TÜRK-İŞ Duyurdu: Asgari Ücret Açlık Sınırının Altına Geriledi

Temmuz ayında dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 658, yoksulluk sınırı ise 37 bin 974 liraya yükseldi. Böylece 11 bin 402 lira olan asgari ücret açlık sınırının altına düşmüş oldu. Önceki ay açlık sınırı 10 bin 373 lira, yoksulluk sınırı ise 33 bin 788 lira olmuştu.

Haber Merkezi / Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış, bir önceki aya göre yüzde 12,38 oranında gerçekleşti.

Yedi aylık değişim oranı ise yüzde 43,38 olarak tespit edildi. Son 12 ay itibarıyla değişim oranı yüzde 70,44 oldu. 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı ise yüzde 107,54 olarak hesaplandı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), 2023 Temmuz Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması verilerini açıkladı. TÜRK-İŞ’in raporunda şunlar kaydedildi:

“TÜRK-İŞ araştırmasının 2023 Temmuz ayı sonucuna göre; Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 11 bin 658,10 TL’ye; gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 37 bin 974,10 TL’ye, bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ de aylık 15 bin 123,60 TL’ye yükseldi.

TÜRK-İŞ’in verilerine göre; Temmuz 2023’te Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış, bir önceki aya göre yüzde 12,38 oranında gerçekleşti. Yedi aylık değişim oranı ise yüzde 43,38 olarak tespit edildi. Son 12 ay itibarıyla değişim oranı yüzde 70,44 oldu. 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı ise yüzde 107,54 olarak hesaplandı.”

Asgari ücret, ocaktaki zamla o günkü kurla 455 dolar seviyesine çıkmıştı. Bir süre dengede seyreden kur, seçim sonrası yükselişe geçince asgari ücret de 359 dolar seviyesine kadar düşmüştü. Yeni zamla 11 bin 402 liraya yükseltilen asgari ücret, ilk açıklandığında 482 dolara denk geliyordu. Bugün hesaplara yatması beklenen asgari ücret, 423 dolara denk geliyor.

Paylaşın

TÜRK İŞ Açıkladı: Açlık Sınırı 10 Bin 373, Yoksulluk Sınırı 33 Bin 788 TL

Haziran ayında dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 10 bin 373 , yoksulluk sınırı 33 bin 788 liraya yükseldi. Bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ de aylık 13 bin 4711 liraya yükseldi. Önceki ay açlık sınırı 10 bin 362, yoksulluk sınırı ise 33 bin 752 lira olmuştu.

Haber Merkezi / Haziran ayında mutfak enflasyonu aylık yüzde 0,1 oldu. Altı aylık değişim oranı yüzde 27,58, son on iki ay itibariyle değişim oranı yüzde 62,30 ve on iki aylık ortalamalara göre değişim oranı ise yüzde 108,58 olarak hesaplandı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla her ay yaptığı “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması” Haziran 2023 sonuçlarını açıkladı.

Araştırmaya göre, haziranda 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden “açlık sınırı” 10 bin 373 lira oldu.

Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen “yoksulluk sınırı” ise 33 bin 789 lira olarak hesaplandı. Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” de aylık 13 bin 471 lira olarak belirlendi.

Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış bir önceki aya göre yüzde 0,10 oldu.

Araştırmaya göre, bir önceki aya kıyasla süt fiyatı sabit kaldı, peynir fiyatı yüzde 4 geriledi, yoğurt yüzde 5 zamlandı. Dana kıyma ortalama 300 lira, kuşbaşı ortalama 335 liradan satıldı. Kuzu ve balık fiyatları sınırlı düzeyde gerilerken, tavuk fiyatı yüzde 12 azaldı.

Yumurta fiyatı haziranda yüzde 3 zamlandı ve tanesi ortalama 3 liradan satılmaya başlandı. Kuru fasulyede sınırlı düzeyde, yeşil ve kırmızı mercimekte yüzde 7 fiyat düşüşü oldu.

Nohut yüzde 9, yağlı tohumlar ise yüzde 6 zamlandı. Pirinç yüzde 5, bulgur ve irmik yüzde 3 zamlanırken, ekmek ve makarna fiyatı değişmedi.

Patates, kuru soğan, domates, patlıcan, fasulye, havuç fiyatları geriledi. Gıda sepetinde bu ayın zam şampiyonu yüzde 87’lik artışla kıvırcık marul oldu ve ortalama 25 liradan satıldı.

Son bir ayda ayçiçeği yağı fiyatı ortalama yüzde 3, tereyağı fiyatı sınırlı seviyede düştü. Margarin hafif düzeyde, zeytinyağı yüzde 4 zamlandı.

Çay yüzde 31, tuz yüzde 30, siyah zeytin yüzde 7, baharatlar yüzde 4, yeşil zeytin ve reçel yüzde 3 zamlandı. Şeker ve pekmezde sınırlı seviyede fiyat artışı yaşandı. Salça fiyatları yüzde 3 düştü.

Paylaşın

“Asgari Ücret” İçin İkinci Toplantı Sona Erdi: Rakam Konuşulmadı

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Temmuz ayından itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için yaptığı ikinci toplantı sona erdi. Komisyonun bu hafta üçüncü kez toplanacağı belirtildi. Komisyon, ilk toplantısını 13 Haziran’da yapmıştı.

Haber Merkezi / Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücrete yapılacak ara zam oranını belirleme çalışmaları kapsamında 2’nci kez toplandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda düzenlenen toplantıya, Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl, işçi kesimini temsilen Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar ve işveren kesimini temsilen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Akansel Koç katıldı. Toplantı, yaklaşık 2 buçuk saat sürdü.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapmıştı. Toplantıya bakanlığı temsilen Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl, işçi tarafını temsilen Türk-İş heyeti temsilcisi Türkiye Haber-İş Sendikası Başkanı Veli Solak, işveren tarafını temsilen ise Türkiye İşveren Sendikası Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç katılmıştı. Toplantı, yaklaşık 1 saat 15 dakika sürmüştü.

Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, toplantı sonrası açıklamalarda bulundu. Bu hafta üçüncü toplantının yapılacağını söyleyen Ağar’ın açıklamaları şöyle:

“Uzun uzun görüşmeler yaptık. Çalışma hayatı ile ilgili görüşmeleri sunduk. Rakam olarak bir yere gelinmedi. Bu hafta içerisinde üçüncü defa komisyon olarak bir araya geleceğiz. Komisyonda bir karara vardıktan sonra Cumhurbaşkanımız açıklama yapar diye düşünüyorum. Bayramdan önce rakam konusunda bir karar verilir diye düşünüyorum.

Şu anda 500 dolar karşılığı rakamını o dönem bakanımız söylemişti. Türk parası olarak görüşüyoruz, dolar üzerinden pazarlık yapmıyoruz. Günün şartlarına göre, insanların alım gücünün artmasını istiyoruz. 500 dolar üzerinden değil, günün şartlarına göre pazarlık yapılacak. Bu hafta sonuçlanacağını düşünüyoruz.”

“Kafamızdaki rakam olmazsa muhalefet şerhimizi koyarız. Gönlümüz üçlü olarak kararın alınması ” diyen Ağar, işveren ya da hükümet tarafından bir rakamın masaya gelmediğini söyledi.

Toplantı ile doğrudan yedi milyondan fazla çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç de resmen başlamış olacak. Asgari ücret, toplam çalışanların yüzde 49’unu, özel sektörde çalışanların da yüzde 70’ini ilgilendiriyor.

Ocak’ta asgari ücrete cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yapılmış, yüzde 54,66 zam ile net 8 bin 506 liraya yükselmişti. Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 11 bin 759 lira 40 kuruş. Bunun 10 bin 8 lirasını brüt asgari ücret, 1551 lira 24 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 200 lira 16 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Yoksulluk sınırının dörtte biri

Birleşik Kamu İş’in mayıs ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’na göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 810, yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 lira seviyesinde bulunuyor.

Türk-İş verilerine göre ise mayıs ayında açlık sınırı 10 bin 362 TL’ye yükselirken, yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya ulaştı. Böylece, açlık sınırı mevcut asgari ücretin en az bin 856 TL üzerine çıkarken yoksulluk sınırı asgari ücretin neredeyse dört katını buldu.

Yoksulluk sınırı saptanırken ortalama dört kişilik bir ailenin standart bir yaşam sürebilmeleri için gerekli olan ihtiyaçlar belirlenerek hesaplama yapılıyor. Açlık sınırı için ise minimum kalori ve minimum maliyet hesaplanıyor.

Asgari ücretle ilgili işçi temsilcilerinin gündemini yüksek enflasyon ve artan kurlar karşısında alım gücündeki düşüş oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 0,04 ile neredeyse yerinde sayarken, yıllık enflasyon yüzde 40’ın (yüzde 39,59) altına geriledi. Enflasyonun düşüşünde, Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın seçim yatırımı olarak mayıs ayında bedava verilmesi nedeniyle TÜİK’in bu kalemi hesaplamada sıfır alması etkili oldu.

TÜİK’in resmi enflasyonu olması gerektiğinden düşük hesapladığına dair tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise mayıs ayına ilişkin enflasyonu doğalgaz fiyatının değişmediği varsayımıyla aylık yüzde 7,35, yıllık yüzde 109,01 olarak açıkladı.

Enflasyonun daha düşük hesaplanması üzerinden asgari ücretin de bu düşük hesaplama ile daha düşük belirlenmesi gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), geçen hafta TÜİK’in gerçek enflasyon rakamlarını gizlediği gerekçesiyle Kurum’un İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde bir eylem yaptı.

Yapılan basın açıklamasında, iktidarın baskısına dikkat çekilerek, “On milyonlarca insanımızın geliri, işte bu baskı altına alınmış TÜİK enflasyonuna göre belirlenecek. Tezgâhın farkındayız. TÜİK’in düşük enflasyonuna göre ücretleri artırıp sonra da ‘Milleti enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diye politik nutuklar atacaklar.

Özetle Türkiye İstatistik Kurumu hayatın gerçeklerini sahte enflasyon rakamlarının arkasına saklayarak politikacıların iktidar sahiplerinin emrinde bir araç olarak kullanılmaya, emekçilerin ve emeklilerin karşısında durmaya devam ediyor” denildi.

Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor. 27 Avrupa ülkesi arasında Türkiye 13 Haziran itibarıyla, Arnavutluk’un ardından en düşük asgari ücreti veren ikinci ülke konumunda.

Paylaşın

“Asgari Ücret” İçin İkinci Toplantı 19 Haziran’da

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Temmuz ayından itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için yapacağı ikinci toplantı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde 19 Haziran Pazartesi günü gerçekleştirecek.

Haber Merkezi / Toplantıda işçi kesimini Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu( TÜRK-İŞ), işveren kesimini temsilen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapmıştı. Toplantıya bakanlığı temsilen Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl, işçi tarafını temsilen Türk-İş heyeti temsilcisi Türkiye Haber-İş Sendikası Başkanı Veli Solak, işveren tarafını temsilen ise Türkiye İşveren Sendikası Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç katılmıştı. Toplantı, yaklaşık 1 saat 15 dakika sürmüştü.

Toplantının ardından açıklama yapan Türk-İş heyeti temsilcisi Veli Solak, “Bizim talebimiz; ‘Türkiye Yüzyılı’na yakışır şekilde bitmesi. Asgari ücretle çalışan kardeşlerimizin maaşlarının günün şartlarına göre, yaşanan ekonomik krize göre, ev kiralarına göre, hayat pahalılığına göre güncellenmesini istiyoruz” demişti.

Solak, toplantıda rakam konuşulup konuşulmadığı yönündeki soruya, “Resmi belgeler istendi. Önümüzdeki günlerde, ilerleyen saatlerde açıklama yapacağız” cevabını vermişti.

Toplantı ile doğrudan yedi milyondan fazla çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç de resmen başlamış olacak. Asgari ücret, toplam çalışanların yüzde 49’unu, özel sektörde çalışanların da yüzde 70’ini ilgilendiriyor.

Ocak’ta asgari ücrete cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yapılmış, yüzde 54,66 zam ile net 8 bin 506 liraya yükselmişti. Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 11 bin 759 lira 40 kuruş. Bunun 10 bin 8 lirasını brüt asgari ücret, 1551 lira 24 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 200 lira 16 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Yoksulluk sınırının dörtte biri

Birleşik Kamu İş’in mayıs ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’na göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 810, yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 lira seviyesinde bulunuyor.

Türk-İş verilerine göre ise mayıs ayında açlık sınırı 10 bin 362 TL’ye yükselirken, yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya ulaştı. Böylece, açlık sınırı mevcut asgari ücretin en az bin 856 TL üzerine çıkarken yoksulluk sınırı asgari ücretin neredeyse dört katını buldu.

Yoksulluk sınırı saptanırken ortalama dört kişilik bir ailenin standart bir yaşam sürebilmeleri için gerekli olan ihtiyaçlar belirlenerek hesaplama yapılıyor. Açlık sınırı için ise minimum kalori ve minimum maliyet hesaplanıyor.

Asgari ücretle ilgili işçi temsilcilerinin gündemini yüksek enflasyon ve artan kurlar karşısında alım gücündeki düşüş oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 0,04 ile neredeyse yerinde sayarken, yıllık enflasyon yüzde 40’ın (yüzde 39,59) altına geriledi. Enflasyonun düşüşünde, Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın seçim yatırımı olarak mayıs ayında bedava verilmesi nedeniyle TÜİK’in bu kalemi hesaplamada sıfır alması etkili oldu.

TÜİK’in resmi enflasyonu olması gerektiğinden düşük hesapladığına dair tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise mayıs ayına ilişkin enflasyonu doğalgaz fiyatının değişmediği varsayımıyla aylık yüzde 7,35, yıllık yüzde 109,01 olarak açıkladı.

Enflasyonun daha düşük hesaplanması üzerinden asgari ücretin de bu düşük hesaplama ile daha düşük belirlenmesi gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), geçen hafta TÜİK’in gerçek enflasyon rakamlarını gizlediği gerekçesiyle Kurum’un İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde bir eylem yaptı.

Yapılan basın açıklamasında, iktidarın baskısına dikkat çekilerek, “On milyonlarca insanımızın geliri, işte bu baskı altına alınmış TÜİK enflasyonuna göre belirlenecek. Tezgâhın farkındayız. TÜİK’in düşük enflasyonuna göre ücretleri artırıp sonra da ‘Milleti enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diye politik nutuklar atacaklar.

Özetle Türkiye İstatistik Kurumu hayatın gerçeklerini sahte enflasyon rakamlarının arkasına saklayarak politikacıların iktidar sahiplerinin emrinde bir araç olarak kullanılmaya, emekçilerin ve emeklilerin karşısında durmaya devam ediyor” denildi.

Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor. 27 Avrupa ülkesi arasında Türkiye 13 Haziran itibarıyla, Arnavutluk’un ardından en düşük asgari ücreti veren ikinci ülke konumunda.

Paylaşın

Asgari Ücret Tespit Komisyonu Toplandı: İkinci Toplantı Ne Zaman?

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısının ardından açıklamada bulunan Türkiye Haber-İş Sendikası Genel Başkanı Veli Solak, “Görüşmelerin bayramdan önce bitmesini istiyoruz. İkinci toplantıyla ilgili herhangi bir tarih yok. Yarın olabilir, ertesi gün olabilir” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Bizim TÜRK-İŞ olarak talebimiz, Türkiye Yüzyılı’na yakışır şekilde bu toplantının bir an önce bitmesi. Asgari ücretin, günün şartlarına göre, yaşanan ekonomik krize göre, ev kiralarına göre, hayat pahalılığına göre güncellenmesini istiyoruz.”

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücrete yapılacak ara zam oranını görüşmek üzere ilk toplantısını gerçekleştirdi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Temmuz ayından itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yaptı.

Toplantıya bakanlığı temsilen Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl, işçi tarafını temsilen Türk-İş heyeti temsilcisi Türkiye Haber-İş Sendikası Başkanı Veli Solak, işveren tarafını temsilen ise Türkiye İşveren Sendikası Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç katıldı. Toplantı, yaklaşık 1 saat 15 dakika sürdü.

Toplantının ardından açıklama yapan Türk-İş heyeti temsilcisi Veli Solak, “Bizim talebimiz; ‘Türkiye Yüzyılı’na yakışır şekilde bitmesi. Asgari ücretle çalışan kardeşlerimizin maaşlarının günün şartlarına göre, yaşanan ekonomik krize göre, ev kiralarına göre, hayat pahalılığına göre güncellenmesini istiyoruz” dedi.

Solak, toplantıda rakam konuşulup konuşulmadığı yönündeki soruya, “Resmi belgeler istendi. Önümüzdeki günlerde, ilerleyen saatlerde açıklama yapacağız” cevabını verdi.

Toplantı ile doğrudan yedi milyondan fazla çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç de resmen başlamış olacak. Asgari ücret, toplam çalışanların yüzde 49’unu, özel sektörde çalışanların da yüzde 70’ini ilgilendiriyor.

Ocak’ta asgari ücrete cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yapılmış, yüzde 54,66 zam ile net 8 bin 506 liraya yükselmişti. Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 11 bin 759 lira 40 kuruş. Bunun 10 bin 8 lirasını brüt asgari ücret, 1551 lira 24 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 200 lira 16 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Yoksulluk sınırının dörtte biri

Birleşik Kamu İş’in mayıs ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’na göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 810, yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 lira seviyesinde bulunuyor.

Türk-İş verilerine göre ise mayıs ayında açlık sınırı 10 bin 362 TL’ye yükselirken, yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya ulaştı. Böylece, açlık sınırı mevcut asgari ücretin en az bin 856 TL üzerine çıkarken yoksulluk sınırı asgari ücretin neredeyse dört katını buldu.

Yoksulluk sınırı saptanırken ortalama dört kişilik bir ailenin standart bir yaşam sürebilmeleri için gerekli olan ihtiyaçlar belirlenerek hesaplama yapılıyor. Açlık sınırı için ise minimum kalori ve minimum maliyet hesaplanıyor.

Asgari ücretle ilgili işçi temsilcilerinin gündemini yüksek enflasyon ve artan kurlar karşısında alım gücündeki düşüş oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 0,04 ile neredeyse yerinde sayarken, yıllık enflasyon yüzde 40’ın (yüzde 39,59) altına geriledi. Enflasyonun düşüşünde, Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın seçim yatırımı olarak mayıs ayında bedava verilmesi nedeniyle TÜİK’in bu kalemi hesaplamada sıfır alması etkili oldu.

TÜİK’in resmi enflasyonu olması gerektiğinden düşük hesapladığına dair tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise mayıs ayına ilişkin enflasyonu doğalgaz fiyatının değişmediği varsayımıyla aylık yüzde 7,35, yıllık yüzde 109,01 olarak açıkladı.

Enflasyonun daha düşük hesaplanması üzerinden asgari ücretin de bu düşük hesaplama ile daha düşük belirlenmesi gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), geçen hafta TÜİK’in gerçek enflasyon rakamlarını gizlediği gerekçesiyle Kurum’un İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde bir eylem yaptı.

Yapılan basın açıklamasında, iktidarın baskısına dikkat çekilerek, “On milyonlarca insanımızın geliri, işte bu baskı altına alınmış TÜİK enflasyonuna göre belirlenecek. Tezgâhın farkındayız. TÜİK’in düşük enflasyonuna göre ücretleri artırıp sonra da ‘Milleti enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diye politik nutuklar atacaklar.

Özetle Türkiye İstatistik Kurumu hayatın gerçeklerini sahte enflasyon rakamlarının arkasına saklayarak politikacıların iktidar sahiplerinin emrinde bir araç olarak kullanılmaya, emekçilerin ve emeklilerin karşısında durmaya devam ediyor” denildi.

Paylaşın

Asgari Ücret Tespit Komisyonu Toplanıyor: Açlık Sınırını Geçecek Mi?

İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde bugün ilk toplantısını yapacak. İşçi kesimini temsilen TÜRK-İŞ, işveren kesimini temsilen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) heyeti katılacak.

Toplantı ile doğrudan yedi milyondan fazla çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç de resmen başlamış olacak. Asgari ücret, toplam çalışanların yüzde 49’unu, özel sektörde çalışanların da yüzde 70’ini ilgilendiriyor.

Ocak’ta asgari ücrete cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yapılmış, yüzde 54,66 zam ile net 8 bin 506 liraya yükselmişti. Asgari ücret, bir işçi için aylık brüt 10 bin 8 lira, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 11 bin 759 lira 40 kuruş. Bunun 10 bin 8 lirasını brüt asgari ücret, 1551 lira 24 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 200 lira 16 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Yoksulluk sınırının dörtte biri

Birleşik Kamu İş’in mayıs ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’na göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 11 bin 810, yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 lira seviyesinde bulunuyor.

Türk-İş verilerine göre ise mayıs ayında açlık sınırı 10 bin 362 TL’ye yükselirken, yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya ulaştı. Böylece, açlık sınırı mevcut asgari ücretin en az bin 856 TL üzerine çıkarken yoksulluk sınırı asgari ücretin neredeyse dört katını buldu.

Yoksulluk sınırı saptanırken ortalama dört kişilik bir ailenin standart bir yaşam sürebilmeleri için gerekli olan ihtiyaçlar belirlenerek hesaplama yapılıyor. Açlık sınırı için ise minimum kalori ve minimum maliyet hesaplanıyor.

Asgari ücretle ilgili işçi temsilcilerinin gündemini yüksek enflasyon ve artan kurlar karşısında alım gücündeki düşüş oluşturuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 0,04 ile neredeyse yerinde sayarken, yıllık enflasyon yüzde 40’ın (yüzde 39,59) altına geriledi. Enflasyonun düşüşünde, Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın seçim yatırımı olarak mayıs ayında bedava verilmesi nedeniyle TÜİK’in bu kalemi hesaplamada sıfır alması etkili oldu.

TÜİK’in resmi enflasyonu olması gerektiğinden düşük hesapladığına dair tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise mayıs ayına ilişkin enflasyonu doğalgaz fiyatının değişmediği varsayımıyla aylık yüzde 7,35, yıllık yüzde 109,01 olarak açıkladı.

Enflasyonun daha düşük hesaplanması üzerinden asgari ücretin de bu düşük hesaplama ile daha düşük belirlenmesi gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), geçen hafta TÜİK’in gerçek enflasyon rakamlarını gizlediği gerekçesiyle Kurum’un İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde bir eylem yaptı.

Yapılan basın açıklamasında, iktidarın baskısına dikkat çekilerek, “On milyonlarca insanımızın geliri, işte bu baskı altına alınmış TÜİK enflasyonuna göre belirlenecek. Tezgâhın farkındayız. TÜİK’in düşük enflasyonuna göre ücretleri artırıp sonra da ‘Milleti enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diye politik nutuklar atacaklar.

Özetle Türkiye İstatistik Kurumu hayatın gerçeklerini sahte enflasyon rakamlarının arkasına saklayarak politikacıların iktidar sahiplerinin emrinde bir araç olarak kullanılmaya, emekçilerin ve emeklilerin karşısında durmaya devam ediyor” denildi.

Paylaşın

Açlık Sınırı 10 Bin, Yoksulluk Sınırı 33 Bin Lirayı Aştı

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarını kapsayan açlık sınırı 10 bin 362 liraya, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı olan yoksulluk sınırı 33 bin 752 liraya yükseldi.

Haber Merkezi /Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Mayıs ayı açlık ve yoksulluk sınırı verilerini açıkladı.

Buna göre, bu ay 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden “açlık sınırı” 10 bin 362 lira oldu. Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen “yoksulluk sınırı” ise 33 bin 752 lira olarak hesaplandı.

Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” de aylık 13 bin 439 lira olarak belirlendi. Ankara’da yaşayan 4 kişilik ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 2,23 artarken, son 12 ay itibarıyla artış oranı yüzde 72,18 oldu.

Araştırmaya göre, bu ay süt fiyatları değişmedi, yoğurt fiyatları geriledi, peynir fiyatları yüzde 3 arttı. Et ve Süt Kurumunun, Ankara Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Perakendeciler Derneği bünyesinde faaliyet gösteren marketlerin bir kısmına nisan sonu itibarıyla ithal edilen karkas etleri düşük fiyattan vermesi sayesinde dana kıyma 190 lira, kuşbaşı 210 liradan satılmaya başlandı.

Buna karşın ulusal zincir marketler ve Ankara’nın dernek üyesi olmayan veya olup da yerli et satmaya devam eden yerel marketlerinden pek çoğunda dana kıyma ortalama 280 lira, kuşbaşı ise ortalama 315 liradan satıldı. Dana eti ortalama fiyatı yüzde 13 artarken, kuzu eti ortalama fiyatı hafif seviyede yükseldi. Kırmızı et fiyatlarındaki artışın beyaz ete talebi artırmasıyla bir ayda tavuk yüzde 6, balık yüzde 5 zamlandı. Kuru fasulyenin fiyatı yüzde 13, kırmızı mercimeğin yüzde 9 yükselirken, nohut fiyatı yüzde 3 geriledi. Yumurta fiyatında ise yüzde 15 artış oldu.

Pirinç fiyatı yüzde 7, un fiyatı yüzde 13 zamlanırken, bulgur fiyatı yüzde 12 düştü. Semt pazarlarında yeşil soğan, kıvırcık gibi salata yeşilliklerinin fiyatı yüzde 20 artarken, pırasa, lahana gibi yeşil yapraklı sebzelerin fiyatları sınırlı seviyede yükseldi.

Patatesin kilogram fiyatı 17,5 lirayı bulurken geçen ay ortalama 25 liradan satılan soğanın fiyatı 19 liraya indi. Gıda sepetinde bu ayın “zam şampiyonu” yüzde 75’lik fiyat artışıyla havuç oldu ve ortalama fiyatı 35 lirayı gördü. Limon, turp, domates, salatalık fiyatları geriledi, patlıcan ve kabak fiyatları değişmedi. Yaz meyvelerinden tezgahlarda yaygınlaşmaya başlayan kiraz ve karadut 40 liradan satıldı. Tezgahlarda 16 liradan satılan elma, en uygun fiyatlı meyve oldu.

Son bir ayda ayçiçeği yağı ortalama yüzde 3, zeytinyağı yüzde 4 zamlandı. Tereyağı fiyatında değişiklik olmadı, margarin fiyatı yüzde 3 azaldı. Tuz, baharatlar, ıhlamur, zeytin, şeker ve pekmez fiyatları değişmedi. Salça fiyatı sınırlı düzeyde azaldı. Reçel fiyatı hafif seviyede, çay fiyatı yüzde 5, bal fiyatı yüzde 10 zamlandı.

Paylaşın

Erdoğan Duyurdu: Kamu İşçilerine Yüzde 45 Zam

Beştepe’de yapılan imza töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamu işçilerine refah payı dahil yüzde 45 zam yapıldığını açıkladı. Zamla birlikte en düşük kamu işçisinin ücreti 15 bin liraya yükseltildi.

Haber Merkezi / Zam oranı, karayolları, demiryolları, il özel idareleri, şeker fabrikaları, elektrik üretim santralleri, kömür işletmeleri, üniversiteler ve hastanelerin de aralarında olduğu kamu kurum ve kuruluşlarındaki 700 bin işçiyi ilgilendiriyor.

Beştepe’de yapılan imza töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

“Gerçekten arkadaşlarımızın yapmış oldukları görüşmeler üzerinde vicdanımı, değerlerimi bunları bir kenara koymadan, ülkemin de menfaatlerini bir kenara koymadan şöyle hesabi olmanın ötesinde hasbi bir değerlendirme yapalım istedim. Hasbi değerlendirmenin neticesinde bana gelen bilgileri aşmaya gayret ettim.

Bugüne hazırlığımızı yaptık. Bugün Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeveleri Anlaşma Protokolü İmza Töreni’yle milletimizin huzurundayız. Bu protokolle yaklaşık 700 bin kardeşimizin 2023-2024 döneminde alacağı ücretin çerçevesini belirliyoruz. Protokol kamu idareleri ve bağlı döner sermayeli kuruluşlar.

İmzalanacak protokolle kamu işçilerimizin taban ücretleri, ücret zamları, sosyal yardımları, maktu ödemeleri belirlenmektedir. Epeyce ayrıntısı bulunan çerçeve neticesiyle refah payı dahil yüzde 45 zam yapıyoruz. En düşük kamu işçisi ücretini de 15 bin liraya çıkarıyoruz. İş primi ödemesi bulunmayan işçilere yüzde 4-6 arasında prim ödemesi uygulamasını da getiriyoruz.

Ayrıca gazi, terör mağduru ve şehit mağduru işçilerimizin çıplak ücretlerine yüzde 10’luk ilave yapıyoruz. Fazla çalışma ücretlerinde yüzde 70’lik artışa gidiyoruz. Gece çalışanların ücretlerini yüzde 8 zamlı ödenmesini öngörüyoruz. Giyim ve yemek yardımlarının rakamlarını güncelleyerek ücret zammı oranında artırıyoruz. Ek ödeme, tediye dışı ikramiye gibi başlıklarda da artışlar yapıyoruz. Toplu sözleşmenin işçilerimize, kurumlarımıza hayırlı olmasını özellikle diliyorum.”

Ne olmuştu?

Cuma günü Türk-İş ve Hak-İş ile yapılan son toplantıda mutabakata varılamamıştı. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay toplantıdan sonra, kamuoyunun görüşmelerden bir rakam beklediğini; ancak bir rakam verme durumunun olmadığını söylemişti.

Atalay, görüşmelere 20 Ocak’ta başladıklarını ve işçilerin bu görüşmelerin istedikleri şekilde bitirilmesini istediklerini hatırlatarak, “Uygun bir rakam verirlerse ne ala. Vermezlerse ‘Biz bu meseleyi seçimden evvel bitireceğiz’ diye bir ayet yok. Bir an evvel 3 milyonluk bir ailenin talebini yerine getirsinler.

Salı son olur, salıdan sonra zaten görüşmenin bir anlamı kalmaz. Salı günü inşallah önümüze taban ve tavan ücretle ilgili bir rakam getirirler. İdari maddelerde takıldığımız bir iki konu var, onları da çözüp sözleşme yapılır. Biz burada afaki bir rakam istemiyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın

Açlık Sınırı 10 Bin 135, Yoksulluk Sınırı 33 Bin 15 Lira

4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden açlık sınırı, 10 bin 135 lira 50 kuruş oldu. Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen yoksulluk sınırı ise 33 bin 14 lira 66 kuruş oldu.

Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” aylık 13 bin 167 lira olurken, Ankara’da yaşayan 4 kişilik ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 5,67 artarken, son 12 ay itibarıyla artış oranı yüzde 115,75 oldu.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması”nın Nisan 2023 sonuçlarını açıkladı. Buna göre 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden açlık sınırı, 10 bin 135 lira 50 kuruş oldu. Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen yoksulluk sınırı ise 33 bin 14 lira 66 kuruş olarak hesaplandı.

Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” aylık 13 bin 167 lira olarak belirlendi.

Ankara’da yaşayan 4 kişilik ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 5,67 artarken, son 12 ay itibarıyla artış oranı yüzde 115,75 oldu.

Et fiyatlarında artış 

Araştırmaya göre, nisanda süt ve yoğurt fiyatları geriledi. Bir ayda balık yüzde 9, kuzu yüzde 21, dana yüzde 25, tavuk yüzde 11, yumurta yüzde 3 zamlandı. İlk kez balık fiyatı 140 lirayı, dana eti 300 lirayı, kuzu eti ise 350 lirayı geçerken, yumurtanın tanesi 3,5 lira oldu.

Kuru baklagillerden kırmızı mercimeğin ortalama kilogram fiyatı yüzde 5 gerilerken, kuru fasulyenin fiyatı yüzde 3, yağlı tohumların fiyatı yüzde 8 oranında arttı. Bir ayda pirinç ve un fiyatlarında sınırlı düzeyde artış görüldü. Bulgur yüzde 4, makarna yüzde 5 zamlandı. İrmiğin fiyatı yüzde 4 düştü. Ramazan ayı sonrası Ankara’da ekmek fiyatı bu ay değişmedi.

Semt pazarlarında yeşil soğan, kıvırcık gibi salata yeşilliklerinin yüzde 20, pırasa, lahana gibi yeşil yapraklı sebzelerin fiyatları yüzde 15 arttı. Kuru soğanın yüzde 40’lık artışla kilogramı 30 liraya kadar çıktı. Sebzelerden patlıcan, kabak, domates ve salatalık fiyatları düşerken biber zamlandı. Fasulye ortalama 33 liradan semt pazarlarında yer bulurken, bakla ve bezelye fiyatları geriledi.

Sebze fiyatları

Geçen ay en az 40 liradan pazarlarda satılmaya başlayan çilek bu ay 20 liraya kadar geriledi. Erik, yenidünya, çağla gibi yeni yaz meyveleri ortalama 45 liradan satılmaya başlandı.

Yerli muzun fiyatı ise 25 liraya kadar yükseldi. Araştırmaya göre, nisanda ortalama sebzelerin kilogram fiyatı 20,26 lira, ortalama meyve kilogram fiyatı 19,02 lira oldu. Ortalama meyve-sebze kilogram fiyatı ise 18,65 lira olarak tespit edildi.

Son bir ayda ortalama ayçiçek yağı, tereyağı, margarin ve zeytinyağı fiyatları sabit kaldı. Yeşil zeytinin fiyatı yüzde 4, pekmezin fiyatı yüzde 6 arttı. Balın fiyatı yüzde 4, salçanın fiyatı yüzde 5 geriledi. Ihlamur, şeker ve baharat fiyatları sabit kaldı.

Paylaşın

Hükümetin Kamu İşçisi İçin Yeni Zam Teklifi Belli Oldu

Hükümetin kamu işçisi için yeni zam teklifini değerlendiren TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay, “Sayın Bakan işveren sendikasının verdiği 11 bin 500 lirayı yeterli bulmadığını, 12 bin liraya çektiğini ifade etti. Önceki yüzde 30’luk artışı da yine yeterli bulmayıp yüzde 40’a yükselttiğini bildirdi.” dedi ve ekledi:

“Bu, önemli ve güzel bir gelişme ama bu aşamada karar verme durumunda değiliz. Şu anda geldiğimiz noktada yeni teklif 12 bin lira taban ücret ve ilk altı ay için yüzde 40 zam düzeyinde. Bayrama yetişmez, imkanı yok ama bayram bitiminde bir neticeye varırız.”

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Genel Başkanı Ergün Atalay, hükümetin kamu işçisi için yeni teklifinin 12 bin lira taban ücret ve ilk altı ay için yüzde 40 zam olduğunu açıkladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, 2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü kapsamında işçi sendikası konfederasyonları TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ heyetlerini kabul etti.

Basına kapalı yaklaşık 1 saat süren görüşmelerin ardından, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay ve HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundu.

Atalay müzkere sürecinin devam ettiğini belirtti ve şunları söyledi:

“Sayın Bakan’ın daveti üzerine buraya geldik. Sayın Bakan işveren sendikasının verdiği 11 bin 500 lirayı yeterli bulmadığını, 12 bin liraya çektiğini ifade etti. Önceki yüzde 30’luk artışı da yine yeterli bulmayıp yüzde 40’a yükselttiğini bildirdi. Bu, önemli ve güzel bir gelişme ama bu aşamada karar verme durumunda değiliz.

“Şu anda geldiğimiz noktada yeni teklif 12 bin lira taban ücret ve ilk altı ay için yüzde 40 zam düzeyinde. Bayrama yetişmez, imkanı yok ama bayram bitiminde bir neticeye varırız.”

Atalay beklentilerinin daha yüksek olduğunu şu sözlerle ifade etti:

“Taban ücretin 11 bin 500 liradan 12 bin liraya yükseltilmesi iyi ama bunun daha yukarıya çekilmesi lazım. Yüzdelik artışın 30’dan 40’a çıkartılması güzel ama bizim için yeterli değil. Toplumun alım gücüyle ilgili sıkıntısı devam ediyor. Bizim görevimiz, temsil ettiğimiz insanların alım gücünü artırmak. Gayretimiz bu yönde. Bugün gelen teklifi küçümsemiyorum ama yüzde 40’ı bir geçelim istiyoruz.”

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın