Kılıçdaroğlu’ndan Ekibine “Rehavete Kapılmayın” Uyarısı

Kılıçdaroğlu’nun, Trabzon mitingi sonrası, ekibine 39 gün sonra halkın önüne konacak sandıktan kendisinin çıkacağı konusunda hiçbir tereddüdünün olmadığını söylediği ve ekibini de rehavete kapılmamaları konusunda uyardığı aktarıldı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, ilk seçim mitingini Trabzon’da yaptı. Mitingde konuştuktan sonra kentteki bir otelde programını takip eden gazetecilerle bir araya gelen CHP lideri, düşündüğünden “fazla ilgi” olduğunu söyleyerek, Trabzonluların katılımından mutlu olduğunu dile getirdi.

VOA Türkçe’den Hilmi Hacaloğlu’nun aktardığına göre, yanında basın danışmanı Ömer Topsakal ve toplantının sonuna doğru gelen Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak ile gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, 39 gün sonra halkın önüne konacak sandıktan kendisinin çıkacağı konusunda hiçbir tereddüdü olmadığını söylerken ekibini de rehavete kapılmamaları konusunda uyarıyordu.

Kılıçdaroğlu, “Arkadaşlarıma şunu söyledim, ‘Biz aldık diye sakın ola ki rehavete kapılmayın’. Böyle bir hava doğru değil. Sanki biz bir oy alırsak kazanabiliriz diye çalışmalıyız. Dolayısıyla herkes mutlaka belli kişilere kadrolara belli grupları ikna etmeli. Türkiye’nin içinde bulunduğu karamsar tabloyu yaşıyorlar. Bunun düzelmesi lazım. Düzelmesi için kan değişimine ihtiyaç var” diye konuştu.

“Devletin nasıl yönetildiğini unutuyor”

CHP lideri, sohbet şeklinde geçen soru cevap sırasında birkaç kez Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yönetemediğini söyledi. Buna örnek olarak da haftasonu bir toplantı sonrasında çekilen bir fotoğrafta yanlışlıkla üzerine bastığını ve samimi olarak özür dilediğini söylediği seccade üzerinde fırtına kopartılmasını ve ABD Büyükelçisi Jeff Flake’in kendisini ziyaretinin bir krize çevrilmek istenmesini gösterdi.

“Bugüne kadar bütün büyükelçiler beni ziyarete gelirler, Erdoğan’a giderler, diğer partilere giderler. Görüşlerimizi alırlar. AB büyükelçileri ile bir araya geliriz, sorarlar. Devletin nasıl yönetildiğini unutuyor. ‘Sadece benim görüşürler’ ne demektir? Türkiye’de sadece ‘ben varım benden başkası yoktur’. Bu demokrasi kültüründen ne kadar koptuğunu gösteriyor. Çin Büyükelçisi de Rusya da İngiliz de Amerika da.

Bütün büyükelçiler gelirler. Sadece beni değil bazen Ünal Bey’i (Çeviköz) ziyaret ederler, bazen grup başkan vekillerimizi ziyaret ederler. Alt kadroları ziyaret ederler. Düşüncelerimizin neyse paylaşırız. ‘Sadece benimle muhatap olsunlar’ demek, ‘Ben devletim, bu ülkede benim dışımda devlet yok’ anlamına gelir. Bu da Erdoğan’ın geldiği noktayı göstermesi açısından ilginç.”

“(Seccade tartışmasından iktidara ekmek) çıkmaz diye düşünüyorum”

CHP lideri “Birileri seccadelerin üzerine ayakkabıları ile basabilir. Bunlar Pensilvanya’dan alıyor talimatı. Bu seccade ayakkabılarla basmak için değil. 15 Mayıs’ta şükür namazını bu seccadede kılabiliriz” diyen Erdoğan’ı istenmeden oluşan bir fotoğrafı seçim propagandasına konu etmekle eleştirdi.

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı, “Gayet açık söylüyorum. Erdoğan kul hakkı yiyen bir insandır, ben de yemeyen bir insanım. Kim dürüst? Devleti yöneten bir insanın ahlaklı ve erdemli olması lazım. Siz devleti kendi çıkarlarınız için kullanıyorsunuz. Devleti devlet olmaktan çıkarmak aslında acı olan da bu. Eğer Trabzon’da bu kalabalık toplandıysa Erdoğan yüzünden.

Bir an önce bu insanın yönetiminde kurtulmak lazım diyorlar. Devletin kolonlarını kesitler. Adaleti perişan ettiler. Adalet olmadan bir devlet ayakta kalamaz. Herkes gelecekten kaygı duyuyor” dedikten sonra bir gazetecinin “Bu tartışmadan iktidara ekmek çıkar mı?” şeklindeki sorusuna, “Ben çıkacağına inanmıyorum. Burada samimiyet önemli. Ben samimiyim o istismar ediyor. Halkın bunu anlayacak feraset sahibi olduğunu düşünüyorum” yanıtını verdi.

“Milletvekili listeleriyle ilgili hiçbir bilgim yok”

Seçim sürecinde iktidar kadar muhalefetin de en önemli sorunlarından biri milletvekili listeleri olacak gibi görünüyor.

Cumhur İttifakı ile Emek ve Özgürlük İttifakı gibi Millet İttifakı da ortak liste konusunda bir netlik sağlamış değil. Hem CHP kendi içinde hem de Millet İttifakı bileşenleri hep birlikte listelerde nasıl bir strateji ve tercihler olacağını belirlemeye çalışıyor.

Kılıçdaroğlu liste oluşturma sürecinin dışında kaldığını söylese de gönlünden geçeni de açıkladı:

“Doğrusunu isterseniz çok ayrıntı bilmiyorum. Beklentim ittifakın bir bütün halinde katılması olur. Temennim o. Samimi söylüyorum listelerle ilgili hiçbir bilgim yok. Görüşmeler sürüyor, ‘tek tek mi girelim ayrı ayrı mı girelim, farklı kombinezonlarla mı girelim’ bu konularda genel başkanlar değil ikinci adamlar çalışıyor. Biz Altılı Masa’da konuşurken, parlamentodan bakan almama yönünde bir karar aldık. Kendi aramızda bunu liderler, kendi yönetim kadrolarını aktardılar, ben de aktardım.

Yani bakan olmak isteyen milletvekili adayı olmayacak. Yani onlar yine oturulur, görüşülür. O tamamen irade onlara bırakıldı. Çünkü parlamentodaki dengeler kritik olabilir. Oradan milletvekili alıp bakan yaptığımız zaman sayısal olarak sıkıntıya düşebiliriz diye böyle bir karar aldık. Yazılı hale getirmedik ama ilke olarak böyle bir karar aldık. O çerçevede ‘Ben bakan olmak istiyorum’ diyenler var, ‘milletvekili de olmak istemiyorum bakan da, yeter’ diyen arkadaşlar da var.”

Bir gazetecinin Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden parlamenter sisteme dönmek isteyen Millet İtttifakı’nın 14 Mayıs Seçimleri’nde “360 vekile ulaşılamazsa B planı var mı?” şeklindeki sorusuna Kılıçdaroğlu, “Siyasette çaresizlik yoktur, B de olur C de olur dedi. Olur hepsi olur” yanıtını verdi.

Millet İttifakı liderleri bayramda deprem kentlerine dağılacak

Cumhurbaşkanı adaylarından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan sonra diğer Cumhurbaşkanı adayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’la mitingler yapacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı liderleri ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı adaylarının Ramazan ayından sonra 21 Nisan’da başlayacak bayramı depremde zarar gören illerde geçireceğini açıkladı:

“Hepimiz aynı yerde olursak arzu ettiğimiz sonucu vermeyebilir. O yüzden bayramda her bir lider bayramda deprem bölgesinde ayrı yerlerde olacak. Ekrem Bey ile Mansur Bey de ayrı ayrı yerlerde olacaklar. Ben Adıyaman’da olacağım.”

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir