600 Bin Emeklinin Maaşı Kesilecek

SGK, sahte şirketler aracılığıyla ya da çalışmadan “çalışıyor” gibi göstererek emekli edilen yaklaşık 600 bin kişinin emekli maaşları iptal etmek için harekete geçti.

Sosyal Sigortalar Kurumu (SGK), sahte çalışmalar üzerinden emekli edilen milyonlarca kişinin maaşını durdurmayı planlıyor. SGK, usulsüz yollarla emekli maaşı bağlanan kişileri tespit etmek için harekete geçti.

Sahte şirketler aracılığıyla ya da çalışmayan kişileri “çalışıyor” gibi göstererek emekli edilenlerin maaşları iptal edilecek ve bugüne kadar yapılan ödemeler faiziyle geri talep edilecek.

Bu durum yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa’da yaşayan Türkleri de etkileyebilir. Yurtdışında yaşayan ve emekli maaşı alan 600 binin üzerinde Türk’ün maaşı da iptal edilecek.

Birkaç yıl önce başlayan uygulama, seçimler yaklaşırken durdurulmuştu.

SGK’nın eski genel müdürleri, yurtdışındaki Türkleri çalışıyormuş gibi gösterdikleri sahte şirketler kurarak emekli ettikleri belirlendi.

Bu kişiler, Türkiye’deki yakınlarına şirket kurdurtup, yurtdışındaki Türklerin bu şirketlerde çalışıyormuş gibi gösterildi.

Yurtdışındaki avukat, doktor, mühendis gibi meslek sahiplerinin, temizlik şirketlerinde çalışıyor gibi gösterilerek sigorta numarası aldığı, böylece yüksek maaşla emekli olduğu belirtildi.

Bu yöntemle, yurtdışında yaşayan Türklere yıllık milyarlarca TL ödeme yapıldığı tahmin ediliyor.

Sahte şirketler üzerinden emekli olanlar, emeklilik hakları yeniden incelenmeye alındı.

Sahte emeklilik yapan eski genel müdürler hakkında ise soruşturma açılmadığı ifade ediliyor. yurtdışındaki Türkler, sahte şirketler aracılığıyla yüksek maaş alarak emekli olmuştu.

Şimdi ise bu kişilerin maaşları iptal edilecek ve yapılan ödemeler geri talep edilecek. İşlemler 10 yıl geriye dönük olarak incelenecek ve bu kişiler hakkında hukuki süreç başlatılacak.

(Kaynak: Cumhuriyet)

Paylaşın

Devlet Hastanelerinde Muayene Ücretleri 10 Kat Arttı

Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bağlı devlet hastanelerinde katılım payı adıyla hastalardan alınan muayene ücreti 10 kat artırılarak 2 liradan 20 liraya çıkarıldı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, 9 Ocak’ta kabul edilerek yasalaşan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun Resmi Gazete’de yayımlandı.

Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre; SGK’ya bağlı devlet hastanelerinde katılım payı adıyla hastalardan alınan muayene ücreti 10 kat artırılarak 2 TL’den 20 TL’ye çıkarıldı. Ayrıca yayımlanan kanuna göre, yabancılara sunulan hizmetler, sertifikası olan aile hekimlerince mesai dışında sunulan akupunktur ve fitoterapi ile özel amaçlı raporlardan bakanlıkça belirlenenler hariç olmak üzere aile hekimliği hizmetleri ücretsiz olacak.

Özel sektör işverenlerinin SGK’ye ödeyecekleri malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi için sağlanan 5 puanlık sigorta prim indirimi ise, 4 puan olarak uygulanacak. Bu uygulama, kanunun yayımlandığı ayın başından itibaren uygulanacak. İmalat sektöründeki iş yerlerine de, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası priminden sağlanacak 5 puanlık indirim, 31 Aralık 2026’ya kadar devam edecek. Bu süre Cumhurbaşkanı yetkisiyle 31 Aralık 2027’ye kadar uzatılabilecek.

Öte yandan engellilerin de emeklilik şartları zorlaştırıldı. Sigorta girişi 31 Aralık 2008’den önce başlayanlardan çalışma gücü kayıp oranı yüzde 40 ila yüzde 49 olanlar 18 yıl sigortalılık süresi ve 4 bin 100 gün prim ödemeleri, yüzde 50 ila yüzde 59 olanlar 16 yıl sigortalılık süresi ve 3 bin 700 gün prim ödemeleri şartıyla yaşlılık aylığından yararlanacak.

Paylaşın

AK Parti’den CHP’ye Geçen Beyoğlu Belediyesi’ne Haciz Geldi

CHP’li belediyelere Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) borç gerekçesiyle haciz gelmeye devam ediyor. Son olarak 31 Mart’ta yapılan seçimlerde AK Parti’den CHP’ye geçen Beyoğlu Belediyesi’ne haciz geldi.

Belediye mülkiyetinde bulunan ancak plansız yapılaşma ve imar sorunları nedeniyle kamusal kullanımda kalan alanları da kapsayan haciz talebinde okuldan sosyal markete, tarihi çeşmeden binalara kadar çok sayıda yer bulunuyor.

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), AK Parti’yi geride bırakarak iktidara geldiği Beyoğlu Belediyesi, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından icralık oldu.

Sözcü’den Altan Sancar’ın haberine göre, SGK, belediyeye ait olan ve kamusal kullanımda bulunan çok sayıda alan için haciz kararı çıkarttı. Listede belediye mülkiyetindeki okul, tarihi çeşme, park, yol ve binalar bulunuyor.

İcra işlemlerine belediye personelinin kontrolleri sırasında rastlandığı, hacze konulmuş yeni mekanların da çıkabileceği aktarıldı.

Kılıçali Paşa Mahallesi’ndeki Cihangir Münir Özkul Ortaokulu’nun rayiç değeri 148 milyon Türk Lirası şeklinde hesaplanıyor. Burası da haciz konulan yerler arasındaydı.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) resmi internet sitesindeki bilgiler doğrultusunda, okulun 19 dersliği, 35 öğretmeni, 553 öğrencisi var.

Beyoğlu Belediyesi, 3 Ağustos 2023’te, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na gönderdiği yazıda vergi borçlarına karşılık arazinin devrini teklif etmiş, bu talebe herhangi bir yanıt verilmemişti.

Yine muhtaç durumdaki vatandaşların ihtiyaçlarının karşılandığı Sosyal Market, Dolapdere’deki Semt Konağı, İstiklal Caddesi üzerindeki Sanat Galerisi, Kadiriler Tekke Camisi’nin bahçesi, Yenişehir Camisi’nin önündeki park alanı, Bereketzade Mahallesi’ndeki tarihi Laleli Çeşme de haciz listesinde yer alıyor.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Aralık Cuma günü Kocaeli İl Kongresi’nde yaptığı açıklamada, “SGK’ya borcunu ödemeyen, dahası borç üstüne borç yapan, bundan da hicap duymayan belediyeleri silkelemeye devam edeceğiz,” demişti.

Ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel ise, 18 Aralık Çarşamba günü Ankara’da, “Zenginlere af üstüne af çıkaranlar, belediyelerimize haciz uygulayarak iş yapamaz hale getirmek istiyorlar. Ama biz tedbirlerimizi aldık ve direneceğiz,” ifadelerini kullanmıştı.

CHP’den İnan Güney, Beyoğlu ilçesindeki oyların yüzde 49,21’ini alırken, AK Partili rakibi Haydar Ali Yıldız yüzde 40,74’te kaldı.

Paylaşın

“CHP’li Altı Belediyeye Haciz Uygulandı” İddiası; CHP’den Yalanlama

Aralarında İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana’nın da olduğu altı belediyeye SGK borları nedeniyle haciz işlemi uygulandı. Erdoğan, belediyelerin SGK borçlarıyla ilgili olarak “silkeleme” talimat vermişti.

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) altı belediyeye Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)  prim borçları yüzünden haciz işlemi uygulandığı öğrenildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belediyelerin mevduat ve şirket hesaplarına bloke konulduğu belirtildi.

İktidara yakın Sabah gazetesinde yer alan haber göre, haciz işlemi uygulanan belediyeler; İstanbul, Ankara, Adana, İzmir, Mersin Büyükşehir Belediyeleri ve Şişli Belediyesi oldu.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 5.7 milyar TL, İzmir Büyükşehir Belediyesi 5,3 milyar TL ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise 3,3 milyar TL, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin 3 milyar TL, Şişli Belediyesi’nin 1,8 milyar TL, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ise 1 milyar TL SGK borcu olduğu ifade edildi.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kısa süre önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a belediyelerin SGK borçlarıyla ilgili olarak “Kendilerini daha kararlı bir şekilde silkelemende fayda var” şeklinde talimat vermişti.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Erdoğan’ın bu açıklamasına yanıt vererek, “Belediyeler direkt halka temas eden kuruluşlar olduğu için aslında halkı silkelemek istiyorlar. Bize hiçbir şey olmaz. Borcumuzu öderiz ama adil olmak lazım” dedi.

Yavaş ayrıca, SGK’nın toplam alacaklarının yaklaşık yüzde 10’unun belediyelerden, yüzde 90’ının ise özel sektörden olduğunu belirterek, “Hangi patrondan alacaklarını almadılar? Neden onları silkelemiyorlar?” ifadelerini kullandı.

Ekrem İmamoğlu ise, “Bir partinin ya da bir avuç insanın değil halkın belediyeleriyiz. Gücümüzü sadece halktan ve haktan alırız. İktidarın da tahammül edemediği gerçek budur. Onun için seçimden sonra soruşturmalar, davalar, kayyumlar, kreşi kapatma, hizmetlerimizi engelleme çabaları, yok efendim ‘silkeleyin bu belediyeleri…'” şeklinde Erdoğan’ın açıklamasına tepki göstermişti.

CHP’den yalanlama

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın katıldığı bir TV programında haciz yapıldığı yönündeki iddiaları yalanladı.

Günaydın, “Bizim herhangi bir belediyemize yönelik işlem yok. Bazı gazeteciler bir şey yazıyorsa içerden bilgi alıyorlardır. Adı geçen belediyemizin başkanları ve yöneticili ile konuştuk, böyle bir durum yok ama bu olmayacak anlamına gelmiyor. Gün içinde böyle şeylerin yaşanabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) yapılan açıklamada ise “Bazı basın yayın organlarında yer alan haberlere ilişkin açıklama: İBB ya da iştirak şirketlerinin hesaplarına gelen bir bloke ya da haciz işlemi söz konusu değildir” denildi.

Paylaşın

SGK’nın Özel Hastanelere Hasta Başına Ödeme Artışı Yüzde 940

2024 yılını ilk altı ayında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), devlet ikinci basamak hastaneleriyle karşılaştırıldığında özel hastanelere hasta başına yaklaşık 3 kat daha fazla ödeme yaptı.

Haber Merkezi / 2012-2024 döneminde ise hasta başına birim ödeme devlet ikinci basamak hastanelerinde yüzde 469, devlet üçüncü basamak hastanelerinde yüzde 518, üniversite hastanelerinde yüzde 648 arttı. Aynı dönemde SGK’nin özel hastanelere hasta başına birim ödeme artışı yüzde 940 olarak gerçekleşti.

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) ”Özel hastanelerin SGK’ye yükü tırmanıyor” başlıklı araştırma bültenini yayımlandı. Araştırmada öne çıkan bölümler şöyle:

“2000’li yıllarda “sağlıkta dönüşüm” adı altında yapılan düzenlemeler sonucunda kamu sosyal sigorta kurumları sağlık hizmeti sağlayıcısı olmaktan çıkarıldı. SGK (SSK) ve diğer kamu sağlık sigortalarına ait hastaneler bedelsiz olarak Sağlık Bakanlığı’na devredildi. Sadece SSK hastaneleri değil SSK’ye ait ilaç fabrikası da kapatıldı. Sonuçta SGK tamamıyla sağlık hizmeti satın alır duruma getirildi.

SGK, günümüzde sağlık hizmeti sunan çeşitli sağlık kuruluşlarından sigortalılar için sağlık hizmeti satın almaktadır. Sosyal güvenlik ve sağlıkta “reform” adı altında yapılan düzenlemeler sonucunda özel hastanelerin sağlık sistemi içindeki payı önemli bir düzeye ulaştı. Özel sağlık sunucularının sağlık sistemindeki yeri çeşitli ölçütlere göre ele alınabilir. Bunlardan biri, hasta müracaat (başvuru) sayısı, özel sağlık kuruluşlarına yapılan toplam ödeme ve başvuran hasta başına SGK tarafından yapılan ortalama ödemedir.

Bu çerçevede özel sağlık sunucuları ile SGK ilişkisi açısından ilginç bir gelişme söz konusu. SGK kapsamında özel sağlık kuruluşlarına yapılan ödemeler giderek artsa da müracaat sayısı ve müracaat oranı giderek düşmektedir. 2012 yılında toplam 87,9 milyon olan özel hastane hasta başvuru sayısı 2023 yılında 68,5 milyona gerilemiştir. Aynı dönemde SGK kapsamındaki toplam hasta başvuru sayısı ise 386,7 milyondan 606,7 milyona yükselmiştir.

Özel hastanelere başvuru oranı 2012’de yüzde 23 iken 2023 yılında yüzde 11’e gerilemiştir. Özel hastanelere başvuru sayısının düşmesinde özel hastanelerin Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) belirlenen oranların çok üzerinde hatta fahiş fiyatlar uygulamaları önemli bir rol oynuyor olabilir.

Toplam hasta başvurusu sayısı içinde hasta sayısı ve oranındaki bu azalmaya rağmen hasta başına SGK tarafından ödenen maliyet hızla artıyor. SGK’nın sağlık istatistikleri, SGK tarafından yapılan sağlık ödemelerinin devlet ikinci basamak, devlet üçüncü basamak, özel hastaneler ve üniversite hastanelerine göre hasta başına birim ödeme dağılımını veriyor. SGK’nın sağlık sunucularına yaptığı hasta başına birim ödeme tutarı özel hastanelerde daha hızlı artıyor.

2012’de devlet ikinci basamak hastanelerinde hasta başına birim ödeme 49 TL iken 2024’ün ilk altı ayında 282 TL’ye, devlet üçüncü basamak hastanelerinde 91 TL’den 564 TL’ye, üniversite hastanelerinde ise 180 TL’den 1.341 TL’ye yükseldi. Aynı dönemde SGK’nın özel hastanelere hasta başına birim ödemesi 77 TL’den 801 TL’ye yükseldi.

2024’ün ilk altı ayında SGK, devlet ikinci basamak hastaneleriyle karşılaştırıldığında özel hastanelere hasta başına yaklaşık 3 kat daha fazla ödeme yaptı. 2012-2024 döneminde hasta başına birim ödeme devlet ikinci basamak hastanelerinde yüzde 469, devlet üçüncü basamak hastanelerinde yüzde 518, üniversite hastanelerinde yüzde 648 arttı. Aynı dönemde SGK’nın özel hastanelere hasta başına birim ödeme artışı yüzde 940 olarak gerçekleşti.

Bir diğer ifadeyle özel hastanelerin SGK kapsamındaki hasta başvuru sayısı düşerken SGK birim hasta ödemesi diğer sağlık sunucularından çok daha yüksek artmış oldu. SGK, 2024 yılında devlet ikinci basamak hastanelerine hasta başına 282 TL öderken özel hastanelere 801 TL ödemektedir. Sadece bu veri bile özel hastanelerin SGK üzerindeki yükünü göstermesi açısından çarpıcıdır.

Sağlık hizmet sunucuları (devlet ikinci basamak, devlet üçüncü basamak ve üniversite hastaneleri) arasında özel hastanelere başvuranların sayısı ve oranı 2012’den itibaren azalırken, SGK’nın özel hastanelere yaptığı birim ödeme artıyor. 2012 ile 2024’ün ilk altı ayında arasında bu fark hızla açılıyor. 2012’de toplam sağlık hizmet sunucuları arasında özel hastanelere müracaat edenlerin hasta oranı yüzde 22,7 iken, SGK tarafından özel hastanelere yapılan ödemenin toplam SGK ödemesi içindeki payı yüzde 23,9 oranındadır. Ancak bu eğilim 2012’den itibaren tersi bir biçimde seyrediyor.

Özel hastanelere başvuran hasta sayısında ve oranında azalma olmasına rağmen SGK’nın özel hastanelere yaptığı birim ödeme artıyor. 2024’ün ilk altı ayında özel hastanelere başvuran hasta oranı yüzde 10 civarına düşmesine rağmen SGK tarafından özel hastanelere yapılan birim ödemenin payı yaklaşık yüzde 16’dır.

Özel hastanelerin SGK’ye yükü artıyor!

SGK’nın sağlık hizmet sunucularına hasta başına yaptığı ödemeler arasında özel hastanelere yapılan hasta başına ödemelerin toplamdaki payı dikkat çekiyor. 2012’de SGK’nın devlet ikinci basamak hastanelerinde hasta başına yaptığı ödeme ortalama hasta başına ödemenin yüzde 67’sini, özel hastanelere yapılan hasta başına ödeme ise ortalama ödemenin yüzde 105’i oranındaydı. SGK’nın özel hastanelerine hasta başına yaptığı ödemenin ortalama hasta başına ödemeye oranı 2012’den 2024’ün ilk altı ayına kadar düzenli olarak arttı ve ortalamanın yüzde 153’üne ulaştı.

Öte yandan SGK’nın devlet ikinci basamak hastanelerine hasta başına yaptığı ödeme ortalama ödemenin yüzde 67,7’sinden yüzde 53’e düştü. Diğer bir ifadeyle 2012’de özel hastaneler yapılan ödeme ortalama ödemenin yaklaşık yüzde 5 üzerindeyken, 2024’te yüzde 53 üzerine çıktı. Devlet ikinci basamak hastaneleri ise ucuzladı.

SGK’nın devlet ikinci basamak devlet hastaneleri ile özel hastanelere hasta başına yapılan ödemenin ortalama ödemeye oranı arasındaki fark açılıyor. 2024’ün ilk altı atında SGK özel hastanelere yaptığı ödemenin payı yüzde 153’e yükseldi. Devlet ikinci basamak hastaneleri için yapılan ödemenin payı ise yüzde 53,9’ye düştü.”

Paylaşın

Şimşek, Bütçe Açığını EYT’ye Bağlamıştı: EYT’nin Bütçeye Yük Olmadığı Ortaya Çıktı

Mehmet Şimşek, eylül ayında yaptığı açıklamada, “Deprem ve EYT nedeniyle bütçe açığımız oldukça yüksek seyrediyor.” demişti. Ancak EYT ile emekliliğin uygulamaya koyulduğu 2023’te SGK’nın bütçedeki payı ‘en düşük düzey’ olan 13,3 oldu.

2025 yılında ise SGK’ya ayrılan bütçenin yüzde 11,4’e düşürülmesi hedefleniyor. Prof. Çelik, “Bu artış oranı 2025’te emeklileri parlak bir tablonun beklemediğini gösteriyor” yorumunu yaptı.

Cumhurbaşkanlığı Strateji Bütçe Başkanlığı (SBB), ‘2025 Bütçe Gerekçesi’ raporunu yayımladı. Buna göre gelecek yıl için bütçeden Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) ayrılması öngörülen pay yüzde 13,3 oldu. 2007’den itibaren SGK payları incelendiğinde yüzdelik dilimin her geçen yıl azaldığı, bütçedeki SGK yükünün iddia edildiğinin aksine hafiflediği görüldü.

Oranlara dikkat çeken Prof. Dr. Aziz Çelik, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) kapsamında emekli edilenler hakkındaki felaket senaryolarının çarpıtma olduğunu söyledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eylül ayında yaptığı açıklamada, “Deprem ve EYT nedeniyle bütçe açığımız oldukça yüksek seyrediyor.” demişti. Ancak EYT ile emekliliğin uygulamaya koyulduğu 2023’te SGK’nın bütçedeki payı ‘en düşük düzey’ olan 13,3 oldu.

2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifine göre, 2025’te SGK’ya aktarılan bütçe kaynağı yüzde 11,4’e düşürülüyor. Bütçe transferlerinin miktar olarak yüzde 18,8 artması hedefleniyor. Bütçe teklifini değerlendiren Prof. Çelik, “Bu artış oranı 2025’te emeklileri parlak bir tablonun beklemediğini gösteriyor.” yorumunu yaptı.

SGK’ya ayrılan bütçe transferlerinin hepsinin emekliler için harcanmadığını vurgulayan Prof. Çelik, “İşveren teşvikleri ve ödeme gücü olmayanların Genel Sağlık Sigortası pirimleri de bütçe transferlerinden yapılıyor. Diğer bir ifadeyle emekliler için aktarılan oran daha düşüktür.” dedi.

Paylaşın

Belediyelerin Gündemi “SGK Prim Borçları”

CHP tarafından düzenlenen Sosyal Demokrat Belediyecilik Eşgüdüm Konseyi’nin (SODEMBEK) ilk toplantısında, ekonomik zorluklar nedeniyle “Ya personel maaşı ya SGK prim borçları” noktasına getirilen belediyelerin zor durumda olduğu vurgulandı.

Toplantıda ayrıca, CHP’nin belediyelerin borçlarının yapılandırılması ve mali yükün azaltılmasına yönelik bir kanun teklifi hazırlığında olduğu ifade edildi.

Sosyal Demokrat Belediyecilik Eşgüdüm Konseyi (SODEMBEK) Toplantısı, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında gerçekleşti.

Başkanlığını Özgür Özel’in, Genel Sekreterliğini; CHP Genel Sekreter Yardımcısı Tarık Balyalı’nın yaptığı SODEMBEK’in CHP belediyelerinin çalışmalarında eşgüdümlü ilerlemesini, kritik süreçleri birlikte yürütmesini, atılacak adımların tek elden yürütülmesini sağlamak için kurulduğu kaydedildi.

Bu yöntemle belediye hizmetlerini iyileştirmesinin, etkinleştirmesinin ve sosyal demokrat belediyecilik anlayışının yaygınlaştırmanın hedeflendiği kaydedildi.

Gazete Duvar’dan Ceren Bayar’ın aktardığına göre; SODEMBEK’in ilk toplantısında CHP’li belediyelerin en acil gündemleri ele alındı. Bu gündemler arasında ilk sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Tahsili için gereken yapılacak” dediği belediyelere ait SGK prim borçları yer aldı. Toplantıda pek çok belediye başkanı bu borçların tahsilinin belediyeleri ekonomik anlamda çok zorlayacağı değerlendirmesini yaptı.

Yaşanan ekonomik kriz nedeniyle maliyetlerin çok arttığını, buna rağmen belediye personelini enflasyona ezdirmemeyi amaçladıklarını ifade eden bir belediye başkanı, “Ya maaş ya SGK borçlarının ödenmesi’ tercihi yapmak durumunda kalan belediyelerimiz var. Elbette maaşları ödemeyi tercih ediyoruz. Şimdi toplu işi sözleşmesi, zam dönemi yaklaşıyor. Gene personelimizi koruyan adımlar atmak istiyoruz. SGK borçlarının tahsili tüm belediyeleri zorluyor” değerlendirmesinde bulundu.

Giderlerin enflasyon ve döviz kuru sebebiyle arttığını belirten bir başka belediye başkanı, iktidarın ekonomi politikalarının bedelini CHP’li belediyelere ödetmek istediğini vurguladı ve “Belediyelerin gelirleri sabit ama giderleri her geçen gün artıyor. Buna bir de SGK prim borçları eklendi. Maaş ödemekte zorlanacağımız bir döneme giriyoruz. Bu sorunu çözmek için acil adımlar atmalıyız, atacağız” dedi.

Toplantıda SGK prim borçlarının belediyelerin işleyişini zora sokmaması için yapılabileceklere dair öneriler sunuldu. Konunun kamuoyunda daha çok gündem olması için çalışmalar yapılması, genel başkanın bu konuyu daha sık gündeme getirmesi öneriler arasında yer aldı.

Borçların faizlerinin silinerek uzun vadeli biçimde yapılandırılması yönünde bir teklifin iktidara sunulması da en çok sunulan önerilerden oldu. Bu önerinin hayata geçmesi konusunda büyük oranda fikir birliği sağlandı.

Borçların hükümet ve belediyeler arasında mahsuplaşılarak silinmesi de bir başka öneri olarak sunuldu. Bazı belediye başkanları SGK ile belediyelerin okul, dini tesis arazisi gibi belediye arazilerinin borçlar karşılığında takas edebileceğini ve mahsuplaşılabileceğini söyledi. AK Partili belediyelerin bu yöntemle pek çok borcu sildirdiği, mevcut SGK borçlarını bu mahsuplaşma karşılığında düşürdüğü de hatırlatıldı.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Ankara’da yaptırdığı stadyumdan alacakları karşılığında SGK ile mahsuplaşma yapılabileceğine dair önerisini hatırlatan kaynaklar, benzer örneklerin bulunduğu belediyelerde de aynı biçimde mahsuplaşma sağlanabileceğini de ifade etti.

Belediyelerin gelir elde eden kurumlar olmadığını ve kamu hizmeti sunduğunu ama buna rağmen yüksek oranda vergi ödediğini kaydeden bir belediye başkanı, KDV alacaklarıyla da mahsuplaşma yapılabileceğine dair öneriyi şu sözlerle anlattı: “Belediyeler mal ve hizmet alımlarında KDV’den muaf değil. Ama biz sonuçta bir hizmet üretiyoruz. Aldığımız malı satmıyoruz ki, kamu hizmeti yapıyoruz. Demir, beton alıyoruz mesela, hepsine KDV ödüyoruz. Sonuçta o KDV’yi mahsuplaşacak işlem yapamıyorum. Yani ben hizmet üretiyorum, kar elde etmiyorum ama vergi ödemek zorunda kalıyorum. İşte bu yüzden KDV alacaklarımız var. Bu alacaklar karşılığında da mahsuplaşılabilir.”

Toplantıda belediyelerin gelirlerini artırıcı önlemlere dair değerlendirmeler de yapıldı. Sayıştay bulgularına göre bazı belediyelerin aldığı, bazı belediyelerin almadığı gelirler olduğunu ifade eden bir CHP kurmayı, “Sayıştay’ın tespitleri var. Pek çok AK Partili belediye ‘ajans payı’, ‘elektrik payı’ gibi gelirler alıyor. CHP’li belediyelerin de bu paylardan faydalanması için çalışılabilir” dedi.

Erdoğan ile görüşülsün

Toplantıda CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek’in Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’la; Hazine ve Maliye Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe’nin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le konuya ilişkin görüşme gerçekleştirmesi, CHP’nin önerilerini iletmesi yönünde de uzlaşıya varıldı. Önümüzdeki günlerde bu görüşmelerin gerçekleşmesi için adım atılacağı, görüşmelerde bakanlardan AK Partili belediyelerden devreden borçların ödenebilmesi için CHP’li belediyelere alan açılmasının talep edileceği ifade edildi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in SGK prim borçlarının tahsilinin yaratacağı problemleri ve çözüm önerilerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da aktarması, bu konu özelinde bir görüşme için randevu talebinde bulunması da sunulan öneriler arasında yer aldı.

Haberin tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Türkiye Belediyeler Birliği “SGK Borçları” İçin Harekete Geçti

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB), belediyelerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) olan borçları gerekçe gösterilerek ihbarname gönderilmesi ve hazine paylarından kesinti yapılması üzerine 24 maddelik bir öneri yayınladı.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında yaptığı “Emeklilere faydanız dokunsun istiyorsanız talimat verin belediyeleriniz SGK’ya olan birikmiş borçlarını ödesinler” açıklamasıyla başlayan tartışmaların ardından belediyelere haciz işlemleri uygulanmaya başlanmıştı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Vedat Işıkhan’ın yaptığı açıklamada, uyarılara ve bildirimlere karşın prim borçlarını ödemeyen belediyelerle ilgili icra yöntemine başvuracaklarını bildirmişti. Tartışmaların ardından haciz işlemleri başlatılmış ve ilk olarak Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin hesaplarına haciz konulmuştu.

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB), şirket borçlarını gerekçe göstererek bazı belediyelere ihbarname gönderilmesi ve Hazine paylarından kesinti yapılması üzerine 24 maddelik bir öneri yayınladı.

Gazete Pencere’de yer alan habere göre; TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu adına TBB Genel Sekreteri Suat Yıldız’ın imzasıyla ilgili bakanlıklara gönderilen resmi yazıda, 5393 sayılı belediye kanunun 15’inci maddesinin son fıkrasında yer alan “Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez” hükmü hatırlatıldı.

İlgili hükümde amaçlandığı gibi siyasi tercihlere göre kesinti yapılmasını engelleyecek, mahalli hizmetlerin kesintisiz olarak sunulmasını sağlayacak, asgari bir gelirin güvence altına alınmasına kesin olarak imkan verecek ve belediyelere ödeme kolaylığı getirecek yeni bir düzenlemeye ihtiyaç olduğu belirtildi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na gönderilen yazıda, alacaklı kuramların tahsilatını hızlandıracak, yerel hizmetlerin aksatılmadan yerini getirilmesini sağlayacak 24 maddelik bir öneri paketi sunuldu.

Resmi yazıda; ekonominin bozulan dengesi, belediye gelirlerinde güncelliğin sağlanamamış olması ve sığınmacı yükünün belediyelere getirdiği yük de anımsatıldı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na iletilen resmi yazıda belediye ve bağlı kuruluşlarının kamu borçlarının ne şekilde ödeneceğinin düzenlemiş olduğu hatırlatılarak, “5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun’un 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasında, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen borçlar ile sosyal güvenlik kuruluşlarına olan borçların alacaklı idarelerin talebi üzerine ilgisine göre Hazine ve Maliye Bakanlığı veya İller Bankasınca kesilerek ödeneceği hükmedilmiştir” denildi.

Bütün işverenler gibi, belediye, bağlı kuruluş ve şirketlerin de vergi ve sigorta prim borçlarını ödemelerinin mevzuatın gereği olduğuna dikkat çekilen yazıda, “Ekonominin bozulan dengesi, belediye gelirlerinde güncelliğin sağlanamamış olması ve sığınmacı yükü, geçmiş dönemden sarkan belediye borçları, dış borçlanma izinlerinin reddedilmesi, bankalardan teminat mektubu alınamaması, belediyelere yardım ödeneğinin kapsayıcı şekilde kullanılmaması gibi sebeplerle belediyelerin bütçe dengesinde sapmalar meydana geldiği, kamu borçlarının zamanında veya tam olarak ödenemediği de bir gerçekliktir” ifadelerine yer verildi.

Yazıda, belediyeleri ve şirketlerini haciz baskısına almanın yerel yönetimlerle merkezi idare arasındaki ilişkinin sağlıklı ilerlemesine katkı sağlamayacağı, belediyelere kanunlarla verilen yerel hizmetlerin yerine getirilmesini engelleyeceği de vurgulandı.

24 maddelik öneri: Yazıda, alacaklı kuramların tahsilatını hızlandıracak, yerel hizmetlerin aksatılmadan yerini getirilmesini sağlayacak 24 maddelik öneri paketinde tüm belediyeler adına şu istekler sıralandı:

1) Öncelikle belediyelerin hizmet üretmelerine, takipler ve hacizlerin engel olmasının önlenmesi için bu yoldaki girişimlerin durdurulması,
2) Yeni bir yapılandırma kanunu çıkarılarak uzlaşma kültürü içinde borçların ödenmesine imkân bağlanması,3) Borçlarını düzenli ödeyen belediye/şirketlerin teşviki amacıyla kamuya olan borçlarından en az %10 indirim yapılması,
4) Belediye paylarından yapılan borç kesintilerinin durdurulduğu dönemlerde kamuya olan borçlara faiz işletilmesinin durdurulması,
5) 5779 sayılı Kanun’daki dağıtım kriterlerinin artırılması,

6) Belediye meclislerine kanuni sınırlar dâhilinde vergi ve harç tarifesi belirleme yetkisi verilmesi,
7) Belediyelere ait vergi ve harç tarifelerinin alt üst sınırlarının yeniden belirlenmesi,
8) 2464 sayılı Kanun’un Geçici 7’nci maddesinin Yeniden Değerleme Oranını (YDO) içerecek şekilde yeniden ele alınması,
9) 2464 sayılı Kanun’un güncel gelirleri içerecek şekilde yeniden ele alınması,
10) Emlak Vergisi düzenlemesinin gözden geçirilmesi,

11) Genel aydınlatma giderlerinin belediyelerden alınması,
12) Kültür ve Tabiat Varlıkları Katkı Payının belediyelere bırakılması,
13) Motorlu Taşıtlar Vergisi üzerinden yol ve trafik katkı payı alınması, toplu taşımada vergi indirimi yapılması, ücretsiz/indirimli taşımalarda belediye ve şirketlerinin mali kayıplarının telafi edilmesi,
14) Konaklama Vergisinin belediyelerin geliri şeklinde düzenlenmesi,
15) Müze Giriş Ücretleri Payına ‘ören yerlerinin’ dâhil edilmesi,

16) Yatırım Hizmetlerinden alınan KDV’nin belediye borçlarına mahsup edilmesi,
17) Belediyelerin okul, yurt ve sağlık tesisi yapımı giderlerinin yarısının belediye borçlarına mahsup edilmesi,
18) Belediyelerin dava harçlarından muaf tutulması,
19) Karayolu geçişleri ile orman alanlarındaki belediye hizmetlerinden ücret alınmaması,
20) Su ve atık su tesislerinde tüketilen elektrik tarifesinin sanayi tarifesinin yarısını içerecek şekilde oluşturulması, belediyelerin elektrik giderlerinden KDV alınmaması,

21) Kalkınma Ajans Paylarının kaldırılması,
22) SUKİ gelirlerinden kesilen çevre katkı payının kaldırılması,
23) İmar para cezalarının yeniden ele alınması,
24) Sığınmacı barındıran belediyelerin mali yükünün karşılanması konularında yapılacak her türlü çalışmaya Birliğimizin katılımının sağlanması…

Paylaşın

“Sosyal Güvenlik Sistemi Yeniden Yapılandıracak” İddiası

AK Parti kurmayları, “Sosyal güvenlik sistemini belki de baştan aşağı gözden geçirmemiz gerekecek. Sosyal güvenlik sisteminin sağlıklı işlemesi için ortalama 4 çalışana 1 emekli düşmesi gerekiyor. Türkiye’de şu anda, bir emekliye karşılık 1,5 çalışan var” değerlendirmesini yapıyorlar.

Meclis’in ekim ayında açılmasıyla birlikte ilgili bakanlıklar ve AK Parti’nin ekonomi kurmaylarının bir araya gelerek sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmalara başlaması bekleniyor.

Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre; Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesi, ekonomik zorluklar sebebiyle ödenmeyen primler, çalışan-emekli sayısı arasındaki orantısızlık, kayıt dışı istihdam gibi nedenlerle bozulan sosyal güvenlik sisteminin yeniden rayına oturtulması için yeni dönemde bir çalışma yapılması bekleniyor.

Kamuoyunda bir süredir özellikle en düşük emekli aylığı ile ilgili artışları içeren düzenlemelerin yapılması, bu nedenle daha fazla prim ödeyen ile düşük prim ödeyenlerin aldığı maaş arasındaki makasın kapanması, sosyal güvenlik sistemine yönelik eleştirileri artırdı.

TBMM tatile girmeden önce en düşük emekli aylığının yeniden artırılmasına ilişkin düzenlemenin hazırlıkları sırasında AK Parti içinde de sosyal güvenlik sisteminin sil baştan ele alınarak tüm tartışmalı alanlarda yeni adımların atılmasına ilişkin başlıklar gündeme geldi.

AK Parti’de ve hükümet nezdinde bu konularda henüz kapsamlı bir çalışma yapılmadı.

“Sosyal güvenlik sistemini gözden geçirmemiz gerekecek”

Ancak AK Parti kurmayları “Sosyal güvenlik sistemini belki de baştan aşağı gözden geçirmemiz gerekecek. Emeklilik sistemi ile ilgili başlıklar var, intibak meselesi var. Aynı primi ödemesine rağmen farklı maaş alanlar var. EYT ile birlikte aktüeryal dengenin iyice bozulduğu açık. Sosyal güvenlik sisteminin sağlıklı işlemesi için ortalama 4 çalışana 1 emekli düşmesi gerekiyor. Ama Türkiye’de şu anda, bir emekliye karşılık 1,5 çalışan var. Bu hâliyle sistemin döndürülmesi çok zor” değerlendirmesini yapıyorlar.

Meclis’in ekim ayında açılmasıyla birlikte ilgili bakanlıklar ve AK Parti’nin ekonomi kurmaylarının bir araya gelerek sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmalara başlaması bekleniyor.

Ayrıca AK Parti’nin en önemli seçim vaatleri arasında yer alan esnafın emeklilikteki 9 bin prim günü şartının 7 bin 200’e düşürülmesi ve ev kadınlarına prim desteği ile yıpranma hakkının verilmesine yönelik düzenlemelerin de yeni dönemde çalışmaları yapılacak sosyal güvenlik reformu kapsamında ele alınacağı belirtiliyor.

Paylaşın

CHP’den SGK’ya Çağrı: Şirketlerin Borçlarını Açıklayın

Belediyelerin SGK borçlarına ilişkin açıklamalarda bulunan CHP’li Gökan Zeybek, “SGK’nın, belli bir tutarın üstünde borcu bulunan tüm kamu kurumlarını ve şirketlerini açıklamasını istiyoruz” çağrısında bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, belediyelerin SGK ve vergi borçlarına yönelik açıklamalarda bulundu.

Birgün’den Mustafa Bildirci’nin aktardığına göre; 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’ne kadar SGK’nın gündeminde olmayan borçların, “En düşük emekli aylığının 12 bin 500’de tutulmasının utancını gizlemek için” hatırlandığını belirten Zeybek, açıklanan borç miktarının SGK’nin 2024 yılı gelir tahminin yalnızca yüzde 3’ünü oluşturduğunun altını çizdi.

İktidarın, emekliler ile CHP’li belediyeleri karşı karşıya getirmeye çalıştığını savunan Zeybek, “SGK’nın amacı CHP’li belediyelerin vatandaşa hizmet etmesini engellemek mi?” diye sordu.

CHP’li Zeybek, CHP idaresindeki bazı büyükşehir belediyelerin borçları ile AKP ya da MHP’den devralınan borçları da açıkladı. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Melih Gökçek’ten devraldığını toplam borcun 2 milyar dolar olduğunu belirten Zeybek, borcun 1 milyar dolar seviyesine indirildiğini kaydetti.

Adana Büyükşehir Belediyesi’nde devralınan borcun 1 milyar 18 milyon dolar olduğunu ifade eden Zeybek, borcun 362 milyon dolara kadar düşürüldüğünü vurguladı. AKP’den 535 milyon dolar borçla devralınan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin borcunun ise büyük metro yatırımlarına rağmen 548 milyon dolar seviyesinde tutulduğu bildirildi.

31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde CHP’ye geçen belediyelerin borçları da listelendi. En büyük borçla devralınan belediyenin AKP’li Turgut Altınok’tan devralınan Keçiören Belediyesi olduğunun altını çizen Zeybek, devralınan en borçlu belediyeleri ve borç tutarlarını şöyle sıraladı:

Keçiören Belediyesi: 1 milyar 398 milyon TL,
Sancaktepe Belediyesi: 1 milyar 346 milyon TL,
Alanya Belediyesi: 1 milyar 52 milyon TL,
Gaziosmanpaşa Belediyesi: 962 milyon TL,
Beykoz Belediyesi: 702 milyon TL,

Eyüpsultan Belediyesi: 676 milyon TL,
Beyoğlu Belediyesi: 649 milyon TL,
Üsküdar Belediyesi: 648 milyon TL,
Mamak Belediyesi: 591 milyon TL,
Ortahisar Belediyesi: 498 milyon TL.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek iktidarın, “SGK borcu olan şirketleri açıklamasını” istedi. SGK’nin toplam alacağının 2023 yılı sonu itibarıyla 750 milyar TL’ye ulaştığını kaydeden Zeybek, “Üstelik bu borç Sayıştay’ın, ‘Tahsiline başlayın’ uyarısına rağmen yapıldı” diye konuştu.

Açıklanan borçların belediyelerin değil, belediye iştiraklerinin borcu olduğunu da belirten Zeybek, “SGK’nın, belli bir tutarın üstünde borcu bulunan tüm kamu kurumlarını ve şirketlerini açıklamasını istiyoruz. Anlıyoruz ki iktidar 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde CHP’nin kazanmasını hala içine sindirememiştir. İktidar, CHP’li belediyelerin elini kolunu bağlamak içi bir yasal düzenleme hazırlığına düşmüştür” ifadelerini kullandı.

Paylaşın