Dünya Ekonomisi 2022’de 100 Trilyon Doları Aşacak

Ekonomi ve İş Araştırması Merkezi’ne göre dünya ekonomisi 2022 yılında ilk defa 100 trilyon doları aşacak. Daha önce dünya ekonomisinin 100 trilyon doları 2024 yılında aşacağı tahmin ediliyordu.

Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre; Londra merkezli düşünce kuruluşuna göre küresel çapta gayri safi yurt içi hasıla salgından toparlanma sürecinde yükselecek. Bununla birlikte enflasyon devam ederse politika belirleyiciler için ekonomilerini resesyondan çıkarmak zor olabilir.

Düşünce kuruluşunun başkan yardımcısı Douglas McWilliams 2020’ler için önemli olanın ülkelerin enflasyonla nasıl mücadele edeceği konusu olduğunu söyledi.

McWilliams, nispeten ılımlı ayarlamaların artışları kontrol altına alacağını umduklarını eğer bunun olmaması halinde dünyanın kendisini 2023 ya da 2024 yılında resesyona hazırlaması gerektiğini belirtti.

Merkezin raporuna göre Çin, dünya ekonomisi liderliğini 2030 yılında Amerika’dan devralacak. Bu tarihin daha önce 2028 olacağı belirtiliyordu.

Hindistan gelecek yıl dünyanın altıncı büyük ekonomisi olacak ve Fransa’nın yerini alacak. Rapora göre 2031 yılında Hindistan dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olacak. Daha önce Hindistan’ın 2030’da dünyanın üç numarası olacağı tahmin ediliyordu.

İngiltere 2036 yılında Fransa ekonomisinden yüzde 16 daha büyük olacak Avrupa Birliği’nden ayrılmasına rağmen.

Almanya 2033 yılında Japon ekonomisini geride bırakacak. Raporda dikkat çeken bir başka sonuç da iklim değişikliğinin tüketici harcamalarını 2036 yılına kadar yılda 2 trilyon dolar azaltacağı.

Paylaşın

İş Arayan Kadınların Oranı Yüzde 11 Geriledi

Ekonomik sorunların her geçen gün daha da ağırlaştığı ülkemizde, iş arayan kadınlar da bu sorunlardan etkilendiği anlaşılıyor. Eleman.net’in verilerine göre 2021 yılının ilk 10 ayı baz alındığında, kadınların iş arama oranı 2019 ile karşılaştırıldığında yüzde 11, 2020 ile karşılaştırıldığında yüzde 9 oranında geriledi.

Eleman.net’teki kadın aday verileri dikkate alındığında , en çok iş arayan kadınların yaş aralığı yüzde 28.7’lik oranla 26-30 yaş dilimi olurken, öne çıkan diğer yaş grupları ise yüzde 21.46’lık oranla 20-25 ve yüzde 21’lik oranla 31-35 yaş grubu oldu. En az iş arayan yaş grubu ise 51 ve üzeri olarak istatistiklere yansıdı.

İş arayan kadınların yüzde 35,08’i lise mezunu

Eleman.net’in Türkiye geneline dair istatistiklerine göre iş arayanların yüzde 45’i kadınlardan oluşuyor. İş arayan kadınların eğitim düzeyi yüzde 35,08 lise, yüzde 28,60 lisans, yüzde 23 ön lisans, yüzde 11,6 ilköğretim ve yüzde 1,62’lik oranla yüksek lisans olurken, iş deneyimleri özelinde ise; 1-2 yıl arası deneyimi olan kadınların oranı yüzde 27,42, deneyimsiz-yeni mezun oranı yüzde 26,43, 3-4 yıl iş deneyimi oranı yüzde 18,10, 5-10 yıl arası iş deneyimi oranı yüzde 15,08 ve 10 yıldan fazla iş deneyimi oranı ise yüzde 7,80 olarak istatistiklere yansıdı.

Eğitim sektörü ilk sırada

İş arayan ve iş deneyimi bulunan kadınların deneyime sahip oldukları sektörler sırasıyla eğitim, gıda, tekstil, mağazacılık-perakendecilik, sağlık-hastane, inşaat, mali müşavirlik-muhasebe ve turizm oldu. Danışmanlık, hizmet, çağrı merkezi, bankacılık-finans, otomotiv, halkla ilişkiler, bilgisayar- BT-internet, elektrik ve elektronik, reklamcılık, telekomünikasyon ve network ise iş arayan kadınların deneyim sahibi olduğu diğer alanlar olarak öne çıktı.

Halihazırda çalışan kadınların yüzde 12,54’ü iş arıyor

Eleman.net’in verilerine göre, iş başvurusu yapan kadınlar arasında halihazırda çalışan oranı 12,54 olurken, çalışmayan ve iş arayışında olan kadınların oranı ise yüzde 74,51 oldu.

(Kaynak: bianet.org)

Paylaşın

Açlık sınırı 3 bin 396 TL’ye, yoksulluk sınırı 11 bin 575 TL’ye yükseldi

Ekonomide yaşanan krizin boyutunu gösteren bir araştırmada Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu tarafından yayınlandı. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun mart ayı açlık ve yoksulluk araştırmasına göre; açlık sınırı 3 bin 396 liraya, gıda dışı gereksinimleri için yapılması gereken harcama 8 bin 179 liraya yükselirken yoksulluk sınırı da 11 bin 575 lira oldu.

Haber Merkezi / Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu KAMU-AR, mart ayı açlık ve yoksulluk araştırmasını yayınladı. Araştırmaya göre açlık sınırı 3 bin 396 liraya, gıda dışı gereksinimleri için yapılması gereken harcama 8 bin 179 liraya yükselirken yoksulluk sınırı da 11 bin 575 lira oldu.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu araştırmasına göre; Şubat enflasyonu 29.7 artış, Mart enflasyonu yılın ilk üç aylık döneminde yüzde 9.2, son bir yılda ise yüzde 29.2 oranında artış yaşandı.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu KAMU-AR tarafından yayınlanan ve mart ayında açlık sınırının yüzde 2.5 artığı belirtilen araştırma sonuçları şöyle;

Gıda fiyatlarında son aylarda yaşanan hızlı fiyat artışı dengeli ve sağlıklı beslenebilmek için yapılması gereken aylık gıda harcaması tutarını, diğer bir ifadeyle açlık sınırını Martta bir önceki aya göre yüzde 2,5 oranında artırarak 3 bin 396 liraya kadar çıkardı. Gıda dışı gereksinimleri için yapılması gereken harcama ise 8 bin 179 liraya yükselirken yoksulluk sınırı da 11 bin 576 lira oldu.

Açlık sınırı Martta bir önceki aya göre 83 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 26 lira ve yoksulluk sınırı da 109 lira arttı. Bu yılın ilk üç aylık döneminde ise açlık sınırı 250 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 138 lira arttı.  Ailelerin gıda ve gıda dışı ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken toplam harcama tutarını gösteren yoksulluk sınırı da ocak-mart döneminde toplam 388 liralık artışla 11 bin 575 liraya yükseldi.

Açlık sınırı 3 bin 396 lira

Gıda fiyatlarında yaşanan artış, dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için alması gereken kaloriyi sağlayacak gıda maddelerinden oluşturulan bir sepete göre hesaplanan açlık sınırının martta 3 bin 396 liraya yükselmesine yol açtı. Bu yıl şubatta 3 bin 313 lira ola dört kişilik bir ailenin açlık sınırının martta bu düzeye yükselmesinde, et, süt yoğurt, peynir, taze sebze fiyatlarındaki artışlar etkili oldu.

Ankara’da en fazla alışveriş yapılan pazar ve marketlerden derlenen fiyatlara göre sağlıklı beslenebilmek için martta et-yumurta için harcanması gereken para bir önceki aya göre 14 lira, geçen yıl aralık ayındaki düzeyine göre 27 lira  ve son bir yılda ise 126 lira artarak 950 liraya yükseldi. Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 3 lira azaldı, geçen yılın aynı ayına göre ise 2 liralık artışla 80 lira oldu.

Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama martta bir önceki aya göre 33 lira, ilk üç aylık dönemde 169 lira ve geçen yılın mart ayına göre ise 279 lira artarak 833 liraya yükseldi. Meyve harcaması için ayrılması gereken para martta 3 lira azaldı, bu yılın ilk üç aylık döneminde 16 lira arttı, son bir yılda ise 36 lira azalarak 348 olurken, dört kişinin yapması gereken sebze harcamasının parasal tutarı da martta 348 liraya çıktı. Sebze harcamalarında son bir ayda 17 lira artış kaydedilirken.  Yılın ilk üç ayı itibariyle 5 lira. Son bir yıllık dönemde de 45 lira azaldı.

Yapılan hesaplamalara göre şubatta olduğu gibi martta da değişmeyip 454 lirada kalan dört kişilik ailenin ekmek, un ve makarna için bir ayda yapması gereken harcamada son bir yıllık dönemde ise 81 liralık artış yaşandı. Pirinç ve bulgur harcamaları martta yine değişmedi ancak son bir yılda 14 lira artarak 87 lira oldu. Sıvıyağa yapılması gereken harcama martta 6 lira daha artarken, son bir yılda ise 22 lira artarak 75 liraya çıktı.

Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da martta 17 lira artarak 214 lirayı bulurken, son bir yıllık artış ise 41 lira oldu.  Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama da değişmedi ve 55 lirada kaldı. Martta açlık sınırı yetişkin bir erkek için 976 lira, yetişkin bir kadın için 781 lira, çocuk için 686 lira ve genç için de 1.054 lira oldu.

Gıda dışı harcamalar

Diğer açlık ve yoksulluk sınırı araştırmalarından farklı olarak, yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı harcamaların fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da martta, 8 bin 179 liraya çıktı.

Martta giyim ve ayakkabı harcamaları 604 liraya indi. Barınma (kira dahil) harcamaları bin 728 liraya yükseldi. Ev eşyası harcamaları 969 liraya çıkarken, sağlık harcamaları 379 lira oldu. Ulaştırma harcamaları bin 709 liraya, haberleşme harcamaları 509 liraya yükseldi. Eğlence ve kültür harcamaları 327 liraya indi. Eğitim harcamaları 249 lira olurken, otel harcamaları 660 lira, diğer mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar 511 lira olarak hesaplandı. Alkollü içki ve sigara harcamaları ise 534 lira oldu. Gıda dışı harcamalarda bu yılın ilk üç aylık döneminde 138 lira son bir yılda ise bin 53 liralık artış yaşandı.

Yoksulluk sınırı

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşayabilmesi için yapması gereken zorunlu gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise martta 11 bin 575 liraya çıktı. Yoksulluk sınırında, bu yılın ilk üç aylık döneminde 388 liralık artış yaşandı. Yıllık artış ise bin 552 lira oldu.

Paylaşın

Gıda fiyatları son bir yılda yüzde 29.2 arttı

Gıda fiyatlarında geçen yılın son aylarında başlayan artış trendi bu yılın mart ayında da sürdü. Martta bir önceki aya göre yüzde 2,5 oranında artan gıda fiyatlarında bu yılın ilk üç aylık döneminde yüzde 9,2, son bir yılda ise yüzde 29,2 oranında artış yaşandı.

Haber Merkezi / Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu “Mart 2021 Halkın Enflasyonu Raporu”nu yayınladı. Yayınlanan rapora göre gıda fiyatlarında geçen yılın son aylarında başlayan artış, bu yıl Mart ayında da sürdü.

Gıda fiyatlarında yüzde 29,2 oranında artış yaşandığı belirtilen Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu rapor şöyle;

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonun Ar-Ge birimi KAMUAR’ın, fiyatlarını Ankara’daki pazar ve marketlerden her ay düzenli olarak derlediği ve halkın en fazla tükettiği 76 gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak yaptığı “halkın enflasyonu” araştırmasının Mart 2021 ayı sonuçları açıklandı.

Araştırmayla, gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan ve enflasyona karşı herhangi bir koruması bulunmayan, sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların yaşadığı gerçek enflasyonun boyutunun ortaya konulması amaçlanıyor.

Aylık fiyat artışı

Gıda fiyatları bir önceki aya göre bu yıl ocak ayında yüzde 3,6, şubatta da yüzde 2,8 oranında artmıştı.  Martta yaşanan yüzde 2,5 oranındaki artışta, et-balık, yağ, sebze ve işlenmiş gıda fiyatlarında yaşanan artışlar belirleyici oldu.

Martta, ekmek, un, bulgur fiyatlarında bir önceki aya göre değişiklik yaşanmazken, et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 2,6, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 1,7 oranında artış kaydedildi.  Mart ayında, geçen yılın son aylarında da hızlı bir artış yaşanan sıvı yağ fiyatlarında ise zeytin yağı fiyatlarına bağlı olarak yüzde 7,2 oranında   bir yükseliş oldu.

Meyve fiyatlarının yüzde 0,2 oranında azaldığı mart ayında sebze fiyatlarında ise bir önceki aya göre yüzde 6,4 oranında yükseliş gözlendi.

Bakliyat fiyatlarının yüzde 2,7 oranında azaldığı mart ayında, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatları yüzde 1,9 oranında arttı.

Böylece, mevcut gıda tüketim alışkanlıklarına göre seçilen 76 gıda maddesinden oluşturulan gıda sepetini satın alabilmek için martta bu yıl şubat ayına göre yüzde 2,5 oranında daha fazla para ödendi.

İlk üç aylık değişim

Gıda fiyatlarında ocak-mart dönemin ise yüzde 9,2 oranında artış yaşandı. İlk üç aylık dönemde ekmek, bulgur, un makarna fiyatlarında yüzde 5,5, et ve balık fiyatlarında yüzde 7,8, süt, süt ürünleri ve yumurta fiyatlarında yüzde 18,1 oranında artış gözlenirken, 2020 yılının son aylarında hızla yükselen yağ fiyatlarında ise yüzde 4,8 oranında artış oldu. Yılın ilk çeyreğinde meyve fiyatlarında ortalama yüzde 4,4, sebze fiyatlarında yüzde 12,5 oranında artış, bakliyat fiyatlarında yüzde 3,1 oranında azalış yaşandı. Diğer işlenmiş gıda fiyatlarında ise yüzde 6,5 oranında artış oldu.

Yıllık değişim

Gıda fiyatlarında yıllık olarak ise (Mart 2020’ye göre) yüzde 29,2 oranında artış kaydedildi.

Bu yıl martta geçen yılın mart ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 25,7, et-balık fiyatlarında 12,4, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 39,1 oranında artış oldu.  Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 40,8 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 18,1 oranında, sebze fiyatları ise yüzde 55,1 oranında artış gösterdi.  Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 16,5 diğer gıda fiyatları ise yüzde 13,9 oranında zamlandı.

Yıllık ortalama

Sepete dâhil edilen ürünlerin son 12 aylık ortalama fiyatlarının bir önceki 12 aylık dönemdeki ortalama fiyatlarıyla karşılaştırılarak hesaplanan 12 aylık ortalamalara göre de gıda fiyatlarında son yılda yüzde 29 oranında artış yaşandı.

Yıllık ortalamalara göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatları yüzde 14,1, et ve balık fiyatları yüzde 18,9, süt, süt ürünleri ve yumurta fiyatları yüzde 24,7, yağ fiyatları yüzde 30,4, meyve fiyatları yüzde 49,1, sebze fiyatları yüzde 58,1, bakliyat fiyatları yüzde 24,7, diğer gıda maddelerinin fiyatları da yüzde 11,3 oranında artış kaydetti.

Paylaşın