 maddelik Geçiş Süreci Yol Haritası metnini paylaşan İYİ Parti Lideri Akşener, mesajında, “Milletimizin iradesiyle tarih yazacağız…” notunu düştü.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ev sahipliğinde bir araya geldi.

Saat 16.00’da başlayan liderler toplantısı yaklaşık 4,5 saat sürdü. Liderler Saadet Partisi Genel Merkezi’nden kalabalığın önüne çıktı.

SP Lideri Karamollaaoğlu, “Elbette içinde bulunduğumuz günler acılı günler. Vefat eden bütün kardeşlerimize cenab-ı haktan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Birçok şehirde neredeyse bina ayakta kalmadı. Allah vefat edenlere rahmet eylesin. Bugün burada bir araya gelmemizin sebebini biliyorsunuz. Hava biraz soğuk. Ben bu toplantılarımız neticesinde aldığımız kararı duyurmayı bir görev addediyorum. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bizim cumhurbaşkanımızdır. Bu görevin hayırlı olmasını diliyorum. Bu görevin hayırlı olmasını diliyorum” diyerek Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıkladı.

Paylaşın

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı “Kılıçdaroğlu”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti liderleri, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ev sahipliğinde bir araya geldi.

Haber Merkezi / Toplantı sonrası Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’nın adayı olduğu açıklandı.

Saadet Partisi Genel Merkezi’nde saat 16.00’da başlayan liderler toplantısı yaklaşık 4,5 saat sürdü. Masada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal yer aldı. Liderler Saadet Partisi Genel Merkezi’nden kalabalığın önüne çıktı.

İlk konuşmayı yapan Karamollaoğlu kalabalığı selamladı. SP Lideri Karamollaaoğlu, “Elbette içinde bulunduğumuz günler acılı günler. Vefat eden bütün kardeşlerimize cenab-ı haktan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Birçok şehirde neredeyse bina ayakta kalmadı. Allah vefat edenlere rahmet eylesin. Bugün burada bir araya gelmemizin sebebini biliyorsunuz. Hava biraz soğuk. Ben bu toplantılarımız neticesinde aldığımız kararı duyurmayı bir görev addediyorum. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bizim cumhurbaşkanımızdır. Bu görevin hayırlı olmasını diliyorum. Bu görevin hayırlı olmasını diliyorum” diyerek Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıkladı.

Karamollaoğlu, daha sonra sözü CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na bıraktı. Kılıçdaroğlu, ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Çok teşekkür ederim. Yunus Emre bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz der. Türkiye’nin bütün renklerini aynı sofrada buluşturmak için yola çıktık. Bu sofra Halil İbrahim sofrasıdır. Halil İbrahim sofrası, tek bir çocuğun dahi yatağa aç girmemesidir. Bizim soframız, barışın ve kardeşliğin sofrasıdır. En büyük gayemiz Türkiye’yi bereketli, huzurlu ve neşeli günlere taşımaktır.

Allah’ın izniyle bunu hep birlikte başaracağız. Biz Millet İttifakı olarak Türkiye’yi istişare ve uzlaşıyla yöneteceğiz. Millet İttifakı’nı oluşturan siyasi partilerin genel başkanları olarak, güçlendirmiş parlamenter sisteme geçiş sistemin yol haritası üzerinde mutabık kalmış bulunuyoruz. 11 madde az önce içeride sonuçlandı. Bu kapsamda parlamenter sisteme geçiş sürecinde Millet İttifakı’na dahil diğer partilerimiz sayın genel başkanları Cumhurbaşkanı yardımcısı olacaktır.

Millet İttifakı’nın kapısı, ortak Türkiye hayalini paylaşan herkese sonuna kadar açıktır. İnanç, düşünce, ideoloji, kimlik ayırt etmeksizin 85 milyon insanımızı yürekten selamlıyoruz. Deprem felaketinin bugün birinci ayı. Kaybettiğimiz vatandaşlarımıza bu mübarek berat kandili gecesinde Allah’tan rahmet diliyorum.”

Geçiş sürecinin yol haritası ise şöyle:

Millet İttifakını oluşturan siyasi partilerin genel başkanları, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Sürecinin Yol Haritası’nı da paylaştı. Genel başkanların mutabakata vardıkları maddeler şöyle:

1. Geçiş Sürecinde Türkiye’yi; Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ilke ve hedefleri ile mutabakata vardığımız referans metinleri doğrultusunda anayasa, yasa, kuvvetler ayrılığı, denge ve denetleme esasları çerçevesinde, istişare ve uzlaşıyla yöneteceğiz.

2. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçişle ilgili Anayasa değişiklikleri, genel seçimde ortaya çıkan TBMM yapısının mümkün kıldığı en kısa sürede tamamlanacak ve yürürlüğe girecektir.

3. Geçiş sürecinde Millet İttifakı’na dahil partilerin genel başkanları Cumhurbaşkanı yardımcısı olacaktır.

4. Bakanlıkların dağılımı, Millet İttifakı’nı oluşturan siyasi partilerin milletvekili genel seçiminde çıkardığı milletvekili sayısına göre belirlenecektir. İttifak partilerinin her biri kabinede en az bir bakan ile temsil edilecektir. Bakanlıklara paralel olarak kurulmuş Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki politika kurulları ve ofisler lağvedilecektir.

5. Bakanların atanma ve görevden alınmaları, mensup oldukları siyasi partinin genel başkanıyla uzlaşı içinde Cumhurbaşkanı tarafından yapılacaktır.

6. Geçiş sürecinde cumhurbaşkanı, yürütme yetkisini ve görevini katılımcılık anlayışı, istişare ve uzlaşı esaslarına göre kullanacaktır.

7. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne (Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar) yetki ve görev dağılımı, Anayasa ve yasalar çerçevesinde çıkarılacak Cumhurbaşkanı kararnamesi ile belirlenecektir.

8. Cumhurbaşkanı; seçimlerin yenilenmesi, OHAL ilanı, milli güvenlik politikaları, Cumhurbaşkanlığı Kararları, Kararnameleri ve genel nitelikteki düzenleyici işlemler ile üst düzey atamalarda Millet İttifakına dahil partilerin genel başkanlarıyla uzlaşı içinde karar alacaktır.

9. Geçiş Sürecinde yasama faaliyetlerinin iş birliği içinde gerçekleşmesini koordine edecek mekanizmalar oluşturulacaktır.

10. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş sürecinin tamamlanmasıyla birlikte, mevcut Cumhurbaşkanının -var ise- siyasi parti üyeliği sona erecektir.

11. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçildikten sonra yeni bir seçime gerek olmaksızın 13. Cumhurbaşkanı ve TBMM görev süresini tamamlayacaktır.

12. İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Sayın Cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacaklardır.

Paylaşın

“Millet İttifakı” Liderleri Yeniden Bir Araya Geldi

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi, Demokrat Parti, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve İYİ Parti liderleri, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ev sahipliğinde bir araya geldi. Saat 14.00’deki görüşme 2 saat gecikmeli olarak 16.00’da başladı.

İlk olarak DEVA partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Millet İttifakı toplantısına katılmak üzere Saadet Partisi Genel Merkezi’ne geldi. Babacan’ı genel merkez girişinde Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu karşıladı. Babacan’ın girişi sırasında genel merkez önünde bekleyenler “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları attı.

DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan’ın ardından Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da Saadet Partisi Genel Merkezi’ne geldi. Davutoğlu’nun girişi sırasında da “Birleşe birleşe kazanmağız” sloganı atıldı.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da Saadet Partisi Genel Merkezi’ne geldi. Uysal’ı da Karamollaoğlu karşıladı.

Uysal’ın ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Saadet Partisi’ne geldi. Karamollaoğlu tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu’nun girişi sırasında “Halkın gururu Kılıçdaroğlu” sloganı atıldı. Saadet Partisi Genel Merkezi’ne son olarak İYİ Parti Lideri Meral Akşener geldi.

Toplantının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığının ilan edilmesi bekleniyor.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in cuma günü yaptığı açıklama ile Altılı Masa’dan kalktıklarını ilan etmesinin ardından bugün 5 liderin bir araya gelmesi bekleniyordu.

Ancak İYİ Parti Genel Merkezi’nde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş ile görüşen Akşener’in iki ismin yetkili cumhurbaşkanı yardımcısı olmasını teklif ettiği kaydedildi.

Teklifin ardından 2 genel başkan ve 2 belediye başkanı toplandı. Toplantının ardından Akşener’in de toplantıya katılacağı kaydedildi.

Ne olmuştu?

Bir yılı aşkın süredir seçimlerde birlikte hareket etmek amacıyla bir araya gelen Altılı Masa cumhurbaşkanı adaylığında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle dağıldı.

3 Mart 2023 Cuma günü, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Altılı Masa” ile Cumurbaşkanlığı adaylığı konusunda hem fikir olmadıklarını açıkladı.

Açıklamasında “Geldiğimiz noktada, İYİ Parti bir kıskaca alınmış; bir dayatmaya, mecbur bırakılmış; tıpkı yıllardır, Türk Milleti’ne yapıldığı gibi, ölüm ve sıtma arasında, bir tercihe zorlanmıştır. Ve elbette, buna boyun eğmeyecektir ifadesini kullanan Akşener CHP’li belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş2a aday olma çağrısında bulunarak “Milletimiz sizi göreve çağırıyor” dedi.

Paylaşın

“Millet İttifakı Liderleri”nden Dikkat Çeken Mesajlar

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti liderleri, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ev sahipliğinde bir araya geldi.

Haber Merkezi / Toplantı sonrası siyasi partilerin liderleri teşekkür mesajları paylaştı. Kılıçdaroğlu, mesajında, “Aynı inanç ve kararlılıkla yürüyüşümüz sürüyor” ifadelerine yer verirken, Karamollaoğlu, mesajında, “İlk günkü ilke ve hedefler doğrultusunda” ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, mesajında, “Hedefimiz kaybedeni olmayan bir zafer” ifadelerine yer verirken, Uysal, mesajında, “Adalet ve demokratik sistemi kuracak iradeyi taşımaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Liderlerin teşekkür mesajları şöyle:

Kılıçdaroğlu: Aynı inanç ve kararlılıkla yürüyüşümüz sürüyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından “Türkiye’mizin bütün renklerini birleştirerek gerçek anlamda demokrasi, adalet ve huzuru getirmek için bir araya geldiğimiz toplantıya ev sahipliği yapan başta Sayın @T_Karamollaoglu olmak üzere, tüm genel başkanlara teşekkür ederim. Aynı inanç ve kararlılıkla yürüyüşümüz sürüyor” paylaşımı yaptı.

Karamollaoğlu: İlk günkü ilke ve hedefler doğrultusunda

Toplantıya ev sahipliği yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, mesajında, “İlk günkü ilke ve hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürdüğümüz değerli genel başkanların her birine teşekkür ediyorum” dedi.

Davutoğlu: Hedefimiz kaybedeni olmayan bir zafer

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da ise “Hedefimiz; kaybedeni olmayan bir zaferdir. Başta ev sahibi Sayın Temel Karamollaoğlu olmak üzere genel başkanlara teşekkür ediyorum” dedi.

Uysal: Adalet ve demokratik sistemi kuracak iradeyi taşımaya devam ediyoruz

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın açıklaması ise şöyle: “Türkiye Cumhuriyeti için ‘fetret devri’ olarak anacağımız, omurgasını “sınırsız yetki-sıfır denetim” anlayışının oluşturduğu bu keyfi düzene karşı, Milletimizin refahını ve huzurunu tesis edecek, işleyen bir adalet ve demokratik sistemi kuracak iradeyi taşımaya devam ediyoruz.

21 yıllık AKP yönetiminde süren sistematik çöküşün, on binlerce cana, milyonlarca insanımızın evinden yurdundan olmasına sebep bir neticeyi ortaya çıkardığını deprem vesilesiyle acı bir biçimde bir kez daha gördük.

Vesilesiyle bir kez daha hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Güveni ve huzuru birlikle inşa edecek, yaralarımızı birlikte saracağız. Ev sahipliği dolayısıyla Saadet Partisi Genel Başkanı Sayın Temel Karamollaoğlu’na ve Kıymetli Genel Başkanlara bir kez daha teşekkür ediyorum.”

Paylaşın