Kılıçdaroğlu: Yurtdışına Götürülen 418 Milyar Doları Alacağım

Sinop Boyabat’ta halka seslenen Kılıçdaroğlu, “Devletin dini adalettir. Adaletin olmadığı yerde devlet olmaz. Adaletin olmadığı yerde bereket olmaz. Adaletin olmadığı yerde beşli çeteler cirit atar. Adaletin olmadığı yerde uyuşturucu mafyaları koşar, eğlenir, gezer ve bizim küçük evlatlarımızı zehirlerler. Benim sözüm var; beşli çeteleri de, uyuşturucu baronlarını da, bu ülkeden göndereceğim” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Bana soruyorlar: ‘Niye soğanla, patatesle uğraşıyorsun?’ Senin mutfaktan haberin var mı? Saray’da otuyorsun, keyfin yerinde, bir elin yağda bir elin balda, beşli çetelere para aktarıyorsun! 3 – 5 yerden aylık alanlar yiye yiye doymadılar. Mutfakta yangını çıkaran sensin! Ama o yangını söndürecek olan da benim”

Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında, “22 yıldır iktidardalar. Bizim tarihimizde bu kadar büyük zamlar oldu mu? Yukarıdan alacağım, halka vereceğim. Uyuşturucu baronlarını kurutacağım. Yurtdışına götürülen 418 milyar doları da alacağım; bu millete teslim edeceğim” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Sinop’un Boyabat ilçesinde halka seslendi. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Boyabat’a beşinci kez geliyorum. Sizden sadece bir şey istiyorum. Allah rızası için kul hakkı yiyene oy vermeyin. Alın teri dökenlerin hakkını alamadıklarını biliyorum.

Ben buranın çeltiğini de o tarlalarda çalışanları biliyorum. Yeteri kadar kazanamadıklarını biliyorum. Yeteri kadar hak ettikleri ücreti alamadıklarını biliyorum. Alın teri dökenlerin hakkını alamadıklarını biliyorum.

Taşeron işçileri istemişler ancak buraya gelememişler. Taşeron işçilerine selamlarımı gönderiyorum. Hiç meraklanmayın, hepinize kadro vereceğim. Onlar gibi değil!… Herkese kadro vereceğim. Devlet taşeron çalıştırmaz, kadrolu çalıştırır.

Gençler size sözüm var. Torpili bitireceğim. Sandığa gidip oy kullanacaksınız. Devletin dini adalettir. Adaletin olmadığı yerde devlet olmaz. Adaletin olmadığı yerde bereket olmaz. Adaletin olmadığı yerde beşli çeteler cirit atar.

Adaletin olmadığı yerde uyuşturucu mafyaları koşar, eğlenir, gezer ve bizim küçük evlatlarımızı zehirlerler. Benim sözüm var; beşli çeteleri de, uyuşturucu baronlarını da, bu ülkeden göndereceğim.

Bana soruyorlar: ‘Niye soğanla, patatesle uğraşıyorsun?’ Senin mutfaktan haberin var mı? Saray’da otuyorsun, keyfin yerinde, bir elin yağda bir elin balda, beşli çetelere para aktarıyorsun! 3 – 5 yerden aylık alanlar yiye yiye doymadılar. Mutfakta yangını çıkaran sensin! Ama o yangını söndürecek olan da benim.

22 yıldır iktidardalar. Bizim tarihimizde bu kadar büyük zamlar oldu mu? Yukarıdan alacağım, halka vereceğim. Uyuşturucu baronlarını kurutacağım. Yurtdışına götürülen 418 milyar doları da alacağım; bu millete teslim edeceğim.

Saraylara meraklı olmadan sizin gibi yaşadım. Beyler çocuklarını parayla askere gönderirken bu kardeşinizin oğlu paralı askerlik yapmadı. Gitti normal vatandaşın çocuğu gibi askerlik yaptı.

Bana kimse milliyetçilik edebiyatı yapmasın. Milliyetçi olan tank palet fabrikasını askeri fabrikasını Katar ordusuna satmaz. O fabrikayı Katar’dan alacağım şanlı ordumuza teslim edeceğim.

Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun. Devlette liyakati sağlayacağız. Liyakat işi ehline teslim etmek demektir. Devlette liyakati sağlayacağız. Liyakat işi ehline teslim etmezseniz tam bir felaket çıkar ortaya. Kul hakkı yiyenler toplumun önüne gelir ve öncü olarak yürümeye başlarlar. Toplumu kandırırlar.

Liyakat şudur. En küçük kademe şefliktir. Şef olmak için önce KPSS sınavına gireceksin, sınavı kazanacaksın, devlet memuru olacaksın, bir süre geçecek, yine sınava gireceksin ve şef olacaksın. Ama bakan olmak için iki şeye ihtiyaç var: İyi hal kağıdı ve ilkokul diploması. Demek ki devlette liyakat sağlanması lazım!..

Sınır namustur. 3 milyon 600 bin Suriyeli buraya niye geldi? Söz verdim en geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye’ye uğurlayacağım.

Bizim iki kırmızı çizgimiz var: Vatanımız ve bayrağımız. Ayrıca sözüm var. Sinan Ateş’in, Gaffar Okkan’ın katillerini bulup, kulaklarından tutup, yargıya teslim edeceğim.”

“Türkiye’yi şaha kaldırmak zorundayız”

Kılıçdaroğlu, mitinge giderken merkeze bağlı Lala köyünde vatandaşları selamladı. Kılıçdaroğlu, parti otobüsünden vatandaşlara hitap etti:

“Demokrasiyi güçlendirmek zorundayız. Çok ayrıştık. Kamplara bölündük. Türkiye bunu çekemiyor. Beraber olmak zorundayız. Birlikte olmak zorundayız. Bizim babalarımız, dedelerimiz, Milli Kurtuluş Savaşı’nı beraber vermişse, bu ülkeye de demokrasiyi beraber getirmek bizim boynumuzun borcudur.

Kamplaşmadan, kutuplaşmadan, kavga etmeden Türkiye’yi şaha kaldırmak zorundayız. Sizden bir isteğim var. Allah rızası için kul hakkı yiyene oy vermeyin artık. Yeter artık. Türkiye artık büyüsün. Türkiye artık gelişsin. Türkiye artık şaha kalksın. Bunların hepsi mümkündür.”

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir