Muhalefet Liderlerinden ‘Ekrem İmamoğlu’ Kararına Tepki

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başkanı ve üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilen İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na muhalefetteki siyasi parti liderlerinden tam destek geldi. 

Karar sonrası Saraçhane’deki İBB binasının önünde bir konuşma yapan İmamoğlu, yine Saraçhane’de toplanacaklarını, başta Kılıçdaroğlu olmak üzere altılı masa liderlerinin de buluşmaya destek vereceğini duyurdu. İmamoğlu, İstanbulluları da Saraçhane’ye davet etti.

İmamoğlu, “Yarın yine burada olacağız. Dertleşeceğiz. Başta CHP Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere, kıymetli İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Altılı Masa’nın diğer siyasi parti liderleriyle birlikte olacağız” dedi. İmamoğlu konuşması sırasında CHP liderinin yarın Saraçhane’de olacağı konusunda birden fazla kez vurgu yaptı.

Mahkumiyet kararının açıklanmasından sonra İmamoğlu ile birlikte Saraçhane’de bir konuşma yapan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener İmamoğlu’na tam destek verdi.

Akşener, “Dünün korkakları nasıl kaçarak gittilerse, bugünün korkakları da kaçarak gidecekler. İradenize güvenin. Birinci turda, 2019, 31 Mart’ı hatırlayın. Ne yaptılar? Haksızlık yaptılar. Ne oldu 800 bin fark attınız. Korkunun ecele faydası yok. Bugün burada bir irade var. Bugün bu irade bir mahkeme kurdu. Bugün başkana verilen cezanın karşılığı bir mahkeme kurdu. Asıl mahkeme burası. Saraçhane’de kurulan mahkeme. Şimdi, çok korkuyorlar, yarın altı genel başkan olarak burada olacağız ve bu haksızlığın karşısında duracağız. Bu millet hiçbir zaman istibdata boyun eğmedir, ne diyoruz; kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet” dedi.

İmamoğlu’na Meral Akşener’in yanı sıra CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz ile CHP’li ve İYİ Partili milletvekilleri eşlik etti. İBB binası önüne toplanan kalabalık da uzun süre “Her şey çok güzel olacak”, “Hak, hukuk, adalet”, “Ekrem başkan” sloganları attı. Mahkeme kararının Saraçhane’de anons edilmesiyle meydan yuhalama sesleri ile doldu.

Kılıçdaroğlu video mesaj yoluyla destek verdi

Karar duruşmasının gerçekleşeceği gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Almanya’da olması ise kamuoyunun tepkisini çekti.

Kılıçdaroğlu, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda bulunarak İmamoğlu’na destek çıktı. Kılıçdaroğlu ilk paylaşımında “Beraat dışında verilecek her karar Saray talimatının ve kumpasın itirafı olacaktır” dedi. Karardan sonra yaptığı paylaşımda ise “Herkesin şunu çok iyi bilmesini isterim ki, bu ülkede artık darbeci de Saraydır, yasakçı da Saraydır! Öyle de muamele göreceklerdir” sözlerini sarf etti.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Twitter hesabından “İstanbullular belediye başkanını sandıkla göreve getirdi. Göstermelik yargı oyunlarıyla halk iradesini yok edemezsiniz” paylaşımını yaptı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Tamer Karamollaoğlu da paylaşımında “İBB Başkanı Sn. Ekrem İmamoğlu, hakkında verilen karar vicdani ve hukuki değildir! Adalet mekanizmasını siyasetin elinde adeta bir kılıç gibi kullanan bu anlayış kaybetmeye mahkumdur! Millet iradesini görmezden gelenler dün kaybetmiştir, bugün ve yarın da kaybedecektir!” ifadelerini kullandı.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da Saraçhane’de olacaklarını duyurdu. Uysal, “Bir hikaye başladığı yerde -Saraçhane’de- hukuk katledilerek bitiyor; Türkiye üstündeki kara örtüyü #Milliİrade ‘ye sahip çıkarak kaldıracaktır! Yarın İstanbul’da #YeterSözMilletin diye haykıracağız!!!” paylaşımını yaptı.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da İstanbul’a doğru yola çıktığını açıkladı. Davutoğlu, “Millet iradesine ipotek konulamaz Sn. Erdoğan bunu en iyi sen bilirsin. İstanbul Belediye Başkanı Sn. Ekrem İmamoğlu’na destek vermek ve onu bu göreve seçen İstanbullu seçmenin iradesine sahip çıkmak için programlarımı iptal ettim, İstanbul’a geliyorum” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’dan da İmamoğlu’na destek geldi. Sancar, “Ekrem İmamoğlu’ya verilen ceza, kayyım darbesiyle başlatılan siyasi kumpas sürecinin bir devamıdır. Kumpaslarla, yargı darbesiyle siyaseti ve ülkenin geleceğini şekillendiremeyeceksiniz! Ortak demokrasi mücadelesiyle bu dönemi kesinlikle sona erdireceğiz” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Sn İmamoğlu hakkındaki karar hukuki değil, siyasidir. Halk iradesini yansıtan seçim sonuçlarını kayyım ve yargı darbesiyle, kumpaslarla ortadan kaldırma döneminiz kesinlikle bitecektir. Halkın iradesi karşısında yenileceksiniz!” dedi.

HDP eski Eş Başkanı Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Ekrem İmamoğlu’na verilen cezayı Erdoğan’a verilen cezaya benzetti. Demirtaş “Halkın iradesine bu kaçıncı ‘yargı’ darbesi. Bütün hukuksuzluklar er geç halkın kararına çarpıp döner. Oldu olacak, Ekrem Bey’i Pınarhisar Cezaevine de koyun ki akıbeti aynı olsun” diye yazdı.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, partisinin “Saray’dan gelen talimatla verilen ve milyonlarca İstanbullu yurttaşımızın iradesini çiğneyen yargı kararı yok hükmündedir.

İstanbullu yurttaşlarımız iradesini ve hakkını korumaktan vazgeçmeyecek, Saray’ın ve onun yargısının suçlarını affetmeyecek” açıklamasını alıntılayarak, “Milyonlarca yurttaşın iradesine kimse karşı koyamaz. Ne yaparsan yap seni yeneceğiz @RTErdogan. Ülkemizi bu karanlıktan mutlaka kurtaracağız” diye tepki gösterdi.

Paylaşın

Ekrem İmamoğlu’na Hapis Cezası Ve Siyasi Yasak Kararı

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Bu karar aynı zamanda siyasi yasak anlamına da gelmekte.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, bir basın açıklamasında YSK Başkanı Sadi Güven ve kurul üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada karar verildi. İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi, İmamoğlu’nu 2 yıl 7 ay 15 gün hapse mahkum etti.

Reddi hakim talebine ret

İstanbul Kartal’daki Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 11.30’da başlayan duruşmaya Ekrem İmamoğlu katılmadı.

Duruşmada söz alan Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, 11 Kasım’daki duruşmada yaptıkları reddi hakim talebinin geri çevrildiğini hatırlatarak karara itiraz ettiklerini belirtti.

Polat dosyanın yeniden nöbetçi ağır ceza mahkemesine gönderilerek ret konusunda karar verilmesini talep etti.

Mahkeme, Polat’ın reddi hakim talebine ilişkin diğer mahkemeler tarafından verilen kararın kesin olduğunu, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.

Polat daha sonra Durmuş Tezcan, Murat Önok, Hasan Sınar’ın hazırladığı bir uzman mütalaasısunduklarını belirterek bu mütalaaların değerlendirilmesini istedi. “Üç hocamızın uzman tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum” diye konuştu.

Polat ayrıca “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ‘İBB Başkanı dava konusu ifadesiyle şahsımın yani İçişleri Bakanını kastettiğini söylemiş yanı sıra hakareti bana yöneltmiş ben de kendisinden şikayetçiyim’ demiştir. Bu CD’nin çözümünü ve Soylu’nun tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum” dedi.

Ongun: YSK’ye değil Soylu’ya

Ardından Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun tanık olarak ifade verdi. Ongun olayın olduğu gün Ekrem İmamoğlu’nun yanında olduğunu belirterek “Bir toplantı esnasında çok sayıda gazeteci ‘İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı açıklamada İBB Başkanı’na ahmak dediğini’ mesaj olarak gönderdiler” diye konuştu.

Gazetecilerin bu konuda Ekrem İmamoğlu’nun Süleyman Soylu’ya yanıt vermek isteyip istemediğini sorduklarını kaydeden Ongun “Ben konuyu başkanımıza sordum. Kendisine ‘Yaptığınız konuşma nedeniyle ilgili size ahmak demiş’ dedim. O da ‘Bu çok yakışıksız bir ifade, ona yanıt verelim’ dedi. Ben gazeteci arkadaşları arayıp davet ettim. Başkanımız da verdiği yanıtta ‘Ben lafa bakarım….’ diye devam eden cümleyi kurmuştur. Ben kendisine ‘Acaba sayın bakana çok mu ağır konuştunuz’ diye sordum. O da ‘Az bile konuştum’ dedi. Seçimlerim iptal edildiği 6 Mayıs günü bile Ekrem İmamoğlu’ndan YSK üyeleri hakkında herhangi bir olumsuz söz duymadım. Bütün açıklamalar siyasi kişilere ilişkindir” diye devam etti.

Necati Özkan: Gazeteler Soylu’dan gördü

Ekrem İmamoğlu’nun siyasi danışmanı Necati Özkan da tanık olarak verdiği ifadede “İmamoğlu konuşmasında ‘Ben lafa bakarım’ diye giriş yaparak eleştiriyi kendisine (Süleyman Soylu’ya) iade etti. Ertesi gün bütün gazetelerde başlıklar ‘Ekrem İmamoğlu Süleyman Soylu’ya cevap verdi’ şeklindeydi. Basın böyle anladı, Ekrem bey böyle davrandı, bu dava nasıl oldu anlayamadık” dedi.

Soylu’nun videosu izlendi

Daha sonra duruşmada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun davaya ilişkin konuşmasının yer aldığı video izlendi.

İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, “Tam da bu nedenle Süleyman Soylu’nun dinlenmesini istiyorum. Burada manipülasyon var. Biz kendisi hakkında dava açmadık. Müvekkilimiz kamu görevlisidir, kamu görevlisine ahmak diyen şahsa karşı bu bir hakaret ise savcılığın re’sen harekete geçmesi gerekmektedir” diye konuştu.

Savcı mütalaayı tekrar etti

Beyanların ardından söz alan duruşma savcısı daha önce verdiği mütalaayı tekrar etti.

İmamoğlu’nun “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme şekilde hakaret” suçundan 4 yıl 1 aya kadar hapis ile cezalandırılmasını istedi.

İmamoğlu’nun avukatları, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin ayrıntılı savunma yapmak süre istedi.

Ancak mahkeme bundan önceki iki celsede için süre verildiğini belirterek esas hakkındaki savunmanın hazırlanması için bunun yeterli olduğunu söyledi ve süre talebini reddetti.

Ardından mahkeme son savunmalar için duruşmaya 16.00’a kadar ara verdi. 16.00’da tekrar başlayan duruşmanın ardından son mahkeme son beyanları dinledi. Ardından karar için bir ara daha verdi.

Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme İmamoğlu’na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi. Ayrıca siyasi yasak anlamına gelen 53. maddenin uygulanmasına karar verildi.

Paylaşın

İBB Başkanı İmamoğlu: Siyasi Yasak Gelirse Seçimde Milyonlarca Fark Atarız

Çarşamba günü devam edecek hakkındaki davadan siyasi yasak kararının çıkma olasılığıyla ilgili değerlendirmede bulunan İBB Başkanı İmamoğlu, “Böyle bir şey olursa seçimde fark atarız. Zaten kazanacağız ama milyonlarca fark atarız” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Halk TV’de katıldığı programda yaptığı açıklamada, 14 Aralık Çarşamba günü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davadan “siyasi yasak” kararının çıkması olasılığının sorulması üzerine, şöyle konuştu:

“Fark atarız, milyonlarca fark atarız. Zaten kazanacağız ama milyonlarca fark atarız. Önemli olan ‘ben’ meselesi değil. Biz biriz, millet ittifakı bir. Bugün Ekrem İmamoğlu’na bir ceza verilmesiyle, bir başkasına verilmesinin farkı yok. Kimin nerde olduğunun da bir önemi yok. Yargının siyasetin aleti olduğuna inanan halk, siyasi iradeye öyle bir tokat atar ki bir daha yerden kalkamaz.”

“Mahkemeye güvenmek istiyorum”

Davada Çarşamba günü karar beklenip beklenmediği sorusuna ise İmamoğlu, “Dinlenmemiş şahitlerimiz var. Artı, bu mahkemeye avukatlarımızın sunacağı farklı bir takım uzman görüşleri var. Hukukçular ‘normalde karar verilemez, şahitlerin dinlenmesi lazım’ diyor. Açıkçası bir muamma, bir şey diyemiyorum. Ben sadece kendi mahkememim değil, bu ülkenin tüm mahkemelerinin yargıçlarına sonsuz güvenmek istiyorum” yanıtını verdi.

“Davayı açtıran siyasi iradedir”

Türk yargısına ve hakimlerine güvenmek istediğini açıklamasında sıklıkla tekrarlayan İmamoğlu, davaya bakan bir önceki hakimin görevinden uzaklaştırıldığını anımsattı.

İmamoğlu kimseden lafını esirgemediğini belirterek, “6 Mayıs’ta seçimi iptal eden YSK üyelerine ‘hiç mi vicdanınız sızlamıyor?’ diyorum. ‘Hiç mi? Bu milletin parasını çar-çur ettiniz, bu millete bir daha seçim yaptırttınız.’ Ben YSK üyelerine gönlümden geçeni söylüyorum. Ben Haziran’da seçimi kazandım, peki bu ‘ahmak’ cümlesi ne zaman söylendi? Ta Kasım 2019’da. Ben ‘lafa bakarım laf mı diye, adama bakarım adam mı diye’ cümleme başlayıp, bana ‘ahmak’ diyene hakaretini iade ediyorum. İçişleri Bakanı bana ‘ahmak’ dedi, ben de bu sözü İçişleri Bakanı’na söyledim. Savcılığa verdim ifadede de bunu söyledim. 4 Kasım’da ben bu lafı Bakana iade ediyorum, bu dava tam 20 ay sonra, 27 Mayıs 2021’de açılıyor. Bu davayı açtıran siyasi iradedir” diye konuştu.

“Ahmak” davası

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’ne katılmak için Fransa’ya giden İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için isim vermeden “Avrupa’ya giderek Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” açıklaması yapmıştı.

İmamoğlu da kendisine bu ifadelerin sorulması üzerine “31 Mart seçimini iptal ettirenler ahmaktır” diye konuşmuştu. İmamoğlu’na bu ifadeleri dolayısıyla “YSK üyelerine hakaret” iddiasıyla dava açılmıştı. Bir süredir görülen davanın 2 gün sonraki duruşmasında karar çıkması bekleniyor.

Paylaşın

İmamoğlu, Yavaş Ve Soyer’den Kılıçdaroğlu’na Destek

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir’de gerçekleşen CHP Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grubu tarafından düzenlenen 27. Dönem 5. Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı’nda partililere seslendi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, buradaki konuşmasında, “Şunu da artık bilmek zorundayım, siz gerçekten benimle birlikte misiniz? Bazılarınızın sesi çıkmıyor, bazılarınızın da isteyerek veya istemeyerek zarar verdiğini de görüyorum” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nun sorusuna, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve bir çok partiliden destek geldi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından “Her koşulda Sayın Genel Başkanımızın #yanındayım” dedi.

ABB Başkanı Yavaş, sosyal medya hesabından, “Adil yarınlar, huzurlu bir gelecek için her zaman yanınızdayım” ifadelerini kullandı.

İBB Başkanı Soyer ise, sosyal medya hesabından, “Umut, barış ve adalet dolu bir Türkiye için Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’nun yanındayım” dedi.

Kılıçdaroğlu ne demişti?

“Ben sürekli yürümeye ve ilerlemeye kararlıyım ve hiçbir şey beni inandığım yoldan geri çeviremez. Bu ülkeyi seven insanların, gerçek vatanseverlerin umutları ve duaları her yerde bizimle birlikte yürüyor buna inanın. Ve yine buna inanın bu mücadelede halk düşmanlarını birlikte yeneceğiz ve özgürlük, doğruluk, adalete susamış halkımıza kurtuluşu beraber getireceğiz.

Şunu da artık bilmek zorundayım, siz gerçekten benimle birlikte misiniz? Bazılarınızın sesi çıkmıyor, bazılarınızın da isteyerek veya istemeyerek zarar verdiğini de görüyorum. Artık karar verin. Bu halk düşmanlarını beraber yenecek miyiz, yenmeyecek miyiz? Benimleyseniz, benimle olduğunuzu artık hissetmek istiyorum. Sırtımı size yaslayacağımı bilmek istiyorum.”

Paylaşın

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yargılandığı Dava Ertelendi

Yüksek Seçim Kurulu (YSK)  üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla 4 yıl bir aya kadar hapis cezası ile yargılanan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun davası ertelendi.

Haber Merkezi / İBB Başkanı İmamoğlu’nun, 31 Mart 2019 tarihindeki seçimlerin iptal edilmesinin ardından dönemin YSK Başkanı Sadi Güven ve üyelere hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davanın duruşması bugün görüldü.

Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada İmamoğlu için 4 yıl bir aya kadar hapis cezası istenirken, bugünkü duruşmada davanın 11 Kasım tarihine ertelenmesine karar verildi.

Duruşmayı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Engin Altay, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, İYİ Parti İBB Grup Başkvanvekili İbrahim Özkan, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, çok sayıda partili, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcisi duruşmayı izledi. İmamoğlu davaya katılmadı.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Üsküdar İlçe Başkanı Suat Özçağdaş’ın davaları öncesi Anadolu Adliyesi’ne girişlerin engellendiğini duyurdu. Kaftancıoğlu, “Korkmayın, biz halkız ve haklıyız ve elbette kazanacağız. 16 milyon kazanacak, 85 milyon kazanacak” dedi.

Davanın önceki duruşmasında İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, YSK üyelerinin şikayetçi olmadığına dair dilekçe sunmuş ve savcılık yeni bir mütalaa sunmak için süre talep etmişti. İBB Başkanı İmamoğlu’nun avukatları davada reddi hakim talebinde de bulunmuş ancak bu talep reddedilmişti.

Dava öncesi toplanmalar yasaklandı

İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görülecek dava öncesi Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün talebi ve kaymakamlığın onayı ile ilçe genelinde her türlü toplanma, basın açıklaması ve gösteri yürüyüşü yasaklandı. Kararda, “kamu düzeni ve kamunun esenliğinin bozulması ihtimali” gerekçe olarak gösterildi.

Yasak kararı ile birlikte adliye çevresi yüzlerce polis tarafından abluka altına alınırken, yurttaşların adliyeye girişlerine ve adliye çevrelerinde bulunmalarına müsaade edilmedi.

Ne olmuştu?

İBB Başkanı İmamoğlu’nun, 13 bin oy fark ile kazandığı 31 Mart 2019 seçimlerinin iptal edilmesinin ardından yaptığı basın açıklamasında YSK Başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla iddianame hazırlanmıştı.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede o dönem Yüksek Seçim Kurulu’nda çalışan Emekli YSK Başkanı Sadi Güven’in de aralarında olduğu 11 kişinin mağdur olduğu belirtilmişti.

İddianamede, İmamoğlu’nun “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret” suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapsi ile seçme ve seçilme haklarından mahrumiyeti istenmişti.

Paylaşın

İBB Başkanı İmamoğlu: Yağmacılıkla Karşı Karşıyayız

İBB Başkanı İmamoğlu, “Plancı arkadaşlarımız yoğun bir çalışmayla, imar oyunlarıyla İstanbul’a monte edilen 130 projenin ve kente yaptığı etkinin röntgenini çekti. Gördük ki çok katmanlı bir adaletsizlik ve adeta yağmacılıkla karşı karşıyayız” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, katıldığı bir televizyon programında yaptığı ’85 milyar dolarlık imar rantı’ açıklamasını detaylandırdı.

Cumhuriyet’ten Dilan Ayırkan’a konuşan İmamoğlu, şunları söyledi: “Bir, hediye imar tadilatlarıyla birilerinin cepleri doldurulmuş. İki, İstanbul hepimize ait olan kamu arazilerini kaybetmiş; bu alanlarda kamunun vermesi gereken eğitim, sağlık, kültür gibi hizmetlerden tüm İstanbullular mahrum bırakılmış. Üç, deprem ve diğer afetler için kullanılabilecek alanlar rezidanslara, otellere dönüşmüş. Dört, bunlar da yetmemiş, bu keyfi imar haklarından doğan yapılaşmayı yaşanılır hale getirmek için gerekli fiziki ve sosyal altyapıyı da belediyeler ve kamu kurumları yüklenmiş. Beş, gelişigüzel yoğunluklar ulaşım başta olmak üzere mevcut altyapıyı sıkıntıya sokmuş.”

“Bu tür imar hediyelerini üst üste ve yan yana koyduğumuzda toplamda Beyoğlu ilçemiz büyüklüğünde bir alandan söz ediyorum. Bu imar hediyelerinin mali büyüklüğü ise 85 milyar dolara tekabül ediyor” diyen İmamoğlu, “Bu hesaba Kanal İstanbul ve çevresinde imara açtıkları Yenişehir Projesi, Esenler’de imara açılan askeri alan gibi alanlar dahil değil” ifadelerini kullandı.

Vizyon-2050 strateji belgesi

Öte yandan İmamoğlu, İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) tanıttığı Vizyon-2050 strateji belgesini anlattı. 2050 vizyonunu daha yeşil, daha adil, daha yaşanılabilir bir İstanbul hayaliyle oluşturduklarını belirten İmamoğlu, hedeflerinin ise ‘adil bir kent’ oluşturmak olduğunu söyledi. İmamoğlu, “Bugün her beş vatandaşımızdan birinin yoksul olduğu bir İstanbul’u adil bir kente dönüştüreceğiz. İstanbul yaşamın her alanında adil bir kent olmalıdır” diye konuştu.

Toplumsal cinsiyet eşitliği vazgeçilmez önceliklerinden biri olacağını söyleyen İmamoğlu, “2021 yılında İstanbul’da 100 binin üzerinde kadın iş bulma ümidi olmaması nedeni ile işgücüne katılmamış. 2050 yılına geldiğimizde İstanbul’daki işsizlik oranını yüzde 5’in altına indirmek ve kadınların işgücüne katılım oranını yüzde 70’in üzerine çıkarmak vazgeçilmez hedeflerimizdir. Kadınların kentin yönetimine, üretimine ve paylaşımına katılımının önünü açacağız” değerlendirmesini yaptı.

‘İstanbul’a dair resmi kurumlarca açıklanan göçmen verileri kentin gerçeğini yansıtmıyor’

“Kontrolsüz, öngörüsüz ve plansız bir şekilde işletilen sınır politikası sebebiyle İstanbul çok büyük bir demografik dönüşümden geçti” diyen İmamoğlu, şöyle devam etti: “İstanbul’a dair resmi kurumlarca açıklanan göçmen verileri kentin gerçeğini yansıtmıyor. Bu şehirde iki buçuk milyona yakın göçmen yaşadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Tutarlı ve planlı bir göç politikasının uygulanmaması İstanbul’da konut piyasasını da işgücü piyasasını da tersyüz etti. İstanbul, Türkiye’de her statüden yabancıların dörtte birini barındırıyor. Nitelikli bir uyum politikasını hayata geçireceğiz. Kişiselleştirilmiş İstanbul Kart’lar ile İstanbul’daki sağlıklı göçmen verisine ulaşacağız. Burada konaklama hakkı almış kadınların, çocukların, yoksulların insanca yaşaması için elimizden geleni yapıyoruz fakat düzensiz ve kayıtsız göçmenlere dair muhakkak yönetimsel bir karar vermek gerekiyor.”

Konut politikasına da değinen İmamoğlu, “İstanbullular yaşayacak ev bulamazken, plansızca yapılmış kullanılmayan, boş tutulan konut sayısı günden güne çoğalıyor. Öncelikle ‘İstanbul Konut Ofisi’nin kurumsal yapılandırmasını tamamlayarak hızla ilçeler bazında veriye dayalı, gerçek ihtiyaca yönelik bir konut politikasını hayata geçireceğiz” dedi. İmamoğlu, “Çalışmalarımızı yaptık, toplam konut stoku içerisinde sosyal konut ve sosyal kiralık konut oranını yüzde 25’in üzerine çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

İmamoğlu’ndan Eleştirilere Yanıt: Çizmemi Gösteriş Olsun Diye Giymem

İstanbul’daki sel felaketi sırasında “tatilde olduğu” yönünde eleştiriler alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, basın toplantısı düzenledi. İmamoğlu, “Gelişmeleri ekiplerimizden bilgi alarak an ve an takip ettim. Gelişmeleri ekibimizle yönettik. Çizmemi gösteriş olsun diye değil, afet öncesinde altyapı çalışması yaparken giyerim” dedi.

“İstanbul genelinde adına afet denilecek bir olay yaşanmadığını, sadece Esenyurt’ta sınırlı bir sorun yaşandığını söyleyen İmamoğlu, “Aynı yerde geçmiş yıllarda defalarca sorun yaşandı” dedi.

“Esenyurt’ta dere yatağını ben başka yere aldırmadım. Dere yatağını ben daraltmadım. Esenyurt’u vahşi yapılaşmaya ben açmadım. Geçmiş dönemin Esenyurt Belediyesi ve İBB yönetimi, dünyanın en çirkin şehrini var eden o zihniyet yaptı tüm bunları” ifadelerini kullanan İmamoğlu, “Çizmeni giy, alanda fotoğraf ver şeklinde telefonlar aldım. Ben çizmemi gösteriş olsun diye değil, afet sonrasında değil, afet öncesinde altyapı çalışması yaparken giyerim” dedi.

İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“O gün İstanbul genelinde afet benzeri bir durum yaşanmadı. Birkaç ilçede yaşanan su baskınları oldu. Sadece Esenyurt’un Pınar Mahallesi’nde sınırlı bir hatta, hatta bir sokakta sorun yaşandı. Kaldı ki aynı yerde geçmiş yıllarda defalarca sorun yaşanmıştır. Son olarak 2020 yılında yaşanan sorun sonrası bu bölgeye kalıcı çözüm oluşturmak adına da yatırım kararı aldık ve süreci devam ediyor. Tam 8 milyonu aşan bir yatırımdan bahsediyoruz.

Yağış gece yarısından sonra şiddetini arttırmıştı. Gelişmeleri ekiplerimizden bilgi alarak an ve an takip ettim. Gelişmeleri ekibimizle yönettik. Ne yazık ki son yıllarda Türkiye’de pek çok alanda işlerin normalinden saptığını yaşamaktayız. Mevcut iktidarın uygulamaları nedeniyle dejenere bir olgu ortaya çıktı. Tüm alanlarda tek adamlık anlayışı. Bu tek adamlık anlayışı yaygın bir hale getirilmek isteniyor.

“İBB tek adam anlayışı ile yönetilmeyecek”

Ülkenin önemli noktalarında görev yapanlar kendi akıllarıyla değil hep o ‘tek adam’ dediği ne ise onun için harekete geçiyor. Her şeyi yapan o tek adam olmalı. Tek adam olmazsa hiçbir şey yürümez, yürüyemez algısı yaratılmalı. Bu milim milim işlenen bir algı süreci. Bu dejenere bir yönetim şekli ve iş yapma halidir. Tek adamlığın bu denli yüceltilmesi ve her alana yayılmaya çalışması çok tehlikeli bir durumdur. İBB 3 yıldır tek adam kafasıyla yönetilmiyor. Ülkeyi tek adam kafasıyla yönetenler bu gerçeği anlasın. Ben başkan olarak kaldığım sürece İBB tek adam anlayışı ile yönetilmeyecek.

“Şov yapmaya değil sorunu çözmeye odaklandık”

O gece sabaha kadar İBB’nin çalışanları sahadaydı. Sabahın ilk ışıklarına kadar tüm süreci dev kadro ile yönettik. Şov yapmaya değil sorunu çözmeye odaklandık ve sorunu çözdük. ‘Çizmeni giy, alanda fotoğraf ver’ şeklinde telefonlar aldım. Ben çizmemi gösteriş olsun diye değil, afet sonrasında değil, afet öncesinde altyapı çalışması yaparken giyerim. Ben çizmeyi 25 yıldır çözülmemiş altyapı sorunlarını çözmek için giyiyorum.”

Paylaşın

İBB Başkanı İmamoğlu: Görevden Alınabilirim

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İngiliz Financial Times gazetesine verdiği röportajda cumhurbaşkanlığı seçimleri ve ekonomik krize yönelik açıklamalarda bulundu.

İBB Başkanı İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha seçilmesi durumunda İBB Başkanlığı görevinden alınabileceğini söyledi.

İş dünyasının, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomi politikalarına karşı sesini yükseltmediğini söyleyerek patronlara “cesur davranma” çağrısı yapan İmamoğlu, “İş dünyasının hala cesaret gösteremediğini üzüntüyle izliyorum. Maalesef iş dünyasının da ekonomik durumda kabahati var. Hesaplarının soruşturulmasından, hukuka aykırı yargılanmaktan veya başka bir müdahaleyle karşı karşıya kalmaktan korkuyorlar” dedi.

‘Her şey yapabilirler’

Erdoğan’ın bir kez daha cumhurbaşkanı seçilmesi halinde görevden alınabileceğini söyleyen İmamoğlu, 2019’da iptal edilen İBB seçimlerini de hatırlatarak, “Aklımıza gelmeyecek, inanmayacağımız, asla olmaz diyeceğimiz pek çok şeyi yaptılar. Seçimi iptal edebilecek zihniyete sahip bir sistem her şeyi yapabilir” diye konuştu.

Muhalefetin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde doğru adayı belirlemesinin “çok, çok önemli” olduğunu söyleyen İmamoğlu, Erdoğan’ın halk desteğinin tüm zamanların en düşük seviyesinde olduğunu belirterek “Şu anda hükümet kazanamaz” dedi. İmamoğlu, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmesi ve seçimi yeniletmesi halinde “devasa bir yenilgi” alacağını ifade etti.

Röportajın tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

İmamoğlu’nun Yargılandığı Dava 21 Eylül’e Ertelendi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Eski Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven ve kurul üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava 21 Eylül’e ertelendi.

Savcı 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ettiği İmamoğlu hakkında TCK’nın “siyasi yasak” içeren 53. maddesinin de uygulanmasını da istemişti. Duruşmaya Ekrem İmamoğlu katılmadı. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile CHP yöneticileri mahkemede duruşmayı takip etti.

Ne olmuştu?

30 Ekim 2019 günü Fransa’nın Strasbourg kentinde Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde konuşan İmamoğlu, yerel seçimlerde eşitsizlik ve adaletsizlikleri eleştiren bir konuşma yapmıştı. İmamoğlu konuşmasında “İktidar, manipülasyonla kazanamadığı seçimi, seçimleri yönetmekle yetkili olan Yüksek Seçim Kurulu’nun kararıyla iptal ettirerek kazanmak istedi. Ama iktidarın gücüne rağmen yurttaşlarımızın güçlü iradesi 23 Haziran gecesi bir kez daha ve çok daha gür bir sesle demokrasiden yana oldu” demişti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 4 Kasım 2019 tarihinde İmamoğlu’nun konuşmasına atıfta bulunarak “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek. Yazıklar olsun” ifadelerini kullanmıştı.

İmamoğlu aynı gün Üsküdar Fethipaşa Korusu’nda basın mensuplarına yaptığı açıklamada “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır” demişti.

Bu sözler üzerine YSK Başkanlığı’nın yaptığı suç duyurusundan hareketle İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu, İmamoğlu hakkında dava açtı. 20 Nisan’da yapılan duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcılık İmamoğlu hakkında “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret” suçlamasıyla 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası istedi. Savcı, İmamoğlu hakkında ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “siyasi yasak” içeren 53. maddesinin de uygulanmasını talep etti.

İmamoğlu: Ahmak diye Soylu’ya dedim

İmamoğlu duruşmadan sonra İstanbul Bağcılar’da muhtarlarla yaptığı sahurda konuyla ilgili tekrar bir açıklama yapmıştı. Soylu’nun kendisini eleştirdiği konuşmada kendisine “ahmak” dediğini  hatırlatan İmamoğlu “Ben de kendisine iade-i cevapla, karşılığını ona sundum. Dedim ki, siz seçimi iptal ettiniz, ahmak sizsiniz anlamında. Bunu ben Bakan’a söyledim ama Yüksek Seçim Kurulu’na böyle bir şeyde bulunmadım. Bunun da ifadesini verdim” diye konuşmuştu.

Paylaşın

The Guardian’dan Dikkat Çeken İmamoğlu Analizi

The Guardian, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında “Erdoğan’ın ezeli rakibi mi olacak, yoksa siyasetten men mi edilecek?” başlığıyla geniş bir haber analiz yayınladı. İmamoğlu The Guardian’a, “Şu an gündemimde cumhurbaşkanlığı seçimleri ya da cumhurbaşkanlığı yok” dedi.

İngiliz kuruluşun, İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla ve savcının siyasi yasak istemiyle yargılandığı davanın 1 Haziran’da görülecek olan karar duruşması öncesinde yayınladığı haberde, dava ve genel olarak Türkiye’deki adaylık tartışmaları ele alındı.

Haberde, İBB Başkanı için şu ifadeler kullanıldı: “İmamoğlu, Türkiye’nin Karadeniz kıyısına dayanan ortak kökenlerine rağmen, bilgili ve adanmış bir sosyal demokrat olarak kendisini Erdoğan’ın zıddı gibi konumlandırmaya çalışıyor. Onu eleştirenlere göre iktidara fazla istekli; Münih Güvenlik Konferansı’na giderek veya Türkiye hükümetindeki birçokları için hâlâ kadim bir düşmanın başkenti olan Atina ile İstanbul arasında gayrı resmi bir ortaklık kurarak imajını güçlendiriyor. Fakat destekçileri için de, İmamoğlu Erdoğan’ın 20 yıllık yönetimine ve ülkenin otokrasiye kayışına meydan okunması için Türkiye’nin en büyük umudunu temsil ediyor. En geç gelecek sene düzenlenecek seçimlerde, CHP içinde cumhurbaşkanı adayı olarak öne çıkabilir.”

Ancak The Guardian, mahkemeden çıkacak karara dikkat çekerek, “(İmamoğlu’nun) siyasi yükselişi kısa süre içinde en büyük engele takılabilir” dedi. Haberde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a karşı olası cumhurbaşkanlığı adaylarına dair yapılan anketlerde, İmamoğlu’nun Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’tan sonra ikinci çıktığı ancak CHP lideri Kılıçdaroğlu’ndan daha iyi bir konumda olduğu savunuldu.

The Guardian İmamoğlu’nun olası adaylığının belediye başkanlığı koltuğunu bırakması anlamına geleceğini belirtirken, böyle bir durumda ne yapacağı sorulan İmamoğlu ise “Bu sorunun çözümü altılı masadan gelmeli” dedi.

‘Cumhurbaşkanlığı adaylığı’ ile ilgili sorulara cevap vermeyi reddeden İmamoğlu, “Cumhurbaşkanlığı veya seçimi ile ilgili bir gündemim yok” diye konuştu.

‘Sosyal demokrat bu ayartmaya gelmez’

Gazeteyle söyleşisinde İstanbul’da Belediye Meclisi’ndeki çoğunluğun iktidar kanadına ait olması nedeniyle çözülemeyen birçok sorun gibi taksi sorununa da değinen İmamoğlu, “Bu konuda üzgünüz. Gerçekten çözümler bulmaya çalışıyoruz. Özellikle ulaşım konusunda yaşanan şey kısmen komik, kısmen trajik. Üç yıldır taksi sorununa ve diğer meselelere çözüm bulmaya çalışıyoruz fakat bütün kararlarımız engelleniyor” dedi.

İmamoğlu, iktidarın belediyelere yönelik engellemelerinin kendisini CHP’nin söz verdiği gibi parlamenter sisteme dönmek yerine başkanlık sisteminin korunması gerektiğine ikna edip etmediği sorusuna ise “Bir sosyal demokrat bu ayartmaya gelmez” yanıtını verdi.

Paylaşın