Fenerbahçe’den İçişleri Bakanlığı’na ‘3 Temmuz’ Davası

Fenerbahçe, İstanbul 6. İdare Mahkemesi’nde İçişleri Bakanlığı’na karşı dava açtı. KAP’a yapılan açıklamada şirketin 3 Temmuz 2011 tarihi ve devamında zararı uğratıldığı gerekçe gösterildi.

Haber Merkezi / Fenerbahçe’nin Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:

“Kulübümüz, 3 Temmuz 2011 tarihinde başlayan ve devam eden kumpas soruşturması sırasında, savcılık ve emniyet mensuplarının ‘ağır hizmet kusuru’ niteliğindeki idari işlem ve eylemleri dolayısıyla uğramış olduğu zararlar sebebiyle, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı’na karşı 19 Ağustos 2022 tarihinde, İstanbul 6. İdare Mahkemesi’nin 2022/1797 esas dosyası ile maddi ve manevi tazminat ile Fenerbahçe’ye itibarının iadesi talepli tam yargı davası açmıştır. Tüm kamuoyuna bildiririz.”

3 Temmuz süreci

Futbolda şike davası ya da 3 Temmuz süreci, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin yapmış olduğu 8 aylık teknik ve fiziki takip inceleme neticesinde 3 Temmuz 2011 tarihinde Türkiye’nin 15 şehrinde eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği operasyonla birçok aktif yönetici ile futbolcunun gözaltına alınması sonucu başlayan davadır.

Türk futbol tarihinin en büyük skandallarından birisidir. 2010-11 sezonunda Süper Lig ve 1. Lig’in bazı müsabakalarında şike yapıldığı ve teşvik primi verildiği iddiası üzerine başlatılmıştır.

3 Temmuz 2011 tarihinde yapılan operasyonla halkın haberdar olduğu bu büyük dava, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz tarafından başlatılmıştır. Daha sonra dava Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk’e devredilmiş ve bu savcı operasyonları başlatmıştır.

İddianameyi yazdıktan sonra dava Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Ufuk Ermertcan’a teslim edilmiş ve Özel Yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılama sırasında bu savcı görev yapmıştır. Özel Yetkili Mahkemeler kapatıldığından ötürü, Yargıtay kararı sonrası İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada ise, Cumhuriyet Savcısı Abdullah Mirza Coşkun görev yapmıştır.

Savcı iddianameyi hazırlayana kadar soruşturmanın ilk evrelerinde 93 sanıktan 31’i tutuklanmış, daha sonra değişen yasa ve duruşmalar sonrasında tahliye edilmişlerdir. Şu anda bu davadan dolayı tutuklu sanık bulunmamaktadır.

Toplam 93 sanıklı dava, ilk olarak Özel Yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştür. 14 Şubat 2012 tarihindeki ilk duruşmayla başlayan dava, 2 Temmuz 2012 tarihindeki 23. duruşmada karara bağlanmıştır. Mahkeme Başkanı Hakim Mehmet Ekinci, Üyeler Hikmet Şen ve Bülent Kınay’dan oluşan Mahkeme Heyeti, sanıklara verdiği cezaları açıklamıştır. 93 sanıktan 48’i çeşitli cezalar alırken 45’i beraat etmiştir.

10 Ağustos 2012 tarihinde Özel Yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, 682 sayfalık gerekçeli kararını açıklamıştır. Mahkemenin kararını önce savcı, arkasından da sanıklar temyiz etmiştir.

17 Ocak 2014 tarihinde Yargıtay 5. Ceza Dairesi kararını açıklamıştır. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, kararların belli bir kısmını onamış, bir kısmını düşürmüş, bir kısım hükümleri de bozmuştur.

6 Mart 2014 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından onanarak yasalaşan “Özel Yetkili Mahkemelerin Kaldırılması” şeklindeki yeni yasa düzenlemesine göre Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından hükümleri bozulan sanıklar, haklarında yapılacak yeniden yargılamada özel yetkili mahkemelerde değil, ağır ceza mahkemelerinde yargılanmıştır. 2 Mayıs 2014 tarihinde ise HSYK tarafından verilen karara göre dava, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmüştür.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay tarafından cezası bozulan 31 sanık ve yeniden yargılanmasına karar verilen 6 sanığın dosyalarını birleştirerek toplam 37 sanığı davada tekrar yargılamıştır. Mahkeme Başkanlığı’nı Hakim Ahmet Civelek’in yaptığı Mahkeme Heyeti 13 Ocak 2015’te başlayan davayı, 9 Ekim 2015 tarihindeki 6. duruşmayla sonlandırmıştır. Mahkeme, yargılanan tüm sanıkların beraatine ve kapatılmış olan Özel Yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından cezalandırılmış sanıkların ceza hükümlerinin bozulmasına karar vermiştir.

Karara yapılan itiraz sonucunda dosya Yargıtay’a taşınmıştır. 27 Mart 2017 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı “Beraat kararlarının onaylanması ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararın onanması” yönünde tebliğ yaparak dosyayı davanın görüşüldüğü Yargıtay 5. Ceza Dairesi’ne göndermiştir. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, temyiz incelemesini hâlen sürdürmektedir.

19 Nisan 2016 tarihinde 28 ilde başlatılan operasyonla, şike adı altında spor kulüplerine kumpas olayına adı karışan çok sayıda gazeteci, avukat ve dönemin bazı emniyet teşkilatı üyeleri göz altına alınmaya başlandı. İlerleyen süreçte, 3 Temmuz 2011’de yapılan operasyonla başlayan şike davasının kumpas olduğu iddiasına dair dava başlatıldı. Davanın ilk duruşması 20 Şubat 2017 tarihinde yapılmış olup, dava 27 Aralık 2021 tarihinde sonlandırılmıştır.

Paylaşın

19. Akdeniz Oyunları Cezayir’de Başladı

19. Akdeniz Oyunları’nın başlangıç düdüğü, Cezayir’in Vahran (Oran) kentinde 25 Haziran’da çaldı. Akdeniz Oyunları’nda müsabakalar ve gösteriler 6 Temmuz’a kadar Vahran’da devam edecek.

Akdeniz bölgesindeki 26 ülkeden 3 binden fazla sporcunun katıldığı çok sporlu etkinlik, Cezayir’in en büyük ikinci kenti Vahran’daki Olimpiyat Stadyumu’nda düzenlenen görkemli bir açılış töreniyle başladı. 40 bin kişi Akdeniz Oyunları’nın açılış törenine canlı tanık oldu.

On binler, Avrupa ve Afrika’dan gelen ziyaretçileri sadece Cezayirlilerin bildiği gibi karşılamak ve heyecanla beklenen bu etkinliğe katılmak için sokaklara döküldü.

Seyircilerden biri, “Aslen Vahranlıyım ve Akdeniz oyunları’nı görmek için özel olarak Varşova’dan, Polonya’dan geldim.” derken bir diğeri “Cezayir’de, Vahran’da bu Akdeniz Oyunları’na ev sahipliği yapmak bizim için bir gurur kaynağı. Bu büyük bir şey.” ifadelerini kullandı.

Görkemli açılış töreni

Cezayir’de ilk kez 1975’te başkentte düzenlenen Akdeniz Olimpiyatları, 47 yıl sonra Cezayir topraklarına geri döndü. Bu vesileyle yüzlerce sanatçı, müzisyen ve dansçının katılımıyla heybetli bir açılış töreni düzenlendi. İki saat boyunca manzaraları, tarihi ve Akdeniz bölgesindeki etkisini anlatan Cezayir konulu gösteriler ve havaifişekli kutlamalar yapıldı.

Katılımcı 26 ülkeden heyetler sevinç patlamasına neden olan çılgınca bir atmosferde geçit töreni yaptı. Geleneksel olarak atletizm parkuruna ilk giren Olimpiyat Oyunlarının beşiği olan Yunanistan’ın delegasyonu oldu ve diğerleri onu takip etti.

Son olarak giriş yapan Cezayir heyeti kalabalık tarafından ayakta alkışlanarak karşılandı. Cezayirli sporcular arasında bayrak taşıyan süper hafif siklette dünya gümüş madalyası sahibi Imane Kehlif oldu. Ülkesinin kadınlar boks tarihine geçen genç sporcu gururluydu. Kehlif, Mayıs 2022’de Dünya Şampiyonası finalinde yer alan ilk Cezayirli kadın olmuştu.

23 yaşındaki boksör, “Ülkemin Akdeniz Oyunları’nı ağırlamasından gurur duyuyorum, çok mutluyum. Tüm Akdeniz havzasının ülkemde olduğunu söyleyebilirim. İtalya’dan, İspanya’dan, Mısır’dan, Tunus’tan gelen tüm Akdeniz sporcuları olarak bir aile gibi hissediyoruz. Tüm bu ülkeler tek bir ülke oluşturuyor.” şeklinde konuştu.

‘Birlik’ Oyunları

Birlik. Asya, Avrupa ve Afrika olmaz üzere üç kıtayı bir araya getiren, neredeyse Olimpiyat Oyunları kadar önemli olan bu çok sporlu Akdeniz Oyunları’nın parolası bu kelime.

Uluslararası Akdeniz Oyunları Komitesi Başkanı Davide Tizzano’nun söylediği gibi, önemli olan paylaşım: “Akdeniz halkları arasında büyük bir çeşitlilik var ancak aynı zamanda büyük bir birlik de var. Spor, gençleri bir araya getiren bir alan haline geldi. Böylelikle spor hareketinin temel taşları olan önemli değerler öne çıkıyor: Birlikte olmak, yeni kültürler tanımak, diğer kültürlerle karışmak ve dünyanın sadece kendimizden ibaret olmadığını, başkalarının da olduğunu ve onlara uyum sağlamak gerektiğini anlamak.”

Tanışma noktası “Akdeniz Köyü”

Sporcular 12 gün boyunca Akdeniz Oyunları ve onların rahatlığı için Vahran’a birkaç kilometre uzaklıktaki 39 hektarlık bir alan üzerine kurulan bir köyde kalacak. Dinlenmek, yemek yemek ve antrenman yapmak için burada olacaklar.

Her ulusun kendi binası var. Ancak köyün sokaklarında karşılaşma imkanı, genç sporcuların birbirini tanımasına, farklı kültür ve geleneklerine rağmen birbirleriyle bağ kurmasına izin verecek.

İtalyan karateci ve bayrak taşıyıcı Luigi Busa, “Hepimiz müsabaka gününde kazanmak istiyoruz ancak sonunda birbirimizi kucaklıyoruz ve birbirimize saygı duyuyoruz. Gerçek zafer bu. Sonuç olarak spor hayatımız geçip gidiyor ve geriye tatamide, ringde ya da başka yerde mücadele ettiğimiz insanlarla aramızdaki insani ilişkiler kalıyor. Gelecek nesil için bunu sürdürmemiz gerekiyor.” şeklinde konuşuyor.

Akdeniz Oyunları kahramanlarının mutluluğu

Spor müsabakaları şehrin içinde ve çevresinde yer alan 37 farklı alanda yapılıyor. Bazıları yeni inşa edildi, bazılarıysa Akdeniz Oyunları ve antrenmanlar için yenilendi.

Çalışmalar yıllar boyunca sürdü ve sonuç herkesi, en azından Akdeniz Oyunları’nın kahramanlarını tatmin etti. Mesela Fransa’nın bayrağını taşıyan voleybolcu Luca Basic’i: “Şu bir gerçek ki bu organizasyon voleybolcular olarak alıştığımız diğer müsabakalara göre tamamen farklı. Ama şu ana kadar burada olmaktan gerçekten memnunuz. Her şeyi keşfetmek, eğlenmek, insanlara sporla keyif vermek sabırsızlanıyoruz. Ve bunları yapmaya çalışacağız.”

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

TFF, Digiturk İle Yayın Hakları Anlaşmasını Uzattı

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Süper Lig yayın ihalesinin iptal edildiğini ve mevcut yayıncı kuruluşla sözleşme uzatma yoluna gidildiğini duyurdu. Federasyon yeni ihale yapılmamasına gerekçesi olarak da liglerin başlamasına az bir süre kalmasını gösterdi.

TFF tarafından yapılan açıklamada “Digiturk beIN MEDIA GROUP ile 2 yıllık uzatma sözleşmesi yapılmasına oy birliği ile karar verilmiştir” denildi.

Yapılan yayın ihalesinin iptali için ise şu gerekçe açıklandı:

Paylaşın

Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda Tarihi Başarı: 5 Altın 2 Bronz

Türkiye, İstanbul’da düzenlenen Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda tarihi bir başarıya imza attı. Organizasyonda toplamda 5 altın ve 2 bronz madalya kazanan Türkiye, takım halinde şampiyon oldu.

Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda 48 kiloda mücadele eden milli boksör Ayşe Çağırır, 50 kiloda milli boksör Buse Naz Çakıroğlu, 54 kiloda Hatice Akbaş, 66 kiloda Busenaz Sürmeneli ve +81 kiloda Şennur Demir, altın madalya kazandı.

70 kiloda Sema Çalışkan ile 81 kiloda Elif Güneri de turnuvayı bronz madalyayla tamamladı. Türkiye, organizasyonda 5’i altın ve 2’si bronz 7 madalyayla takım halinde şampiyon oldu.

Uluslararası Boks Birliği (IBA) tarafından Türkiye’nin ev sahipliğinde Başahşehir Gençlik ve Spor Tesisleri’nden düzenlenen şampiyonanın 11’inci ve son gününde 50, 54, 60, 66, 75 ve +81 kilolarda final maçları yapıldı.

50 kiloda altın madalya mücadelesi veren milli boksör Buse Naz Çakıroğlu, final maçını Kolombiyalı Ingrit Lorena Valencia Victoria karşısında 5-0’lık skorla kazandı. Çakıroğlu böylece Avrupa şampiyonluğunun ardından dünya şampiyonluğunu da başarılarına ekledi.

Hatice Akbaş ise 54 kiloda Romanya’dan Lacramioara Perijoc ile final maçına çıktı. Akbaş maçı 3-2 kazanarak altın madalyaya uzandı.

Olimpiyat ve dünya şampiyonu Busenaz Sürmeneli ise 66 kiloda Kanadalı Charlie Cavanagh ile finalde karşılaştı. Rakibi karşısında üstün bir performans sergileyen Sürmeneli son rauntta bitime 45 saniye kala hakem kararıyla galip ilan edilerek altın madalyanın sahibi oldu.

Dünya ikincisi, Avrupa üçüncüsü milli boksör Şennur Demir de +81 kiloda Faslı Khaija Mardi karşısında final maçına çıktı. Çekişmeli geçen maçı Demir 4-1’lik skorla kazanmayı başardı.

İstanbul’da düzenlenen turnuvada Türk sporcuların gösterdiği başarı Türkiye’nin kadın boks tarihine geçti.

Paylaşın

Spor Yasası Meclis’ten Geçti: Yöneticiler Zararlardan Sorumlu Olacak

AK Parti ve MHP’nin ortak imzasıyla hazırlanan “Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi”, muhalefetle varılan uzlaşma doğrultusunda bazı değişikliklerle TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı.

“Kamuya yararlı dernek” statüsünde bulunan spor kulüplerinin anonim şirket (A.Ş) olarak yapılanmasının da yolunu açan yasa, spor kulüpleri ve federasyonların yönetim organlarında da önemli düzenlemeler içeriyor. Kulüpler Birliği ise yasanın, denetim ve mali yükümlülüklere ilişkin bazı maddelerine, yazılı açıklamayla tepki gösterdi.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre; TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen yasada yer alan önemli düzenlemeler şöyle:

Halen “kamuya yararlı dernek” statüsünde olan spor kulüpleri, anonim şirket (A.Ş) olarak örgütlenerek, ticari şirkete dönüştürülüyor. Bu kulüpler birleşerek federasyon ve konfederasyon olarak üst kurul oluşturabilecek. Kulüpler bu çerçevede profesyonel şube açabilecek.

Spor kulüpleri, spor faaliyetlerine katılmak amacıyla gerçek veya tüzel en az 7 kişi tarafından kurulacak. Türk Ticaret Kanunu’na göre kurulan ve tüzel kişilik kazanan anonim şirketler, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından tescil edilmeleriyle spor anonim şirketi niteliği kazanacak.

Askeri spor kulüpleri de yasaya göre tescil edilerek, her türlü spor faaliyetlerine katılabilecek.

Denk bütçe zorunluluğu

Kulüpler için denk bütçe uygulaması getirilecek. Buna göre kulüpler ve spor anonim şirketleri, önceki yıl brüt gelirlerinin en fazla yüzde 10’una kadar borçlanabilecek. Bu oran üzerindeki borçlanmalara genel kurulda nitelikli çoğunlukla karar verilecek ve ek bütçe yapılacak.

Spor kulübü ve spor anonim şirketleri, yönetim kurulu üyeleri, eşleri ve üçüncü dereceye kadar hısımlarına borç veremeyecek. Kulüplerin ve anonim şirketlerce yapılacak 7 bin liranın üzerindeki ödeme ve tahsilatların bankalar üzerinden yapılması zorunlu olacak.

Kulüp yöneticileri zararlardan sorumlu olacak

Spor kulüplerinin yöneticileri, mevzuat ve sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kasıtlı olarak veya ihmal ettikleri taktirde, doğacak zararlardan müteselsilen sorumlu olacak.

Spor kulüpleri ve spor anonim şirketleri, genel kurul kararı gerekmeksizin bir önceki hesap döneminde gerçekleşen brüt gelirinin en fazla yüzde 25’ini temlik edebilecek. Madde gerekçesinde düzenlemenin amacı, “kulüplerin uzun vadeli ve sağlıksız borçlanmasının önüne geçilmesi” olarak ifade edildi.

Spor kulüplerinin altyapı ve sporun gelişmesine katkı verme konusunda Gençlik ve Spor Bakanlığı sorumlu olacak. Büyükşehirler dahil, belediyeler kulüplere kaynak aktaramayacak.

Spor federasyonları, spor dalı ile ilgili faaliyetleri yürütmek üzere kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kurulacak. Spor federasyonlarının merkezleri Ankara’da olacak ve genel kurulları da yine Ankara’da yapılacak. Genel kurul delege sayısı, olimpik ve paralimpik spor dallarında 150’den az 300’den fazla, diğer spor dallarında ise 100’den az 200’den fazla olamayacak.

Spor federasyonları “devlet mülkü” hükmünde kabul edilecek ve mallarının haczedilmesinin yolu kapatılacak.

En fazla üç dönem başkanlık

Federasyonların yönetim kurulu üye sayısı “11 asıl 11 yedek” olarak belirlenirken, en az iki üyesinin de “milli sporcu” olması zorunlu olacak.

Federasyon başkanlarının görev süresi, “üst üste veya aralıklı olarak en fazla üç dönem”le sınırlı olacak.

Kuruluş yasası bulunan federasyon dışındaki spor federasyonlarının her türlü iş ve işlemleri ile harcama denetimi Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yapılacak. Kulüp yönetimlerinde olduğu gibi, federasyon başkan ve yönetim kurulu üyeleri de kusurlarından doğan zararlardan sorumlu olacak.

Menajerlik sözleşmesi noterde düzenlenecek

Menajerlik sistemi yeniden düzenleniyor. Futbolcu ile imzalanacak menajerlik sözleşmesinin noterde düzenlenmesi ve en fazla iki yıl için yapılması mümkün olacak. Menajere verilecek ücret, en fazla, sözleşme süresince futbolcuya ödenecek brüt gelirin 2 milyon liradan az olması durumunda bu ücretin yüzde 10’una kadar, 2 milyon liradan fazla olması halinde ise yüzde beşine kadar olabilecek.

Kamu yararına çalışan spor kulüpleri, Hazine ve Maliye Bakanlığının ve ilgili spor federasyonunun görüşü alınarak, bakanın teklifi ve cumhurbaşkanı kararıyla belirlenecek. Bu kulüpler, kamu yararına çalışan derneklere sağlanan haklardan yararlanacak.

Spor kulüpleri, Dernekler Kanunu’nun ilgili maddesi uygulanmak suretiyle İçişleri Bakanlığı veya mülki idare amiri tarafından da denetlenebilecek.

Kulüpler Birliği’nden yasaya tepki

Kulüpler Birliği Vakfı ise yasanın TBMM’de görüşmelerinin sürdüğü saatlerde yazılı açıklama yaparak, tepki gösterdi.

Yasayla kulüplere getirilen denetim maddelerine ilişkin hükümlere dikkat çekilen açıklamada, “Futbol kulüpleri zaten, TFF, UEFA, FIFA’nın doğrudan ve dolaylı denetimi altında faaliyet göstermektedir. SPK mevzuatına tabi kulüplerde ise ayrıca SPK denetimi vardır” denildi.

Bütçe ve harcama ilkeleri ile ilgili olarak açık ve keskin düzenleme yapılmasının anlaşılabilir olduğu vurgulanan açıklamada, “Ancak taslaktaki 20. Madde, kulüplerin hali hazırdaki borç ve faiz yükü göz önüne alındığında, soruna çare olmaktan ziyade finansal sorunların çözümünü çıkmaza sokacak niteliktedir” görüşüne yer verildi.

Ayrıca, pandemi, savaş ekonomik kriz, yayın gelirlerindeki indirimler gibi elde olmayan nedenlerin finansal sapmalara neden olabileceğinin de göz ardı edildiği vurguladı.

Sancaklı’ya eleştiri

Kulüpler Birliği, yasanın görüşmeleri sırasında, kulüp yöneticilerine ilişkin sözleri nedeniyle, eski futbolcu olan MHP Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı’yı da özür dilemeye çağırdı:

“Yüce mecliste görüşülmesi sırasında, kanun teklifi lehine söz alan bir milletvekilinin kulüplerimizin yöneticileri hakkında söylediği haksız ve asla kabul edilemeyecek ifade ve tanımlamalar sebebiyle, kulüplerimizin yöneticilerinin söz konusu milletvekilinin bu konuşmasından ötürü özür dilemesini beklediğinin bilinmesini istemekteyiz.”

Sancaklı, yasanın görüşmeleri sırasında, şu ifadeleri kullanmıştı:

“Altyapı ile uğraşmayan oyuncu yetiştirmeyen kimse orada yöneticilik yapamayacak, başkanlık yapamayacak. Çünkü beceremeyecek. Bu arkadaşlara buradan söyleyeyim, diyorlar ki siz bu yasayı çıkarırsanız eğer, yönetecek adam bulamazsınız. Türk milletine saygısızlık yapmayın. Buradan hepinize söylüyorum, Türkiye’de 500 tane 1000 tane şerefli adam yok, bir siz mi şereflisiniz?”

Paylaşın

Pekin Kış Olimpiyatları Tamamlandı: Norveç Zirvede

Çin’de düzenlenen Pekin Kış Olimpiyatları tamamlanırken Norveç, 16’sı altın toplam 37 madalya ile oyunları zirvede bitirdi. Almanya’nın 27 madalya ile ikinci olduğu sıralamada, ABD’yi bir madalya ile geçen Çin’de sonuç sevinçle karşılandı.

Pekin 2022 Kış Olimpiyatları son oyunlarla tamamlanırken madalya sıralaması da belli oldu. Norveç olimpiyatları 16 altın, 8 gümüş ve 13 bronz toplam 37 madalya zirvede bitirdi. İkinci sıradaki Almanya 12 altın,10 gümüş ve 5 bronz toplam 27 madalya topladı.

Ev sahibi Çin ise 9 altın, 4 gümüş ve 2 bronz toplam 15 madalya ile üçüncü olarak, 8 altın, 10 gümüş ve 7 bronz toplam 25 madalya kazanan ABD’yi geride bıraktı.

Oyunları ABD’nin bir basamak önünde tamamlayan Çin’de sonuç sevinçle karşılandı. Yaz olimpiyatlarında ABD’den bir altın madalya daha az kazanan Çin’in kış olimpiyatlarında 1 altın daha fazla kazanması ülke sosyal medyasında ana gündem oldu.

Madalya kazanan sporcular Çin devlet medyası tarafından ulusal kahraman olarak nitelenirken, sosyal medyada da çok sayıda vatanperver mesajlar paylaşıldı.

27 ülkenin madalya kazandığı kış olimpiyatlarında Ukrayna, İspanya, Estonya, Letonya ve Polonya elde ettikleri birer bronz madalya ile sıralamanın sonlarında yer aldı.

Pekin 2022 Kış Olimpiyatlar’ında Uygur Türklerine yönelik uygulamalar ve insan hakları ihlalleri nedeniyle bazı Batılı ülkeler tarafından diplomatik boykot uygulandı.

Paylaşın

Beş Göbek Yağı Yakma Egzersizi

Kilo vermek zordur ve forma girmek için doğru yaklaşımı izlemiyorsanız daha da zor olabilir. Kilo vermek için bir fitness programı uygularken, özellikle de göbek bölgenizdeki yağa odaklanırken akılda tutulması gereken birkaç şey var.

Haber Merkezi / Göbek yağı, en tehlikeli yağ türüdür ve eritilmesi en zor olanıdır. Çoğu insan kilo vermeye çalışırken eninde sonunda bu bölgeden de yağ kaybeder. Ancak bazı spesifik yağ yakma egzersizleri yapmak, göbek bölgesini hedef almak daha hızlı kilo vermenize yardımcı olabilir.

Burada göbek bölgesindeki yağdan daha hızlı kurtulmanıza yardımcı olabilecek 6 egzersizden bahsettik. Bu egzersizler 30 saniye, ardından 20 saniye dinlenme periyodu şeklinde yapılmalıdır. Doğru yapılırsa, sonucu bir ay içinde görebilirsiniz.

Dağ tırmanışı

  • 1. adım; Elleriniz doğrudan omzunuzun altına yerleştirilmiş ve ayak parmaklarınız içe dönük olarak yüksek bir plank pozisyonu alın. Sırtınız düz bir çizgide olmalıdır.
  • 2. adım; Sağ dizinizi bükün ve göğsünüze yaklaştırın, duraklayın ve ardından eski konumuna geri getirin.
  • 3. adım; Aynısını sol bacağınızla tekrarlayın. Elleriniz ve dizleriniz üzerinde koşuyormuş gibi görünmelisiniz.

Bacak kaldırma

  • 1. adım; Bacaklarınız gergin ve elleriniz yanınızda olacak şekilde yere yatın
  • 2. adım; Ayak tabanınız yerde düz duracak şekilde bacaklarınızı dizlerinizden bükün.
  • 3. adım; Bacaklarınızı düzeltin ve ayak tabanınız tavana bakacak şekilde düz bir şekilde kaldırın.
  • 4. adım; Ardından yavaşça yere geri getirin. Bu egzersizi 5-10 kez yapın.

Yüksek plank

  • 1. adım; Bileğiniz omzunuzun altında ve dizleriniz kalçanızın altında olacak şekilde dört ayak üzerine gelin.
  • 2. adım; Dizlerinizi kaldırın, vücudunuzu tamamen uzatmak için bacaklarınızı düzeltin.
  • 3. adım; Uzanın ve karın, kol ve bacak kaslarınızı çalıştırın.
  • 4. adım; Boynunuzun arkaya uzatın ve yere bakın.
  • 5. adım; Bu pozisyonda 1 dakika durun ve ardından normal pozisyona geri dönün.

Ters plank;

  • 1. adım; Bacaklarınız önünüzde ve avuçlarınız yanınızda olacak şekilde mindere oturun.
  • 2. adım; Bacaklarınızı bir arada tutarak kalçalarınızı yukarıya doğru kaldırın.
  • 3. adım; Vücudunuz düz bir çizgide olmalıdır.
  • 4. adım; Bu pozisyonda 1 dakika durun ve ardından normal pozisyona geri dönün.

Plank pozisyonunda omuza dokunma

  • 1. adım; Yüz üstü düz bir şekilde uzanın. Ayaklarınız omuz genişliğinde açık ve avuç içleriniz doğrudan omuzlarınızın altında olmalıdır.
  • 2. adım; Sol elinizi kaldırın ve sağ omzunuza dokunun. Bunu yaparken vücudunuzu sağ el ve ayaklarınız üzerinde dengeleyin.
  • 3. adım; Sağ elinizi başlangıç ​​pozisyonuna getirin ve bir tekrarı tamamlamak için sağ elinizle sol omzunuza dokunun. Omuzlarınıza dokunurken vücudunuzun geri kalanını sabit tutmaya çalışın.
  • 4. adım; Bunu 10-15 kez tekrarlayın
Paylaşın

TFF’den Statlara Girişte Üçüncü Aşı Şartı

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), resmi sitesi üzerinden statlara girişte üçüncü doz aşı şartının getirildiğini açıkladı. Açıklamada, üçüncü aşısını yaptıran kişilerde 14 günlük bağışıklık süresinin aranmayacağının belirtildi.

Haber Merkezi / TFF tarafından maçlara giriş şartıyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: Tüm dünyada, özellikle de Avrupa’da Covid-19 vaka sayılarını hızla yükselten Omikron varyantı ülkemizde de etkili olmaya başlamıştır.

Sağlık Bakanlığımızın, bizzat Sayın Bakanımızın ifadeleri ile önümüzdeki günlere dair beklentisi vaka sayılarının hızla artacağı yönündedir. O nedenle aşılanma ve uygun takvimle destek dozlarının (3 veya 4. dozlar) yapılması daha büyük önem taşımaktadır.

Bilindiği üzere karşılaşmalara seyirci olarak sadece aşı takvimini (T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan aşılardan iki doz aşı olmak ya da Covid-19 hastalığını geçirmiş olup, T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan aşılardan bir doz aşı olmak) tamamlamış olan kişiler veya Covid-19 hastalığını geçirip üzerinden 180 gün geçmemiş olan kişiler katılım sağlayabilmektedir.

Aşı takviminin tamamlanmasını takip eden 180 günü doldurmuş olan kişilerin kombine veya bilet almak sureti ile karşılaşmalara girebilmesi için hatırlatma aşılarını olmaları gerekmektedir. 180 günlük süreyi tamamlamış olmasına rağmen hatırlatma aşılarını olmayanların müsabakalara katılmaları mümkün olmayacaktır. 3. aşılarını veya daha sonraki aşılarını yaptırmış olan kişiler için 14 günlük bağışıklık süresi aranmayacaktır.

Paylaşın

Fenerbahçe’den Tuba Torun Açıklaması: Kınıyoruz

CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Tuba Torun’un stadyum yorumuna yaptığı yazılı açıklamayla yanıt veren Fenerbahçe, açıklamasında, ” Torun’un, Kulübümüzü hedef alan bu yaklaşımını kınıyor, temsil ettiği kimlikler ile zıt bir yaklaşım ortaya koyarak camiamızı gerginliğe sevk eden, provokasyona sebep olan sosyal paylaşımlarına son vermesini, kulübümüz ve camiamızdan özür dilemesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / CHP’li Torun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Şehrin ortasında stat olmaz. Hele İstanbul gibi çarpık bir kentte hiç olmaz. Kadıköy deseniz daha da fena olmaz. Hafta içi yani Perşembeleri hayli hayli olmaz. Erkek akıl ürünü gerçek bir ilkellik. Bu da tez bite” demişti. Konuya ilişkin cevap niteliğinde açıklama yapan Fenerbahçe, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Dün itibariyle sosyal medyada yer bulan, taraftarlarımızın tepkisini çeken, bugün de tamamen ‘gerçek dışı bir yaklaşımla’ Kulübümüzün tüzel kişiliğini hedef alma noktasına gelen gündemi hassasiyetle takip etmekteyiz.

Şüphesiz ki ülkemizde her bir birey, hür iradesi ile görüş ve düşüncelerini ifade edebilme özgürlüğüne sahiptir.

Burada ise konu ne yazık ki milyonlarca taraftarı olan bir spor kulübünü ve tarihinden gelen en önemli hassasiyetlerini hedef almak kaydıyla ‘kişisel görüş ve düşünce seviyesini’ aşan noktaya gelmiştir.

Bir siyasi partiyi temsil eden ve avukat kimliğine sahip olan Sn. Tuba Torun, “Fenerbahçe provokasyon yapacak ihbarı alındığı için katılacağım etkinlik iptal edildi” şeklinde hukuk ihlali içeren, tamamen gerçek dışı bir yaklaşım ortaya koymuş; Kendisinin bu iddiasının, resmî mecralardan etkinliğe dair yapılan ‘hava şartları dolayısıyla iptal edilmiştir’ açıklamasıyla vahim bir iftira olduğu, net şekilde ortaya çıkmıştır.

Sn. Torun’un, Kulübümüzü hedef alan bu yaklaşımını kınıyor, temsil ettiği kimlikler ile zıt bir yaklaşım ortaya koyarak camiamızı gerginliğe sevk eden, provokasyona sebep olan sosyal paylaşımlarına son vermesini, kulübümüz ve camiamızdan özür dilemesini bekliyoruz.”

CHP’li Tuba Torun, açıklaması sonrası tepki aldığını belirterek, sosyal medya hesabından yeni bir açıklama yaptı; Torun, açıklamasında şu ifadeleri kullandı;

“Bugün konuşmacı olduğum söyleşilerden biri iptal edildi. Fenerbahçe provokasyon yapacak ihbarı almışlar. Yüzlerce tehdit aldım. Evim stadın yanı. Kaç kere riskli hak mücadelesine girdim kılım kıpırdamadı. Hayatımda ilk kez evden çıkarken tedirginim.

Bunu bir başarı olarak da görenler olacaktır elbet. Bence değil. Sizin kutsalınız benim kutsalım olmayabilir. Fikrimi beyan edebilirim, siz de karşı çıkabilirsiniz ama hayatımı yaşanmaz kılmaya hakkınız yok. Adeta kurban ister gibi, kan ister gibi. Bu mu size yakışan gerçekten?

Ben elbette hayatıma devam edeceğim. Mücadeleye devam edeceğim. Yeri gelecek kimsenin diyemediğini diyeceğim. Eril tahakkümün iktidar kaybı korkusuyla kadınları sindirmeye çalıştığı her yerde ses çıkaracağım. Barışçıl olmayan, küfür, nefret, şiddet dolu her yerde en önde olacağım. Bu da benim notum olarak dursun burada. Tüm küfürlere rağmen, sevgiler hepinize.”

 

Paylaşın

Şınavda Ustalaşmak İçin 8 Altın Kural

Şınav, her fitness tutkunu için önemli bir egzersiz şeklidir. Şınav çekmek, vücudunu mükemmel bir şekle sokmaya çalışan herkes için bir zorunluluktur. Bu tek hareket, doğru şekilde yapmanız koşuluyla tüm vücudunuzu güçlendirebilir.

Haber Merkezi / Ancak, özellikle yeni başlayan biriyseniz, şınav çekmek gerçekten zordur. Çoğu kişi, bu tür bir egzersize karşı sevgi ve nefret türünde bir ilişki yaşar, ancak ustalaşma hissi şaşırtıcı bir mutluluk verir. Mükemmel bir şınav çekmekte zorlanıyorsanız, işte uymanız gereken bazı temel kurallar:

Kaliteye odaklanın

Bir seferde kaç tane şınav çektiğiniz önemli değil, doğru şekilde yapıp yapmadığınız önemlidir. Unutmayın nitelik nicelikten daha önemlidir. Yanlış şınav yapmak sizi yaralanma riskine sokabilir ve size hiçbir şekilde faydası olmaz. Bu egzersiz şeklini yaparken duruşunuza dikkat edin.

Kalçalarınızı yukarı kaldırmayın

Şınav çekerken kalçalarınızı yukarı kaldırmayın. Bunu yapmak göbek kaslarını serbest bırakacaktır. Sırtınızı düz bir çizgide tutun ve egzersizi yaparken karın kaslarınızı çalıştırın. Kalçalarınızı yukarı hareket ettirmek omuzlarınıza çok fazla baskı uygulayacaktır.

Yerden başlayın

Şınavınıza her zaman yerden başlayın. Bu egzersizi yaparken dayanıklılığı artırmak için omurganızı düz tutun ve göbeğinizi kullanın.

Kollarınız omuz genişliğinden daha fazla aralıklı olmalıdır 

Şınav yapmaya yeni başladıysanız, basit bir şınav şekline bağlı kalmak daha iyidir. Elinizi omuz genişliğinden daha fazla açık olacak şekilde yere koyun. Başparmaklarınız ve koltuk altlarınız, aşağıdayken yanlardan 45 derecelik bir açıyla dirseklerinizle aynı hizada olmalıdır.

Başınızı düşürmeyin

Başınız vücudunuzla aynı hizada olmalıdır. Bu sizi herhangi bir yaralanmadan koruyacaktır. Çenenizin alttan yere çarpmasını önler.

Tam tekrar yapın

Yere tamamen geldiğinizden emin olun. Her aşağı indiğinizde göğsünüz zemini fırçalıyor olmalı.

Kollarınız düz olana kadar yükselin

Kollarınız düz olana kadar yükselin. Yukarı çıkarken dirseklerinizin bükülmediğinden emin olun.

Varyasyonları denemek için acele etmeyin

Yeni başlayan biriyseniz, bir varyasyonu denemek için acele etmeyin. İlk önce, temel bilgilerde uzmanlaşın ve ardından varyasyonlara gidin.

Paylaşın